Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 3 ARALIK 2005 CUMARTESİ
fiVCELEME
Kürt siyasetçiler Barzani odakh oluşumlariçin nabız yokluyor, parti kurmaya çalışıyor
HAK-PARkörüklüyor
Barzanicilik
Güneydoğu'da 4,
yükseliyor mu?
MEHMET FARAÇ
B
arzanicilik Güneydoğu 'da 1980'den bu yana ilk
kez ciddi bir yükseliş gösteriyor. Bu durum
ABD'nin Irak'ı işgalinin ardından yaşanan sos-
yo-politik değişimlerle ivme kazanıyor. Kürt-
İerin Halepçe katliamı nedeniyle diş büediği Sad-
dam Hüseyin rejıminin yıkılması DCDP'yı ön pla-
na çekiyor. Kürtler, ABD güdümündeki politi-
kalanyla Irak'ta birtaşla üç kuş vurduklannı bi-
liyor. Kürt düşmanı olarak tanımlanan Sad-
dam'ın devrilmesi, onun koltuğuna Kürt Celal
Talabani'run oturması ve Kuzey Irak'ta Mesud
Barzani'nin devletleşme çabalan, IKDP'yi Gü-
neydoğu'da da ilgi odağı yapıyor.
Bu ilgi, Şeyta Saitın torunu Abdülmelik Fv-
rat'ın lıderi olduğu Barzani yanlısı Hak ve Öz-
gürlüklerPartisi'nin(HAK-PAR) seçim sonuç-
lan ve sonrasındaki faaliyetlennde de dışa vu-
ruyor. 3 Kasım seçimJerinde Dıyarbakır'da ba-
ğımsız aday olan Abdülmelik Fırat 5 bine ya-
kın oy alırken partisının aynı kentte düzenledı-
ği "Kürdüm, taranm, taİep ediyorunT kam-
panyasına 50 bin Dıyarbakırlı ımza atıyor. Bu
rakam salt bölge insanının giderek artan Kürt-
lük bilincinden kaynaklanmıyor. Fırat, Ocabn'ı
sık sık "IVÜT ajaıİT, PKK'yı ise "devlet dene-
timinde olmak
r>
la suçlamasına rağmen partisi-
nnı yaptığı anketın Dıyarbakır'da ilgi görmesi
şaşırtıyor. Öcalan'a yoğun sempati duyulan bır
kentte, PKK düşmanı HAK-PAR'ın 50 bin ım-
za toplaması, daha çok Fırat'ın, Kürt gerçeğıni
Beyaz Saray'da onaylatan Barzani'ye endeksli
politikasına dayanıyor.
BAP
Barzanicilik yalnızca HAK-PAR'la sınırlı
kalmıyor. IKDP yanlısı Derviş Akgül adlı Kürt
politikacı, aylardır Türkiye'de Barzani odak-
h, Kürt orijinli bir parti kurmak için nabız
yokluyor. Hatta Akgül, genel başkanlık konu-
sunda geçen aylarda Ankara'da Barzani ile
bir görüşme yapan Abdülmelik Fırat'a öneri
götürüyor, ancak olumsuz yanıt alıyor.
PKK'nin temsil ettiği çizgiye sıcak bakma-
yan çevreler ise şimdilik Akgül'le ilgili yorum
yapmıyor.
Barzani'nin Türkiye'dekı adamı olarak bilı-
nen Derviş Akgül, Güneydoğu'da "Denvişe Se-
do" diye tarunıyor. 20 Mayıs 1920'de Garzan'da
Ingiliz ve Fransızlarla işbirliği yapan Cemfl Çe-
to'nun kardeşi Bişar Çeto'nun torunu olan Ak-
gül, 1965 'te kurulan Türkiye Kiirdistanı Demok-
ratPartisi'nin bir süreliğine genel sekreterliği-
ni yapmasıyla anımsanıyor. Barzani ile sürek-
li iletişim içinde olan Akgül'ün oğlu Azad ise
Kuzey Irak'ta müteahhitlik yapıyor. Akgül, 24
Ağustos 2004'te Kerkük Kürdistan adlı inter-
net sitesinde yayımlanan röportajında, Türki-
ye'de Barzani yanlısı bir parti kurmaya çalıştı-
ğını itiraf ediyor. Akgül,
tt
Peki,sizşimdi Kuzey
Kürdistan DemokratPartisi'ni Türkiye'de legal
bir şekilde açmak mı istryorsunuz" sorusunu
şöyle yanıtlıyor:
"Karanmız, Kürdistan adını taşıyan bir par-
tiyi kurmakür. Programımızda Kürtler için
federal bir devietin kurulması yer alacakür. Par-
ti, Kürtlerin haklannı Türkiye devletinden ta-
İep edecektir. DEHAP yönetimi Türk devleti-
nin kontrolündedir. Ancak Abdülmelik Fırat
ve Şerafettin Elçi bizim gibi düşünüyor. El-
çi'nin partisini kapatnuşlar. Bazı arkadaşlan-
mızı, Elçi, Fırat ve diger ban Kürt şahsiyetle-
riyle görüşmek için görevlendinnişiz. Kürdis-
tan'da en iyi hareketin Barzanilerin hareketi
olduğunu düşünüyorum."
KURD I
X
ALIGIRIM
KAR
HAK-PAR'ın Diyarbakır'da diizenlediği 'Kürdüm, taranm, talep ediyorum' kampanyasına İbrahim Güçlü de (ortadayeiekti göztüklü) destek verdi.
• Barzanicilik
yalnızca
Abdülmelik
Fırat'ın lideri
olduğu HAK-
PAR'la smırlı
değil. IKDP
yanlısı Derviş
Akgül adlı Kürt
politikacı da
aylardır
Türkiye'de
Barzani odaklı,
Kürt orijinli bir
parti kurmak için
nabız yokluyor.
'Kürdistan' adını
taşıyan bir parti
kurmayı
amaçladıklannı
söyleyen Akgül,
"DEHAP, Türk
devletinin
kontrolünde.
Ancak Fırat ve
Şerafettin Elçi
bizim gibi
düşünüyor.
Arkadaşlanmız
onlarla ilişki
halinde" dedi.
Abdülmelik Fırat
Şerafettin Elçi
Derviş Akgül
Akgül, "Barzani size, Elçi'ye ve Fırat'a, bir-
Hkte yeni bir parti kurun dhebiMr mi" sorusu-
na şu karşılığı veriyor:
"Başkan Mesud Barzani, kendisi böyle bir
karan verir ve bizden böyle bir şeyi isterse biz
kendi açnnızdan hazmz. Eğer Kürdistan'm ku-
zeyinde böyle bir hareketkurarsak keanükle on-
lann yiikü hafifleyecektir. Eğer biz bir kuvvet,
bir örgüt olmuş oisaydık, Türk devleti, ordusu-
nu Irak'a göndermek istediği zaman, onun yo-
lunu kapannhk!"
Başta Imralı'da yatan Abdullah Öcalan'ın ıl-
ginç bir değişim gösteren yeni politikalan ve
PKK'deki kınlma ve çözülme süreci de ister is-
temez Barzanicüiğin yükselişine destek veri-
yor. PKK'nın, Öcalan ve KONGRA-GEL eliy-
le Kürtleri Türkleştirme iddialan artık daha sık
dillendiriliyor.
Bir tek Türk kökenlıyi bünyesine alamasa da
Demokratik Toplum Hareketi'nin (DTH) Tür-
kiyelileşme çabalanna Barzani yanlılan ilgi
göstermiyor.
PKK'nin devletin kontrolüne geçtiği şeklin-
deki propagandalar ise milliyetçi Kürtler üze-
rinde etkili oluyor.
Barzaniciler bır yandan PKK v e Öcalan aley-
hine bu propagandalan yaparken, diğer yandan
da dış dünyada PKK ve diğer oluşumlara veri-
len desteğin azaldığını yayıyor, Moua Musta-
fa Barzani döneminden bu yana Kürt ve Kür-
distan için verilen mücadeleden ciddı sonuçlar
alınmasının IKDP'den kaynaklandığını öne çı-
kanyor.
Öcalan'ın Kemalizmi sahiplenen yeni siyasi
söylemi de Barzani'ye yönelimi arttınyor. Öca-
lan, avukatlanyla yaptığı her görüşmede Ata-
türk ve Kemahzme vurgu yapıyor. Barzanici-
ler onun, "Eğer gerçekten Mustafa Kemal'i an-
lamak isteyenler varsa onun devTimci cumhuri-
yete adım atarken, 1920'lerdeki hamlesini doğ-
ru anlayarak, bağnazca tutuculaştırmadan ye-
nileyerek çözüme ghmemiz gerekir" sözlerini
aleyhine kullanıyor. PKK ile ilgili^ "Partiye Ke-
mahste Kürdistan" tanımlamasını ise HAK-
PAR'cılar ile PKK karşıtlan yayıyor.
Aynlıkçı Kürtler, Atatürk'ü kendilerine en
büyük düşman olarak görüyor. Barzanici HAK-
PAR, Atatürk ve Cumhuriyeti, Öcalan'ın poli-
tikasuıdaki değişim üzerinden vurarak puan top-
lamaya çalışıyor. Nitekim HAK-PAR'ın eski
Genel Başkan Yarduncısı İbrahim Güçlü, her
plafförmda Atatürk ve Cumhuriyete sert eleşti-
riler yöneltmekten kaçuımıyor. Güçlü, 18 Ka-
sun Cuma akşamı KanalTürk'te yayımlanan bir
programda, Türkiye Cumhuriyeti Devleri'nin
Güneydoğu'da işgalci olduğunu, Atatürk'ün In-
gilizlerle gizli anlaşma imzalayan bir mandacı
olduğunu, Türkiye Cumhuriyeti yönetıcilerinin
Kürtleri temsil etmediğini, yalnızca Barzani'nin
iktidannı tanıyacağmı söylüyor.
YARIN: PKK'NİN AÇMAZLARI
BARZANİCİLİĞI HORTLATIYOR
HAK-PAR
velKDP
benzerliği
B
arzaniciler, Öcalan ve ha-
reketıni gözden düşürmek
için PKK içindeki çalkan-
tıyı da kullanıyor. Barzani-
ci İbrahim Güçlü, örgütün
elinde olduğu ileri sürülen
250 kışılik ölüm listesinde
kendısının bulunduğunu be-
lırterek PKK'ye tepkı göste-
nyor. Güçlü, Barzaniciliğin
yükselişiyle ilgili sorulanmı-
za şu yanıtlan \ enyor:
"Beninı kanaatime göre
Barzani'nin yükselmesi me-
selesi değU, Kürt meselesinin
tanmüanmaa, günceDenme-
si anlamında bir trendden
bahsedebuiriz. Ola>i Kürt so-
nınuna yöneBk talebin yük-
sehnesi olarak da tanımlryo-
nun. Bunun yam sıra Kuzev
Irak'ın hukuld \e uhıslara-
rası bir statü kazanmasıyla
büükte Barzani'nin kimligi
öne çıkrvor. Onun uluslara-
rası alanda tanınmasu Kürt-
lerin ilgisini artonyor. Barza-
ni'nin ailesinin 100 yılhk nıi-
rasına dayanan bir Bdertiği
var. Bunun Kürtler arasmda
manevi bir değeri bulunuyor.
HAK-PAR'ın programı ile
KDP'nin programı da örrü-
şüyor. HAK-R\R federal bir
anlayı^savımuyor. Bizim Tür-
krye'de Kürt sorunu için sun-
duğumuz model kuzeydeki
modeDe örtüşüyor. PKK'nin
tabanı, oradaki yapüanma-
dan doğrudan etkilenmekte-
dir. Barzani'ye ilginin ekono-
mik boyutu ise serbest pi\a-
sadan kaynaklamyor.''
ABD, Barzani'nin 'Kerkük 2007'de Kürtlerin olacak' açıklamalarına tepki göstermedi
anayasasında siireç beDi'
VIAHMUTGURER
A^fKARA - Sünniler tarafından
jesteklenen eski Irak Başbakanı
tyadAHavi,ıTC Başkanı SadetbnEr-
şeç ve Şii kökenli Irak Cumhurbaş-
san Yardımcısı AdSAbdülmehdi nın
»rdından Irak Kürdistan Demokra-
ik Partisi lideri Mesud Barzani de
15 Aralık'taki Irak genel seçimleri
3ncesinde Ankara'yı ziyaret etme-
/e hazu-lanıyor.
DıplomatıkkavTiaklarBarzanı'nın
relmesi durumunda Kerkük ve Kürt
devletinin bağımsızlığı konusunda
yaptığı açıklamalar nedeniyle bü-
yük tepki toplayacağını belirtiyor.
Iraklı kaynaklar Türkiye'nin Bar-
zani'nin gelişini veto etmesi duru-
munda ise Irak Devlet Başkanı Ce-
lal Talabani nın Ankara ziyareti ger-
çekleştirebileceğini dile getiriyor.
Öte yandan Cumhurbaşkanı Ah-
met Necdet Sezer, Irak Cumhurbaş-
kanı Yardımcısı Abdühnehdi'yi dün
kabul etti. Görüşmede rrak'm top-
rak bütünlüğüne Türkiye'nin ver-
diği önem gündeme geldi.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
ABD Dışişleri Bakanhğı 'nın Irak Ko-
ordinatör Yardnncısı Robert Deutsch.
KDP lideri Mesud Barzani'nin
"2007'de Kerkük Kürtlerin olacak"
açıklaması hakkında bir yorumda bu-
lunmazken anayasada her şeyin yaz-
dığmı açıklamakla yetindi.
Dışişleri Bakanhğı Müsteşan AH
Tuygan ve diğer yetküilerle 15 Ara-
lık'ta yapılacak seçim öncesinde
Irak'taki son duruma ilişkin görüş
alışverişinde bulunan Deutsch, gö-
rüşmelerin ardından basına açıklama
yaptı. rrak'taki gelişmeler açısından
2006'nnı önemli bir yıl olacağını ve
Irak, çoğulcu, federal ve demokratik
bir ülke ohna yolunda üerlerken An-
kara'nın bu sürece olumlu katkılan ol-
duğunu dile getiren Deutsch, sorula-
n da yanıtladı.
Deutsch, bir gazetecinin Irak Kür-
distan Demokratik Partisi lideri Me-
sud Barzani'nin, "Kerkük'ün200Tde
Kürtlerin olacağT yönündeki ifade-
lerini anımsatarak ABD'nin bu konu-
daki hakpolitikasının ne olduğuna iliş-
kin sorusuna, bu konuda belirleyici ola-
nın Irak anayasası olduğu yanıtını
verdi.
Iraklılann hazn-ladığı anayasannı
Kerkük ile ilgili konulan kapsayacak
yasal süreci ortaya koyduğunu ifade
eden Deutsch, "Eminim ki 2007'nm
sonunda tamamlanacakbu süreç,tüm
Iraklılann çıkanna işleyecek" diye
konuştu. Kerkük'e ilişkin kararların
anayasa>a göre alınacağını vurgula-
yan Deutsch, Irakhlann, sorunlann
çözümü ve farklılıklann giderilmesi
gibi konularda anayasalarını uygula-
malannı beklediklerini söyledi.
Deutsch, "terör örgütü PKK'nin
Irak seçimkrine kaülma gnişimine"
yöneUk haberlerin anunsatıhnası üze-
rine ise frak'ta seçimlerin bağımsız se-
çim komisyonu tarafindan yönetüdi-
ğini söyledi. h"ak seçim komisyonu-
nun kurallannın, militanlar ve şidde-
tı teş\ik edenlerle bağlantılı hiçbir ki-
şi ya da grubun seçımlerde yer ala-
mayacağını ortaya koyduğunu belir-
ten Deutsch, "Seçim komisyonu, ku-
rallannı uvgulamalı"* diye konuştu.
CUMARTESİ
YAZfLART
ATAOL BEHRAMOĞLU
'Her Mevsimde
Bir Bahar Gizli../
Içim daralıyor... Ikiyüzlülükten, yalandan, utanmaz-
lıktan... Bu dünyada ve bu ülkede yaşanmakta olan-
lardan...
Çalışma masamdaki kitaplararasında, adı çığlık gi-
bi kapkara puntolarla basılmış bir kitap: Tecrit."
Altında, küçük kırmızı puntolarla iki sözcük: "ya-
şayanlar anlatıyor"...
Geride, gölgemsi bir desen, bir cezaevi hücresini
simgeleyen...
Ahmed Arif'in unutulmaz dizelerinden birinianım-
sıyorum: "Demirkapı, körpencere..."
Fakat hayıri F tipi diye adlandırılan bu yeryüzü ce-
hennemlerinde şiire yer yok. Insanca olan hiçbir şe-
ye yer yok. Amaç çünkü, cezalandırmak değil, "tu-
tuklu"nun içindeki insanı öldürmek...
Bu faşızmın, Nazizmin çok iyi bilinen yöntemidir.
Kitaptakı tanıklıklardan bırini birlikte okuyalım:
"Kandıra'nın içine girdim. Büyük bir bağırtı, çağır-
tı.
- Istiklal marşı söyle'
- Söylemem!
- ölüm orucunu bırak!
- Bırakmam!
'öyle mi?' deyip, iki subay iki de asker eşliğinde
bir odaya sokuldum.
Burada coplu tecavüze uğradım. Subaylann yüz-
lerinde doktoriann kullandığı steril maskelerden var-
dı. Tanınmamakiçin takıyorlardı. Saçlanmı da işken-
ce yaparak kestiler. Sonra içeri aldılar, koridorda da
tehdit ve dayak devam etti."
(Daha sonra ölüm orucunda yaşamını yrtirecek olan
Osman Osmanağaoğlu'nun tanıklığından...)
Yukarıda anlatılan pıslık, vahşet, alçaklık, Hitler'in
kamplannda, ya da Felluce'de, ya da 12 Eylül'ün zin-
danlanndan bırinde değil, günümüzün "demokrat" Tür-
kiye'sinde yaşanıyor...
Ve bu alıntı, kitaptaki sayısız alıntı ve belgeden sa-
dece biri, bir "başlangıç'tır...
Boran Yayınlan'nca (S. Kurnaz) yayımlanan kita-
bın önsözü şu cümlelerle başlıyor: "19-22 Aralık 2000
tarihinde gerçekleştinlen ve tam bir hayasızlık öme-
ği olarak, adına 'Hayata Dönüş' denilen operasyon-
dan bugüne, F tipi hapishaneler Türkiye gerçeğinin
birparçası haline geldi. Elbette F tiplehni gündem-
de tutan; bir mimari yapıdan, birhapishane tipinden
çok, bu mimari yapıyla bütünleşen politikadır."
"Hayata Dönüş" sözcüklerinın bir "hayasızlık ör-
neği" olduğunda kuşku yok...
F tipi gerçeğinin, toplumun bütününe giydirilmek
istenen bir cezaevi üniforması olduğunda da...
Herkes gibi şu soruyu ben de yineleyıp dururum:
Türkiye'de daha çok demokrasi için bunca çaba har-
car görünen AB temsılcilerı neden F tipi cezaevlen
konusunda ağızlarını açmazlar? Bunca acı, ölüm,
bunca tüyler ürperticı tanıklığa karşın neden kıllannı
kıpırdatmazlar? Evet, neden?
Yanıt, aynı önsözde özlü bir anlatımla veriliyor
" 'Batı' tarzı, yani Amerika ve Avrupa patentli bir
işkence yöntemi tecrit."
ABD şımdı, AB'li ortaklarının da bilgisi ve katkısıy-
la, işkence ve tecridı yeryüzünden gökyüzüne taşı-
dı.
Bu, yeni biraşama...
Uygarlığın gökyüzündeki tecrit alanları...
Masamda F tıplerinden aldığım yeni mektuplar yı-
ğılı duruyor...
Onlar adlarını cesaretle yazmış olduklanna göre
ben de sıralamakta bır sakınca görmüyorum: Celal
Yayla, Cemal Ağırman, Melek Serin...
Melek'in mektubunda bana Ftiplerinın yeni konuk-
larından Nurgül Acar'ın da bir selamı var...
Nurgül medyanın terönst olarak sunduğu bir yeni
tutuklu...
Suçu, görüntüsünün üst üste birkaç gösteride ka-
meralara yansımış olması...
Içım gerçekten daralıyor ve utanıyorum...
Bu ülkede aydın, gazete yazan, şair olmaktan...
Ve mektupların arasında, yine oralardan nasılsa
kopup gelmiş bir şiir kitabı:
"Camda Gölgeler Ağlamaz..."
Kitaba iliştirdiği mektubunda kendini,
"cezası idamdan ağırtaştınlmış müebbete çevrilen-
lerden, asılmayıp yaşadığına pişman edilmek iste-
nenlerden" sözleriyle tanıtan Hasan Şahingöz. şöy-
le sesleniyor şiırlerınden bırinde: " Tüm mevsimler-
de/Bir bahar saklıdır/Unutma "...
Onun "tekkişilikhücre'sınden bizdışandakitereöğüt-
lediği umudu ve direnci hak etmek, bugün öncelikle
F tipi cehennemine karşı mücadele etmekten geçi-
yor...
Dışarıdaki "fecrif'i aşabilmenin yolu da bu olsa
gerek
ataolbfg cumhuriyet.com.tr
Faks:(0212)513 85 95
ABD oskerleriy Türk
uçağtyla tatilegidecek
ÖZCANYAŞAR
Türk charter havayolu şirketi Fly Air, 6 Ara-
lık'tan itibaren başlatacağı Erbil seferlerinin,
ABD'den gelen istem doğrultusunda planlan-
dığı ve bu plan çerçevesinde Türk şirketinin
uçaklannnı Irak'ta uzun süredir göre\ yapan
Amerikan askerleri ile ailelerinin kısa süreli
dinlendirihnesı amacıyla ülke dışuıa çıkanl-
masında kullanılacağı öğrenildi.
Psikolojik bakundan zor günler geçiren
Amerikan askerlenni, "moral iznine" gön-
dermek için bir program başlatıldı. Ameri-
kan askerlerinin kısa dönem tatilleri için
frak'a yakın tatil bölgelerini belirleyen Ame-
rika, bu merkezleri Hollanda ve Dubai ola-
rak belirledi.
Askerlerin taşrnması konusunda sorun ya-
şayan ABD, birçok ülkede çeşitli havayolu
kuruluşlanyla temasa geçti. Irak'ta can güven-
liği endişesi taşıyan havayolu şirketleri gelen
tekliflere sıcak bakmadı. Askerlerin Irak'tan
tatil amaçlı taşmması teklifi Türkiye'deki ba-
zı havayolu kuruluşlanna da götürüldü, ancak
yahıızca Fly Air onay verdi.
Erbil'e 6 Aralık'tan itibaren BMB 145 tipi
uçaklann sefer başlatacağını açıklayan Fly
Air yetkilileri, risk ahnadıklannı söyledüor.