Catalog

g EYLÜL 2004 PERŞEMBE + CUMHURİYET SAYFA HABERLER ABDÜLCANBAZ TURHAN SELÇUK VE, BEKİM içİN HEp <r£££ OÜUAK... EVET,V£ Çu BEMI' yÎN£ Ü-MNPÜZ OLALAk AMA İ (rfiîDÜRÜST TA3İATLI İSTAN3UL ABDÜLCANÎAZ 1 HARÎK0ıAD2 MACERALAH: TEKMİLİ 3ÎHDEN KONGRA GEL'de bölünme sürerken, muhalifler infazlara karşı kamuoyu oluşturuyor Ocalan'dan 'vurun' emri!MEHMETFARAÇ Abdullah öcalan, PKK'den kopa- rak partıleşmeye giden kardeşı Os- man Öcalan ve arkadaşlan hakkın- da Kandıl Dağı ve Avrupa 'da alınan infaz karannı onaylaıken KONGRA GEL'den kopmalar sürüyor... Ku- zey Irak'takı kamplardan aynlan bir grubun Musul'da yeni partiye katılması iki örgüt arasındakı ger- ginliği arttınyor, muhalifler ise in- fazlara karşı Türkiye, Kuzey Irak ve Avrupa'da kamuoyu oluşturmaya çalışıyor. Osman Öcalan'ın bir ay önce Mu- sul'a kaçarak 40 arkadaşıyla bırlik- te PWD'yı kurması, PKK/KONG- RA GEL ıçındekı çalkantıyı arttı- nyor. 14 Agustos'ta 5 PKK'linin PWD merkezini basmasının ardın- dan örgütten kopanlara yönelik Kan- dil Dağı'nda alınan infaz karannı îm- ralfda yatan Abdullah Öcalan'ın onaylaması muhaliflerin tedirgin- liğını arttınyor. Geçen hafta avu- katlanyla konuşan Öcalan, karde- şinın girişimini, "sağeğümı'' olarak tanımhyor, PKK'deki bölünmeyı Dev-Yol üe Dev-Sol arasındaki ay- nşmaya benzetiyor. Kardeşinin kur- duğu partinin ABD desteğiyle ge- lişebileceğınden endişe eden Öca- lan, infaz karannın bir an önce uy- gulanması gerektiğıni şu sözlerle yansıtıyor: "—Ferhat(Osman Occa- lan)şhndi demokrasiden bahsediyor. Sanki demokrasiden haberi var da! Bitmiş IdşiUkler, zavalh tipler, rezil takmu~PKKUedeğerii,yürektiar- kadaşlar oMuğuna inaıuyorum. Be- nim için kendini yakanlar oldu. Ce- zaevinde yıDarca yatanlar oldu. Ka- lanlarbuna saygdıobnah. Birkez da- ha uyanyorum: Çok ciddi bir aşa- maya gefinmiştir. Bununla oynana- maz. Beş yıl önceonlar daha ilk adı- mı atbğında boğacaktmız, nefes al- dırmayacaktınız. Yann hepinizin kanınagirerler. Kardeşûn değfl, kim ohırsa olsun. Bütün birimleri, ger- çekleri hızla kavrayarak harekete geçirin, gerekeni yapm." RoJ TV'de ölüm emril.. öcalan'ın gerekeni yapın talima- tından sonra kardeşi ve ekibinin öl- dürülmesine yönelik çağnlar sık sık PKK'ye yakın gazeteler ve Roj TV'den yayunlaniyor, örgütten ka- çanlar a hain ve tasfiyeci" ilan edi- liyor. Osman Ocalan'dan sonra PKK'den kopan Kani Yıtanaz (Fay- sal Dunlayıcı), gehşmeler üzerine örgüt kaynaklanna 29 Ağustos'ta gönderdiği "ÖMürmeemri üzerine bir açıklama" başlıklı mektubunda infaz endişesini dile getiriyor: "tsimlerimiz de verilerek tmra- h'dan çok açık seçikifadelerie onay da alınmış ohıyor. Arük gerisi, ehn- debtziimhae&nekiçinimkândabu- lunan KONGRA GEL'in uygula- masına kahyorL" KONGRA GEL yöneticilerini tekrar düşünmeye davet eden Yıl- maz, "Baştademokratikülkelerol- makuzereAHİMvediğeruhıslara- rası kurumlan bu durumu not et- meye çağUTjorum" dıyor. Muhalıflenn öldürülmesi karan- nın yarathğı taruşma üzerine Osman Öcalan, PKK çevrelerini yeni par- tisinde örgütlenmeye çağınrken de- mokrasi ve yurtseverliği temel har- cı halıne getireceklerini söylüyor. Bu açıklama KONGRA GELden yeni kopmalara yol açıyor. PKK'nin ama- cından uzaklaşnğını ileri süren Aris- tan Simge, Metin Yazar, Recep Do- ğan, Fazıl Gökoğlu, Lokman Adil, Veli l mhan, Gülnur Erik, tbrahim Polat, Abdurrahan Esmeran, Mu- rat Yamaa, Melya Abdullahi Eme- leyora Edvero'nun da aralannda bu- lunduğu bir grup, PWD'ye katıldı- ğını açıklıyor, PKK'yi ise "Kan- şiddet politikası ile, kendi arkadaş- larmı öldürme planlan ile \'arbğuu sürdürmeye çahşan darbeci yöne- tim" diye suçluyor. Kardeşine meydan okuyor Türkiye'yi bir dönem kan gölü- ne çeviren PKK içinde bölünmey- le başlayan ve iç savaşa doğru gi- den kavga, muhaliflen hem korku- tuyor hem de güçlendiriyor. Osman Öcalan 1 Eylül'deki PWD duyuru- sunda bu nedenle kardeşine rahat- ça meydan okuyabilıyor: "Sakhrgan- hk,khn$e>e>-aşam hakkıtanmıamak ne özgüriük ne de demokrasi ölçü- lerine sığar. P\V D kendisine ve diğer >ıırtsever kesimkre sakunlara kar- şı kararnca duracakür." LEYLAZANA 'Çatışmaya gerekçe kalmadı'ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Eski DEP milletvekillen, 1 Eylül Dünya Banş Günü'nde "catışmalara son verihnesi" çağnsı yaptılar 4 mılletvekili adına açıklama yapan Leyia Zana, bölgedekı çatışmalar nedeniyle Avrupa Bırlığrnın müzakere tarihi vermemesi durumunda bunun vicdani sorumluluğunun ağır olacağını söyledi. Eski DEP milletvekilleri Hatip Dide, Orhan Doğan, Seüm Sadak ile Leyla Zana dün Doğan'ın evinin önünde açıklama yaptı. Yazılı açıklamayı okuyan Leyla Zana, Türkiye'nin en önemli ve öncelikli konusunun "özünde demokrasi sorunu" olan Kürt sorunu olduğunu söyledi. Bu sorunun çözülmesi durumunda, siyasi kirlilikten çeteleşraeye kadar onlarca sorunun doğal akışı içinde sona ereceğini savunan Zana, "Unutulnıamalıdır ki tinerden, açhktan ve fuhuştan kurtardığunız her insan canb bomba obnaktan kurtulan binierce ha>at demektir" dedi. 1 Haziran'a kadar süren "çaüşmasız bartşçıl sürecin" Kürt sorununun çözümünde tarihi bir fırsat oluşturduğunu belirten Zana, Kürt hareketinde silahsızlanmayı sağlayacak yasal düzenlemeler yapılması gerektiğıni söyledi. Zana, ıçıklamasını şöyle sürdürdü: "Şiddet, bir sorunun duyurulması ya da açığa akanlması için araç otanuşsa 15 yıl sddet kullanılarak bu anıaca zaten ılaşıldı. Sorunun şiddetie yok •Imayacağı da anlaşüdL Şiddette ısrar, Dplumu terörize ediyor. Şiddet roiünü «ynadı. mi\adını doldurdu. Toplum addete doydu. tnsanlanmız şimdi laha çok banş, daha çok sağhk, iş, aş, tkmek ve daha çok demokrasi stiyor; hangi neden ve gerekçeyle ıhırsa olsun savaş ve şiddet istemiyor." 1 DtYARBAKIR Gedikler köyönde yapdan temel atmatörenmeJandarma Bölge Komutanı Tümgeneral Eker de kabldL Geriye dönüş zamanıTUNCEIİ (Cumhuriyet) - Tunceli Vaüsi Mustafa ErkaL Köye Dönüş ve Rehabilitasyon Projesi kapsamında Geyiksuyu ve Dedeağaç köylerinden sonra Çemişkezek'in Gedikler köyünde 24 konutun temeüni atü. Temel atma törenine Vali Erkal'ın yanı sıra Jandarma Bölge Komutanı Tümgeneral Osman Eker, CHP Tunceli Milletvekili Hasan Güyüldar, Çemişkezek Kaymakamı Aynan Tavh, Tunceli Belediye Başkanı Songül Erol Abdfl, Hozat 51. Piyade Tugay Komutanı Tuğgeneral Metin tyklO, 4'üncü Komando Tugay Komutanı Tuğgeneral Süha Tanyeri ve kurum müdürleri katıldılar. Konuklan köy girişınde davul zurnayla karşdayan köylüler adına bir konuşma yapan Hüsnü Yalcuıkaya, PKK'ülerce 15 Agustos 1993 ve 24 Tenamız 1997'de yapüan baskınlarda 8 kişinin yaşamını yitirdiğini anımsattı. Yalçınkaya, okuduğu şıırle, yaşamını yitirenlerin yakınlanna duygulu anlar yaşatü. Tunceli Milletvekili Hasan Güyüldar da konuşmasında Köye Dönüş ve Rehabilitasyon Projesi'nin önemine dikkat çekerek "Devietin gedkmeh' de olsa yaraian sarması önemli bir getişme. Terörûn açüğı yara hızla kapaDhvor" dedi. Vali Mustafa Erkal, terör nedeniyle 1994 yılından itibaren Tunceli'de 95 köy ve yaklaşık 400 mezranın boşaltıldığını belirtti. Kısa sürede Tunceu'de 5 köye dönüş saglandığını anlatan Vaü Erkal, "Yaklaşık 300 konutun temeli aükh, bir kısmı da bitirfldL Amaç kısa sürede 3 köye daha geri dönüş için temel atmak. Elbirliğhie bu zaraıian en aza indirgemeye çaüşıyoruz n dıye konuştu. Konuşmalann ardından PKK tarafindan öldürülen 8 köylünün anısına yaptınlan Şehitler Çeşmesi, Tümgeneral Osman Eker tarafindan açıldı. Açüıştan sonra üışaat alanına giden Vali Erkal, konutlann ilk harcını attı. Verheugen Baydemir'le görüşecek ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Avrupa Birliği (AB) Komisyonu'nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Günther Verheugen, 5-8 Eylül günlerinde yapacağı Türkiye ziyaretinde Diyarbakır Belediye Başkanı Osman Baydemir'i de ziyaret edecek. Verheugen, Diyarbakır'daki kültürel faaliyetler kapsamında fotoğraf sergisini açacak, çocuk korosunun şarblannı dinleyecek ve AB fılmleriyle ilgili bir etkinliğe katılacak. Dışişlen Bakanlığı, Türkıye-AB üişkılerinde kritik bir ziyaret olarak değerlendirilen Verheugen'in Türkiye programını açıkladı. Ankara'nın yanı sıra Diyarbakır, îzmir ve fstanbul'a da gıdecek olan Verheugen, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Abdullah Gül ile resmı temaslarda bulunacak. AB Komiseri'run bundan sonraki temaslannın büyük çoğunluğu sivil toplum kuruluşlannın temsilcüeriyle olacak. Diyarbakır'da pazartesi ve salı günü kalacak olan Verheugen, burada Diyarbakır Valisi Nusret Vüroğlu ve Belediye Başkanı Osman Baydemır ile de görüşecek. Baydemir, bir bekçı ve ıkı polis memurunu öldüren PKK'lı teröristin ailesine taziye ziyareti yapmasıyla gündeme gehnişti. Verheugen'in Diyarbakır'da sivil toplum kuruluşlannın temsilcüeriyle bir araya gelmesi ve bazı kültürel faaliyetlere katılması da bekleniyor. AB Komiseri daha sonra Izmir ve Istanbul'a da geçecek. Dışişleri Bakanı Gül de AB ile ilgili temaslanna başladı. 3-4 Eylül günlerinde dönem başkanı Hollanda'da yapılacak gayn resmı AB dışişlen bakanlan toplantısına katılacak olan Gül, 9-14 Eylül günlerinde de Baltık ülkelerinı ziyaret edecek. GEÇMtŞTEN GELECEĞE ORHAN ERİNÇ GAP'ı KaptHMşımızın Son Adımları... Yabancılann ülkemizden toprak almasına ilişkin haberier ve doğal olarak da yorumlar ağustos ayı- nın ortalarında gündemin öncelikli konulanndan biıi oldu. Konunun 2002'nin başında ortaya atılmış- ken aradan geçen yaklaşık iki buçuk yıllık suskun- luğun ardından ve tam da Avrupa Birliği (AB) iler- leme raporunun hazırianmakta olduğu dönemde canlandırılıvermesi insanı kuşkuya düşürüyor. Acaba "AB'ye uyum sürecinde, bu alanda da kurallara ayak uydurduğumuzu yansıtmak için kul- lanılıyor muyuz" sorusu akıllarda çakılı kalıyor. • • • Biraz geriye gidelim. Bu köşede 18 Şubat 2002 günü "Meğer GAP'ı da Kaptırmışız" başlıklı bir yazı yayımlanmıştı. Yazı, Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) konu- sunda Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin yayın organı Forum dergisindeyayımlanan biranketin ak- tanlarak yorumlanmasından oluşmuştu. Yazının çıktığı gün Ankara Sanayi Odası Başka- nı Sihan Aygün'den bir ileti aldım. Onu da yine bu köşede 21 Şubat 2002 günü "GAP'ta Gizli Trafik" başlığı ile okurianmızın bilgi- sine sundum. Hemen belirteyim ki o tarihlerde yabancılann mülk edinmesine değgin yasa Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) iktidarda olmadığı için değiştirilme- mişti. Aygün önce "Maalesef GAP'ı yıllar önce kaptır- dık. Ulkeyiidareedenlerinyanlış ve becehksiz yö- netimleri sonucu bu şaheser, üzülerek söylüyorum yabancılann kontrolüne girdi" diyor, sonra da şun- lan ekliyordu: "Şu anda GAP'ta durum vahimden de ötedir. Ne kadartoprağımızın gizli ve açıkolaraksatıldığı nes- mi olarak belli değildir. Bu sayının korkunç boyut- larda olduğu tahmin edilmektedir. Nitekim devrin başbakanının Mesut Yılmaz olduğu 1996 yılının 14 Mart günü Türkıye-lsrail arasında serbest böl- ge anlaşması imzalandı. Bu anlaşma ile GAP böl- gesinde Israil'e olağanüstü kolaylıklar sağlanmış ve DTÖ (Dünya Tıcaret örgütü) ilkeleri çerçeve- sinde serbest yatınm bölgelehnin kurulması ön- görülmüştür. Serbest bölge demek 'özerk bir ti- caret kolonisi' demektir. Bu bölgelerde, sizin çok iyi bildiğiniz gibi, Türkiye'nin hükümranlığı söz ko- nusu olmayacaktır." • • • 2003 yılının Temmuz ayında AKP iktidannın ge- cenin geç saatlerinde değiştirdiği, çeşitli kanunlar- da değişiklik yapan 4916 sayılı yasa ile değişik 2644 sayılı Tapu Yasası'nın 35'inci maddesi şöyle başlıyor: "Karşılıklı olmak ve kanuni sınırlamalara uyul- mak kaydıyla, yabancı uyruklu gerçek kişiler ile yabancı ülkelerde bu ülkelerin kanunlanna göre ku- rulan tüzelkişiliğe sahip ticaret şirketleh Türkiye Cumhurıyeti sımrtan içinde taşınmaz edinebilir- ler." Maddeye bakınca, yabancılann özellikle tanm top- raklan konusunda ellerini kollannı sallayarak gele- meyeceklerini sanıyorsunuz. Aralannda Köy Yasası, tarım topraklarına ilişkin yönetmelikler, Tanm Reformu Yasası, ulusal güven- liğe ilişkin yasalann da yer aldığı bir kurallar dizge- si var. Anlaşılıyor ki 35'inci madde değişikliği sihirii bir değnek gibi o kurallan da yok edivermiş. • • • Tapu ve Kadastro Genel Müdüriüğü'nün inter- net sitesınden Türkıye'de taşınmaz edinen yaban- cı uyruklu özel ve tüzefkişilerin ülkelerine ait bilgi- ler de basın aracılığı ile kamuoyuna yansıtıldı. Almanya, ABD, Avusturya, Belçika, Fransa, Hol- landa, Ingiltere, Italya, KKTC, Suriye ve Yunanis- tan uyruklulannın aldığı taşınmazlann sayılan ve alan- lan biliniyor, ama ilaç için olsun aralannda bir tek Israilli yok. Bu noktayı da Ertıan Göksel açıklığa kavuştu- ruyor CTempo dergisi /19-25 Ağustos 2004): "GAP'ta iki şey oluyor. Birincisi Israilliler oradan toprak alıyor. Buna ek olarak kalburüstü diyebile- ceğimiz Türkler de oradan toprak almaya devam ediyor. Yatınmlar hep arazi üzerine. Israilliler böl- geden toprak alıyohar, ama hangi yöntemle? Zil- yetlik yöntemiyle. Biliyorsunuz, zilyetlik bir kimse- ye, bir taşınmazın sahibi olmakstzın ondan yarar- lanma hakkının verilmesi anlamına geliyor. Dola- yısıyla, tapu kayıtlarından böyle bir satışı tespit etmeniz mümkün değil." • • • Sinan Aygün'ün "GAP'ın ulusal stratejik dava" ilan edilmesi önerisini bir kez daha anımsatıp dört maddede sıraladığı önlemlerin kimilerini de yine- leyelim. • "Yabancılann hangi yolla olursa olsun toprak alımına son verilmelidir. • Devlet bu bölgeyi hayati ayncalıklı bölge ilan etmeli ve ona göre politikalar uygulanmalıdır." • • • Akşam bastırdıktan sonra sabah şerifler hayrol- sun demek gibi oldu, ama yazmadan edemedim. oerinc@cumhuriyet.com.tr. DEHAP'lı gençler Gabar Dağı'na çıkmak isteyen grup durduruldu MAHMUT ORAL Dİ\ARBAKIR-Ope- rasyonların durdurul- ması için Şırnak yakın- lanndakı GabarDağı'na çıkmak isteyen DEHAP bünyesindeki Diyarba- kır Demokratik Genç- lik Platformu üyelen- nin Şırnak'a gırişlerine Jandarma tarafindan izın verihnedi. 35 kişilik grup Gabar Dağı'nda geçen hafta- dan bu yana devam eden ve 4 bin askerin katıldı- ğı operasyon bölgesine gitmek için yola çıkmış- h. Grup aduıa konuşan Naime Kaçak "Türld- ye'niniçindeolduğu sü- reçte banş ortammm\a- ratüması gerekirken operasyonlaıia gergüı- Kk varatdmasını tedir- ghüiklekarşdıyoruz. Ça- oşmalardan doğanın ve yurttaşlann zarar gör- memesi için kalkan gö- revi göreceğiz'' açıkla- masını yapmıştı.