Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 9 NİSAN 2004 CUMA
8 HABERLERIN DEVAMI
TURKIYE
Istanbul
Edırne
Kocaeh
Çanakkale
Izmir
Manisa
Aydın
Denizli
PB
PB
PB
PB
PB
PB
A
A
20
23
24
13
25
26
26
24
Sınop PB 20 Adana A 27
Zonguldak PB 13 Antalya
Samsun
Trabzon
Giresun
Ankara
Eskişehır
Konya
Sıvas
PB
PB
;PB
PB
S
B
B
21
17
16
21
22
20
18
A 23 Kars
Mersın
Diyarbakır
Şanlıurfa
Mardın
Sıırt
Hakkân
Van
A
A
A
A
A
B
B
25
22
25
22
21
14
12
PB 11
Yurdun kuzeybatısı
ıle kuzeydoğusu par-
çalı bulutlu, Batı Ka-
radenız'ın ıç kesımle-
rı, Eskişehır ve Ku-
tahya çevrelen sağa-
nakyağışlı, dığer yer-
ler az bulutlu ve açık
geçecek Hava sı-
caklığı yurdun kuzey
kesımlennde değış-
meyecek, dığer yer-
lerde artmaya devam
edecek
DIS MERKEZLER
Oslo
Helsinki
Stockholm
Londra
Amsterdam
Brüksel
Pans
Bonn
PB
PB
Y
S
Y
Y
Y
Y
12
4
13
15
10
1
14
12
Münih Y 14
Berlın
Budapeşte
Madnd
Vryana
Belgrad
Sofya
Roma
Atına
Zürih
Y
Y
Y
Y
Y
Y
Y
Y
Y
14
15
13
13
19
17
15
21
11
Moskova
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bişkek
Tiflis
Kahire
Y
PB
K
Y
B
Y
B
PB
9
19
2
18
20
10
17
25
Şam A 26
Parçalı bulutlu t ÇoK Dulutlu > Yağmurlu Sulu kar > Gok gurultulu
GUNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK
I Baştarafı 1. Sayfada
daki Halkçı Hareket Partisi'nin başkanı Alain
Juppe, "AB'nin yıl sonunda Türkiye ile tam üye-
lik müzakerelerine başlamasına karşı olduklannı"
söyleyerek pekiştirdi.
Bir ay önceki haberlerle Fransa'dan gelen son
açıklamalar yan yana getirilince, matbuat-ı milli-
mizin tutumunu, uzak görürlülüğünü takdirle kar-
şılamamak elbette olanaksız! Zira yakın günler-
de yedi düveli fethettiğine inandıklan RTE'nin
Chirac'tan müzakere tarihi ve üyelik için tam des-
tek atdığını manşetlerden vermişlerdi.
Şimdi gerçeği göz ardı etmenin hayal ile yatıp
kalkmanın faturası önlerinde.
Fransa konuştu da başka üyeler sustu mu?
Fransa'nındışındaDanimarka, HollandaveAvus-
turya, üyeliğimize karşı. Almanya'da muhafaza-
kâr partiler iktidarda değil ama, her fırsatta Tür-
kiye'ye üyelik değil, özel bir statü verilmesini is-
tiyor.
AB üyelerinin Kıbrıs'ın çözümüyle müzakere
tarihinin verilmesi arasında bir bağ kurmadıklan
böylece kanıtlanıyor.
Kıbrıs'ı çözersek müzakere tarihi alacağız, di-
yen bu iktidarın, bu medyanın ayaklan suya eri-
yor mu acaba?
Gerçi bizimkinin derdi üyelik falan değil. RTE,
önüne gelen her AB kodamanına, "istediğimiz
sadece müzakere tarihi" dedi.
Parti olarak, hükümet olarak halkı öylesine ko-
şullandırdılar ki üyelik sanki kapının önünde. Üye-
likle birlikte bol iş, bol para. Avrupa'nın bütün ka-
pıları açık. Avusturya olmadı, Almanya ya da
Fransa, seç seçebildiğini. Yutturmacanın haddi
hesabı yok!
AB Komisyonu, -arada sırada- tarih verilmedı-
ği takdirde AKP iktidarının allak bullak olacağını
söylüyor.
AKP iktidan da bu olasılığı AB'ye bir tehdit, bir
şantaj aracı gibi kullanıyor.
• • •
Yalakalar, dönekler, patronlan adına, işadam-
ları adına iş takibiyle ahlaksızhğı tescil edilmiş
olanların başka işleri var şimdi. AB, 1 Mayıs'tan
sonraki uğraş alanı.
Annan Planı'na hayır dedikleri için Denktaş la
Papadopulos u aynı kefeye koyuyorlar.
Planın toplumlara getirdikleri veya götürdükle-
ri bir yana, bu iki lider, Cumhurbaşkanlığı görevi
yapıyor. Cumhuriyetin bekasını korumak için ant
içmişler. Başında oldukları Annan Planı'nın yok
edeceği devleti satmadıkları için suçlanıyorlar.
Hangi davranış daha etik? Başında oldukları
cumhuriyeti satmamak mı? Yoksa satmadıkları
için suçlamak mı?..
Plana hemen başüstüne demeye hazır olanlar
da var. Işte MA Talat!
Bu arada gözden kaçan bir olay: Birinciden
beşinciye kadar koy önüne bir Annan planı im-
zalayacağını daha önceleri ilan eden MATalat'ın
karakter yapısını açıklıyor. Olay şu: BM, KKTC-
den AB'ye uyum sağlayan bir anayasataslağı is-
tiyor. Talat, De Soto'ya vermesi için alelacele ha-
zırlattığı anayasa taslağını Denktaş'a uzatıyor.
Denktaş, incelenrnemiş taslak yerine yürürlükte-
ki anayasayı vereceğini söylüyor. Sonraki günler
görüyor ki, Talat'ın alelacele hazırlattığı anayasa
taslağı BM belgeleri arasında. "Ben mevcutana-
yasayı bir yazıyla BM'ye verdim. Bu nedir" diye
sorduğunda Talat, pişkinlikle "Bir gazetede ya-
yımlanan taslak metnini almış BM" diyor.
Taslağı gazeteye veren de, BM'ye oradan al-
malarını öneren de Talat.
Bu olay, Denktaş'ın sadece dışarıda karşı cep-
helerle savaşmadığını, içeride de ne türiü uğraş,
hatta ihanet içinde olduğunu belgeliyor.
SÖYLEŞİ ATTİLÂİLHAN
\..HiçbiP Türk Hükümeti,
HiçbiP Zaman!..'
• Baştarafı Arka Sayfada
"...4/ Halen çok sevdiğim ve güvendiğim
Ermeni asıllı arkadaşımın olması, onların
haksız olarak sokuldukları ikilem ve (...) Fe-
riköy Protestan Mezarliğı'nda 1.11.2003 gü-
nü, Kolejlerin 140. kuruluş yıldönümü müna-
sebetiyle yapılan töreni yöneten, 'TC vatan-
daşı, kadirbilir' yaşlı şahıs olarak, camiânızı
ayıplar, eseflerimi sunarım..."
'DUzinelerle Türk dlplomat
öldürüldü...1
Dergide çıkmış yazıdan, çevirisi verilmiş tezyif
edici cümlelerden bazıları şunlar:
• "...Ağn Dağı, muasir Ermeni Cumhuriye-
ti'nin dışında, düşman bir ülke Türkiye'nin, hu-
dutlan ardında (içinde) bulunmaktadır. (...) Ağ-
n Dağı bizim gururumuz, hayal kınklığımız, ta-
rihimiz, gerçekleşmeyen rüyamızdır..."
• "...çoğu, halkın tarihindeki en büyük fe-
lâketten arta kalan torunlardır; I. Cihan Har-
bi'nin, câniyâne XX. Asrın, ilk ve en büyük
soykırım tecrübesi! Dış görünümde bu, Er-
meni milliyetçiliğinin, baskıcı Osmanlı hükü-
metine karşı, militan hareketince tahrik edil-
mişti - ve on binlerce Ermeninin Osmanlı Or-
dusu'ndaki sâdık hizmetine rağmen!.."
• "...1913'te tmparatorlukta 2 milyon civa-
rında Ermeni nüfusu bulunmaktaydı; bugün
Türkiye denilen yerde, ölmüş olanların sayı-
sı 600.000 ilâ 1.5 milyon tahmin edilmekte-
dir. I. Dünya Harbi'nden sonraki kısa bir sü-
re hâriç, hiçbir Türk Hükümeti bir Ermeni
Katliâmının vuku bulduğunu kabul etme-
mektedir; üç nesil sonra, katliam olaylanmn
şiddet içeren tepki verme akisleri olmakta-
dır; 1973 başlanndan itibaren, son yirmi yıl-
da, düzinelerle Türk diplomat ve vatandaşı,
sözde Ermeni teröristler tarafından öldürül-
müştür..."
(İş burada kalsa, iyi, arkası, çorap söküğü gi-
bi...)
Eşcinsel olduğuiçin atldı• Baştarafı 1. Sayfada
çahşırken ilginç bılgilere ulaş-
mıştı. Polis, saldırıda ağıryarala-
nan EnginVural'ın geçmişiyle il-
gili araştırma yaparkenbu kışinin
adına Istanbul'da sinagoglara yö-
nelık saldınlan organize eden mi-
litanlann ifadelerinde rastlamış-
tı. tfadelerde adı geçen "Cühey-
men" kod adlı Engin Vural'ın,
tstanbul'da 15-20 Kasım 2003 "te
bombah saldınlan düzenleyerek
57 kişiyi öldüren El Kaide mili-
tanlanyla ışbirliği içinde olduğu
görülmüştü.
Örgütün beyin takımından Ha-
run Ilhan ıfadesınde. 1999 yılı-
nın sonlannda ıki grup halinde
Gürbulak Sınır Kapısfndan ge-
çerek Iran'a gıttiklenni, kendisi-
nin yanında Habib Gören, ikın-
ci grupta ise Berat Çokgezer
(Afganıstan'da öldürüldü) ile En-
gin Vural adlı bir mılitanın oldu-
ğunu anlatmıştı. El Kaide'nin
Türkiye yapılanmasında şûra
üyesi olan tlhan ıfadesinde, "En-
gin Vural'la birlikte Tah-
ran'dan tslamabad'a, oradan
da Peşaver üzerinden Host şeh-
rine giderek Libya asılh İbn-i
Şeyh'e ait Halden Kampı'na
katüdık. 2 ay boyunca askeri ve
siyasi eğitim aldık. Bomba ya-
pımı, Kalaşnikof ve havan topu
gibi silahlan kullanmayı öğren-
dik. Sonra Celalabad'da bulu-
nan bir kampta patlayıcı düze-
nekleri konusunda eğitildik"
demiştı. îstanbul'da sinagoglar,
HSBC Bank ve Ingıltere Konso-
losluğu'na yonelık eylemde yer
alan BakiYiğit'in de ıfadesınde,
aralannda EnginVural adlı bir ki-
şinin de bulunduğu bir grupla Af-
ganistan'a gittiğinı anlatmasıpo-
lism heyecamm arttırmıştı. An-
cak polisi şaşırtan bazı veriler de
vardı. Hamn tlhan, Engin Vural'ı,
"Muşlu, 1.75 boylarında, es-
mer, Üsküdar Mustafa Kemal
Mahallesi'ndeikameteder" dı-
ye tanımlamıştı. Oysa Mason Lo-
cası'nı basan Engin Vural 1971
Kırşehir doğumluydu. Araştır-
mayı derinleştiren polis, Kırşe-
hirli Vural'ın fotoğrafını ceza-
evinde bulunan Türk El Kaideci-
lerine gösterince gerçek anlaşü-
mıştı. Mason locasına saldıran
Vural'ın, Afganistan'da bomba
eğitimi alan EnginVural olmadı-
ğı belirlenmişti. Ortada bir isim
benzerliği vardı.
Beyoğlu nda El Kaldecl avıl..
Ashnda polis Engin Vural'ı
mason locası saldınsı öncesinde
deşifre etmişti. Polise ifade veren
Vural'ın babası, oğlunun "ahla-
ki sorunları olduğunu", bu ne-
denle onunla ilişkiyi kestiklerini
söylemiştı. Güvenlikbırimleribu
nedenle başka militanlar üzerine
yoğunlaşmıştı. Ancak mason lo-
cası saldınsının ardından gazete-
ler olayı deşerken "Vural'a niye
ulaşılamadı" iddiasıyla polisi is-
tihbarat zaaft içinde olmakla suç-
ladı. Güvenlik binmleri bu ne-
denle Vural dosyasını yeniden aç-
tı. Terörle Mücadele ekiplerinin
araştırmasına Ahlak Masası tim-
leri de katıldı. Ekipler özellikle
Beyoğlu çevresinde eşcinsellerin
bulunduğu mekânlarda uzun sü-
re çalışma yapmasına karşın Vu-
ral'ın izine rastlayamadı. Vural,
adı gazetelerde çıkınca izini kay-
bettirmişti. Engin Vural önceki
gün polise giderek kendiliğinden
teslim oldu. Vural'ın eşcinsel eği-
limleri olduğu, o dönemde buna-
lıma girdiği, bu nedenle Harun
Ilhan'la tanışınca El Kaide'ye ka-
tıldığı belirlendi. Eşcinsel eğilim-
lerinin kampta fark edilmesi üze-
rine Afganistan'dan aynlarak
Türkiye'ye geldiği saptanan Vu-
ral'ın, yaşamım erkeklerle ilişki-
ye girerek kazandığı, örgütle de
ilişkisini kestiği iddia edildi.
Polis Beyoğlu'nun karanlık so-
kaklanndan Kandahar'a uzanan
bu ilginç yaşam öyküsünün kah-
ramanmı sorgulayarak Türk El
Kaidesi'yle ilgili yeni bilgilere u-
laşmayı hedefliyor.
Talat: Hayır çıkarsa çözülme başlar
tSTANBUL (AA) - KKTC
Başbakanı Mehmet Ali Talat,
Rumlann referandumu erteleme
çabalannı kabul edemeyecekle-
nni belirterek Türkiye tarfından
referandumdan "havir" çıkma-
sı halinde Türk tarafmdan çözül-
me başlayacağını sa^'undu. Ta-
lat, "Eğer Rum tarafı 'hayır'
diyerek AB'ye girerse sümük-
lü çocuk gibi girecek" dedi.
Talat, dün Istanbul Tıcaret
KULTÜR • SANAT
Odası'nın (İTO) davetlısı olarak
Meclis toplantısında yaptığı ko-
nuşmada, referandumu değer-
lendirdi. Sorulan da yanıtlayan
Talat, "tlerde sizin için risk ola-
bilecek konu var mı?" sorusu-
na. "Bizim için risk ashnda
epeyce.Ama bizi asıl korkutan
yer değiştirme konusunda hal-
kımızın yaşayacağı haksızhk-
tır. Çünkü ciddi sayıda insan y-
er değiştirecek" yanıtını v erdi
Türkiye'nin "bütün adanın ve
Kıbns Türk kurucu devleti-
nin" gaıantörü olduğunu belir-
ten Talat, KKTC Cumhurbaşka-
nı Rauf Denktaş'm tutumuna
ılişkm soruyu ise şöyle yanıtla-
dı. "Denktaş'ın tutumuna an-
lamakta zorlanıyorum. Bu bir
taktik değil, dünya görüşü-
dür." Kendisinin gidemediği
partı başkanlan toplantısında da,
arkadaşlannın aktardığına göre
Rum partilerinin, "hayır çıkar-
sa yeniden görüşmeye oturma-
ya ne der Türk tarafı" gibi ağız
yoklaması yaptıklannı kaydeden
Talat, "1 Mayıs'ın sonrasına
sarkıtmak bizim için çok teh-
likeli olduğu için, biz bunu ka-
bul edemeyiz" dedi.
Bu arada, Talat'ın Istanbul Ti-
caret Odası'nda yaptığı konuş-
ma sırasmda, bir grup ülkücü
protesto gösterisinde bulundu.
(0212) 2*3 tt7t
flanldnnız İçin:
|O2I3)W3«7«
Tekkanat: Irtica
sinsicegelişiyor
M Baştarafı 1. Sayfada
ılde bulunan 11. Piyade
Tugayı Komutanı Tuğge-
neral HamitTekkanat ses-
sizkalmadı.
Tuğgeneral Tekkanat,
Denizli Valiliği ve Cum-
huriyet Savcılığı'na 17
Şubat 2004 tarihinde im-
zalı bir yazı göndererek
Kılık Kıyafet Kanu-
nu'nunuygulanmasını is-
teyerek ilgililer hakkında
yasal işlem yapılması
çağnsında bulundu. "Sa-
nk ve cüppeli erkekler-
le kara çarşaflı kadınla-
nn idari ve adli makam-
lardan hiçbir müdahale
görmeksizin halkiçinde
serbestçe dolaştıklan-
na" dikkat çeken Tuğge-
neral Tekkanat, şunlan
kaydetti. "Son günlerde
basın yayın organların-
da yer alan resim ve gö-
rüntülerden de açıkça
anlaşılacağı üzere, yur-
dun bazı il ve ilçelerin-
de veya bazı il ve ilçele-
rin kurtarılmış bölgele-
rinde, devrim kanunla-
n arasında yer alan ilgi
(b) ve (c) maddelerine
açıkça aykınhk teşkil
edecek şekilde, sank ve
cüppeli erkeklerle ba-
şından topuğuna kadar
kara çarşaflı kadınla-
nn, idari ve adli ma-
kamlardan hiçbir mü-
dahale görmeksizin
halk içinde serbestçe
dolaştıklan hayret ve
esefle müşahede edil-
mektedir."
De\Tİm kanunlan çer-
çevesinde "tekke ve za-
viyelerin kapatıldığı,
bazı unvanlann da ya-
saklandığı, kanuna kar-
şı gelenler hakkında da
cezai müeyyidelerin bu-
lunduğunu" vurgulayan
Tuğgeneral Tekkanat,
"bazı kesimlerin, bu tip
çağdışı kıyafetlerle ya-
şam tarzı yaratarak
Atatürk ilke ve devrim-
leri ve dolayısıyla ana-
yasayı açıkça ihlal ettik-
lerini" belirtti.
Tuğgeneral Tekkanat,
"devletin tüm kurumla-
rının devrim kanunları-
na sahip çıkması gerek-
tiği"ne işaret ederek
"Bugün hukuken yü-
rürlükte olmasına rağ-
men, fiilen hayata geçi-
rilmesinde zafıyet bu-
lunduğunu tespit ettiği-
miz ilgili kanunlann,
adli ve idari makamlar-
ca özenle uygulanması,
sinsice gelişen irtica ey-
lemlerine engel olunma-
sı yönünde bir ölçüde de
olsa etkili olacağı değer-
lendirilmektedir"
Babacan
y
ın makam
arabası çalındı
ı^VUHHUU S
: .J?WXM
i
r1l£l
¥^&?W»W :
'SCkOSCMI 2
MMKMW a
t 3K-1S
Î J ı 5-iiS
BX
!?
ıs
3SJ1 4*Î*J
3 ^ B f î r
"£'İ3S
S « l i "
a
.MCNUITA -
H3HİÎWİI
ı.*tuw »scc*a* KUIKRK
ÎS«KİÎ BSBUifu
PDMMIDUII
arn-jfm
f M'i
mx
« 1
ss
İ-3SJ
A
1UJ.1OS- "'»•
f '•JB-WB->U!
n nıs-ıtft'i'H
4 t j). ıB-ılSl-'
D jjt t
t • 3-.-
ıJt-CJt
tara *SR» 2*1 «X X-H
r" m •m-'i
33 3K 1*11
33 ıj t- Ti 5. •
<
4-1'lB-Sll
* ' * » • ? 38
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - Hazine'den
sorumlu Devlet Bakanı
Ali Babacan'a ait makam
arabası, kimliği belirsiz
kişiler tarafından çalındı.
Alınan bilgiye göre, Ba-
bacan"ın, makam arabası
olarak kullandığı S320
model Mercedes, bakım
ve onanm için bakanhk
görevlilerince îskitler Sa-
nayi Sitesi'ndeki Güven
Oto servisine bırakıldı.
Servis yetkilileri, bakım
ve onanmı uzadığı için
akşam aynlırken makam
arabasını servisin kapalı
alamna çekti. Dün sabah
saatlerinde servise gelen
çahşanlar, kapının kilidi-
nin kınldığmı ve Baba-
can'ın makam otosunun
çalındığını fark etti. Du-
rum hemen Babacan ve
Ankara Emniyet Müdürü
Ercüment Yümaz'a ile-
tildi. Bunun üzerine Olay
Yeri tnceleme Şube Mü-
dürlüğü ile Asayiş Şube
Müdürlüğü Oto Hırsızlık
Büro Amirliği ekipleri
aracın çalındığı yerde par-
mak izi araştırması yaptı.
Aracın üzerinde güvenlik
amaçlı 34 plakanın yeral-
dığı öğrenilirken, aracın
bulunması içinAnkara'da
ve diğer illerde arama ça-
lışması başlatıldı.
GUNDEM MUSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
İktidarın icraatına baktığımızda ise birinci iddiaya
karşılık şu soru akla geliyor.
Hortumu kesip yönünü mü değiştirdiniz?
Ikinci iddiaya karşılık ise şu sorulabilir:
Kimseye yedirmeyeceğiz derken başkalarına ye-
dirmeyeceğiz mi demek istiyorsunuz?
En somut örnekten başlayalım:
AKP Kadın Kolları Merkez Karar ve Yönetim Ku-
rulu (MKYK) üyesi Emine Alioğlu'nun Türkiye Cum-
huriyeti Devlet Demiryollan'ndan (TCDD) art arda 10
ihale birden aldığı ortaya çıktı. Içeriden bir ihbar so-
nucu saptanan bu ihale serisi kamuoyuna yansıya-
lı 5 gün oldu, ortada ne açıklama var ne yalanlama!
Bize, Demiryollan'nın başındaki 'd' harfinin düş-
tüğü ızienimini veren başka haberler de ulaşıyor. Ki-
mi 'dünürterin' de demiryolları ile çalışan şirketler-
de işe başlayınca, o şirketlerin önünün birden açıl-
dığı iddialan var!
Alioğlu'nun bunca ihalenin yanında, devletin sa-
dece "tüyü bitmemiş yetime", maddi durumu çok
kötü olan kesimlere yardım için öngördüğü yeşil
kart sahibi olması da ihalelerin yanında çok uyum-
lu duruyor!
İş ihalelerle kalmıyor... Nedense AKP iktidan dö-
neminde fındıkta zındıklık bitmiyor. Fındık üreticile-
rinin verdiği bilgiye göre bu yıl şöyle bir ilk yaşandı:
Hazine Müsteşarlığı, üreticinin elindekı fındık bıt-
meden, stoklanndaki fındığı sattı. Bunun sonucun-
da fındığın fiyatı 3 milyon liradan 2 milyon 350 bin
liraya gerıledi. Hazine geleneksel olarak elindeki fın-
dığı üreticinin satışları tamamlamasından sonra ya-
pıyor ve üreticinin etkilenmemesini sağlıyordu.
Bu durum kime yarıyor? Ihracatçıya...
Anlaşılan yine birileri, "heeeeyt, benim adım Cü-
neyt" diye çıktı, "Hangi kanah 'zap'/asam hükme-
derim, elime 'su' dökenı mahvederim" dedi ve yü-
rüdü...
Kes-yapıştır!
önümüzdekı günlerde somut örneklerinın de ve-
rilebıleceği kimi uygulamalaradeğinelim...
önce bir soru:
- Ihalesi daha önce yapılmış, yürümekte olan bü-
yük bir işten yandaşınıza pay alabilir misinız?
Bunun yalın yanıtı, hayırdır. Zira, ihale bitmiş, alan
firrna işe girişmiştir. Ama "işini bilir" bir yönetimse-
ntz, buradan pay alabilirsiniz.
Işte yöntem:
Ihaleyı alan fimnaya gıdiyorsunuz, "arkadaş senin
hak ediş biraz aksayacak" diyorsunuz. Tabii fırma te-
laşlanıyor, "zor durvmda kahnm, işleri yürütmekte
zohanınm" gibi, gereksız şeyler söylüyor, Siz de pra-
tik çözümü getiriyorsunuz: "Sen şirketine şu kişiyi
ortâk edersen, şöyle yüzde 20-30 kadar pay verir-
sen, işlerin tıkır tıkır gider. Etmezsen, herşeyin tam
takır gider."
Firma başlangıçta dirense de sonuçta çareyi or-
tak almada buluyor.
Bir müteahhit için devleti dava etmek, intihar et-
mek, bir daha devletten ihale almamayı göze almak
gibi bir şeydir. Bu nedenle, zaman zaman hakları-
nın yendiğini düşünseler de kolay kolay böyle bir yo-
la girmezler. Ancak son dönemde kimilerinin verdi-
ğimız örneğe benzer baskıların da etkisiyle, "yeter
artık, bu kadannı da kabul edemeyiz" noktasına gel-
diğjni duyuyoruz...
öyle anlaşılıyor ki, önümüzdeki günlerde iktida-
rın, hortumu "kes-yapışt/r" yöntemleriyle ilgili değı-
şik ve renkli haberler gündeme gelecek... Tarımcı-
lann da iktidara yeni türküler yazmakta olduğunu
duyar gibiyiz:
Başa geldi AKP iktidan,
Ne fındık bıraktı ne darı!
ankcum a cumhuriyet.com.tr
Cüppeli törene soruşturma
• ANKARA (ANKA) - CHP'li Canan Antman'ın
önergesıni yanıtlayan Içişleri Bakanı Abdülkadir Ak-
su, Istanbul Fatih'te bir tarikat üyesinin cenazesine ka-
tılmak isteyenler için Istanbul Büyükşehir Belediye-
si'ne bağlı lETT'nin otobüs tahsis ettiğini, törene cüp-
peli-sanklı katılım olduğu gerekçesiyle Fatih Cumhu-
riyet Başsavcılığı'nın İnkılap Kanunlan' hükümlerine
aykınlıktan soruşturma başlattığını kaydetti.
'Sancak, TSK'nm şerel timsaB'
• MATALYA (AA) - Kara Kuvvetleri Komutanı Or-
general Aytaç Yalman, sancağın, Türk Silahlı Ku\-vet-
leri'nin şeref timsali olduğunu söyledi. Malat>a 2. Or-
du Komutanlığı'na bağlı Muhabere Tabur Komutanlı-
ğı'nın alay statüsüne dönüştürülmesi nedeniyle, alaya
Cumhurbaşkanı Sezer tarafından tevcih edilen sanca-
ğın, Muhabere Alay Komutanı Muhabere Kıdemli Al-
bay Abuzer Taştan'a teslim edilmesi amacıyla tören
düzenlendı. Yalman, "Bu sancak. yüce Türk milleti-
nin, alayıruz şerefine emanet ettiği kutsal bir variıktır.
Bu sancak, TSK'nın şeref timsalidir. Bu kutsal emane-
ti Cumhurbaşkanı adına size teslim ediyorum" dedi.
CHP genel göraşme istetfi
•ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP, Prof
Dr Naci Görür'ün istifasının ardından TÜBÎTAK
Marmara Araştırma Merkezi'nde (MAM) yaşanan ge-
lişmeleri TBMM gündemine taşıdı. CHP Ankara Mil-
letvekili Yakup Kepenek, Görür'ün istifasının AKP
hükürnerinin "'TÜBtTAK yönetimine el koymasının
verdiği en yıkıcı sonuçlardan birisi" olduğunu belirte-
rek genel görüşme açılmasını istedi. CHP Grup Baş-
kanvekili Kemal Anadol da düzenlediği basın toplant
smda, MAM'ın çahşmalannın aksamasının Türki-
ye'nin bilimsel ve teknolojik gelişmesinde on >ıllarc<
kapanmayacak büyük yaralar açacağım söyledi.
• ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk Dıl Ku-
rumu (TDK) ve Türk Tarih Kurumu (TTK) adına, A1
nırk'ün CHP'ye bıraktığı İş Bankası hisselerinin gel
rinın ödenmesi istemiyle açılan davada, taraflardan
TDK'nin davası, takip edilmediği gerekçesiyle işlen
den kaldmldı Ankara 2. Asliye Hukuk Mahkeme-
si'nde görülmeye başlanan davanın dünkü oturumuı
Yargıç Yümaz Igrek, TDK'nin temsil edilmediği ge
rekçesiyle, bu kurumla ilgili davanın yenileninceye
kadar işlemden kaldınlmasına karar verdi.