23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
3 ĞUSTOS 2004i SALI + CUMHURİYET SAYFA EGITIM ABDÜLCANBAZ TURHAN SELÇUK ?A3İATII I STAN3UL ıGACSHALAHI 16 yaşında yüksek not ortalamasıyla liseyi bitirdi, üniversiteye kayıtlı en küçük kız oldu Berfin Bilge'yi koımşııyor• Lisede9ve 10'uncu smıflan atlayan Bilge Buz, gelecekte diplomat olmak istediğini söyledi. Buz ba-şansmın sırnnı, "öğretınenleri iyi dinlemek ve çok öğrenmek" olarak açıkladı. FRANKFÜRT (Oumhuriyet Bürosu) - Berlin çevresinde üniversiteye kayıtl ı en küçük ögrenci kızın Bilge Buz adlı bir Türk olduğu belirlendi. Alman basınının da büyük bir ilgiyle karşıladığı BUZ'UTL, annesi ve erkek kardeşiyle birlikte babasının yanına 8 yıl önce geldiği ve 6 ayda Almancayı öğrendiği, zihinsel yetenekleriyle çevresindekileri şaşırttığı bildirildi. Geçen günlerde, henüz 16 yaşında oLmasına rağmen liseden 1.2 gibi çok yüksek bir not ortalamasıyla mezun olan Bilge Buz, başansının sırnnı "öğretmenleri iyi dinlemek ve çok öğrenmek" olarak açıkladı. Atatürk hayranı olduğunu belirten Buz, gelecekte diplomat olmak istediğini söyledi. Buz'un bir inşaat firmasında yöneticilik yapan babası Faik Buz da "Alman okul sistemi, Türk sisteminden daha laçka. tnşallah buradaki Türk gençleri Bilge'yi örnek alıriar da nodannı biraz yükseitirier'' diye konuştu. Hukuk okuyacak Hemen yükseköğrenime başlayacak olan Bilge Buz'un Humboldt Ûniversitesi Uluslararası Hukuk Bölümü'ne kayıt yaptırdığı, ancak ağustos ayı ortasına kadar Gemlik'te tatilini geçireceği belirtildi. Alman basınında yer alan haberlerde, lisede 9 ve 10'uncu sınıflan atlayan Bilge'nin, Türkiye'de japılan bir ölçümde lQ'sunun 168 çıktığına da dikkat çekildi. IQ, normal olarak 90-110 arasında değişiyor. ÖÖzge Akbulut'a büyük onıır Eğram Servisi - Sabancı Ûniversitesi Malzeme Bilimi ve Mühendisliği Bölümü mezunu Özge Akbulut, mühendislıkte dünyanın önde gelen üniversitelerinden ABD'deki Massachusetts Institute of Technology'nin (MIT) Rektörlük Onur Bursu'na değer görüldü. Üniversiteye geçen ocak ayında başvuran Özge Akbulut, "Bu ünhersiteye dünyanın her yerinden öğrenciler başvunıyor. Bu burs ise suurü sayıda öğrenciye veriüyor. Bölümümüzde 9 öğrenciydik, 6 hocamız vanfa. Hocalar bizimle birebir ilgilenrvorlardı. Laboratuvar olanaidanmız da çok iyiydi. Bursun bana verilmesinde proje bazb derskrin çok etkisi olduğunu düşünûyonun" dedi. Okul ücretinin karşılanmasuıın yanı sıra maaş da alacağını belirten Özge Akbulut, MIT'te yüksek lisans ve doktora yaptıktan sonra Türkiye'ye dönerek akademisyen olarak çalışmak istediğini söyledi. KKTC ÜNÎVERSlTELERİ Ankara'da diplomasi trafiğiANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - YÖK'ün KKTC universitelerine ön kayıtla ögrenci alımını kaldırması üzerine harekete geçen KKTC Cumhuriyet Meclisi'nden bir grup milletvekili, bu karan değiştirmek üzere Ankara'ya geldi. KKTC Cumhunyetçı Türk Partısı (CTP) milletvekili Mehmet Çağlar başkanlığındaki bir heyet, dün önce Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik ile görüştü. Bir saat süren görüşmede konuşan Çelik, YÖK karannın kaldınlması için çaba harcayacaklan sözünü verdi. KKTC heyeti daha sonra YÖK Yürütme Kurulu üyeleriyle görüştü. Görüşmeye, îstanbul'da bulunan YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç kahlamadı. Edinilen bilgiye göre YÖK üyeleri, aldıklan karann nedenini anlattı. KKTC üniversitelerinin kontenjanlannın üzerinde ögrenci almaya devam etmesi halinde aldıklan karardan geri adım atmayacaklan mesajını veren YÖK, sorunun ek kontenjan formülüyle aşılabileceğini iletti. YÖK Yürütme Kurulu, konuyu görüşmek üzere yeniden toplanacak ve son karannı verecek. Öğrencinin can simidi bursESRAAÇKGÖZ Üniversiteyi kazanan öğrencilerin çoğu, bannma ve geçinme sorunlanna çözüm bulmakta zorlanıyor. Bu noktada öğrencilerin yardımına, burs veren ku- ruluşlar yetişiyor. Ancak bu kuruluşlardan birinde "burHyer" olmak o kadar da kolay değil. Öncelikle ba- şanlı olmanız ve ailenizin ekonomik durumunun eğı- tim masraflannı karşılamaya yeterli olmadığını kanıt- lamanız gerekiyor. Burs veren bazı kurumlar ve ko- şullan ise şöyle: Türk Eğftlm Vakf I (TEV): Vakıf, ılköğretım. lise, yüksekokul, üniversite, mastır ve doktora öğren- cilerine burs veriyor. Vakıf, 2004-2005 öğretim yılın- da 7 bin 250 öğrenciye burs verecek. Öğrencilerde ih- tiyaç duymak ve başanlı olmak şartlannı arayan va- kıf, 9 ay boyunca burs veriyor. Tel: 0212 217 58 35 İStanbUİ Ticaret Odasi Vakfl: Ocak-haziran aylan boyunca burs veren vakfin başvurulan 1 Ekim- 30 Kasım tarihleri arasında tTO'nun tnsan Kaynakla- n Bölümü'ne yapılacak. Tel: 0212 455 60 00 KOÇ Vakfl: Koç Vakn'nın kriterleri başan. başa- nnın devamı ve ihtiyaç duyulması. Vakfin bursundan yararlanmak isteyen öğrencilerin, fakültelerinin de- İcanlığına başvurmalan gerekiyor. Tel: 0216 531 06 72 İStanbUİ TiCaret BorsaSI: Istanbul Ticaret Bor- sası, geçen öğretim yılında 9 ay boyunca 400 üniver- site öğrencisine ayda 80 miryon Iira burs vermiş. Bu yılki burs miktan ve kontenjanı belli olmayan vakfin bursunabaşvurular, 1 Ekim-30 Kasım tarihleri arasın- da yapılacak. Tel: 0212 511 84 40 21. Yüzyıl Eğitim ve Kültür vakfı. istan bul'daki üniversitelere burs veren vakıf, öncelık sıra- sını, ailesi kırsal kesimde yaşayan ya da anne-baba ay- n veya biri hayatta olmayan öğrencilere veriyor. Vak- fa müracaahn eylüj ayında Katotoparkı Üzeri K: 6 No: 4 Mecidiköy'deki Ögrenci Işleri Merkezi'ne şahsen ya- pılması gerekiyor. Tel: 0212 274 15 02 Çağda$ Yasamı Destekleme Derneğl (ÇYDD): ÇYDD'nin önerdiğı miktar bu yıl ıçin 75 mil- yon lira. Vakfin bursiyerlerinde aradığı koşullar ise şöy- le: - Üniversiteye yeni kaydolmuş olmak, - Atatürk il- ke ve devrimlerine bağlılık, - Başanlı olmak, - Eğiti- mi devam ettirebilmek için yardıma ihtiyaç duymak. Tel: 0212 252 44 33 Alarko Eğitim ve Kültür Vakfı (ALEV): Ge çen öğrenim yılında aylık 125 milyon lira olan vakfin burslan, 8 ay boyunca devam ediyor. Vakıf aynca ITÜ Makina Mühendisliği Bölümü son sınıfta olan veya li- sansüstü egitimi alan 4 öğrenciye Dr. Üzeyir Garih Bur- su veriyor. Tel: 0212 227 52 00 ENTERJVET / MEHMET SUCU mehmet@cumhuriyet.com.tr "Globalizmin dili, özel bir dikkat gerektirir" diyor Peter Marcuse The Language of Glo- lalization başlıklı yazısında. 1970'den itiba- en, globalizm sözcüğünün, değişik şeylerin •ek bir kategoride ifade edilmesi için kullanıl- nakta olduğunu belirten Marcuse, sözcüğün îelirsizleştirilerek hayalete dönüştürüldüğünü iöylüyor. Böylelikle globalizm sözcüğü bir güç laline dönüşmekte, insanın iradesi dışında, ;açınılmaz ve önünde durulamaz bir bağımsız arlığa sahip olmakta. Aslında globalizm, yazann dediği gibi yeni bir ;ey değil.. kapitalizmin özgün birbiçimi, kapi- alist ilişkilerin coğrafi olarak ve insan yaşamı- ıın heralanını etkileyen birgenişlemesi olarak anımlanabiliyor. Ulusötesi şirketler ve ABD'nin denetleme ;abaları, insanlığın yararına olması gereken aknolojik ilerlemeyi belki de hiç öngörülmeyen jıryöneçekti. Aslında teknolojik ilerleme, mal ve hizmetle- ın daha az çabayla aynı kalitede üretilmesi ya ia aynı çabayla daha fazla üretilmesi anlamı- ıadagelmeliydi. Bu, dahaazçalışmavpı 'iada- Demokrasiden Vazgeçmek İsteyenler Kim? ha çoğuna sahip olma sonucu doğurmalıydı. Ancak iktidar sahipleri, güçlerini arttırmak ve yoğunlaştırmak için teknolojik gelişmeyi kendi çıkarlan doğrultusundayönlendirdi. Tek- nolojik ilerleme, sınıflararasındaki güç denge- sini değiştirmek amacıyla kullanıldı. Ulusötesi şirketler bu süreçte önlerinde iki önemli engel ile karşılaşıyor. Egemen kültü- rün içindeerimekistemeyen ulusdevletlerve demokrasi. Bir büyük otomobil şirketinin Stutt- gart'taki biryönetim kurulu üyesi bu konuda- ki fikirlerini hiç sakınmadan dile getiriyor. Ha- ni ibretle okunması gerek denilecek cınsten bir yazı. Bakın ne diyor: "Aslında çok daha hızlı kü- reselleşebilirdik, fakat iki önemli engelle kar- şılaştık bu süreçte: demokrasi ve trilyonlarca dolardeğerindekıemeklilik fonlannın kamu, ya- ni ulus devletlehnin kontrolünde olması. Doğ- rudan yatınmlann veya bir başka deyişle sa- nayinin küreselleşmesi için gerekti adımlan za- ten yıllardan beri kat ediyoruz. Ama artık, bi- zim için asıl önemli olan, finansal sermayemi- zi küreselleştirebilmek. Yani borsalarda işlem gören hisse senetlerimizin prim yapması ve böy- lece bilanço varlıktanmızın, sermayelerimizin bilanço değeherinin giderek daha da büyüme- si, büyümesi... Fakatbunun için borsalara sü- rekli para girişi yapılması gerekiyor ve bu pa- ra da emeklilik fonlannda yatıyor. Bu emekli- lik fonlan (Pension Funds) özel aracı kurum- ların emrine tahsis edilecek olursa, borsalara kanalize edilecek ve biz daha da zenginleşe- ceğiz. Diğeryandan, doğrudan yatınmlanmı- zın küreselleşmesinde de ciddi bir direnç ile karşılaştık: Demokratik Devlet yapılan. Bakın Asya sermayesi nasılpara kazanıyor... Çocuk işçi, kadın emeği, sendika, insan hakları gibi sorunlarla uğraşmıyor Asya sermayesi ve bu yüzden de kâr marjları son derece yüksek. Çünkü bu bölgede ve G. Amerika 'da dikta yö- netimler iş başında. Fakat biz Avrupa 'da ne ya- pıyoruz? Yok işçi haklan, yok sendikal haklar, yok insan haklan, yok sosyal güvenlik katkı paylan.. sonuçta da kâhanmız kuşa dönüyor. Demokrasiden vazgeçmek zorundayız. "* Evet hiç çekinmeden demokrasiden vaz- geçmek zorundayız diyebiliyoriar. Bu kadar ce- surca kendilerini ifade ederek amaçlannı da- yatırken, diğer yandan da bunun bir gerçeklik olduğunu söyleyip duruyorlar. lletişim araçla- nnın tümü de kontrollerinde olduğu için dayat- tıklan bu sanal gerçekliği, insanlar gerçekmiş gibi algılıyor. En önemli hedefleri ise devlet yönetimlerini ele geçirmek oluyor. Burada devletlerin ve on- lan yönetenlerin ekonomik olarak kimleri tem- sil ettiği önem kazanmaktadır. Artık modası geçen ve tu kaka ilan edilen ulus devletler ye- rine şirket çıkarlannı kollayan, gittikleri yurtdı- şı gezilerinde iki ülke halkını ilgilendiren anlaş- malar imzalamak yerine, işadamlannın imza- ladıklan ticari anlaşmalardan büyük başan ola- rak söz eden devlet yöneticileri daha makbul insanlar olarak dayatılıyor. * http://wvwv.antimai.org/muh/ kurtlaukpnl.htm DUZYAZI ORHAN BİRGİT Aşiretli AB Uyeliği! Eski CHP Hakkâri Milletvekili Mikail llçin'in, uyuşturucu kaçakçılığmdan gözaltına alınan oğ- lunun Van polisinin elinden baskınla kaçınlmasıy- la ilgili olarak tutuklanan, ama 30 milyar lira kefa- letle serbest kalan Mustafa Bayram'a sahip çı- kan tehditleri de olmasa, Hamit Bayram olayını tümden unutacağız! llçin, eski birCHP'li iken, son çıkışı nedeniyle öğreniyoruz ki, günümüzde o da AKP saflannda yer almış. Eski milletvekilliğinin ya- nı sıra üzerinde değişmeyen asıl görev, Hani aşi- retinin lideriiği. Yani köyleri var. O köylerde yaşadığı rivayet edi- len, 18 yaşını bitirmiş her vatandaş gibi, seçim za- manlan sandık başına gidip oy kullanabilen, tek kusurtan aşiret lideri ile kimi zaman sağ, kimi za- man sol partilerimizde yer alan marabalan var! llçin'in CHP nin Van olaylannın üstüne gitme gi- rişimini de, eski bir milletvekiline değil, bölgede gü- cünü sürdüren bir komşu aşiretin liderine yönelik dayanışma duyguları nedeniyle içine sindireme- diği ve tehdit dolu demeçlerle karşıladığı biliniyor. Ana muhalefet partisinin, uyuşturucu kaçakçılığı ile suçlanarak gözaltına alınan bir aşiretin veliah- tının, üstelik biremniyet binasından o aşiretin men- suplannca baskın sonunda kaçınlmasını araştır- masına başkaldıran llçin, "Bayram bölgede ge- niş biraşirete sahiptir. Ben burada olsaydım, he- yeti burada 1 saat bile durdurmazdım. Çünkû on- lann burada işiyok. Buradan Baykal'/ uyanyorum. Mustafa Bayram ile uğraşırlarsa pişman olurlar. Bu konuda bölgedeki aşiretler olarak tepkilerimi- zi eylemlehe dile getireceğiz" diyor. llçin görünürde ana muhalefet partisine, ama on- larla birlikte apaçık hükümete de tehditler savu- rup gözdağı veriyor. Bayram'la uğraşacaklann piş- man olacaklannı söyleyebiliyor. 7 Temmuz 2004 günü Malatya'da eroin pazarlığı savı ile yakalana- rak Van'a getirilirken, 25-30 kişilik bir grubun po- lisin elinden kaçırdığı Hamit Bayram, bir aya ya- kındır ortalarda yok. Polisin evrak üzerinde ken- disini aradığı kuşkusuz birgerçektir. Ancak, o ara- ma acaba hangi boyutlardadır? Ve koskoca Tür- kiye Cumhuriyeti'nin emniyet güçlerinin eli, yer yanlmış, adeta ortadan kaybolmuş bir adamı ni- çin yakalayamamaktadır? Bu sorunun yanıtını ka- muoyunu tatmin edici biçimde verebilen yoktur. Perdeyi aralama amacıyla bölgeye birTBMM he- yeti gönderen CHP ise eski bir üyesi tarafından teh- dit edilmiş; tehditler "Ben burada olsaydım, he- yeti 1 saat bile durdurmazdım. Onların burada işi yok" ölçütlerine ulaşmış, ne yazık ki, CHP yöne- ticileri bu tehditleri alt perdeden yanıtlaria karşı- larken; devletin konuşması gereken görevlileri sus- muştur. Van Cumhuriyet Savcısı'nın, kendi görev alanında yapılan bu tehditler karşısında, llçin hak- kındasoruşturma açtığını, eski milletvekiline, "Ken- timize gelen ana muhalefet partisi heyetini bu- rada olsaydım 1 saat bile durdurmazdım de- diğin doğru mu? Bu sözlerin ile suç işlediği- nin farkında mısın?" dediğini duyan da okuyan da yoktur. Siz arada bir ülkemizin bir hukük devleti oldu- ğunu söyleyen resmi demeçlere bakmayınız. 2004 yılında, Osmanlı Imparatorluğu'nun feodal düze- ni ile aşiretler hâlâ etkinliğini sürdürmekle yetin- memekte, bazen sağ, bazen sol partilerimize de sahip çıkarak, onların listeleri ile milli iradenin an- lı şanlı temsilciieri arasında, elbette aşiretlerinin hem parasal, hem sayısal gücü sayesinde yer almak- tadıriar. Şayet listesinde bulundukları partinin ge- nel durumu nedeniyle o seçimde seçilememişler- se, iktidardaki partinin üyesi olmak için zaman yi- tirmemekte, böylece hem Ankara ile işlerini yürüt- meyi sürdürmekte, hem de yörelerindeki ihalele- rin değişmez üstlenicileri olabilmektedirier. Dünkü Hürriyet'te Asım Güneş imzalı bir ha- ber, Mikail llçin'in sahip çıktığı Mustafa Bayram hak- kında çıkan haberierin 25 yıldır hiç değişmediğini anlatıyor. Eroin kaçakçılığı, cinayet, tarihi eser ka- çakçılığı olaylan, 24 yıl hapis istemi ile yargılandı- ğı dava dosyasının adliyeden çalınması gibi bir di- zi olaydan söz edilen bu haberde beni en çok il- gilendiren, Mustafa Bayram'ın siyasi seyir defte- ri oldu. Amasya'nın bardağı 1987'de Milliyetçi Demokrasi Partisi'nin ll Baş- kanı. Hatıriarsınız, 12 Eylülyönetiminin, eski AP'nin oylarını alması umuduyla rahmetli Turgut Su- nalp'e kurdurduğu özel himayeli partiydi MDP! Istanbul'da bir otomobile gizlenmiş 7 kg eroin- le ilgili olarak hakkında açılan dava sürerken, 1995'te ANAP'tan milletvekili seçildiği için doku- nulmazlık kazanan aşiret lideri, 1999'da Fazilet Partisi listesindenyineVan milletvekili. FP'nin ka- patılması nedeniyle bu kez bağımsız olarak TBMM çatısı altındayken, iki Picasso tablosunun satışı sırasında kendisine suçüstü yapmaya gelen po- lislere "Siz polisseniz ben de devletin milletveki- liyim. Bana hiçbirşeyyapamazsınız" diyebilen en kahramanlanmızdan. 32 kısımlık polisiye filmi bu köşede daha uzat- manın anlamı yok elbette. Bölgedeki gücü, aşiret adamlannın veliaht Hamit Bayramı, devletin poli- sini etkisiz hale getirip, o arada bir emniyet men- subunun burnunu da kırarak, kaçırmalan ile de or- tada. Hamit Bayram, elbette günün birinde ya gelip güvenlik güçlerine teslim olacak, ya da yakalan- ma işlemi gerçekleşecek ki, dosyası tıpkı babası- nınkiler gibi, doğal seyrine otursun. O günü, aşiret ağalarımız elbette kendileri sap- tayacaklar. O zamana kadar, Ankara'da bir Içişleri Ba- kanlığı'nın, bir Emniyet Genel Müdürlüğü'nün, Van'da Valilik'in ve devletin öteki organlannın bulunduğunu bilerek zaman dolduracağız. Ve tabii aydınlarımız, Türkiye'nin AB üyesi olma- nın ölçütlerini sadece Kopenhag'daelimizetutuş- turulan listeye göre değeriendirecekler! Feodaliz- min tüm unsurian ile sesini ve etkisini sürdürdü- ğü bir ülke olarak bir gün belki AB Parlamento- su'na da, aşiret mensubu temsilciler göndermek gibi bir başarıyı yakalayacağız. Faks: 0212- 677 07 62 obirgit@e-kolay.net Tûridye Gazetedler Cemiyeti'nin yayınladığı günlük Bizim Cazete Ülke sorunlanna ilişkin rapofianyla, araştımnalanyia, köşe yazılanyla, tarafsız haberieriyle sMI toplumlann gazetesi. Düzenli okumak için abone olun. Tel: 0.212.51108 75
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear