Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 20 MART 2005 PAZAR
8 HABERLERIN DEVAMI
TURKİYE
Istanbul
Edirne
Kocaelı
Çanakkale
Izmir
Manisa
Aydın
Denizlı
Y
Y
Y
PB
PB
PB
B
B
8
9
10
13
17
20
21
20
Sinop Y 12 Adana
Samsun Y 16 Mersin
Trabzon Y 15 Diyarbakır B 17
Giresun
Ankara
Y 14 Şanlıurfa B 20
PB 15 Mardin B 17
Eskişehir PB 17 Siirt
Konya
B 15
B 17 Hakkâri B
Sıvas PB 11 Van
Zonguldak Y 13 Antalya A 22 Kars PB
Yurdun kuzey ve ıç
kesımlerı parçalı ve
çok bulutlu, akşam
saatlerınden ıtıbaren
Marmara'nın kuzey
ve doğusu ıle Karade-
nız yağmurlu, dığer
yerler az bulutlu ge-
çecek Yağışlar Batı
Karadenız'de etkılı
olacak. Hava sıcaklı-
ğındaönemlıbırdeğt-
şıklık olmayacak.
DIŞ MERKEZLER
Oslo
Helsinki
Stockholm
Londra
Amsterdam
Brüksel
Parıs
Bonn
PB
PB
PB
PB
PB
Y
PB
Y
-2
-2
-1
18
13
17
20
11
Münıh Y 18 Zürıh
Berlın
Budapeşte
Madrid
Vıyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atina
Y
Y
B
Y
Y
Y
PB
B
6
14
22
11
14
14
16
20
PB 19 Şam
Moskova
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bışkek
Tiflis
Kahire
K
B
K
PB
PB
PB
K
B
-b
16
-2
16
18
7
1
23
B 22
Q(Açık Parçalı bulutlu B u l u t l u
k
Çok bulutlu • Yağmurlu karlı Gok gurultulu
G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK
• Baştarafı 1. Sayfada
diğine kadar pek çok konuya değindi ama...
...Velakin açıklama gereğini duymadığı tek ko-
nu; AB'nin zorlamasıyla bugünlerde imzalanaca-
ğı açıklanan Ankara Anlaşması ek protokolünün
ne anlamageldiği...
Bu yöntem işine gelmiş olabilir. Ama Başba-
kan'la Gül, Güney Kıbrıs'ı da içine alan genişle-
me protokolüyle ilgili görüşmelerin bizim açımız-
dan olumlu düzeyde ilerlediğini söyleyegeliyor-
lar. Hatta Dışişleri Bakanı "Türkiye taahhüt ettiği
heralanda gerekeni yapmıştır" gibi cümlelerle ik-
tidarlarını övdü de.. Öysa 17 Kasım'da AB'nin
eline protokolü 3 Ekim'den önce imzalayacağız
diye yazılı bir taahhütname veren bir (bu) hükü-
met üyelik görüşmelerinin başlamasını istiyorsa
elbette bu taahhüdü yerine getirmek zorunday-
dı. Sözünün eri anlamına gelecek davranışlar içi-
ne girerek bundan övünülecek bir pay çıkarma-
nın ne gereği vardı?
Kimi muhalefet sözcülerimize göre, hükümet
neyi imzalayacağının farkında değil. Olabilir ama
Güney Kıbrıs protokolle neler kazanacağının ayır-
dında. örneğin şimdiden kapısını yapıyorlar; pro-
tokolle üye ülkelere tanınan hakları Güney Kıbrıs
da kullanabilir. Hava ve deniz limanlarımızı Kıb-
rıs Cumhuriyeti bayrağı taşıyan gemilere açmak
zorunda kalacağımız gibi...
••*
Ek protokolün Kıbrıs Cumhuriyeti'ni tanıma an-
lamına geleceğiniönesürenlervar. Bunakarşı hü-
kümetin görüşmelerde AB'den ısrarla protokole
Kıbrıs Cumhuriyeti'ni tanıma anlamına gelmeye-
ceğinin yazılmasını içeren isteği kabul görmedi.
AB Komisyonu ile Türkiye arasında bu konuda
mektup teatisi de uygun görülmedi. Geriye kala
kala Türkiye'nin bu protokolle -kimilerine göre
diplomaside geçerli bir yöntem olan- Güney Kıb-
rıs'ı tanımadığını açıklayacak deklarasyon ilanı
kaldı.
Ne ki Güney Kıbrıs (Papadopulos) protokolle
tanınmayı gerçekleştirmediklerini görünce he-
men her fırsatta veto tehdidini kullanmaya giri-
şebilir. Protokol önce -GK'nin üye olduğu- AB
Konseyi'ne, sonra tanımaya elverişli hava esen
Avrupa Parlamentosu'nun onayına gidecek ve
bu iki aşamada neler olabileceğini gelişmeler
gösterecek.
•••[
Hükümet hemen her fırsatta Kıbrıs sorununda
ayaklarını sağlam bastığını savlıyor. Protokolden
sonra Rumları masaya oturtabilse bu sonucu za-
fer diye kullanacak ama Rumlar -BM gözetimin-
de- müzakerelere evet derlerse bu, Annan Planı
üstünden yeni ödünler almaya hazırlandıkları an-
lamına gelir. Türk askerinin çekilmesi, Türkiyeli
göçmenlerin gönderilmeleri, Türkiye garantisi ye-
rine BM garantisi gibi ödünler...
ABD'nin dayattığı gibi Rumları tanımamız, böy-
lece KKTC'ye ölüm fermanını ilan etmemiz gibi
aşırı ölçekte ödünler verecek miyiz?
MA Talat ödünlere hazır. Ya hükümet? Proto-
kolle ilgili derin sohbetten kaçındıklarına göre
herhalde ödünlerin boyunu bosunu, ne kadarını
halka sindirtebileceklerini hesaplıyorlar.
AL GÖZÜM SEYREYLE
IŞIL ÖZGENTÜRK
Özür Dilerim
• Baştarafı Arka Sayfada
Hepimiz aynı yerlerden geçtik, ilkokuldan başlaya-
rak üniversite de dahil her tanh dersinde mecburiyet-
ten okuduğumuz hamasi kahramanlık hıkâyeleri pek
çoğumuzu tarihten soğutmuştur. Ayrıca biz büyürken,
şimdi de öyle ya, Çanakkale Savaşları'yla ilgili insaıı
hikâyelerinı anlatan kaç roman vardı, şimdi kaç roman
var? Insan hikâyelerinden geçtik, kaç doğru dürüst bir
araştırma var? Bölgeye gidenler bilir, doğru dürüst bir
rehber kitap bıle yok.
Ama bunlar, ınsanın kendi yakm tarihine bu ka-
dar uzak kalmasına, bilgisizliğine bir mazeret ola-
maz. Bütün bunları ne zaman mı düşündüm.. de-
dim ya, insan evde kalınca çok şey öğreniyor. 18
Mart, Çanakkale Zaferi'nin 90. yıldönümüydü ve
NTV bu konuyu tünı boyutlarıyla aktaran muhtc-
şem bir nehir program yaptı.
Programın önemi, her türlü abartıdan, övgüden uzak;
gerçeklerin, özelliklc de insan gerçeğinın konuşuldu-
ğu, çok önemli bilgilerin aktartldığı bir program olma-
sıydı. Oğuz Haksever'in yönettiği program boyunca,
sürekli ağlayarak, annemi yanı başımda hissederek çok
önemli şeyler öğrendim. Kendi düzenli ordusu bulun-
mayan Ingiltere'nin dünyanın,bır ucundaki Avustralya-
hlan (Anzakları), Hintlileri Büyük Britanya Imparator-
luğu içın nasıl ateşe attığına bir kez daha tanık oldıım.
lngiltere bunu hep yapar
Gelibolu Yarımadası gibi çok küçük bir bölgede ay-
larca yaşamak zorunda kalan sekız bin askerin, (bunun
yarısı Anzak, yarısı Osmanlı erleri) birbirleriyle nasıl
dost olmaya başladıklarını, bizimkilerin üzüm ve incir
ıkramına karşı Anzakların konserve ve çikolata sunduk-
lannı öğrendim. Bu ikramı yaparken birbirlerine aile
fotoğraflarını göstermeyi asla ihmal etmemişler Bir-
birlerinden izin isleyip ölülerini gömmüşler. Her iki ta-
rafın asker mektuplarında öylesine sat'bir inanç, yurt
sevgisı ve romanüzm vardı ki, bana sadece ağlamak
kaldı.
Bu savaşa son centilmen savaşı deniliyormuş; ger-
çekten o nehır program sıraşında öğrendiğim her şey
bana eski şövalye savaşlannı anımsattı. Şimdi sadece
bombalar uçuyor ve insanların hikâyesi hiçbirimize
geçmiyor.
Bu arada yönetmen Tolga Örnek'in asker mektup-
larından yola çıkarak yaptığı çok önemli bir belgesel
olan "Gelibolu" gösterime girmiş durumda. Kalkıp
gideceğim. En çok annem için.
isilozgenturk(" superonline.com
Pasaportumu kaybettim. Hükümsüzdür.
SAMİKARAÖREN
TCK'yi hazırlayanlardan Doç. Ozgenç'in 'hukuk devleti' yorumu:
Kaynak 'Ilahi Risalet'ÖZGÜR ERBAŞ
Prof. Dr. tbrahitn Kaboğ-
lu'nun yerine Başbakanlık İnsan
Hakları Kurulu Başkanlığı'na ge-
tirilen Doç. Dr. İzzet Özgenç, hu-
kuk devletinin kaynağının "llahi
Risalet" olduğuna inanıyor. Al-
bayraklar soruşturmasında da sa-
nık olan Özgenç, zinanın suç ol-
ması ve Devrim Yasalan'na mu-
halefet suçunun cezasının ertelen-
mesi için de önerge vermişti.
TCK Alt Komisyonu bilim da-
nışmanlanndan Doç. Dr. Özgenç,
aynı zamanda Adalet Bakanlı-
ğı'na bağlı olarak hâkimlere
TCK'yle ilgili hizmet içi eğitim
veriyor. Basını susturmayı hedef-
leyen hükünılerde içeren ve 1 Nı-
san'da yürürlüğe girecek TÇK'yi
hazırlayan komisyonun bilım da-
nışmanlanndan olan Gazi Üniver-
sitesi Hukuk Fakültesi Öğretim
Üyesi Özgenç, Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan'ın Büyükşehir
Belediye Başkanı olduğu dönem-
de belediyenin hukuk müşavirli-
ğiniyapıyordu. Büyükşehir Bele-
diyesi ile Hukuki Araştırmalar
Derneği tarafından 10 Aralık
1994'te Istanbul'da düzenlenen
"İnsan Hakları Sempozyu-
mu"nda bir konuşınâ yapan Oz-
genç, "hukuk devleti" kavramı-
m şöyle açıklıyordu: "Davranış
normları, devletin varhğına ön-
gelen bir yapıya sahiptirler ve
bunlar 'hikmet bilgisiyle' idrak
edilebilirler. Devlete, hukuk
devleti vasfını kazandıran, bu
davranış normlarını esas alan
pozitif hukuk düzenlemelerini
hayata geçirmesidir. Hukuk
toplumuna hayatiyet kazandı-
ran değerlerin dayanağını teşkil
eden davranış normları, kana-
ALBAYRAKLAR SORUSTURMASI SANICIYDI
ozgenç, Mülkiye başmüfettişleri ve Mali-
ye Bakanlığı Hesap Uzmanlan Kurulu
tarafından hazırlanan raporlar sonucunda
başlatılan soruşturmada da sanık sıfatıyla
sorgulanmıştı. Kamuoyunda "Albayraklar
soruşturnıası" olarak bilinen ve Istanbul
Büyükşehir Belediyesi'nin çeşitli yöntem-
lerle zarara uğratılmasına ilişkin soruştur-
ma, kaldınlan Istanbul DGM tarafından
yüriitülmüştü. Mülkiye başmüfettişlerinin
raporunda sanıkların "Çeşitli şirketler
aracılığıyla devlete ait olan belediyenin
parasını nitelikli yollar kullanılarak, ge-
leceğin başbakanını hazırlamak ve cihat
hazırlığı yapmak amaçlarına yönlendir-
diği ve zimmete geçirdiği" belirtiliyordu.
Zina suç olsun' dlyen de Özgenç
Özgenç, son olarak Etibank davasındaki bi-
lirkişiliği "tarafsız olmadığı" gerekçesiy-
le reddedilmesiyle gündeme gelmişti. Öz-
genç, TGK'yi hazırlayan Adalet Alt Komis-
yonu'na bilim danışmanlığı yaptığı dönem-
de de sık sık gündeme geldi. "Zina"nın,
Anayasa Mahkemesi'nin daha önce iptal
etmesine karşın, son dakikada TCK'nin içi-
ne girmesi için önerge veren Özgenç oldu.
Komisyonda "müstehcenlik" ile ilgili dü-
zenlemeleri içeren maddenin görüşmeleri
sıraşında da Özgenç bir önerge vererek,
yürürlükteki TCK'de yer alan "Bilim ve
sanat eserleri ile edebi değerlere sahip
eserler madde kapsamı dışında kalır"
ifadesınin tasandan çıkarılmasını istedi.
Ozgenç'in edebiyat ve sanatta da müsteh-
cenlik bulunduğu yolundaki ısrarlı yaklaşı-
mı üzerine, C'HP'li Eraslan toplantıyı terk.
etmişti. Özgenç ayrıca CMUK Alt Komıs-
yonu'nda da Devrim Yasalan'na muhalefet
suçundan verilen cezalann "ertelenmeme-
si" konusunda AKP ve CHP'nin vardığı
anlaşmaya karşı çıktı. İzzet Özgenç, AKP
milletvekili llakkı Köylü'ye dönerek "Si-
yasi olarak bu kararın arkasında dura-
bilecek misin? Siyasi olarak bu yaptığın
yanlış" diyerek ve toplantıyı terk etti.
atimizce, yazılı olsun, yazısız ol-
sun, 'tlahi Risalete' dayanmak-
tadır. Hangi kültür ortamında
olunursa olunsun, hangi dünya
görüşü benimsenirse benimsen-
sin, bütün insanlık için müşte-
rek olan değerlerin vc bunların
dayanağını teşkil eden davranış
normlarının varhğını İlahi Me-
saj 'a müracaat etmeden açıkla-
mak mümkün değildir. Laik
dünya görüşüne mensup düşü-
nürler, bu evrensel değerlerin
kaynağının akıl olduğunu iddia
etmektedirler. Bilinmesi gerekir
ki aklın nesnesi yoktur."
Kendisı de bir bilim insanı olan
Özgenç, bilimsel bilgi ıle "hik-
met bilgisi" arasındaki ilişkiyi de
şu sözlerle açıklıyor:
"Hikmet bilgisiyle ilmi bilgi
arasında farklar mevcuttur.
İlinı, gerçeği olduğu gibi kabul
eder ve onun halihazırdaki gö-
rünüş biçimiyle yetinir. Buna
karşılık hikmet ise hadiselerin,
fiil ve hareketlerin, realitenin
derunen, maneıı kavranmasını
sağlayan bilgidir. Gerek ilim ge-
rek hikmet bilgisinin 'mutlak'
sahibi Allah'tır. Kuran'da Al-
lah'ın sıfatlarıyla alakalı olarak
ilim ve hikmet kavramları yan
yana zikredilmektedir."
"Doğal hukuk" kavramının
kaynağını da "İlahi Mesaj"la
açıklayan Özgenç, konuşmasında
şu görüşlere yer veriyor:
"Doğal hukuk, felsefe tarihin-
de sürekli savunulagelen bir hıı-
sustur. Bu hukuk nizamının in-
sanların 'zihinlerinde ve vicdan-
lannda yaşayan bir hukuk' oldu-
ğundan söz edümektedir. Bu
hukuk nizamının ilkeleri, •ınsa-
nın doğasına, evrensel ahlak ku-
rallarına ve akıl ve vicdanına uy-
gunluk' arz etmektedir. Genel-
likle(!) (işaret kendisine ait)
doğru teşhis edilmiş olan bu 'ev-
rensel hukuk ilkelerı'nin, bu 'ev-
rensel ahlak kurallan'nın tek
kaynağı İlahi Risalet'tir. Bir
başka ifadeyle, bu genel Ukeler
İlahi Mesaj'da yer alan davra-
nış normlarından çıkarılarak
formüle edilmişlerdir."
Erdoğan turizmcilere 'Neredeyse bizi vatan haini ilan edecekler' dedi
'Mülk satışı için kamuoyu yaratın'
GÜRSU KUNT
ANTALYA - Antalya'da turizmcilerle bir
araya gelen Başbakan Recep Tayyip Erdo-
ğan'ın turizmcilerin yabancılara mülk satışıy-
la ilgili iptal kararını eleştirmeleri üzerine
"Ben de sizinle aynı düşünüyorum. Ancak
muhalefet bu konuda üzerimize çok geli-
yor. Neredeyse bizi vatan haini ilan edecek-
ler. Siz kamuoyunu yaratın, biz yasal dü-
zenlemeyi yaparız" dediği belirtildi.
Önceki gece Antalya'da partililerle bir ara-
ya gelen Başbakan Erdoğan Erkan Mum-
cu'nun Kültür ve Turizm Bakanlığı dönemi-
ni değerlendirdi. Erdoğan, "Kültür ve Tu-
rizm bakanlıklarını birleştirdiğimizde
bundan rahatsız olanlar oldu. Bu işi iyi bi-
lenler var ya...Turizmin sermayesi kültür-
dür. O yüzden turizm ve kültürü birleştir-
dik. Ama 2 sene kültüre uğramadık. Atilla
Koç ile bu açığı kapatacağız" diye konuştu.
Erdoğan dün de Kundu'daki IÇ Otel'de tu-
rizmcilerle basına kapalı bir toplantı yaptı.
Toplantıda Erdoğan'ın yabancılara mülk sa-
tışı konusunda turizmcilerden yardım istedi-
ği belirtildi. Turizmcilerin, yabancılara mülk
satışıyla ilgili iptal kararının Türkiye ekono-
misinde olumsuzluklar yaratacağı yönünde-
ki görüşlerine katıldığını ifade eden Erdo-
ğan'ın, "Ben de sizinle aynı düşünüyorum.
Antalya'da 4 tünel geçişli köprülü kavşağın açılışını yapan Erdoğan'a Büyükşehir Belediye
Başkanı Menderes Türel, üzerinde BaşbakaıTın resnıiniıı yer aldığı scramik tabak hediye etti. (AA)
Ancak muhalefet bu konuda üzerimize
çok geliyor. Neredeyse bizi vatan haini ilan
edecekler. Burada, size kamuoyu yaratma
görevi düşüyor. Siz kamuoyunu yaratın,
biz yasal düzenlemeyi yaparız" dediği id-
dia edildi. Toplantı hakkında bilgi veren
Alanya Turistik Işletmeciler Derneği Başka-
nı Müfit Kaptanoğlu, turizmcilerin KDV
oranlannın yüksekliğinden yakınması üze-
rine, Başbakan Erdoğan'ın, 2006'da turizm-
de uygulanan yüzde 18 oranındaki KDV'nin
yüzde 7-8'lere düşürülebileceği müjdesini
verdiğini aktardı.
Bu arada Başbakan Erdoğan'a açılış yapı-
lan kavşakta bulunan MHP il binasının bal-
konundakı izleyiciler tepki gösterdi.
'Sofradaki S.O.S' raporuna göre anne sütünde bile ilacın kalıntısına rastlanıyor
Yetkin: Tanm ilacı reçeteyle satılsuı
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Ankara Ticaret Odası
(ATO), "hileli gıdalar"ın ar-
dından hormonlu gıdalar, tanm
ilaçları, katkı maddeleri, antibi-
yotikler, genetiği değiştirilmiş
gıdalar ve kimyasal gübreleri
tartışmaya açtı. ATO vc Türkiye
Ziraatçılar Derneği'nin (TZD)
hazırladığı "Sofradaki S.O.S"
raporuna göre, domates, patlı-
can, patates, kabak, üzüm, elma,
kavun, buğday, arpa, yulaf, çav-
dar ve çeltikte hormon kullanı-
lıyor. Meyve ve sebzelerde kul-
lanılan tanm ilacı, antibiyotik,
katkı maddesi ve kimyasal güb-
reler ölçülü kullanılmaz ve de-
netimi iyi yapılmazsa insan sağ-
lığını tehdit ediyor, hastahklara,
sakatlıklara, erken ölümlere da-
vetiye çıkarıyor.
Rapora göre, Türkiye'de do-
mates, patlıcan, patates, kabak,
üzüm, elma, kavun, buğday, ar-
pa, yulaf, çavdar ve çeltikte hor-
mon kullanılıyor. Rapora göre,
domates çekirdeksiz ve içi vıcık
vıcıksa, patlıcan içi süngerimsi
ve çekirdeksizse, kabak çekir-
deksizse, biber aşırı büyük ve
etliyse, çekirdek evi boş, etli kıs-
mı sertse, patates şekilsiz ve
yumruları yapışıksa, içinde ka-
rarmalar varsa, karpuz çekirdek
yerleri boşsa hormonlu olduğu
anlamına geliyor. Raporda, 15
Ekim-10 Kasım ve 10 Nisan-5
Mayıs tarihleri arasında doma-
tes, 15 Kasım-15 Mayıs tarihle-
ri arasında patlıcan ve 1 Kasım-
15 Mayıs tarihleri arasında ka-
bak yenmemesi öneriliyor.
Rapora göre, kanser vakaları-
nın artışmda, "pestisitler" adı
verilen tanm ilaçlannın aşın za-
mansız ve uygunsuz kullanımı-
nın da büyük payı var. Türki-
ye'de tarım ilaçlannın ciddi bir
sorun oluşturduğu, yaş sebze ve
meyve ihracatında yaşanan sı-
kıntılar sayesinde su yüzüne çık-
tı. Ilaç kalıntısı nedeniyle yurt-
dışına ihraç edilemeyenyaş seb-
ze ve meyvenin imha edilmeyip
iç piyasaya sürüldüğü iddialan
endişeleri arttırdı.
Türkiye'de zirai mücadelede
1250 çeşit ilaç kullanılıyor.
Araştırmalara göre, gerek piya-
sada satılan et ve süt ürünlerin-
de, gerekse anne sütünde tanm
ilacı kalıntısına rastlanıyor.
Özellikle Çukurova gibi yoğun
tanm ilacı kullanılan bölgeler-
de, anne sütünde dikkat çekici
oranlarda ilaç kalıntısı görülü-
yor.
Raporla ilgili değerlendirme-
lerde bulunan TZD Başkanı İb-
rahim Yetkin "Üretim aşama-
sında denetim söz konusu ol-
duğunda, en önemli konular-
dan biri ilaç konusunun reçe-
teye bağlanmasıdır. Bu sağlan-
madığı sürece, çiftçinin gelişi-
güzel ilaç kullanımı ve buna
bağlı olarak gündeme gelen
sorunların çözülmesi çok güç
olacaktır" dedi. ı
GUNDEM MUSTAFA BALBAY
I Baştarafı l. Sayfada
Kişi başına düşen kâğıt tüketimi...
Kişi başına düşen doktor sayısı...
Bu rakamların yükselmesi için temelde ne ge-
rekli?
Kişi başına düşen ulusal onurun yüksekliği!
Japonlar, Ikinci Dünya Savaşfnın yenilgisinin
ardından ülkelerini bir an önce ayağa kaldırmak
için başlıca güç olarak bunu kullandılar.
Almanlar, benzer duyguyu bambaşka koşullar
altında yaşayıp bir kuşak içinde derlenip toparlan-
dılar.
Ispanyollar, uzun imparatorlukdönemlerinin ar-
dından gelen çöküntünün, buna eklenen iç sava-
şın yaralarını, "Hep birlikte başarabiliriz" ruhunu
öne çıkararak sardılar.
Polonyalılar, bloklar ve büyük güçler arasında
sıkışmışlığın sancılarını, hep varlıklarını koruma
bilincini diri tutarak aştılar.
•••
90. yılını kutladığımız Çanakkale zaferi, bizim
için Ulusal Kurtuluş Savaşı'nın ateşlendiği, bilen-
diği yer oldu. Oradaki başarı "ölümü göze alan in-
san, en güçlü silahtır" ilkesinin bütün dünyaya
haykırılmasıydı. Mustafa Kemal ölümü göze al-
ma gücünü ölümsüzleştirdi.
Savaşın, acının,,onurun ne olduğunu görmek is-
teyen insan Çanakkale'ye gitmeli. Ben en son
2000 yılı yazında, salt savaş alanlarını görmek için
Çanakkale'ye gitmiştim. Alçıtepe Köyü'ndeki
"Çanakkale Harp Hatıraları Gelibolu Müzesi"r\\
unutamam. Kapısında "24 saaf aç;/c"yazılıydı.
Fatma-Salim Mutlu çifti, 1930 ların sonunda
geldiği Gelibolu'da kemik tarlalarıyla, mermi yığın-
larıyla karşılaşmış. Bunlar zamanlaazalınca, "Top-
layalım, sonraki nesiller görsün" demişler. Evleri-
nin önemli bir bölümünü müze haline getirmişler.
Fatma teyzenin şu sözü hâlâ kulaklarımda:
"Yavrum, 1940'ların sonuna kadar, yağmurun
fazla yağdığı günlerde topraktan kan kokusu ge~
lirdi!"
Mutlu ailesi pek çokgeceler "24 saataçık" lev-
hasını gördükleri için zili çalıp müzeyi gezmek is-
teyenlere kapılarını açmış.
Dilerim hayattadırlar, kapıları ve müzeleri hep
açıktır...
•••
Bugün Türkiye'nin karşılaştığı iç-dış sorunlara
çözüm arayışları konuşulurken sık sık Çanakkale
günleri, Ulusal Kurtuluş Savaşı günleri akla geli-
yor. Ülke bilinci diri insanlar, "O günlerden daha
kötü değiliz ya... O zamanlar kişi başına düşen
ulusal gelir 70 dolar bile değildi. Bugün her türlü
krize, dış borca rağmen birkaç bin dolar. Yapabi-
liriz" diyor.
Onlara, bence de yapabiliriz diyorum, ekliyo-
rum:
O günlerde kişi başına düşen ulusal gelir 70 do-
lardı ama, kişi başına düşen ulusal onur 70 bin do-
larlabileölçülemezdi! Bugün küçük birterslikvar,
kişi başına düşen ulusal onur 70 dolarlara doğru
geriliyor!
Bugün yeniden bu onur grafiğini yükseltmenin
yolunu bulmalıyız. Çok da karmaşık bir yol değil,
Çanakkale'den girip Samsun'dan çıkacağız...
Safları netleştirmek de zor değil:
Çanakkale'de şehit olanların, o günkü bilinci ta-
şıyanların torunları, bütün önyargılarını atacak,
önce ulusal onur diyecek ve yan yana gelecek, o
kadar!
ankcum(« cumhuriyet.com.tr
MİLLİ PİYANGO ÇEKİLDİ
600.000 YTL
108478
200.000 YTL
422562
100.000 YTL
245843
10,000 YTL
062709 086354 160450 169047
178959 205838 224755 344698
380207 520592
5,000 YTL
006970 024090 031216 056470
077459 102966 126980 190202
201535 205863 211147 276416
308222 317234 327635 336041
405650 562539 572324 579580
113177
164758
187392
213573
222151
242272
265701
280914
299144
800 YTL
012942
024683
057353
070759
083622
122551
146665
165397
185786
215396
220521
258431
016481
058227
071385
128180
152098
171023
191839
215533
304544
353736
366404
424421
442740
465388
485786
515217
558778
565487
579959
272122
289871
320742
359190
370982
410557
429546
452579
470179
502799
516237
561386
566201
580943
019490
037284
061417
072430
092901
128246
161484
176213
197507
217838
232289
274302
290172
323680
359473
376822
416158
436513
457405
471933
507806
532407
562445
566914
588082
022833
053864
375437
393334
420323
450409
461746
503282
540745
560525
581907
000514
015840
122272
178596
199491
213909
227217
246072
269720
282260
304011
349247
381860
394109
425755
451549
467251
515448
548911
560749
592348
146648
182211
207285
216842
233955
256602
270092
286339
325966
350731
384612
398880
429663
451604
477565
516148
550536
572728
596533
106929
154001
186467
210648
220519
238561
260571
280632
291038
327579
369541
387524
416070
447422
457306
485431
534864
552573
574452
596564
400 YTL
076384
103616
145193
163219
180626
202708
275825
303534
336253
393847
417005
437577
464962
475106
513991
540663
562671
589436
069493
127885
148320
177508
199034
205741
213860
244210
292078
326768
347546
362197
383136
392651
412885
431394
449722
471872
511527
538280
553960
579012
005043
022709
051955
096274
142244
161681
178446
199887
208025
223906
248461
293958
334193
348508
364170
383180
393864
412900
437613
454595
502032
515603
549510
555926
579429
005132
025984
065532
104486
147117
165116
180251
202801
211185
229710
265925
297775
336559
350397
364591
384441
396865
421748
437785
466321
503003
530286
551314
558370
596381
007385
027514
124735
147159
173534
183060
212512
233776
270529
313699
344141
361042
370288
385527
402100
425826
438277
468157
510922
535139
552921
563595
597133
600 YTL
017238 021179 022392 034429
038421 038831 050352 051575
051878 052680 054051 061278
063909 064211 064792 074933
080484 081840 084103 087161
30 YTL
087 248 313 343 441 î
597 664 709 936
16 YTL 21 61 78 95
Amortİ (1)ve(9)