02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 27 EYLÜL 2005 SALI HABERLER DUNY4DA BUGÜN CHP lideri Baykal, tırmanmaya devam eden olaylar karşısında AKP'yi seyirci kalmakla suçladı: ALİ StRMEN Türk'ün Kendi Bilinci ile İmtjhanı Yunan Kralı Konstantin, "Küçük Asya Sefe- r/"ni yapmakta otan işgalci ordusunun başına geçmek üzere 12 Haziran 1921 günü, Limnos savaş gemisiyle izmir'e geldi ve karaya ayak bastı. izmir nüfusunun önemli bir bölümünü oluştu- ran Rumlar tarafından coşkuyla karşılandı, yollar- da taşkınlık oldu, Türkler evlerine kapanmışlardı. Kral Konstantin ertesi günü Ikinci inönü Sava- şı'nda yenilmiş olan biriiklerinin ezikliğini gider- mek üzere onlara seslendi. "Askerier! Vatanın sesi, beni yeniden sizin komutanınız olmaya çağırdı, Kralınız'dan size yürekten se- lam!" diye başladığı konuşmasında Konstantin şunları söylüyordu: "Milletin kurtuluş savaşındaki azimli çarpışma- lannızdan dolayı sizinle gurur duyuyorum. Şam- piyonluğunu yaptığınız asil ülküleri unutmuş de- ğilsiniz. Bu kutsal topraklar üzerinde dünyanın hayran olageldiği eşsiz uygarlığı işte tam bu noktada yaratmış olan Yunan ülküsü için çarpışı- yorsunuz. Sizin değerleriniz savaşın başarısını sağlayacaktır. Sizin erdeminiz fedakâhığınızı ga- ranti edecektir ve zaferleriniz yeniden yaratıcılı- ğına layık olduğunuz eşsiz uygarlığı çiçeklendi- recektir..." işgalci Yunan ordulan, Konstantin'e göre uy- gariığın savaşını veriyoriardı. • • • Bu görüşü savunan yalnız Kral değildi. Batı ga- zeteleri, Ingiliz Llyod George gibi politikacıları da bu görüşteydiler. Türkleri tarihe gömmeyi öngören Sevr Antlaş- ması, uygarlık adına bir zafer belgesi olarak gös- teriliyordu. Ne yazık ki bu görüşler, Istanbul'daki işbirlikçi- ler tarafından da paylaşılıyordu. Türkiye, hâlâ işbirlikçiler tarafından küçümse- nen veya önderi karalanan Kurtuluş Savaşı'nı, Anadolu toprakları üzerinde bu hava içinde verdi. Şu anda da bu uygarlık maskesi takılmış ve Türkiye'ye birçok yaptırım o bahaneyle kabul et- tirilmek istenmektedir. "Uygar Dünya!" yani 1. ve 2. Dünya Savaşları- nı çıkartan, nükleer silahları kullanan, Amerikan topraklan üzerinde, Yahudilere yönelik olarak Av- rupa'nın birçok yerinde, Cezayir ve Ruanda'da da soykınmlar yapan, son olarak Irak'a uygarlık ve demokrasiyi götüren "Dünya", Türkiye'ye uy- garlık dersi veriyor ve Ankara'dan da bunu itiraz- sız kabul etmesi isteniyor. Gelin bunu bir örnekle görelim. • • • Isveç, Kürtçe televizyon yayınları konusunda Türkiye'ye akıl veren, baskı yapan ülkeler arasın- da yer alır. Hemen belirteyim ki, ben bu yayınlara yıllardır yandaşım ve Türkiye'nin hiçbir baskıya gerek ol- madan bunu kendiliğinden yapması gerektiğini düşünmekteyim. Ama aynı Isveç, 28 yıldır, yapılmakta olan Türkçe "Merhaba" programını 15 Ocak 2005 ta- rihinden itibaren yayından kaldırmaya karar ver- miştir. Dünkü Hüm'yet'teki habere göre Isveç Radyo- su yöneticileri bu karar ile ilgili olarak şu açıkla- mayı yapmışlardır: - Türkçe, Isveç'teki Süryanı ve Kürt grupları için çok hassas bir siyasi dil. Bu dilde yayın bu kişiler üzerinde siyasi olumsuz etki yapabilir. Bu nedenle kaldınlması gerekir. Isveç Radyosu Program Şefi Kerstin Brum- berg de yaptığı açıklamada şunları söylüyor - Türkler kırk yılı aşkın bir süredir Isveç'teler. Şimdiye kadar Işveççeyi öğrenmeliydiler. Oğren- medilerse bu onların sorunu. Fazla yoruma gerek yok. Yalnızca aynı mantığı, Kürtçe televizyon yayını konusunda biz onlara karşı kullansak ne dersler vereceklerini düşün- menizi rica ederim. Güç günlerden geçiyoruz. Daha önce de geç- miştik. Bu güç günleri atlatabilmek için her şey- den önce kendi bilincimize, aklımıza sahip çıkıp, bilincimizle imtihanımızı kazanıp, nasihatçileri- mizden uygarlık konusunda öğrenecek bir şeyi- miz olmadığını bilip, onlaria kişilikli tok bir sesle konuşmayı bilmemiz gerekir. Geçen yüzyılın başında bunu becerdiğimiz için çok büyük işler başardık. Bu defa da öyle yapmak, dış ve iç nasihatçile- re karşı bilincimizi kullanarak kişilikli davranmak zorundayız. asirmen(a cumhuriyet.com.tr YTU'de ilk dersi Tolon verdi • İSTANBUL (AA) - Yıldız Teknik Üniversite- si'nin (YTÜ) 2005-2006 akademik yılı dün düzen- lenen törenle açıldı. Törende konuşmalann ardın- dan ılk dersi eski 1. Ordu Komutanı emekli Orge- neral Hurşit Tolon verdi. Tölon. AB'nin gelecekte Rusya Federasyonu ve Güney Doğu Asya ülkele- riyle politik ve ekonomik yönden rekabet içerisinde olacağını belirterek, bu rekabette Türkiye'nin, AB'ye genç nüfiıs ve büyük politik güç sağlayacağını söyledi. Halkı güçsüz düşürüyor' • ADIYAMAN/ ÇELİKHAN (ANKA) - Adıya- man ve ilçelerinde ıncelemelerini sürdüren DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, Çelikhan ilçesinde kahvehanelen dolaşarak yurttaşlarla sohbet etti ve sorunlannı dınledı. DSP'nin iktidardan uzaklaş- masıyla, AKP döneminde Türkiye'nin sadece dı- şanda güçsüz duruma düşmediğini, içeride de yurttaşlann güçsüz duruma düşürüldüğünü anla- tan Sezer, "DSP, her il ve ilçeyi kapsayacak şekil- de toplumsal kalkınma projesi hazırhyor" dedi. fflinyatür kitap koleksiyonu' • ANKARA (AA) - Dünyanuı ilk ve tek şahsı minyatür kitap koleksiyonu. 5-10 Ekim tanhleri arasında. Milli Kütüphane Sergi Salonu'nda sanat- severlerle buluşacak. Türk Kültiir ve Sanatlan Or- tak Yönetimi'nden (TÜRKSOY) yapılan açıkla- maya göre, Azerbaycanlı Zarife Salahova'ya ait 'Minyatür Kitap Müzesi"nde. Salahova'nın 20 yıl- da topladığı, dünyanın 48 ülkesinde basılan 4 binden fazla kitap bulunuyor. HükümetteröreduyarsızIstanbul Haber Servisi - CHP Ge- nel Başkanı Deniz Baykal, terör ko- nusunda, "Bu konuda gevşekdurma- nın, geçiştirmenin, görmezMkten gel- menin, terör uygulayanlarla ih'şkili çevrelerin sırünı srvazlamanın, onla- ra hoş gözükmeye çabşmanın ne ka- dar agır sonuçlar doğuracağuu ıs- rarla anlaüyonız" dedi. Baykal, çeşitli temaslarda bulun- mak üzere THY'nin tarifeli uçağıy- la îstanbul'dan Londra'ya gıtti. CHP Genel Başkanı Baykal, tngil- tere'ye hareketinden önce Atatürk Havalimahı VTP Salonu'nda yaptı- ğı açıklamada, Ingıltere Işçı Parti- si'nin kongresi içinde düzenlenecek toplantıya konuşmacı olarak katıla- cağını belirterek toplantının Türki- ye'yle ilgili olduğunu söyledi. • Baykal, Ingiltere Işçi Partisi'nin kongresi içinde düzenlenecek toplantıya katılmak üzere Londra'ya gitti. Baykal, toplantıda, Türkiye'nin AB ile tam üyelik ilişkisinin tartışılacağım ve Kıbns konusunun Türkiye'nin AB ile ilişkileri karşısında bir engel haline dönüştürülmesinin değerlendirileceğini kaydetti. Toplantıda, Türkiye'nin AB ile tam üyelik ilişkisinin tartışılacağı- nı ve Kıbns konusunun Türkiye'nin AB ile ilişkileri karşısında bir engel haline dönüştürülmesinin değerlen- dirileceğini kaydeden Baykal, bura- da düşüncelerini aktaracağım an- lattı. Baykal. "Türiaye'nin 3 Ekim'de ABflemüzakereierinin başlamasın- dan öncebu çahşmalanmızmbir öne- mi, yaran olacağını umut edıyorum. Bu nedenle yapdan çağnlan değer- kndirmeyi bir görev bildik" dedi. Gazetecilerin sorulanru da yanıt- layan Baykal, "Erzincan-Erzunım demiryoluna konulan 25 kilogram- lık padayıcılann son anda fark edi- lerek imha edildigi"nın anımsatıl- ması üzerine şöyle konuşru: "Çok üzüntü verici bir tabk). Ma- alesefbir süredir kamuoyumuza an- latmaya çanşöğımız, terörün ûrma- nışı konusunun kesintisiz sürmekte olduğunu gösteriyor. Terörün yeni bir nitelik kazanmaya başladığma iKşkin teşhisinüzin burada da doğru- landığını görüyoruz. Demiryoluna C-4 koyarak toplu suikast girişinün- de bulunmak, arük siyaset değiL in- sanhk, ahlak aniayışınm dışında bir olaydır. Maalesef, bu yollara başvur- maya başladıklarmı görüyoruz. Te- rör konusu çok önemlL Türkiye'nin dikkatini. ilgisini bu konuya çekme- ye çahşük. Çok kararlı net tavır ta- kındık. Herkesin tavır takmmasmıis- tedik. Bu konuda gevşek durmanm, geçiştirmenin, görmezhkten gebne- nin, terör uygulayanlarla ihşkiH çev- relerin snüm gvaztamanın,onlara hoş gözükmeye çahşmanın ne kadar ağır sonuçlar doğuracağuu ısrarla ania- üyoruz" dedi. TBMM'de genel görüşme öner- gesi verdiklerini anunsatan Baykal, "Maalesef hükümetigenel görüşme- nin müzakeresine ilgi duyar hale ge- tiremedik. Saym Başbakan müzake- reye katümayı reddetti. TBMM'de bıilunmadL Arkasuıdan yapılan oy- lamada'genel görüşmeye gerek yok, konuşacak bir şey yok" denilerek ko- nu örtbas edildi, kapaüldL Terör ür- manı>or. Maalesef hükümeti bu ko- nuda duyarfa davTanmaya ikna ede- bilmiş değiliz. Türkhe yanhş konu- lan konuşuyor. Dogru konulan yan- hş kişiler konuşuyor" dedi. Demiryolundaki eylemin zama- nında fark edilerek önlenebildiğini anımsatan Baykal, "Ama o kadar güven içerisindeler ki, oradaki pat- lamayi seyretmek üzere tertibat al- mışlar" diye konuşru. Devrimciler ölmez, devrim davası yenilmez Ulucanlar şehitleri kavgamızda yaşıyor! Bağımsız Devrimcl Sınıf Platformu (BOSP) İstanbul'da Bağımsız DevTİmdSuuf Platformu Ulucanlar Cezaevi'nde 6 >ıl önce yaşanan kadiamı protesto etti. (Fotoğraf: BERİVAN TAPAN) Ulucanlar operasyomına protesto Operasyonun 6. yılmda îstanbul'da düzenlenen eylemde 10 kişinin öldüğü katliam protesto edilirken Ankara'da bir, grup Ulucanlar Cezaevi önüne karanfil bıraktı HaberMerkezi-Ulucanlar Ce- zaevi'ne 26 Eylül 1999'da dü- zenlenen ve 10 kişinin ölümü, 77 kişinin de yaralanmasıyla so- nuçlanan operasyonlar protesto edildi. tstanbul'da Bağımsız Dev- rimci Sınıf Platformu üyeleri Ga- latasaray Postanesi önünde yap- tıklan açıklamada, "Llucanlar ruhu asla tükenmedi" dedi. An- kara'da Ulucanlar Cezaevi önün- de toplanan Insan Haklan Der- neği Ankara Şubesi üyeleri, ce- zaevi kapısına karanfil bıraktı istanbul'da Bağımsız Devrim- ci Sınıf Platformu (BDSP), Ulu- canlar Cezaevi'nde 6 yıl önce yaşanan katliamı protesto etti. BDSP üyeleri, Galatasaray Pos- tanesi önünde yaptıklan açıkla- mada, "6 yıl önce l lucanlar'da yaşanan operasyonlar sonrasuv- da devTİmcilerin beyinleri, gö- rüşferi tutsakahndı, fakat Ulucan- lar ruhu asla tükenmedT denıl- di. "De\Tİmciler ölmez, de\Tİm davası yenümez", "Ulucan şehit- leri kavgamızda yaşıyor'' döviz ve pankartlan taşıyan grup, "Yaşa- suı Ulucanlar direnişimiz", "Ka- til de\1et hesap verecek", "Yaşa- suıdeMİmcidajanışma" slogan- lanattı. Ankara'da Ulucanlar Cezaevi önünde toplanan Insan Haklan Derneği (IHD) Ankara Şubesi üyeleri, cezaevi kapısına karan- fil bıraktı. Grup adına açıklama yapan IHD Ankara Şubesi Baş- kanı Salih Karaaslan, olaylann bir kez daha yaşanmaması için toplandıklannı belirterek tüm ce- zaevlerindeki yaşam koşullan- mn iyileştirilmesini istedi. Açıklamanın ardından ceza- evi girişine karanfil bırakan tHD üyeleri cezaevi önünden aynldı. iHD'nin açıklamasından yak- laşık 1 saat sonra, "Ulucanlar katliamımunutmadık r 'yazüıpan- kart açan bir başka grup, Kesta- ne Caddesi üzerinde toplanarak cezaevine doğru yürüyüşe geçti. Cezaevi önünde yapılan açıkla- manın ardından, grup cezaevi ka- pısı önüne karanfil bıraktı. 1 KADIN MİLÎTAN YAKALANDI İki korucu öldürüldü Yiırt Haberleri Servisi - Di- yarbakır'da bombah eylem ha- zırhğuıda bulunduğu iddiasıy- la 1 kadm mılitan. yardım ve yataklık yaptıklan gerekçe- siyle 4 kişi yakalandı. Şırnak-Hakkâri Karayo- lu'nda yol güvenliği sağlayan askeri birliğe açılan ateş sonu- cu geçici köy koruculan Sa- lih Çapan ve Osman San ya- şamlarını yitirdi. Diyarbalor Vali Yardımcısı Erol Özer tarafından yapılan yazılı açıklamada, Çmar ilçe- sinde PKK'ye karşı yapılan operasyonlarda güvenlik güç- lerine karşı bombah eylem ha- zırlığında olan 1 kaduımilitan ile yardım ve yataklık yapan 4 kişinin yakalandığı belirtil- di. Açıklamada. şahıslarla bir- likte 2 kilogram 184 gram plastik patlayıcı, 2 tabanca, 1 elektrikli fünye, 2 cep telefo- nu, 5 şarjör. 1 patlayıcı yerleş- tirilmiş piknik tüpü ele geçi- rildiği ifade edildi. Mardin'in Nusaybin ilçe- sinde Yenişehir mahallesin- deki bir evde PKK üyesi ol- dugu behrlenen ÖS, MJEJS. ve ŞA. yakalandı. Evde 1 uzun namlulu silah. bu silaha ait şarjör, 30 mermi ve 2 el bom- bası ele geçirildi. Yetkililer, teröristlerin eylem hazırhğı içinde olduklannı belirttiler. CHP HAKKÂRİ MİLLETVEKİLÎ Canan genelafistedi ANKARA (ANKA) - CHP Hakkân Mülervekili Esat Ca- nan, yeni bir terörle mücadele yasasının ülke>i geriye götüre- ceğini ve sorunlan çözmeyece- ğini belirterek bunun yerine genel af önerisinde bulundu. TBMM'nin olağanüstü top- lanhsına katılmayan tek mil- lervekili olan Esat Canan, Kürt sorununun çıkanlacak yeni bir Terörle Mücadele Yasası'yla çözümünün de mümkün ohna- dığmı. olayın sosyal ve ekono- mik boyutlanyla değerlendi- rümesi gerektiğini kaydetti. TBMM'de bu konuda yapı- lan olağanüstü toplantıda da sadece geçmişteki düşüncele- rin tekrarlandığını söyleyen Ca- nan, bu sorunun ancak özgür- lüklere, demokrasiye önem ve- rilerek, yurttaşlık hukuku ge- liştirilerek sağlanabileceğini bildirdi. Canan, bu nedenle ye- ni bir Terörle Mücadele Yasa- sı yerine bır "genel af"fın ele alınması gerektiğini belırttı. CHP Ağn Mülervekili Na- ci Aslan ise Kürtlerin AB'nin değil. Türkiye'nin meselesi ol- duğunu ifade ederek bu soru- nun çözümü için Kürtlerden daha çok Türk aydmlarının, ühcenin mozaiğinden, banş ve kardeşliginden yana olan her- kesin katkıda bulunması ge- rektiğini kaydetti. CHP: SONLARI YÜCE DÎVAN Unakıtan 'a istifa çağnsı • CHP Grup Başkanvekili Anadol, TMSF'nin440 milyar liraya sattığı bir araziyi Karayollan'nın 2 trilyon 249 milyar lira bedelle kamulaştırmasına tepki gösterdi. Anadol. "Her yerden pis kokular geliyor" dedi. ANK\R.\ (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Grup Başkan\ ekıli Kemal ÂnadoL TÜPRAŞ, Galataport. Kuşadası Limanı başta obnak üzere AKP hükümeti dönemınde yapılan bütün özelleştirmelerden "pis kokular" geldiğini belırttı. CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol. düzenlediği basınla sohbet toplantısmda Giresun'da TMSF'nin 10 ay önce Sema Turizm adlı şirkete 440 milyar liraya sattığı araziyi Karayollan Genel Müdürlüğü'nün 2 trilyon 249 milyar lira bedelle kamulaştırmasına ilişkin bir gazetede yer alan haber ve son özelleştirmelerle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Sema Turizm'in taksitleri ödemediği için, tapuyu alamadığını tahmin ettiğini belirten Anadol, TMSF'nin, Karadeniz otoyolunun geçtiği güzergâhta satışa çıkardığı araziyle ilgili Karayollan'mn merak edip de harekete geçmemesinin anlaşıhnaz olduğunu söyledi. Suadan bir yurttaşın bile arsa alırken imarlı olup obnadığuıa, yerine, konumuna bakacağına dikkat çeken Anadol, "Her yerden pis kokular geliyor. Hükümetin şimdiye kadar yapüğı bütün özeDeştirmeler şaibelidir. bundan sonrakilerin de inandıncılığı olmayacaktır** dedi. Yapılan özelleştinnelerle ilgili eleştirilere Başbakan Erdoğan ın "Kıskamyoıiar gibi ipe sapa gehnez sözler söylediğhu" savunan Anadol, "Eğer ihale öncesinde görüşmekte bir sakınca yok idiyse, niye AKP'Kler Mesut Yıhnaz'm Yüce Divan'a gitmesi için oy kullandı" dedi. Başbakanlann, bakanlann özelleştinne konusunda kapalı kapılar ardnıdan, geceyanlan, gizli kapaklı görüşmeler yapamayacağını kaydeden Anadol. AKP'nin ise "adrese tesBm, kişiye özel yasalar" çıkardığım söyledi. Anadol, AKP dönemindeki özelleştirmelerdeki usulsüzlük ve yolsuzluklann Türkbank ihalesindekileri kat kat aşhğını belirterek "Şimdi Mesut \ ılmaz'm avukatlan. Başbakan'm ve bakanlann özelleştirmeler konusundaki açıklamalanm defil olarak mahkemeye sunmaya hazuiannorlar" dedi. Başta Beykoz'daki 2B kapsamındaki 52 dönümlük araziyi kapatma ohnak üzere her affin, her usulsüzlüğün altuıdan Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ın çıktığını kaydeden Anadol. "Başka ülkede olsa Bakan'm 30 kere istifa etmesi gerekirdi. \argılanmak için üla eski başbakan nu olmak gerekiyor. Sonlan benzemesin demeyeceğim. çünkü benzeyecek. Sonlanmn Yüce Drvan olacak" görüşünü dile getirdi. SlFIR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR [email protected] Taylan Özgür arkadaşımdı. Onun- la ölümünden önce, istanbul'a gitme- den önce son konuşanlardan birisiy- dim. İstanbul'da Istanbul Üniversitesi Talebe Birliği seçimleri yapılacaktı. Deniz Gezmiş Ankara'daydı ve ara- nıyordu. Taylan, onunla birlikte İstan- bul'a gideceklerini söylediğinde endi- şelenmiştim. Deniz'i yakalayabilirler- di, başlanna dertler gelebilirdi. Taylan, merak etrnememi, otomo- bille gideceklerini söyleyerek beni ya- tıştırmaya çalıştı. Sonra gittiler ve Taylan bir polis kurşunuyla öldürüldü. Katil belirlendi, ancak hiçbir zaman cezalandınlmadı. Taylan, ilk faili meç- hul cinayetlere kurban giden arka- daşlarımızdandı. 1968'li arkadaşlarımız, Taylan'ın Ankara'daki mezarını ziyaret ettiler ve bir anma toplantısı düzenlediler. Arkadaşımız Tuncay Çelen toplantı- da bir konuşma yaptı. Taylan'ın öldü- rülmesi konusunda Tuncay Çelen'in konuşmasını özetleyerek aktarıyo- rum. Bizim kuşağın duygulanna ter- cüman oluyor. Taylan Özgür'e 36 yıl Önce Sıkılan Kurşun Taylan özgür 23 Eylül 1969 günü İstanbul'da, güpegündüz herkesin ortasında Beyazıt Meydanı'nda katle- dildi. Taylan ölen ve öldürülen ilk 68'li değildi. ABD 6. Filosu'nun İs- tanbul'a gelişi sırasında çıkan olay- larda, 18 Temmuz 1968 günü saba- ha karsı polislerin Gümüşsuyu İTÜ öğrenci yurduna yaptığı baskında pencereden atılan FKF üyesi Vedat Demircioğlu 24 Temmuz'da yaşamı- nı yitirmişti. 28 Temmuz'da da Anka- ra adliyesi önünde, arkadaşlannm duruşmasını izlemeye gelen gruba polisin müdahalesi sonucu, bir mini- büsün altında kalan Atalay Savaş can vermişti. Taylan öldürülen ilk 68'li değildi. Ama CIA'nın, 1952'den itibaren NA- TO'ya bağlı tüm Avrupa ülkelerinde 'Gladio', 'Kontrgerilla' adı altında kur- durduğu ve 'komünıstleri yok etmeyi' amaçlayan örgütlerin tetikçileri tara- fından, 'bılinçli' ve 'planh' bir şekilde öldürdüğü ilk 68'li deyhmcidir. Taylan özgür, ODTÜ Sosyalist Fikir Kulübü üyesiydi ve kulübün 'köy ça- lışmalan'na ilk katılan ve başaniı so- nuçlar elde eden arkadaşlanmızdan- dı. Taylan, 6 Ocak 1969'da Amerikan elçisi_ Komer'in makam arabasını ODTÜ'de yakan devrimci gençlerden biriydi. Komer, daha önce Viet- nam'da CIA ajanı olarak görev yap- mış, 'pasifikasyon' hareketini, yani her türlü işkence, şiddet ve baskı ile Vıetnam halkının sindihlmesi hareke- tini yöneten kişi olarak tanınıyordu. Mustafa Taylan özgür, işte bunun için 23 Eylül 1969'da sokak ortasın- da, güpegündüz polis memuru I.Ç. tarafından bir süre kovalandıktan sonra tabanca ile vurularak öldürül- dü. Taylan'ı vuran polisin üzerinde Komer'in arabasını yakmaktan sanık olanlann listesinin bulunduğu tespit edildi. I.Ç. sadece birtetikçi idi. Yurt- dışına kaçınldı. Cinayet dosyası ka- patıldı. Ama cinayetler sürdü, sürü- yor. Cinayete 'faili meçhul' dendi. Denilmeye devam ediliyor. Ama her- kes failleri biliyor. Cinayet şebekesi- nin Türkiye uzantısı Kontrgerilla'da/7, Türkiye'deki CIA ajanlanndan söz et- meyenyok.. Bülent Ecevit'in açıklamalan ise daha ilginç: '1974 yılmda Genelkur- may Başkanı Sancar, bana Başba- kanlıöa ait örtülü ödenekten bu daire- ye (özel Harp Dairesi) para vermemı istedi. Hem de yüklüce bir paraydı. Bütçeye baktım, böyle bir daire yok. Ama o sırada Kıbns harekâtı vardı. Üstüne gidemedim. Çünkü diyorlardı ki Rum tarafında da özel Harp Daire- si'nin adamlan var. Onlardan bilgi alı- yormuş. Oysa bunlarla harekât sıra- sında telsiz irtibatı bile kuramadık... 1978'de Sayın Evren'i özel Harp Da- iresi'nin tasfiyesi için sıkıştırdım. Bana hep yapıyoruz, ediyoruz, dedi. Ama yapılmadı. Tabii bir yandan Genelkur- i may'ı sıkıştınyordum. Sonuç almaya çalışıyordum, bir yandan da içimizde- kileri yatıştırmaya çalışıyordum. ...özel Harp Dairesi'nin her ilde depoları vardı. Buraya bağlı olanlar, çok vatansever insanlar diye alınmış- lardı. Bu daire gerektiğinde bu silah- ları kullanacaktı? Sarıkamış'taydım. Birlikte yemek yediğimiz komutana özel Harp Dairesi'ni sordum. Var, de- di. Hepsi çok memleket sever insan- lardır, diye ekledi. O sıralar çevrede MHP il başkanı da geziniyordu. MHP il başkanı da bu daireyle.. diyecek ol- dum. General, o başında, demez mi?' Mustafa Taylan özgüfü katledilişi- nin 36'ncı yılmda anmak, bu nedenle daha da bir anlam kazanıyor. Tay- lan'ın 1968 yazında ODTU Stadyu- mu'na Hüseyin Inan, Alpaslan Oz- doğan ve diğer arkadaşlan ile yazdı- ğı DEVRİM yazısı 36 yıldır silinmedi. Silinmiyor. Ne yazık ki siyasi cinayet- ler, provokasyonlar sürüyor, karanlık cinayetler aydınlatılamıyor. Aydınla- tıimıyor."
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear