Catalog

Cumhuriyet İmtiyaz Sahibi: CUMHURİVET VAKFI adına İLHAN SELÇUK Genel Yavın Yönetmeni: jbrahim Yddız # Yaaişleri Müdürü: Salim Alpaslan # Sorumlu Müdür: Mehmet Sucu 0 Haber Merkezi Müdürü: Hakan Kara Istıhbarat: Cengiz Vıldırım # Ekonomı: Hasan Eriş # Kültür: Egemen Berköz 0 Spor: Ab- dülkadir Vücelman # Makalelen Sami Ka- raörcn 0 Düzeltme: AbdullahYazıcı • Bil- gı-Be!ge: Edibe Buğra • Yurt Haberteri: Meh- met Faraç • Avrupa Temsılcısı Güray Oz Yayın Kurulu: İlhan Selçuk (Baş- kan), Emre Kongar (Başkan Yardımcısı).Orhan Erinç, Hik- met Çetinkaya. Şükran Soner, İbrahim Yıldız. Orhan Bursalı, Mustafa Balbav, Hakan Kara. Ankara Temsılcısı. Mustafa Balba\ Atatürk Buhan No. 125. kat.4. Bakanlıklar Tel 41950201"hatı. Faks 419502"'#lzmırTemsılciM Ser- darKızık-H.ZıvaBh 1352 S 2 3Tel 44U22U. Faks:4418"45*\dana Temsılcısı Çetiırt iğenoğlu. lnonüCd. 119 S \ ü 1 1 .Tel 363 12 11. Faks. ^6^ 12 15 AntaKa Temsılcısı Ahmet Oruçoğlu Denız \1ah Celıkbas Is Merkezi Kat 6 Tel 0242 248005" Faks 248^51" 9 1dan ve Malı tşler- BülentVener 9 Satış: Fa- /ilel ku/a 0 Cumhuri>et Reklam: 9 Genel Müdür ÖzlemA\den • Genel Müdür Yardım- cısı- Nazende Pal Tel: 10212ı 251 98 7 4 - 75 2519881-82 Faks. (0212)251 9868Rezervas- )on: (212) 512 05 05 Faks: 212 513 84 63 \ıvımİj>aıı:YenıGunHaiwAjaibiBasırnî\jyıncılıkAŞ. TurkocagıCad W 41 CaJaJoŞluM.! 14 Istantml Pk 246 • Sırkecı ."'44.15 k Tel ıO ^ICı Sll 05 05 O'ıtaıı Faks ıı.l 211ı 51' S5 »5 "la>gın burelı >a;in B«sll. VerlezGazaeD«2iBaîmı\3Vinc]lıi,San veTic AŞ FanhMah H&anBasnCad.SânuKkaKanallsanbul Dağmm: MeıifizDağıtut Pazartaa San \eTıc \ Ş » » » cumhumet co'm ir 10 A U L 5 1 U 5 . 1 Imsak-420 Güneş. 6 08 Öfile-13.16 Ikindi: 17.02 Akşam: :0.11 Yatsı: 21.41 G U N C E L c t NEYT ARCAYİ REK B Baparafı 1. Sayfada ABD'den resmi bir görüş henüz duyulmadı a- ma; VVashington bilinen yöntemi kullanıyor. Bir "kaynak" -kendilerine yakın gördüğü ve güven- diği- gazeteci aracılığıyla Başbakan'ın son açılı- mından sonra yapılması gerekenleri duyuruyor. Yasemin Çongar, ilk adımda neler yapmamız gerektiğini Amerikah uzmanlardan öğrenmiş; du- yuruyor. Işte, ABD'nin "Diyarbakır Bahan" adını verdiği "ilk adım" önerileri; (1)- Kürt sorununun geniş katılımla tartışılabileceği bir toplumsal or- tam. Demek ki ABD, kaç gündür yalaka, satılmış, dönek sınıfının tokmakladığı Kürt sorunu davulu- nu yeterli görmüyor. Genişletilmiş tartışma orta- mına dışandan ve (tabii Amerika'dan) hükümete etkili olacak ne kadar "uzman" varsa gönderip ye- ni önerilerle Kürt sorununa yardım etmeyi planlı- yor. (2)- Güneydoğu'ya yönelik refah arttırıcı önlem- lerin daha öncekiler gibi kâğıt üzerinde kalmama- sını salık veriyor. (Demek ki, AB gibi ABD de bu konuda bir komisyon kurulmasını, ekonomik yar- dımlara karşılık siyasal kimi yaptırımların yaşama geçirilmesini istiyor.) (3)- Tabii Amerika'nın Türkiye ile ilişkisi hiç ak- lından çıkmayan Kuzey Irak'a bir bakış saptama- sı. Ankara'nın Iraklı Kürtlerle diyaloğu ilerletme- si, onlarla pozitif ilişki kurarak PKK'ye karşı po- zisyon alımasını kolaylaştırması. (Demek ki ABD, Iraklı Kürtlerle daha derin muhabbet kurmamızı isteyerek PKK sorununda aradan çekilme planın- da yeni bir aşamaya hazırlanıyor.) • • • (4)- Amerika'nın tezgâhlayacağı "DiyarbakırBa- han" adındaki yeni strateji, ilk adımda (içimizde- ki kimi köşe yazarları gibi) etnik sorunu partileş- tirerek meşrulaştırmaya, Kürtleri, bir parti kurarak TBMM'de temsil edilebilir bir siyasal bünyeye dö- nüştürmeye çalışıyor. • • • Başbakan artık yatıştırıcı, tartışmalara olumlu yön veren siyaset adamı olmaktan çıkan bir siya- setçi izlenimi veriyor. Ulusal sorunlarda düpedüz tartışmaları kışkırtmayı, ulusal davalarda halkı bölmeyi, belki de üç buçuk oy uğruna kendi gibi düşünmeyenleri karşısına almayı yeğliyor. Partisinin kuruluş yıldönümünde infaz manga- sı gibi muhalefet partilerine ateş ediyor. Partisine ve kendisine layık bir sloganı kullanıyor, "kandan puan toplamak, rantsağlamakla" suçlayarak mu- halefete yükleniyor. Aklına değil, ağzına ne gelirse söylüyor artık. Farkında değil; attığı adımların olumlu sonuç ve- receğine inanmayan bir insanın ruhsal durumu- nu sergiliyor ve: Etnik dayatmalara meşruıyet kazandırdığını bi- le bile, "siyasette seviyeyi düşürüyor..." MilletvekHinin otomobiline saldırı • İzmir (Cumhuriyet Ege Bürosu) - CHP tzmır Milletvekılı Vezir Akdemir'ın Karşıyaka 1771 Sokak'ta bulunan evının önünde park halindekı otomobili kurşunlandı. Akdemır, otomobilinin kapısında 3 kurşun deliğinı fark ederek duru- mu polise bildırdi. Vezir Akdemir'ın, olayın ar- dından telefonla kendını arayan bir kişi tarafın- dan tehdit edildiğini bildirdiği öğrenıldi. Asılsız bomba ihbarı • tstanbul Haber Servisi - Istanbul-Bodrum sefennı yapmak üzere Atatürk Havalima- nı'nda b'ekleyen THY'nın Boeıng 737-800 ti- pi yolcu uçağında bomba bulunduğu ihbarı üzenne 120 yolcusu bulunan uçak. güvenli bir alana çekılerek uzman ekiplerce arandı. Yapılan aramadan sonra ıhbann asılsız oldu- ğunun anlaşılmasının ardından uçak. yaklaşık 3 saat gecikmeyle Bodrum'a hareket etti. Şüpheli, vurularak yakalandı • tstanbul Haber Servisi - Fatihte uygulama yapan polis ekipleri, durumundan şüphelendik- leri Mustafa İ'nin üstünü aramak istedi. Bıçak çekerek kaçmaya çalışan Mustafa 1. "dur" uya- nsına rağmen koşmaya devam edince polisler- ce bacağmdan vurularak yakalandı. Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesı'ne kaldınlan Mustafa l'nın durumunun ıyi olduğu öğrenildi. Kitap kampanyası • tstanbul Haber Servisi - TNT Ekspres Türki- ye ile Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği'nin (ÇYDD) ortaklaşa düzenledığı "Kıtap Topla- ma Kampanyasfna, 4 ayda 317 bin kıtap ba- ğışlandığı bıldinldi. Yapılan yazılı açıklamada, bu yıl altıncısı gerçekleştirilen ve nisan ayında Kütüphaneler Haftasf nda başlatılan kampan- ya kapsamında toplanan kitaplann. Türki- ye'nin en ücra köylennin de içinde bulunduğu, ihtıyacı olan okullara ulaştınldığı belirtildi. 30 Eylül tarihine kadar devam edecek kampan- yaya katkıda bulunmak ısteyenlenn "444 0 868" numarah tekfonu arayarak adreslerini bildirmelerinin yeterli olduğu ifade edildi. Universiteleri yıpratmaya yönelik faaliyetlere son verilmesi istendi YOK: KaygılıyızHaber Merkezi - Yüksek Öğretim Ku- rumu(YÖK),VanlOO.YılÜniversitesi'nin ardından Samsun 19 Mayıs ve Malatya Inönü üniversitelerine gerçekleştirilen po- lis baskınlanna tepki gösterdi. Baskınlan endişe verici olarak nitelendirenYÖK, uni- versiteleri yıpratmaya yönelik faaliyetlere bir an önce son verilmesini istedi. YÖK'ten yapılan yazılı açıkJamada, son zamanlarda bazı üniversitelere yönelik hu- kuka uygun olmayan uygulamalann gide- rek yoğunluk kazanmasının, yükseköğre- tim camiasında bu tutumlara ilişkin kaygı ve endişelerin artmasına yol açtığı belirtil- di. YÖK'ün açıklamasında. Van 100. Yıl. 19 Mayıs ve son olarak Inönü üniversite- lerine yönelik baskınlar, dayanaksız ve hu- kukun tanınmazlığının göstergeleri olarak nitelendirildi. 'Karalamaya yönelik' "Üniversiteler özerk yapılarının yanın- da bütçe harcamaları bakımından şüp- hesiz devletin denetimine tabidirler" de- nılen açıklamada, son zamanlarda yapılan denetımlenn universiteleri karalamaya yö- nelik olduğu belirtildi. Açıklamada, "Sayış- tay'ın denetim sonucunda hazırladığı ve gizli kalması gereken raporlarının bir milletvekjli tarafından basına verilmesi, daha da ileri gidilerek denetim ve yargı süreci tamamlanmadan bazı harcanıala- rın usulsüz olarak kamuoyuna duyurul- ması, üniversite ve rektörlerimize karşı bilinçli olarak sürdürülen karalama kampanyasının somut işaretleri olarak dikkat çekmektedir" denildi. Açıklamada ayrıca yıpratma kampanyalannın Meclıs araştırması ile eşzamanlı ve belirli bir sıra içinde yapıldığı savunuldu ve "Enerjimizi hukuka aykırı uygulamalara değil, bili- me harcamak istivoruz" denildi AKP'den 'rapli kutlama AKPnin 4. kuruluş yıldönümü, Baş- bakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ka- tüunıyla My Shovvland'de düzenlenen törenle kutlandı.Törende çalınan rap müziği ve "Happy Birthday AK Parti" yazılı pan- kart dikkat çekti. Törenin yapılacağı salona tek tek üst aramasından geçirilerek alınan partililer. slogan atarak Erdoğan'ın salona gelişini bekledi. Erdoğan, AKP'nin 4 yıllık si- yasi hayatında Türkiye için "bir sessiz devrim" gerçekleştirdiğini savundu. Erdoğan'ın konuşması sırasında bazı partililer kalabalık ve sıcak nedeniyle baygmlık geçirdi. PERSONEL YETlŞTlRECEK ODTÜ'ye insan hakları merkezi ANKARA (A.NKA) - Orta Doğu Tek- nik Cnıversıtesi'nde İnsan Haklan ve Güvenlıği Uluslararası Araştırma ve Uy- gulama Merkezi kuruldu. Resmı Gazete'de yayımlanarak yürür- lüğe gıren Orta Doğu Teknik Üniversitesi İnsan Haklan ve Gü\enliği Uluslararası Araştırma ve Uygulama Merkezi Yönet- meliği'ne göre merkez, güvenlik hizmet- lennin venlmesinde. olaylan bilimsel yön- den ınceleyen, güvenlik ve insan haklan- nı ınceleyen personel yetiştirecek. Mer- kez, Türk polis teşkilatıyla A\Tupa Birliği standartlannı Türkiye yasa ve koşullanna adapte etmek üzere araştırmalar yapacak. A L GÖZÜM SETREYLE/IŞILÖZGENTÜRK Cep telefonumdakı ses "Işıl HanımAyvalıka gelir misiniz" dıye sorduğunda yanıtım hemen "Evet" oldu. Ay- valık ve Cunda'ya bu ikinci gidi- şım olacaktı. İlk gittiğimde mev- sım kıştı ve Alıbey Adası yazılı le\hanın altında durup yanımız- dan geçen çok yaşlı zeytin ışçisı- ne "Acaba Cunda nerede?" di- ye sorduğumu anımsıyorum. Adamcağız şaşkın bir \üz ifade- siyle "Burası Cunda" demışti. Meğer yıllardır Cunda dıye bi- lınen ada, ad değiştirmiş ve Ay\a- hk tutkunu Ahmet Vorulmaz'ın "Ayvalık'ı Gezerken" adlı kita- bından öğrendiğime göre Ayva- lık'ta istılacı düşmana ilk kurşunu atan Ali Çetinkaya anısına "Ali- bey Adası" olmuştu. Şimdi her i- ki ad birden kullanıhyor ama ben Pin Reis haritasını kıla\uz alıp Cunda Adası demeyi tercih eden- lerdenım. Cunda, gemilerin yatay serenı anlamına gelıyor. Gerçek- ten hantaya bakıldığında Cunda yatay bir seren görüntüsünde. Kışın insanı melankolıye sürük- leyecek kadar sessiz olan ada. bu- günlerde cıvıl cıvıl. Tüm kahveler dolu ve kim ne derse desin, Türki- ye sımrlan içindekı en güzel kah- veler de Cunda'da. Burada kaldı- ğım süre boNiınca, gözüme kestir- dığım her kahveye girip adeta bir kahve uzmanı kesildim. Önce he- men hemen cümle gezgınlerin bil- dığı Taş Kahve'de konakladım. Bu dünyanın en güzel taş binası. yük- sek tavanları ve kırlangıçlanyla beni baştan çıkardı. Efendım, geç- miş zamanlarda kolculardan kaç- mayı başaran ve hayatta kalan ka- çakçılar. düzen bozucular bu kah- vede soluklanırlarmış. .Ardından da hemen tütün keselen çıkar, ra- kılar açılır ve hayat ıçin kadehler kaldınlırmış. Bu arada cümle kaç- kınlann koruyucu meleğı kırlan- f Ben yıldızları yakalayan o küçîlk kızım' gıçlar. orta yerde fır fır dönerek dünyanın en güzel aşk şarkılarını söyler. onlara eşlik ederlermiş. Yıllar yıllar geçmiş, şımdilerde kahve özellikle yaz aylannda her- kesın ve kırlangıçlar hâlâ aşk şar- kıları söylüyor. Ama burada kaldığım dört gün içinde "Benim Kahvem" adını taktığım başka bir kahve var ki, ben hıçbır yerde böyle bir Türk kahvesi içmedım. Avlulu bir kah- ve bu. avlusunda da küçücük bir havuz vefiskiye.Adı Nuh'un Kah- vesi. Fıskıyesı ka- dar, rengârenk camlarla kaplı pen- cereleri ve yüksek tavanıyla da biiyü- leyici bir mekân. Yazımı okumaya devam edenler, be- nim sabahtan akşa- nıa kadar kahveler- den çıkmadığımı sanacaklar. Siz san- maya devam edın, bir kere Ayvalık'ta yaşadığı halde şu ana kadar denize birkezgıdensevgı- lı arkadaşım Feyza Hepçilingir- ler" i "Yok öyle şey" deyip denı- ze sürükledım. Ayvalık CU- MOK'un yorulmaz neferi Ebru ve sevgili kızı Tuğçem'e de a>Tiı zorlamayı yaptım. Şaşılacak bir şey, herhalde denız hep yanı baş- larında olduğu ıçın A\"\alık ve Cunda'da yaşayanlar "Yarın de- nize gideriz, olmadı öbür gün gi- deriz" diyerek koskoca bir yazı denize girmeden geçıriveriyorlar. A>"valık"ın kültür hayatından so- rumlu Köksal Durukan Bey içın de bu böyle. İki yıldır denize gir- memış. Vallahi şaşıp kaldım... Ve tabii. benim için heyecanın dorukta olduğu an, çok eski bir ta- nış gibi, özlemle karşılaşmayı bek- lediğım Kumru Hanım'ı gördü- ğüm ve bırbınmıze sanldığımız andı. Hıkâye eskiye dayanır. üç yıl önce Köy Enstitüleriyle ilgili bir yazı vazmıştım ve sabahın erken saatlennde telefonum çaldı. Ara- yan, ıki yıldır denize girmeyen Köksal Bey ama, aramasını iste- yen annesi Kumru Hanım'dı. Baş- ladık konuşmaya; telefondaki se- si öylesine heyecanlıydı ki, o he- yecanı bugün bile keyifle anımsanm. O bir Köy Enstitü- sü mezunuydu ve bana şöyle dedi: "Ben yıldızları ya- kalayan küçük bir köylü kızıyım." Ve hikâyenın gerisini bana Cunda'da ge- ne güzelim bir kah- vede anlatmaya başladı. Kumru Hanım, 1940 yıhnda Kay- seri'nin Pazarönü köyünde iUcokulu bitirmiş küçücük bir kızmış. Tam o sırada da Kumru Hanım'ın da okuduğu Pazarönü bölge yatılı okulu, Köy Enstitüsü yapılmış ve öğrencüer gelmeye başlamış. Kumru Hanım babasına yalvar- mış: "Beni de bu okula gönde- rin. ben de öğretmen olmak isti- yorum." Ama Kumru Hanım pek bır güzel ve babasının pek bir kıy- metli kızı; baba. "Öğretmen olup da ne yapacaksın" demış "Şim- di ben, gelecekte de kocan sana bakanz." Kumru Hanım yıkılmış. Okula gelen öğrencilere. özellikle de kız öğrencılere bakıp bakıp ağlı- yor. Tek yaptığı \iiksek bır yere çıkıp oradan vıldızlara bakmak ve çok kararlı bır biçim- de kendi kendine seslenmek: "Bir gün bu yıldızları yakalayaca- ğım!" Yaşam bu ya, tam o sırada, Kumru Hanım'ın yıllar önce çalış- mak ıçin Amerika'ya gıden amca- sı köye gelmiş. bakmış ki. yeğeni iki gözü ikı çeşme ağlıyor. babayı filan boş venp >eğenuıın kolun- dan tuttuğu gibi Pazarönü Köy Enstitüsü'nün kapısından gırmiş ve Kumru Hanım'ın kaydı yapıl- mış. Kayıt tamam ama kımselerin Kumru Hanım'ı okula çağırdığı yok. Bekle allah bekle, Kumru Ha- nım neredeyse yeniden iki güzü i- ki çeşme ağlamaya başlayacak. Iş- te tam o gün, 2 Ağustos 1940, Kumru Hanım çeşmeden su alıyor, iki jandarma yaklaşmış ve "Hadi okula gidiyorsun" demişler. Kumru Hanım iki jandarma eş- liğinde yeni okuluna gitmiş. Ona da mavi üstüne pembe çiçekli Na- zilli basmasından dikümiş yazlık giysisini vermişler; başmda da be- yaz, küçücük bir şapka, Kumru Hanım bunlan kuşandıktan sonra doğru her zamanki, gizli yerine, yıldızlarla konuştuğu doruğa çık- mış ve haykırmış. "Işte şimdi yıl- dızları yakaladım!.." Evet, ol hikâye böyle başlamış. Kumru Hanun o günleri anlatır- ken hâlâ çok güzel olan yeşıl göz- leri öylesine parlıyor ki, nerdeyse gözümü alıyor ve onu on ikı yaşın- da küçücük bir kız çocuğu olarak. sırtında \eni bır okul inşaatı ıçin kereste taşırken düşünüyorum. Cunda'nın mavisi daha da koyu- laşıyor ve zaman su gıbı akıp gi- diyor. isilozgenturk@superonline. com GUNDEM MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada ri var. Erdoğan "Kürt sorunu" dedi, başka bir şey demedi. Acaba, Erdoğan sorunun sadece adını koyacak da soyadını başkası mı koyacak? Acaba, Erdoğan'ın işlevi sadece konuyu masa- ya getirmek, sonrasını başkasına bırakmak mı? Acaba, Erdoğan'a "Kıbrıs'taki cesur adımlann için seni kutluyoruz. Ama bu tek başına yeterli de- ğil. Görüşmelerin pürüzsüz başlamasını istiyor- san Güneydoğu ile ilgili de bizi tatmin edecek açı- lımlar içinde olmalısın" mı dediler? Aklımıza başka sorular da geliyor, ama burada keselim. Bakarsınız Erdoğan öyle tatmin edici açıklamalar yapar ki hem mevcut sorular yanıt- lanmış olur hem de öteki sorular silinir gider. Erdoğan attığı adımın önünü arkasını kamuoyu ile paylaşmadığı sürece soru işaretleri de artar. • • • Soru işaretlerinden başka işaretlere geçelim... AB'nin en son 17 Aralık 2004'teki zirvede Tür- kiye'ye maddi konularda söylediklerinin özeti şöyleydi: 1- Ben Türkiye'nin bölgelerarası kalkınmışlık uçurumuyla ilgilenemem. Türkiye'nin bu konuda çok ciddi sorunlan var. 2- Ben, Türkiye'nin tarımının adam edilmesiy- le ilgili maddi yardımda bulunmam. Türk tarımı- nın köklü bir dönüşüm geçirmesi için milyarlarca Avro gerekiyor. 3-Ben,Türkiye'yevermekdurumundaolduğum maddi yardımlarla ilgili kesin bir söz veremem. Bu açıklamalann özeti şu: Ey Türkiye; para isteme benden, buz gibi so- ğurum senden! AKP iktidarı da zaten hiç para istemeyeceğini i- lan ettiği gibi, Türkiye'nin AB üyeliğinin AB'ye sağ- layacağı maddi yaraıiaıia ilgili kitap bile yazdı! Hal böyle iken AB, Türkiye'nin güneydoğusu- nun kalkındırılması için kesenin ağzını açmayı planlıyor. işin içine Dünya Bankası'nı ve IMF'yi de sokup bir komisyon kurmayı önerebiliyor! Bugünkü durumda bile kurum olarak AB'nin ve AB ülkelerinin en çok hangi belediyelere yardım ettiği ciddi biçimde araştırılsa ortaya şaşırtıcı ol- mayan bir tablo çıkacaktır. Erdoğan'ın açıklamasıyla AB'nin bu niyetinin su yüzüne çıkması aynı döneme rastladı! • • • Herkes Erdoğan'ı cesaretinden dolayı kutluyor. Yakında dünyanın en cesur lideri ilan edilirse şa- şırmayacağız. Sözümüz tamamen Erdoğan'dan dışarı, ne zaman cesaretten söz edilse benim ak- lıma şu fıkra gelir: Abuzittin'le Nurbaki dünya cesaret yarışmasına gitmişler. Herkes yapacağı cesur şeyin ne olduğu- nu jüriye yazdırmış. Bizim Abuzittin, "Ben AIDS'li kanı damarlanma enjekte ettiririm" demiş. Herkes şaşkın... Abuzittin sahneye gelmiş. AIDS'li kan da- marlarına verılmiş ve en cesur ilan edilmiş. Nurba- ki kızgın, "Yav sen ne yaptın" diye sorunca Abuzit- tin, "Çaktırma, önlemimialdım"deyip devam etmiş: "Prezervatif taktım!" ankcum ' cumhuriyet.com.tr Türk kamyon ŞOIÖPÜ öldürüldü • BAĞDAT (AA) - Irak'ın başkenti Bağdat'ın kuzeyinde düzenlenen bir saldında, bir Türk kamyon şoförünün öldürüldüğü bildinldi. Irak ordusu sözcüsü Muhammed Şadi, başkentin 40 kilometre kuzeyinde saldırganlarca yola bırakı- lan bir ınek leşine çarpan kamyonun devrildiği- ni ve Türk şoförün öldüğünü belirtti. Şadi, şo- förün kimlıği hakkında bilgi vermedi. Telekulak yasası için iptal istemi • A1SKARA (ANKA) - CHP; MlT, Emnıyet ve Jandarma'ya telefon dinleme, sinyal izleme yet- kileri getiren yasanın iptali ve yürürlüğünün durdurulması için bugün Anayasa Mahkeme- si'ne baş\'uracak. CHP Grup Başkanvekili Ali Topuz, Telekomünikasyon Yoluyla Yapılan Ileti- şimin Dinlenmesine İlişkin Yasa'nm iptali ve vürürlüğünün durdurulması için hazırladıklan da\a dosyasını mahkemeye teslim edecek. Tolon'dan Cerrah'a veda zjyareti • İstanbul Haber Senisi - Yüksek Askeri Şûra kararlan uyannca 30 Ağustos'ta emekliye ayn- lacak olan 1. Ordu Komutanı Orgeneral Hurşıt Tolon, İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah'a veda ziyaretinde bulundu. Emniyet Müdürlüğü'nün Vatan Caddesi'ndeki komplek- sıne gelen Orgeneral Tolon, Cerrah ile basına kapalı olarak 40 dakikalık bir görüşme yaptı. Barbaros Amsterdam'da • İstanbul Haber Servisi - Deniz Kuvvetle- n'ne bağlı TCG Barbaros Firkateyni'nin Hollanda'nın Amsterdam kentüıde yapılacak "Sail Amsterdam 2005"' festivaline katılaca- ğı bildirildi. TCG Barbaros Firkateyni'nin, 26-29 Ağustos tarihleri arasında Casablan- ca limanını ziyeretinin ardından 4 Eylül tarihinde yurda döneceği kaydedildi. SİNEM AI \L-\\ VII IİT AT\L\Y «23.1.1*7* - 9.V.I»*"")) (12.».|1f..( - 16.8.I»»?! YİNE ARAMIZDASIMZ ATALAY VE ARAI. AİLEl.ERİ / TC BAKIRKÖY 4. SULH HLKUK MAHKEMESİ H A K İ M L İ Ğ İ ' N D E N Esas No: 2005 936 Karar No: 2005 734 Bursa ili. Osmangazı ilçesi. Alacahırka Mahallesı, C:5. H:33'te nüfusa kayıtlı Mehmet kızı Haynye'den 10.10. 1933 dogumlu Sahabe Serter'e aynı lianede nüfusa kayıtlı Rıza oğlu Sahabe"den 04.07.1957 do- ğumlu Engtn Serter vası olarak tayın edılmiştır. İlan olunur. 08.08.2005 Basın: 38411 V ROTA YAYINLARI Ingilizce'den Türkçe'ye kitap çevirisinde deneyimli ÇEVİRMENLER Faks: 0212 233 72 43 rota(a rotayayin.com.tr J TC EYÜP l.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Esas No 2OÜ5 33 karar No- 2005 433 Da\acı Anoş Koç \ekıli tarafından da\alı Nufus Müdurlu- ğü ale>hıne mahkememıze açılan >aş tashıhı da\asında. Dasacı \ekıli tarafından da%alı alevhine açılan daNanın kabulü ile Ardahan merkez BavTamoğlu. Cılf 4". Hane 36. BSN: 68'de nüfusa kavıtlı Nadır ve Hedı>e'den olma 01 01.19T8 ATdahan dogumlu Anoş Kcn;'un doğum tarıhmm a> le gün bakı kalmak kaydıvla 0101 1961 olarak düzeltıl- mesıne karar %enlmıştır. İlan olunur. 27. 07 .2005 Basın. 37868 RUYA M0TELAdrasan-Antalya • Tertemiz Deniz • Muhteşem Doğa • Sakin bir ortam • Evinizdeki Hizmet YARIM PANSİYON Klimalı iki kişilik bungalovda Kişi başı Eylül-Ekim aylan fiyatımız KİŞİBAŞI-30-YTL.'dir. Telf: 0 242 883 10 84 www.ruyamotel.com TC KADIKÖY 7. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN İLANEN TEBLİGAT Dosya No: 2004 1985 E. Alacaklı: Akbank TAŞ Vekili: Av. Derya R. Galatalı Borçlu(lar): Kazım Gökhan Kayıtgan, Gantur Gıda Tur. Otel Işl. Ltd. Halaskargazı Cad. 131'2 Pangaltı- İstanbul Borç Miktan: 3.243.30 YTL (Faiz ve masraflar hariç) Borcun Sebebi: Kredı kartı kullanımından doğan banka alacağı Dosyamıza olan borcunuzdan dolayı yukanda yazılı adresinize Örnek 49 No'lu ödeme emrı tebliğe gönderilrruş olup. bu adresınizi terk ettiğinizden ödeme emri bi- la tebliğ iade edılmıştir. Zabıtaya yazılan araştırma sonucunda adresınız bulunamadı- ğından işbu ödeme emrinin normal sürelere 15 gün ilavesi ile ilanen tebliğıne karar verilmiştir. Yukanda yazılı borcu ve takıp masraflannı işbu ilanın gazetede neşri tarihinden iti- baren 22 gün içinde ödemeniz, borcunuzun tamamına veya bir kısmuıa \eya alacak- luıın takibat icrası hakkında dahıl bır itirazınız \arsa, senet altındaki ımza size ait de- ğilse yine bu 22 gün içinde ayrıca ve açıkça bıldirmeniz. aksi halde bu senedin siz- den sadır olmuş sayılacagı, imzayı reddettiğinız takdırde mercı önünde yapılacak du- ruşmada hazır bulunmanız, buna uymazsanız vaki itırazınızın muvakkaten kaldınla- cağı. senet \ r eya borca ıtirazınızı yazılı veya sözlü olarak ıcra müdürlüğüne 22 gün içinde bıldirmeniz, bildirmedıgıniz takdırde borcun kesinleşmiş sayılacagı, yıne aynı müddet içinde mal beyanında bulunmanız. şayet bulunmazsanız veya hakikate aylan beyanda bulunursanız. hapisle cezalandınlacağımz, borç ödenmez veya itiraz edil- mezse cebri icraya devam edileceğı. işbu ödeme emnnin \-ukanda yazılı borçluya teb- liğı kaim olmak üzere ilan olunur. Basın: 38751