Catalog

3 MART 2004 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA: HABERLER CHP lideri Baykal, seçim mitinglerinde partilerini hedef alan Erdoğan'ı eleştirdi ^Başbakanboşkonuşuyor'^4NKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) -CHP Genel Başkanı D e - nLzBaykaL dün adaylanyla bir - lıkrte alış\ eriş merkezlerinı do - laşırken "Istanbuüulardan sürp- r t e beklediğini. Ankaralılardarı d a umudu olduğunu" söyledı. Baykal, Başbakan Recep Tayyip Eı-»doğanın Antalya'dayaptığı. parhlerini hedef alan sert açık- lamalarla ılgilı olarak da "Baş- baltan boş konuşuyor, kiiçük si- yaset yapryor. Bu kadar ters, sal- dır-gan bir üslupla bir partiye saldınyorsa bir sıkmbsı var de- me-ktir" diye konuştu. Baykal. dün büyükşehir bele- diye başkan adaylan Yılınaz Ateş ve Çankaya adaylan Mu— zafTer Enilmaz'la birlikte Ka- • Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı 'küçük siyaset yapmakla' suçlayan CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, "Bu kadar ters, saldırgan bir üslupla bir partiye saldınyorsa bir sıkıntısı var demektir" diye konuştu. rum Alışveriş Merkezi'ne git- ti. Yurttaşlara karanfil dağıtı- hrken gazetecilerle sohbet etti. AKP'nın seçım bölgesi Antal- ya'da yaptığı mitmg anımsatı- larak "Siz de Antalya'da miting yapacak mısuuz" sorusu yönel- tıldiğinde Baykal. "INTyetimvar- dı ama dünkü (önceki gün) man- zarayı görünce yapmamak da- ha hi ohır diye düşündüm" kar- şılığını verdi. Baykal, "Başba- kanCHP'yeyüklenrjür" denıl- diğinde ise "SadeceCHP'yede- ğil herkese yükleniyor, herkese haddini bildiriyor" dedi. Baykal. gazetecilenn "seçim- lerde en çok nerenin sonucunu merak ediyorsunuz" sonısuna "İstanbul'un sonucunu dikkat- le izlemek gerek. Toplumu şaşır- öcı sonuçlar çıkabilir" yanıtını verdi. Ankara ile ilgıli soruya "Ankara'yı daha az merak edi- yorum'' yanıtını veren Baykal. "tstanbuTda çok değerti bir ada- yımız var. İstanbul'un derdine çare olabilecek bir belediye baş- kanı. İstanbuDu derin derin dü- şünüyor. Sürprizolabilir''açık- lamasını yaptı. Baykal. "Ankara'da iki sosyal- demokrat adayvar. Kent bir kez daha AKP'ye mi tesüm edile- cek" sorusuna da "İnsanlardan umut kesihnez. Hepinıiz görevi- mizi yapıyoruz. Daha zaman var. Ankarah seçmen çok ruza- ğa düştü. Arük unıannı siyaset- çilerin hatalanna trin vermezler. Ankarahdan umudum var" kar- şıhğıru verdı. "Adaylardan bi- ri çekilebilir tni" sorusu üzeri- ne de CHP lideri, "Başlangıçta yapıbnaması gereken yanhşlık- lar son noktasında toparlana- biür" diye konuştu. Baykal, Başbakan Erdoğan'ın Antalya mıtinginde CHP'lı be- lediyeleri hedef alan sözleri anımsatıldığında da "Başbakan boş konuşuyor. küçük siyaset yapıyor. Gekin İzmit'i, İzmir'i dolaştıralım" dedi. Kentlerde olumlu ne yapılmışsa altında CHP'li belediye başkanlan bu- lunduğunu kaydeden Baykal, "Bunlar ortadayken bir başba- kan bu kadar saldırgan bir üs- lupla bir partiye salduıyorsa bir sıkıntısı var demektir" açık- lamasını yaptı. CHP GENEL GÖRÜŞME İSTEDİ Medyaya bask Meclisgündeminde (ANKA) - CHP Grup Başkanvekıl- leri AM Topuz. KemalAna- dolveHalukKoç. "med- ya kuruhışlannın ekono- mik krizin ardmdan yaşa- dıklan sorunJann. bunla- nn yaratüğı baskılarla gö- revyapmak zorunda bıra- küan basın çahşanlannın sonınlannın ve basına ör- tülü sansür uygulaması için baskı yapan Başba- kan Erdoğan'ın tutumu- nun" ele ahnması ıçüı ge- nel görüşme istemınde bulundu. CHP'nın üç grup baş- kanvekilınin imzasıyla TBMM Başkanhğı'na su- nulan genel görüşme iste- mınde, 2000 yılında yaşa- nan ekonomik krizin siya- set-medya ilişkilerinin de yeniden şekillenmesı so- nucunu beraberinde ge- tirdiğı vurgulandı. Med- ya gücünü elinde bulun- duran kuruluşlan, medya dışı faalıyetlerinden do- layı ekonomik krizle bir- likte düştükleri zorlukla- nn, bu kuruluşlann kamu otoritesınin kararlarına bağımlı kıldığı dıle getı- rilen önergede. bu duru- mun Star TV ve Star ga- zetesıne BDDK tarafin- dan el konulmasıyla \e benzer gelişmelenn diğer medya gruplannın sahip- lerini de kapsayarak de- vam edeceğine ilişkin hü- kümetin yaptığı tehditler- le, basm özgürlüğünü ze- deleyecek noktaya ulaş- tığına işaret edildi. Önergede, AKP'nin ik- tidara gelmesınden sonra hükümetle paralel düşün- meyen birçok basın çalı- şanının ışinı kaybettiğı, yazı yazdığı köşesınin ya da programının kaldınldı- ğı bir sürecın yaşanmaya başlandığı dile getirilir- ken yaşanan bu süreci AKP'nin basın üzerinde kurdoığu baskıdan ayn dü- şünmenin olanağı olma- dığı kaydedildi. Hükümetın uyguladığı baskalann. son dönemde örtülü sansür taleplerinin açıkça dile getırilmesine kadajr vardığına işaret edi- len c>nergede. Erdoğan'ın tuturnunun sadece temel hak ve özgürlüklerin ba- şında gelen basın özgür- lüğünün ıhlali değil, ulu- sal konularda özel toplan- tılarda yaptığı taahhütle- n yenne getırmek ama- cıyla îkinci Meşrutiyet ile birlikte kaldınlan sansü- rü bile geri getirmekten kaçınmayan bir anlayışın da göstergesi olduğu vur- gulandı. KKTC eski Başbakanı Eroğlu, ŞişB Belediyiesi'nin kendi adına yapünnğı kültür merkezinin açıhşına kabldı. Şişli'ye Eroğlu Kültür Merkezi tstanbul Haber Senisi - Şişli Belediyesi tara- findan Feriköy'de yapünlan "Dr. DervişErogJu Kül- tür MerkezP, eski KKTC Başbakanı ve Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Başkanı Derviş Eroğ- lu ve Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sangül ta- rafından törenle açıldı. Açıhşta konuşan Sangül, bugüne kadar hak ara- mamücadelesi verdiğini belirterekkendisine çel- me takmak isteyenler bulunduğunu savundu. Sa- ngül, "Karşunda erkekçe yanşmayanlar. kahpe- ce yanşmak isteyenler bilsinler ki, bu çıngırakn y> lanlar bizi asla yildıramaz" dedi. "Büyük bir yo- laçıküğmr beİırterekyurttaşlarlahelalleşen Sa- ngül, "Metroseksüel değil, deB dotu bir Anadohı çocuğuyum" diye konuştu. Derviş Eroğlu'nun bü- yük Kıbns mücadelesinin yılmaz bir savaşçısı ol- duğunu belirten Sangül, Eroğlu'nun adının mer- keze verilmesine ilişkin olarak da "Ahde vefaya önem verdiğini'' söyledi. Eroğlu ise konuşmasında özgürlük. insanca ya- şamak ve Kıbns'ta Türk varlığını sonsuza kadar devam ettirmek için yillarca Rumlara karşı mü- cadele verdiklerini belirterek şöyle devam etti: "Şündi de 1974 kutlu Banş Harekâü'mn yarat- öğı coğrafy a üzerinde kurulmuşTürk cumhuriye- tini ortadan kaldırmak isteyenler ve buna çanak tutanlar var. KKTC'yi Annan diye birisinin pla- nına mahkûm edip zaman içinde Kıbnslı Türkle- ri yeniden göçmen olmay a sonra da Kıbns'ı terk etmeye mahkûm edecekoyıınlara mahkûm etmek isteyenler \ar. Karşımıza bir plan çıkardılar; Kıb- ns'ı tanımayanlann ama Kıbns'ı isteyenlerin pla- m. Kıbns1a yeniden Enosis hay allerini gerçekleş- tirmek istiyorlar." Baykal'ı gerçekleri görememekle suçlayan AKP lideri, 'elektriğe zam yok' diyerek oy istedi Erdoğan'nıhedefi yine CHP• AB sürecinde yaptıklan çalışmalann "tilki kurnazlığıyla" ehştirildiğini savomarak "İnancına güvenen inanç hürriyetinden korkmaz, düşüncesine gûvenen düşüncesinden korkmaz" diye konuştu. EBRl TOKTAR/ RECEPBULLT K\YSERİ - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Kayseri mitin- ginde, bugün kutlanacak olan Dünya Kadınlar Günü'nü dün z,annederek kadınlann gününü krutladı. Erdoğan miting konuş- rnasına. "Böyle anlamh bir gün- die, Dünya Kadınlar Günü'nde en kalbi duy gulanmla sizleri se- lamhyorum" diye başladı. Erdo- ğan, CHP lideri Deniz Baykal'ın duble yollar eleştirisine de deği- nerek "Bir muhalefet lideri, çu- kunın başına oturmuş, işte dub- le çukurlar diyor. Sanki o çukur- danlöOOkm'ninresminiçekmiş. Böykbash şeyieıieuğraşarak mfl- leti kandıramazsınız" dedi. Başbakan Erdoğan, dün Kay- seri'de kalabalık bir gruba seslen- di. Mitinge Dışişleri Bakanı Ab- dullah Gül ve Başbakan Yardım- cısı Abdüllatif Şener de katıldı. Erdoğan yaptığı konuşmada, AB sürecinde yaptıklan çalışmala- nn "tilki kurnazlığıyla'' eleştiril- diğıni savunarak "InancuıagüvB- nen inanç hürriyetinden kork- maz, düşüncesine güvenen dü- şüncesinden korkmaz" dedi. Erdoğan miting sırasında, ilçe olmak isteyen Akmescıt beldesin- den yurttaşlara da "Kusura bak- maym. sizialdatamayız. Ilçe obnuş ama doğnı dürüst hizmet ohnu- yor, ne işe yarar" dedi. Faizlerin gerilediğine değınen Erdoğan, "Faiz daha önce kimin cebüıden çıkıyonlu'' diye sorduktan sonra Baykal'ı hedef aldı. Erdoğan, yurttaşlann sesini yükseltmesini isteyerek "Saym Baykal da duy- sun. benûn vatandaşun bazı ger- çekleri biliyor. ama Sayın Baykal göremiyor" dedi. Başbakan Erdoğan, ek önlem paketi nedeniyle yapılan zamla- ra değinirken elektriğe zam yap- mayacaklannı yineledi. DEMOKRATİK aÜÇBlRLÎĞÎ ADAYI KUL: Birliktelik sürecek tstanbul Haber Servisi - Do- ğ. Savaşçılan ÇevTe Örgütü, Isanbul Çevre Konseyı, Çev- roe Sckak Hay\ anlan Derne- ğ, KESK'e bağlı bazı sendika- Istanbul şubeleri, TvMOB'ye bağlı odalann da arala- rnda bulunduğu 17 sivıl toplurm ör- gtlDemokratikGüçbirliği'nin Be- şcaş belediye başkan adayı Ah" İlhan Coğüş'e destek verdiklerini açıkladı. kuru;eşme Pafuli Restoran'da dü- zrienen toplantıda konuşan Derraok- ıthGiçbirliği Istanbul büyükşehûr be- ldye başkan adayı Mustafa Kul. bu- pK kadar örneği görülmemiş biçim- c cpartınin Türkiye'de toplumsal ba- ışı sağlamak için bir araya gelerek "îrd seçimlere birlikte gıreceklcrinı sjledı Bu birliktelığın yalnız b u se- çimlerle suıırlı kahnayacağını belirten Kul, "DemokratikGüç- birliği seçimlerde büyük başan eMe edecek" dedi. Anketlerde yüzde 17 dolayında oy oranı ön- görüldüğünü ifade eden Kul, "Bu oranlarla iddiah partileri bile ge- ride bırakıyonız'" diye konuştu. Ittifaktaki partilerin tümünün dev- letin birliği ve ulusun bütünlüğü ko- nulannda duyarlı olduğunu dile geti- ren Kul, bu konuda kimsenin ittifak- taki partiler hakkında kuşkuya düşme- sine gerek olmadığını ifade etti. İlhan Göğüş de konuşmasmda, Beşiktaş Be- lediyesi'nin gereksinmesi olan şeyin "daha çok kaöhmcıhk, daha çok de- mokrasi olduğunu" 1 söyleyerek e-be- lediyecilık anlayışını hayata geçire- ceğinı belirtti. TKP SEÇİM ÇALIŞMASINA BAŞLADI: Türkiye'yi satıyorlar Istanbul Haber Senisi - Türki- ye Komünist Partisi (TKP), düzen- lediği bir basın açıklamasıyla, İs- tanbul'da seçim çalışmalanna baş- ladığını duyurdu. TKP Istanbul büyükşehir belediye başkan ada- yı Haluk Yurtsever, 28 Mart yerel se- çimlerinde kendi görüş ve adaylanyla tüm Türkiye'de seçime gireceklerini be- lirtti. Özelleştirmelerle sadece kamu ku- ruluşlannın değil Türkiye'nin satıldığı- nı söyleyen Yurtsever, "Bugün ülkeyi tüccar bir zihniyet yönetiyor. Tüccar si- yaseti yapan bu insanlar kamu kuruluş- lannı degü. Türkiye'nin kendisini sanyor- lar" dedi. TKP'nın Istanbul adaylan şöyle. Ada- lar: Mesut Eren, Avcılar: Arzu Durnıuş. Bağcılar: AvniSevinç,Bahçelıevler: Emin Çetin, Bakırköy: Atanur Güneysu, Bay- 4» TKP rampaşa: Hülya Taştan, Beşik- taş: Gökhan Ağırbaş, Beykoz: MehmetYağmur,Beyoğlu: Mus- tafa Temiztaş. Büyükçekmece: Retnzi Oztürk, Çatalca: Ceylan Demircan, Eminönü: Özlem Ka- rademir. Esenler: Bahri Güntürkün, Eyüp: SadıkAIbayTak, Fatıh: ŞazimetBozkurt, Gaziosmanpaşa: AyşegülKonar,Güngö- ren: Sabri Koç, Kadıköy Bilgütay Hak- kı Durna. Kâğıthane: Metin Kurt, Kar- tal: Ayten Üren, Küçükçekmece: Gonca Karademir, Maltepe: Kenan Doğan, Pen- dik: Kemal Buhıt Sanyer: Hikntet Yaman, Şile: Çiğdem Ağırbaş, Şişli: Mehmet Çağn Kmıkoğlu, Tuzla: İbrahim Özmen, Umraniye. Yalçuı Vural, Üsküdar: Ufiık Işılar,Zeytınbumu: FatmaErcan,Sangazi: Kadir Öral, Cekmeköy: Selim Kaya, Esenyurt: Fatmagül Durmuş. Unakıtan 'mısırı' duymadı Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, ilginç "üslubu" ile tanınıyor. Hiçbir eleştirinin altında kalmayıp herkese laf yetiştirmesiyle tanınan Unakıtan, geçen hafta genel kurulda ek bütçeyi savunurken köşeye sıkıştı. CHP Balıkesir Milletvekili Orhan Sür'ün bazı sözlerini duymazlıktan getdi. Tutanaklardan aktanyoruz: Unakıtan: Şimdi arkadaşlar, öyle laf şeyiyle bu işler olmaz... Biz de deriz ki iki grup van iş üretenler, laf üretenler. Laf üretmeyin. Sür. Siz yapıyorsunuz Sayın Bakanım. Siz başındasınız laf üretenlerin. Unakıtan: Tabii ya... Ben iş üretenlerin başındayım. Sür Çok güzel mısır üretiyorsunuz. Unakıtan: ...Şimdi, bakınız, bir başbakan şirket ortağı oldu diye bu kadar lüzumsuz ve gereksiz ve yanlış konuşulmaz. Samimi olalım... Erdoğan'ın 'şirketi', AKP'lilerin 'dalağı'!.. TBMM Genel Kurulu'nda geçen hafta ele alınan ek bütçe görüşmelerıne Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, "Başbakanlık maaşıyla geç/nemıyorum" sözieri damgasını vurdu. CHP istanbul Milletvekili Kemal Kılıçdaroğlu, Erdoğan ile Schröder arasında geçen konuşmanın "devamını(!)" aktardı: "...Ne söylüyor Sayın Başbakan, bir de örnek veriyor, diyor kı: Ben, Schröder'le konuşurken ona sordum: Siz ayda kaç lira maaş alıyorsunuz? Schröder dedi ki; 15 bin Euro alıyorum. Yîne Sayın Başbakan diyor ki: Bizimki ne ediyor; herhalde 3 bin Euro, gerisini siz düşünün. Şimdi değerii arkadaşlar, tabiı gazeteye yansımayan, herhalde, şöyle bir konuşma daha olmuştur: Sayın Schröder sormuştur Sayın Başbakanımıza: Siz ayda kaç lira alıyorsunuz? O da demiştir ki, büyük bir ihtimalle: Efendim, ben 3 bin Euro alıyorum. Peki, nasıl geçiniyorsunuz 3 bin Euro 'yla; vallahi, ticari şirket kuruyoruz, demiştir." Bu sözlenn ardmdan AKP sıralarından laf atmalar başladı. Bu atışmalan tutanaklardan aynen aktanyoruz: Ünal Kacır (AKP-istanbul): Konu üzerinde konuş! Kılıçdaroğlu: Siz eski bir denetim elemanlığından geldığinızı söylüyorsunuz, değerii kadrolu laf atan arkadaşım. Eğer yüreğinız varsa gelirsiniz, sızınle herhangı bir yerde özgür ortamda tartışınz; benım dedığim mi doğru, sizin dediğiniz mi doğru? Zülfü Demirbağ (AKP-Elazığ): Sayın Kılıçdaroğlu, burada herkesin yüregi de var, böbreği de var. Kılıçdaroğlu: Yüreğiniz varsa tabii, onun için soylüyorum; çünkü yüreğı olan insanlar gereksiz yere laf atmazlar. Otururlar, doğru dürüst, adam gibi tartışırlar; ben onu kastedıyorum. (CHP sıralarından alkışlar) Kacır Sen de adam gibı, madde üzerinde konuş!.. Demirbağ: Sayın Kılıçdaroğlu, burada herkesin yüregi de var, böbreği de var, dalağı da var! Kılıçdaroğlu: Evet dalağı da var efendim! 'Korsan' ve 'intihal' TBMM Genel Kurulu'nda geçen hafta korsanla mücadele tasansı görüşülürken milletvekilleri "yazar. sanatçı, sinemacı" kimlikleriyle de konuştu. CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol, "kitaplannın korsan baskısı yapılan bir yazar" olarak kürsüden kitabının korsan baskısını gösterdi. AKP'li Faruk Bayrak da "yayıncı" kimliğiyle korsan yayının boyutlan konusunda aynntılı bilgiler verdi. Bayrak getirilen cezalann ağır olabileceği yorumlanna da şu yanrtı verdi: "New York'ta, 2002 yılının ocak ayında, piyasaya korsan DVD ve CD arz eden bir kişi hakkında 1 milyon dolarpara cezası verilmiştir. Vırginia'da, 2003 yılının mayıs ayında, korsan müzik CD'si üreten ve satan bir kişi hakkında 5 yıl hapis ve 250 bin dolarpara cezası verilmiştir. (...) Türkiye'nin sosyoekonomik koşullan düşünüldüğünde, ülkemizde fıkri hak ihlailerinde çok ağır cezaiar yerine, uygulanabilir kademeli ceza sisteminin tesis edilmesi gerekmektedir. Bu bağlamda, tasarıda uygulanabilir kademeli ceza sisteminin öngörülmüş olması isabetlidir." CHP'li Berhan Şimşek, sözü "intihal" tartışmalanna getirdi: "Başbakanlık Müsteşan Ömer Dinçer. Sayın Müsteşar"ın marifeti, sadece Cumhuriyet ile laikliğin kabul edilemez olduğunu yazdığı makalesi değil, intihal yapmasıdır da; yani bilgi ve bilim çalıntısı yapılmıştır. Müsteşann, 1995 yılında, Yrd. Doç. Yahya Fidan ile yazdığı Işletme Yönetimi kitabının, Prof. Tamer Koçel'/n 1995'te yazdığı Işletme Yöneticiliği kitabından, kaynak gösterilmeden ve çok küçük değişikliklerie çalıntı olduğu belirtenmiştir. Yine aynı şekilde, AKP'nin ideoloğu Yalçın Akdoğan tarafından yazılan Muhafazakâr Demokrasi adlı kitabın da Dr. Bekir Özipek'/n Muhafazakârlık, Akıl, Toplum, Siyaset adlı doktora tezinden intihal olduğu ortaya çıkmıştır. Korsan, sadece sokaklarda satılan kitap, kaset, CD değil, sahibinin izni olmadan ve alıntı kurallanna uyulmadan, bilim ve sanat insanlannın hakkının gasp edilmesidir." AKP sıraJanndan "Alemdaroğlu'nu da söyle!..." diye laf atılınca Şimşek, "Efendim, senin hırsızın iyi, benim hırsızım kötü anlamında söyleyemeyiz; kim yapıyorsa..." karşılığını verdi. Yıldırım'dan 'yerli malı' dersleri CHP Kastamonu Milletvekili Mehmet Yıldırım, bölgesinin ürünlerinı TBMM Genel Kurulu'nda kürsüye taşıması ile tanınıyor. Yıldırım ilk olarak sarmısak ile kürsüye çıkmış ve Çin sarmısağına karşı Kastamonu sarmısağına sarıip çıkmıştı. Yıldırım geçen hafta da iki torba pirinç ile kürsüye çıkarak konuşmasını renklendirdi. Bir elinde Tosya pirinci, diğerinde de ithal pirinç taşıyan Yıldırım, pirinç ithalatının durdurulmasını istedi. Bir başka konuşmasında da bu kez iki "maden" ile kürsüye gelen Yıldınm, özelleştırme dersı verdi: "özelleştirme adına, Taşköprü SEKA'yı sattık, 486 işçiyi sokağa bıraktık. Küre'de de 250 işçiyi sokağa bıraktığımız zaman, Kastamonu ve Kastamonuluyu bitirip göçe mi zortayacağız?! Sizleri vicdanınızJa karşı karşıya bırakmak istiyorum. Sevgili ilkokul öğretmenimin göstermiş olduğu - belki bana kızacaksınız ama- görsel bir gösteriyi de bilginizden çıkmaması için burada anlatmak istiyorum. Bu sağ elimdeki pirittir, bakır madenidir. Bu da Fatih Sultan Mehmet'/n toplarını döktürmek için o gün, iptidai şartlar içinde bakırını aldığı ve şu anda 2 milyon ton rezervi olan kobalttır. Bu da satışın içindedir." Türey Köse, Biilent Sarıoğlu, Mustafa çakır tbmmcum a ttnetnettr