23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
19 EYIİÛL 2004 PAZAR CUMHURİYET SAYFA kultur@cumhuriyet.com.tr 15 KULE CANBAZI SUNAYAKEN Padişahın yemek artıklan!..Paris'teki Louvre Müzesi'nde sergilenen Roraa askerlerinin kalkanlanndan birinin tam önünde duruyoruz!.. "Sunay Akın, bu ünlü müzenin salonla- rında birbirinden değerli sanat eserleri sergiJenirken, bir Romalı askerin kalkanı- nın önünde durmamız neden" diye sordu- ğunuzu duyar gibiyim. Efendim, bu kalkan, Roma Imparatorluğu'nun egemen olduğu topraklarda. güneş ışınlannının her sabah üs- tünden ilk yansıdığı silahlardan biridir; çün- kü, imparatorluğun en doğusundaki birliğe aittir. Güneş, kalkanın gri rengini altm sansına dönüştürmekle kalmaz, üstünde resmi olan kediyi de gülümsetir. Evet, kalkanın üstün- de bir kedi resmi vardır ve siz bu kediyi ya- kmdan tanırsınız. O da sizi, müzenin koridor- larında görünce sevinmiştir zaten. Ne de ol- sa onunla aynı topraklara aitsiniz. Kalkanın üstünde resmi olan kedi, bir Van kedisidir! Roma Imparatorlugu'nun doğu birlikleri- ne simge olan, hatta savaş bayraklanna bile resmi konulan Van kedisini Osmanh sara- yında besleyen padişah, Sultan II. Abdülha- mit'tir. Işin asîını ararsanız, 'Pamuk' adlı Van kedisinin asıl sahibi padişahın kızı Ay- şe Sultan'dır. Bir gün padişahın odasına gi- ren kedi bir daha hiç aynlmaz oradan. Der- ler ki, kediyi kızından isteyen II. Abdülha- mit şu yanıtla karşılaşmış: "Kedi zaten si- zindir efendimiz. Lakin, kediyi çok kıs- kandım!" Pamuk'a özel yemek II. Abdülhamit, sürgüne gönderildiği Sela- nik'e bile götürür Pamuk'u. Bir Osmanlı pa- dişahıyla birlikte sürgün hayatı yaşayan bu Van kedisinin en önemli özelliği, yemeğini bakıcısırun çatala batırarak sunmasıymış. Pa- muk, saray sofrasının artıklarını yemez, ken- disine özel yemekler hazırlanırmış. II. Ab- dülhamit'in yemeğinden arta kalanlar kedi- ye verilmez ama, bin bir rica ve minnetle bir çocuğa götürülmek üzere gümüş kaplar için- de saraydan dışanya çıkanlır, bir seferliğine! Padişahın, tabağında kalan yemekleri bir erkek çocuğa gönderdiği yıl 1899'dur. Bunun nedeni, dili tutulan, konuşmayan çocuğa pa- dişah yemeğinden arta kalanlann iyi gelece- ğine olan inançtır! Din hocalannın bu öneri- si hiçbir işe yaramaz. Sarayın artıklarını yi- yerek dilinin çözüleceğine inanılan çocuk büyüdüğünde özgürlük şarkılan söyleyecek ve o sofralan devirenlerin korosunda ön sı- radayer ala^aktır!.. Dili kendiliğinden açılan çocuğun başına bir başka felaket gelir, üç yaşında... Annesi ve babasının yanında götürüldüğü bir ev zi- yareti sırasında, hizmetçi kadın tarafından Çingenelere satılmak amacıyla kaçınlır. Is- tanbul'un altı üstüne getirilerek aranılan ço- cuk büyük bir şans eseri olarak bulunur. Neyire Hanım, bir gün oğlunu evdeki ter- likleri bir araya toplarken görür. Tüm terlik- leri sıralar halinde, düzgün bir şekilde arka arkaya getiren çocuk onlarla konuşmaya, bir şeyler anlatmaya başlar. 'Eyvah!' der Neyi- re Hanım. 'Bizim oğlanın dili açıldı açılma- sına ama bu sefer de terliklerle konuşma- ya başladı!..' Kapı arkasından oğlunun konuşmalarını ona belli etmeden dinleyen annenin şaşkın- lığı, çocuğun terlikler karşısında bilgi dolu bir konuşma yaptığını duyunca bir kat daha artar. Her gün yinelenen bu garip olay sonun- da çözüme ulaşır: Çocuk, dayısı Raufa ders vermek için eve gelen öğretmenleri dinle- mekte, duyduklannı sonradan terliklere an- latmaktadır! Bu 'öğretmencilik' oyunu o- nun geleceğinin de habercisidir aslında. Çocuğun terlikleri oyuncak öğrenciler yapması, eğitimi ne de güzel tarif etmekte- dir: Eğitim, bilime dayandınlmaz ve yenilik- lerden uzak kalırsa, yıkanmayan bir ayağa dönüşür ve içine sokulduğu terliği de koku- tur! On dört yaşına geldiğinde yaşantısı bo- yunca unutamayacağı bir felakete tanık olur; anneannesinin Yenikapı'daki evi 23 Temmuz 191 l'de başlayan Aksaray yangınıyla küle dönüşür. O evde, dedesinin çizdiği haritalar ve yağhboya gemi resimleri de vardır! An- neannesi, dedesinin yazdığı aşk mektuplan- nı kurtarabilir yalnızca... çözüm Van kedlsl! Aynı yıllarda, Yüdız Sarayı'nın bahçesin- deki büyük havuzda, Istanbul'un ilk Japon ördekleri yüzmektedir. Bu ördekler, Japon imparatorunun II. Abdülhamit'e gönderdiği armağanlar arasında yer almaktadır. Çocu- ğun dedesinin adı Kaptan Ali Bey'dir. Ali Bey, padişahın karşılık olarak gönderdiği ar- mağanları Japon Imparatoru Meji'ye sun- muş, gemisi Ertuğrul ve beş yüzü aşkın ada- mıyla birlikte geri dönüş yolunda yakalan- dığı fırtınadan kurtulamayarak Japon Deni- zi'nde boğulmuştur! II. Abdülhamit'in, ye- mek artıklannın verilmesine razı olmasının nedeni de zaten, çocuğun Kaptan Ali Bey'in torunu oluşudur. Terlikleri birer öğrenci gibi karşısına dizen ve onlarla bir öğretmenmiş gibi oynayan ço- cuk, Köy Enstitüleri'nin mimarlarından Mil- li Eğitim Bakanı Hasan Âli Yücel'dir. 1923 devriminin eseri olan Köy Enstitü- leri'nin kapatılmasıyla 'Tam Bağımsızlık' düşüncesi kalkansız kalır ve emperyalistle- rin kuklaları olan hükümetler tarafından unutturulmak istenır. Bağımsızlık düşünce- sinin nefes alamadığı bir ülkenin kolay yu- tulur bir lokma haline gelmesi ve sömürge- ci ülkelerin sofralan için dilimlenmesi kaçı- nılmazdır. Çözüm mü? Çözüm, iki ayn göz renginin bir bedende olabileceğini görebilmektir... Yani, Van kedisi! ÇED düzenliyor Orhan Kemal Öykü Yanşması ADANA (Cumhuriyet Bürosu) - Çukurova Edebiyatçılar Derneği, yazar Orhan Kemal anısına, 'Orhan Kemal Öykü Yanşması' düzenledi. Yanşmanın, Orhan Kemal'in 91. doğum yıldönümüne denk gelecek şekilde düzenlendiğini vurgulayan ÇED Başkanı Bayram Uğur, "Yarışmaya katılacak yapıtların, Dil Devrimi'nin amaçlarına uygun olmasına önem veriyoruz" dedi. ÇED Yönetim Kurulu üyelerinin de bulunduğu toplantıda, yanşmayla ilgili bilgi veren Uğur, "Insan onurunu hedef alan ve günümüzde küreselleşme adıyla kılık değiştirip saldırılarını da artfıran emperyalizm karşısında savunmasız insanın birey olarak direncini yazmayı iş edinmiş Orhan Kemal'in doğumunun 91. yıldönümü dolayısıyla düzenlediğimiz yarışma, dileriz Türk yazınına katkı koyar" dedikten sonra şöyle konuştu: Türk yazınına katkı "Ünlü yazar ve öykücümüz Orban Kemal anısına düzenlediğimiz bu yarışmaya katılacak yapıtların öncelikle Dil Devrimi'nin amaçlarına uygun olmasına dikkat edeceğiz, buna önem veriyoruz. Türk yazınına da katkı koyaeağına inandığınıız yarışma sonunda jürinin değerlendirmesi sonucu birinciliği alacak yapıtı kitaplaştırmayı düşünüyoruz." ÇED Başkanı Uğur, seçici kurulunda Demirtaş Ceyhun, ISurer Uğurlu, Tuncer Uçarol, Ali Ozanemre ve Çetin Derdiyok'un bulunduğu Orhan Kemal Öykü Yarışması'na katılmak isteyenlerin, "Çukurova Edebiyatçılar Derneği - Reşatbey Mah. Adalet Cad. Güleryüz Apt. No:20 Seyhan-Adana" adresine taşvurabıleceklerini ya da derneğin C 322 453 49 99 No'lu telefonundan tilgi alabileceklerini belirtti. Adana Devlet Tiyatrosu 2004 -2005 tiyatro sezonunu 19 Ekim günü açacak Fırtma öncesi sessizlik... SAVAŞ KÜRKLÜ ADANA - Adana Devlet Tiyatrosu, yeni döneme prova ve sahne hazırlıklan devam eden 'Fırtına' adlı oyunla başlayacak. ADT'nin yeni Müdürü İskender Altm, "Türk yazın ve edebiyatının ünlü, unutulmayacak ismi şair Can Yücel'in Shakespeare'den çevirerek oyunlaştırdığı 'Fırtına' ile tiyatroseverlerin karşısına fırtına gibi çıkacağız" derken bu dönem izîeyicilerin tiyatroya doyacaklannı söyledi. ADT'nin 2004-2005 tiyatro sezonuna salı günü Bulgar yönetmen Javor Gardef in sahneye koyduğu 'Fırtına' adlı oyunla gireceklerini anlatan Altın, oyun biletlerinin önümüzdeki günlerde Sabancı Kültür Merkezi ve Atatürk Can Yücel'in oyunlaştırdığı Shakespeare'in fırtına adb oyu- nunun ilk gösterimi 19 Ekim'de yapılacak. Caddesi üzerinde kurulacak yeni bir gişeden alınabileceğini belirtirken şunlan söyledi: "Geçen yıl ADT'nin ve konuk topluluklann sergilediği oyunlara tiyatroseverlerin gösterdiği ilgi bizi fazlasıyla mutlu etti. Yeni döneme değişik oyunlarla hazırlanıyoruz. Beklentimiz daha çok tiyatroseveri sahne önüne çekmek." ADT oyunculannın oyun için çok sıkı bir çalışma içine girdiklerini vurgulayan müdür yardımcısı ve sanat yönetmenlerinden Vecih Uğurlar da geçen dönem büyük ilgi gören oyunlann bu yıl yeniden sahnelenebileceğini belirtirken 'Fırtına' adlı oyunun pazar ve pazartesi günleri dışında ekim ayı sonuna kadar devam edeceğıni söyledi. Uğurlar, "ADT şu anda iki farklı tasarının provalanm sürdürüyor. Bunlardan biri seyirci için de sürpriz olacak müzikal bir oyun. Metinlerini Haluk Işık'ın yazdığı, müziklerini Cem Idiz'in, yönetmenliğini de müdürümüz İskender Altın'ın yaptığı bu müzikalde seyirciyle, kentin değişik ve büyülü ortamlannda buluşmayı amaçhyoruz" diyerek tüm Adanalılarla buluşmanın yolunu açacaklannı söyledi. ESİNTİLER ZEYNEP ORAL Yazarımızın yazısı elimize ulaşmadığından ya- yımlayamıyoruz. Kennedy Center Onur Üdiieri • VVASHİNGTON (AFP) - 27 yıldır düzenlenen ve Amerikan kültürüne önemli katkılan bulunan sanatçılara verilen Kennedy Center Onur Ödülleri'nin sahipleri belli oldu. Kennedy Center, aralatında Ingiliz şarkıcı ve besteci Elton John, film yıldızı Warren Beatty ve Hollyvvood'un ünlü çiftlerinden Ossie Davis ve Ruby Dean'in de bulunduğu 6 önemli isim ödüllerini 5 Aralık'ta alacaklar. VVastıington'da Kolderij müzesi • Kültür Senisi - Amenka kıtasının yerli halkının öyküsünü anlatan Amerikalı Kızılderililer Ulusal Müzesi önümüzdeki salı günü Vvashinton'da açılacak. Doğal yollarla oyulmuş bir kaya şeklinin verildiği müze, Kızılderili soyundan gelen Amerikalı mimarlar tarafindan tasarlandı. Mimarlar, binajı tasarlarken mümkün olduğunca su ve rüzgâr gibi doğal etkenlerle oyulmuş göriintüsü vererek Amerika kıtasının özgün coğrafi yapısını yansıtmaya çalıştıklannı söylüyorlar. Yılda yaklaşık 4-6 milyon kişi tarafından ziyaret edilmesi beklenen müzenin yapımı 220 milyon dolara mal oldu. Müzedeki sergiler üç ana tema etrafında toplanıyor: Günümüz Amerikan yurttaş.lannı anlatan 'Bizim Hayatlarımız', farklı kabilelerin tarihini anlatan 'Bizim însanlanmız' ve Kızılderililerin dünyaya bakış açılannı yansıtan 'Bizim Evrenimiz'. Yetkililer, müzenin amacının Kızılderililerin tarihin bir parçası olmadığını. hâlâ sosyal ve kültürel varlıklarıyla dünya kültürüne katkıda bulunduklannı göstermek oiduğunu belirttiler. Müze salı günü 50 farklı kabileden 10.000 Kızılderilinın yerel kıyafetleriyle kanlacaklan bir törenle açılacak. Sağhk içiı Yunan epik şlirt •Kültür Servisi - A\rupalı bılım adamlannın araştırmalan. Yunan epik şiirinin insan sağlığı için yararlı oiduğunu ortaya çıkardı. Nefes alma şeklinin kalp atışlan üzenndeki etkilerinden yola çıkan araştırmacılar, Homeros'un Odisse ve îlyada gibi altılı hece ölçüsü ile yazılmış Yunan epik şiiri örneklerini yüksek sesle belli bir tempo okuyarak yüriime ve hareket etme kalp atışlannı düzenlemesinin yanında çok iyi bir nefes açıcı ahştırma oiduğunu belirttiler. Şahin Karakoç sergisi • Kültür Servisi - Eserlennı otuz yıldır yüzlerce kitap kapağı, film ve reklam afişlerinde görmeye aşina olduğumuz sanatçı Şahin Karakoç, deneyim ve birikimlerini ilk kişisel resim sergisinde sanatseverlerin ilgi ve beğenisine sunuyor. Karakoç, kendine özgü bir pentür tekniğiyle, kentin gece yaşamlannın coşku ve hüznünün harmanlandığı, mekân sınırlamalannı reddeden resimlerini 2-22 Ekim tarihleri arasında Göztepe Pastoral Sanat Galerisi'nde sergiliyor. Fotoğraflarla Hitit Tamh ve KiHtürü • ÇORUM (AA) - Çorum Valılığı'nce Hitit tanh v e kültürünü tanıtmak amacıyla hazırlanan 'Fotoğraflarla Hitit Tarih ve Kültürü' albümü çıktı. Vali Erhan Tanju, düzenlediği basın toplantısında, 5 aylık bir çalışma sonucu hazırladıklan albümde, Hıtitler konusunda kısa ve öz bilgilere yer verildiğini söyledi. Alacahöyük, Boğazkale ören yerlerinde çıkanlan Hititlere ait yapıtlar ve bu bölgelere ait fotoğraflarla desteklenen albümün, Dışişleri Bakanlığı başta olmak üzere tanıtımla ilgili tüm birimlere, yurtiçi ve yurtdışı tur operatörlerine ulaştınlacağını belirten Vali Tanju, albümün Çorum'un tanıtımı için büyük önem taşıdığıru söyledi. laboratuar 'Les Floraisons du Botanique' festivaline katılacak Türk toplulukları BrüksePde KÜLTÜII • SANAT 10212)293 t*7t Kültür Servisi - laboratuar perfor- mans sanatlan araştırma ve proje labo- ratuvan 30 Eylül - 16 Ekim tarihleri arasında Belçika'nın başkenti Brük- sel'de düzenlenecek 'Les Floraisons du Botanique' festivali kapsamında yer alacak. Bu yıl 2O.'si gerçekleştiri- lecek olan 'Les Floraisons du Bota- nique' kapsamında bu yıl Fransa, Bel- çika, Japonya, Brezilya ve Kanada'dan tanınmış topluluk ve sanatçılann yanı sıra Türk çağdaş dans sanatçı ve top- luluklannın yapıtlanna da geniş yer veriliyor. Festival programının sadece Türk sanatçılann yapıtlanna aynlmış olan son iki gecesinde Aydın Teker, Mustafa Kaplan, Filiz Sızanlı ve Candaş Baş'ın koreografilerinin ya- nı sıra Çıplakayaklar Kumpanyası - Mihran Tomasyan ve laboratuar - Şafak Uysal sahne alacak. Çalışmalanna resmi olarak Eylül 2003'te Ankara'da başlayan labora- tuar, birinci yılını doldurmasının he- men ardından ilk yurtdışı gösterileri- ne başladı. Geçen sezonda Istanbul ve Ankara'da çeşitli festival ve etkinlik- ler kapsamında 4 tasan, 14 temsil ger- çekleştiren topluluk, 'Les Floraisons du Botanique'te koreografilerini Şa- fak Uysal'ın yaptığı 'i am sitting in a room' ve 'für - u - zan' adlı yapıt- lan ile yer alacak. 'i am sitting in a ro- om' Aralık 2003 / Ocak 2004'te Ca- fe Dulcinea'da 'kat:la: ma' adlı pro- jenin ait bölümlerinden birisi olarak sahnelendi. Ses teknolojisi uzmanı Al- vin Lucier ve elektronik müzik sanat- çısı Robin Rimbaud'un çalışmalan- mn yanı sıra video kolektifi VÎ- DEA'nın katkılanyla hayata geçen bu yapıtta video ve sesin mekân kurucu özellikleri ön plana çıkmakta. 'für- u- zan' ise ilk kez 2003 yılının Haziran ayında Istanbul'da gerçekleşen 'Dans Buluşma"nın açılış gecesinde izleyi- ci ile buluştu. Çıplakayaklar Kumpanyası tarafın- dan gerçekleştirilen ve koreografisi Mihran Tomasyan a ait olan 'VVhy? Neden? Inçu? Çima?' adlı bu göste- rinin ait bölümlerinden birisi olan 'für-u-zan', Botanique'te yeniden kurgulanmış haliyle yer alacak. Festi- valde yer alan diğer sanatçı ve toplu- luklar: Ingrid von VVantoch Rekows- ki - Lucilia Caesar, Compagnie Mic- hele - Anne De Mey, Compagnie As Palavras - Claudio Bernardo, Com- pagnie Lia Rodrigues (Brezilya), Fondation Jean- Pierre Perreault (Kanada), Compagnie Astrakan - Daniel Larrieu (Fransa) Bulunmaz Kültür Merkezi oyunculuk eğitimi Yeiıçarşı Cd 36 3 [Galatasaray üsesı Yan TEL0212 51347 32 33 - 638 22 3« E-MAIL ınfo@bulunmaz com www bulunmaz com/lıyalro perareMom@3uperonıfirK.coffl www.pe.-oreWom.com.tr
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear