02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
-•7MART2D4ÇSARŞAMBA + CUMHURİYET SAYfifc DIŞ HABERLER dishabu/ cumhuriyet.com.tr ır Eialepçe katliamının yıldönümünü anmak isteyen Kürtlerin miting düzenlediği Halep'te kan döküldü Suriyedurulmuyor: 7ölüDçHabelerSenisi-Suriyede dün FTalepçe kdiarnımn yıldönümünü anraak istr-en FCüıtlerin gösterisin- d e ateş açıdığı \e 7 K.ürt'ün öldü- riilâiiğii bıdiriîdi. Halep'inbirkaçgündür gerginli- ğer sahne .lan E$refiye ve Şeyh It-Ieksud mJıallelen ve Arfin kasa- basında da Halepçe katliamının 16». yıldörunü nedenıyle Kiirtler anna mitirei düzenledı. Oüvenlil güçlerinin göstericile- re ateş açmsı sonıcunda 7 Kürt'ün öldüğü. çol sayı da kişinin yaralan- dığı kayded ldi. Gösteriler nedeniy- le esnafın «cepenk kapattıgı Kürt bölgelenneasker sevkıyatının baş- ladığı belirildi. • Güvenlik güçlerinin Halepçe katliamının 16. yıldönümü için eylem yapan Kürt göstericilere ateş açması sonucunda 7 Kürt'ün öldüğü, çok sayıda kişinin yaralandığı belirtiliyor. Bölgeye asker sevk ediliyor. Suriye'nin kuzeydoğusunda son günlerde yaşanan gerilimle ilgili ola- rak ülkedeki 11 kültürel, siyasi ve in- san haklan savunucusu grup, Kürt sorununa siyasi çözüm talebinde bu- lundu. Insan Haİdan Savunma Der- neği de, Türkiye sınınna yakın böl- gede cuma günü başlayan olaylann ardından ülkede yüzlerce Kürfün gözaltına alındığını açıkladı. 11 örgüt tarafından yayımlanan ortak bildinde, "Kanuşh'dacereyan eden tehükdi getişmetere son vermek için siyasi düzenleme gerekmekte- cfir" ıfadesi yer aldı ve bu olaylann "demokrasi ve kamu özgürlüğü ek- siköği,yolsuzluğun yaygınlaşması ve Kürt vatandaşlanna karşı izlenen a\nmcıhksiyasetininsonucu~ oldu- ğubelirtildi. Şiddet poütikasına kınama Bildiriyi imzalayan gruplar, yetki- lilerce benimsenen şiddet politika- s'ını ve güvenlik güçlerinin tutumu- nu kınadı. Suriyeli Kürtlerin şiddet eylemlerinin, özel mülkiyetlere ve ka- mu binalanna saldırmalannın, ulu- sal birliğin simgesi Suriye bayrağı- nı yakmalannın da kınandığı bildi- riyi imzalayanlar arasında Suriye In- san Haklan Derneği, yasaklı 5 Su- riye partisinin oluşturduğu Ulusal Demokrarik Birlik. Komünist îşçi Partisi ve Kürt partiler bulunuyor. Insan Haklan Savunma Derneği üyesi avukat EnverBunnide, "Baş- kent Şam'ın batı banliyösü Dum- mar'da 300 kadar kişinin gözaltına ahndığma dair Bstemizvar, bunun dJ- şuıda Suriye'nin kuzeybaüsındaki bölgelerde henüz saptanamayan sa- yıda gözalü bügileri ulaşnT dedi. Sunye'ye yönelik ABD'nin yap- tırım tehditlerine atıfta bulunan Bun- nı. "Oysa sopa pota'tikası ancak çık- maza sürükler ve Suriye'nin istik- rarsızlığuu isteyen yabancı güçlerin ekmeğine yağ sürer" dıye konuştu. \Vashington önceki gün, Suriye yönetimini ülkedeki etnik azınlıkla- ra karşı "ıhmb davranmaya" çağır- mıştı. Ulkenin kuzeydoğusunda mey- dana gelen olaylann önceden plan- landığını savunan Şam yönetımı, Irak'taki gelişmelerin gerginlikte rol oynadığını belirtiyor. Kral Abdullah, ABD'nin bölgeye ilişkin planını konuşmak için Ankara'ya geldi Ürdün'le gündemBüyük Ortadoğu Rusya'da gaz patiaması • MOSKOVA(AA)- Rusya'nın kuzeyindeki Arhangelsk bman kentinde dün sabaha karşı bir apartmanda -neydana gelen ve gazdan krynaklandığı sanılan patlama sonucu 75 dolayında ki§i enkaz altında kaldı Gün b^yu sûren çahşnıalar sonucunda enkazdan 18 ceset çıkanldı. Olayca 24 kişinin yaralandığı, yaralılardan 7'sinia duruıruınun ağır olduğu belirrildi. IralTta 2 Alman mühendis öldürüMü • Dış Haberier Servisi - Alman televızyon kanalı ZDF dün, Irak'ta 2. Alman müheadısın öldürüldüğünü bildirJi. Haberde, Alman müheadislentn bulıınduğu araca Kerbela kenti yakııiannda ateş açıldığı ve saldırda aynra 2 Iraklının öldügi kaydedildi. Dün sabah Musul'da da ABD ordusunda tercünan olaıak çalışan bir Iraklı kadın öldürüldü. Irak polisı Hifi Abdüssettar Cuma adlı Iraklı kadının, 4 Amenkalı sivilin öldüğü, birinn de yaralandığı önceh günkü saldırnın ertesinde Musul'un merkezinde vurularak öldürildüğürıü duyurdu. Frasa'ya soykrm suçöması • RARİS(AA)-Ruanda Devlet Başkanu Paul Kagame, 1994/ılında üJkesinde meydma gelen soykınmla ılgıli olarak Fransa'yı suçladı. RPI ndyo kaaıalırun sorulaını yaraıtlayan Kagane, Fransanın soykıımı dü^enleyenleri yönleıdirerek; vesılah vererdt bu suıça doğrudan iştıral ettiğin i söyledi. Barzani bajpsızlığı | SELAHATTİN (AA>- Irak Kürdjtan Demosrasi Partisi (IKIP)lideri Tvlesut Barzai.Selatıattn kentinde AfP nuhabirine demeç verdiii deme^te. geçici anaysada "fede^lizme çıkacJc şekilde cemokıasinin kunılnası ve Kirdıstan'ın özerkığinin rrıurafaza edürresınin" rneTinuniyet veneolduğuînAi belirtti. Barzai, "An>c.akulus olarak KûrtİJİn sad««cefederalizme hakkiyok. bağııtsızhk da onlan hepsinin lakkı'' dedi Barzai, bağumsEİığın, "gûn.el gerçelderve kcşullar ne^tyle" gîindande olmaağını söyledi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ürdün Kralı Abdullah. ABD'nin Büyük Ortadoğu Planı, Israil-Filis- rin anlaşmazlığı ve Irak'taki geliş- meleri görüşmek için Ankara'ya geldi. Kral Abdullah'ı Çankaya Köşkü'nde kabul eden Cumhurbaş- kanı Ahmet Necdet Sezer, "Türki- ye ile Ürdün, Ortadoğu'da istikran ve modernleşmeyi temsü etmektedir. Örnek işbûüğimiz, bölgede banş ve istikrann sağlanmasına da önemli katkıda buhınmaktadır n dedi. Iki günlük çalışma ziyareti için eşi Raina ile birlikte Ankara'ya gelen Ürdün Kralı Abdullah. Sezer tarafın- dan askeri törenle karşılandı. Kral Abdullah'ın eşi Raina, tören sırasın- da güzelliği ile dikkatleri üzerine çek- ti. Sezer, törenin ardından yaptığı açıklamada, Ürdün'ün Türk halkının kendisim çok yakın hissettiği bir ül- ke olduğunu belirterek, Kral Abdul- lah'ın ziyaretinin. uluslararası alanda iki ülke politikalannın daha da yakınlaş- ması yönünde yararlı bir fırsat olduğu- nu kaydetti. Ziyaretin, Ortadoğu coğ- rafyasının son derece duyarlı bir döne- mine rastladığına işaret eden Sezer, "Türkiye ve Ürdün, Ortadoğu'da istik- ran ve modernleşmeyi temsil etmekte- dir. Diğer ülkeler için örnek bir nitetik taşıyan işbüüğiıniz, bölgede banş ve is- tikrann sağlanmasına da önemli katkı- da bulunmaktadır" dıye konuştu. Kral Abdullah da iki ülke arasında- ki ilişkilenn mükemmel olduğunu be- lirterek ziyareti sırasında siyasi ve eko- nomık alanlarda işbırliğini gelişnrme fir- satlannı ele alacaklanm söyledi. Abdullah: Önce gûven Temaslannda bölgesel konulan da ele alacaklannı belirten Abdullah, Ür- dün açısından Filistin sorununun önem- li olduğunu. konunun Arap-Israil uzlaş- mazlığının temelinde yattığı görüşünü taşıdıkJannı kaydetti. Bölgenin uzun zamandır sıkıntı çek- tiğini, "adaletveistikrar" ihtiyacı ve öz- lemi içınde olduğunu kaydeden Kral Abdullah, bölge halkının geleceğe dö- nük planlar yapması için kendilerini güvende hissetmesinin önemli olduğu- nu söyledi. Görüşmede Irak'ın ele alı- nacağını kaydeden Kral, Türkiye ve Ür- dün'ün Irak'ın komşulan olduğunu, bu nedenle bölgedeki gelişmelerden etki- lendiklerini kaydetti. Kral Abdullah. Türkiye'nin banşın sağlanması konu- sunda oynadığı rolü her zaman takdır ettiklerinı sözlerine ekledi. Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Müba- rek gibi Ürdün Kralı Abdullah da, ABD'ye yapacağı ziyaret öncesinde Ankara'ya geldi. Ürdün, ABD'nin ge- lecek 50 yıla şekil verecek Büyük Or- Ankara, ABD'yi ziyaret edecek Ortadoğu iiderlerinin uğrak yeri oldu. Mısır Cumhurbaşkanı Mübarek gibi Ürdün Kralı Abdullah da Washington temaslan öncesinde Ankara'ya geldi. tadogu Planı konusunda Mısır'ın aksi- ne katı bir tutum takınmıyor. Ancak Ürdün, Büyük Ortadoğu'nun tüm fslam ülkelerini değil, Ortadoğu ülkelerini kapsaması gerektiğini, farklı bir tutu- mun yanlış anlaşılmalara yol açabile- ceğini düşünüyor. Arap ülkeleri, ABD'nin Büyük Ortadoğu Planı'nın netleşeceği haziran ayına kadar alterna- tifbır reform programını ortaya ko>Tna- yı planlıyor. Kral Abdullah dün akşam ıstanbul'a geldi. Abdullah Dolmabahçe Sarayı'nda Başbakan Erdoğan'ın onuruna verdi- ği akşam yemeğine katıldı. SALDIRI KORKUSU Müttefikler diken üstündeD^ Haberier Servisi - İs- panya'nın başkenti Mad- rid'deki saldınlardan son- ra, başta Irak savaşma des- tek verenler olmak üzere birçok ülke güvenlik ön- lemlerini arttınyor. ABD'nm Irak işgalinin sadık destekçisi Avustral- ya'nın, bir sonraki hedef ol- masından korkuluyor. Sydney'i ziyaret eden ABD 'li bir terörle mücade- le uzmanı, VVashington ile yakın bağları nedeniyle ALTIZANLI BELIRLENDI Ispanya'nın başkenti Madrid'de 200 kişinin ölümüne, 1500 kişinin yaralanmasına yol açan saldınlara kanştıklanna inanılan 6 Faslının kimliklerinin saptandığı iddia edildi. Ispanya'da yayımlanan El Pais gazetesi, polisin, saldınyı düzenleyen örgüt veya grup içinde yer alan 6 kişinin kimliklerini belirlediğine inandığı kaydedildi. Gazete, sorgulanmak için aranan 5 kişinin ismini vermedi. ancak alhncı zanlının, hafta sonu gözaltına alınan şüphelilerden Cemal Zugam olduğunu yazdı. Cadena Ser radyosunun haberinde de görgü tamldanndan alman bilgiler doğrultusunda, Faslı Cemal Zugam'ın trende olduğunun tespit edıldiği belirrildi. Avustralya'da bir saldınmn kaçınılmaz olduğunu söyle- di. Başbakan John Ho- ward'ın, "terörün her za- man var oMuğunu" söyle- diği ve ülkenın her yerin- deki demiryollan. denizyol- lan ve havaalanlannm gü- venliğinin gözden geçıril- mesi talimatını verdiği bil- dirildi.ABD'nin baş mütte- fiki Ingiltere'de polis, bir terörist saldınnm "kaçınıl- maz" olduğu görüşünde. Metropolitan Polis Müdürü John Stevens, 11 Ey- lül'den beri 520 kişinin tutuklandığmı belirtti. Irak'ın işgalini destek- leyen Portekiz Başbaka- nı Jose Durao Barroso da, polisin, muhtemel saldınlan önlemek için güvenlik önlemlerinı art- tırdığını söyledi. Barro- so, "Terörist saldınlara karşı Portekiz'deki gü- venfiğin yeniden değer- lendjrilmesi talimatını verdim" dedi. Macaris- tan Savunma Bakam Fe- renc Juhasz, ülkesinin doğrudan bir tehdit al- madığını, ancak terörist- lere karşı yeni tedbirle- rin alınacağını söyledi. İspanya Içişleri Baka- nı Angel Acebes, önü- müzdeki günlerde Mad- rid'de toplanacak AB te- rörle mücadele servisle- rinin, Madrid'deki saldı- nlan inceleyerek, gele- ceğe ilişkin planlama ya- pacaklannı kaydetti. Gürcistan'la Acaristan smınnda her iki tarafin yandaşlan arasında önceki gün gerginlik \ a^annuşü. (AP) Acaristan için ABD devrede Powell, ekonomik yaptınmlan başlattıklannı açıklayan Saakaşvili'yi aradı... Gül sağduyu çağnsı yaptı AÇIKÇA Dış Haberier Senisi - Gür- cistan, Acaristan'la yaşanan ger- ginliğin ardından dün ekono- mik yaptınmlar uygulamaya başlarken ABD Dışişleri Ba- kanı Colin Powell, Gürcistan Devlet Başkanı Mihail Saakaş- viB ile görüşerek gerginlıği art- tıracak adımlardan kaçmılma- sını istedi. ABD Dışişleri Bakanlığı söz- cüsü Adanı Ereti, "Pövvell, Sa- akaşvin ile görüşerek bölgede gerginnğin ümıandınlmaması- ra istedi''dedi. Erelı, "ABDgüç- leri bir miidahalede bulunur mu" sorusu üzerine, "ABD'nin Gürcistan'da az sayıda askeri VBLT ve bu askerier. Pankisi'de teröristlere karşı yerel Gürcü güçlerine eğitim veriyor. ABD'nin Acaristan sorununa ilişkin herhangi bir askeri rolü olabüecegini düşünmek gerçek- lerie bağdaşmaz" dedi. Erelı. Povvell'ın, Rusya Ulusal Gü- venlik Danışmanı İgor İvanov ile de görüştüğünü belirterek "Ruslar,tehditedumemeleri du- rumunda askerierinin (Acaris- tan'daki) üslerinden çıkma>-aca- ğmı bfldirdfler" diye konuştu. Moskova Belediye Başkanı destek için Batum'a gitti Acaristan'a ekonomik yaptı- nmlann başladığım açıklayan Saakaş\ili, "Acaristan'dakiyö- netime drvalog şansı tanıdım, ancak ne yazık ki bu olnıadı. Bu nedenle. bölgeye hava, kara ve de- niz alanlannda yaptınmlar baş- ladı" dedi. Rusya'nın başkenti Moskova'nın Belediye Başka- nı Yuri Lujkov ıse Acaristan 'ın başkenti Batum'a gitti. Acaris- tan lıderi AsianAbaşidze'ye des- tek vermeye geldiğini söyleyen Lujko\, "Onuzorbirdununda yalnız bırakmamak içingeküm. Gerginliğe bumumu sokmak için değfl" ıfadesini kullandı. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül. Gürcistan Başbakanı Zu- rab Jvaniya ile telefonda konu- şarak Acaristan ile yaşanan ger- ginlik konusunda "sağduyu" çagnsındabulundu. Gürcistan'ın toprak bütünlüğü ve siyasi bır- lığinı desteklediklerini belirten Gül. herhangi bir kanlı olaym Kafkaslar'da derin yaralar aça- cağı uyansında bulundu. ŞÜKRÜ StNA GÜREL Ne 'Hukuk'un Rezaieti Ne de Rezaletin "Hukuk'u! Yukarıdaki başlık, hukuka olan saygısızlıktan ve^ ya hukuku önemsiz görmekten dolayı yazılmadı. Tam tersine hukuka olan saygı ve hukuku her ş«^ yin üstünde görmekten ötürü, bu başlıkta bir ya- zı, hukuk alanında hiçbir iddiası olmayan biri ta- rafından yazılıyor. Kıbrıs'ta "çözüm" süreci, ne- resinden bakarsanız bakın, genel geçer "hak ve hukuk" anlayışlanndan herhangi birine uymadr- ğı için böyle birfeveran gerekli oldu. Hukukçular, bir yandan alanlanna girdiğim ıçın, öte yandan da ba-1 zı '7nce"lıkleri bilmediğim için benı bağışlasınlar. •"! Hele, yıllardır Anayasa Hukuku çalışıp okutanla-^ nn, anayasaların değişme usullerinin her birinin haV kın ya da temsilcilerinin söz sahibı olması gerektiği- nı herkesten iyi bilenlerin üç beş kişiyle "Anayasa*- hazırlayıp bunu Kıbns Türk halkı veya temsilcileririe' değil de BM'ye vermeyi düşündükleri bir ülkede, yü; rütülen sürecin nasıl hukuksuz olduğunu açıklamak/ hukukçulara değil, galiba bu hukuksuzluğa isyan edenlere düşüyor. Annan Planı sürecinde başındân" berı yaşananların baştan ayağa hukuksuzluk oldu- ğunu söylemek, bunca Uluslararası Hukuk âlimiriin sustuğu veya konuştuğu zaman Uluslararası Hukü- ku her yere çekılebilecek bir "genişlik" içinde yorum- ladığı bir yerde, galiba iş başa düşüyor... Uluslararası Hukukun temel ilkelerine göre, bir antlaşmanın geçerli olması için öncelikje yasal yetkililerce yapılmış olması gerekiyor. Bu süreçte KKTC'nin yasal temsilcisi Cumhurbaşka7 nı Denktaş'tır. Onun imzalaması gerekiyor. Imza- lamazsa, ortada referanduma sunulacak bir antla'şf ma da olmaz. Referandum konusuna ayrıca değf- neceğız; ama bilinmesi gereken, referandumun antlaşmayı tamamlayan değil, yürüriüğe sokan bif adım olduğudur. Yani, antlaşmada "kurucu devlet' olarak adı anılmasa da KKTC'nin Meclis karanyia görevlendirdiğı "görüşmeci" bu antlaşmayı uygun bulacak ve ancak ondan sonra konunun referan- duma götürülmesi kararlaştınlacaktır. Halbuki An- nan sürecinde öngörülen, Annan'ın ortaya çı- kartacağı metnin, iki tarafin yasal temsilcileri- nin onayı ve imzası olmasa da referandum^ götürülmesidir. Bir antlaşmanın geçerli olması için öteki önerhlj koşul, bu düzenlemenin taraflann senbest iradesiy- le yapHmasıdır. "Serbesf irade" nasıl ortadan kal- kar? Ötekiler yanında, şunu da öngörür Ulustan rarası Hukuk: Temsilci veya taraf devlet üzerin- de baskı oluşturulmuşsa... Şimdi KKTC ve tem- silcisi Cumhurbaşkanı Denktaş üzerinde baskı oluşturulmadığını söyleyebilecek olan var mı^ KKTC'ye karşı yürütülen tanımazlık poütikasına ve- ya ambargolara ne zaman son verildi? Bunlar sür^ dürüldüğü gibi, üstüne bir de "çözüm olmazsa ve- ya referandumdan geçmezse, Kıbns Türkü'nün dtf-' rumu daha da kötüleşecek, Annan Planı'ndan çok daha kötüsüne razı olmak zorunda kalacak" derV' meye de devam edilmiyor mu? Şimdilerde M. Ali Talat da "Referandumdan evet çıkmazsa mahvo- lunız" demiyor mu? Denktaş'ın üzerine, "Bak ç5- zümden kaçarsan yalnız Kıbnslı Türklerin değil, Tüt- kiye'nin de geteceğinikarartmış olursun" baskısı hem uluslararası alandan, hem de -ne yazık ki- Türk Hü- kümeti'nden ve kamuoyu liderliği yapanlardan gel- medi mi? Oysa benzer baskılann hiçbiri Rum tanj- fının ya da Yunanistan'ın üstüne yöneltilmedi. Pah padopulos ve Rumlar, kabul etse de olur, etmese" de. Onlar için değişen bir şey -Kıbrıs'ı bütün olarak yönetmekdışında- olmayacak. Taraflardan birinin baskı altında tutulmasıyia vanlan bir çözüm -adil olmak bir yana- geçerli olur mu? Başından beri yanlış ve hukuksuz bir sürecin bel- li bir aşamasına geldik. Annan'ın hakemlik yetkisi yoktu, verildiği varsayıldı. Görüşmelerin belli bir bi- çim çerçevesinde sürdürüleceği aşamalar öngörül- dü. Ama bu "bıçim" koşullan süreç içinde An- nan ve ekibi tarafından değiştirilebildi. Denktaş New York'ta bu sürece iki temel koştjl- la razı olmuştu: Birincisi, "olmazsa olmazlar" ko- nusunda Türkiye'nin güvencesini almış olmak. Ikin- cisi de bu güvencenin yürüriüğe sokulabileceği bir "son" görüşme aşamasında Türkiye'nin iradeslhi ortaya koyabilmesi. Üstelik, bir de başlangıç var- sayımı vardı: 22 Mart'a kadar doğrudan görüşme- lerde taraflar birbirine yaklaşacak, arkasından önem- li konularda asıl uzlaşmayı Türk ve Yunan iradele- ri belirieyecek. Kalanlar -boşluklar- Annan tarafıp- dan "doldurulacak". Tayyip Erdoğan Hüküme- ti'nin Denktaş'ın olmazsa olmazlannı savunma ira- desini taşımaması bir yana, böyle bile olsa buriu ortaya koyabileceği birzemin oluşturulmuyor. Şinfı- diye kadar, ilk aşamada görüşmeler ne öz ne de biçim açısından öngörüldüğü gibi sürdürülemedi. Artıkgörüşmelerde "doğrudan"değil "c/o/ay//"for- mat uygulanıyor. "Al-ver" süreci değil, De Sp- to'nun "Alvera" süreci var. önemli konular sade- ce masaya konuldu, görüşülemedi. Demek ki baş- ta kararlaştınlanlara öz açısından da biçim açı- sından da uyulmadı. Bundan sonra da uyulamayacağı anlaşılıyor. AKP'nin seçim takvimine göre başlangıcı ve bitişi yeniden "ayarlanan" dörtlü görüşmelerde asıl önemli olan Türkiye ve Yunanistan'ın siyasal ira- desiyken, şimdi masada bu iradeleryerine mç- murlann çekingenlikleriyle sonuca vanlması hesaplanabiliyor. Süreç, başlangıçtaki sakatiık ve noksanlıklarını aratacak biçimde her gün yeniden rayından çıkıyor. Sonunda ortayaçıkacak Annan Planı, antlaşma- ya benzemeyen, "öz'ünü bırakın, biçim bakı- mından da hukuka uygun olmayan bir ucube ola- cak. Bilmem Anayasa Hukukçulanmız, Devletler Hü- kukçulanmız ne der? Ama bu ucubenin referan- duma götürülmesi konusu da önemli. Örneğin, bu konuyu KKTC Meclisi'nin, hem de en azwi- dan anayasayı değiştirme usulüne uygun ola- rak ele alması gerekmez mi? Yoksa değerli hu- kukçulanmız da KKTC'nin "zaten hiç olmadığı" kanısındalar mı? O zaman bu Kıbnslı Türkler kim? Onlar da "Hiç olmadılar, bundan sonra da olmâ- yacaklar" mı? Bu sorular doğru yanrtlanmaz ve es geçilir- se, ne yazık ki, ya hukuk rezil edilecek veya bir rezilliğin sözde hukuku yapılacak. Hangismi seçersiniz? " ssinagurel@cumhuriyet. com.tr OKTAY AKBAL Yeni Çıktı KANATLI SÖZLER UÇAR MI? Denemeler Dünya Yayınları
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear