Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CUMHURİYET 20 TEMMUZ 2004 SALI
8 HABERLERIN DEVAMI
TURKIYE
IsarbU 2£ Sinop B 25
Eirte Samsu n PB 25
K>cıelı B S€ rabzon Y 25
Çntkkale B 3C Gıresun Y 24
IZTI A " Ankara B 28
Mansa
A\<in A 36 Konya
Eskışehir B 29
B 27
Denei A 34 Sıvas PB 26
Zcnçuldak B 2€ Antalya A 37 Kars
Adana
Mersin
Dıyarbakır
Şanlıurfa
Mardın
Siirt
Hakkâri
Van
A
A
A
A
A
A
B
PB
36
33
36
39
34
35
28
24
24
Yurdun kuzeydoğu ke-
sımlen parçalı yer yer çok
bulutiu, Doğu Karadenız
ıle Doğu Anadolu'nun ku-
zeydoğusu sağanak ve
gok gumltulu sağanak ya-
ğışlı. dığer yerter az bulut-
iu ve açık geçecek. Hava
sıcakiığı bıraz artacak.
Ruzgâr kuzey ve doğu,
yurdun doğu kesımlennde
kuzey ve batı yonlerden
orta kuvvette, yeryerkuv-
vetlı olarak esecek
DIS MERKEZLER
Oslo
Helsınkı
Stockholm
Londra
Amsterdam
Brüksel
Paris
Bonn
B
Y
PB
Y
Y
Y
Y
Y
22
20
24
24
21
24
24
23
Münıh Y 27 Zünh
Berlin
Budapeşte
Madrid
Viyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atına
Y
Y
B
Y
PB
Y
B
A
21
32
33
27
32
28
29
32
Y 27 Şam
Moskova
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bışkek
Tıflıs
Kahıre
B
B
Y
Y
PB
Y
Y
A
24
36
24
30
27
29
24
35
A 40
Parçalı bulutiu : SıS ^ Çok bulutiu ı Yagmuru Karlı
G U N C E L CLNEYTARCAYÜREK
• Baştarafı 1. Sayfada
masna necen olrraya yeter de artar bile.
İtefviş'e büyük öfke" diyen başlıkların yanı sıra
dikkatçeker manşetlen "IstenmeyenAdam"', "Gide-
ceksenGit" "AKP'ysgeçmeninyoilannıanyor", "Tür-
ban bayrafcan"... Sert tepkilere karşın işine gelme-
yen ufacık bir haberi /azılı açıklamayla karşılayan
Kemal Deniş, işi pişkinliğe vuruyor.
Miliyet nuhabiri nerede yakaladı ise yakalamış
Derviş'i. Patisinden gelen istifa çağnlannı "Biryere
gitmyonım" diye yanrtlıyor. "CHP'den aynlmaya ni-
yetim yok" diyor. 'Benim için zor, stkıntılı bir süreç.
AncakCHF'nin çağdaş, demokratik bir parti olması
için mücadeie ediyorum" diye konuşuyor. Sevsinler!
• • •
CHP'yi çağdaş yapacağırn derken türbanla çağ-
dışı bir ıklirri siyasal meze yapanlara tam destek ve-
riyor. Parti Iderinin ve sözcüierinin ve de parti prog-
ramının bu konuda söylediklerine bir gün olsun itibar
etmeyerek..
Kemalizmı modası geçmiş gören bir anlayış sergi-
leyerek... Aitı ok'u t/e parti programını masaya yatır-
mayı süreklı yineleyerek... AKP'nin ekonomi politıka-
sını överek..
Başbakan efendinin türbanla ilgili yutturmaca,
uyutmaca savunulannı "çok beğendiğini" söyleyerek
bugünlere gelen Derviş; bu kafa ile Atatürkçü parti
CHP'yi daha çağdaş, daha demokratik bir parti ya-
pacak, öyle mı? Güldürmeyin insanı!
Güncel, ABD'der. geldiği günden beri ekonomiyi
kurtaran kahraman diye anılmasına karşı çıktı ve hâ-
lâ böyle anımasına anlam vermekte zorlanıyor.
Savlandığı gibi ekonomi rayına girdiyse Derviş'in
üstün buluşlan, kimseye nasip olmayan becerileri
sayesinde bugünkü noktaya gelmedi. IMF bir prog-
ram yaptı. Sözcüğüne, virgülüne dokunulmadan uy-
gulanmasını dayattı. Ecevit hükümeti, programı as-
ker disipliniyle uygulama karan aldı ve uygulamada
siyasal ırade sergiledi. Derviş hazıra kondu ve tek ya-
rariandığımız yanı -bu öğeler yarar yerine zarar sağ-
lamadıysa-; aşın Amerikancılığı, IMF ve Dünya Ban-
kası nezdinde rahat konuşma olanağına sahip olma-
sıydı.
• • •
CHP bugün dile getirdiği yargılan çok daha önce-
den tartmalı, Derviş'e CHP kapılannı açmamalıydı.
Ne çare. CHP, son genel seçimlere gidilirken Yaşar
Nuri Öztürk ile Derviş'in 5'er puan getireceğine ınan-
dı ve tabiı yanıldı.
Daha iki ay önce CHP'deki kıpırdanmaları -kendi
hesabına- el altından Derviş'in kışkırttığını, bir an ön-
ce partiden atılması gerektiğini Genel Başkan'a söy-
lediğimizde karşılık bulamadık. CHP kös dinledi.
Aylardır yazdığımız, söylediğimiz öğeleri kapsayan
gerçekleri bugün Genel Başkan Yardımcısı Cevdet
Selvi'den dinliyoruz: "Bakıyoruz, ilgilendiği, sözde
katkıda bulunduğu veya gittiği partilerde bir buçuk-
ikiyıl kaldıktan sonra kargaşaya neden oluyor. Sanki,
gittiğipartilerde en fazla 2 yıl içinde kargaşa yaratma-
ya kurgulanmış gibi."
Yakın uzak hesap ortada: Gitmiyorsa Derviş, CHP
göndermelı.
• • •
CHP'liden CHP'liye fark var. Derviş de CHP'Iİ, Ka-
dın Kollan Başkanı Güldal Okuducu da, Şelvi de, Eş-
ref Erdem de, Mahmut Yıldız da, Onur Öymen de...
Fark şurada; Derviş dışındakiler CHP ilkelerini ger-
çekten benimsemiş oldukları için CHP'li. Derviş ise
"kendine benzetmeyi, başaramazsa CHP'den gitme-
yi kafasına koyan" bir CHP'li. Kulak asmayın yalan-
lamalanna, bu arada AKP'yi yeğlemesi de olası.
Hesaba katmadığı gerçek ise; AKP kodamanlan-
nın, Derviş numaralarının daniskasını yaparak bu-
günlere geldikleri...
AL GÖZÜM SEYREYLE
IŞIL ÖZGENTÜRK
Fransız sokağı çok
Viyana kokuyor
• BaştarafıArka Sayfada
Adam kadını elinden tutmuş adeta sürükleyerek sokak-
tan çıkarmaya çalışıyor, kadınsa diretiyor. Adam ken-
di kendine söyleniyor: "Ulan hangi kafa bu sokağa
Fransız sokağı adını vermiş, ben Fransızlann yerin-
de olsam, hemen karşı çıkardım. Bu düpedüz Ey
Fransız sen dünyanın en sömürgeci uluslanndan biri-
sin' demek."
Biz merdivenlerin başında put kesilmiş manzarayı
seyrediyoruz. Kadın çıkmamakta direniyor, erkek ar-
tık öfkesi burnuna gelmiş: "Yürü" diyor, "senin
snopluğundan bıktım, ulan Beyoğlu'nda lokanta
mıyok?"
Neyse bir aile faciası olmadan kankoca Fransız so-
kağını terk ediyoriar. Biz de sokağa inen merdivenle-
ri usul usul arşînlıyoruz. Artık kimin heykeli bilmem,
ortada bir heykel dunıyor, beğenen varsa ortaya çık-
sın. Geçelim. yolumuza devam edelim. O da ne; Be-
yoğlu'nda imkânsız, böyle evler olamaz ve sardunya
hiçbir yerde bu denli rüküş kaçamaz!
Yıllardır birbirlerine yaslanarak duran güzelim o taş
evler, onanlmak adına nasıl böyle rüküş bir hale geti-
rilebilir? O evler taş. Taş tek başına temizlendiğinde
hiçbir boyaya ihtiyaç duymaz. O kendi başına bir bü-
tündür. Hele de arişaba vurulan boyalara, yeşillere. al-
lara ne gerek var. Sonra pencerelerdeki o sardunyalar.
Her şey bir Viyana-Osrrîanlı operetinin dekoru gibi.
Yürüyoruz, Paris'i bilenler bilir, her şeyde bu" yaşa-
mışlık söz konusudur, Paris'i Paris yapan da budur.
Fransız sokağındaysa ne geçmişin izleri kahnış ne de
bir berduşluk, bir boşvermişlik havası var.
Hadi bari bir şeyler yiyelim, diye düşünüp yan ya-
na sıralanmış lokantalann mönüsüne bakıyorum. Ve
bütün umutlanm yok oluyor. Ne tarak var, ne kum
midyesi. Bildiğimiz omlet ve makarna her tarafta.
Arkadaşlaruna şöyle bir bakıyorum, "Çıkalım is-
terseniz" diyorum. hep bir ağızdan "Çıkalım" dıyor-
lar ve ardından kendimizi alıştığımız Beyoğlu'na atı-
yoruz. Çiçek Pasajı'nda ekmek arası midye ve koko-
reç yiyerek keyfimiz gıcır, bir sinemaya dalıyoruz.
isiİ07Pentu rkffsuDeronline.com
Koç: CHP'ye katkısı yok. Öktem: Kimin değirmenine su taşıdığı belli
Derviş tepkisi büyüyorANK\R.\-tSTANBtTL - CH
P'de Istanbul Milletvekili Kemal
Derviş'e yönelik tepkiler artarak
devam ederken yönetimle Derv iş
arasındaki ipler kopma noktasına
geldı. CHP Grup Başkanvekili
Haluk Koç, Derviş'in bir muha-
lefet mılletvekilinden çok, bir ik-
tidar partisi milletvekilıni anım-
satacak tarzda konuşmalar yaptı-
ğını belirterek "CHP'nin görüş-
leri ile bağdaşmayan, CHP'nin
çalışmalarına hiçbir şekilde
katkı vermeyen bir milletveki-
li arkadaşınnz" dedı. CHP Is-
tanbul tl Başkanı Şinasi Öktem
ise CHP'nin DSP olmadığım vur-
gulayarak "DSP'nin çözülme
Haluk Koç.
• CHP Grup Başkanvekili Koç,
Derviş'in CHP'nin savunduğu
ilkelerle ilgisinin olmadığım her
fırsatta dile getirdiği vurguladı.
Istanbul II Başkanı Öktem ise
"Operasyonel görev yapanlann yine
işbaşında olduğunu" belirtti. Şinasi Öktem
sürecini ateşleyenlerin avnı şe-
yi CHP içinde denemek istedik-
lerini" söyledi.
CHP Grup Başkan^'ekıli Haluk
Koç, Parlamento'da düzenlediği
basın toplantısında CHP Istanbul
Milletvekili Derviş "le ilgili soru-
lan yanıtladı. Derviş'in iki yasa-
ma yıhnda da CHP'nin TBM-
M'de yaptığı çalışmalara ".\ktif
hiçbir katkısı olmadığım" belır-
ten Koç, "CHP'nin çizgisiyle
CHP'nin savunduğu ilkelerle,
CHP'nin verdiği mücadeleyle
bir ilgisinin olmadığım sürekli
olarak kendisi ifade etmekte-
dir. Benim Sayın Deniş i ta-
nımlamam gerekmiyor. CH-
P'nin görüşleri ile bağdaşma-
yan. CHP'nin çalışmalarına
hiçbir şekilde katkı vermeyen
bir millervekili arkadaşımız.
Bundan sonraki süreçte siyaset,
kendi mecrasında Sayın Der-
viş'le ilgili gelişmeleri kendisi
belirler" diye konuşru.
CHP Istanbul II Başkanı Ök-
tem ise "Türkiye siyasetinde
operasyonel görev yapanlann
yine işbaşında olduğunu" belir-
terek partinin politikalan, kadro-
lan ve liderlen hakkında karar
vermenin CHP örgütünün göre\i
olduğunu anımsattı. Öktem, "Sa-
yın Derviş, kimin değirmenine
su taşıdığı belli olan görüşleri-
ni, kurultayda seslendirseydi
belki anlaşılabilirdi" dedi.
Türkiye'de 2004'ün ilk 5 ayında işlenen suç sayısı şimdiden 143 bin 924'e ulaştı
Dakikada iki suç işleniyor
• Rapora göre, krizden sonra
hem şahsa yönelik suçlarda hem
de ekonomik suçlar olarak da ni-
telenen mala karşı suçlarda artış
oldu. Mala karşı işlenen suçlarda
en çok işyeri soyuluyor ve işyer-
lerinden hırsızlıkta Istanbul başı
çekiyor. Geçen yıl 8 bin 239 iş-
yeri hırsızlığınm yapıldığı Istan-
bul'u 2 bin 848 soygunla Anka-
ra, 2 bin 871 soygunla Izmir ta-
kip ediyor. 10 işyeri soygununun
yaşandığı Bayburt, en güvenli il.
«/ Geçen yıl Istanbul'da 16 bin
665,Izmir'de 1711,Ankara'daise
1449 otomobil hırsızlığı yaşan-
dı. Kars, Tunceli ve Iğdır'da ise
hiç otomobil çalınmadı.
Hayvan hırsızlığı arttı
• 2000 yılında 12 bin yanke-
sicilik ve kapkaççılık olayı mey-
dana gelirken 2001 yılında bu sa-
yı 16 bin 309'a firladı. 2002 yı-
lında 12 bin 595,2003 yılında 12
bin 793, 2004 yılı Mayıs ayı so-
nuna kadar da 6 bin 333 yankesi-
cilik ve kapkaççılık yaşandı.
Raporda 2000 yılına ait büyük-
baş ve küçükbaş hayvan hırsızlı-
ğı kayıtlanna rastlanmazken ve
bu hırsızlık türü, 2000 yılına ka-
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Ankara Tıcaret Odası ta-
rafindan hazırlanan "Suç Dosya-
sı"na göre, dakikada 2 olayın
meydana geldiği Türkiye'de, bu
yılın ilk 5 ayında işlenen suç sa-
yısı şimdiden 143 bin 924'e ulaş-
tı. Bu seyir devam ederse yıl so-
nunda suç sayısının 350 bıne ula-
şacağı tahmın ediliyor.
ATO, Türkiye'nın sosyal yara-
larına dikkat çektiği 4 bölümlük
"Neler Oluyor Bize?" adlı dızı
raporunun üçüncüsünde "suç"
konusunu ışledı. Emniyet Genel
MüdürlüğüAsayış Daire Başkan-
lığı'nınson lOyıllıkverilerinden
yararlamlarak hazırlanan suç ra-
porunun ana hatlan şöyle:
• Türkiye'de 1995'te 229 bin
513, 1996'da 291 bin 662,
1997'de304bin 147,1998'de304
bin 114, 1999'da 280 bin 554,
2000'de 259 bin 895 suç ışlendi.
• 2003 yılı verileriyle Türkiye
genelinde her gün yaklaşık 882,
her saat 37, her dakika 2 olay
meydana geldi.
İstanbul, Ankara ve İzmir
• Rapor, 2003 yılı verilerine
göre Türkiye genelinde şahsa ve
mala karşı işlenen toplam 321 bin
805 suçun 135 bin 898'inin ts-
tanbul, Ankara ve İzmir'de işlen-
diğine dikkat çekiyor. Buna göre
üç büyük ilde işlenen suçlann
toplam suçlara oranı yüzde 42.
Istanbul'da her gün ortalama 226,
Ajıkara'da 85, tzmir'de 62 suç ni-
teliğinde olay meydana geliyor. 2004'ün ilk beş ayında 6 bin 333 yankesicilik ve kapkaççılık yaşandı.
dar "diğer" hırsızlık türleri ara-
sında değerlendirilırken 2000 yı-
lından sonra bu tür olaylann art-
masıyla birlikte hayvan hırsızlığı
da kayıtlarda kendi ısmıyle yeri-
ni aldı. 2001 yılında 1047, 2002
yılında 749. 2003 yılında 1671,
2004 yılının Mayıs ayı sonuna
kadar da 381 olay kaydedildi.
Hırsızlık türleri hayvanlarla da
kalmıyor. Onlarca dönüm arazi
üzerine ekili ekinler bile birkaç
saat içinde biçilip götürülüyor.
Ibadet yerlerinden, özeUikle ta-
rihi nitelikteki camilerden antika
hab, kilim ve diğer eşyalar ile mü-
zelerden tablo çalınması da hır-
sızlıktakı yenı akımlar arasında.
Raporda. Türk Ceza Kanunu'nun
hırsızı kollayan maddelerinin de
emniyet güçlerinin işini zorlaştı-
ran bir faktör olduğuna \-urgu ya-
pılıyor. TCY'nin 461. maddesi,
emniyet mensuplan arasmda
"hırsıza karşı işlenen suçlar"
olarak adlandınlıyor. Buna göre,
evi soyulan kişinin hırsıza müda-
hale edebihnesi için suçun devam
ediyor olması gerekiyor.
Orantılılık" esası
Hırsız eşyayı çalıp uzaklaşmak
üzere harekete geçtiyse ev sahi-
binin müdahale şansı yok. A>TH
maddedeki "orantılılık" esası-
na göre, ev sahibinin hırsıza aynı
tür silahla müdahale etmesi şart
koşuluyor. Hırsızın elinde bıçak
varsa ev sahibi silahla müdahale
ettiğinde, adam öldürme ya da
yaralama suçuyla yargılanıyor.
Karayalçın, 'yoksulluk için fazla' olarak yılda 5.1 milyar dolarlık bir harcama gerektiğini söyledi
SHP'den yoksulluk için acil planİstanbul Haber Servisi -
SHP Genel Başkanı Murat
Karayalçın, Türkiye'nin en
önemli sorununun yoksulluk
olduğuna dikkat çekerek
AKP hükümetinin IMF poli-
tikalannı uygulamamn dışın-
da yoksulluğa ilişkin hiçbir
yaklaşımınm bulunmadığım
belirtti.
Karayalçın. SHP'ninhazır-
ladığı 2003-2005 yıllannı
kapsayan "Yoksulluğu Yen-
mek için Acil Eylem Pla-
nı"yla ilgili yazılı açıklama
Bütçe Harcamalan
Faız Dışı Harcama
Faız Hareaması
Bütçe Gelırlen
Bûtçe Açıöı
Faız Dışı Fazla
GSMH
Yoksulluk İçin Fazla
2003
TrilyonTL
140 054
81.845
58.609
100.238
39.815
187
93
354.575
7.560
GSMH içûde
pavı (%)
39.5
22.97
16.53
28.27
11.23
5.3
100
2.41
2004
Trilyon TL
150.508 |
84.458
66.050
114.539
46.399
19801
419.692
8.180
GSMH içiıdt
payı (%)
35.86
20.12
15.73
27.29
11.06
4.72
100
1.95
20O5
Trilyon TL
160.540
90 100
70.044
122.210
38.330
21.140
447.810
8.180
GSMH içinde
payı (%)
35.86
20.12
15,73
2729
11.06
4.72
100
1.83
Not: 2005 yılı rakamlan 8. Plan GSMH büyüme hedefi kullanılarak hesaplanmış,
bütçe rakamlan ve dolar paritesi için 2004 yılı degerleri uygulanmıştır.
yaptı. SHP hden Murat Karayalçın, ekono-
mi ile ilgili hangi konu tartışılırsa tartışılsın
sözün hemen "faiz dışı fazla" kavTamma
getırilmesınden yakınarak "Faiz dışı fazla
yaklaşımının arkasında, borçlar ödenip
bütçe dengesi sağlandığında piyasanın so-
runları kendiliğinden çözüleceği varsayı-
mı yatıyor. Bu. hiçbir ülkede hiçbir dö-
nemde doğrulanmamıştır. Türkiye'nin pi-
yasa koşullannın çözülmesini bekleyeme-
yecek kadar aciliyet taşıyan bir yoksulluk
sorunu vardır" diye konuştu.
AKP hükümetinin de muhalefetin de yok-
sullaşan yurttaşlann sorununun çözümü için
somut projeler üretmediğini ifade eden Ka-
rayalçın, parti olarak 15 milyon yoksul insa-
nı, günde 2 dolarlık gelir ve 2 bin 450 kalo-
rilik tüketim düzeyinin üstüne çıkarmak için
bir plan hazırladıklannı
anlattı. Çalışmada yok-
sulluğu yenmek için
yöntem, örgütlenme, fi-
nans önerilerinin ortaya
konduğunu ve sorunun
çözülemeyecek boyut-
larda olmadığının sap-
tandığım kaydeden Ka-
rayalçın şöyle devam et-
ti: "Bütçeden yoksullu-
ğu yenmek için ayrıla-
cak paya, 'faiz dışı faz-
ladan' mülbem, yok-
sulluk için fazla' diyo-
ruz. Çalışmamızda yoksulluk için fazla
olarak yılda 5.1 milyar dolar tutarında
harcama yapılması gerektiğini hesapladık,
Bu tutar kabaca GSMH'nin >üzde 2'sine
denk düşmektedir. Bu, faiz dışı fazla'dan
çok daha küçük bir orandır. Üstelik uzun
dönemli toplumsal ve siyasal etkileri tüm
borç ödemelerini siiip süpürecek kadar
tehlikeli bir sorunu gidermeye yöneliktir."
HSYK
YARCITAY
ÜYELERİNİ
BELİRLEDİ
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - Hâkimler ve Savcılar Yüksek
Kurulu (HSYK). boş bulunan 26
Yargıtay üyeliği için seçim yaptı.
Adalet Bakanlığı'ndan yapılan
açıklamaya göre, HS YK'nin bugün
yaptığı toplantıda Yargıtay üyeliği-
ne seçtigi isünler şöyle:
"Adalet Bakanlığı Müsteşar
Yardımcısı Mehmet Mutlu,Adalet
Bakanlığı Personel Genel Müdü-
rü H. Nesnn Yıhnazcan, Yargıtay
Cumhuriyet Savcısı Salih Zeki Is-
l'fnHpr Voroıtav Pıımhurivpf *»9V-
cısı Ali Muhlis Karakaş, Yargıtay
Cumhuriyet Savcısı Bırsen Kara-
kaş, Yargıtay Cumhuriyet Savcısı
Emel Özgan, Yargıtay fetkik Hâ-
kimi Cemal Baş, Yargıtay Tetkik
Hâkimi Nilgün Hacımahmutoğlu,
Yargıtay Tetkik Hâkimi Erdoğan
Buyurgan, Yargıtay Tetkik Hâkimi
Türkan Ertuğran, Yargıtay Tetkik
Hâkimi HalilAkdağ, Yargıtay Tet-
kik Hâkimi Cengiz Özbek, Yargı-
tayTetkik Hâkimi Emine Saba Yal-
çın, Yargıtay Tetkik Hâkimi Mu-
hitrin Metin Kava.Yareıtav Tetkik
Hâkimi Ali Kınacı, Yargıtay Tet-
kik Hâkimi Ayşe Doğan, tstanbul
Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı
Şerafettin tste, Üsküdar Ağır Ce-
za Mahkemesi Başkanı Ismail
Rüştü Cirit, Ankara Cumhuriyet
Başsavcı Yekili Fevzi Elmas, An-
kara Hâkimi Muammer Öztürk,
Lzmir Hâkimi Necdet Okay, An-
kara Hâkimi Remzi Balta, İstan-
bul Hâkimi Nilüfer Cengiz, Mer-
sin Hâkimi Hasan Pürlüpınar, Bur-
sa Hâkimi Mahmut Bılge, Ankara
Hâkimi Fevzi Altınok.
GUNDEM MUSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
- Büyüme hızı nasıl?
"Grafik çerçevelerini deiecek hızda... İki haneli ra-
kamlar artık doğal..."
- Kapasite kullanımı nasıl?
"Oranlan zortuyor... Yüzde yüzü aşarsa şaşmamak
gerekir..."
- Enflasyon canavan ne durumda?
"Tek dişi bile kalmadı..."
Bütün bu güzelliklerin üzerine Birleşmış Milletler
(BM), Dünya Bankası (DB) ve Devlet Istatistik Ensti-
tüsü (DİE) rapor dikti!
BM'nin her yıl geleneksel olarak yayımladığı insa-
ni gelişme raporu Türkiye açısından, gelişmeme ra-
poru olarak görünüyor. 2001 'deki krız öncesinde 85.
sırada yer alan Türkiye, krizle birlikte 96.'lığa kadar
düştü. Bu yılki yerimiz etrafımızdaki ülkelerin çoğu-
nun gerisinde, 88. sıradayız... BM'nin üç temel sı-
rası var
Yüksek, orta ve düşük insani gelişmişlik...
Türkiye, OECD'ye üye ülkeler arasında hâlâ orta
gelişmişlik düzeyinde kalmış tek ülke.
Yaklaşık 10 milyon insanımız günde 2 dolann al-
tında bir gelirle yaşamını sürdürmeye çalışıyor. Bu,
100 milyon liranın altında bir gelir demek!
Dünya Bankası'na göre ise Türkiye'de sosyal gü-
venlik hâlâ çözülememiş, yaygınlaştırılamamış du-
rumda ve başlıca sorun yoksulluk. DB raporlannda
da tıpkı BM'ninki gibi, yoksulluk sınınnın altında ya-
şayanlann sayısı 15 milyona yaklaşıyor.
DlE'nin verilerinde de medyanın gözü önünde ol-
mayan bir kesim öne çıkıyor
Kırsal kesim...
Bulduğuyla yetindiği ve "Buna da şükür" sıgorta-
sına sahip olduğu için sesini hiç yükseltmeyen kırsal
kesimin dörtte biri, sadece canlı kalmayı sağlayacak
olanaklara sahip...
Arjantin olamadık!
Ankara Ticaret Odası (ATO) son dönemde ilginç
araştırmalarla dikkati çekiyor. Deneyimli gazetecıler-
den oluşan araştırma birimi, Türkiye'nin gerçeklerini
her açıdan gözler önüne seriyor. Son verilerden biri
dilencilik üzerine. Dilencilerin sayısı 50 bıni bulmuş.
Bir başka tanımla 1400 kişiye bir dilenci düşüyor.
Hani ayrı bir meslek haline geldi, desek yeridir. Ya-
kında dilenciler odası kurulur da başına yeraltı dün-
yasının bir üyesi kurulursa şaşırmamak gerekir!
ATO'nun, suç haritasından kayıt dışı yaşama ka-
dar öteki araştırmaları da yan yana getirilince ortaya
şu çıkıyor:
Türkiye'de sosyal denge Tann babaya emanet!
Anadolu'nun değişik yerlerinden gelen kısa kısa
haberier tek başına çok önemli görünmüyor ama,
birieştirince yukanda aktardığımız fotoğrafın parça-
lan tamamlanmış oluyor.
örneğin Konya'da sebze- meyve yetiştiımeye ay-
nlan tanm alanları giderek azalıyor. Temel gerekçe,
maliyetlerin yükselmesi.
Gaziantep'te önceki gün Canlı Hayvan Ihracatçı-
ları Birliği Genel Kurulu yapılamamış. Gerekçe,
1990'larda 500 kadar olan canlı hayvan ihracatçısı-
nın sayısının 24'e kadar düşmüş olması.
Sonuç olarak kara mizahtan izah istersek ortaya
şu çıkıyor
Ekonomide rakamlarçok iyi, amatoplumun yaşam
seviyesi son derece düşük. Pembe verilere karşın
cıddi bir yükselme de görünmüyor. AKP, iktidannın 20.
ayına giriyor. Bu noktadan sonra bahane üretiminde-
ki artışı durdurmalı. Hükümet yeri geldikçe, "Şu şu ön-
lemleri almasaydık Arjantin'e dönerdik" diyor.
Türkiye'nin 88. sırada olduğu BM insani gelişmiş-
lik sıralamasında Arjantin'in yeri 34.'lük.
Dileriz zamanla Arjantin'e benzerizl
ankcum " cumhuriyet.com.tr
MİLLİ PİYANCO CEKİLDİ
1 trilyon llra: 099^82
50 milyar llra:468798
10 milyar llra: 227976
5 milyar llra.- 253654 48304i
1 milyar llra: 09495ı 156757 247
9i8 sıs^ıs 615374
600 milyon lira:0l35500l3664 027669036993 048^65
053229 057229 063848 073342 084692 085517 101346
111482 124035 125699 135590 140180 150887 172679
185942 193134 205402 206330 218641 226696 226871
233555 242380 272432 277600 286937 293408 300305
313242 318352 322083 332195 337886 343766 349^4-
354823 356458 359316 361205 364606 366139 378325
3^8984 386235 386736 401261 421768 426^83 428178
431763 440935 450838 452624 452942 459267
471574
479303 483337 489502 512198 527151 530649 531047
535596 538302 541324 542508 543939 558759 561322
561650 565856 571241 571550 571554 583665 586263
603533 605982 608616 616413 619100 632293 633989
63'
7
266 639094 645534 649063 665125 667503 66879^
67
4298 6^6542 690138 696753
500 milyon lira: OO4075 026853 032599046357 047335
049448 050026 059534 070400 0^8136 088451 100857
103413 116867 135004 146461 156646 160995 163215
163584 168426 186449 187474 196137 200304 202028
204936 2P699 219083 226682 233483 243098 261442
2^1826 2^4034 277079 278722 279727 283795 284340
289416 294399 2948^7 295292 296935 313749 317491
319926 321387 335666 337050 345994 346498 347461
357867 360181 368840 368860 388373 392648 401603
405586 408847 414372 42447
6 433103 444109 46696C
476902 478231 478600 481808 488510 493237 49924C
504209 510132 547756 547966 556387 558569 57161C
575283 579376 588764 596875 602492 623912 629414
631218 642752 654461 662972 664860 665424 66610
5
668732 687513 693129 695634
400 milyon llra: 017116 019655 020815 022938 028261
064769 068533 082827 093773 098527 132027 13214-
161010 163572 163848 170023 178467 181635 18203(
185418 185673 189306 189755 196387 198449 19869J
199112 208000 210539 246871 265853 271442 27775
278701 280131 289095 292200 296849 298685 30050 •
309355 309452 314969 317579 335601 342614 34418'
353901 360793 366585 367428 367840 372163 37256-
372941 375849 38525'' 386934 389957 392043 39339.'
415762 423907 425576 426395 428129 429169 43767;
449531 453904 460045 469590 470325 481884 50784i
508157 513914 520084 521019 522254 537752 54295
545106 545601 557293 559541 562758 57
1539 60581'
607561 609112 614183 632477 635735 651579 6730+
683405 694810 696533 696588
20 milyon llra: 059 652 740 906 936 980
12 milyon llra: 25 48 76 80
Amortl: 0 ve 9