Catalog

9ARAUK2005CUMA CUMHURıYET SAYW DIŞ HABERLER dishab@cumhuriyet.com.tr 11 Karma Parlamento Komitesi Eşbaşkanı Lagendijk'e göre birliğin daha sert davranması gerek 'Rumlar oyuna son vermeli'ELÇtNPOYRAZLAR BRÜKSEL - Türkıye-AB Karma Parlamento Komitesi Eşbaşkanı AP üyesi JoostLagendijk, Kıbns konusun- da AB 'nin RumJara "oyuna son ver- meleri'' konusunda baskı yapması ge- rektiğini söyledi. Cumhuriyet'e de- meç veren Lagendijk, "AB'nin Rum- lara daha sert davranmasının zama- mgektAB'Arük bizimle oynama'me- sajınj vennefl'" şeklinde konuştu. RumJann, Kıbns konusunda ulu- sal çıkarlanm AB çıkarlannın üs- tünde tuttuklan izlenimi verdikleri- ni söyleyen Lagendijk, "Eğer Rum- • Rumlann Kıbns konusunda ulusal çıkarlannı Avrupa Birliği çıkarlannın üstünde tuttuklan izlenimi verdiklerini söyleyen Joost Lagendijk, "Rumlar da artık AB oyununu öğrenmeli" dedi. lar AB'nintümünün istediği çözüm- ler konusunda uzlaşmaz rurumlan- nı sürdürürlerse Avrupah olmadık- lan izlenimi verüier" dedi. KKTC'nin izolasyonunun kaldı- nlmasına yönelik olarak hazırlanan mali yardım ve serbest ticaret tüzük- lerinin bugüne kadar Rumlar tara- ftndan bloke edildiğini söyleyen La- gendijk, "ABü\egobnak,uzlaşfyavar- mak ve tüm Avrupa'nm çıkarlannıgö- zetmek demektir. Rumlar da artık AB oyununu öğrenmeli" dedi. 'Sorun 2-3 yıl içinde çözülmeli' Kıbns'ın, Türkiye'nin üyelik sü- reciyle birlikte AB 'nin meselesi ha- line geldiğini ifade eden Hollandalı parlamenter, çözüm olmadıgı süre- ce Kıbns'ın Türkiye'nin önüne her fırsatta çıkacağına işaret etti. Kıbns konusunda AB 'nin girişimde bulun- masını olumlu bulan Lagendijk, so- runun BM çatısından çıkanlmadan ancak AB'nin daha aktif olduğu bir platformda sürdürülmesinden yana olduğunu dile getirdi. Çözüme yö- nelik koşullann belirlenmesinde tüm taraflann katılımının önemine deği- nen Lagendijk, iki ya da üç yıJ için- de adada bir çözüme ulaşılmasının gerekliliğini vurguladı. Bu noktada Lagendijk, AB'nin RumJann veto- sunu aşması gerektiğini ifade etti. AB'yi, tüzüklerin yaşama geçi- rilmesi konusunda "çok yavaş" ol- makla suçlayan Lagendijk, tüzükle- re yönelik herhangi bir açılımm gö- rüşmeleri tekrar başlatacağı ümidi- ni taşıdığuıı söyiedi. Lagendijk, 25 üyeli bir AB 'de oy çoğunluğuyla ka- rar almaya ihtiyaç duyulduğunu be- lirterek "AB Anayasası'nın önemi Kıbns gibi konularda ortaya kon- muş oldu" dedi. Lagendijk, AB içinde BM çerçe- vesinde bir çözümün çok uzun za- man alacağı endişesinin yer aldığı- nı da sözlerine ekledi. Kanarya Adalan'nda yakalanan General Ante Gotovina, Bosna sav aşı sırasında 150 Sırp'ın öldürühnesinden sorumJu ruruJuyor. (Fotoğraf: AP) Hırvat general Gotovina yakalandı Dış Haberler Senisi -1991 -1995 Bosna savaşı sırasında 150 Sırp'ın öldürülmesinden sorumlu olmakla suçlanan Hırvat general Ante Gotovina, îspanya'nın Kanarya Adalan'nda yakalandı. Eski Yugoslavya Için Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin (EYİUCM) Başsavcısı Caria dei Fonte, "Eylül ayından beri Gotovina'yı buimaya çalişıvorduk ve sonunda bunu başardık" dedi. Gotovina, mahkemenin 2001 * ortalannda, savaş dönemindeki zulümle ilgili olarak hakkında dava açmasından _ beri gizleniyordu. Ante Gotovina'nın yakalanarak yargıya teslim edilmesi, Hırvatistan'ın Avrupa Birliği (AB) ile tam üyelik müzakerelerinin başlamasının koşullanndan biriydi. AB ve NATO memnun 3 Ekim'de Türkiye ile AB arasındaki müzakerelerin başlamasına ilişkin pazarlıklarda da Gotovina'nın durumu öne çıkmıştı. Avusturya, Türkiye ile AB'nin görüşmelere başlamasına Hırvatistan'ın müzakerelere başlamasuıın önünün açılmasından sonra onay vermiştı. Gotovina, 1991 'de başlayan savaş sırasında isyancı Sırplann saldınlanna karşı liderlik yaptığını düşünen pek çok Hırvat tarafindan kahraman olarak göriilüyor. Gotovina, generallik rütbesi aldıktan sonra, 1995 Ağustosu'nda Sırp isyanını bastırmak için Fırtına Operasyonu'na komuta etmişti. Gotovina. Fırtına Operasyonu'ndan sonra, insanlığa karşı suç işlemekle suçlandı. Gotovina, iddianamede, 150 Sırp'ın vunılarak, yakılarak ve dövülerek öldürülmesini engellemediği için suçlanıyor. Ante Gotovina, Strplann rnallanna sistematik olarak zarar vermekle de itham ediliyor. Gotovina'nın yakalanması AB ve NATO tarafindan memnunJukla karşılandı. AB Komisyonu'nun genişlemeden sorumlu üyesi OUi Rehn, Gotovina'nın yakalanmasını, "çok iyi haber" diye karşıladı. URİYE •DEŞMtUTANÖLDÜ İslamcı örgüte operasyon Dış Haberler Servisi - Suriye'nin kuzeyinde dün güvenlik güçleriyle köktendinci Tekfir örgütü militanlan arasında çıkan çatışmada 8 kişi yaşamını yitirdi. Suriye'nin resmi haber ajansı SANA, Idleb vilayetindeki Maarit Naaman'da bir çiftlikte çıkan çatışmanın bir saat kadar sürdüğünü, daha sonra çiftlikten bir patlama sesi duyulduğunu bildirdi. Örgüt üyesi 3 kişinin kendini havaya uçurduğunu, 5 kişinin de çatışmada öldüğünü kaydeden ajans. silah, patlayıcı yüklü kemerler ve patlayıcılara el konulduğunu belirtti. Ajans, söz konusu örgüt hakkında aynntı vermedi. Güvenlik güçleri, yasadışı Tekfir örgütüne karşı operasyon başlatmıştı. Geçen aylarda da güvenlik güçleriyle Cund el Şam örgütü militanlan * arasında şiddetli çatışmalar yaşanmıştı. AB işin içinden çıkamıyor KKTC'ye yönelik mali yardım ve serbest ticaret tüzüklerini rafa kaldırdı. Kıbns sorununun 'çok kanşık' olduğunu söyleyen AB yetkilileri, görüşmeleri erteledi BRÜKSEL ( Cumhuriyet) - AB, KKTC'ye yönelik izolasyo- nun kaldınlmasıyla ilgili olarak hazırlanan mali yardım ve serbest ticaret tüzüklerini rafa kaldırdı. AB Daimi Temsilciler Komi- tesi'nın (COREPER) dünkü top- lantısında Rumlann tüzüklere ilişkin deklarasyon yapılmasına yönelik talepleri sonucu herhan- gi bir ilerleme sağlanamadığı öğ- renildi. AB Komisyonu'nun ha- zırladığı deklarasyonu Türk tara- fının itirazlan göz önüne alarak önceki gün geri çekmesinin ar- dından Kıbns Rum Kesimi'nin de deklarasyon olmaksızın mali yardnn tüzüğüne onay vermeye- ceği mesajını ilettiği bildirildi. Söz konusu deklarasyonda Ma- gosa Limanı'nın ortak işletilme- si, Maraş'ın Güney'e verilmesi ve mülkiyet sorunlannın AİHM çerçevesinde çözülmesi gibi Rum talepleri yer ahyordu. AB kaynaklan Dışişleri Baka- nı Abdullah Gül'ün Genişleme Komiseri OIKRehn'e önceki gün telefonda deklarasyona yönelik itirazlannı iletmesi sonucu met- nin geri çekildiğini ifade ettiler. Rehn'in dünkü toplantıda AB büyükelçilerine Kıbns konusun- da bilgi verdiğini söyleyen AB kaynaklan, Komisyon'un bu tür bir deklarasyon için siyasi orta- mın henüz uygun olmadığı gö- rüşünü sunduğunu belirtiyorlar. Kıbns meselesinin "çokkanşık'' olduğunu söyleyen AB yetkilile- ri, tüzüklere yönelik görüşmele- rin başka bir tarihte ele alınabi- leceğini ifade ettiler. AB Dönem Başkanlığı sırasın- da tüzükler konusunda sonuç el- de edihnesinin zor olduğuna işa- ret eden AB yetkilileri, 12 Ara- Iık'taki AB Dışişleri Bakanlan toplantısmda Kıbns konusunun bazı üye ülkeler tarafından gün- deme taşınma olasılığından söz ettiler. Öte yandan Türkiye'nin Katı- lun Ortaklığı Belgesi üzerinde COREPER toplantısmda görüş birliği sağlandı. Gül: Tüzükleri bekhyoruz Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, AB'nin, KKTC'nin izolasyonu- na yönelik tüzükleri yaşama ge- çirmesi beklentisi içinde olduk- lannı söyiedi. NATO Kuzey Atlantik Konse- yi (NAC) toplantılanna kahlmak Dışişleri Bakanı Gül, Briikserdeyapüan toplanüda ABD DışişleriBakanı Rice'lagörüştü.( Fotoğraf: AA) Avrupa dışındaki en büyük NATO operasyonu: Afganistan îttifaka daha fazla rolDış Haberier Servisi - NATO üyesi ülkelerin dışişleri bakanla- n, ittifakın Afganistan 'daki rolü- nü genişletme karan aldı. Brük- sel'de aluıan bu kararla Afganis- tan'daki görevini genişleten NA- TO, Avrupa dışındaki en büyük operasyonunu üstlenmiş olacak. Yeni plan çerçevesinde, baş- kent Kâbil'de, tngiltere'nin ko- mutasuıda yeni bir NATO karar- gâhı oluşturulacak. Aynca NA- TO, üçte biri Ingiliz askerlerin- den oluşacak 6 bin askeri ülke- nin güneyine konuşlandıracak. Böylelikle Kâbil ve çevTesinde görev yapan NATO'ya bağlı Uluslararası Güvenlik ve Des- tek Gücü (ISAF) askerleri, gele- cek yıl, ülkenin güneyinin kont- rolünü ABD askerlerinden ala- cak. NATO, çoğu ülkenin kuze- yinde ve batısında olmak üzere Afganistan'da 11 binaskerbulun- duruyor. Ülkedeki ABD askeri sayısı ise 20 bin. Yeni planlar, ISAF ile "terorizmekarşı mücadele" eden ABD bınmlennin komuta sis- temlerinin yalcınlaştuılmasını da öngörüyor. NATO'dan Rice'a destek NATO, ABD Dışişleri Bakanı CondoleezzaRke'ın gizli işken- ce merkezleri ve uçuşlan savla- nyla ilgili açıklamalannı "tat- minedki" buldu. Belçika Dışiş- leri Bakanı Karel De Gucht, Ri- ce'ın verdiği bilgilerin v e açıkla- malannın bakanlan "tatmin etti- ğaü" söylerken, istihbarat eylem- leri konusunda kamuya açıkla- ma yapılmamasının doğal oldu- ğunu savundu Bakan, Rice'ın "gerçekanhmda yenibirşey söy- lemediğinr sözlerine ekledi. ABD'nin terörle mücadele yöntemlerini eleştıren BM yet- kilisi Arbour ise ABD'li büyü- kelçi Bolton tarafindan terslen- di. Bolton ise eleştirileri, "Ulus- lararası bir memurun gazete haberlerinedayanarakABD'nin yapüklanm sorgulaması ne uy- gun ne de meşru bir taleptir'' di- ye yanıtladı. için dün Brüksel'de bulunan Gül, AB'nin Kıbns sorununun çözü- müne katkıda bulunması gerek- tiğin] hanrlatarak AB 'nin çözüm- süzlüğün bir parçası ohnaması gerektiğini söyiedi. Gül, tüzük- lere yönelik olarak "Bizve Kıb- ns Türkleri beklenti içindeyiz. AB itibar kaybetmemeü" dedi. AB üyeleri arasında dayanışma ilkesinin istismar edihnemesine dikkat edilmesi gerektiğini be- lirten Gül, Kıbrıs Rum Kesi- mi'nin AB'ye üye olmasında bundan önceki dikkatsiz politi- kalann rol oynadığını ifade etti. Kıbns konusunun AB'nin gün- demine geldiğini ifade eden Gül, adadald çözümün BM çatısı al- tında gerçekleşmesi gerektiğini vmguladı. NATO toplantılannda Afga- nistan, Kosova, Ortadoğu, Filis- tin-Israil banş süreci, Balkanlar, ittifakın genişlemesine ilişkin ko- nularda görüş alışverişinde bulu- nulduğunu belirten Gül, ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Ri- ce ile kısa bir görüşmede bulun- duğunu ve çeşitlı konularda gö- rüş alışverişi imkânı olduğunu bildirdi. Gül, CIA uçaklan konu- sunda Türkiye 'deki bazı haberle- rin doğnı olmadığını ifade ede- rek bu konuda açıklama yapa- caklannı belirtti. Otobüste kanlı saldın Irak'ın başkenti Bağdat'ta bir otobüste düzenlenen intihar saldınsında 30 kişi öldü, 25 kişi \aralandı. Oienlerin ., bü> ük bölümünün Şii kadın ve çocuklar olduğu belirtildL Poüs, bonıbacuun, başkentin merkezindeki El Nahda istasyonundan ülkenin günevindeki Nasıriye'ye gitmek üzere olan otobüse bindikten sonra kendini havaya uçurduğunu belirtti. (Fotoğraf: REUTERS) BIÇAKSIRTI EROL MANtSALI Serteller'in Oünü, Bugünii... Serteller'in ödül töreninde buluştuk. önce Yıl- dız Sertel, "değişen sorunlarla ödülün de nite- liğinin neden değiştiğini" anlattı. "Demokrasisa- vaşımt için emperyalizme karşı ulusalcı politika- lar da gerekir" diye ekledi. Bunu söylerken çok dahaklıydı... Vahşi kapitalizm meğerse nelere "kadirmiş'l. Son- ra lise döneminden arkadaşım Necla Arat, Tev- fik Fikret'in Doğu ve Batı arasındaki macerasını değerlendirdi. Bizim coğrafyamız buydu, o da bu coğrafyanın bir insanı, düşünürü ve şairiydi. Tabii "Kurtuluş'tan öncekiyıllarda"... Ve Hıfzı Topuz, Nâzım Hikmet ı anlattı. Hayır hayır, hem Nâzım'ı, hem Serteller'i, hem de ken- dini anlattı. Bir yumağa dolanmış üç parça gibiy- diler. Birbirlerinden aynlmalanna imkân yoktu... Birbirlerini sevseler de sevmeseler de... Sevip sevmemek de önemli değildi aslında... Onlar aynı olayın hem taraftan hem de parçalany- dılar. Olması gerektiği gibi olacaktı. Ne olduysa zaten olması gerektiği gibiydi. Hep öyle olmaz mı? Sonunda biri kalkar, "kral çıplaktı" der. Kral çıplak oisa da olmasa da!.. Nâzım hem bir insan herri de bir efsane; bunlar kaçınılmaz şeyler. Artılar, eksiler, güzellikler, çirkin- likler hep birlikte olacak ki hayat yürüsün. Yoksa Nâzım, Nâzım Hikmet olamazdı... Hrfzı Topuz örtüşmeleri ve çelişkileri en düzgün yerieştirebilen bir düşünürümüzdür. Düşünmenin Ötesinde, olayları bizzat yaşadığı için kendi gerçe- ğini de yerieştirmesini iyi bilir. Hem de "bir arşiv müdürû titizliği içinde"!.. Sonra geldik ödüllerin dağıtılmasına; aldığım ödül Sabiha ve Zekeriye Sertel'in resimlerinin bulunduğu birçerçeve. Yıldız Sertel'in ödülün "çer- çevesini çizerken" vurguladığı "yeni ölçüler", ye- ni emperyalizmin de ölçüleriydi bana göre. Tan'a saldıranlann kimlikleri ile bugünkü medya vahşe- ti arasında dağlar kadar fark var. - Işi, "soyut demokrasi kavgasında taraflannye- h" oîarak gördüğümüzde olaylann büyük bir kıs- mını, farkında olarak veya olmayarak gizlemiş o/uruz. - Sanki dünyanın bircoğrafyasındasadece, "bir tarafta demokrasi isteyenler, öbür tarafta karşı çı- kanlar varmış gibi" ortaya koymuş oluruz. Bu tablo çok eksiktir. Esas aktöriersaklanmış olur. Baş oyuncular yerine "yardımcı oyuncular" sah- neye sürülür. Esas oyuncular kimler? Oysa esas oyuncular bambaşkadır. Oyuncula- n sömürgeciler ve sömürülenler, vahşı kapitalizm ve zincirtenmiş halklar olarak ortaya koyduğu- muzda "demokrasinin önündeki gerçek engeller" daha iyi anlaşılır. Işte bu nedenle son yıllarda Serteller'in ödül öl- çüleri değişikliğe uğramış. Emperyalizme karşı ulu- salcı duruş öne çıkarılmış. Yeni dönemde, eski açık faşistlerin yerini almaya başlayan örtülü faşist- leri görebilmek için. Halkın özgürlüğünün ve ba- ğımsızlığının önündeki esas engellerin gözler önü- ne daha iyi serilebilmesi için. ödül alırken Gütten ve Haydar Kazgan hoca- larımı da yanımda görünce sevincim daha da art- tı. Sencer'i konuştuk. Attilâ llhan'ı andık. Biraz çe- ne çaldık, eskiden yaptığımız gibi. Tatlı tatlı ama dişe diş sohbetlerimiz olurdu. Şimdi yenilerle, genç akademisyenlerle aynını tekrariamaya çalışıyorum, olduğu kadar... Karikatürcüler Derneği de kurum olarak ödül al- dı. öyle ya, bu yılki kadar "kedilerin" siyaseti sim- gelediği hiç görülmedi. Taa 3000 yıldan, eski Mı- sır'dan beri. Çizerier de piramitterin tepesindeki yer- lerini aldılar, hem de kedileriyle birlikte... Serteller gazeteciydi; gazeteleri, televizyonlan konuştuk. Tan'dan beri neyin değiştiğini neyin de- ğişmediğini saptamaya çalıştık. Bugün medyanın "örtülü ve eğlenceli" faşizmin trampetini nasıl çınlattığını dilimin döndüğü kadar söyledim. Nail Güreli'nin yaptığı kapanış konuş- masında, benim görüşlerime destek vermesine özellikle sevindim. Ve Cumhuriyet'e faşist saldın... Kuliste, llhan Selçuk'un şahsında Cumhuriyet gazetesine yapılan saldırıyı da konuştuk. 60 yıl ön- cesinin Tan olayı bugün, dev medyatik olaylar ola- rak sürüyordu. Emperyalizmin parasını arkalanna alan kimi ya- zarlar, birgazeteyi değil, Cumhuriyet'i ve ulusal cep- heyi hedef almışlardı. Sömürgecilerin kucağına oturanlar, bunu hep yapmışlardır. özellikle de bu coğrafyada... AJi Ke- mal'ler, daha neler neler gelip geçmediler mi?.. www.istanbul.edu.tr/iktisat/emanisaii iran Cumhurba$lcani: Israil Avrupa'ya taşınsın Dış Haberler Servisi - Iran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedine- cad, Mekke'deki Islam Konferansı Örgütü zu-- vesi sonunda yaptığı açıklamada yine Israil'i hedef aldı. Ahmedine- cad, tsraü'in Avrupa'ya taşınmasını önerdi. Ah- medicad'ın bu yeni çıkı- şı da AB ve ABD'nin sert tepkisine neden oldu. Yahudı soykınmını ka- bul etmediklerini belir- tenAhmedinecad, "Eğer bunun doğru olduğunu varsayarsak, Avrupalı- lara bir sorumuz var. Kudüs'teki işgalcilere destekvermelerinin se- bebi, Hıtler'in masum Yahudileri öldürmesi mi?" ifadesini kullandı. îran Cumhurbaşkanı, "Avrupaülar samimiy- se, Almanya, Avustur- ya ve diğer ülkeler ken- di topraklarının bir kısmını Siyonistlere versin. Böylece Siyo- nistler Avrupa'da ken- di ülkelerini kurabilir- ler" dedi. ABD'li rehine öldürüldii iddiası • DUBAİ (AA) - Irak'ta faaliyet gösteren örgütlerden "Islam Ordusu" aduıa bir internet sitesinde yayımlanan bildiride, örgüt elindeki kimliği Ronald Schulz olarak açıklanan bir Amerikalı rehineyi öldürdüğünü öne sürdü. Açıklamada, Iraklı tutuklulann serbest bırakılması ve Iraklılara tazminat ödenmesi gibi taleplerinin yerine getirilmemesi nedenivle. rehinenin öldürüldüğü belirtildi.