Catalog

2CHAZİRAN2005SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Cezaevinde 10 kişininyaşamını yitirdiği operasyonla ilgili mahkeme dokuzyıldır sürüyor Diyarbakır'dayinekarar yok • Diyarbakır E Tipi Kapalı Cezaevi'nde 10 kişinin ölümüyle sonuçlanan operasyona ilişkin haklannda dava açılan 72 kamu görevlisinin yargılandığı mahkemenin 52. oturumunda mahkeme, sanıklann son savunmalannı yapmalan ve dosymda kalan eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi. DtYARBAMR (Cumhuriyet Bürosu) - Diyarbakır E Tipi Kapalı Cezaevı'nde 10 kişinin ölümü, 23 kişinin de yaralanmasıyla sonuçlanan operasyonla ilişkın haklannda dava açılan 72 kamu görevlisinın yargılandığı mahkemenin 52'nci oturumunda da karar çıkmadı.Diyarbakır E Tipi Kapalı Cezaevi'nde 24 Eylül 1996'da gerçekleştirilen müdahalenin ardından 35 asker, 29 polis ve 8 de cezaevi idarecisi ve personeli hakkında "görevi kötüye kullanmak ve kasten adam öldürmek" suçlamasıyla açılan davaya dün devam edildi. Diyarbakır3. Ağır Ceza Mahkemesı'ndeki duruşmaya, ölen PKK'li tutuklu ve hükümlülerın yakınlan adına katılan müdahıl avukatı Meral Daıuş Beştaş, tutuklanması gereken sanıklann halen görevlerinden bıle uzaklaştınlmadığı vurguladı. En kısa sürede davanın sonuca bağlanarak katlıam faıllerinin cezalandınlmasını talep eden Beştaş, sanıklann tutuklanması istemini yineledi. Müdahillerin taleplerini dikkate almayan mahkeme, sanık avukatlannın savunma için süre istemini olumlu yanıt verdi. Mahkeme sanıklann son savunmalannı yapmalan ve dosyada kalan eksiklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi. Tam 9 yıldır devam eden ve dün 52. oturumu yapılan dava boyunca 6 mahkeme başkanı. sayısız heyet üyesi ve savcı değışti. Sanıklardan hiçbiri suçlama nedeniyle bir tek gün bile tutuklanmadı. Mağdurlann talebi üzerine dava dosyası Avrupa tnsan Haklan Mahkemesi'ne de götürüldü. HAYATA DÖNÜŞ OPERASYONU 19Aralık dayanışma günü oldutstanbul Haber Servisi - "Tecrit ve Tecrite Karşı Mücadele Sempozyumu" sonuç dekla- rasyonunda- tecritin salt fiziki olmadığı, kül- türel, ahlaki, sosyolojik tahnbatlar yaratılarak bireyi yok etme politikalanna hizmet ettiğı belirtilerek 2000 yılında cezaevlerine yönelik "Hayata Dönüş" operasyonunun yapıldığı 19 Aralık "Tutsaklaria Dayanışma Günü" ilan edildi. Uluslararası Tecritle Mücadele Plat- formu, "Tecrit ve Tecrite Karşı Mücadele Sempozvumu" sonuç deklarasyonunu Maki- na Mühendısleri Odası'nda (MMO) düzenle- diği toplantı ile açıkladı. Deklarasyonu oku- yan TAYAD üyesi Sükyman Acar, baskıcı ik- tidarlann tecrit politikalannı uygulamak için zor ve şiddet yanında demagoji ve sansürü de yoğun olarak kullandığını vurguladı. Dekla- rasyon imzacılannın tecriri sadece fiziki, mi- mari tecrit olarak kabul etmediğini söyleyen Acar, "Deklarasyon, tecritin bütünlüklü bir "Tecrit ve Tecride Karşı Mücadele Sempozyumu " sonuç deklarasyonunda, 2000 yılında cezaevlerine yönelik "Hayata Dönüş" operasyonunun yapıldığı 19 Aralık "Tutsaklarla Dayanışma Günü " ilan edildu politika olarak uy- gulandığun, irade- lerin teslim ahnma- ya, düşünceierin tecritle değiştiril- meye çahşddığuu kabul eder. Baskı ve zulüm politikala- nnın u>gulanma- suıda önemli bir ye- ri buhınan tecrite karşı mücadele, dekiarasyon imza- cılannın temel amaçlanndandır" diye konuştu. "Tecrit ve Tecrite Karşı Mücadele Sempozyumu" so- nuç deklarasyo- nunda şu ifadeler yer aldı: "tmzacı- lar, Türkiye'deki F tipi ve diğer hapishanekr- de tecrit altında bulunan tutuklu ve hükümlü- lerie dayanışma içinde olduğunu açıklar. Rlis- tin. Ebu Gureyb, Guantanamo, Bargam ha- pishaneleri gibi tecrit, işkence hapishanelerin- de bulunan tutsaklarla dayamşma içinde bu- lunur ve tecrit koşullarının sona erdirilmesi için mücadde eder. İşgal, sansür, saldın, iş- kence, hukuksuz turuklama. tutuklulara yö- nelik izolasyon ve yalnızjaştırma politikalan tecrit kapsamında kabul edilir. Tecrite karşı mücadele karşüıklı enfarmasyonun, sürekli iktişimin etkiti mücadelenin zorunlu önkoşulu oldoğunu kabul eder. Bu nedenle her türlü bü- gL belge ve dokümanlann toplandığı haberleş- menin sağlandığı ve toplanan bilgilerin da^uldığı "Iletişim Koordinasyon Merkezi' kurulmasını kabul eder. Deklarasyon im- zacılan. dünyamn herhangi bir yerinde tespit etrikleri ezilen halklara \önelik saldınlara müdahele etme konusunda kararhduf İstanbul'da 15-20 Kasım 2003 tarihJerinde düzenlenen bombalı saldınlara ilişkin davada yargüanan 4 sanığm "Anayasal düzenisilah zoruyla değiştirmek" suçundan miiebbet ağır hapis cezasına çarpünlması istendi. (Fotoğraf: AA) El Kaide'nin Türkiye sorumlulannın yargılandığı davaya devam edildi Savcı müebbet isteditstanbul Haber Servisi - İstan- bul'da 15-20 Kasım 2003 tarihle- rinde düzenlenen bombalı saldı- nlara ilişkin davada yargılanan 4 sanığın "anayasaldüzenisüah zo- ruyla değiştirmek'' suçundan ömür boyu müebbethapis cezasına çarp- tınlması istendi. Sanıklardan Ha- run tlhan, "Mahkemenizitanımı- yorum" diyerek duruşmada aya- ğakalkmadı. tngiliz Konsolosluğu, HSBC Bankası ve iki sinegoğa yönelik intihar saldınlannı gerçekleştir- dikleri ileri sürülen 30'u tutuklu 71 sanığın yargılanmasına devam edildi. îstanbul 10. Ağır Ceza Mah- kemesi'ndeki duruşmada Cum- huriyet Savcısı ZekeriyaÖz, esas hakİundaki görüşünü açıkladı. Savcı Öz, sanıklardan Harun tlhan, Fe\7İ Yitiz, Adnan Ersöz ve Yu- suf Folat'ın "ağniaştınlmış mü- ebbet hapis cezası"na çarptınlma- lannı talep etti. Savcı Öz, 2 sanı- ğın "El Kaide örgütünün yöneti- tibğmiyapmak" suçundan 15 yıl- dan 22.5 yıla kadar ağır hapis ce- zasıyla; 15 sanığın "El Kaide te- rör örgütünün üyesi olnıak" su- çundan 7 yıldan 15 yıla kadar; 18 sanığınsa "El Kaideörgütüne yar- dım ve yatakhk" etmek suçundan 4.5 yıldan 7 yıla kadar cezalandı- nhnasını talep etti. Savcı, 31 sa- nığınsa El Kaide terör örgütü ve Istanbul'daki patlamalarla ilgile- rinin bulunduğuna dair yeterlı de- lil bulunmaması nedeniyle bera- atını istedi. Savcı Öz, El Kaide'nin amacının, dünyadaki tüm Müslü- manlann katılımıyla silahlı müca- dele yöntemini kullanarak dini hükümlerle yönetilen bir devlet kurmak olduğuna yer verdi. Mahkeme heyetinin verdiği ara kararda sanık Harun tlhan ayağa kalkmadı. Mahkeme Başkanı ta- rafindan uyanlan tlhan, "tslamigö- rüşüme göre mahkemenin tanı- mıyorum" diyerek oturmaya de- vam etti. Polis, göstericilere müdahale etti Bingörde Karacehennem Ormanlan'nda yürütülen askeri operasyonlarda 24 Haziran'da öldüriilen PKK'nin Erzurum bölge sorumhısu "Serhebun" kod adlı Ahmet Okur'un cenazesi, toprağa verilmek üzere dün öğleden sonra Diyarbakır''a getirildi. Cenazenin mezarbğa getirilmesiyle biıükte tophıluk içindeki bazı kişiler. örgüt bayrağuu simgeleyen bez parçalan açtL, PKK lehine sloganlar atb. Cenazenin toprağa verilmesinden sonra grup, kol kola girerek taziye evine doğru yürüyüşe geçti. Gruba polis panzerierie müdahale etti. Çıkan kargaşada 3 kişi cop darbeleriyle yaralandı. Sokak aralanna dağüan kücük gruplar. polisleri taşladı. 10'dan fazla gösterici de gözaltına anndı. (IBRAHİM KARAASLAN) •LK ALTIAYDA 49 KİŞİ YAKALANDI Radikal dinci örgütlere operasyon ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Radikal dinci terör örgütlerine karşı operasyonlar düzenleyen Emniyet güçleri, bu yüın ilk altı ayı içerisüıde terör örgütlerinin üst düzey üyeleri olduğu belirtüen 49 kişiyi yakaladı. Emniyet'in açıklamasına göre, Hizbullah'ın toparlanma güişimleri üzerine örgüte karşı özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da üst üste operasyonlar düzenleniyor. Bu yılm ilk altı ayı içerisinde Adana, Bursa, Batman, Bitlis, Diyarbakır, Izmir, îstanbul, Muğla, Konya ve Mardin illerinde düzenlenen operasyonlarda ıralannda eylemci timlerin de bulunduğu toplam 49 kişi yakalandı. Emniyet güçleri yakalananlardan elde edilen bilgiler ışığında, örgütün yeni örgütlenme yöntemlerine başvurduğunun belirlendiğini ve gerekli önlemlerin almdığını açıkladı. KoMlSYONDA KABULEDİLDİ Hâkim kararı olmadan telefon dinlenebilecek ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Emniyet, Jandarma ve MlT'e önleyici istihbarat amacıyla hâkim karan ohnaksızuı haberleşmenin tek merkezden izlenmesi yetkisi veren yasa önerisi TBMM İçişleri Komisyonu'nda kabul edildi. AKP Yalova Milletvekili Şükrü Önder'in önerisi komısyonda dün görüşüldü. Öneri, alt komisyonda yapılan görüşme doğrultusunda Emniyet, MİT, Jandarma, Adalet Bakanlığı ve Ulaştırma Bakanlığı yetkililerinin görüşü doğrultusunda yeniden düzenlendi. Son şekline göre, suçlann işlenmesinin önlenmesi amacıyla hâkim karan veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Emniyet Genel Müdürlüğü tstihbarat Dairesi Başkanı, MİT Müsteşan, müsteşar yardımcısı veya Jandarma Genel Komutanlığı tstihbarat Başkanı 'nın yazılı emriyle telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişim dinlenip kayda alınabilecek. Yazılı emir, 24 saat içinde yetkili ve görevli hâkimin onayına sunulacak. ıVRUPAİ BOZMA GEREKÇESİ Yargıtay: Polis zanlıya haklarını hatırlatmadı ANKARA (ANKA) - Yargıtay, kasten adam öldürmekten mahkûm olan sanığın cezasını, sanığın emniyette gözaltında tutulduğu sırada yanında avukat bulundurulmaması ve kendisine yasal haklannrn hatırlatılmaması gerekçeleriyle bozdu. Yargıtay, Avrupai bir karara imza attı. Yargıtay 1. Dairesi, polis tarafından kendisine yasal haklan hatırlatılmayan ve avukatının yanında ifadesi alınmayan sanığın cezasını bozdu. H.G., Ö.G"yı kasten öldürdüğü gerekçesiyle Sinop Ağır Ceza Mahkemesi tarafından hapis cezasına çarptınldı. H. G'nin, karan temyiz etmesi üzenne, dava Yargıtay'a taşındı. Yargıtay karannda, avukat hazır bulunduruhnadan cumhuriyet savcılığına aıt yer gösterme işlemi yapıhnasıntn CMUK'un 135. maddesine uygun sayıhnadığına karar verdi. Daıre, sanığın emniyete suçu kabul ettiği yönündeki beyanına rağmen, aynı gün cumhuriyet savcılığına verdiği ıfadede suçu kabul etmediği yönünde verdiği beyanlanna dikkat çekti. DUZYAZI ORHAN BİRGİT Restorasyon Girişimi Deneyimli gazeteci Mustafa Ba\bay"\r\ dünkü araş- tırma-haberi ile, Hürriyet'te genç meslektaşım Öz- gür Ekşi'nin, Hollanda Dışişlen Bakanlığrnınfinans- manı ile Türk Silahlı Kuvvetleri hakkında hazırlatılan raporun serüvenini bir arada okuyanlar şöyle bir ka- nıya ulaşacaktr Avrupa Biriiği, Türkiye'nin içve dış güvenliğinin pa- yandasını çekmek için fırsat kollamaktadır. Ne yazık ki o fırsatı yermek için AKP Iktidan kafakola alınmak üzeredir. "Üzere" sözcüğünü, belki de kendimi kan- dırmak bahasına ve hükümete bir geri dönüş kapısı açmak amacıyla kullanmak istiyoaım. Zira 21 Hazi- ran'da toplanan Milli Güvenlik Kumlu'nun başlıca gündem maddesi olan yeni Milli Güvenlik Siyaset Belgesi'nin görüşülmesinin ani olarak ertelendiği bil- dirilmişti. Tek gündemli bir toplantıda ertelenmenin ciddi ve önemli bir nedeni, dahası inanıhr mazereti olmalı. O neden ya da mazereti, Hükümet Sözcüsü ve Adalet Bakanı Cemil Çiçek üstlendi. Belge taslağının 17 Haziran Cuma günü kendilerine ulaştığını, aradaki iki tatil gününü seçim bölgelerine ayırmak durumunda olan kurul üyesi bakanlann konuyu iyi incelemeden geldikleri için belgeyi daha ilerdeki bir MGK toplantı- sında eie alacaklannı söyledi. Çiçek'in "Yalandan kim ölmuş" mazeretine sığındığını, Dışişlen Bakanı'nın yüzünden ve mınttılı konuşmasından anlamak için Balbay'ın dünkü haberini virgüllerinin de attını çize- rek okumak gerekti. Yörünge Değişikliği Cumhuriyet okurlan bu açıdan şanslı sayılmalılar. Dünkü haber 83 yıllık Atatürk Cumhuriyeti'nin yö- rüngesini adamakılh değiştirmeyi amaçlayan bir ha- zırlığı gün ışığına çıkartıyor. Silahlı Kuvvetler'in ekleri ile birlikte hazırladığı yaklaşık 300 sayfalık MGSB tas- lağına karşı hükümet, yeni MGK Genel Sekreteri'ne sipariş ettiği 27 sayfalık bir cüz ile görüşlerini onay- latmayı amaçlıyor. Bir siyaset belgesinde aynntı yerine "sade ve ge- nel çerçevenin belirtildiği" bu özet metnin kapağına ben olsam "Ne Gereği Varlar Ustesi" başlığını yer- leştirirdim. Askerler, "iç ve dış tehdit" mi demişler. Çıkartalım. Ne gereği var ki? Değişik etnik gruplann azınlıklar olarak gösterilmesine karşı verilmesi istenilen müca- dele mi? Tam tersi olmalı: AB Türkiye'yi bir azınlık- lar mozaiği görmekten yana. Atatürk Milliyetçiliği mi? Haşa. O da tarihin arşivindeki yerini alsın? Zamanı ge- lince yerine Soroz ya da Bush ümmetçiliği düşünü- lebilir. Ve elbette AB kapısında beMeme koridoruna alınan bir ülke için cumhuriyetin ilkeleri ve özgürlükleri için de, askerin güvenlikte kullanımı için de din eğitimi ve irtica ayınmı için de kırmızı noktalı vazgeçilmez ilke- ler belirtmenin gereği olmamalı. Her şey, o arada Kıb- ns'ın geleceği, ülkenin bütünlüğü ve irtica tehdidi öy- lesine renksiz ve her türlü yoruma çekilebilir hale ge- tirilmiş olmalı ki "efendilerimiz" bize kızıp danlmasın. Alt başlıklardan ve seçeneklerden yoksun bir siya- set belgesi olmayacağını hazırlayan deneyimli diplo- mat-bürokratlanmız da elbette bilir. Ancak "kof ve içi boş" bir cüz, hükümetin önüne bir kılavuz kitap ola- rak konulursa, gerektiğinde muz niyetine kullanılır. Görmezlerin fıl tanımlannda bile işe yaraıi Efendilerimiz kim mi dediniz? Efendilerimizin öyküsünü de, genç gazeteci özgür Ekşi'nin haberinden öğreniyoruz. Tarihi geçmişi kü- çük bir kuzeybatı devleti olmasına karşı, çok uzak ve denizaşın ülkelerdeki az gelişmiş zavallı insanlan hay- van gibi çalıştırarak elde ettikleri artı değerlerle salta- nat sürmeye dayanan Hollanda namındaki coğrafya parçasından gelen finansman desteği ile TSK'yi ülke güvenliği ile ilgili konularda karar alma ve politika üret- me işlevi dışında bırakmak amacıyla mantar gibi bit- meye başlayan birtakım STÖ'lere hazırlatılan bir pro- je ortada dolaşıyor. O projeye göre TSK'nin bu göre- vi pariamentoya devredilmelidir. Bu ısmarlama rapo- ru hazırlayan STÖ üyesi akademisyenlerin "Türki- ye'de önce pariamentoyu lider oligarşisi ile hareket etmeyialışkanlıkhalinegetiren biroymakinesi olmak- tan çıkartmak için" hangi çözüm önerilerinı ürettikle- rini aynca merak ediyorürn. Başbakan, AB'den gelen seçim kanununuzda ba- rajı indirin isteğine karşı çıkarken adeta kafa tutuyor. Ordusunu 17. yüzyıldan başlayarak sömürge tica- retinin aracı olarak kullanma dışında savunma olgu- sundan habersiz ülkeciklerin TSK için yaptıklan giri- şim karşısında ise "okey" demesinin anlamı ne? Acaba artık Ingilizce öğrenmekte olduğunu mu kanıtlamak istiyor? Faks: 0 212 677 08 21 obirgit@e-kolay.net K İŞİSEL BİLGİLER SATIŞT/T Terörle mücadelede cıkıl olmazyöntemler FRANKFUKT (Cumhuriyet Bürosu) - Avrupa ülkelennde terörle mücadeleyi kolaylaştırmak için yeni dıjıtal kimlıklerin hazırlanmasuıa başlaruyor. Kimhklerde kişilenn göz izi, parmak izi gibi bi- yometrik bilgileri de yer alacak. Hükümetleri zo- ra sokan ise yeni kimliklerin maliyetlerinin nasıl karşılanacağı. Lndependent gazetesınin büdirdiğine göre ban- kalarve süpermarketlerle görüşmeler başlamış du- rumda. Hükümetin her bilgi setı için 1130 Avro ta- lep ettiğini belirten Independent, söz konusu bil- güere talip olan fırmalann, kişilenn biyometrik bil- gilerini doğrudan kullanabilecekleri ve müşterile- rini bu şekilde denetleyebileceklerini beÜrtiyor. Öte yandan, ABD'de 11 Eylül'den sonra kabul edilen yasalann da kötüye kullanıldığı ve tanık ol- duklan gerekçesiyle gözaltına ahnanlann uzun sü- reler tutuklu muamelesi gördüğü ortaya çıktı. InsanHaklan tzleme Orgütü-Human RightWatch ile Amerikan Sivil Haklar Birliği'nin (ACLU) or- taklaşa hazırladıklan bir raporda, 100'e yaknı ki- şinin tanık olarak ifadelerine ba^-urmak gerekçe- siyle aluıdıklan, ancak iki ay ile bir yıl arasında tu- tulduklan,bunun içinde "kaçmaihtimali buhınan tanıklar" statüsü getiren yeni yasa hükümlerinin kullanıldığı ortaya çıkanldı. Söz konusu kişilerden yalnızca 7^inin terörle bağ- lantılı olduklan iddiasıyla ifadelerinin ahndığı, di- ğerlerinin sorguya bile çekilmediğini belirten ra- por, bu şekilde tutulanlann içinde yalnızca 1 kişi- nin Müslüman olmadığını da belirtiyor.