Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
9 MAZİRAN 2004 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
ABDÜLCANBAZ TURHAN SELÇUK
il(rl
C-Oİ2£VİMİ2
£NC
MEIÎÎMİL. Ş
TA3-A-LI
İSTA.N'BUL
Z3F3SDİ5Î
A3DÜ1CAN2AZT
IS"
.VAC2HALAHI
ÎTEKKH
BÎSD3.N'
Talya'ya geç
satıip çıkıldı
• ANTALYA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Namus uğruna intihar
eden ve kimse sahip
çıkmadığı ıçin cenazesi
Antalya Kadın Danışma
ve Dayanışma Merkezi
üyesi kadınlann omuz-
lannda taşınan Talya
Zaman için görkemh bir
mezar yapıldı. Talya'nın
mezannı ziyaret eden
merkez üyesi kadınlar,
görkemli mezar
karşısında şaşkınlığa
uğradı. Merkez gönüllü
üyelerinden Hicran
Karaduman, "Mezann
kim tarafından
yapıldığını öğrene-
medik. Talya için geç
kalmış pişmanlıklar
yaşanıyor" dedi.
HaîB AkdemiP
törenle anıldı
• DıYARBAKIR
(Cumhuriyet
Bürosu) -
Dıyarbakır'da 8
Haziran 1992'de
uğradığı silahlı
saldın sonucu
yaşamını yitiren
özgür Gündem
îazetesi muhabın
Hafız Akdemır, 13.
jlüm yıldönümünde
örenle anıldı.
3üyük postane
inünde bir araya
»elen sivil toplum
irgütü temsilci ve
iyeleri buradan ellerınde
Vkdemir'in resimleri ve
;içeklerle Akdemir'in
•urulduğu İskender Paşa
4ahallesi Büyükakar
okağa kadar
oirüdüler. Törene
;atılanlar ellerindeki
içekJeri Akdemir'in
nnesi Şefika
*ıkdemir'e verdiler.
Izartar'a bir
utuklama daha
I İstanbul Haber Servisi
İmar Bankası'ndan
etkisız olarak Hazine
onosu satışına ilışkin 7
ski yöneticınin
argılandığı davada
adelerinin almabilmesi
;in Kemal ve Yavuz
Izan hakkında gıyabi
ıtuklama karan
ıkartıldı. Şişli 7. Asliye
eza Mahkemesi'ndeki
uruşmaya. davanın
ıtuksuz sanıldan Erol
;ürbaş, Yaşar Avni
rüral, Bırol Çilingir,
ürol Demirkol ve
ilmi Başaran ile Imar
ankası ana davası kap-
ımında gıyabi tutukJu
larak aranan Kemal ve
avuz Uzan katılmadı.
azeteci açığı
I İstanbul Haber
îrvisi - Dünya
ukukçular Birliği
aşkanı Richard
lcphee. çalışanlann
)laylıkla Kanada'ya
>çmen olarak
debileceğini belirterek
[ellikle gazeteci ve
tmeraman açığı
ılunduğunu söyledi.
cphee, "Kanada'da
ızeteci ve kameraman
ığı var Eğer Ingilizce
ı da Fransızca
liyorsanız, 4 yıllık da
r deneyimıniz varsa
hatlıkla göçmen olarak
•lebilirsıniz" dedi.
Turhan Feyizoğlu, sinemada çığır açan Yılmaz Güney'in yaşamöyküsünü yazdı
4
Bir GrkmKraF3
• Feyizoğlu'nun kitabında, eylemler,
yürüyüşlen kampanyalar, gözaltı,
tutukluluk, açlık grevleri ve firarla geçen
siyasal yaşamıyla ilgili olarak Yılmaz
Güney, "Ben komünist propaganda
yapmıyorum diyemem. Başabilirsem
gerçek bir komünist olabilirim" diyor.
İstanbul HaberServisi-Ya- esjtsizlikdenkleıni" hikâyesı nede-
zar Turhan Feyizoğlu'nun ka-
leme aldığı 'Bir Çirkin Kral'
adlı kitap, Türk sınemasının
efsane, dâhı ve sıra dışı ismi
Yıunaz Güney'ın renklı ya-
şamöyküsünü gözler önüne
seriyor. Feyizoğlu, "Ozan Ya-
yıncılık"tan çıkan kitabı ne-
den yazdığını şu sözlerle an-
latıyor: "Televizyonyaşaıro-
nuzda olmadığı birdönem-
de ben ve benim gibi genç-
ler, sinema oyunculann-
danbiriolan YıbnazGü-
ney'i o günün dergi ve
gazetelerindeyayım-
lanan haberleriyleta-
rudıvesevdi. Sevdiği için bu
gazete ve dergilerde yayımla-
nan haberierini biriktirdi. Ar-
şh yapü. 'Dünyada iki kusur-
suz kişi vardır. Biri ölmüştür
diğeri doğmamıştır' derler. Bu
kitapta çocukluk dönemimde
izlediğim fılm kahramanlar-
dan biri oian 'çirkin kral' an-
laübnıştnf
Konyasürgünü
Kitapta, türkülere konu olan
Adana'nın Yenice Köyu'nde
193 7 yılında dünyaya gelen Yıl-
maz Pütün'ün (Güney), 13 ya-
şındayken okuduğu "Pal Sokağı
Çocuİdan" kitabı ve kitabın kah-
ramanı "Nemeçek" adlı çocuk
ıle köyde hızlı koşan. şiiryazıp şi-
ir okuyan Yakup adlı kişiden et-
kilenerek hikâye ve şiire yöneldı-
ği belirtilıyor. Hayatında dönüm
noktası olan "Uç bilinmeyenli
niyle Konya'ya sürgüne giden ve
ömür boyu kamu haklarından mah-
rumıyet cezasma çarptmlan Gü-
ney'in "Bojnu BükükÖldüler" ro-
manı ile de "Orhan Kemal Roman
Ödülü"nü alışı aktanlıyor.
Kitabın, Güney'in sinemacılığı
bölümünde, set işçisi Çirkin Kral'ın
1959 yıhnda Aûf Yılmaz ın "Bu
Vatanın Çocuklan" adlı Fılminde
başrol oynayarak beyaz perdeye
adım atması resmediliyor. "tkiside
Cesurdu" filmiyle daha da tanınan
Güney'in önce "çirkin adam" da-
ha sonra da "Çirkin Kral" oluşu
aynntılanyla okuyucuya sunulu-
yor. "Fortakalyiyeıneyençocuğun*
Alnn Portakal \e birçok ödül kazan-
ması, Güney Filmcilik'i kurması, ilk
önemlı fılmi "Umut*u yaratması,
"YoP filmiyle Altın Palmiye'ye
ulaşması da romanda yer alıyor.
Kitapta. eylemler. yürüyüşler,
kampanyalar, gözaltı. tutukluluk,
açlık grevleri ve fırarla geçen siya-
sal yaşamıyla ilgili olarak Yılmaz
Güney, "Ben komünist propagan-
da yapmrvorum diyemem. Başabi-
lirsem gerçek bir komünist olabili-
rim" drye konuşuyor. İlk hücreyi 1961
)ilında 24 yaşında tanıyan Güney, bir
sanatçı olarak en çok imzayı hayran-
lanna değil sürgünde bulunduğu ve
her akşam uğramak zorunda olduğu
karakolda polise verdığini söylüyor.
Evlilikleri, çapkınlıklan, geceyaşan-
tısı, silah sevgisi, hız tutkusu. "inti-
hargnişnni", Yumurtalık Hâkimi Se-
fa Mutiu'nun öldürülmesi ve yeraltı
dünyasıyla ilişkileriyle sıra dışı oyun-
cu, yönetmen. yazar Güney'in port-
resi tamamlanıvor.
Hikâyeci ve sinemacı.
'Bir Çirkin Kral' kitabında, Güney'in hikâyecitiğine, j
sinemacılığına, hayatından kesitlere, sivasi
etkinliklerine, ev litiklerine, genç denebilecek bir yaşta
hayaünı ka>1>ermesine yer verilryor. Kitapta a\nca
HajTİ Caner, Hüseyin Baş, Onat Kutlar, Atilla Dorsay, '
Tank Dursun Kakınç, Halit Refiğ'in Günev 'le [
yaşadıklan ve onunla sö>1eşileri de yer ahrken Çirkin *
Kralfikralan,Nurer Uğurlu'nun "Yıhnaz Güney" >
başhkh şüri ile Günev 'in kaleminden kendi ha>aö. ;
kitabın Ugi çekki böİümleri olarak göze çarpryor.
DUZYAZI
İZFAŞ Genel Müdürü Ersözlü'ye yapılan saldın îzmir'deki sıkıntıyı tekrar gündeme taşıdı
Rant kuşatmasındaki kentSERDARK1ZIK
İZMİR- Ege'nin ıncisi, ran-
tıyecilerin baskısı ve farkJı ge-
rilımlerle bunalıyor.
Fuar'da büfesi yıkılan işlet-
mecinin, belediye şirketi İZ-
FAŞ'ın Genel Müdürü Dilara
Ersözlü'ye silahlı saldınsı. İstan-
bul Emniyet Müdürü Celalettin
Cerrah'ın, kapkaçın İzmir'e
kaydığı yolundaki saptamalan,
gazeteci Hasan Tahsin'in silah-
la tehdit edilmesı, rantiye kesi-
minin gökdelen taleplen, kenti
korumaktan başka çıkan olma-
yanlann "istemezükçü" dıye ta-
nımlanıp yatınmları engelle-
mekle suçlanmalan, rantçılann
Büyükşehir Belediye Başkanı
AhmetPiriştina'yı yasadışı dav-
ranmaya çağırmalan, kentın gün-
demini belırlıyor.
Geçmiş iktidarlann kentin tek
yeşil alanı fuarda siyasi rüşvet
olarak dağıttıklan ışletmeler ve
büfelenn Pınştına yönetımınce
yıkılmasıyla başlayan gerilim,
• Geçmiş iktidarlann kentin tek yeşil alanı fuarda siyasi
rüşvet olarak dağıttıklan büfelerin Piriştina yönetimince
yıkılmasıyla başlayan gerilim, hafta sonu çıkarlan zedelenen
kesimlerden gelen kurşunlarla büyüdü. Ersözlü yaralanırken
saldınnın bireysel olmadığı iddia edildi.
hafta sonu ekonomik çıkarlan ze-
delenen kesimlerden gelen kur-
şunlarla büyüdü. Ersözlü. bu ke-
simlerin silahlı saldınsına uğ-
rarken, saldınnın bireysel olma-
dığı yolunda haberler yayılma-
ya başladı. Yine İstanbul Emni-
yet Müdürü Cerrah'ın, "îstan-
bul'da bannma zorhığu çeken
uzüi, Kalaşnikoflu kapkaç çete-
leri, İzmir'e kayınaya başladı"
sözlen sıkıntıyı büyürtü.
Havadan para
Bütün bunlann yanı sıra ye-
rel seçimlerin ardından yeniden
harekete geçen rantiye grupla-
n, AKP'nin de desteğiyle 5-6
katlı binalannı 30- 40 kata yük-
seltip "yaünm yapacağız'' adıy-
la. "havadan para" kazanmak
için baskılannı arttırdı. Örne-
ğin, geçen dönem Konak Bele-
diyesi'nden kentin merkezinde
yoğunluğu arttıracak 35 katlı
gökdelen için imar alan ancak
büyükşehirde bu yatınmı engel-
lenen Küçükbay Grubu, Pirişti-
na'ya. yasadışı bir çağnda bu-
lundu.
Başkamn "y^salann arkası-
na sığuıdığuıı" savunan Küçük-
bay Grubu Yönetim Kurulu Baş-
kanvekili AhmetKüçükbay, "Pi-
riştina istedikten sonra bütün
sorunlar aşıhr. Yönetici isterse,
aynı yasa ile projeleri engelledi-
ğî gibi geçit de verebiBr" dedi.
Açıkça belediye başkanını suç
işlemeye çagıran bu yaklaşım
tepkilere yol açarken, kenti, kent-
liyi değil, salt kendi çıkarlannı
düşünen rantçılann gerçek yü-
zünü gösterdi.
Eski Adalet Bakanı Hasan
Denizkurdu yerel bir gazetede-
ki köşe yazısında şu sözlerle so-
runun çözümünün aciliyetini
gösterdi: "Bu göriinmez grup-
lar o kadarorganize ki, tüm ma-
kamlan seçimK- seçimsiz ele ge-
çirebilivorlar. Eğer günün birin-
de, birisi yollanna taş ko>acak
olursa, görünür göriinmez ne
fauöeryapariar, ne fauller!„ Bu-
güııterdelznıiruzerineveniovun-
lar tezgâhlanı\or. tezgâh hazır-
hklanortavadöküldü bik. Dtyo-
rum ki, birileri bugünden başia-
vıp geriye doğru şu imar' dalga-
lannı' ve 'isimlerini' araşbrsa,
çok iyi bir iş \apar."
Bu kenti, Kordon'a otoyol,
Konak'a Galleria, Fevzipaşa
Bulvan'nda beton direkler üs-
tünde metro ucubesinden kurta-
ran ve kentlerini korumaktan
başka bir çıkarlan olmayan "is-
temezükçükr''e gelince... Onlar,
5- 6 katlı bınalan yıkıp, 30-40
katlı gökdelenler dikerek "ha-
vadan" para kazanmak isteyen-
leri yasalara ve kente saygılı ol-
maya çağınyor bir; otel ve iş
merkezi yapmaya soyunan ran-
tiyecilere 2.5 yıldır kapalı tutu-
lan Efes Oteli ile 6 aydır işleme-
yen Mercury Oteli'ni işaret edi-
yorlar iki; projelerin kentin da-
ha uygun yerlerine kaydınlma-
sını istiyorlar üç, rantiyecileri
sanayi yatınmlanna yönelme-
ye davet ediyor dört!
Bu durumda bize de, Kor-
don'daki iki katlı güzelim evle-
rini yıkıpbugün dünyakenti ola-
bılecek İzmir'i beton setlerle
kuşatan o dönemin rantiyecile-
nni ve onlara yol açanlan anım-
satmak kalıyor.
ORHAN BİRGİT
Yaşasın Ûzgürlük...
Koşar adımlaria AB kapısına ulaşmak için, birbiri
ardına yasalar çıkarıyor; kendilerini bin yıldan beri ya-
şadıklan topraklarda azınlık gibi görmek isteyenler için
devlet televizyonunda haftada bir. beşer onar daki-
kalık programcıklar yapılmasını uygulamaya geçiri-
yoruz ya.
Ya bugün ya da bu hafta içerisinde yine "Uyum Va-
saları" kapsamında hazırlandığı söylenilen "Basın
KanunuTasansrm daTBMM'degörüşu\mes\ için ge-
nel kurul gündemine alacağız ya. Başbakan bu tür
çalımlarla Gelişmiş Ülkeler Konferansı'nın onur ko-
nuğu sıfatıyla ABD'ye hareket ederken Gözcü gaze-
tesınde küçük bir haber; Star televizyonu, Hulki Ce-
vizoğlu'nun Ceviz Kabuğu adlı haber programını ani
bir kararla yayından kaldmvermiş.
Diyeceksinız ki, daha önce de, aynı programa, bi-
rilerinin keyfini kaçırdığı için atv'nin ekranları kapatıl-
mış değil miydi? Oyleydi ve o birileri özel bir televiz-
yona bu yönde baskı uyguladıklan için, o sırada Star
TV'de de iktidara başkaldırı rüzgâriarının esmesinden
yararlanarak Cevızoğlu, kendisine yeni bir pencere
bulmuştu.
Ama şimdi. Şimdi söz konusu televizyon, TMSF'nin
tutsaklan arasında. Tıpkı aynı ismi taşıyan günlük
gazete gibi, bir tür Rockefeller yayını yapmakla gö-
revli.
Üç maymunu oynayan medya
O görevini tam bir uyum içerisinde yerine getire-
bilmek amacıyla, örneğin aynı ismi taşıyan gazete ve
televizyon, Başbakan Erdoğan'ın geçen hafta sonun-
da AKP II Merkezi'nde imam hatip liselilerle görüş-
meye giderken karşılaştığı protestolara da göz yum-
muştu; Pendik'ten kalkacak hızlı treni yarım saat ge-
ciktirdiği için perondan yükselen ıslık sesleri ve al-
kışları da görmemiş, duymamıştı.
Bu tür sadakatler, kimi özel medyamızda sık sık gö-
rülüyor. Onları, tekelci sermayenin zorunlu sansürü-
ne uymuş kimseler olarak algılayanlarımız da oluyor.
Ama, bu zorunlu nedenlerle devlet kontrolü altına
alınan medya organlarına uygulanan baskıya ne di-
yeceksiniz? Iktidar, benzetmek gibi olmasın ama
Sovyetler'in resmi organı Pravda'nın 2004 modelle-
rini ısrarla televizyon ya da gazete olarak yayımlar-
ken hem kendisini alkışlatmış oluyor, hem de bu or-
ganlann girdi paralarını TMSF aracılığı ile biz vergi yü-
kümlülerinin sırtına yüklüyor.
Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, geçen
hafta pazar günü Ankara Gazeteciler Cemiyetı'nde-
ki bir törende, TMSF, elındeki basın araçlarının satı-
lacağını yinelemek gibi kendisinin de yeterince inan-
madığı bir misyonu yerine getirdi. Ama ne zaman ve
nasıl? Aylardan beri bu soruyu yanıtlayan yok. Bu or-
ganları açık arttırma ile satışa çıkartan da yok. Niye
olsun ki?
önceki gün bizim gazetede küçük bir haberle Er-
bakan'ın kurduğu televizyona devletin kablolu yayı-
nından yararlanmak için yapılan başvurunun bizzat
Erdoğan tarafından engellendiği yazıldı. Ama tekzip
edilemedi.
Nasıl tekzip edılecek? Ulusal Kanal'ın kablolu ya-
yından yararlanmak için Kanal Tek adlı bir kuruluş-
tan yaptığı kira sözleşmesine karşın hile yöntemi ile,
aynı logo ile bir başka sahte yayını ortaya çıkartan-
lar kimler?
Aydınlık dergisi, 16 Mayıs 2004 tarihli sayısında bu
olayın geldiği yeni aşama için kapağında; "Tele-
com'da 4 milyon dolarlıkrüşvet" manşetinı kullandı
ve ağır suçlamalarda bulundu ama ilgililerin gıkı bile
çıkmadı.
Nasıl çıksın ki? Kıbns'ta kurulu ART televizyonu-
nun yine devletin kablolu yayınından yararlanması için
yaptlan sözleşmeye, hukuk dilinde gabin denilecek
bir ekleme ile idarenin kanalın yayınını beğenmediği
takdirde diledıği zaman sözleşmeyi geçersiz saya-
cağını kayıtlara alan bir madde koymasını eleştirmiş-
tim de, orada AKP'nin borazancıbaşılığını yapan im-
za sahiplerinden tek kelime yanıt alamamıştım.
Şimdi ister inanın, ister inanmayın.
Bu kafa ile astığı astık, özgür televizyonlann sesi-
ni kısmakta mahir olan AKP iktidan, Basın Yasası'na
yeni bir biçım vererek uyum yasalan ışığı altında ön-
ce kendisini, sonra da bazı saf vatandaşlarımızı kan-
dırmakla meşgul değil mi? Görüşülmeye başlanacak
olan yasa, belki kimi bürokratlarca uzun araştırma-
lar sonunda iyi niyetle hazırlanmış olabilir. Ama,
AKP'nin sadece birkaçını saydığım uygulamaları, bu
çalışmaların birer teftiş fırçası olarak değerlendirildi-
ğini göstermiyor mu?
Bu saydığım örneklerden hangisini ana muhalefet
partimiz CHP, pariamento gündemine taşıdı dersiniz?
Onlar, hele şu olağanüstü kurultaylar toplama dö-
nemini bırtamama erdirsinler. Belki daha sonra mu-
halefet görevlerini de anımsamaları zamanı geldiği-
nı farkederter...
Faks: 0212- 677 07 62 obirgit(a e-kolay.net
Basın özgürlüğü
TGCödülüiçin
başvuru
İstanbul Haber Ser-
visi - Türkiye Gazete-
ciler Cemiyeti'nin
(TGC)geleneksel "Ba-
sın Özgürlüğü Ödülü"
için başvurular. 30 Ha-
ziran'da sona erecek.
TGC Genel Sekrete-
ri Turgay Olcayto yap-
tığı yazılı açıklamada,
ödülün, basın özgürlü-
ğünün önemini vurgu-
lamak amacıyla her yıl,
konuyu savunan, bu
uğurda çaba harcayan
kişi ve kuruluşlara ve-
rildiğini anımsattı. Ol-
cayto, 1 Haziran 2003-
31 Mayıs 2004 tarihle-
ri arasındaki dönemi
kapsayan "2004 Basın
Özgürlüğü Ödülü "nün
Büyük Seçici Kuru-
lu'nun, TBMM'de gru-
bu bulunan siyasi par-
tilerin bildirecekleri
Merkez Yönetim Ku-
rulu veya Genel Idare
Kurulu üyelerinden
l'er, Türkiye Barolar
Birliği, Türkiye Gaze-
teciler Sendikası, Ga-
zete Sahipleri Birliği
ve istanbul Üniversite-
si'nden l'er, TGC'nın
de 3 temsilcisinden
oluştuğunu belirtti.
Açıklamada özetle şöy-
le denildi:
"Ödüleada\tk,kişi-
sel veya kuruluşlann
kendibaşMirulan,gaze-
te, dergi, T\
r
, radyo ve-
ya ajans kuruluşlannın
yetkililerince aday gös-
terme ile TGC yönetim
kurulunca aday göste-
rilerek gerçekleşecek.
Adayhk için başvuru-
lar en geç 30 Haziran
saat 16.30'a kadar
TGC'ye ulaşünlacak."