29 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
22TEMMUZ 2004 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER 24yıl önce öldürülmüştü Kemal Türlder bugün anılıyor îstaıbul Haber Senisi - Devrirncı Işçı Sen- dılcalaı Konfederasyonu'nun |E>ISK) lcuru- :usu v; ılk genel başkanı Kemal Türkler, uğ- radığı sıJatüı saldın sonucu katledılışımn 24 ..ıLuıda anılacak. Bakırkoy Ağır C eza ıMahke- mesf nde görülen davada tanıkJann teşhısme larşn mahkeme, TurkJer'ın katılı Ünal Os- managaoğlu'nunberaatınakararverdı Türk- ler aılesının avuJtatı Rasim Öz, karan temyır ettı Dosya hâlâ Yargıtay"da bulunuyor. DÎSK ve Türkiye Maden- Iş Sendıkası tarafindan Turk- ler'ın Topkapı Meiarhğı 'nda- ki mezan başında bugun du- zenJenecek olan anma törenı saat 11.00'debaşlayacak. Sen- dıka yönetıcıleri, aılesı ve Kemal Türlder. dostlannın katılacağı törenın ardından, saat 13.00'te Bostancı Birleşık Me- tal-Iş Genel Merkezı'ndeki Kemal TürkJer Müzesi'nin açılışı yapılacak Kemal TürkJer, 13 Şubat 1961 'de Rıza Ku- as, Kemal Nebioğlu, tbrahim Güzelce \ e Avni ErkaliD ıle bırlıkte Turkıye Işçı Partisı 'nı (TÎP) kurarak partının 1971 'de kapatılma^ına kadar aktif görevlerde bulundu Kemal TürkJer. 22 Temmuz 1980 sabahı Merter'dekievınınönûndeugradığı silahlısal- dın sonucu faşistlerce öldürüldü SÖZÇÎZGİNİN T\ırhan Selçuk ARAYIŞ TOKTAMŞ ATEŞ Pis Kokular. HOCA- BEN PEK ANLAYAMADIM, BAŞBAKANIMIZ "AIRBUS" İLE GİDİP "AIRBUSH" İLE Ml DÖNMÜŞ?.. Tekel'in İzmir'deki fabrikalanndan sürgüne gönderilenler Bandırma'da, ailelerinden uzakta savaş veriyor Kadmişçilere AKP eziyeti B andırma'ya gönderilmelerinin AKP hükümetinin yıldırma polrtikalarından biri olduğunu söyleyen işçiler şöyle konuşuyor Reflka KOÇ: Amaç, bizleri işten çıkarmak. HiçbJrjmizin burada bir tanıdığı ya da akrabası yok. Meriye Sönmez: Eşim Izmir'de çalışıyor. Biz bu şekilde nasıl çocuk yetiştireceğiz? ZÜbeyde Yllmaz: Mücadelemizi sürdüreceğiz! HİCRAISİÖZDAMAR İZMİR-Onlar anne, ancak bu kutsal görevleri- ru "sürgünde'' yapmak zorundalar. AKP iktidan- nın, ozelleştırme sürecinde yıldırma politıkasına maruz kalan Tekel'in Izmır'dekı fabnkalannda ça- hşan kadın ışçüer, apar topar göndenldikleri Ban- dırma ışletmesinde, parçalanmış ailelerinden uzak- ta, yaşam savaşı venyorlar. Eleman eksıkliğj bahane edilerek Izmır'den Ban- dırma'ya göndenlen tamamı kadın 76 ışçı, zor şartlar altında çalışıyor. tzmır merkez, Tuzla, Ke- malpaşa, Menemen, Menderes, Yazıbaşı ve Urla işletme müdürlüldennden Bandırma'ya görevlen- dirilen ışçıler, yalnızca yaşadıldan çevreden değıl, eşlennden, çoculdanndan ayn kalmanın üzüntü- süyle baş basa. Okullann kapanmasının ardından görev lcâğıtlan ellerine venlen işçiler, ailelenyle bı- ^ le vedalaşma olanağı bulamadan yenı görev yer- lenne gıtmek zorunda olduklan- m anlatıyorlar. Yaşadıklan pek çok sıkıntının yanında onlara en zor gelenıyse parçalanma nokta- sına gelen aileleri • İLKEL ŞARTLAR... Kadın ışçıler, "sürgûn" olarak tanımladıkJan göre\lendırme\ı "AKP iktidannın yıkürma çaba- sı" oJarak yorumluyorlar. Tekel Yaprak Tütün tşletmeleri \ e Tica- retı Müessesesi Müdürlügu Yöne- tım Kurulu karanyla çalışma yer- len değıştınJen işçıler, ışbaşı yap- mamalan durumunda iş akitlen- nın feshedıleceğının bildınlmesı sonucu çaresız kaldıklarını söylü- yorlar. Bandırma'da ükel şartlar al- tında çalışnklarını \urgulayan ış- çiler. Tekel Yönetim Kurulu "nun gönüllü ışçı aramadan kendıleri- ni bu bölgede görevlendırmesuıe anlam veremıyorlar, Uygulamarun iş bıraktırma amaçlı olduğunu dü- şünen işçiler, bağJı olduJdan Tek Gıda-tş Sendikası'nı da işlevsiz kalmakla suçluyorlar KiRALAR PAHALI OROY'DAN SERGİ Festivalde gazetemiz çizeri Semih Poroy, 28 karikatürden oluşan bir sergi açtı. 31 yıl önce lise öğrenimini tamamladığı Iskenderun'u görmenin sevincini yaşadtğını ifade eden Poroy, "Zaman zaman gülmemizi, zaman zamart da öfkemizi payiaştığımız karikatürler, okuru direkt ve kısa sürede etkileyebiliyor. Bu yönüyie çok önemsediğimiz karikatür demetini Hataytılara sunarken amacımız elberte insanlan düşündürmek, bilgilendirmek ve düşündüklerine ortak olmaktır" dedi. FESTİVAL COSKUSU MEHMETALİSOLAK ANTAKY4- Hatay'ın anavata- na katılışının 65 yıldönümünede- nıyle bu yıl 20'ncısı gerçekleştı- nlen Antakya Festıvalı, sanat, kül- tür ve eğlence etkınlıklenyle do- ludızgın devam ediyor. Gazetemiz çızerlerinden Semih Poroy'un bir sergisının de açıldığı festival kap- samında 40 metre uzunJuğundakı künefe ıkram edilerek bir rekor denemesi yapıldı. AntaJcya Bele- diye Başkanı Mehmet Yeloğlu, dostluk vehoşgörü merkezı Antak- ya'nın tanıtımına ağırlık vermeye çalıştıJdannı belirtti. Halkoyunla- n göstenleri sunan Makedonya, Gürcistan, Sırbistan, KKTC. Mol- dovya elaplen yöresel tatlıyı çok beğendiklennı belırttiler. Aradan bunca yıl geçtı, 1980 öncesınin "Ülkûcû-MİT (yanı devlet)" ilişkilerının üzerindekı "sır perdesi" açıl- madı. Zaman zaman; bu sır perdesınde aralanmalar göz- lense bile; "birilen"^) derhal müdahale ettıler ve sır per- delerı yenıden örtüldü. 1980 öncesını yaşama- yanlar pek bılmezler. O dö- nemı yaşayanlann da bir bö- lümü unuttu. Fakat günde 15-20 ölüm yaşanması o dönemde artık yazılı ve gö- runtülu basında haber ol- maktan çıkmıştı. O günlerı anımsayanlar artık çok ufak bir azınlık. Yaşı 40 ile 60 ara- sında olanlar. Daha genç olanlar bılmıyor, daha yaşiı olanlar (ö'nemlı ölçüde) anımsamıyor. • * • 12 Eylül sonrasında; de- mokras/ye geçılememiş olsa bile; en sağından (olabile- cek) en soluna kadar çok sayıda hükümet kuruldu. Bunlardan bir bolümü bu ışı aydınlatmayı kendıne mıs- yon edındı. Fakat hıçbır iler- leme sağlanamadı. Nasıl sağlansın? MİT kontr-terör eskı başkanı Mehmet Ey- mür'ün dıle getırdığı üzere 1987 yılında Çakıcı ve Mu- rat Güler'ı bir operasyon içın eğıten Korkut Eken, bugün hapıshanede bir kah- raman gıbı ağırlanırken ve destek nümayişlerı yapılır- ken; binlerce mazlumun he- sabını kım sorabılir ve hangı cesaretle sorabılir?.. 1998'de Susurluk dava- sında tanık olarak dinlenen Mehmet Eymür; Çakıcı'nın 1987 yılında, MİT Daıre Baş- kan Yardımcısı Yavuz Ataç'ın ycSneteceği bir ope- rasyon ıçin eğitildiğını, fakat operasyonun gerçekleşme- öığını ve Çakıcı'nın da bun- dan sonra MlT'le ilgısının kaJmadığını ıddıa etmişti. Fakat Çakıcı bu son yaka- lanışından önce 17 Ağustos 1998'de Fransa'da yakalan- dığında üzerınden kırmızı diplornatık pasaport çıkmış ve bu pasaportun Yavuz Ataç tarafindan verıldıği an- laşılınca Ataç'ın MlTle ılişkisi kesilmışti. Eymür, Çakıcı'nın MlT'le ilışkısının 1987'de kesildığinı söylüyordu ama Yavuz Ataç verdiğı ıfadede farklı şeyler söylüyordu: "...Çakıcı ıle 1987 yılında emir komuta zınciri içınde görevım gereği ve amirlenmin eşliğinde ta- nıştınldım. Bu ilışkileri bıçak- la kesmek mümkün değil. Devlete ait bazı bılgılere sa- hıp kişi devlete aıt dosya gı- bıdir. Benım görevim, bu in- ••• sanın yabancı ûlke eline geçmesıni engellemektı..." • • • Alaattin Çakıcı; bu kez de MİT emeklısı bir kışının, Faik Meral'in (kaybettığinı iddia ettiği) yeşıl pasapor- tuyla yakalandığına göre MİT ilişkısının sürdüğü anlaşılıyor. MlT'te bir dönem; dış operasyonlar şefı olduğunu ıddıa eden Faık Meral, "...Çakıcı ıle 1988 yılında Ankara'da tanıştığını ve ara- dan geçen yıllarda görüş- meyı sürdürdûğûnü" söylü- yor. Ve pasaportu muhteme- len cezaevınden tahliye ol- duktan sonra yaptığı ziyaret- te düşürdüğünü dile getıri- yor... Kım bilır belki bunlara ına- nan çıkar! • • • 1980 öncesınde kavga çı- kartan ve sağa sola ateş eden zibıdınin polıs tarafin- dan yakalanınca, "Ben ülkü- cüyüm benı neden tutukJu- yorsunuz?" dedığını kulakla- rımla duymuştum. Istanbul Üniversıtesı Merkez Bına- sı'na gıren solcular ve taraf- sız öğrencıler didık dıdik ara- nırken ülkücüler ellenni kol- lannı sallaya sallaya gırer ve bir de çevrelerıne kostakla- nırlardı. Nıce cınayet, bu ıliş- kıler çerçevesınde "faıli meçhul" kaldı bılemeyız. MrTın, Faık Meral'ı bızzat yakalayarak emnıyet güçleri- ne teslım etmesını de an- lamlı buldum. Muhtemelen emniyete teslım edılmeden cıddı bazı pazariıklar gerçek- leşmış ve teslımat daha son- ra yapılmıştır. Eğer Faık Meral'in pasa- portu gerçekten kaybolmuş- sa acaba neden bir ılan ver- mek gereğını duymadı? Doğrusunu ıstersenız bu ılişkilerın günümüzde de de- vam etmesınden çok rahat- sız oluyorum ve bu ilışkıler- den çıkan pıs kokular, mide- mı bulandınyor. • • • AKP'nin bu ılişkıleri ortaya çıkartmak için yetennce gay- ret sarf etmedığinı düşünü- yorum. Oysakı, MlT'ın bu türden ilışkileri ve böyle adamlar, demokrası ıçın bü- yük tehlıke. Eğer bugün or- taya çıkmamışlarsa; yann or- taya çıkamayacaklannın hıç- bır garantisı yoktur. Bu toplumda demokrasıye akiı başında herkesin gerek- sınımı vardır. Ama AKP yö- neticilerinin demokrasiye herkesten çok gereksinımi vardır. Demokrasıye yönelen teh- dıtleri herkesten önce onla- nn bertaraf etmelen gerekır. Refika Koç. Meriye Sönmez. fZibeyde Yılmaz. Yaklaşık 350 kilometre uzalctan çocuk yetıştır- meye çalışmanın zorluğunu yaşayan ışçılerden Re- fika Koç, "Amaç, bizleri işten çıkarmak. Hlçbiri- mizin burada bir tanıdığı ya da akrabası yok- Ev kiralan da çok pahah" dıyor. Başka bir ışçı Meri- ye Sönmez de çıleh bır yaşam sürdülderinı belir- terek şunlan söylüyor: "Bandırma'da 5 gûn çaJışüktan sonra cuma sa- at 1830 oldu mn, rünı işçiler Izmir arabalanna ko- şuyoruz. Hafta sonunu ailemizle geçirip bir hafta- bk >emckJerini \^pöktan sonra pazar gecesi saat 02.00'de yenidenotobüsebinip sabah işe baştayoruz. Eşim Izmir'de çahşıyor. Jtki kjşi ancak bir e\i geçin- direbilh'oruz. Biz bu şekilde nasıl çocuk yetiştirece- ğiz. birileri bize bunu anlatabiBr nıi?" Tekel'in sürgün işçilen rüm zorluklara karşuı umutlarını da yıtirmiş değil. Çünkü Zübeyde Yü- maz"ın sözlerine hepsı destek venyor: "Mücadelemizi sürdüreceğiz!'' Geİeceğe yön verir doğru toplamak, doğ; u gkarmak, doğru çarpmak, doğru bölmek. Hesap doğru olur o zaman. Sonuç doğru çıkar... "Güs/en" oluşur. Heiesonuç çok doğru ve hep doğruysa "güven" büyük olur. Bkz: Finansbank Uiusiararası gücüyle. Finansbank. • Komctole bıbnço buyukluğunde Tjrtaye'n/n 5 S-L^JMozelDankası • U oslawası ahndak Sbafıkasyte yurtdfypda. TZrk sermayefı m bayh) • Yırtdıfindakı bantelannm '300 ktj/yı sşan dev kadrosu kç 500 611/ ajan mjstersıyk Turk sermayei en tsjyık isnka. • Yurtdyndakt tenkatarmda, 5 ayn uikede btreyıel bankaokk faalıyet sunatn'en, Tûtk sermayei, tek banka • Ybrtdışmdakı bankaıannda, tuketKi Kredfst MSTW Tutx sermayett tek baf'ka • Turszm settörune, son iyMa. 35 OOOyatakık capas/te kazandma* K^ gerekt ~1 FİNANSBANK SUISSEDEUTSCHLAND HOLLANDTURKEY tek başıfa nğlayan banka • Den zcı ır sektorj^e son 2ytkia. 5! orcjeyte. gerv rrfaas< ıçn gereklı fmarBmandesıeğtmn% 60'm, tek başma sağiayar, banka • Tekstgsektöryne sondyıtda, c desıe- tet bajına sagtiyat banka • Inşaat-taabhutsektofûne, son 5 ytıdâ tek oaşırta. 650 mıyon öafe(*t fmansman açsteğı sağlayan oarka Kuyumcuken! ftcşea ıçn dolatik f-iansman desteğı sağlayan banka * 260 bm anne veçocuğup eğfttnn, 6 btn öğrencıye *3/5*fcs<rûurs (çm gerekh fmansman desteğmm bOyOk boiurn,nü tek Daşına I sağtayan banka
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear