Catalog

SAYFA CUMHURİYET 10MAYIS2005SALI OLAYLAR VE GORUŞLER EVET / IIAYIR OKTAY 'Cumhupiyet'YalnızDeği! Gazetemiz "Cumhuriyet" 82yaşında... Yaşlan- dık mı, eskidik mi? YoksaJ herzamankinden daha da genç miyiz? Zaman kimini ihtiyarlat r, kimini de gençleştirir. Genç yaşlılar, yaşlı gençl^r vardır? Bugün "Cum- huriyet" halkın, emeğin, Atatürk devriminin, doğ- runun, iyinin, güzelin savajçısı... Hep bu görevi ya- şadı, sürdürdü, sürdürecok daha daı.. Geçmiş yılları düşünüyo 'um. Genç Atatürk Cum- huriyetinin yabancıları tcıpraklarından kovduğu günleri!.. Bir birtüm yabancı şirketlerin, yabancı et- kinliklerin, yabancı çıkarlaVın hepsini dışlamasının haberleri önce bu gazetede çıktı, savunuldu. Mil- lileştirme, yani ulusallaştır na atılımlarında hep ön- deydik, hep tam bağımsı;: bir ülkenin yurttaşı, bi- reyi olmanın savunucusuidik. Yabancılara, dış sermayeye, büyük devletlerin des- teğine, verdikleri öğütlerejyol göstermelerine pay- dos demiştik. Güçlü bir Türkiye'nin insanıydık. Dünya politikasındaağırlıgı, saygınlığı olan bir ulus- tuk. Gitmiyorduk yabancj ülkelere para için, yar- dım için... Balkan, Sadabat Paktlarını oluşturan hep bizdik. 'dumhuriyet" işte o gbnlerin gazetesiydi. Bir ıekti, bir yol göstericiydi. Her gün, yeni bir ba- îrımızı, yeni bir kişilikli davranışımızı yazıyordu? Ne zamana kadar mı? Mustafa Kemal Atatürk'ün devrimci çizgisinin sonuna kadar. Şimdi her gün gazeteleıde o günlerdeki coşku- nun, inancın tersi eylemler, istekler!.. önce ulusal değerleri paraya çevirme<, binbir emekle kurdu- ğumuz işletmeleri, kurulu'ları satmak! Yabancı or- taklıkları alkışlamak! Yalnı;: devlet sektöründekile- ri değil, özel girişimle kurulabilmiş kazançlı yerle- rimizi de dış sermayeye sunmak!.. Ülkeyi, toprak- ları, kıyıları, dağları, insarılarıyla para babalarına açmak, hem de sevinçle, gururla!.. Zaman zaman acaba bir düşte miyim, diyorum! Bir karabasan mı? Seksen bir yıl boşuna mı geçti? Mütareke yıllarında kimilerimizin pek istediği yaban- cı yönetimleri özlemek yertıiden mi canlandı? Nasıl oiur?.. Bu ülkenin yönetimj kadroları bu denli yeter- siz, bu denli ulusal duygul&rdan kopuk mu? Gazetemiz "Cumhuriyet'ı seksen biryıldırulusde- ğerlerini korumak savaşı v$riyor... Nerdeyse tek ba- şına... Hele şu günlerde iş çığrından çıkmıştır. Mus- tafa Kemal Atatürk'ün kunjjuğu bir cumhuriyet yö- netimine yüzde yüz ters djlşen bir körleme gidiş... Mütareke yıllarının içinde mi yaşıyoruz? Gazete- lerde, radyolarda, TV'lerdeyazanlar, çizenler, konu- şanlar.. seksen yıl öncesinden kalkıp bugüne mi gel- diler? Her şeyi her şeyi alti rakları, özlemleri, onurları, insanlıkları, ulusal duygu- larıyla tepetaklak etmek!.. Bütün amaç bu mu? "Cumhuriyet" tek başırtıa mı? Hayır, yalnız de- ğiliz!.. Hiçbir zaman yalnız olmayacağız?.. Türk ulusunun yıpranmayan, yaşjlanmayan, düşünen, ara- yangüçleri, insanları bizimyanımızda... Bukörgi- dişin birkaranlıkçıkmazdE yığınlar yanımızda... st etmek; bu ülkeyi top- sonuçlanacağını gören resrnı devlet dili oluşu- ;niyle her yıl gele- anan TÜRK DİL KARAMANOĞLU 'i anma etkinlikle- Türkçemizin nun 728. yılı ned neksel olarak kut BAYRAMI ve MEHMET BEY rinde buluşalım. TARtH: 11.05.2005 SAAT : 10.00 YER :ERMENEk-BALKUSANKÖYÜ CUMOK ERMENEK TEMSİLCİSt CUMOK ANAMUR TEMSİLCİSİ Marmaris'te Bir Şölen Festivalin zengin programı çeşitli alanlarda eksiksiz ve başan ile sürerken bir "bahriyeli" özen ve titizliği içinde düzenlenmiş salonlarda yapılan panel çalışmalarmın belki de en önemlisi, TÜDAV (Türkiye Deniz Araştırmalan Vakfı) ağırlıklı ve konunun -deyim yerindeyse- yorulmak bilmez atom kanncası Prof. Bayram Öztürk'ün yönettiği "Deniz Kirliliği ve Önlenmesi" konulu olanıydı. Oktay SÖNMEZDenizci Yazar G erçekten bir dünya cenneti, bir coğrafya harikası olan Mar- maris Körfezi'nde geçen haf- ta unutulmaz bir şölen yaşan- dı. Akıl, bilimsellik, yaratıcı- lık, kılı kırk yaran özenli çalışma, halk di- linde yerleşik geleneksel deyimi ile "bahri- yeli" disiplin ve zarafeti, eşsiz bir doğa gü- zelliği ortamında uzun yıllar insanımızın anılannda yer alacak bir şenliğe dönüştü. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nın düzenle- diği "MarmarisUlusIararasıDenizcilikFe*- tivali" her yönü ile gönülleri gurıırla doldu- ran bir düzenleme ve kapsamlı bir denizci- lik kültürü olayı olarak caddelerden taşan ye- diden yetmişe insanımızın, çeşitli yabancı ül- kelerden gelen yüzlerce turistin coşku ile izlediği görkemli bir bayramdı. Genç cum- huriyetimizin o ünlü onuncu yılını kurucu- su ile birlikte yaşadığı, coşkusu bakımın- dan, biiyüklerimizden dinlediğimiz kutla- malara benzer bir etkinlikti diyeceğim geli- yor. Pırıl pırıl bir kent, bayraklar ışıklandır- malar, süslemeler, her yerde müzik, şarkı- lar marşlar, tümü deniz ve denizcilik konu- lu sergiler, türlü kültür, sanat ve spor etkin- likleri. Denizde açmış çiçekler gibi körfez- de demirli ya da rıhtım boyunca yanaşmış pek çok yabancı ülkeden bayrak bayrak ge- miler. Törenler, geçitler, denizciler, deniz- ciler, denizciler. Babasınm elinden tutmuş ve bu şenliği izleyen ilkokul çağındaki çocuklann bellek- lerinde en derin ve silinmez çizgilerle yer ala- cak olan bu görkemli ortamın, gelecekteki denizcilerin yetişmesindeki yönlendirme- nin izleri, gözlerindeki o ilk kıvılcımlarda, ışıltılarda ne kadar kolay izleniyor. Çelik ka- leler gibi duran gemilerimizde eğitimli, di- siplinli denizcilerin görünümü, gemilerin halkın ziyaretine açılması, insanımızın gün- lük yaşantısında sıra dışı ve unutulmaz şey- lerdi. Cumhurbaşkanhğı Senfoni Orkestra- sı'nın müzik dünyamızda bir ilk olan "De- nizler Senfonisi" tümüyle çok başarılıydı. Bu etkinlikler süresince denizciliğimiz ve denizlerimizle ilgili çok önemli konularda titizlikle düzenlenen panellerde değerli aka- demisyenler, denize gönül vermiş uzmanlar, denizciler ve bürokratlar "Sualü Arkeoloji- si", "Amatör Denizcilik", "Deniz Kirliliği ve Önlenmesi" başlıklan altındaki halka açık panellerde çeşitli problemlerin çözümleri ve çözüm güçlükleri, engeller, önlemler il- gili kesimlerin gözü önünde gerçekçi, bi- limsel düzeylerde tartışıldı. Panel sonuçla- rının derlenmiş bilgi ve kitapçıklar olarak bel- gelenmesinin, bu konularda denize gönül veren araştırmalara kaynak olacağından kuş- kumuz yok. "SualiıArkeolojisj" panelinde uçsuz bucak- sız bir açık hava müzesi olan ülkemizin an- tik zenginlikleri yanında dev Anadolu yan- madasını çevreleyen sulann altında da gün ışı- ğına çıkanlan ve çıkarılmayı bekleyen (ba- tık gemiler dahil) daha nice zenginliklerin var- lığı örneklerle açıklandı. Bu bağlamda yıllar- dır yapılan çalışmalann en somut örneği ve öncüsü, Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi üzerine yapılan açıklamalar ilgi çekiciydi. Beş gün süren ve çok zengin programlı bir dev etkinlikler bütünü içinde Deniz Kuv- vetleri 'nin her rütbedeki bireylerinde izle- nen özen, titizlik, disiplin ve nezaket gerçek- ten göz alıcı ve gurur vericiydi. Çağdaş bir asker tipi bu gururu arttırıyor, mutluluk ve- riyordu. Her biri en az bir yabancı dil konu- şan, dünyada olup bitenlere bakmasını bi- len, iktisat, hukuk, siyaset ve hatta diploma- si konulannda gerçek bir aydın olarak gö- rüş ve değerlendirmeleri olan genç komu- tanlar, çakı gibi subaylar yaşadığımız gün- lerin karamsarlığını haklı olarak gurura, yü- reklenmeye, umut ve güvene dönüştürüyor- du Gerçek bir deniz sevdahsı Teoman Ar- say'ın yönettiği Amatör Denizcilik panelin- de daha çok turizme dönük, genç kuşakları denize özendirici çabalar, konu ile ilgili ya- sal düzenlemeler, vergilendirmeler ve her alanda olduğu gibi amatör denizcilik çevre- lerinin çalışmalarında da saptanan problem- ler ve çözümleri incelendi. Aynı panelin De- nizcilik Kültürü bölümünde değerli bir bi- rikim olan kültürün "ancakdenizlerde ulus- lararasıboyutve anlamda insanhğa adanmış başan ve katkılarta oluşabileceği vurgulanı- yordu. Bir başka deyişle, deniz kültürümüz ancak denizlerde bu nitelikte bir şeyler yap- tıksa vardır ya da ne yaptıksa o kadardır" gerçeği dile getirildi. Bu sayfada zaman za- man değindiğim gibi ülkemizde böyle bir bi- rikimi oluşturacak uluslararası boyut ve an- lamda bir denizcilik başarısından söz etmek mümkün değildi. Aynca deniz ve denizcili- ğin bir sevda işi olmasına karşın biz denize yönelmekte bırakın sevdalanmayı denizi sevmekte de geç kalmış bir ülkeyiz. Osman- lı'nm donanma olarak Akdeniz'de en güçlü olduğu zamanlarda bile denizde yaptıklan- mız, fetihlerden öteye geçmemiştir. Ancak kuruluş tarihi 1774 olan Mekteb-i Şahane- i Fûnunu Bahriye (şimdiki Deniz Harp Oku- lu) ve 1884'te kurulan Ticaret-i Bahriye Mekteb-i Âli'si (son ismi ile şimdiki İTÜ De- nizcilik Fakültesi) deniz kültürümüzde yer alan iki eğitim ve öğretim kurumu olarak çok önemlidir. Bugünün gurur duyduğumuz de- ğerli komutanları, kaptanları, denizle uğra- şan yönetici ve işletmecileri, bu iki kurumun ışığında denize bilimin penceresinden bakan ve bu rotada bu günlere ulaşan bir kuşağın öncüleri olmuşlardır. Artık uluslararası dengeler içinde gerek komşu ülkeler gerekse dünyada ağırlığı ve saygınlığı olan bir deniz gücümüz ve onun lojistik desteği olarak düşünülebilecek bir ti- caret filomuzun varlığından söz edebiliyo- ruz. Yinelemek gerekirse "deniz"i "bilim- sellik" ile birleştiren değerli komutanlar ve denizcilik kurumlarımızın yöneticileri artık uluslararası denizcilik forumlarında yaban- cı meslektaşları ile konularma hâkim uz- manlar olarak tartışabiliyor, denizle ilgili ulusal haklanmızı donanımlı kişilikleriyle sa- vunuyorlar. Deniz ve denizcilik artık kültür unsurlan olan edebiyat ve sanatımıza da yansıyor, de- nizi yazan çizen, yazdıkları yabancı dillere çevrilenler var. Artık insanımız denizle il- gili anı objeleri, takıları, gemi modelleri ser- gileyen dükkânların vitrinleri önünde de bi- rikiyor, çocuklar bisiklete binmeyi öğrenir gibi, futbol gibi yüzmeye, yelken kullanma- ya yöneliyor. Bu bağlamda yineliyoruz, Mar- maris Uluslararası Denizcilik Festivali'nin en önemli yönü, denizle insanımızı kucak- laştırmasıdır. Bir fırkateynin helikopter pis- tindeki görkemli orkestra ve korosu eşliğin- de "Memleketim, Memleketim" şarkısının nhtımı, sokaklan dolduran genç, ihtiyartüm halkımızla birlikte coşkuyla güven, gurur ve umutla söylenmesi bir deniz kültürü ola- yıdır. Bunu Deniz Kuvvetlerimizin her yö- nü ile çağdaş laik cumhuriyete, devrimlere bağlı yurtsever yapısına ve anlayışına borç- luyuz. Dünyada belki ilk kez bir savaş ge- misinde düzenlenen halka açık bu konser, baş- lı başına bir coşku ve alkış patlamasıydı. Festivalin zengin programı çeşitli alanlar- da eksiksiz ve başarı ile sürerken bir "bah- riyeli" özen ve titizliği içinde düzenlenmiş salonlarda yapılan panel çalışmalarmın bel- ki de en önemlisi, TÜDAV (Türkiye Deniz Araştırmalan Vakfı) ağırlıklı ve konunun - deyim yerindeyse- yoruhnak bilmez atom ka- nncası Prof. Bayram Öztürk'ün yönettiği "Deniz Kirliliği ve Önlenmesi" konulu ola- nıydı. Çoğunluğunu akademik bir kadro- nun oluşturduğu çalışmalarda Prof. Mikdat Kadıoğlu'nun yaşadığımız günlerde dünya aktüalitesi gündemindeki önemini hızla art- tıran "YerküreninİklimDeğişimiveÜlkemiz- deki Etkileri" ile ilgili tebliği ve görsel yan- sımalan düşündürücüydü. Aynı panelde 8333 km. uzunluğundaki kıyılanmız boyunca özel eğitimli kadrosu, 153 adet ileri teknoloji araçları ile donatılmış hızh botları, 3 uçak ve 9 helikopter ile 24 saat çalışan Sahil Gü- venlik Komutanhğı'ndan Dz.Krm.Alb. Salih Aslan'ın tebliği ile ilgili olarak panelin so- ru-cevap bölümümde yapılan görüşmelerde ileri düzeyde teknik donanım ve uzmanlık isteyen görevin hazırlanmakta olan bir ya- sa ile Orman ve Çevre Bakanhğı'na, dola- yısı ile de yerel yönetimlere, belediyelere ve- rileceği, üzerinde oldukça konuşulan, ya- dırganan ve hayretle karşılanan bir konu ol- du. Panelistlerden Deniz Ulaştırma Genel Müdürlüğü Çevre Dairesi Başkam Saniye Onur' un da katıldığı soru-cevap tartışmala- rı gerçekten ilgi çekiciydi. Binbir problem ve güçlükler içinde çalışan, bu özel konu ile ilgili hiçbir donanım ve altyapısı bulunma- yan belediyelerin tasarının gerçekleşmesi durumunda bu görevi nasıl yerine getirece- ği, denizlerimize sahip çıkmanın ilk bilim- sel aşaması olan kirlenmeyi önleme ve cay- dırıcılık işlevini nasıl yapacağı, genel ve bü- yük bir merak konusu olarak varlığını sür- dürüyor. Marmaris Denizcilik Festivali bir ilkti. Uluslararası boyut ve kalitelerde önemli bir ilk. Gururluyuz, yaratıcılannı ulusça ve iç- ten kutluyoruz. Var olsunlar. Dans... Işığı size taşır... « HES HACILAR ELEKTRİK SANAYİ VE TİCÂİ-E B o y d a k T e ! : ( 0 3 5 2 ) 4 4 2 2 5 4 0 p b x • F a k s : ( 0 3 5 ? ) 4 1 2 2 5 5 0 • w w w . h e s . c o m . t r • h e s @ h e s . c o m . t r HES' KABLO "Medeniyete ulaştırır" Karanlığı ışığa, sessizligi kelimelere, bilgisizliği bilgiye, İnsanları insanlara. ülkeleri kıtalara. |ugünleri yarınlara, dünyamızı geleceğe bağlayan 1 bir gü ' Sağlam, güvenli, ileri, ün teknolojinin gücü. Hes Kablo, medeniyete ulaştırır! İSTANBUL: Alkanlar Elk. San. Tk. L Elekt. inı Th Mh. Teks. San A.Ş Ltd. Şti. 0212 671 49 89 BURSA: Guz Fen I; Elk. Tıc. ve San. A.Ş. 0272 215 1 ihr.San ve Tic. Ltd. Şti 0312 310 49 36, Elek. San. ve Tic.Ltd. Şti. 0312 426 421 Tk. Paz. Ltd. Şti 0242 345 59 81. Uzm< Tk. San. Ltd. Şti. 0412 221 29 50 ELAZI 00, Doğu; Elektrik inj. Taah San. ve 0232 433 79 13, Sorkal Elektrik Ltd Şt Ltd. Şti. 0352 222 46 00, Seferoğlu Elk Anadolu Elektrik San. ve Tk. Ltd. Şti. ı 0332 345 12 10. Dojju Elektrik Tic. ve : Tlc. Ltd. Şti. 0362 411 50 05 SİVAS: d Şti. 0216 561 28 19. Atlas Kablo ve Elek. Malz Ltd. Şti. 0212 221 73 14, Ergur Elk. San. Tic. Ltd. Şti. 0216 429 89 32, Esta Elk.Kablo Taah. Tk. Ltd. Şti. 0212 249 52 07, Ehem Elk. Tevzi Malz. Tk. San. A.Ş. 0212 235 61 61, Eltek Elk 0212 253 63 20, Teknik Elk. Dij Tk. A.Ş. 0212 253 93 10, Yücel Kablo A.Ş. 0212 251 37 53, Kaan Kablo Elektrik İn;. Paz. San. Tlc. Ltd. Şti. 0212 244 43 68. Elektrometal Elektrik Tic San A Ş 0 212 210 92 06. Dağıtım Elektrik Malz San Tic •lııfuk Elk. Tcs. Taah. Elektro. Müh Ltd. Şti. 0224 220 87 21, Çağın Elektrıkomarket San. Tic. Ltd. Şti. 0224 272 59 59, H.E.T. Huzur Elektrik San. Tıc. Ltd. Şti. 0224 253 04 0 3 A D A N A : Mega Elektrik Ltd Şti 0322 458 91 39 A F Y O N : 0272 215 19 25 A N K A R A : Alfa Elk Tic ve San. A.Ş. 0312 310 77 21, Berkan Ticaret 0312 309 62 72, Eınaks Elektrik Makinalari Tic. ve San. A.Ş. 0312 311 41 04, Erkan Elektrik Ticaret ve Sanayı 0312 312 24 19, Afanlaı Erıerjı Muh Taah. Tic. Simtes Elektrik Malzemeleri Tic. ve San. A.Ş 0312 312 22 62, YıldızUıı Elektrik Ticaret San. A.Ş. 0312 311 62 44, Ankara Enerjı Elk. Taah. San ve Tic. Ltd. şti. 0312 435 29 37, Elın Elektrik ln«. San. ve Tlc Ltd. Şti. 0312 312 57 87, Bilban I.Dasa Elk. ve San. Kabl iml. Paz. Tıc. Ltd. Şti. 0312 311 47 75, Elsa Elektrik San. ve Tic. 0312 311 92 51, Radsan Elektro. Inş San. Tic A.Ş 0312 324 48 11, Gökağac. Elektnk Ltd Şti 0312 309 63 10 A N T A L Y A : Ercıyes Elektrik San Elektrik 0242 242 34 86. Haksat Elektrik Ltd Şti 0242 346 92 80. Uzman Elek İn} Mak San ve Tic. Ltd. Şti. 0242 746 16 88 Ç O R U M : Ar Elektrik San. ve Tk. Ltd. Şti. 0364 225 57 67 D I Y A R B A K I R : Şadırvan Elektrik In; Tur IĞ: Karabulut Elektrik 0424 218 76 88 E R Z U R U M : Kale Elektrik 0442 233 33 81, Nur Elektnk Koll. Şti. 0442 234 77 14 ESK1SEHIR: Büyükalpler Elektnk Tic. Ve San. A.Ş. 0222 234 31 26 G.ANTEP: Aklnal Elektrik 0342 231 02 Tıc A Ş 0342 231 15 34, Geylanı Elektrik San. Tk Ltd. Şti. 0342 215 30 60 GİRESUN: Yllmaz Elektrik Ltd. Şti. 0454 216 17 86 İ Z M İ R : Kısmet Elektrik San. Tic. Ldt. Şti. 0232 469 67 03. Odaman Teknik Elektrik San ve Tic. A.Ş. . 0232 469 92 66 K.MARAJ: Zabun Elektrik Ltd Şti 0344 225 24 72. Zabunoglu Elektnk Tlc. ve San. Ltd. Şti. 0344 214 55 47 KAYSERI: Başkal Elektnk Elektronik San. Tic. Ltd. Şti. 0352 330 33 13. Güneş Elektnk Taah. San. ve Tic . Ltd. Şti. 0352 330 52 63, Tanvguf Elektrik In;. San. ve Tk. Ltd. Şti. 0352 336 35 32, Tuba Elektrik Ltd. Şti. 0352 232 43 78, Şen Elektrik Ltd. şti. 0352 222 76 07, Best Balıkcılar Elek. Elektronik San. Tic. Ltd. şti. 0352 336 79 19 K O N Y A : (332 352 08 57, Konya Elmak Elk. Tic. ve San A.Ş. 0332 345 18 11, Konya Enerji Elk. Malz. Tic. ve San. Ltd. Şti. 0332 345 09 00. Özkonya Enerji Elk. Ve Mak. San. Tk Ltd. Şti. 0332 351 82 35. Yeni Yıldırım Elektrik San. Ve Tk. Ltd Şti. ! an. Ltd. Şti. 0332 350 80 71 M A L A T Y A l Doğan Ate; Elk. Tic. San. Ltd. Şti. 0422 325 04 90 MERSİN: Cebecıler Elektrik Ltd. Şti. 0324 337 32 16, Gürbliz Elektrik San. ve Tic. Ltd. Şti. 0324 336 71 10 SAMSUN: Galıp Müh. Elk. San. : Akan Elektrik 0346 221 11 17 S.URFA: Ar Elektrik Tlc. ve San. Ltd. Şti. 0414 215 32 46 T R A B Z O N : Kılıt. Elektrik 0462 325 20 36, As Elek. Malz. San. Paz. ve Tic .Ltd. Şti. 0462 229 27 04 V A N : Karoglu Pazarlama 0432 216 20 89 KayaİLHAN Sahne Sanatları Yönetmeni N edir bu sanat denen şeyde benliğimizi derinden sarsan güç? Tıyatromuzun usta oyuncu- lanna, sahnemizin ileri dans- çılarınabirbakın. Bıryıldı- zın ölümün hiçliğine gıdişi- ni öylesine görkemli kılan yürüyüşünü, ya da sıradan bir hareketin dansçının be- denini eşsiz bir ritme dö- nüştürdüğünü düşünün. Bu unutulmaz sanatçılar bizim içimizden, bu yurttan yetiş- ti. Ilareket, sahne sanatları- nı belirleyen unsurların ba- şında gelir. Toplumumuzu, eğitimimizi ciddiye alıyor- sak kültürümüzün gittikçe yozlaşmasını önlemeliyiz. Çocuklanmızın sanat eği- timi görmeleri için konser- vatuvarlanmız, üııiversitele- rimiz var. Ancak içinde bu- lunduğumuz eğitim siste- minde tuhaf alışkanlıklar oluşuyor. Çoğu gençlerimiz okula girip eğitim kuralla- nnı bellemekîe sanatçı olu- verdiklerini sanıyorlar. Oy- sa eğitimin, özellikle yara- tıcı eğitimin bir tek kayna- ğı var. O da insanın kendi- si. Yazık ki kültürümüze egemen olan paranın gücü eğitim sistemimizi de etki- liyor. Ateş düştüğü yeri ya- kar, ne oİuyorsa topluma oluyor. Bizler Eminönü Halk Eğitimi Merkezi sah- ne sanatlan kursuna kayıth gençlerle birlikte çalışan bir avuç eğitim gönüllüsüyüz. Ortak amacımız usta-çırak, çırak- usta yöntemiyle eği- timimizde üretken bir dina- mizm geliştirmektir. Bu dünya dans gününde sayısız meslek kurslanyla halkımı- za hizmet veren Halk Eği- timi Merkezi'ni kutluyoru/.. PENCERE 3'üncü Dünya Savaşı Çıkar mı?.. Ikinci Dünya Savaşı insanlığın en büyük felake- tı, tragedyası, kanlı dramıydı; toplam 40 milyon in- san yok oldu... Savaş neden en 'uygar' coğrafyada çıktı?.. Medyada ve siyasette herkes suçu bir tek kişi- ye, Hitler'e yıkıp rahat etmek istiyor; Avrupa ve Amerika'da ağır basan eğılim bu... Peki, Birinci DünyaSavaşı'nda Hitler var mıydı?.. • Siyasa ya da politika alengirli bir uğraş, yanar- döner, lafazanlığa elverişlidir; toplumbilim daha derine iner; ama, kökleri ekonomiye dayanmayan hiçbir açıklama yeterince doyurucu değildir... Almanya dedin mi ivedi çağrışımla akla Beet- hovven'den tutun da Goethe'ye dek niceleri ge- lir, Avrupa'nın göbeğinde 'Aydınlanmış' bu ülke- ye, tarihin bütün günahları 2'nci Dünya Savaşı ne- deniyle nasıl yüklenebilir?.. Almanlar toplu bir çılgınlığa Hitler'le kapılsalar bile hastalığın nedenini ve kökenini irdelemek ge- rekmez mi?.. Birinci ve Ikinci Dünya savaşlarının ikinci adları nedir?.. 'Paylaşım' savaşları!.. Uygar dünya neyi paylaşmak için birbirinin gırt- lağına sarıldı?.. Dünyayı!.. Sanayi kapitalizmi aşamasındaki devletler ara- sında yoğunlaşan rekabet silahlı çatışmaya dönüş- tü; emperyalizme ve sömürgeciliğe hız veren Ang- loamerikan sermayesi her iki paylaşım savaşında da ağır bastı... Ya Sovyetler?.. Hitler'in çılgınlığı kendi sonunu da getirdi!.. Kapitalizmin gerçek güçleri arasındaki savaşa kapitalizme karşı kurulan bir gücü katmak Alman diktatörünün en büyük yanılgısıydı... Yanılgının bedelini ödedi. • Sermaye, özellikle Ikinci Dünya Savaşı'ndan sonraki süreçte Amerika'nın elindeyoğunlaştı; bi- limde ve teknolojideki gelişmeler bu dönüşümü hız- landırdı... Dünyanın en büyük şirketleri bugün kü- reselleşme kapsamında, ama, Amerikan bayrağı altında iş tutuyorlar; Avrupa sermayesi de bu ger- çeğin acımasız düzeninde kendi coğrafyasında yaşayan devletleri bir araya getirip rekabet gücü- nü korumaya çalışıyor; ama, nafile... Avrupa'da hiçbir ülkenin artık yeni bir dünya sa- vaşı çıkarabilecek kuvveti ve umudu yok!.. Patron AmerikaL Başkan Bush azgın Amerikan sermayesinin si- yasetteki simgesi ve görevlisi olarak tüm dünya- yı kapsayacak savaşına Ortadoğu'dan başladı!.. Irak ve Afganistan'da konuşlanması başlangıç- tır.. Türkiye'yi tüm petrol coğrafyasına dönük tasa- rımında üs olarak kullanması da bekleniyor... • Başkan Bush'un Ikinci Dünya Savaşı'nda kaza- nılan "Zafer"in 60'ıncı Yıldönümünü Moskova'da kutlaması rastlantı değil!.. Daha önce Baltık ülke- lerini dolaşıp Letonya, Litvanya, Estonya liderle- riyle kucaklaşması büyük projenin göstergeleri!.. Küresel sermaye temerküzü"r\ün siyasal patro- nu, Rusya'ya gözdağı veriyor ve çevre kuşatma- sını sürdürüyor... Peki, Üçüncü Dünya Savaşı çıkar mı?.. ÇıkmazL Şimdilik ABD odaklı sermaye gücünün karşı- sında yalnız radikal Islam terörünün direnişi var... Çin ve Hindistan'ın ise devreye girebilmesi za- mana bağlı... Yaz sezonunda en sıcak teklif yine Axess'ten: +4 taksit. +4 taksit kampanyasi yukandakt işareti gördüğünüz binlerce seçkin giyim mağazasında 30 Haziran'a kadar geçerlidir. Taksit sayisı en fazla 12 ile sınırhdır. TC ERZİNCAN 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN EsasNo: 2003/518 Davacı Ebubekir Tögel tarafından davalı Melek Guliyeva aleyhine mahkememize açılan boşanma davasına esas olmak üzere, Davacı tarafından mahkememize verilen dava di- lekçesi davalı ile 2002 yılında evlendiğini davalı Melek ile Erzincan'a geldikten sonra anlaşmazlık başladığını davalının kendisini terk edip gittiğini ve o günden beri ayrı yaşadıklarını, evliliğin yürümesi- nin mümkün olmadığını bu nedenle boşanmaya ka- rar verilmesini talep etmiştir. Davalı Melek Guliyeva bütün aramalara rağmen bulunamadığından kendisinin davalı kılınmak üzere dava dilekçesinin tebliğ gerektiğinden ilanen tebli- gat yapılmasına karar verilmiştir. Bu sebeple davalı Melek Guliyeva'nın 17.05.2005 günü saat 09.10'da mahkememizde ha- zır bulunması veya kendisini bir vekille temsil ettir- mesi, aksi t&kdirde HUMK'nun değişik 213, 377. maddeleri uyarınca yokluğunda yargılama yapıla- rak hüküm verileceği dava dilekçesi yerine geçerli olmak üzere tebliğ olunur. Davalı: Melek Guliyeva, Teymur ve Hanım kızı NehremKöyü, 16.04.1969 d.lu Basın: 11225