14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 9 NİSAN 2004 CUMA 8 HABERLERIN DEVAMI TURKIYE Istanbul Edırne Kocaeh Çanakkale Izmir Manisa Aydın Denizli PB PB PB PB PB PB A A 20 23 24 13 25 26 26 24 Sınop PB 20 Adana A 27 Zonguldak PB 13 Antalya Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehır Konya Sıvas PB PB ;PB PB S B B 21 17 16 21 22 20 18 A 23 Kars Mersın Diyarbakır Şanlıurfa Mardın Sıırt Hakkân Van A A A A A B B 25 22 25 22 21 14 12 PB 11 Yurdun kuzeybatısı ıle kuzeydoğusu par- çalı bulutlu, Batı Ka- radenız'ın ıç kesımle- rı, Eskişehır ve Ku- tahya çevrelen sağa- nakyağışlı, dığer yer- ler az bulutlu ve açık geçecek Hava sı- caklığı yurdun kuzey kesımlennde değış- meyecek, dığer yer- lerde artmaya devam edecek DIS MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Pans Bonn PB PB Y S Y Y Y Y 12 4 13 15 10 1 14 12 Münih Y 14 Berlın Budapeşte Madnd Vryana Belgrad Sofya Roma Atına Zürih Y Y Y Y Y Y Y Y Y 14 15 13 13 19 17 15 21 11 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahire Y PB K Y B Y B PB 9 19 2 18 20 10 17 25 Şam A 26 Parçalı bulutlu t ÇoK Dulutlu > Yağmurlu Sulu kar > Gok gurultulu GUNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK I Baştarafı 1. Sayfada daki Halkçı Hareket Partisi'nin başkanı Alain Juppe, "AB'nin yıl sonunda Türkiye ile tam üye- lik müzakerelerine başlamasına karşı olduklannı" söyleyerek pekiştirdi. Bir ay önceki haberlerle Fransa'dan gelen son açıklamalar yan yana getirilince, matbuat-ı milli- mizin tutumunu, uzak görürlülüğünü takdirle kar- şılamamak elbette olanaksız! Zira yakın günler- de yedi düveli fethettiğine inandıklan RTE'nin Chirac'tan müzakere tarihi ve üyelik için tam des- tek atdığını manşetlerden vermişlerdi. Şimdi gerçeği göz ardı etmenin hayal ile yatıp kalkmanın faturası önlerinde. Fransa konuştu da başka üyeler sustu mu? Fransa'nındışındaDanimarka, HollandaveAvus- turya, üyeliğimize karşı. Almanya'da muhafaza- kâr partiler iktidarda değil ama, her fırsatta Tür- kiye'ye üyelik değil, özel bir statü verilmesini is- tiyor. AB üyelerinin Kıbrıs'ın çözümüyle müzakere tarihinin verilmesi arasında bir bağ kurmadıklan böylece kanıtlanıyor. Kıbrıs'ı çözersek müzakere tarihi alacağız, di- yen bu iktidarın, bu medyanın ayaklan suya eri- yor mu acaba? Gerçi bizimkinin derdi üyelik falan değil. RTE, önüne gelen her AB kodamanına, "istediğimiz sadece müzakere tarihi" dedi. Parti olarak, hükümet olarak halkı öylesine ko- şullandırdılar ki üyelik sanki kapının önünde. Üye- likle birlikte bol iş, bol para. Avrupa'nın bütün ka- pıları açık. Avusturya olmadı, Almanya ya da Fransa, seç seçebildiğini. Yutturmacanın haddi hesabı yok! AB Komisyonu, -arada sırada- tarih verilmedı- ği takdirde AKP iktidarının allak bullak olacağını söylüyor. AKP iktidan da bu olasılığı AB'ye bir tehdit, bir şantaj aracı gibi kullanıyor. • • • Yalakalar, dönekler, patronlan adına, işadam- ları adına iş takibiyle ahlaksızhğı tescil edilmiş olanların başka işleri var şimdi. AB, 1 Mayıs'tan sonraki uğraş alanı. Annan Planı'na hayır dedikleri için Denktaş la Papadopulos u aynı kefeye koyuyorlar. Planın toplumlara getirdikleri veya götürdükle- ri bir yana, bu iki lider, Cumhurbaşkanlığı görevi yapıyor. Cumhuriyetin bekasını korumak için ant içmişler. Başında oldukları Annan Planı'nın yok edeceği devleti satmadıkları için suçlanıyorlar. Hangi davranış daha etik? Başında oldukları cumhuriyeti satmamak mı? Yoksa satmadıkları için suçlamak mı?.. Plana hemen başüstüne demeye hazır olanlar da var. Işte MA Talat! Bu arada gözden kaçan bir olay: Birinciden beşinciye kadar koy önüne bir Annan planı im- zalayacağını daha önceleri ilan eden MATalat'ın karakter yapısını açıklıyor. Olay şu: BM, KKTC- den AB'ye uyum sağlayan bir anayasataslağı is- tiyor. Talat, De Soto'ya vermesi için alelacele ha- zırlattığı anayasa taslağını Denktaş'a uzatıyor. Denktaş, incelenrnemiş taslak yerine yürürlükte- ki anayasayı vereceğini söylüyor. Sonraki günler görüyor ki, Talat'ın alelacele hazırlattığı anayasa taslağı BM belgeleri arasında. "Ben mevcutana- yasayı bir yazıyla BM'ye verdim. Bu nedir" diye sorduğunda Talat, pişkinlikle "Bir gazetede ya- yımlanan taslak metnini almış BM" diyor. Taslağı gazeteye veren de, BM'ye oradan al- malarını öneren de Talat. Bu olay, Denktaş'ın sadece dışarıda karşı cep- helerle savaşmadığını, içeride de ne türiü uğraş, hatta ihanet içinde olduğunu belgeliyor. SÖYLEŞİ ATTİLÂİLHAN \..HiçbiP Türk Hükümeti, HiçbiP Zaman!..' • Baştarafı Arka Sayfada "...4/ Halen çok sevdiğim ve güvendiğim Ermeni asıllı arkadaşımın olması, onların haksız olarak sokuldukları ikilem ve (...) Fe- riköy Protestan Mezarliğı'nda 1.11.2003 gü- nü, Kolejlerin 140. kuruluş yıldönümü müna- sebetiyle yapılan töreni yöneten, 'TC vatan- daşı, kadirbilir' yaşlı şahıs olarak, camiânızı ayıplar, eseflerimi sunarım..." 'DUzinelerle Türk dlplomat öldürüldü...1 Dergide çıkmış yazıdan, çevirisi verilmiş tezyif edici cümlelerden bazıları şunlar: • "...Ağn Dağı, muasir Ermeni Cumhuriye- ti'nin dışında, düşman bir ülke Türkiye'nin, hu- dutlan ardında (içinde) bulunmaktadır. (...) Ağ- n Dağı bizim gururumuz, hayal kınklığımız, ta- rihimiz, gerçekleşmeyen rüyamızdır..." • "...çoğu, halkın tarihindeki en büyük fe- lâketten arta kalan torunlardır; I. Cihan Har- bi'nin, câniyâne XX. Asrın, ilk ve en büyük soykırım tecrübesi! Dış görünümde bu, Er- meni milliyetçiliğinin, baskıcı Osmanlı hükü- metine karşı, militan hareketince tahrik edil- mişti - ve on binlerce Ermeninin Osmanlı Or- dusu'ndaki sâdık hizmetine rağmen!.." • "...1913'te tmparatorlukta 2 milyon civa- rında Ermeni nüfusu bulunmaktaydı; bugün Türkiye denilen yerde, ölmüş olanların sayı- sı 600.000 ilâ 1.5 milyon tahmin edilmekte- dir. I. Dünya Harbi'nden sonraki kısa bir sü- re hâriç, hiçbir Türk Hükümeti bir Ermeni Katliâmının vuku bulduğunu kabul etme- mektedir; üç nesil sonra, katliam olaylanmn şiddet içeren tepki verme akisleri olmakta- dır; 1973 başlanndan itibaren, son yirmi yıl- da, düzinelerle Türk diplomat ve vatandaşı, sözde Ermeni teröristler tarafından öldürül- müştür..." (İş burada kalsa, iyi, arkası, çorap söküğü gi- bi...) Eşcinsel olduğuiçin atldı• Baştarafı 1. Sayfada çahşırken ilginç bılgilere ulaş- mıştı. Polis, saldırıda ağıryarala- nan EnginVural'ın geçmişiyle il- gili araştırma yaparkenbu kışinin adına Istanbul'da sinagoglara yö- nelık saldınlan organize eden mi- litanlann ifadelerinde rastlamış- tı. tfadelerde adı geçen "Cühey- men" kod adlı Engin Vural'ın, tstanbul'da 15-20 Kasım 2003 "te bombah saldınlan düzenleyerek 57 kişiyi öldüren El Kaide mili- tanlanyla ışbirliği içinde olduğu görülmüştü. Örgütün beyin takımından Ha- run Ilhan ıfadesınde. 1999 yılı- nın sonlannda ıki grup halinde Gürbulak Sınır Kapısfndan ge- çerek Iran'a gıttiklenni, kendisi- nin yanında Habib Gören, ikın- ci grupta ise Berat Çokgezer (Afganıstan'da öldürüldü) ile En- gin Vural adlı bir mılitanın oldu- ğunu anlatmıştı. El Kaide'nin Türkiye yapılanmasında şûra üyesi olan tlhan ıfadesinde, "En- gin Vural'la birlikte Tah- ran'dan tslamabad'a, oradan da Peşaver üzerinden Host şeh- rine giderek Libya asılh İbn-i Şeyh'e ait Halden Kampı'na katüdık. 2 ay boyunca askeri ve siyasi eğitim aldık. Bomba ya- pımı, Kalaşnikof ve havan topu gibi silahlan kullanmayı öğren- dik. Sonra Celalabad'da bulu- nan bir kampta patlayıcı düze- nekleri konusunda eğitildik" demiştı. îstanbul'da sinagoglar, HSBC Bank ve Ingıltere Konso- losluğu'na yonelık eylemde yer alan BakiYiğit'in de ıfadesınde, aralannda EnginVural adlı bir ki- şinin de bulunduğu bir grupla Af- ganistan'a gittiğinı anlatmasıpo- lism heyecamm arttırmıştı. An- cak polisi şaşırtan bazı veriler de vardı. Hamn tlhan, Engin Vural'ı, "Muşlu, 1.75 boylarında, es- mer, Üsküdar Mustafa Kemal Mahallesi'ndeikameteder" dı- ye tanımlamıştı. Oysa Mason Lo- cası'nı basan Engin Vural 1971 Kırşehir doğumluydu. Araştır- mayı derinleştiren polis, Kırşe- hirli Vural'ın fotoğrafını ceza- evinde bulunan Türk El Kaideci- lerine gösterince gerçek anlaşü- mıştı. Mason locasına saldıran Vural'ın, Afganistan'da bomba eğitimi alan EnginVural olmadı- ğı belirlenmişti. Ortada bir isim benzerliği vardı. Beyoğlu nda El Kaldecl avıl.. Ashnda polis Engin Vural'ı mason locası saldınsı öncesinde deşifre etmişti. Polise ifade veren Vural'ın babası, oğlunun "ahla- ki sorunları olduğunu", bu ne- denle onunla ilişkiyi kestiklerini söylemiştı. Güvenlikbırimleribu nedenle başka militanlar üzerine yoğunlaşmıştı. Ancak mason lo- cası saldınsının ardından gazete- ler olayı deşerken "Vural'a niye ulaşılamadı" iddiasıyla polisi is- tihbarat zaaft içinde olmakla suç- ladı. Güvenlik binmleri bu ne- denle Vural dosyasını yeniden aç- tı. Terörle Mücadele ekiplerinin araştırmasına Ahlak Masası tim- leri de katıldı. Ekipler özellikle Beyoğlu çevresinde eşcinsellerin bulunduğu mekânlarda uzun sü- re çalışma yapmasına karşın Vu- ral'ın izine rastlayamadı. Vural, adı gazetelerde çıkınca izini kay- bettirmişti. Engin Vural önceki gün polise giderek kendiliğinden teslim oldu. Vural'ın eşcinsel eği- limleri olduğu, o dönemde buna- lıma girdiği, bu nedenle Harun Ilhan'la tanışınca El Kaide'ye ka- tıldığı belirlendi. Eşcinsel eğilim- lerinin kampta fark edilmesi üze- rine Afganistan'dan aynlarak Türkiye'ye geldiği saptanan Vu- ral'ın, yaşamım erkeklerle ilişki- ye girerek kazandığı, örgütle de ilişkisini kestiği iddia edildi. Polis Beyoğlu'nun karanlık so- kaklanndan Kandahar'a uzanan bu ilginç yaşam öyküsünün kah- ramanmı sorgulayarak Türk El Kaidesi'yle ilgili yeni bilgilere u- laşmayı hedefliyor. Talat: Hayır çıkarsa çözülme başlar tSTANBUL (AA) - KKTC Başbakanı Mehmet Ali Talat, Rumlann referandumu erteleme çabalannı kabul edemeyecekle- nni belirterek Türkiye tarfından referandumdan "havir" çıkma- sı halinde Türk tarafmdan çözül- me başlayacağını sa^'undu. Ta- lat, "Eğer Rum tarafı 'hayır' diyerek AB'ye girerse sümük- lü çocuk gibi girecek" dedi. Talat, dün Istanbul Tıcaret KULTÜR • SANAT Odası'nın (İTO) davetlısı olarak Meclis toplantısında yaptığı ko- nuşmada, referandumu değer- lendirdi. Sorulan da yanıtlayan Talat, "tlerde sizin için risk ola- bilecek konu var mı?" sorusu- na. "Bizim için risk ashnda epeyce.Ama bizi asıl korkutan yer değiştirme konusunda hal- kımızın yaşayacağı haksızhk- tır. Çünkü ciddi sayıda insan y- er değiştirecek" yanıtını v erdi Türkiye'nin "bütün adanın ve Kıbns Türk kurucu devleti- nin" gaıantörü olduğunu belir- ten Talat, KKTC Cumhurbaşka- nı Rauf Denktaş'm tutumuna ılişkm soruyu ise şöyle yanıtla- dı. "Denktaş'ın tutumuna an- lamakta zorlanıyorum. Bu bir taktik değil, dünya görüşü- dür." Kendisinin gidemediği partı başkanlan toplantısında da, arkadaşlannın aktardığına göre Rum partilerinin, "hayır çıkar- sa yeniden görüşmeye oturma- ya ne der Türk tarafı" gibi ağız yoklaması yaptıklannı kaydeden Talat, "1 Mayıs'ın sonrasına sarkıtmak bizim için çok teh- likeli olduğu için, biz bunu ka- bul edemeyiz" dedi. Bu arada, Talat'ın Istanbul Ti- caret Odası'nda yaptığı konuş- ma sırasmda, bir grup ülkücü protesto gösterisinde bulundu. (0212) 2*3 tt7t flanldnnız İçin: |O2I3)W3«7« Tekkanat: Irtica sinsicegelişiyor M Baştarafı 1. Sayfada ılde bulunan 11. Piyade Tugayı Komutanı Tuğge- neral HamitTekkanat ses- sizkalmadı. Tuğgeneral Tekkanat, Denizli Valiliği ve Cum- huriyet Savcılığı'na 17 Şubat 2004 tarihinde im- zalı bir yazı göndererek Kılık Kıyafet Kanu- nu'nunuygulanmasını is- teyerek ilgililer hakkında yasal işlem yapılması çağnsında bulundu. "Sa- nk ve cüppeli erkekler- le kara çarşaflı kadınla- nn idari ve adli makam- lardan hiçbir müdahale görmeksizin halkiçinde serbestçe dolaştıklan- na" dikkat çeken Tuğge- neral Tekkanat, şunlan kaydetti. "Son günlerde basın yayın organların- da yer alan resim ve gö- rüntülerden de açıkça anlaşılacağı üzere, yur- dun bazı il ve ilçelerin- de veya bazı il ve ilçele- rin kurtarılmış bölgele- rinde, devrim kanunla- n arasında yer alan ilgi (b) ve (c) maddelerine açıkça aykınhk teşkil edecek şekilde, sank ve cüppeli erkeklerle ba- şından topuğuna kadar kara çarşaflı kadınla- nn, idari ve adli ma- kamlardan hiçbir mü- dahale görmeksizin halk içinde serbestçe dolaştıklan hayret ve esefle müşahede edil- mektedir." De\Tİm kanunlan çer- çevesinde "tekke ve za- viyelerin kapatıldığı, bazı unvanlann da ya- saklandığı, kanuna kar- şı gelenler hakkında da cezai müeyyidelerin bu- lunduğunu" vurgulayan Tuğgeneral Tekkanat, "bazı kesimlerin, bu tip çağdışı kıyafetlerle ya- şam tarzı yaratarak Atatürk ilke ve devrim- leri ve dolayısıyla ana- yasayı açıkça ihlal ettik- lerini" belirtti. Tuğgeneral Tekkanat, "devletin tüm kurumla- rının devrim kanunları- na sahip çıkması gerek- tiği"ne işaret ederek "Bugün hukuken yü- rürlükte olmasına rağ- men, fiilen hayata geçi- rilmesinde zafıyet bu- lunduğunu tespit ettiği- miz ilgili kanunlann, adli ve idari makamlar- ca özenle uygulanması, sinsice gelişen irtica ey- lemlerine engel olunma- sı yönünde bir ölçüde de olsa etkili olacağı değer- lendirilmektedir" Babacan y ın makam arabası çalındı ı^VUHHUU S : .J?WXM i r1l£l ¥^&?W»W : 'SCkOSCMI 2 MMKMW a t 3K-1S Î J ı 5-iiS BX !? ıs 3SJ1 4*Î*J 3 ^ B f î r "£'İ3S S « l i " a .MCNUITA - H3HİÎWİI ı.*tuw »scc*a* KUIKRK ÎS«KİÎ BSBUifu PDMMIDUII arn-jfm f M'i mx « 1 ss İ-3SJ A 1UJ.1OS- "'»• f '•JB-WB->U! n nıs-ıtft'i'H 4 t j). ıB-ılSl-' D jjt t t • 3-.- ıJt-CJt tara *SR» 2*1 «X X-H r" m •m-'i 33 3K 1*11 33 ıj t- Ti 5. • < 4-1'lB-Sll * ' * » • ? 38 ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Hazine'den sorumlu Devlet Bakanı Ali Babacan'a ait makam arabası, kimliği belirsiz kişiler tarafından çalındı. Alınan bilgiye göre, Ba- bacan"ın, makam arabası olarak kullandığı S320 model Mercedes, bakım ve onanm için bakanhk görevlilerince îskitler Sa- nayi Sitesi'ndeki Güven Oto servisine bırakıldı. Servis yetkilileri, bakım ve onanmı uzadığı için akşam aynlırken makam arabasını servisin kapalı alamna çekti. Dün sabah saatlerinde servise gelen çahşanlar, kapının kilidi- nin kınldığmı ve Baba- can'ın makam otosunun çalındığını fark etti. Du- rum hemen Babacan ve Ankara Emniyet Müdürü Ercüment Yümaz'a ile- tildi. Bunun üzerine Olay Yeri tnceleme Şube Mü- dürlüğü ile Asayiş Şube Müdürlüğü Oto Hırsızlık Büro Amirliği ekipleri aracın çalındığı yerde par- mak izi araştırması yaptı. Aracın üzerinde güvenlik amaçlı 34 plakanın yeral- dığı öğrenilirken, aracın bulunması içinAnkara'da ve diğer illerde arama ça- lışması başlatıldı. GUNDEM MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada İktidarın icraatına baktığımızda ise birinci iddiaya karşılık şu soru akla geliyor. Hortumu kesip yönünü mü değiştirdiniz? Ikinci iddiaya karşılık ise şu sorulabilir: Kimseye yedirmeyeceğiz derken başkalarına ye- dirmeyeceğiz mi demek istiyorsunuz? En somut örnekten başlayalım: AKP Kadın Kolları Merkez Karar ve Yönetim Ku- rulu (MKYK) üyesi Emine Alioğlu'nun Türkiye Cum- huriyeti Devlet Demiryollan'ndan (TCDD) art arda 10 ihale birden aldığı ortaya çıktı. Içeriden bir ihbar so- nucu saptanan bu ihale serisi kamuoyuna yansıya- lı 5 gün oldu, ortada ne açıklama var ne yalanlama! Bize, Demiryollan'nın başındaki 'd' harfinin düş- tüğü ızienimini veren başka haberler de ulaşıyor. Ki- mi 'dünürterin' de demiryolları ile çalışan şirketler- de işe başlayınca, o şirketlerin önünün birden açıl- dığı iddialan var! Alioğlu'nun bunca ihalenin yanında, devletin sa- dece "tüyü bitmemiş yetime", maddi durumu çok kötü olan kesimlere yardım için öngördüğü yeşil kart sahibi olması da ihalelerin yanında çok uyum- lu duruyor! İş ihalelerle kalmıyor... Nedense AKP iktidan dö- neminde fındıkta zındıklık bitmiyor. Fındık üreticile- rinin verdiği bilgiye göre bu yıl şöyle bir ilk yaşandı: Hazine Müsteşarlığı, üreticinin elindekı fındık bıt- meden, stoklanndaki fındığı sattı. Bunun sonucun- da fındığın fiyatı 3 milyon liradan 2 milyon 350 bin liraya gerıledi. Hazine geleneksel olarak elindeki fın- dığı üreticinin satışları tamamlamasından sonra ya- pıyor ve üreticinin etkilenmemesini sağlıyordu. Bu durum kime yarıyor? Ihracatçıya... Anlaşılan yine birileri, "heeeeyt, benim adım Cü- neyt" diye çıktı, "Hangi kanah 'zap'/asam hükme- derim, elime 'su' dökenı mahvederim" dedi ve yü- rüdü... Kes-yapıştır! önümüzdekı günlerde somut örneklerinın de ve- rilebıleceği kimi uygulamalaradeğinelim... önce bir soru: - Ihalesi daha önce yapılmış, yürümekte olan bü- yük bir işten yandaşınıza pay alabilir misinız? Bunun yalın yanıtı, hayırdır. Zira, ihale bitmiş, alan firrna işe girişmiştir. Ama "işini bilir" bir yönetimse- ntz, buradan pay alabilirsiniz. Işte yöntem: Ihaleyı alan fimnaya gıdiyorsunuz, "arkadaş senin hak ediş biraz aksayacak" diyorsunuz. Tabii fırma te- laşlanıyor, "zor durvmda kahnm, işleri yürütmekte zohanınm" gibi, gereksız şeyler söylüyor, Siz de pra- tik çözümü getiriyorsunuz: "Sen şirketine şu kişiyi ortâk edersen, şöyle yüzde 20-30 kadar pay verir- sen, işlerin tıkır tıkır gider. Etmezsen, herşeyin tam takır gider." Firma başlangıçta dirense de sonuçta çareyi or- tak almada buluyor. Bir müteahhit için devleti dava etmek, intihar et- mek, bir daha devletten ihale almamayı göze almak gibi bir şeydir. Bu nedenle, zaman zaman hakları- nın yendiğini düşünseler de kolay kolay böyle bir yo- la girmezler. Ancak son dönemde kimilerinin verdi- ğimız örneğe benzer baskıların da etkisiyle, "yeter artık, bu kadannı da kabul edemeyiz" noktasına gel- diğjni duyuyoruz... öyle anlaşılıyor ki, önümüzdeki günlerde iktida- rın, hortumu "kes-yapışt/r" yöntemleriyle ilgili değı- şik ve renkli haberler gündeme gelecek... Tarımcı- lann da iktidara yeni türküler yazmakta olduğunu duyar gibiyiz: Başa geldi AKP iktidan, Ne fındık bıraktı ne darı! ankcum a cumhuriyet.com.tr Cüppeli törene soruşturma • ANKARA (ANKA) - CHP'li Canan Antman'ın önergesıni yanıtlayan Içişleri Bakanı Abdülkadir Ak- su, Istanbul Fatih'te bir tarikat üyesinin cenazesine ka- tılmak isteyenler için Istanbul Büyükşehir Belediye- si'ne bağlı lETT'nin otobüs tahsis ettiğini, törene cüp- peli-sanklı katılım olduğu gerekçesiyle Fatih Cumhu- riyet Başsavcılığı'nın İnkılap Kanunlan' hükümlerine aykınlıktan soruşturma başlattığını kaydetti. 'Sancak, TSK'nm şerel timsaB' • MATALYA (AA) - Kara Kuvvetleri Komutanı Or- general Aytaç Yalman, sancağın, Türk Silahlı Ku\-vet- leri'nin şeref timsali olduğunu söyledi. Malat>a 2. Or- du Komutanlığı'na bağlı Muhabere Tabur Komutanlı- ğı'nın alay statüsüne dönüştürülmesi nedeniyle, alaya Cumhurbaşkanı Sezer tarafından tevcih edilen sanca- ğın, Muhabere Alay Komutanı Muhabere Kıdemli Al- bay Abuzer Taştan'a teslim edilmesi amacıyla tören düzenlendı. Yalman, "Bu sancak. yüce Türk milleti- nin, alayıruz şerefine emanet ettiği kutsal bir variıktır. Bu sancak, TSK'nın şeref timsalidir. Bu kutsal emane- ti Cumhurbaşkanı adına size teslim ediyorum" dedi. CHP genel göraşme istetfi •ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP, Prof Dr Naci Görür'ün istifasının ardından TÜBÎTAK Marmara Araştırma Merkezi'nde (MAM) yaşanan ge- lişmeleri TBMM gündemine taşıdı. CHP Ankara Mil- letvekili Yakup Kepenek, Görür'ün istifasının AKP hükürnerinin "'TÜBtTAK yönetimine el koymasının verdiği en yıkıcı sonuçlardan birisi" olduğunu belirte- rek genel görüşme açılmasını istedi. CHP Grup Baş- kanvekili Kemal Anadol da düzenlediği basın toplant smda, MAM'ın çahşmalannın aksamasının Türki- ye'nin bilimsel ve teknolojik gelişmesinde on >ıllarc< kapanmayacak büyük yaralar açacağım söyledi. • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk Dıl Ku- rumu (TDK) ve Türk Tarih Kurumu (TTK) adına, A1 nırk'ün CHP'ye bıraktığı İş Bankası hisselerinin gel rinın ödenmesi istemiyle açılan davada, taraflardan TDK'nin davası, takip edilmediği gerekçesiyle işlen den kaldmldı Ankara 2. Asliye Hukuk Mahkeme- si'nde görülmeye başlanan davanın dünkü oturumuı Yargıç Yümaz Igrek, TDK'nin temsil edilmediği ge rekçesiyle, bu kurumla ilgili davanın yenileninceye kadar işlemden kaldınlmasına karar verdi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear