25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
28 NİSAN 2004 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER ABDÜLCANBAZ TURHAN SELÇUK DUHüST TA3İATLI İSTANFJ1 ABDÜLCAN3AZ 1 HAHİKCXAI)2 KA.CSHALAHI KISIK TEKMIIİ BİÎDSN MİLLETLERİS YÛİUNPA 'YöPXA iK-ı MİL ME$Af£PEYı£ ^ _ ÜMANA Az ty â-EMİpEN HAVAİ-AMPI. Sevginin yerini 'para', iyi bir eğitimin yerini ise 'miras, şans oyunlan ve politika' aldı GençlikmutsuzveumutsuzİZMÎR (AA) - "Gençlik Nereye Koşu- yor?" başlığı altında "1980-1990 ve 21. yüzyü"" olarak üç ayn bölümde ince- lenen. çeyrek yüzyıllık Türkıye'nin en kapsamlı gençlik araştırması so- nuçlandı. Uluslararası Stratejık Araş- tırma, Eğitım ve Danışmanlık Mer- kezı'nın(USADEM), 1980'lerdeyak- Iaşık3bın, 1990'lannsonunda 1200ve 21. yüzyılda da ıki ayn dönemde 2 bın 500 ve 5 bın kışıyle gerçekleştırdığı araş- tırma, kıtap halıne getirilıyor. Araştırmada, 1979-1980 dönemı genç- lığıne kıyasla sonraki kuşaklann gıderek mutsuzlaştığı belırlenırken değer venlen olgularda "sevgTnın yerini "para*nın aldı- ğı görüldü. 25 yıl önceki gençlik, zengın ol- ma yolunun ıyi bır eğitımden ve tıcaretten geçtiğinı belirtirken bugünkü yeni kuşa- îin tercihlerınde "miras, şans oyunlan ve potitika"mn ön pla- • USADEM'in 1980'lerde başlayıp günümüze kadar devam eden araştırmasının sonuçlanna göre gençler arasında karamsarlık hızla yayılıyor. Araştırmaya göre 1980'lerde gençlerin yüzde 65'i 'mutlu', yüzde 24'ü 'mutsuz' olduğunu belirtirken yeni kuşaktan araştırmaya katılanlann yüzde 40'tan fazlası 'mutsuzum' dedi. na çıktığı görüldü. Çahşmaya katılan 1979- 1980 dönenıi gençlığı, "Muüu musunuz" sorusuna yüzde 65.40 oranında "evet" der- ken yüzde 23.25'i "mutsuz", \oizde 11.35'ıy- se "kararsz" olduğu yönünde görüş belırt- ti. Aynısoruya 19901ar gençliği yüzde41.80 oranında "mutiuyum", yüzde 41.12 oranın- da "mutsuzum" karşılığını verdi. 21. yüzyıl gençliği mutsuz Araştırmanın 21. yüzyıl gençliğini içeren 2001-2002 yıllanndaki ilk bölümûnde bu oranlar, yüzde 23.80 ile "muthıyum", yüz- de 61.90 ile "mutsuzum" olarak değişti. 2003-2004 yıllannda tekran yapılan çahş- maya katüanlar ıse biraz daha iç açıcı yanıt- lar verdi. Bu bölüme katılan gençlerin yüz- de 39.76'sı mutlu, yüzde 43.13'ü mutsuz, yüzde 17.10'u ıse kararsız görüş belirttı. "Zengin olnıanın yolu nedir" sorusuna, 1980 gençliği "eğtönT karşılığını verdi. Bu- nu ticaret, memurluk, miras ve şans oyunla- n tercihleri izledi. Aynı soruya 1990 ve 2000'lerin gençliklerinın verdiği yanıtlarda cıddi bır değişım görüldü. İlk sıraya miras yerleşırken şans oyunlan, politika ve ticaret de ağırlıkla tercıh edildı. "Yaşamda en çok değer verilen olgular" sıralamasında 1980 gençlığının "sevgT tercihi, 90 ve sonrasın- da "para" olarak değişti. USADEM Araş- tırma Koordinatörü Prof. Dr. Ibrahim Arma- ğan, gençlıkte köklü değışımın 1980 sonra- sında başladığını bıldırdı. "Birevsefleşengenç- lik, giderek paraya dayalı renkli yaşam biçi- mine\öneliyor'* dıyen Armağan, gençlik ça- lışmasıyla ılgili gözlemlenni şöyle aktardı: '12 Eylûl dönenıinin etkfleri yaşandT "Gençlik. küreselleşme, Özal potitikalan ve 12 Eylül döneminin etkilerini yaşadı. Ba- ü'nınrenkligördüğü değeıierineyöneidL En büyük sonınu. işsiziik ve eğitim olan gençlik, televizyonlarda gördüğürenklidünyanın et- kisinde kaldL Hayaü günlük yaşamaya çah- şırken her şeyi deneme isteği duydu. Ne Ba- ÜIL, ne Türk, kayfoolmuş bir kuşak var. Ba- ü'nın sistemini idealize edip onu aşın uygu- lamaya çalışıyor. Kötü alışkanlıklar yaygın- laşıyor. Aileier çaresiz, eğitinı kurumlan ve devlet gözardı ediyor. Gençliğin çok fazla ka- bahati vok, sistem bu ortamı varaüvor." AIDS'li Y.O. İsvîçre yolunda • tZMİR (Cumhum et Ege Bürosu) - Kızüay'dan aldığı kan nedenıyle AIDS olan Y.O, yaz tatilinde Isviçre'de yeniden kontrolden geçecek. Y.O'nun eğitim ve tedavi masraflannı karşılayacaklannı duyuran Birleşmış Milletler AIDS'le Mücadele Bınmı üyesi ve Fıldişı Büyükelçisı Melek Keçecioğlu, kontrol sırasında Y.O'nun hastalık derecesinin de kesinleşeceğinı söyledı. Kaçırılan çocuk bulundu • AISTALYA (AA)-Alanya'da kimliği belirsız kişilerce kaçınlarak hayatına karşılık 50 bin Euro istenen ve polisin dünkü operasyonuyla kurtanlan 11 yaşındaki G.Y, aılesıne teslım edildi. Operasyonda VK. adlı bir kışi yakalandı. G.Y. ile anne ve babasımn ilk karşılaşmasında duygulu anlar yaşandı. Anne D.Y, kızına sanlarak sevinç gözyaşlan döktü. Antalya Emniyet Müdürü Naciye Ekmekçibaşı, küçük kızın hiçbir fıili zarara uğramadığını anlattı. Erdoğan'm treni köyü bölecek • ANKARA (ANKA) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, önemsediği projeler arasmda yer alan Hızlı Tren Projesf ne köylülerden itiraz geldi. Adapazan Adliye köyünden bir grup yurtlaş, Erdoğan'a. Ankara-İstanbul hattını 4 saate indirecek Hızlı Tren Projesi'ne itiraz içeren bir mektup gönderdi. Projeye göre hızlı trenin köylerinden geçeceğine dikkat çeken yurttaşlar, bunun gerçekleşmesi halınde "Köyün ortadan aynlacağmı. bunun sonucunda da altyapı ve güvenlik konusunda sorunlarla karşılaşacaklannı" belirttiler. Jandarmadan çevre denetimi • ÇORLU (AA) -Tekırdağ'ın Çorlu ılçesınde. jandarma ekipleri. atıklannı dereye döken 10 fabrika hakkında yasal işlem yaptı. Çorlu İlçe Jandarma Komutanlığı'nca sonimluluk bölgesindekı fabrikalarda yapılan denetımlerde, aynca birçok fabrikanın 'ımar ve çe\Te kanununa uymadığr. "sigortasız işçi çahştırdığı", 'arıtmalannın bulunmasına karşın maliyeti yükseltmemek adına antma sistemlerini çalıştırmadıklan" saptandı. ODTÜ'de tiyatro keyfi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Çeşitli üniversıtelerin öğrenci topluluklannın katılımıyla gerçekleştilen ODTÜ Tiyatro Şenliği sürüyor. Şenlik kapsamında bugün saat 20.30'da Salman Rüşdi"nin "Harun and the Sea of Stories' adlı kitabından uyarlanan 'Öyküler Okyanusu" adlı oyun yer alacak. 'Ayak Bacak Fab'nkası" adlı oyun ile başlayacak yannki programda, Adana Geleneksel Gösteri Sanatlan Topluluğu'nun iki oyununun yanı sıra, saat 17.30'da "Atölye Çalışması: Kukla Yapımı" ile saat 19.30'da 'Karagöz Gösterisı' ve "Gizli Oturum' adlı oyunlar bulunuyor. CHP Kadm Koüan Genel Başkanlığınca hazuianan 'Türkiye'de Çocuk PolitikaJan ve Uygulamalanna tlişkin Değerlendirme Raporu' açıklandL Düzenlenen toplantıda konuşan CHP Kadm Kollan Genel Başkanı Güldal Okuducu. BM Çocuk Haklan Sözleşmesi'nin uyum yasalannın bir an önce çıkanbnası gerektiğiııi söyledi (Fotoğraf AA) CHP'li Okuducu, Türkiye Çocuk Zirvesi' düzenlemeyi hedeflediklerini söyledi 6 Ulu8al çocuk politikası ohışmak' İstanbul Haber Servisi - CHP Kadın Kolla- n Genel Başkanı ve İstanbul Milletv ekilı Gül- dal Okuducu. ulusal çocuk polıtıkalannın ele alınacağı "TürkiyçÇocukZirvesTn]. 4 Ekim'de yapmayı hedeflediklerinı söyledi. CHP Kadın Kollan Genel Baş- _ _ _ _ kanlığVnca hazırlanan "Türkiye'de Çocuk Poiitikalan ve Uygulamala- nna İlişkin Değerlendirme Rapo- ru". düzenlenen toplantıyla açıklan- dı. Türkive'de haneı ıktıdar olursa ye'de doğan her bin çocuktan 47"sinin öldüğü- ne dikkat çeken Okuducu. çocuknüfusunun yüz- de 33'ünün çahştığını, sokak çocuklannın sa- yılannın her geçen gün arttığını dile geürdi. Oku- ducu, "Hükümeti uy-anyoruz. Hemen şündi,sos- • Hükümeti uyaran CHP Kadın Kollan Genel Başkanı Okuducu, "Hemen şimdi, scsyal devletin, kendini hatır- layarak sosyal poiitikalan uygulaması lazım" dedi. rerek "4 Ekim'de ulusal çocuk politikalannın ele alınacağı 'Türkiye Çocuk Zirvesi' düzen- lemeyi hedefliyoruz" dıye konuştu. Zirvenın, ulusal çocuk politikalannın ve BM Çocuk Haklan Sözleşmesi'ninhayata geçirilmesi için «__»-. gereken yasal düzenlemelerin ya- pılmasını amaçladığını anlatan Oku- ducu, etkinliğin, sivil toplum ör- gütlen. sıyası partilerve yabancı uz- manlann katılımıyla yapılacağını sövledı. Okuducu. TBMM'de atıl- olsun. bir "Ulusal Çocuk PolitikasTnın oluş- turulması gerektiğini belirten Okuducu. BM Çocuk Haklan Sözleşmesi'nin uyum yasala- nnın bir an önce çıkanlarak çocuk haklanmn hayata geçirilmesi gerektiğini kaydetti. Türki- yal dc\ lctin. kendini hatırla>arak sosyal politi- kalan uygulaması lazuıı" dedi. Okuducu, CHP olarak Türkiye'de çocukpo- litikalanna ve uygulamalanna ışık tutması amacıyla çalışmalara başladıklannı dile geti- ması gereken adımlan da ele alacaklannı, "TB>ÎM Çocuk Komisyonu* oluşturuhnası- nı sağlayacaklannı ifade ederek çocuklarla il- gili sağlıklı \en tabanı ve "çocukbilgiağı" ge- lıştınlmesmi amaçladıklannı kaydetti. 30 milyar liralık tazminat davası açtı Atatürkçü doktora 'sorunlu*raporu tstanbul Haber Servisi- Dın- ci faalıyetlerde bulunan sağlık çalışanlan hakkmda sonıştur- ma açılmasını istediği içın he- def haline gelen ve "psikolo- jik sorunlan olduğu" iddiasıy- la hastaneye sevk edılen Dok- tor Ali Santepe, aldığı "sağ- hklıdır" raporunun ardından sorumlular hakkında 30 mıh/ar- lık tazmmat davası açtı. Santepe, dava dilekçesınde. hakkında rapor ısteyen yetki- lilerin de "sağlıklı olduklan- na" ilişkin rapor ahnalannı ıs- tedi. Atatürkçü kımliğiyle ta- nınan Santepe. Gaziosmanpa- şa Bolluca Sağlık Ocağı'nda görev yaptığı sırada hemşire Hanife Karabacak'ın görev yerinde türban taktığı \ e irti- cai faaliyetlerle bulunduğu id- dıasıyla soruşturma açıhnası- nı ıstedi. Karabacak. İstanbul Valiliği taraftndan 6 ay görev- den uzaklaştınldı. Karabacak, Gaziosmanpaşa Merkez Sağ- lık Ocağı'na hemşire olarak atandı. Ancak Dr. Santepe hak- kında, 20'ye yakın kınama, 10'a yakın uyarma ve maaş kesme cezası verildi. Milli Eğitim Bakanı Hüseyln celik Nâzım sorusuna Kısakürek'leyanıt ANK\R\(CumhuriyetBü- rosu) - Mılli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Nâzım Hikmet Ran'ın şiinnin ilköğretim 5. sınıf ders kitabından neden çı- kanldığına ilişkin soru önerge- sini, "Ben Nâzım Hikmet'ten onlarca şür okurum, ama hiç- bir CHP'liNecip Fazıl'danbir şürokuyamaz" dıye yanıtladı. CHP'h MustafaGazakı nın. bir ilköğretim 5. sınıf ders ki- tabından Nâzım Hikmet"in şi- irinın çıkanldığına ilişkin so- ru önergesini yanıtlayan Çe- lik, şiırin 5. sınıf Türkçe bta- bından konu ile ilgıli olmadı- ğı gerekçesıyle çıkanldığım savnndu. Kendisıninkültürba- kanlığı döneminde Nâzım Hik- met'in 100. doğum yılı anısı- na bır kitap bastınldığını ifa- de eden Çelik, "BenNecip Fa- zü'la Ugiİi tıpkı benim Nâzım Hikmet için yapüğun gibi Kül- tür Bakanlıgı'nda bir kitap ya- yımlayacak solcu ve babayiğit bir bakan istiyonım. Kültür adamlan ileügfli böyle bir prog- ram yapılnuş, Necip FaaTın ölüm \e doğum yüdönümüiçin en ufak bir şey yok" dedi DUZYAZI ORHAIN BİRGİT Cevap Arayan Sorular Birleşmiş Milletler'in Lefkoşa'daki bürosunu kapat- ma karan, örgütün yıllardan beri Kıbrıs'ta bulunan ve Banş Gücü adıyla anılan uluslararası askerı birlikleri- ni de çekeceğınin bir işaretı mi? Şayet öyle ise 1 Ma- yıs'ta fiilen AB üyesi olacak güneydeki devlet ile KKTC arasındaki sınınn denetim ve kontrolü, tıpkı Bosna Her- sek'te olduğu gibı AB ülkelerinin askerlennden olu- şan bir yeni polis gücüne mi devredilecek? öyle bir degişimin, Kıbrıs'ı stratejik açıdan Avnjpa Birliği için çok önemli gören Brüksel için, adeta kay- maklı kadayrf gibi değerlendirileceği söylenebilir. Ger- çi BM Banş Gücü de, Türkler açısından hiç bir zaman yansız hareket etmedi. Ama, tam bir devşirme birliği olduğu için, fazla göze batıcı hareketler yaptığını da söylemek zor. Adanın güneyinden gelen haberter, 24 Nisan refe- randumunda ezici hayıroyu veren Rum kesiminın, bi- zim kamuoyumuza ıtinayla yansıtılmak ıstenildiği gi- bi, hiç de ABD ve AB'nin kara listesine alınmış bir "dev- let" olmadığını ortaya koyuyor. Tam aksıne güneydeki devlet, KKTC'ye şayet be- lirli bir dış yardım yapılacak ve yine belirli ölçülerde turist gönderilecek, mal satılacak ya da alınacak ise bunun Yeşil Hat üzerinden gerçekleşmesıni günde- me getiriyor. öylece, KKTC'ye giren çıkanın hesabı- nı tutabilmek, güneydeki devletin yetkililerinin elinde olsun isteniyor. Kıbns'ın egemen devleti sadece bi- ziz deniliyor. Kıbnslı Rumlar bununla da yetinmeyerek AB'nin kuzeye yapacağını açıkladığı 259 milyon Euroluk yar- dımın da koşullu olarak kendilerine verilmesini istiyor- lar. Papadopulos dün yaptığı açıklamada, AB yardı- mının kendı kanallanyla Türk kesımine aktanlmama- sı durumunda Avrupa Mahkemesi'ne başvuracakla- nnı söyleyerek halkoylamasından önce dikkatle kul- landığı "kuzeydeki vatandaşlarım" deyimi ile adada tek bir devlet olduğunu ve o devletin Rum çoğunlu- ğunun yanı sıra bir de Türklerden oluştuğu yolunda- ki görüşlerini perçinlemek istedı. Papadopulos'un bu sözlerini önemli olarak öne çikaran bir başka açıkla- ması da, Yunan Dışışleri Bakanı Molivyatis'in de ken- disi gibi düşündüğünü söylemesidır. Ne Atina, ne de Lefkoşa'nın güneyindeki politika- cılar, görüşlerinden tek santim bile özveride bulunma niyetinde olmadıklannı her fırsatta ortaya koyarken el- bette AB'ye güvenmektedirler. AB yetkililerinin, 24 Nisan referandumunun havası bir ölçüde silinir silinmez Türkiye'nın adadan askeri birtiklerini çekmesini isteyeceğinin işaretleri parça parça da olsa gelmektedir. öylece Yunanistan ve Rum Yönetimi, BM Güvenlik Konseyi'nde Rusya'nın vetosu yüzünden uygulamaya koyamadıklan "Gerçek Annan Planı "nı, yakın bir sürede AB versiyonunun su- numu ile Ankara'nın önüne getiımış olacaktır. Niçin yapmasınlar ki ? Bu girişimi uygulamaya koymak için AB'nin ve ABD'nin elinde, şimdi kuzeydeki ambargonun yumu- şatılmasıyla ilgili beklentilerimizi değerlendirme fırsa- tı var. Rumlann bu bekletiler için yukanda da değin- diğim gibi, ölçüsü ve denetimi kendi ellerinde olma- sı şartını öne çıkararak nza gösterebileceklerinin işa- retleri de çoktan ortalarda dolaşmıyor mu? 259 milyon Euro'yu, yani 259 trilyon Türk ürası'nı, AB önce Papadopulos'un ısteğı uyannca Rum Dev- leti'nin tanm fonuna aktarmalıymış. Sonra o fondan güneydeki otorite, istediği parayı, dilediği "vatanda- şına" verebilirmiş. Keza, hemangi birüçüncü ülkeden Kuzey Kıbnslılara turizm ya da başkaca ticari alanlar- da destek gelecek ise onlar da Yeşil Hat üstündeki Rum gümrükçülerin depolanna teslim edilmeli, bu mallardan da adanın güneydeki gerçek patronlannın keyiflerine göre, kuzeye aktarma yapılmalıymış! Hiç merak edilmesin. Şayet, 24 Nisan'da Rum ço- ğunluk hayır demeseydi de Birteşik Kıbns Devleti 1 Mayıs'tan itibaren kurulmuş olsaydı, bu senaryolarüç aşağı beş yukan yine sahneye konulacaktı. Yani, bu adada asıl sahiplerin kendileri olduğunu söyleyenler, kuzeydeki ikinci sınıf vatandaş olarak gördüklerini öl- dürmeyecek kadar besleyen efendiler konumunda hareket edeceklerdi!.. Bu gerçeği, yazık kı ne Kıbrıs Türklerinin çoğunlu- ğu, ne Ankara'daki iktidar, ne de o iktıdarın dümen suyundaki medyamız bır türlü kavrayabildi. Kavrayamadığı için de hâlâ bizım anh şanlı gazete- cilerimiz, durup dururken Kıbns'tan Türk askennin çekilmesı için Abdullah Gül'e akıl aktarmakla meş- guller. Kavrayamadıklan için, Kıbns Türklerıne usan- madan bağımsızlığın erdeminı anlatmaya çalışan Ra- uf Denktaş'ın kellesıni ıstemek amacıyla koro halin- de bağırmaktan vazgeçmiyorlar. Bu yazının başlığı "Cevap Arayan Sorular" olarak konuldu. Bakalım, Rumlann kendilerini fena halde al- dattığını söyleyen AB yetkilileri, şu 259 milyon Ero- cuk parayı da Rumlar eliyle mi Kıbns Türklerine vere- cekler? Faks: 0212- 677 07 62 obirgit(a e-kolay.net çaycı Hüseyin de kızdırdı RTÜK'e şikâyet telefonu yağıyor ANKARA (ANKA) - RTÜK'ün Alo 178 Telefonla Şikâyet Hattı'na programlarla ilgili şikâyetler gelmeye devam ediyor. Şıkâyetlerde Tarkan'ın rol aldığı bir reklam filmi nedeniyle ara sokak- larda gençlerin hızlı araba kullandıklan iddia edildı. Şikâyetlerde kan ve vahşet görüntülen- nin yer aldığı belirtilen "Kurtlar VadisT dizi- siyle geleceğin katillerinin yetıştırildiği kayde- dildi. Dizi aşın alkol ve sigara sahneleri nede- niyle de pek çok şikâyet aldı. Şikâyetlerde doğ- rudan RTÜK Başkanı Fatih Karaca'ya seslenen yurttaşlann sitemleri de yer aldı. RTUK'e gelen diğer şikâyetler ise kısaca şöyle: 0 Sevda Masalı-Shov. TV: Sayın Fatih Karaca. bu programa nasıl izin venyorsunuz? Yazık değıl mi bu gençlere. Ağlıyor, sLZİıyorlar. Onlar ora- da üzülüyor. bizler burada. 0 Çocuklar Duymasın-Star TV: Çaycı Hüseyin'in oturduğu kanepenin üzerinde Kâbe resmi bu- lunmaktadır. Kanepe üzerinde içkı ıçılmesi di- nimizce çok ayıptır. İlgilenilmesinı, İslam âle- mının sembolü olan Kâbe resmi üzennde hiçbir ayıp şey yapılamayacağının açıklanmasını isti- yorum. 0 Çizgi Filmler-Fox TV: Yayımlanan çizgi filmle- rin ızlenmesini nca ediyonım. Çocuğum bun- lardan şükran duasını. cadılar bayramını öğren- di. Bizler Türküz ve Amerikan kültürüne sahip çocuklar yetiştirmek istemıyoruz.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear