Catalog

SAYFA CUMHURİYET 4 KASIM 2004 PERŞEMBE 8 HABERLERIN DEVAMI TURKIYE Istanbul Edime Kocaelı Çanakkale Izmır Manisa ^\ydın MDenizli Y Y Y B B B B B 16 17 16 17 23 23 26 25 Y 16 Adana B 28 Y 14 Mersin B 26 Trabzon Giresun _Y 16 Diyarbakır Y _Y 16 ganhurfa Ankara B 16 Mardın Eskişehır B 15 Siirt Y 20 Konya B 18 Hakkâri Sıvas B 12 Van -Zonguldak Y 15 Antalya B 26 Kars Yurdun kuzey ve ıç ke- sımlen parçalı bulutlu, Marmara'nın kuzey ve do- ğusu, Batı Karadenız kıyı- lan, Orta ve Doğu Karade- nız ıle Doğu ve Guneydo ğu Anadolunun doğusu sağanak ve gök gurultulu sağnak yağışlı dığer yerier az bulutlu ve açık geçe- cek Hava scaklığı ymdun doğu kesımtennde hısse- dılır derecede olmak üze- re tüm yurtta azalacak. DIS MERKEZLER Oslo Helsinkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Y Y Y . B B Y B Y 9 9 10 14 14 13 13 13 Münih Y 14 Zürih Bertin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Y B Y B B B B Y 13 14 17 14 16 13 25 20 Moskova B 6 B 16 Şam Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahire Y K B Y Y Y B 21 6 19 13 18 3 31 B 26 Parçalı bulutlu B u l u t l l J t Çok bulutlu • Yağmuriu VftAJW> Kariı C r U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada Çocukluğumuzdaki kimi öğretmenler gibi, elin- de bircetvel. Konuşrnak isteyenleri "ne söyleyece- ğini biliyorum. Otur oturduğun yerde, sonra kanş- mam ha" diye bir gLJzel payladıktan sonra millet- vekili yine söz istemekte direnirse cetvelle kafası- na pat diye bir iki da-rbe indirecek kadar sinirii. Sinirli mi, yoksa partide ve parti dışındaki siya- set alanlarında kendlinden başka at oynatılmaya- cağını kanıtlamak için mi milletvekillerini azarlıyor? Memleketimizin huyundan mı suyundan mı bil- mek, kestirmek olanaksız. Tek başına iktidannı astığı astık kestiği kestik anlamında yorumla.yan siyasetçiler üretmekte doğrusu hayli becerikliyiz. Uluslararası zerminlerde az buçuk üne kavu- şunca, hele içeride medya alkışlarını kendinden menkul doğal bir sonuç diye görmeye başlayın- ca... Bizimkiler "Berhden başka büyükyok" hava- sına kapılıyoriar. Milletvekillerinin pvamuk üreticilerinin sorunla- rını grupta dile getirmeleri, bakanların seçim böl- gelerine giderken haberleri olmadığını söylemek için grupta gündem dışı söz istemeleri, tanmda sulama bedelinden enerji indirimine gidilmesini önermeleri... ne dernek? "O" var ya O; her şeyi görüyor, gerekeni yapı- yor. Ya milletvekilleri? Görevleri, hükümetin ge- tirdiği yasaları onayJamak, -arada sırada şayef sesini yükseltirse- rnuhalefetin çıkışlannı gerek- tiğinde beden gücüyle karşılamak... Bir çeşit emir eri. Hazır ol! Birrr kiii, sağ, daha sağ, birrr kiiii! Neden bu şiddet bu celâl? Görünen olasılık RTE, bir planın ilk aşamasında. Bugün milletve- killerini azariarken yarına hazırlanıyor. Tasfiye edeceği (en az yüzde 50) milletvekillerinin listesi hazır. Kafasındaki plan: Gelecek seçimde sözün- den çıkmayacak, eleştirisel yaklaşımlar sergile- meyecek dikensiz gül bahçesi bir grup! RTE'nin son davranışları tek adamlıga, "şef'Yı- ğe elverişli bir kafa yapısına sahip olduğunu gös- teren işaretler veriyor. • • • Gözümüzü RTE'den, Meclis Başkanı Bülent Annç'a çevirelim. TBMM kampusu içindeki askeri tabura ait ga- zinoda bir milletvekilinin sakallı konuğuna servis yapılmamasına kafayı takmış. Basınla ilgili sözlerinde ne ölçüde içtendir, tar- tışılır; "yiğit ve gayretJi basınımızdan (köşe yazar- larından) sakallıların askeri gazinoya girmesini sağlayacak" yayınlar yapmasını istiyor. Meclis'te lokantalar var, koridorlarda çay kah- ve gıria. Neden askeri gazino? Meclis Başkanı uğraş vereceği sorunlan birya- na atmış. Bir sakallıya servis yapılmamasına bu kadar hiddetlenmesirıin, sakallıyı gazinoya sok- mak için uğraş vermesinin nedeni, nedir? Bu davranıştaki arnaç, askerlerin (örneğin or- duevlerine türbanlıların girmesindeki engel gibi) uyguladığı kimi kurallan delmek olmasın? Annç'ın demokrasilerde özgüriüğün kimi kural- lara bağlı olduğunu bilmesi gerekmez mi? Askeri gazinonun kuralı sakallıya hizmet etme- yi engelliyorsa, uyacaksın! • • • Başbakan'ın, memur maaşlannın Şeker Bay- ramı'ndan bir hafta önce 8 Kasım'da ödenece- ğini Hazine'den sorumlu Devlet Bakanı Ali Ba- bacan'a -bile- haber vermeden grupta açıklama- sı bakanı şaşırtmış; Hazine'yi arayarak "Haberi- niz varmıydı?" diye sormuş. llgililerden ne yanrt aldığı belli değil, ancak Ba- bacan, "Başbakan söyledikten sonra bu iş bitmiş- tir" demiş. AKP milletvekilleri! Babacan nasıl asker ama? örnek alın! Yurtdısında tedavi olanağı 'LösemüiEsin'yasası ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - SSK Ya- sası'nda değişiklik ya- pılarak sigortalılann yalnız kendilerinin ya- rarlanabildiği yurtdışı tedavi olanaklanndan eş, çocuk, ana babalan- nın da yararlanması yo- lunu açan tasan dün TB- MM'ye gönderildi. Tasanda, yabancı ül- keye gönderilenlerin te- davi süresinin 2 yılı ge- çemeyeceği öngörülü- yor. Aktif olarak çalışan sigortalının yalnız ken- disinin yararlanabildiği yurtdışı tedavi olanağı- nın çerçevesi genişleti- liyor. Bu olanaktan si- gortalının eş, çocuk, ana ve babası; kurum- dan sürekli iş göremez- lik geliri, malullük veya yaşlılık aylığı alanlarla bunlann eş, çocuk, ana ve babası ile hak sahibi olarak gelir veya aylık alan eş, çocuk, ana ve babaların da yurtdışı te- davi olanağından yarar- lanabilmesi olanağı ge- tiriliyor. Bu tasannın Ahmet Köse adlı yurttaşuı lö- semi hastası çocuğunu yurtdısında tedavi etti- rebilmek için dava açıp kazanmasının ardından TBMM'ye gönderilme- si dikkati çekti. Özkaya'yı eleştiren Arınç: Yargı refomu yapümah ANKARA (Cum- huriyet Bürosu) - TB- MM Başkanı Bülent Annç,Yargıtay Başka- nı Eraslan Özkaya'yı eleştirdi. Annç, "Sa- yın Özkaya'nın ifade- siyle, 'Adaletin şefkat- likollanna herkesin ih- tiyacı olabilir'. Tabii söyleyenden başla- mak İazım" dedi. Hukuki Araştırmalar Derneği'nin iftar ye- meğine katılan Annç, Özkaya'yı eleştirerek, "Yargıya benim, se- nin değil, hepimizin ihtiyacı var. Herkes adalete sığınabilir. Özkaya'nın ifadesiy- le, 'Adaletin şefkatli kollanna herkesin ihti- yacı olabilir'. Herkes deyince tabii söyle- yenden başlamak İa- zım. Bu şefkatten hiç kimseyi mahrum et- memek İazım" görü- şünü dile getirdi. Erdoğan,partüüeresöz hakkı tanımadığı toplantıda Devlet Bakanı Babacan h da azarladı'Başbakan'ın söylediği tarüşılmaz'ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, milletvekillerine söz hakkı tanımadığı grup toplantı- smın ardından, Devlet Bakanı Ali Babacan ı da azarladı. AKP'nin dün toplanan Mer- kez Karar Yönetim Kurulu (MKYK) toplantısında, Devlet Bakanı Babacan, son ekonomik gelişmelerle ilgili sunuş yaptı. Edinilen bilgiye göre Başbakan Erdoğan, memur maaşlannın 8 Kasım'da ödenmesinden haber- dar olmadığı için sitem eden Ba- bacan'ı eleştirdi. Erdoğan'ın, "Faize gelince gününde ödü- yorsun da, sabit gelirlinin ma- aşı mı sorun oluyor? Başba- kan'ın söylediği tartışılmaz. Ben öyle diyorsam her şartta ödeyeceksin" dediği öğrenildi. Toplantıda bazı parti yönetici- lerinin özel tüketim vergisi artı- şuıı eleştirdikleri, bunun üzeri- ne Babacan'ın IMF'yle yapılan program ve ekonomik hedefle- re değindiği belirtildi. Schröderden Istedlğlml aldım' Başbakan Erdoğan, AB üye- liğiyle ilgili temaslanna deği- nirken Airbus alımı için antlaş- ma imzaladığı Almanya Baş- bakanı Gerhard Schröder'den "istediğini aldığım" söyledi. Erdoğan, Schröder'üı, 2005'te müzakerelere başlanması için engel çıkarmayacağına dair söz verdiğini bildirdi. MKYK'de parti üst yönetimini oluşturan Merkez Yürütme Kurulu için değişikliğin gündeme gelmedi- ği öğrenildi. Meclis yönetimin- deki değişikliğin ardmdan baş- bakanın parti yönetimini de de- ğiştirmek istediği kulislerde konuşuluyor. Erdoğan'ın parti yönetimi ve kabinede ani bir kararla her an değişiklik yapa- bileceği belirtiliyor. Alaaddin Dincer 'Bakanlık yolgeçen hanı' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Diyanet Işleri Başkanlığı'nda görev- li 735 personelin, kurumlar arası atama yoluyla öğretmen olarak gö- revlendirildiğini bildirdi. Eğitim- Sen Genel Başkanı Alaaddin Din- çer, "Milli Eğitim Bakanlığı iyice yolgeçen hanına döndü" dıyerek tepkisini dile getirdi. Çelik, CHP'li Mustafa Gazalcı'nın yazılı soru önergesine verdiği yanıtta kadar Di- yanet tşleri Başkanhğı'ndan, 678'i din kültürü ve ahlak bilgisi öğret- menliğine, 38'i imam-hatip lisesi meslek dersleri öğretmenliğine ve 19'u da Arapça öğretmenliğine ol- mak üzere toplam 735 kişinin öğret- men olarak görevlendirildiğini kay- detti. DSP hükümeti döneminde ya- saklanan geçişlerin AKP hüküme- tiyle serbest bırakıldığını söyleyen Dinçer, başka kurumlardan MEB'e atanan öğretmenlerin sürekli gözden kaçnğını beliterek, "MEB yolgeçen hanı gibi oldu. Önüne gelen vekU öğretmen, sözleşmeli öğretmen olarak atanıyor. Geçenler Diya- net'te hangi görevleri yapıyorlar- dı, şimdi hangi görevdeler?" dedi. Bakanlık yetkilileri, din kültürü ve ahlak bilgisi dersindeki öğretmen ihtiyacuun karşılanamadığını, bu nedenle Diyanet'te çalışan formas- yonunu tamamlamış personelin öğ- retmen olarak atandığını söylediler. Kendilerini "Uludağ Üniversitesi YÖK Karşıtı Öğrencileri" olarak tanıtan grup, Uludağ Üni- versitesi'nde yürüyüş düzenledi. Öğrenciler tarafından yapılan açıklamada ''Tek tip öğrenci yaratmaya çalışanYÖK, sermayenin çıkarlanna hizmet eden bireyler yetişririyor" denildi. (AA) Öğrenciler ayakta ALPERTURGUT Üniversite ve lise öğrencile- ri, Yüksek Öğretim Kurulu'nu (YÖK) kuruluşunun 23. yıldö- nümü'nde "Ne AKP ne YÖK" slogamyla meydanlar- da protesto edecek. Öğrenci- ler, 12 Eylül cuntasının hâlâ yaşamını sürdüren en önemli kurumlanndan biri olan YÖK'ün kaldınlmasını, para- sız, bilimsel, özerk üniversite- nin hayata geçirilmesini isti- yorlar. YÖK karşıtı eylemler için uzun süredir hazırlık yapan üniversite ve lise öğrencileri, yann bir çok kentte parasız, bi- limsel, özerk üniversite istem- lerini haykıracaklar. Istan- bul'daki bütün üniversitelerin öğrencileri, döviz ve pankart- lanyla Beyazıt Meydanf nda toplanacak. Beyazıt'taki eyle- me öğretim üyeleri, aydın ve sanatçılar da destek verecek. Öğrenciler, disiplin soruş- turmalanndan, yemek ücretle- rine, Önder Babat cinayetinin faillerinin bulunmasından for- masyon hakkının tanınmasına dek birçok taleplerini sıralaya- caklar. AKP'nin ve YÖK'ün bilimsel üniversite önünde en büyük engel olduğunu savu- nan öğrenciler, her türlü eylem ve gösterinin ardından gelen disiplin cezalannın kaldınlma- sını istiyorlar. 6 Kasım günü iseAnkara Kızılay'da üniversi- te öğrencileri tarafından 3 ayn eylem düzenlenecek. 'Protestova Izln vok' YÖK'ü kitlesel eylemler, boykot ve işgallerle protesto e- den öğrenciler birçok kez gü- venlik güçlerinin müdahale- siyle karşılaştı. Bugüne dek 6 Kasım protestolannda çıkan olaylarda, yaklaşık 2 bin 500 öğrenci gözaltına alınırken ço- ğu agır 300'ü aşkın öğrenci ya- ralandı. Onlarca öğrenci okul- dan uzaklaştırma cezası alır- ken birçok öğrenci tutuklandı. Brüksel'deki zirvenin sonuç bildirisi taslağında bağlayıcı ifadeler kullanılmadı ^ renk vermiyorANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Avrupa Birligi (AB), 4-5 Kasım tarihlerinde Brüksel'de gerçekleştirilecek devlet ve hü- kümet başkanlan zirvesinde Tür- kiye'ye müzakere tarihi konusun- da "renk vermeyecek". Cumhuriyet'in aynntılanna ulaştığı zirve sonuç bildirisi tas- lağında, AB Komisyonu'nun 6 Ekim'de açıkladığı Türkiye ra- porlanna atıfta bulunulurken, müzakere karan konusunda her- hangi bir işaret verihnedi. Bağla- yıcı ifadelerin kullanılmadığı tas- lak belgede, müzakerelere başla- yıp başlamama konusunda kara- nn 17 Aralık'ta gerçekleştirile- cek zirvede alınacağı vurgulandı. Edinilen bilgilere göre AB Dönem Başkanı Hollanda, Tür- kiye konusunda tartışma başlat- mak istemezken, 4-5 Kasım ta- rihlerinde gerçekleştirecek "ara zirve" programında da buna özen gösterdi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, AB Ara Zirvesi'ne katılmama karan dik- kat çekerken, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Portekiz temas- lanmn ardmdan Brüksel' e geçe- rek zirveye katılacak. Yenl gündem AB Ara Zirvesi'nde, Lizbon Stratejisi, "Özgürlük, Güvenlik veAdalet" alanında yeni bir gün- dem oluşturulması, AB kurum- lan ile vatandaşlan arasında da- ha iyi iletişim kurmanın yollan, genişleme ve dış ilişldler, ortak güvenlik ve dış politika konula- nnın ele alınması planlanıyor. Bakan Gül, zirve kapsamında 5 Kasım Cuma günü AB Dönem Başkanlığı tarafından aday ülke- ler için düzenlenecek bilgilendir- me toplantısına katılacak. BRÜKSEL AB DORUCUNA HAZIR I AİHM. TÜRKİYEYİ MAHKÛM ETTİ ELÇİN POYRAZLAR BRÜKSEL - Avrupa Birli- ği devlet ve hükümet başkan- lannı bir araya getiren, 4-5 Kasım tarihlerinde yaplacak AB Ara Zirvesi bugün Brük- sel'de başlıyor. Zirvede ele ah- nacak konulara yönelik bilgi veren AB Dönem Başkanı Hollanda, zirvede aralannda Türkiye'nin de bulunduğu a- day ülkelerin ilerleme raporla- nna ilişkin herhangi bir görüş- me yapılmayacağını açıkladı. Brüksel'de basm toplantı- sı düzenleyen Hollanda AB Daimi Temsilcisi Büyükelçi Tnom de Bruijn, Komisyon Başkanı Romano Prodi'nin AB liderlerine, 'Genişleme' başlığı altında Bulgaristan, Romanya, Hırvatistan ve Türkiye ile ilgili ilerleme ra- porlanna ilişkin sunum ya- pacağını bildirdi. Raporlar üzerinde tartışma yapılmadan konunun doğru- dan 17 Aralık'ta yapılacak li- derler zirvesinde ele alınaca- ğını bildiren büyükelçi, zirve- nin gündemini ağırlıklı olarak Lizbon Stratejisi'nin oluştu- racağını ıfade etti. STRASBOURG (ANKA) - AlHM Türkiye'yi dört ayn davada yaklaşık 220 milyar hra ödemeye mahkûm etti. AÎHM, Abdülsamet Ya- man'ın şikâyetmı değerlen- dirdi. Yaman, 1995 yılmda HADEP yöneticisiyken gö- zaltına almarak işkence gör- düğünü iddia etti. Mahkeme, Türkiye'nin Yaman'a 17 bin 700 Euro manevi tazminat ödemesine karar verdi. AlHM, Erdal Karakoç'un 1994 yılmda Kozluca köyü- nün boşaltılmasma yönelik şikâyetini de değerlendirdi. Türkiye, dostane çözüme git- meyi kabul eden Karakoç'a 48 bin Euro ödemeyi kabul etti. Mehmet Seyhan'ın aç- tığı davada Seyhan, babası- nın 1995 yılında tutuklandı- ğım ve cesedinin Mart 1996'da bulundugunu belir- terek AÎHM'ye başvurdu. Mahkeme, Türkiye'nin Seyhan'a 10 bin Euro mane- vi tazminat ödemesine hük- metti. GüüzarTuncerveAu" Durmuş un birlikte açtığı da- vada ise mahkeme, Türki- ye'yi 26 bin Euro manevi taz- minat ödemeye mahkum etti. GÜNDEM MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada Bugüne kadar yaptığını yapacak! l-kinci Bush dönemi başlarken ilk akla gelenleri paylaşalım: 1- Bush, birinci başkanlık döneminde Birleşmiş Milletler'i (BM), deyim yerindeyse Bushlaşmış Mil- letler gibi görmeyi yeğlemişti. Bush, Irak savaşında bataklığa saplanıncazaman zaman BM'yi anımsa- yıp, karariarına saygı gösterirmiş gibi yaptı ama, ba- kışının özü degişmedi. Yakın gelecekte BM ile ABD arasındaki gerilim artarsa şaşırmamak gerekir. 2- ABD'nin iç dengelerine bakınca şöyle bir bö- lümleme yapılabilir: Dünyaya daha açık olan, ABD'nin dünya liderli- ğini uluslararası hukuk çerçevesinde yürütmesini is- teyen kıyı eyaletlerinde Kerry öndeydi, daha çok içe dönük duran, Amerika'yı her şeyin merkezine koyan orta ve güney kesimlerde Bush öndeydi. Kazanan Bush olduğuna göre bu durumu şöyle de özetleyebiliriz: Ameri-kan yönetiminin aldığı kararlara uluslara- rası hukuk denir! 3- Genel kabul görmüş şöyle bir tanım var: ABD, Bush yönetiminin mantığıyla savaşı kaza- nabilir ama, banşı kazanamaz! Bush yönetiminin Afganistan'dan Irak'a kadar iz- lediği politika bu tanımı doğruluyor. Bush politikası- nın devamında Iran ve Suriye var. Bush yönetiminin bu politikasını bilen Iran, "Mademki ben hedefim, o zaman Irak'ı ABD ile kapışma zemini yapayım" poli- tikasını benimsedi. önümüzdeki günlerde güneyi- mizdeki gerginlik Türkiye'yi daha çok etkileyecek. Türkiye'nin bakışı 4- Ankara ABD seçimlerine geleneksel olarak şöyle bakar: Kim gelirse gelsin Türkiye'yle ilişkisine önem ve- recektir! Bush-Kerry dengesine de şöyle baktı: Bush'a alışmıştık, Kerry'den sürpriz çıkmaz. Kerry, propaganda çalışmaları sırasında şöyle demişti: "Bush, Türkiye'yi daha iyi kullanabilseydi, Irak'ta daha başanlı olurduk." Ankara'nın Bush'la ilişkilerinde çok iniş-çıkış ol- du ama, en azından AKP ile Bush'un sonuçta iyi an- laştığı söylenebilir. Bu hava, arada bazı sanal ger- ginlikler olsa da devam eder. 5- AB-ABD ilişkileri yeni durumdan nasıl etkile- necek? Kanada ve Meksika'yı arkasına alan ABD'nin 25 ül- keli AB'ye küresel üstünlüğü var. Bunu AB de kabul ediyor. Küresel politikalar bakımından AB'nin ve AB- D'nin hedef bölgesi bizim etrafımızda biçimleniyor. Türkiye'nin yakın geçmişteki durumu, yani AB ile ABD arasındaki git-geli önümüzdeki dönemde daha dal- galı hale gelebilir. Zira Bush yönetimi Türkiye'yi ya- nında daha çok görmek isteyecek, AB ise en azından bununla örtüşmeyen politikalar üretmeye çalışacak. Tabii üretebilirse! 6- Yeniden ABD'nin içine dönersek... Amerikalı seçmenin yarısı, "Ne olursa olsun ön- ce benim güvenliğim gelir... Bush, her şeyi göze alıp Amerika 'nın güvenliği için savaşa, savaşlara gi- riyor... Helal olsun ona. Dünya liderliğimizi böyle sürdürebiliriz" diye düşündü. öteki yarısı, "11 Eylül çok büyük bir depremdir. An- cak çözüm ne pahasına olursa olsun savaş yapmak- ta değil... Terörle mücadelede daha geniş birkoalis- yon oluşturmamız gerekiyor. Daha akılcı politikalarla dünya lidertiğimizi sürdürebiliriz" diye düşündü... Birinci şık, kıl payı öne geçti... "Ya bendensinya teröristsin" mantığıyla hareket eden Bush'un baş- kanlık etme biçimi şu özdeyişi çağrıştırıyor: Bir büyük devlet her şeyi askeri güç kullanarak çözmeye başlamışsa, çökmeye başlamış demektir. ankcum(3 cumhuriyet.com.tr Dışişlerfnden Kırcı açıklaması • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Namık Tan, Haluk Kırcı'nın "hususi pasaportunun" uzatılması ile ilgili Ba- kanlık birimlerinde kayda rastlanmadığını belirte- rek, işlemlerin yapıldığı iddia edilen tarihlerde Türk başkonsolosluklannın "hususi pasaport temdit yetkisi" bulunmadığına dikkat çekti. BeşBrtaş'ta södeşme • Istanbul Haber Servisi - Beşiktaş Belediyesi ile Genel Iş Sendikası arasında imzalanan toplu iş sözleşmesiyle en düşük ücret 964 milyon lira ol- du. Beşiktaş Belediye Başkam Ismail Ünal, Ge- nel-Iş Sendikası ile sürdürülen toplu iş sözleşme- si görüşmelerinin uzun sürmesine karşın mutlu bir şekilde sonuçlandığım ifade ederek "Şimdi konuşma bitti. îş, çalışma ve Beşiktaşlının yüzü- nü güldürme zamanı. Hayırlı olsun" dedi. Emekli albay ölii bulundu • EDREMÎT (AA) - Balıkesır - m Edremit ilçesi- ne bağlı Akçay Beldesi'nde oturan emekli albay Şerafettin Öztürk, evinde ölü bulundu. Öztürk'ün, beylik tabancasından çıkan tek kurşunla başından vurulması sonucu öldüğü belirlendi. Olayın inti- har olabileceği ihtimali üzerinde duruluyor. Kaplan borçlu çıktı • FRANKFURT (Cumhuriyet Bürosu) - Köln yönetimi Kaplan'ın 1988-1999 yıllan arasında al- dığı 170 bin Euro tutanndaki sosyal yardımı geri ödemesini istedi. Idare Mahkemesi tarafından uy- gun görülen kent yönetiminin talebi Kaplan'ın evinde 1 milyon Euro değerinde Alman Markı ve ziynet eşyası bulunması gerekçesine dayanıyor. 2 kişiye 250'şer milyar • ANKARA (AA) - Şans Topu'nda üst kolon numaralan, "2, 9, 16, 29, 32" alt kolon numarası "7" olarak belirlenirken 5 artı 1 bilen 2 kişi, 250 milyar 933 milyon 500 biner lira kazandı. Çekiliş- te, 5 bilenler 1 milyar 442 milyon 700 biner, 4 artı 1 bilenler 146 milyon 350 biner, 4 bilenler 11 mil- yon 850 biner, 3 artı 1 bilenler 6 milyon 50 biner, 3 bilenler 1 milyon 550 biner, 2 artı 1 bilenler 2 milyon, 1 artı 1 bilenler 950 biner kazandı.