13 Kasım 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURİYET 25OCAK2005SALI 10 dishab(«)cumhuriyet.com.tr KAVŞAK OZGEN ACAR Neo-Hitler Taç Giydi! 0 artık ABD Başkanı değil! Kendin- den öncekiler "ABD'nin Başkanı" idiler. Geçen dört yılda "küresel başkan" idi. Artık "ga/p"ten gelen iletilerden dolayı "evrenin başkanı" olacağını ortaya koy- du. Hürriyet en güzel başlığı attı: "Bush taç giydi!" Oysa eskiden ABD Başkan- ları "ant" içerlerdi. George W. Bush, ikinci dört yılda yalnızca ABD'yi yönetmekle kalmaya- cak, bilmem kaç kez yinelediği "özgür- lüğün gücü" doktrini ile Irak'ın benze- rini başka ülkelerde de yaratacak. 2. Dünya Savaşı'nda "top" mu "tereyağı" mı sorusu "kan" getirmişti. Günümüz- dede "fop"diyenler, "tereyağı" isteyen- leri kana buluyorlar. 1945'te F.D. Roosevelt, seçildiğinde "ant içme" töreni 20 bin dolara mal ol- muştu. Bush'un taç giyme töreninde san güllere aynı para harcandı. Bush'un bir dakika dans ettiğini izleyip bir otel- de gecelemek isteyenler 200 bin dolar bastılar. Jimmy Carter, ant içme töre- ninden sonra konuklarına, yalnızca pey- nir, simit ikram ederken ödediği fatura 20 bin dolardı. Bush'un taç giyme tö- reninde yalnızca ıstakozlara 20 bin do- lar ödendi. Konuklara dağıtılan "Laura Bush Kovboy Çizmesi" adlı üç bin pasta ile Teksas'ı gündeme taşıdı. Per- de arkasındaki gerçek başkan Dick Cheney, pantolonunu sıyırarak çizme- siyle kürsüden Demokratlara bir argo ile- ti gönderdi. Taç giyme Amerika vergi mükelleflerine 40 milyona mal oldu. Uzakdoğu'datsunami sonrasındaki sal- gın hastalıktehlikesine karşı bu para ile 22 mılyon çocuk aşılanabilir, 1.2 milyon Afganlı kızın biryıllık okul masrafları kar- şılanabilirdi. Bush konuşmasında ne Irak'ı ne de Iran'ı ağzına aldı.1 Mart 2003'ten beri "Özgürlüğün gücü"nür\ "kan" anlamı- nageldiğini bılen aydınlar, Bush'u ürper- tiyle dinlediler. Ant içen ABD Başkanı de- ğil, sanki bir "Neo-Hitler" idi. Aydınla- rın bu gözlemini ABD Psikiyatri Derne- ği'nin eski başkanı Dr. Justin Frank en güzel yorumladı. Dr. Frank'a göre anne Barbara'nın sertliği ile büyüdüğü için "al- kolik" olan oğul Bush, bir "paranoyak"\\. Konuşmasını 21 kez değiştirten bir "me- golaman"d\. Alkoletinsel bağımlılığı hâ- lâsürdüğü ıçin, Isa'dan, Tann'dan uzay- dan iletiler alıyordu. Artık o bir "şizofren" idi, derhal akıl hastanesinde tedavi edil- meliydi. öncülü Bill Clinton'a kalbini açan Türk halkı, dünya aydınlarından, Dr. Frank'tan da önce Bush a aynı tanıyı koymuştu. BBC'nin anketine göre Türk halkının yüzde 82'si Bush'u sevmiyor- du. Bush, gelecek ay Brüksel'e gide- cek. Gerhard Schröder ile Almanya'da, Fransız Cumhurbaşkanı Jacques Chi- rac ile VVashington'da konuşacak. Bir Rus gazetesine göre "konuşacak, ama dinlemeyecek". Bir Israil gazetesinın yargısı şöyle: "Baylar şapkalarınızı sıkı tutun! Gelmış geçmiş en şiddetli ihti- ras rüzgârları VVashington'dan dörtyıl esecek." İAffA^'i ln\ i H* Hamilere Hamilik Etmek! Seçimlerden önce "patronlar(hami- ler)" Bush için pamuk ellerini ceplerine koymuşlardı. Şimdi, "hamilik" sırası ge- len Bush'un "özgürlüğün gücü" siya- sasının Irak işgalinde hangi şirketlere ne getirdiği açıklandı. 2004'te en tepede- ki 10 şirketi özetle tanıtalım: 1. AEGIS: Adı silah kaçakçılığına da karışan firma güvenliğin eşgüdümü için 293 milyon dolar aldı. 2. BEARING POINT: Irak özel sektö- rünü 240 milyona geliştiriyor. 3. BECHTEL: Okul, hastane, köprü, havaalanı, su, enerji, demiryolu yatı- nmlannı yüklenirken 90 Iraklı taşeron ça- lıştırıyor. 4. BKSH ORTAKLARI: 100 bin do- lar hamilik ile aile dostu Bush'un iki se- çim döneminde halkla ilişkilerini yü- rüttü. Avrupalıları Saddam Hüseyin in El Kaide ile bağlantısı için iknaya ça- lışması karşılığında Irak'ta 1.6 milyar do- larlık iş alırken, VVashington'un göz- desi Ahmet Çelebi'yi de gündeme ta- şıdı. 5. CACI ve TITAN: 400 milyon dolar- lık ihale ile Ebu Garib Cezaevi'ndeki iş- kence olayları, cinsel tacizler, Iraklı tut- sakların sorgulanması, ordu adına istih- barattoplanması işlerine katkıda bulun- du. 6. CUSTER BATTLES: Pentagon, sözleşmeye ilişkin faturaları yüzde 162 oranında şişiren firmanın Irak'taki iha- lesini iptal etti. 7. HALLIBURTON: Yolsuzlukları Kongre'ye taşınan, 10.8 milyar dolarlık ihale alan firmaya ayrıca 7 milyarlık pet- rol anlaşması da verildi. 8. LOCKHEED MARTIN: Türkiye'de de uçak yolsuzluğunda rüşvet dağıtan şirket, savaşta 21.9 milyar dolarlık ka- zanç sağladı. 9. LORAL SATALLITE: Irak'ta terör olaylarının uydu bağlantılı ızlenmesin- de rol alan şirketin başkanı, Beyaz Sa- ray'ın şahinlerinin en önernli adamı. Pentagon, kasım seçiminden önce uy- dular arası internet bağlantı düzenini kurması için şırkete birkaç milyar do- larlık ihale verdı. 10. OUALCOMM: FBI, Savunma Ba- kanı Donald Rumsfeld'e yakın oldu- ğu için, Irak cep telefonu pazarı ile po- lisin haberleşme sistemindeki yolsuz- luklarını soruşturmaya başlayamadı. İyi ki Erdoğan Taç Giymedi! Işini bilir sultana göre 10 bin, satıcı- sına göre 45 bin dolarlık iki takı geri gönderildi. Medyada bir alkış bir alkış, sormagitsin. Başbakan RecepTayyip Erdoğan bir gösteri daha yaparak 5 bin dolarlık olduğu söylenen halıyı, 1500 dolar üzerinden Başbakanlık ayniyatı- na 001 numara ile kaydettirdi. 4 Ocak'ta bu köşede hediyelerin dö- kümünü verdikten sonradır ki medya he- diye olayını haberleştirme gereğini duy- du. Güzel bir değerlendirme ile Hürri- yet olayı başlık üstüne çıkardı. Ardın- dan gazetenin AnkaraTemsilcisi Sedat Ergîn de köşesinde sultana, ahlak ders- leri veren yazılaryazdı. Geçen hafta kö- şemizde sultanın hediye macerasını ye- niden gündeme taşıdığımızgün, Erdo- ğan, hediyeleri geri verme, 001 sayı ile ayniyata geçirme zorunda kaldı. Aca- ba, yüklenilmeseydi Erdoğan, ham'fen- disine hediye edilen takılan geri verir miy- di? Bakın Hürriyet Genel Yayın Yönet- meni Ertuğrul Ozkök dostumuz ne ya- zıyor: "(...) içimden bir ses Başbakan ve eşinin bir olup bittiyle karşı karşıya kal- dığını söylüyordu. O nedenle Erdoğan ailesinin bu mücevheri iade edeceğini sanıyordum. Beklentim doğru çıktı. Başbakan bunu kamuoyundan gelen baskıları dikkatealarakmı iade etti, yok- sa inanarak mı? Bence o kadar önem- li değil. Isterkamuoyunu dikkate alarak iade etsin, isterkendiiçinden geldiğiiçin. Sonuçta her ikisi de aynı meydana çı- kar. Demokrasimeydanına. Çünkü, ka- muoyunun tepkisini dikkate almak önemlibirdavranış biçimidir. Ben Emi- ne Erdoğan'ın kendisine verilen ger- danlığı kabuletmesinin hediye düşkün- lüğünden kaynaklandığını düşünmü- yorum. Orada, aniden gelişen bir olay karşısında neyapacağına kararvereme- me gibi bir durumun söz konusu oldu- ğu inancındayım. (..J'Kapalı kapılar' ar- dında alınan hediyelerise artık tam an- lamıyla rüşvet olarak algılanacaktır." Özkök inşallah "içinden gelen sesler ile" Hürriyet'i yönetmiyordur. DGM de yok ki Başbakan ve eşini "olup bitti" ile karşı karşıya getiren kuyumcu ile halı- cıyı tutup bir yerlerinden tavana assın! Meslektaşımız, "kamuoyunun tepkile- rini dikkate alarak takılan geri gönde- ren" Erdoğan'ın "demokrasi ders/"ver- diğini söylüyor. Özkök, ham'fendinin gerdanlığı kabul etmesinin "hediye düş- künlüğünden kaynaklanmadığını" da düşünüyor, "aniden gelişen birolaykar- şısında karar verememe" gibi bir duru- mun varlığına inanıyor. Herhalde okur- ları meslektaşımıza şu soruları yönelt- mişlerdir: 1. Oğul Bilal'e (aile dışında) verilen dü- ğün hedıyelerinin dökürnü hâlâ neden kamuoyunaaçıklanmamıştır? Bu hedi- yeleri "Bilal oğlana" veren zevat, bil- mem ne düğün salonunda evlenenlere neden vermıyor? Kapalı kapılar ardın- daki hediyeler nelerdir? 2. "Olup bitti" anında Moskova Be- lediye Başkanı, kendisine verilen hedi- yeyi kabul etmemiştir. Başkan, bu he- diyeyi ham'fendiye vermekle o da mı bir "olup bitti" yaratmıştır? Bu hediyeleri yan cebe koymak bir "hediyedüşkünlüğü" değil midir? Halının 001 ayniyat girişi ile kaydedi- lişini göklere çıkararak, daha önce böy- le bir davranışın sergilenmediğine dik- kati çeken medyaya da bir sorumuz var: Erdoğan Mart 2003'te Başbakan ol- du. Çeşitli ziyaretler yaptı, yerli yaban- cı konukları kabul etti. İki yıldır kapalı ka- pılar ardındaki hediyeler neden o za- man kaydedilmedi de şimdi 001 numa- raya işlendi? Biz yıne de yatıp kalkıp Erdoğan'ın taç giymediğine dua edelim. Pardon! Anayasadeğıştirilip Erdoğan iki yıl sonra taç giymeyecek mi? Elmek: oacar@superonline.com Faks:0312.442 79 90 LaiidJk sözüIrak'ta seçimleri kazanacağma kesin gözüyle bakılan Şiiler, laik bir hükümet kurma konusunda anlaştı. Yönetimde din adamı olmayacak DışHaberler Servisi-Irak'ta 30 Ocak'ta yapılması öngörülen ge- nel seçimleri kazanmasına ke- sin gözüyle bakılan Şiilerin laik bir hükümet kurmaya karar ver- diklerı bildirildi ABD'de yayımlanan New York Tımes gazetesinın haberine gö- re, Birleşiklrakİttifakışemsiye- si altında ortak listeyle seçime ka- tılacak olan Şıı parti ve grupla- nn lıderleri, bir dın adamı yeri- ne laik bir ismi başbakan adayı olarak göstermeye karar verdiler. tttıfakın seçimi kazanması du- rumunda kuracağı hükümetin la- ik olacağı, Islamın yardımcı bir unsııra indirgeneceği belirtiliyor. Haberde, ittifakı oluşturan Şiı liderlerin bakanların da dın adam- larından seçilmemesi yönünde de karara vardıkları belirtildi. En büyük Şii gruplardan Dava Par- tisi'nin üst düzey yetkililerinden AdnanAli/Hükümettetürban- lı (Sanklı) olmayacak. Bu konıı- da herkes aynıfikirde"dedi. 228 adayın 6'sı din adamı Habere göre, söz konusu ka- rar Şii siyası liderliğine laik ki- şiliklerin damgasını vurmaya başladığını ve ülkenin güçlü di- ni hiyerarşisinin yönetimden uzak tutulması yönündeki eğilimin güçlendiğıni gösteriyor. Şii ko- alisyonunun 228 milletvekili ada- yı arasındaki din adamlannın sa- yısı 6'yı bile bulmuyor. Din adamlarının hükümetten dışlanması, adı başbakan aday- ları arasmda geçen Irak Islam Devrimi Yüksek Konseyi'nın (IÎDYK) güçlü lideri Abdülaziz el Hakim'in arka plana itileceği anlamına geliyor. Başbakanlık için yanşması beklenen beş is- min de iyi tanınan laik kişılikler olduğu belirtiliyor. Şii lıderler, kararlannın teme- linde Irak halkının lslamcı bir hükümete karşı çıkacağı öngö- rüsünun yattığını söylüyor. An- cak Şiiler, bazı siyasi gerçeklik- leri de göz ardı etmediklerini vurguluyor. lşgalci Amerikan güçleri, açıkça lslamcı bir yöne- time sıcakbakmıyor. ABD'li ve Iraklı yetkililerin bağımsız bir devlet kurmaya kalkışacaklann- dan kaygılandıkJan Kürtler de lslamcı bir hükümet olasılığın- dan rahatsızlık duyuyor. Yeni şekillenenpolitikalarlran tarzı bir teokrasiyi reddediyor. Iran, Dava Partisi ve IlDYK'ye maddı manevi destek verıyor. Iraklı Şiilerin yanı sıra tran mo- delinden uzak durulması gerek- tiği görüşü bazı Iranlılar tarafın- dan da paylaşılıyor. Sümülere bakanlık Ülkede çoğunluğu oluşturan, ancak uzun yıllar Sünni azınlı- ğın baskısı altında yaşayan Şiiler ılımlı bir yönetım oluşturacakla- nnı, Sünnılere hükümette görev- ler verileceğini ve anayasada ls- lama daha güçlü rol verilmesini isteyen Şiilerin çağrılanna ku- lak asmayacaklannı belirtıyor- lar. Ancak, bütün bu birlik gös- terilerine karşın liderlerin ve seç- menlerin çok farklı siyasi görüş- leri temsıl ettıği ittifakın içinde ne denli bir uzlaşıya varılabildi- ği belirsizliğini komyor. Şii lider- ler Şünnilere ılımlı olacaklan ve hükümette kendilerine de görev- ler verileceğı yönünde mesajlar gönderseler de Sünnılerin kuşku- larını gıdermek zor görünü- yor.Sünni din adamlanndan Şeyh Muayyed İbrahim elAdami, "Biz Şiilerin ya da Kürtlerin ülkeyi yönetnıosinden korknıuyoruz. Vabancı bir ülkenin (Iran)çıkar- larını tenısil eden bir köktendin- cinin başunıza gelmesinden kor- kuyoruz" diyor. Bu arada, Irak Genelkurmay Başkanı Babkur Bedirhan Zi- bari, Alman ARD televizyo- nunda yayımlanan açıklamala- nnda, 30 Ocak'ta yapılacak se- çimlerin ertelenmesinı talep ede- rek "En iyisi seçimlerin en az 3 ay süreyle ertelenmesidir" dedi. Irak Genelkurmay Başka- nı, seçimlere kadar geçecek bu sürenın, teröristlerin yakalanma- sı ve güvenlık güçlerinin daha iyi eğıtilmesi için değerlendiril- mesı gerektiğini belirtti. UZEYIRAK Kürtler Kerkük'te ısrarlı • IKYB yetkilisi Berham Salih, Arap çoğunluğun resmi bir parçası olmadıklarını belirtti. Dış Haberler Servisi - Irak Başbakan Yardımcısı ve Irak Kürdistan Yurtsever Birliği (IKYB) yetkihsı Berham Salih, Kürtlenn artık asla etnik temizliği ve ayrımcılığı kabul etmeyecekleri uyarısında bulundu. Fransız Haber Ajansı'na (AFP) konuşan Salih, "Irak'ta yeni bir siyasi ve toplumsal sözleşmeden konuşuyoruz. Biz Kürtler 80 yılhk bir ctnik temizlik ve aynmcılık dönemi yaşadık ve bir daha bunu yaşamak istenüyoruz" dedi. Irak'ta federal bir yönetim kurulmasını savunan Salih, Saddam Hüseyin döneminde yaşadıkları baskılara bir daha asla boyun eğmeyeceklerinı, Arap çoğunluğun resmi bir parçası olmadıklarını belirtti. Salih şunlan söyledı: "Araplar bi/im Iraklı olınanıı/ı istiyorlarsa bize devletin tam bir yurttaşı olarak davranmalılar, ikinci sınıf yurttaşlar olarak değiL Irak'ta yine bir diktatöıiük, apartheid ve etnik temizlik dönemi başlarsa KürÜerin çoğu böyle bir ülkede kendilerini güvende hissetmeyeceklerdir."Berham Salih, Kerkük'ün Kürdistan bölgesinın ayrılmaz bir parçası olduğunu, bunu kanıtlayan çok sayıda tarihi ve demografik belge bulunduğunu öne sürdü. Irakular Bağdat'ta bombalanan bir dükkânın kalıntılarını inceliyor. Bağdat'ta Başbakan tyad AUavi'nin partisinin merkez binası yakımnda dün sabah bomba yiiklü araçla düzenlenen saldırıda da 10 kişi yaralandı. (Fotoğraf: AFP) Adayyok, seçim var Dış Haberler Servisi - Irak'ta 30 Ocak'ta yapılması planlanan genel se- çimlere bir hafta kala bazı Iraklılar, can güvenliğı endışesiyle çoğu adayın kimlığinı gizli tutması nedeniyle kime oy vçreceğini bile bilmiyorlar. Hatta kararını veren seçmenler de seçim günü saldırılarını engellemek için oy verme merkezlerının yerinin son dakikaya kadar gızli tutulması nedeniyle, nerelerde oy kullanacak- larını bile bilmıyor. Bağdat'tan Hüseyin Ali, şu ana ka- dar nasıl oy kullanacaklarını bilme- dıklerını belirterek sadece yakın bir yerde seçim merkezi olduğunu bildi- ğını, ancak tam yerini bilmediğini söy- ledi. Ali, "Adaylan,isimlerini,program- larını, nereden geldiklerini bilnıiyonız. Bilmediğim kişiler için oy vereceğim'' dıye konuştu. Saddam Hüseyin rejimının devril- mesinden sonra, ışgal altında 275 san- dalyeli Ulusal Meclis ve 18 bölge mec- lisinin üyelerinin belirleneceğı seçim- lerde, seçmenler tek tek meclis üyele- rine değil, bir parti ya da koalısyonu temsıl eden aday lıstelerine oy verecek. Tehditler nedeniyle 7 bin 500 ada- yın çoğunun mıting yapmaktan kaçın- dığı, sadece önde gelen siyasetçilerın televızyonda görünmeye cesaret ede- bildıği kaydediliyor Bazı kentlerde seçim yetkılilerinin ıs- tifa ettiğı, hatta Irak'ın üçüncü büyük kenti Musul'da seçim görevlilennmta- mamının görevini bıraktığı bildırili- yor. Bölgeden gelen habeıiere göre, seçim yetkililerinden 7'si öldürüldü, bazılan Bağdat'ta araçlarından sürük- lenerek çıkanldı ve giin ortasında çev- redekilerın gözleri önünde vuruldu. Dışişleri Bakanhğı, Kürt liderin sözlerinin resmi beyanlarıyla uyuşmadığı görüşünde Talabani kendisiyle çelişiyor' ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)-Dışişleri Bakanhğı Söz- cüsü Namık Tan, Irak Kürdis- tan Yurtseverler Birliği (IKYB) hderi CelalTalabani'nın, "Ker- kük'ü asla unutmayacağız. Ker- kük'ün eski statüsüne kavuştu- rularak sürgündeki Kürtlerin dönmeleri konusunda ABD ve İngiltere büyükelçilerinden ya- zıh güvence aldık" yönündeki açıklamasının resmi beyanlar- la çehştiğini söyledi. Talabanı'nin beyanları, Dı- şişleri Bakanhğı taranndan "res- mi açıkiama" kabul edilmedi. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Na- mık Tan, Türkiye'nin Kerkük konusundaki hassasiyetini ve düşüncelerını her fırsatta ABD ve Iraklı muhataplarına tüm ay- rıntılarıyla aktardığını anlattı. Geçen hafta yaptığı açıkla- maya ışaret eden Tan, "Nelere karşı olduğumuzu, Kerkük'e kaydınlan yapay nüfusun yara- tacağı tehlikeleri açıkladık. Söy- leyeceğimizi söyledik, gayet açık bir şekilde. Onun ötesinde bizi bağlamıyor. Çünkü web sayfa- sında yer alan bu açıklama, 1a- labani'nin resmi açıklamalan ile bağdaşmıyor" dedi. Talabani'nin Ankara'dakı açıklamalarının bu yonde ol- madığını vurgulayan Tan, "As- lında bu çeüşkiyi ilk defa da yap- mıyorlar. Ancak her bir açıkla- mayı alıp, yamtlamamız da doğ- ru değiL Biz resmi beyanlar üze- rinden hareketederiz" diye ko- nuştu. İran'la diyaloğa devam Tan, ABD Başkanı George Bush'un nükleer silah progra- mı bulunduğundan şüphe edı- len lran'a askeri eylem yapma- nın masadakı seçeneklerden bi- ri olduğunu açıklamasının ardın- dan artan gerginliğe ilişkin so- rularımızı da yanıtladı. Bu ger- ginliğın Türkiye'nin îran poli- tıkasmda değişıkliğe neden olup olmayacağı konusuna değinen Gül'den Annan'a Kerkük uyarısı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Bırleşmış Milletler Genel Sekreteri Kofi Annan'a bir mektup göndererek Türkiye'nin Irak'ta yapılacak seçimler ve Kerkük konusundaki hassasiyetini ıletti. Gül, Irak'taki bazı grupların uygulamalarının, bölge ıstıkrannı olumsuz etkileyebileceği uyansında bulundu. Dışişlen Bakanı GüTün Annan'a yazdığı mektup, 19 Ocak'ta BM Sekretaryası'na teslim edildı. Gül, mektubunda ilk olarak Irak seçımleriyle ilgili görüşlerıne yer verdı. Seçimlerin yapılmasınm önemıne işaret eden Dışişleri Bakanı, Irak halkının bütün katmanlannın en geniş şekilde katılımının sağlanması gerektiğini belirtti. Gül, seçimlerin Irak halkının beklentilerini karşılamamasının meşruiyet sorunlan doğurabileceğini kaydettı.Gül, mektupta Türkiye'nin Kerkük konusundaki hassasiyetine de işaret etti. Kerkük ve çevresine yapay nüfus kaydırması yapıldığına dikkat çeken Gül, isim vermeden Kürt gruplan Annan'a şikâyet etti. Gül, Irak'taki bazı grupların uygulamalannın, bölge istikrarını olumsuz etkileyebileceği uyarısında bulundu. Annan'dan bu uygulamaların dıkkatle incelenmesı ve gereğinin yapılması istendi. Tan, "ABD ile ilişkilerimiz baş- ka, İran ile ilişkilerimiz başka" dedi. Tan, dünyadaki tüm geliş- meleri yakından izlediklerinın altını çizerek dış politikada iz- lenen stratejiyi Türkiye'nin ken- disinin belirlediğıni vurguladı. "Her ülkeile ilişkimizi kendi- miz istediğimiz gibiyönlendirir ve çerçevesini oluştururuz" di- yen Tan, geçen hafta yaptığı açıklamanın geçerliliğini koru- duğunu söyledi. Tan, 19 Ocak'ta yaptığı açıklamada, îran ile di- yaîoğun devamından yana oldu- ğunu vurgulamıştı. Dışişleri Bakanlığı'ndan üst düzey bir yetkili de Türkıye ve tran arasında iyi bir ilişki ve di- yalog süreci olduğunun altını çizdı. Yetkili, "tran'ın Ulusla- rarası Atom Enerjisi Ajansı ile işbiıiiği yapmasmı tavsiye ediyo- ruz. İran, öneınli bir komşumuz ve diyaloğun sürmesinden ya- nayız" sözleriyle Türkiye'nin îran politikasında değişme ol- mayacağı mesajını verdi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear