Catalog

•*! M W 2004 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 'Nidn Savaş' konulu panel yapıldı ÇYDD Uğur Mumcıı'yu andı SÖZÇİZGİNİN Turhan Selçuk Istufcul Haber Servisi - Cağdı*Yaşamı Destekleırije I>ern;|ı (ÇYDD) Beşıkta-ş Şubed.24 Ocak'ta kötü h a - va kojıilan nedeniyle ertes- le-nenLğurMunıcu'yuAı»- ma TtiptanasTnı dün ger- çekle>txdi. Akıtlar Kültür Merke- zi 'nde UğurMumcu anısı - na düzenlenen "Niçin Sa- vaş'' konulu paneli yöne-- ten ÇYDD Genel BaşkanJ Prof. Dr. Türkan Sayiaım, "Türtaye, dünya üzerind* çok önemli bir konumda bulunuyor. Biraz gayre-t edersek daha iyi giinkr g&- receğjz" dedı. Savaşın ikti- dar mücadelesi olduğunu anlatan Saylan şöyle devann etti: "Saraşı insan yapıyor amaiktkiardakiinsanyap*- yor. İktidar savaşlan. iilke- lerin savaşlan defil ülkele- rin savaşünlmalan demek- tir" şeklinde oldu. Cumhu- riyetin kurucusu Atatürk'ün sınırlan belirlediğini ve bu- na"Misü«MiI]i''dedığı- ni ifade eden Saylan, "R- zim ldmsenin toprağmı et- de etme gibi bir arzumuz yoktur. Ancak bizün tap- raklanmızasakiınkiığıtak- dirde savaşınz. Banşın bü- tün dünya için ne kadar önemli olduğunun farkına vanlması gerekiyor*' Araştırmacı Ercan Çitfi- oğlu, "Kıbns'ta savaş var- dmartiksavaşlaralanlarda değü masalarda yapıhyor" diye konuştu. Gazetemiz yazarianndan Prof. Dr. Tok- tamışAteş ise konuşmasın- da Mumcu'nun katledili- şiyle yeri doldurulamaz bir boşluk oluştuğunu belirte- rek Mumcu'nun "Bflgi sa- hibi olunmadan fikir saht- biohmamaz" sözünü anım- sattı. Ateş, "Akü başında devteder orduyu savaşmak için değfl, savaşmamakiçin oluştururlar" diye konuştu. SONUNDA KAMU ALANINA DA GİRDIK.. İstanburda töre cinayetine kurban giden kadının cenaze törenine 2 bin kişi katıldı Güldünya omuzlardaydı İstanburda Küba ezgileri • tstanbul Haber Servisi - Dedeman Istanbul Otel ta- rafindan her yıl düzenle- nen Küba Gecesi'nde ön- ceki akşam sahneye çıkan Grup Los Trinitarios ve Kübalı dansçılar dans şöle- ni sundu. Küba'nın Türki- ye Büyükelçisi Miguel La- mazares'in de kaöldığı ge- cede 'Çommandante' şar- kısı seslendirilerek Kü- ba'daki sosyalist devrimin önderlerinden Che Gueva- ra bir kez daha anıldı. Kü- ba'nın geleneksel kokteyl- lerinin ve purosunun ikram edildiği geceye iş, sanat ve medya dünyasından ünlü isimler katıldı. ketişnnciler Ankara'da buluşacak • ANKARA (ANKA) - UNESCO Türkiye Milli Komisyonu ve Ankara Üniversitesi tleşitim Fakül- tesi, "Dünya îletişim Zir- vesi" konulu bir sempoz- yum düzenliyor. Ankara Üniversitesi ATAUM Mer- kezi'nde 5 Mart'ta gerçek- leştirilecek sempozyumda, "UNESCO îletişim Politi- kalan: Mc Bride Rapo- ru'ndan Dünya îletişim Zirvesüıe", "Dünya Zirve- si Perspektifinde Uluslara- rası Kurum ve Kuruluşla- nn Yeni Hedefleri ve Ulu- sal Stratejilere Yansımala- n", "Global Pazar ve Uluslararası îletişim Düze- ni" tartışılacak. Güldünya Tören'in cenazesi BudakhKöyü'nde omudarda taşmdbu. (Fotoğraf: AA) 7ÜRK KADINI TÖRE VE DİN KISKACINDA' SAVAŞ KÜRKLÜ ADANA - Türk kadınının, Cumhuriyet'in kurulmasıyla ka- zandığı yasal hak ve özgürlük- lerden gerektiğı şekilde yararlan- madığı, bu hak ve özgürlükleri çoğu batılı ülke kadınlanndan önce elde etmesine karşın gele- neksel yapı, kültür anlayışı, tö- re ve din baskısuun altında si- lik kaldığı, ezildiği belirtildi. Kadın için Destek Oluşturma Grubu'nun(KtDOG), 1994Ka- hire ve 1995 Pekin Eylem plan- lannın ülkemizde uygulamaya geçirilmesi amacıyla başlathğı girişim sürüyor. ÖNCE EĞİTIM Kadının, kazanılmış haklan- na yeterince sahip çıkabilmesi için eğitilmesinin amaçlandığı KlDOG'un çalışmalannın an- latıldığı raporda, ülkemizde ka- dının toplumsal konumunun yükseltümesi için eğitimin ya- nı sıra sağlık, iş yaşamı ve sos- yal güvenlik ile ilgili gösterge- İerin iyileştirilmesi, kadın-er- kek eşitliğini engelleyen yasa- lann yeniden düzenlenmesi ge- rektiği vurgulandı. Raporda hâ- lâ cinsiyet aynmcılığına maruz kalan, ekonomik kaynaklardan ve eğitimden eşit bir şekilde ya- rarlanamayan Türk kadınının, hak ettiği toplumsal statüyü el- de edemediği belirtildi. Jandarmanın geniş güvenlik önlemi aldığı cenaze törenine, Güroymak Kaymakamı, Belediye Başkanı, il ve ilçe müftüleri de katıldı. DtYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - IstanbuTda töre cinayetine kurban giden Güldünya Tören'in cenazesi memleketı Bitlis'in Güroymak ilçesine bağlı Budaklı köyünde törenle toprağa verildi. Istanbul Küçükçekmece'de bacaklanndan vurulduktan sonra kaldınldığı Bakırköy Devlet Hastanesi"ndeki hasta yatağında kardeşleri tarafindan kafasından kurşunlanması sonucu yaşamını yitiren Güldünya Tören'in cenazesi, Bingöl'ün Yaygın beldesi gınşinde ailesi tarafindan karşılandı. Jandarmanın geniş güvenlik önlemi aldığı cenaze konvoyu, yaklaşık 1.5 saatlik yolculuğun ardından Bitlis'in Güroymak ilçesine bağlı Budaklı köyüne ulaştı. 'BiR DAHA YAŞANMASIN 1 Budaklı Şehitliği'ndeki cenaze törenine. Güroymak Kaymakamı Okan LeUebidler, Belediye Başkanı Burhan Yavuz, U Müftüsü Halil Ank, Ilçe Müftüsü Mehmet Uzun, daire amirleri ile yaklaşık 2 bin kişi katıldı. Güroymak Kaymakamı Okan Leblebiciler, bu tür olaylann bir daha yaşanmaması dileğinde bulundu. Şigo aşireti ileri gelenlerinden Bitlis II Daimi Encümeni Abdülaziz Sabar. "Gürovmak halla ileri görüşlü insanlardır. Bö\1e bir cahilük yapmazlar. Bu tür törelere de karşıyız. Son derece üzüntülüyüz" diye konuştu. 'EVLATLIKTAN REDDEDİYORUM' Konuşmalann ardından omuzlarda taşınan Güldünya Tören'in cenazesi dualarla toprağa verildi. Mezarhğa kadınlar alınmazken anne AltunTören, töreni uzaktan izledi. Erkeklerin mezarlıktan uzaklaşmalannın ardından anne Altun Tören, kızı Güldünya Tören'in mezanna gözyaşlan içinde elindeki san poşuyu bıraktı. Baba Şerif Tören, cinayeti öğrendiklerinde şok geçirdiklerini söyledi. Tören, "Ben nakn inanmıyorum. Ama eğer oglum bu cinayeti işiemişse onu eviatnktan reddedhorum. Benim böyle bir oğhım yoktur" diye konuştu. AYDENLANMA EMBE KONGAR Unutulan Tarüısel 6erçeUerl:YÖKNaalKunMı Sevgılı okurtarım, son günlerdeki YÖK tartışmala- n, toplumsal belleğımizin ne denli güçsüz olduğunu bir kez daha gösterdi. Ne YÖK'ün hangi koşullar altında ve hangi amaç- la oluşturulduğunu anımsayan var, ne de YÖK kurul- duktan sonra üzerinden buldozeriegeçilen üniversi- telerimizde yapılan tahribatı. Bu arada tabii YÖK kurulduğunda ona alkış tutan- lann bugün neden YÖK'e en şiddetle karşı çıkanlar arasında yer aldıklannı da kimse irdelemiyor. Bakın geçmişe, YÖK'ün ortaya çıkış ve işleyiş sü- recine kuşbakışı bir göz attığımızda neterie karşılaşı- yoruz: 1) YÖK, 1980 öncesi Türkiye'yi pençesine alan ve Soğuk Savaş dönemindeki "solcu-sağcı" kutuplaş- malannın kışkırttığı "ferordönem/n/n'sonuçlarından biri olarak ortaya çıktı. 2) 12 Eylül 1980 askeri darbesini yapanlar, üniver- siteleri, ülkedeki terördalgasının sorumlulanndan bi- ri olarak ilan ettiler. Bu yaklaşımın temelinde, üniver- sitelerde solcu hocalann yuvalandığı ve bunlann öğ- rencileri kışkırttığı inancı yatıyordu. 3) Oysa bu inanç gerçeklere uygun değildi. Hiçbir hoca öğrencilerini teröre yöneltecek bir eğitim yap- mıyordu. Tam tersine bütün hocalar, özellikle de sol- cu ve demokrat olarak nıtelenenler, öğrencilerini te- rörden alıkoymaya çalışıyorlardı. 4) Soğuk Savaş çerçevesinde Türkiye'ye egemen olan güçler üniversitelerdeki özgürlükçü ve bilimsel öğretimden memnun değillerdi. Bu tür özgür ve de- mokratik ilkeleregöre yapılan bir eğitimin Türkiye'de- ki solcu (komünist) fikırleri beslediği inancını taşıyor- lar, bilimsel ve demokratik bir eğitim yerine, Soğuk Savaş'ın bir silahı olarak, bilımsellikten ne denli uzak olursa olsun dinci ve milliyetçi çizgide bir eğitim isti- yoriardı. 5) Türkiye'deki demokrasiyi, kendi totaliter ve oto- riter devlet modellerini empoze etmek için kullanma- ya çalışan terörcü güçler, bu amaçlannı eğitimi ele ge- çirerek ve gençleri kendi taraflanna çekerek gerçek- teştirmeye çalışıyorlardı. 6) Böylece Eğitim Enstitüleri ve üniversiteler Tür- kiye'de otoriter ve totaliter modeller kurmak için bir- birleriyle savaşan grupların hedefleri ve mücadele alanlan haline geldi. 7) Sağ ve sol gruplar üniversiteler üzerinde baskı kurarak eğitimi kendi amaçlanna göre denetlemeye çalıştılar. Bu arada sıyasal iktidann kontrolünde olan Eğitim Enstitüleri sağ güçlerin eline geçti. Siyasal ik- tıdardan göreli olarak bağımsız nitelik taşıyan üniver- siteler ise kendilerini denetlemek için çatışan grup- lann savaş alanı olarak terörün besleyicisi değil kur- banı oldular. 8) Hiçbir sonuca ulaşması olanaklı olmayan ama Soğuk Savaş bağlamında körüklenen terör eylemle- ri, gençleri ve öğrencileri militan olarak kullanmaya başlayınca, Türkiye'nin en değerli beyin gücü olan gençlerimiz birbirierini öldürmeye başladı. Bu arada pek çok üniversite hocası, üniversiteleri denetlemek isteyen terör güçleri tarafindan, hem demokrat olduk- ları için susturulmak amacıyla hem de üniversite yö- netimlerine gözdağı veımek için katledildi. 9) 12 Eylül 1980'de yönetime "terörv önlemek" için el koyan askerler, Soğuk Savaş bağlamında, "anti- komünist" bir yaklaşımla, dinci ve milliyetçi bir çizgi- de, sendikalar gıbi pek çok başka demokratik kurum ve örgüt ile birlikte, üniversiteleri de terörden sorum- lututtu. 10) YÖK'ün kuruluşu, üniversitelerin hem cezalan- dınlması hem de denetim altına alınması olarak ıki fark- lı hedefe yönelmıştı. 11) Böylece YÖK'ün kuruluşu hem bir haksızlfğı hem de bir yanlışlığı yansıtıyordu: Üniversiteler sorumlu ol- madıkları terörden dolayı cezalandırıldıklan için hak- sızlığa uğruyoriardı. Yönetim ve eğitim ise dinci ve mil- liyetçi bir çizgide yeniden düzenlenmek istendiği için de bilimsellikten sapma yanlışına düşülüyordu. 12) Bütün üniversiteleri tek bir yapı içinde bütün- leştirerek ilkokul düzeyine indiren YÖK Yasası, Milli Güvenlik Konseyi tarafindan, 1982 Anayasası'ndan önce kabul edildı ve anayasa komisyonu başkanı Prof. Orhan Aldıkaçtı'nın bütün ıtırazlanna karşın, ol- duğu gibı anayasanın ıçine monte edildi; böylece bü- tün yanlışianna karşın bugün bile bir sorun olma ni- teliğini sürdürme başansını göstendi. ekongara cumhuriyetcom.tr www.kortgar.org İstanburda fırtma uyarısı • İstanbul Haber Servisi - Istanbul Valiliği Afet Yönetim Merkezi, şiddetli lodos ve sağanak yağışın etkisiyle akşam saatlerinde yaşanabile- cek olası fırtına için yurttaşlan uyardı. Merkezden yapılan açıklamada, amatör balıkçıların denize çıkmaması, soba zehirlen- melerine karşı dikkali olunması, trafıkte mey- dana gelebilecek sıkışıklığı önlemek için işaret ve işaretçilere uyulması istendi. BAŞARILI GELECEK MZfıLE YAKAL MEF'te, • Önce konular öğretilir MEF sorularının * jû,lanında uzman veseçkin öğretmenlerle ^alışılır ÖSS sorularına benzeme •Yıl içinde en az 60.000 özgün soru çözülür oranı %94'tür.* • Soruların pratik çözüm yolları öğretilir • Etütlerde soru çözümleri ve konu tekrarları yapılır • Bilimsel bir rehberlik hizmeti verilir • Teknoloji dersliklerinde CD ROM'lu eğitim programlarından yararlanılır Kayıt vt detaylı bilgi için: 3^iktaş(0212)260 72 00(4Hat) Kadıköy-1(0216) 346 27 58 -62 Kadıköy-2(0216) 347 00 97 - 98 Bakırköy(0212) 543 79 13 - 98 Genol Müdürlük(0212) 259 74 26 (4 Hat) www.mefdershanalari.com 1972 MODERN EĞİTİM FEN VDERSHANELERİ