23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SÂYFA. CUMHURİYET 12 EYLÜL 2005 PAZARTESİ HABERLER Ertuğrul Gazi'yi Anma ve Söğüt Şenlikleri'nde 'Kürt sorunu yok Tayyip sorunu var' pankartı açıldı Erdoğan'aMHP protestosuCANHACIOĞLU SÖĞÜT -Büecık' ın Söğüt ilçesin- de düzenlenen 724. Ertuğrul Gazi'yi Anma ve Söğût Şenlikleri'ne katılan Başbakan RecepTayyip Erdoğan pro- testolajla karşılandı MHP'lıler Erdo- ğan aleyhine sloganlar atarken "Kürt sonmıa değü, Tayyip sorunu var" ya- zılı pankart açan bır kışı gözaltına almdi- MHP Genel Başkanı Devlet Babçefi ve eskı MHP'li bakanlar da protokole oturmayarak tepkılerini or- taya koydular Türkiye'nin dört bir yanıodan gelen Yörük aşıretleri de Türk Boylan Konfederasyonu Genel Başkanı da olanTûrkMetal Sendika- • Söğüt'teki şenlikte MHP'lilerin sloganlarına AKP'liler karşılık verince gerginlik çıktı. Çevik kuvvet iki grup arasına etten duvar örtü. MHP lideri Bahçeli protokolde oturmazken işten çıkann işçiler ve Yörükler de Erdoğan'ı protesto etti. sı Genel Başkanı Mustafa Ozbek'in likle katıldı. Bırçok kentten AKP'lı- konuşma yapmasına ızın verilmeme- ler de Söğüt' e akın ettı. Istanbul'dan sı nedeniyle tören alanına çıkmadılar. katılan yaklaşık 50-60 kışdik bir grup, Başbakan Erdoğan, törene Başba- kan Yardımcısı AbdüDatif Şener. Dev- let Bakanı MehmetAydm. Adalet Ba- kanı CemflÇiçek, Içışlen Bakanı Ab- dülkadirAksu. Milli Savunma Baka- nı Vecdi GönüL Milli Eğitım Bakanı HüseyinÇeBk. Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldmra AKP genel başkan yardım- cdan, 150 kadar milletvekiliyle bir- AKP'nın renklerinden elbıseler gıye- rek davul eşliğinde Erdoğan lehine sloganlar attı. AKP Bıngöl mılletve- kih Feyzi Berdibek önderliğındeki bir grup da "Söğut'te doğan güneşe Bin- göTdensebmbr" pankartı açtı ve Türk bayrağı taşıdı. Bu sırada tören alanında bulunan MHP'h grup da AKP aleyhine slogan- lar attı. MHP'lilere Bile'cik ve Söğüt yöresindekıbaa fabnkalardan işten çı- kanlan işçiler de destek verdi. Şenlik alanına gıren Erdoğan, BBP Genel Başkanı Muhsin YazKioğhı ve eskı Ulaştırma Bakanı EnisÖksüz ıle birlikte protokolde otururken MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve es- kı MHP'li bakanlar. protokolün yanın- daki tribüne geçmeyı tercih ettiler. Erdoğan konuşmasında birlik ve beraberlik çağnsını yineledi. Bu sırada "Kûrt sorunu değü. Tay- yipsorunuvar" şekhnde pankart açan CHP GENEL BAŞKAN YARDIMCISI ÖZYÜREK 'Terörü Başbakan özendiriyor 9 ADANA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP 11 Kongresi'ne kanlan Genel Başkan Yar- dımcısı ve Mersın Mılletvekıh Mustafa Ozyiurek, halkı sağduyulu olmaya çağı- nrken Başbakan RecepTayyipErdoğan'ı terörü öz:endırmekle suçladı. Parti Meclisı Üyesi tsmetAtalay, Mer- sin Millctvekıli Ali OksaL Osmanıye Milletvekili NecatiUzdfl, Adana Mıllet- vekilleri Nevin Gaye Erbatur, Kemal Sağ, U ğ n r Aksöz, Ziya Yergök, Tacidar Seynan, il ve ilçe yöneticüeri ile partılı- lenn kaüldığı kongrede ılk konuşan Ü Baş- kanı Serdar Seyhan oldu. Seyhan, AKP hükümetının kadrolaşmaçabalannın teh- likestne dıkkat çekerek şunlan söyledı. " A K P hükümeti hiçbir iktidann yap- madığı b i r şekilde kadrolaşma çabası içinde. Bu hükümet diğerlerinden fark- h olarak rejimi bedef alan kadrolan iş- başına getirmeye çalışıyor. Bu laik Tür- IdyeCurjıhuriyeti'nin önündekienbüyük tehfiker GeneL Başkan Yardımcısı Mustafa Öz- yürek is«e ülke gündemine ilişkin açıkla- malarda bulunurken dokunulmazlıkla- nn kaldınlması yönündeki en büyük en- gelin AKP hükümeti olduğunu belirtti. Ozyürek, Hizb-ut Tahnr üyelerinin Fa- tih Camiı'nde yaptığı açıklamayla Ata- türk'e hakaret ettığını. hılafettn ıstendı- ğmı vurgulayarak "Herkesin gözü6nün- de suç işlendi ve açıklamayı yapan şahıs poislerieşakakçaklansonrakayîplaraka- nşû. Bu cesareti de şeriaü esas alan AKP hükümetiiMİen akhlar" dedi. Ülke genelinde yenıdenhortlayan PKK terörünün Kuzek Irak'taki PKK varlığı- na karşı bir şey yapılmamasından kay- naklandığınnı altını çızen Özyürek, hal- kı sağduyulu olmaya davet ederken Baş- bakan Erdoğan'ın terörü özendırdığıni söyleyerek şöyle devam ettı: " Durup dururken PKK terörünün taa- reketegeçmesinin altmda Kuzey Irak'ta- kiPKK varnğuıa karşı birşey yapuama- ması yaüyor. Yurttaşlanmız sağduyulu oünakzoruBda.Güvenlikgüçlerimizde teröristlere karşı görevierini yapmah. Başbakan ise açhksuunnuı 500YTL ol- duğu ülkemizde 350 YTL olan asgari ücrefle övünürken çüap 'Birileri terörü özendiriyor' diyor. Asd terörü özendi- ren Başbakan'm kendBktir." IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR 12 Eylül Hedefine Ulaştı mı? Bugün 12 Eylül. Kendinizi nasıl his- sediyorsunuz? Yaşı 30'dan küçük olanlann pek bir şey hatırtamalan müm- kün değil. 30 yaş önemli. Demek ki ar- tık 12 Eylül çok geride kalmış bir tari- hi dönem anlamına geliyor. Tarih i açıdan böyle, ama sistem ve kurulu clüzen açısından acaba 12 Ey- lül'den ne kadar uzaklaştık? 12 Eylül 1980 sabahı askeri darbenin lideri Ke- nan Evren'in konuşmasını hatırlaya- lırrr. Türkiye'nin Atatürk'ün çizdiği yol- dan saptığını, bir kardeş kavgasının eşi- ğine geldiğini. askerin Türkiye'yi ye- niden clüzenesokacağını söylüyordu. Darbeoilere göre, Türkiye uçurumun ve bölünmenn kenanndaydı ve artık askeri müdal"ale dışında bir yol kal- mamıştı. • • • Müdahaley geniş bir tutuklama dal- gası izbedi. Ülkenin neredeyse siyaset- le uğraşan bûtün kesimleri, hep bir- likte a.ğır eziyetlerin yapıldığı askeri cezae-vlerine konuldu. Başbakanlar, bakan lar, kitle örgütlerinin yöneticile- ri de h*apishanenin yolunu tuttular. Tabii, her askeri darbedeolduğu gi- bi yeni birdüzen kurulacaktı. Basın da bu yeni düzene destek olmakla görev- liydi. Gazeteter sudan sebeplerle ka- patılıy or, bir korku düzeni bütün ülke- nin üz-erine çaküyordu. Idamlar birbi- ri ardı sıra uygulamaya konuluyor, ya- şıtutrnayan çocuklar bile cellatlann elin- den kıjrtulamıyordu. Itiraz eden jazeteciler susturulurken darbes sabahı militarizmi benimseyen bazı g.azetecler yüksek sesle konuşu- yor v e yapılanlara alkış tutuyordu. "OhUS Olsun" diyen o gazetecileri ta- nıyoruım. Terısilcisi oldukları gazete- lerde MİT raporlanyla sol örgütlerin hapse girmelerini sağladıklarını hiç ama hiç unjtmuyorum. Onların bir kısmının şirrdi kendisini solcu olarak tanımlamasnı da ülkemizin birgarip- liği olarak br kenara kaydediyorum. • • • Cezaevler yalnızca bir eziyet yeri olaral< düşüıülmekle kalmamış, aynı zarnaında bu mekânlarda Atatürkçü- lük a d ı altırda milıtarist bir ideoloji egernen kılınmayaçalışılmıştı. Kenan Evren'in önsöz yazdığı "Devrim Tari- hi" kitaplan içerideki "hainleri" eğit- mek amacrçla okutuluyor, askeri reji- min i«deolojisi benimsetilmeye çalışı- hyordu. "Atatürkkımdir?" başlıklı ba- sılı m^tinler cezaevteri koğuşlanna da- ğıtılıyor, bu metinlerin yüksek sesle ezbere okunup okunamaması, asker dayazğı için birgerekçe olarak kullanı- lıyordu. Darbeciler, militarist bilinçyaratma- ya çalışıyor, eziyetler de bu amaca yönelik olarak yapılıyordu. "Faörı Top- kapı'dan Şehre Giriyor", "Düşmanla- nn Kellesini Silahımla Keserim" tü- ründen marşlar zoriatutuklulara ezber- letiliyordu. • • • 12 Eylül'ün üzerinden 25 yıl geçti. Hâlâ 12 Eylül döneminde çıkanlan ka- nunlarla ve anayasa ile yönetiliyoruz. Acaba bu kurumlar yalnızca biçimsel bir anlam mı ifade ediyor? Yani sorun yalnızca artık bir türlü degiştiremedi- ğimiz kurumlarda mı? Yoksa bu kurumlarla birlikte bizim ru- humuz da mı kirlendi? Aklımın erdiği 50 yıllık siyasi dönemde en kalıcı et- kilerin 12 Eylül döneminde gerçekleş- tiğine inanırım. 12 Eylül, solu da sağı da altüst etti. Askeri cezaevlerindeki militarist propagandanın kalıcı izleri oldu. • • • Askeri darbe bir anlamda temel si- yasi hedefine ulaştı bile diyebiliriz. As- keri cezaevlerinde mil'ıtaristler solu ve sağı militarizmin ideolojik egemenliğin- de birleştirmek istiyorlardı. Koğuşlar- da sağcılar ve solcular bir hücreye ve koğuşa konuyor, "kanştır-banştır" sis- temiyle rehabilite edilmeye çalışılıyor- du. Bugünün Türkiye'sinde "Kızıl Elma Cephesi" türünden ortaya çıkan itti- faklann ilktohumlannın 12 Eylül ceza- evlerinde atıldığını söylemek çok mu yanlış olur? Bu tür koalisyonlan bir 12 Eylül ürünü saymak fazla haksızlık mı sayılır? • • • Daha da önemlisi, bugünkü ruh ha- limiz. Türkiye'nin bütün temel sorun- lannın çözümü için önümüze iki seçe- nek geliyor: Birinci seçenek, demok- ratikleşme ve özgürlüklerin genişletil- mesi yoluylabu engellerin aşılabilece- ği umudu. Ikinci seçenek ise 12 Ey- lülcü çözüm, yani bastırıp susturarak sorunlan çözebileceğine inanmak. Bakın, son dönemde şiddet ortamın- daki tırmanışla birlikte hemen Terörle Mücadele Yasası'nın sertleştirilmesi gündeme geldi. Çoğunluk bunu kabul etmeye hazır. Çünkü buna alıştınldık. "Zorun heroyunu bozacağına" inan- dırıldık. • • • 12 Eylül, toplumumuzun yaşadığı çok ağır birtravmaydı. Anlaşılan o ki, bu yükleri daha uzun süre taşıyaca- Önceki gün Bursa'da yumurtata saldınya uğra\an Başbakan Recep Tayyip Er- doğan dün de Bilecik'te MHP'lilerin protestogösteriiyle karşdaştL (Fotoğraf: AA) bir kişi gözaltma alındı. Kısa süreh bır arbede yaşanuken MHP 'liler "Hükü- met isüfa" diye slogan atmaya devam etti. AKP'lilerin de MHP'lilere sözle karşüık vermesı üzerine gerginhk art- tı. Çevik kuvvet iki grup arasına et- ten duvar ördü Erdoğan da konuşmasını yanda ke- serek "Bıraknuz küçük bir grup ba- ğırsın. Konuşmalanna zerre kadar primvermeyeceğjm. Bizim işimiz. kar- deşükk ve banşladır. Provokatörier, provokasy'onlar er ya da geç deşifoe olur. Ben sizi sükûnete davet ediyo- rum. Ben burada biriik ve beraberlik çağnsı \api\orum,bunu dinkmeyen- İer istediği gibi bağırsınlar. Biz bunla- n geçnüşte çok vaşadık" dedi. Erdoğan konuşmasmı ErtuğrulGaâ'nin Osman Bey'e söyledığı vasıyet ile bitirirken, \asiyetin "İnsa- nı yaşat ki, devlet yaşasm" sözlerine özellıkle vurgu yaptı. Söğüt'teki törenler de MHP üyelerının yani sıra Osmanlı Beyliği'ni kuran "KarakeçiB'' aşiretinin so- yundan geldıklerini belır- ten v e her yıl törene kala- balık gruplar halinde ka- tılan Yörükler de Erdo- ğan'ı protesto ettı. Gös- terilere \e resmi geçit tö- renlerine katıhnayan Yö- rükler şunlan söyledıler: "Şenüğe siyaset kanşü. Bizim yüzlerce derneğj- mizv«5tanefederas\onu- muz ile bir konfederasyo- numuz var. Türk Boytan Konfederasyonu Gknel BaşkanıveTürkiyeTürk- men Beyi Mustafa Öz- bek'in törenlerde konuş- masını takp ettik. Talebi- mizgeriçevrfldL Bizde tö- renkrdençekildik. Kendi çadınmızda. misafırkri- mizi ağniayacağız.'" Yörükler, aynca 4 say- fadan oluşan ve AKP hü- kümetini eleştıren broşür- ler dağıttılar. TÜRKKONUT - VAKIFBANK işbirlifiiyle MORTGAGEÜS hayallergerçek oluyor! Eizi izlemeye devam edin. VUofBarfc 2000? Iİ YILLARDA ERDAL ATABEK Oktay Akbal Yazdı da Ne (mi) Oldu?.. Geçen gün yazdığı köşe yazılanndan birisinde Sevgili Oktay Akbal, birdostunun kendisine "Yaz- dın yazdın da ne oldu" dedığini yazıyordu. Oku- dum ve gülümsedim. Kimi zaman yakın dostlar ara- sında sosyal bir yazıklanma gibi bu sözler duyu- lur; "Yazdınız da ne oldu?", "Yattınız da ne ol- du?", "Hep başkalannı düşündünüz de ne ol- du?". Bu sözlerin sahipleri, dostlannın değerieri- nin bilinmediğini, yazdıklannın boşa gittiğini söy- lerken topluma yönelik düş kınklıklannı dile getir- miş oluriar. Amaç, yazarın işe yaramazlığına değil, toplumun değerbilmezliğıne hayıflanmaktır. Gerçekten böyle midir? Yazılanlar, çizilenler, ko- nuşulanlar, yapılanlar bir işe yaramamış, boşa mı gitmiştir? Hiç böyle düşünmedim. Hiç böyle duyumsa- madım. Hiç hayıflanmadım, hiç yazıklanmadım. Her dizenın, her satır yazının, her düşüncenin in- sana ulaştığını bilmek hep çok önemli göründü, öy- le olduğunu da biliyorum. Oktay Akbal yazdı, hepımiz daha insan olduk. Oktay Akbal yazılannda aklın güzelliklerini, yü- reğin duygulannı anlartı. öyküleri, denemeleri, gün- lük yazılan her zaman ınsan aklının, ınsan yüreği- nin titreşimlenni bizlere iletti. llhan Selçuk yazdı da ne (mi) oldu? Dünyada nelerolup bittiğini öğrendik. Nelerin neden öyle ol- duğunu öğreten yazılan kuşaklar boyunca etkisi- ni sürdürürken asıl merakedilecekolan, netürya- zılann, hangi yazarlann böyle aşınmayan bir etki- ye sahip olduğudur. Hangi yazaıiar ınsanlara "ınsan o/ma"yı anlat- mıştır? Uğur Mumcu yazdı da ne oldu? Server Tanilli yazdı da ne oldu? Ataol Behramoğlu yazdı da ne oldu? Ali Sirmen yazdı da ne oldu? Şükran Soner yazdı da ne oldu? Hikmet Çetinkaya yazdı da ne oldu? Yazariar yazmasaydı, kitaplar basılmasaydı ne mi olurdu? Dünya ortaçağ karanhklarına gömülürdü. Türkiye 12 Eylül'den 13 Eylül'e geçemezdi. Eğer böyle yazariar olmasaydı düşünen, düşün- düklerini paylaşmak isteyen, düşünce namusuy- la yazan, sadece bunun için yazan yazariar olma- saydı, ne Rönesans olurdu, ne Aydınlanma olur- du, ne özgür insan olurdu ne de özgüriük olurdu. Aklın yazarlan olmasaydı, duygulann yazarian ol- masaydı, insanoğlu ne köleliği anlayabilirdı, ne mü- cadele edebılirdı ne de ıradelerini kullanabilirdi. "önce EkmeklerBozuldu" denilince bozulma- nın nereden başladığını öğrendik. Oktay Akbal, bı- ze bunu ne güzel anlatmıştır. llhan Selçuk, "Yüzbaşı Selahaddin'in Roma- n/"nda buraya nasıl geldiğimizi nasıl bır romanla açıklamıştır. Uğur Mumcu, "bilgi sahibi olmadan fıkir sahibi olmamayı" ne doğru anlatmıştır. Server Tanilli "Uygarfık Tarihi"ni ınsanlığa nasıl armağan etmiştır. Ataol Behramoğlu, "Kimliğim Insan "da nasıl bir insanı tanımlamıştır. Ali Sirmen'in paradoks eleştirileri, Şükran Soner'in emeğin dünyasına ilişkin canlı tarihi, Hikmet Çe- tinkaya'nın araştırmacı gazetecilik ömekleri olma- saydı nasıl bir boşluk kalırdı? Dünya bugün onlann -elbette bizim de- istediği dün- ya olamadı mı? Keşke yazariann böyle bir gücü ol- saydı? Ama onlardan bunu istemek haksızlıktır. Onlann işi, doğru bildiğinı yazmaktır, o kadar. Yazdılar da ne mi oldu? Kendi adımakonuşayım, onlaryazmasalardı ben bugünkü ben olmazdım. Benim ölçeğimde onlar, bir insanı değiştirdiler. Bir insanı değiştiren dünyayı değiştirir. Daha kim bilir kimleri değiştirdiler? Daha kim bilir nelen değiştirdiler? İnsanı değiştiren dünyayı değiştirir. Her insan bir dünyadır. Dünya da elbette daha doğru insanlaria daha gü- zel bir dünya olacaktır. Bu da bir yazara yeter diye düşünüyorum. e-mail:erdalatak <ı superonline.com erdalatakra gmail.com Faks: 0 212 513 90 98 AĞAR, AKP'YE YÜKLENDÎ: Hükümetciddi proje üretmiyor MERStN(Cumhuri- yet) - DYP Genel Baş- kanı MehmetAğar. son dönemde artan olay lann hükümetın yetersızlı- ğınden kaynaklandığı- m belirterek "Bizterör üzerinden politika yap- nuyoruz. Hükümet, te- rör konusunda ciddi proje üretmiyor" dedi. Ağar, Mersin'in Si- lifke ilçesine bağlı Ye- şilovacık Belde Beledı- ye Başkanı Halfl tbra- him Yetkin'i ziyaret et- ti. Ağar, burada yaptığı konuşmada, AKP ikti- dannayüklendi. Hükü- metin göre\de bulun- duğu süre içinde verdı- ğı hıçbır sözü yenne ge- tirmediğini \-urgulayan Ağar, özelhkle tanm ke- siminin zor günler yaşa- dığmı belirtti. Ağar, "Çiftçi, toprağuu, trak- törünü satar duruma gekü. ÎJd gündür Mer- sin'de köy ve beldeleri gezi>'orum, kinnnle ko- nuşsamkan ağhyor. Hü- kümetin bakanlan ve mflfct\Bkflleri halkuı ic> ne giremezoldu. Çünkü hükümetseçimmeydan- lannda verdiği sözü unuttu" diye konuştu. içerideki sıkuıtılann yanında hükümetuı dış poütıkada da yanlış gra- fikler çizdığını ifade eden Ağar, "KKTCve Irak konusunda büyük hatalar yapıkh. TMF ve AB sevdası yüzünden dayatmalara teslim ol- dular" dedi. Bingöl'de 1 askerin şehıt, 2 askenn de yara- landığı karakol baskı- nına değinen Ağar, şun- lan söyledı: "Terörün nrmanma- sında hükümetin>ı eter- sizliği rol ojııadL Biz te- rör üzerinden politika yapmıyoruz. Hükümet, terör konusunda çok ciddi proje üretmiyor. Bu insanlar yüzyıllar- dır birlikte yaşıyoriar. Siyasi, diplomasi, un- surlan iyi kullanmak lazım. Ortadoğu'nun en büyük ülkesi olan Türkiye, teröre asla tes- lim obnaz." ;
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear