23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
13MAYIS2005CUMA SAYFA 17 Onemli Geçen Pazar saat 12.45'teTHY'nin Izmir'den Istanbul'a kalkacak uçağı 20 dakika rötar yapıyor. Yolcular, uçakta bekliyor. Kalkışa birkaç dakika kala bir adam, bir kadın, bir çocuk ve bir çocuk bakıcısı "önemli kişi" muamelesi ile uçağa getiriliyor. Bu çoluk çocuklu kişi ön koltuklarda ağırlanıyor ve! Istanbul'da da uçaktan "önemli kişi" muamelesi ile alınıyor. Kim mi bu çok önemli kişi? Kim olacak; bankasına devletin el koyduğu Halis Toprak. Boktronlk posta: denizsom@cumhuriyetcom.tr BİRKAÇ yıl önce lösemili olduğu öne sürülen bir doktor için ülke çapında kan örneği bağışı kampanyası başlatılmış, toplanan örnekler Amerika'ya gönderilmiş fakat daha sonra bu örneklerle Türklerin genetik şifresinin çözülebileceği ve Türklere karşı kullanılabileceği savıyla Sağlık Bakanlığı olaya el koymuş ancak kan örnekleri bir türlü geri alınamamıştı. Konuyu biz de unutup gitmiştik ki Cüneyt Koryürek ağabeyimiz bombayı patlattı. Amerikalı gen bilimciler kan örneklerini incelemiş ve ortaya çıkan sonuç Dr. B. Stone tarafından "National American" dergisinde yayımlanmış. Cüneyt Koryürek'in çevirisiyle işte Dr. B. Stone'un makalesinin özeti: "Aynı millete sahip binlerce kan örneğinin incelenmesi fikri bende büyük bir heyecan yarattı. Çünkü insanlık tarihinde böyle bir inceleme ilk www.denizsom.com Tei: 0.212.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97 - RTÜK Başkanı, erotikle sert porno farkını bilirmiş... "Pornografitük!" Gen hanîtasıdefa yapılacaktı. Bu benim için insanoğlunun aya ayak basmasından daha önemli bir olaydı. Türklerden alınan kan örnekleri ilk defa bir milletin gen haritasının çıkarılması ve Türklerin genel olarak kültür ve karakterleri hakkında bilgi sahibi olmamızı sağlayacaktı. Çalışmalarımıza heyecanlı bir şekilde başladık. Bunun yanı sıra Türklerin tarihini de okumayı ihmal etmedik. Çalışmalarımız ilerledikçe heyecanımız da artmaya başlamıştı. Çünkü Türkler birçok farklı milliyete sahip bir coğrafyada yaşadığı için kız alıp vermelerle gen yapısı çok zengin ve anlaşılması zor bir hale gelmişti. Çalışmalarımız sonunda tarihinde olduğu gibi savaşmayı ve fetih arzusunu sağlayan (B 45) geni Türklerin kanlarının yüzde 92'sinde bulunmuş, misafirperverlik genine (GR 785) ise yüzde 90'ında rastlanmıştır. Ama bu makalenin yazılması için asıl neden bunlar değildir. Tıp ve insanlık tarihinde bugüne kadar hiç olmamış ve bir daha olmayacak bir durum ile karşı karşıya kaldık. Tüm Türklerde bulunan ortak bir gen vardı ve o da (FB 1907) geniydi. Bu gen sayesinde tüm Türkler Fenerbahçeli doğmaktaydı." Bir Beşiktaşlı olarak, Galatasaray'la oynayacakları Türkiye Kupası final maçı öncesi moral arayan Cüneyt Koryürek ağabeyimin şahsında tüm Fenerbahçelileri kutluyorum. Böyle bir ayrıcalık herkese nasip olmaz. Aynen final maçında olduğu gibi. Galatasaray'ı sahada ezerek tam beş gol yeme başarısını gösterdiler. Bu da top uzmanlarının da özellikle incelemesi gereken bir konu olmalı! Danıştay laiklik mesajı vermiş. Hükümete masaj gibi gelmiştir! Kısmaca Ahmet Mete Apak: "Iktidar, Meclis Iç Tüzüğü'nü , değiştirip muhalefetin sesini u kısmayı I amaçlıyormuş... Anlaşılır gibi değil... Olmayan bir şeyin sesi nasıl kısılır!" SESSÎZ SEDASIZ (!) Devrimci ve yurtsever kalabilmek CUMHURİYET gazetesinde yayımlanan Turhan Feyizoğlu'nun "Deniz'ler ve Filistin" yazı dizisinde dün 1970 yılında Vietnam Halkıyla Dayanışma Derneği'ni kuranların adları vardı. Derneğin bir amacı da Türkiye'yi yan sömürge haline getirenlerle de mücadele etmektı. Derneğin kuruculardan bazıları artık aramızda değil. Bazıları da aramızda değil çünkü onlar kendilerine "68'li falan" dese de artık başkalarının arasında... Amerikan emperyalizmine karşı bu derneği kimler kurmuş bir daha anımsayalım ve bugün emperyalizmin hizmetine girenleri de gözümüzün ucuyla ayıklayalım: Tarık Almaç, Dursun Akçam, Muammer Aksoy, Çetin Altan, Nahit Arda, Ahmed Arif, Türkkaya Ataöv, Mehmet Barlas, Fakir Baykurt, ibrahim Çamli, Cengiz Çandar, Ayberk • ı Çölok, Deniz Gezmiş, Mevlüt Karakaya, Hamdi Konur, Uğur Mumcu, Tuncer Necmioğlu, Ömer Özerturgut, Doğu Perinçek, llhan Selçuk, Bahri Savcı, Ali Sirmen, Ismet Sungurbey, Güner Sümer, Ahmet Yıldız, Gün Zileli. Yüksek Yerilim Hattı erdincutku(" yahoo.com Medyamızda her kafadan bir ses çıkıyor: Ama hep aynı ses! Dk Icraai MERİÇ VELİDEDEOĞLü Cumhurbaşkanımız Sayın A. N. Sezer, Diyarbakır'ın Dic- le ilçesinde yeni oluşturulacök bir caddeye adının verilmes|ni istememiş; ilçe meclisinin başvurusuna: "Cumhurbaş- kanımız, belirli yerlere adırtın verilmesi istemlerini ilke ofa- rak uygun karşılamamakta, bu konuda özel titizlik göster- mektedir" denilerek olumsuz yanıt verilmiş. Nevarki, Dicle'nin DEHAF"h Belediye Başkanı -gazetelere göre- direnmeyi sürdürmeklte kararlı; ilçe halkının da yoğıın katılımıyla isteklerini bir koz daha Çankaya'ya ulaştıraca <- larmış. Kimileyin bu yolun sonuç alı- cı bir yöntem olduğu söylene- bilir; Izmir Karşıyaka'daki Ve|li- dedeoğlu Parkı için dönerrtin (1990) Izmir Belediye Başkanı Yüksel Çakmur, çok sayıcjla Belediye Meclisi üyesi ve Iz- mirli yurttaş ile Istanbul'a gelİp Velidedeoğlu'na isteklerini doğrudan iletmişlerdi. On beş yıl öncesi ekil^n ağaçlar bugün bu parkı küçüik bir ormana dönüştürmüş dü- rumda; Karşıyakalılar parkları- nı gözleri gibi koruyorlar. Ne ki Izmirlilerin bu değerrji- lir tutumuna Velidedeoğlu'nıin atakenti Çorumlular da katll- mıştı o zaman; onlar da şehjir parkına adının verilmesi iç|n Belediye Başkanları Dr. A. H^ı- lıçoğlu ile birlikte topluca g£- lip Velidedeoğlu'na başvur- muşlardı. Çorum'un bu parkı 1910'lar- da kentin mutasarrıfının önder- liğinde Çorum Idadisi öğrenoi- lerinin her birinin diktiği ağgç fidanları ile oluşmuş; öğrencji- ler arasında henüz sekiz yaşif^ı- da olan Velidedeoğlu da bukj- nuyormuş; o da payına düşen çam fidanını ekmiş ve büyu- mesini uzun yıllar izlemiş. Seksen yıl sonra Çorumlul^- rın bu parkın onun adını taşjı- masını istemeleri kuşkusuz Vş- lidedeoğlu için de pek anlanrîı- lıydı; yine de bu adlandırmalâ- rın ardından yazdığı bir yazıd|a kendisinin de artık onca toprâ- ğa sahip olduğunu, dolayısıyla Türkiye'nin varsılları(!) arasına girdiğini tatlı bir biçemle anlat- mıştı. Bu arada aynı konuda ken- disine ulaşan oldukça yoğun öneriye de hep olumsuz yanıt- lar verdiğini anımsıyorum. Aramızdan ayrılışının birinci yılında, 1993'te, istanbul Bü- yükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Nurettin Sözen, İs- tanbul Barosu'nun da isteğiy- le Velidedeoğlu'nun evinin ol- duğu caddeye adının verilme- sine öncülük etti. Ne var ki, bu adlandırma kı- sa ömürlü oldu; çünkü ertesi yıl, 27 Mart 1994 seçimlerinde Refah Partisi'nden İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen Recep Tayyip Erdo- ğan, daha başkanlık koltuğu- na ısınmadan yaptığı ilk icra- atlardan biri, Velidedeoğlu adı- nı cadde tabelasından silmek oldu. Her ne kadar, çok satan bir gazetenin bir hanım köşe yaza- rı, bugünlerde, bu işi kendisinin yaptırdığını, Velidedeoğlu'nun adını sildirmek için derin bir sa- vaşım verdiğini yedi soyuna yetecek bir övünmeyle dile ge- tiriyorsa da bu övünç(!) döne- min Belediye Başkanı günü- müz Başbakanı R.T. Erdoğan'a aittir... Ayrıca bu tutum yalnızca Ve- lidedeoğlu ile de sınırlı kalma- dı; o yıl Refah Partisi'nden se- çilen belediyelerin çoğu, alan- lardan, caddelerden Uğur Mumcu'nun, Ismet Inö- nü'nün adlarını silme yarışına girdiler; dahası bu kervana Atatürk'ü katmayı bile denedi- ler; kuşkusuz bu tür girişimler, bu kişilerin adlarını tarihten ya da toplumun belleğinden sö- küp çıkaramaz. Öte yanda eleştirileri "deli saçması" diyerek küçümse- yen, sorunlarını kendilerine u- laştırmaya çalışan halkı azar- layıp utandıran, konuşmasını "odun"a benzeten yöneticile- rin iktidarda olduğu bir ortam- da -adı silinmeye kalkışılan- Is- met Inönü'nün "devletadamı" niteliği daha da bir özlemle öne çıkmıyor mu? KtM KİME DUM DUMA BEHIÇAK behicakifi turk.net ÇİZGÎLİK. KÂMİL MASARACJ kamilmasaraci" mynet.com HAYAT EPİK TtYATROSU MUSTAFA BILGIN hayatepikuı mynet.com AKP 6RUBUN&A BAŞ&AKAU KONUSURKEN "ACIM" DİYE BA&IkAN VATANDAŞIJ PARTÎLİLER ELLERIYLE TTKABASA DOYURDU.. OTOBÜSTEKÎLER KEMAL URGENÇ k_urgenc(nyahoo.com ŞİŞLİ 1. AİLE MAHKEMESt'NDEN Esas No: 2003/805 Davacılar Sevgı Taşkındağ, Oktay Taşkındağ tarafından da- valılar Gizem Kabasakal, Derya Kabasakal, Ismail Kabasakal aleyhlerıne açılan evlat edinme davasında, Eskışehn Merkcz, Oülpınar Köyü nüfusuna kayıtlı Bahattin ve Leyla'dan olma 1978 d.lu Derya Kabasakal'a en son Gül- pınar Köyü, Eskişehır adresinde tebligat yapılamamış, yapılan araştırmalarda da adresi tespıt edilememış olduğundan davalı- ya dava dilekçesı ve durusma gününün ılanen tebliğıne karar verilmiştir. Davalı Derya Kabasakal'ın duruşmanın atılı bulunduğu 17.06.2005 günü saat 11.45'te mahkememizde dııruşma salo- nunda hazır bulunması veya kendısini bir vekılle temsil ettır- mesı, mazeretsız olarak dııruşmaya gelmediğı veya kendısini bir vekille temsil ettirmeiiğı takdirde yokluğunda cereyan eden işlenılere itiraz edem îyecekleri gibi işbu duruşma günü- ne kadar gelip müşterek çoeuklar Derya'nın davacılar tarafın- dan evlat edınılmesı konuiunda beyanda bulunmadığı takdir- de MK'nun 311. maddesl uyarınca nzasının aranmayacağı hususlarının HUMK'nun 313 ve müleakıp maddesi gereğınce ianen teblığı olunur. 28.04.2005 B; sın: 21689 TARÎHTE BUGÜN MVMTAZARIKAN 13 Mayıs www.nıumtaz-nrikan .com BANKA SOYGUNLARINA KARŞH. 19ZO 'PE BUGÜN, S//?cefi/c AME&İKA 'NIN tZEtor'tNDEKİ Bifi BAM&4DA (P/IC'FtC S/iNtc*) Ö KO/S.UM/1 BÖİ-ÜMÜ NİZMBTE SİISJH. SOtl Z^AA LARDAÇOIC AISmN B4NK/I SOYGUULA&.INIM YA- KATTIĞI RAHAT£fS£_/K, Ç£Şir Ö MASIMI GE&efcTi/SM/şri- SUNLA&GAU BBLtCi p>£ EN İLGlNCı- BANKAhJIN DlÇAfil BA- <fc>W &Uİ/A&INA yetSLEŞT/filtLEN CELıtC YUI/ALAI2- Of. BANKANtN İÇİMI VB £>IÇ/Nt GOZ ALTTAJPA TUTAAAK AAAACtYLA YAPtLAN /İUİB.ŞUN GEÇfR- M£Z BOLÜML£XOE İKJ NIŞAA1CI 8ULUUUYOIZ, AÇILM/f PELİfZLERDeM DB B/Gk&Ç S/LAH U2A- NIYOROU. Bu ÖMLEMtN, SOY(5LlfJCULAIS. ıÇİN €N AZIMDAAJ CAYPlRICl OL4CAGI DUŞÜA/ÜLÜYO&PU. BAKIŞ AÇISI Dr. GÜRBÜZ ÇAPAN Başbakan Peşrev Çekiyor... Umutsuz Başbakanımız, umutsuz umutsuz dolaşıyor. Aranıyor. Umut arıyor olsa gerek. De- nize düştü Israil'e tutunmaya çalışıyor. Hey Corc versene borç yerine hey Corc 20 dakika rande- vu. Boydan bir resim. Aman n'olur boyalı ol- sun. Boyalı basınımız haber bulamıyor. N'olur gülümse... Co'larla resim bizi oldum olası mutlu eder. llkini dedemiz Yüce Hakan Abdülhamit Han, Alman Kayzeri'yle çektirmişti. Sonrakilerini saymayaca- ğım. Sonra babamız Özal kırmızı telefonla konu- şurdu. Beyaz telefon olmaz. llla kırmızı olacak. Zi- ra kırmızı telefon indirimli oluyor! Bizimki Co'ya küskün, onun yerine Telaviv'den, küçük biraderle A. Şaron'la kırmızı telefonla ko- nuşuyor. Ondan hem para hem demokrasi dersi alıyor. O da arada bir Co'yla resim çektirme ran- devusu ayarlıyor. Kültürler arası diyalog Erdoğan, Şaron, Bush aynı zamanda kültürle- ri de temsil ediyorlar. Her ne kadar çağımız artık kültürler savaşına evrilse de. Bu üç lider savaşı ön- leyecekler. Erdoğan kipa takıp ağlama duvarına gitti. Yakın- da Bush ile Şaron da ehram giyip hacı olacaklar. Birbirimizi daha iyi anlayacağız. Biz onlara insan- lığı, hoşgörüyü öğreteceğiz. Onlar dabizedemok- rasiyi!.. Demokrasi hemencecik ve kolay öğretilmiyor! Şarongiller 56 yıldır uğraşıyorlar. Araplara demok- rasi öğretemiyorlar. Sonra Büyük Abi dayanama- dı, kendisi bizatihi Irak'tan başladı, sırada Suriye (gerçi onlar hemen elleryukarı oldular), Iran var. Bi- zi de unutmazlar inşallah! Randevu Küçük Abi Şaron randevu ayarladı. Gidecek bi- zim Başbakanımız randevuya. Ve diyalog başla- yacak yeniden, temiz ve beyaz bir sayfa açacak! "Selamün aleyküm ya hacı Bush! Nasılsınız? Yenge, çocuklar cümleniz iyidir inşallah?" Hacı George: "Allah razı olsun sizlerden, bizler cümleten iyiyiz. Yenge, kızlar iyidir inşallah, Bilal- ciğim nasıl? Somun taşıyor mu eve?" Erdoğan: "Yes, yes hep düz somun taşıyor, biz düz somun severiz." Tam sohbetin iyi yerinde Erdoğan ayağa kalkar; "George Abi borç istemiyorum" der. Abi şaşırır, göz bebekleri büyür, küçük dilini yutacak olur... Sonra birtas zemzem suyu içer, sakinleşir... "Hayrola piyango mu çıktı? Loto 'dan büyük ik- ramiye mi kazandın?" Bizimki, "Hayır, hayır.. şey, affedersin birprojem var da... Hani nasıl anlatsam. Biz Latin Amerika değiliz, biz essahtan küççük Amerikayızya". "Eee"... "Bizim borçları da hani sizdeki faiz oranları üze- rinden yapsak diyorum. ..Bu hesaplamayı yaptım, aldığımız paranın iki katını ödemişiz ve hâlâ iki ka- tı borç duruyor... Hesap-kitap yaptım, borcumuz borç Allah için! İki katı ödediğimiz halde borç ye- rinde duruyor... Yeni bir hesap yapsak diyorum, yani borcumuz kalmamış desem? Hani BOP va- zıyeti, dinlerarası diyalog, ABD canımız, feda ol- sun kanımız... Dün dünde kaldı, yarına dairkonuş- sak cancağızım..." Hacı Corc celallenir: Ne diyon lan, sen kendini ne sanıyon? Sen Chavez misin, Lula mısın yoksa Arjantinli Mesa mısın? Sonra ne olduğu anlaşılmaz, bir dakika sonra korumalar Erdoğan'ı Beyaz Saray'ın önünden ara- baya bindirirler. Birlikte gülerekten fotoğraf da suya düşer. Bizimki şaşkın, Erbakan gözleriyle sağa sola, yukarı aşagı bakarak arabaya yüklenir... Bizim boyalı basın manşet atar: "Erdoğan yine sert çıktı!" Bazı muzır neşriyat ne dolanıyor orda burda, el kapılarında ne işi var gibi şeyler yazarlar... El cevap, "Sportmen Başbakanımız güreş öğ- reniyor, peşrev çekiyor, etekten dalma yapacak. ah.. bir eteğini bulsa"... Ha gayret Başbakanım ha gayret, Allah yardım- cın olsun... gurbuzcapanv; eksev.org. tr Fax:0212 672 73 79 B U L M A C A SEDAT YAŞAYAN 1 2 3 4 5 6 SOLDANSAĞA: 1/ Değersiz, bayağı. 2/ Ekonomik alanda kendi kendine ye- terli olmaya yönelen bir 5 iilkenin reji- mı... "Birdal- da iki kiraz / Biri —biri beyaz" (Tür- kü). 3/Cina- yet.ÇanakkaleBo- ğazı'nda pek çok de- niz kazasının mey- dana geldiği bir bu- run. 4/Tümör... Ge- mı direklerine, göz- 5 cüierin nöbet tutma- 6 si için yapılmış ça- naklık. 5/Kimikâğıt oyunlarında aynı cins iki karta verilen ad... Kaz Dağı'nın antik dö- nemlerdeki adı. 6/Istanbul'un eski adlanndan bi- ri. 7/Bayındır... " — ömürbiter bir uzun sonbahar olur" (Yahya Kemal). 8/ Daha çok mehter müzi- ğinde kullanılmış üflemeli birçalgı... Ruh. 9/Es- ki Mısır'da güneş tannsı... "Şu karşıdaki delikli kutuya — derler" (B.R. Eyuboğlu)... Güney Af- rika Cumhuriyeti'nin plaka işareti. YUKAR1DAN AŞAĞIYA: 1/ Dışarıya akıntısı olmayan, kuyu gibi çukur çö- küntü. 2/Güzel koku... Orta Anadolu'da bir göl. 3/ Bir burç adı... Üç kişiyle oynanan bir kâğıt oyu- nu. 4/Karşı cinsin kılığına girmiş eşcinsel. 5/Sa- hip... "Irlanda Cumhuriyet Ordusu"... Bir nota. 6/ Boks yapılan alan... Bağışlama. 7/Açı ölçme- ye yarayan dönme hareketli bir çeşit cetvel. 8/ Yurdumuzun bir bölgesi. 9/ Lantan elementinin simgesi... Avrupa'da bir başkent.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear