14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
17 KASIM 2004 ÇARŞA.MBA CUMHURİYET SAYFA J\_ U \_j J. U İ\ kultur(5 cumhuriyet.com.tr 15 ALLEGRO EVtN İLYASOĞLU Istanbul'da dev yapıtlarGeçen hafta îstanbul'da kJasik müzik dağar- cığının en ağırbaşlı, en y&klü yapıtlanndan seç- meler dınledık. Bu yapıtlann anıtsallığı Ata- türk Haftası'na son derece yakışmıştı. Iş Sa- nat ta, Emil Tabakov yönetımındeki Bilkent Senfoni'denMahIer"in 5. Senfonisi'ni, orkest- ranm kendine özgü Rus geleneği taşıyan sesin- den. doruklarda dolaşan futkulu yorumundan dinledik. Ayla Erduran ve Alexandr Rudin solistliğindekı Brahms'ın ikili konçertosu, ıki usta solistin işbirlığini sergıliyordu. Gürcr Aykal yönetimindeki Borusan Filar- moni'den dınlediğimiz Wagnerin Götter- dammerung operasından kesitler, pek dinleme fırsatı bulamadığımız W r agner orkestrasının güçlü mekanizmasını sergiledi. Bunun yanı sı- ra aynı konserde Fazıl Say'ı Beethoven'in 3. Konçertosu'nda dinledik. Yer yer piyanonun tuşlanndan büyülü sesler yükseldi. Ama dinle- yici artık bis olarak 'Karatoprak'tan öte bir şeyler duymak istiyor Say'dan. Bis ya da ankor parçası konsenn atmosferini tamamlayan, din- leyiciyle yorumcu arasındaki son köprüdür. Wagner ve Beethoven'in anıtsal görkemini Say 'ın da tarihten seçeceği anıtsal köprülerle ta- mamlamasını isterdik. Akdeniz Kuvartet. deneyimli oda müzikçi- si ve keman sanatçısı Tayfun Bozok'un Anka- raiı sanatçıJarla kurduğu bir topluluk. Boğazi- çi Üniversıtesi'ndeki dinletide Kodallf nın 2., Şostakoviç'in 8. dörtlüsünü ve Schubert'in Ölüm ve Genç Kız'ını çaldılar. Ben bugüne dek Türkiye'deki hiçbır yaylı dörtlüden böyle- sine etkilenmemiştım. Avrupa'da yıllanmış ni- ce kuvartet kadar disiplinli ve düzeyliydiler. Ve iDSO'nun bu haftaki konsennde aylardır hazırlanan Mahler'in 9. Senfonisi seslendıril- di. Bu devasa yapıt, biraz da fazla temkinli, ağır temposuyla neredeyse iki saate yakın sürdü. On altı tıtız prova sonucunda Aleıander Schvvinck'ın çalıştırmasıyla ortaya çıkmış. Yo- rumcular içın de dinleyiciler için de büyük bir deneyimdi. Orkestranın ıçindeki sololarda ka- dife gibi tonuyla yükselen klarinetçi Ayşegül Kirmanoğlu'yla bu deneyimi ve bir orkestra- cının genel izlenimlerini konuştuk. Klrmanoğlu lle keytf» müzlğln tıtsımı "Öyle beş provada fılan çıkacak eser de- ğildi. Uzun süredir çalışıyoruz. Tek başına çalışırken anlanı veremediğim nice pasaj, or- kestrayla birleşince, bütünün bir parçası ol- duğunu sezdirdi. Sonuçta güzel bir tat kal- dı. Orkestranın özgeçmişinde böylesi prestij- li yapıtlar çok önemli. Bir de orkestraya ye- ni giren sözleşmeli gençler için iyi bir dene- yim oldu. Sağlam çalışmışlar, iyi ton tuttur- muşlardı." B.1 ence bütün orkestralann bir sanat yönetmenine ihtiyacı vardır. Her şeyden önce orkestracıyı motive edecek stratejiyi çizmesi bakımından. Ömeğin CD projeleri üretmeli, turneler düzenleyip bir başka sahnede çalma deneyimi kazandırmalı, yurtdışına gitme, değişik dinleyici kitlesiyle, değişik akustiklerde çalma olanağı bulmalı. Bizim hiçbir amacımız, koştuğumuz hiçbir yer yok. Öylece gelip gidip her hafta çalıyoruz. Ayşegül Kirmanoğlu 1984'ten beri ÎD- SO'nun kJannet üyesi. 1997'de grup şefi ol- muş. Ne zaman provaya gitseniz o herkesten ön- ce gelip çalgısını üflemeye koyulmuş ender sa- natçılardandır. Yaptığı işten keyif almayı, mü- ziği yaşamının bir parçası olarak görmeyi töre edinmiştir. - Eline yıllık kataloğu aldın mı ilk neye ba- karsın, gelecek şeflere mi, vapıtlara mı? AYŞEGÜL KİRMANOĞLU - Kaç tane ke- yıfli hafta var diye bakanm. Bundan kastım, dogrusu, önce şefler, ardından programlar. iyi bir şefle birlikte güzel bir program da varsa bü- yük keyif. iyi şef elini kaldırdığı anda, biz he- men niteliğini anlanz. Karizma gerekiyor, güç- lü şahsiyetiyle o kadar kişiyi uyandırması ge- rekiyor. - Unutamadıgın şefler kimler? KlRMANOGLU - Gustav Kuhn ile Istan- bul Festivali'nde bir Brahms 1. Senfoni çal- mıştık. Aman Allahım, ben hangi ülkedeyim, burası neresi, hangi orkestrayla çalıyorum gi- bi duygulara kapıldım. Çalarken rüylerim diken diken oldu, öyle bir keyiflendik ki! Bir de Eric Bergl vardı, çok titiz bir adamdı. Ge- nel provada önceden gelip sahneyi kontrol ederdi. - Ya Rahbari, o da çok güzel müzik yaptır- dı ama çalıştırırken çok sertti. Bu yüzden is- tenmedi, değil mi? KİRMANOĞLU - Ilke olarak bir orkestra- cının hazır gelmesıni ıstiyordu. Çok doğru söy- lediği bir şey vardı: Daha ilk provada herkes her şeyi biliyor olmalıydı. Provalarda öldürür, ye- rin dibine sokar, ama konserde bir melek kesi- lir ve çok iyi bir sonuç çıkar. - Pazartesi sabahı ilk provaya gittiğinde nasıl bir ruh hali içinde olursun? KİRMANOĞLU - Bir tıyatrocu gibı önce rolünü çok ıyı bilmen, müzıği dinlemen, parti- ni öğrenmen gerekiyor. Nerde ön planda, ner- de geri plandasın. Pazartesi her şeyi öğrenmiş gittinse provaya, artık güzel müzik yapmaya başlarsın. Ve gıderek o haftanın keyfini çıkanr- sın. Insan önce kendi keyif almalı ki, aktarabil- sin. Provalarda hâlâ notalan öğrenmekle uğra- şıyorsan akmaz müzik. Karşı tarafa gitmez. - İlk kez çalacağın bir yapıtı çalışmaya na- sıl başlarsın? KİRMANOĞLU - Klasik dağarcıktan tanı- madığım pek eser kalmadı herhalde. Ama bil- diklerimi de her seferinde yeni çalıyor gibi ta- nımaya çahşınm. Benim eşim de orkestrada tromboncu olduğu için şanslıyım. 0 da işine çok düşkün. Müthiş birplak arşivimiz var. Kla- sik ve romantik eserlerin belki dört beş ayn yo- rumu var. Eğer evde yoksa hemen getirtiriz. Birlikte oturup dinleriz. En beğendiğimiz yo- rumu ortaya çıkannz. Çok bildiğim şeyleri bi- le tekrar tekrar dınlerim. Yetmiş kere çaldığım Beethoven senfoni de olsa yine ayn yorumlar- dan dinlerim. Çünkü ben, her seferinde aynı ben değilim. On yıl önce çaldığım esere bu- günkü birikimımle bakanm. - İDSO'da sürekli bir sanat yönetmeni ol- mayışı niteliği etkilemiyor nıu? KİRMANOĞLU - Bence bütün orkestrala- nn bir sanat yönetmenine ihtiyacı vardır. Her şeyden önce orkestracıyı motıve edecek strate- jiyi çizmesi bakımından. Öraeğin CD projele- ri üretmeli, turneler düzenleyip bir başka sah- nede çalma deneyimi kazandırmalı, yurtdışına gitme, değişik dinleyici kitlesiyle, değişik akus- tiklerde çalma olanağı bulmalı. Bizım hiçbir amacımız, koştuğumuz hiçbir yer yok. Öylece gelip gidip her hafta çalıyoruz. - Ya gelip geçen şefler yerine sürekli aynı şefle çalışmak? KİRMANOĞLU - Kımi başa getırdiğiniz çok önemli. Kurt Masur New York Filarmo- ni'nin başına geldiğinde yaylı grubunu Avrupa yayhlan düzeyine getirdi. Eski kayıtlan dinler- ken bunu anlıyorsunuz. Bir müzik direktörü ol- malı, artı konuk şefleri de tanımalıyız. Müzik direktörüne de bir süre sonra ahşabilirsiniz, kan değişmesi gerekir. Orkestracılar çok güzel şef harcar. Aslında şefler de bizi harcar ama unut- mayın o bir kişi, bir yüz kişiyiz. www.e\inilyasoglu.com P Dünya Sanatı dergisinin güz sayısında elyazmalarındaki güzelyazıların serüvenine yer veriliyor Kitap ile sanatın buluşmasıkitap sanatı başyapıtlanndan Ahmed Karahisari Mushaf-ı Şerifi'nin say- falannı çevirecek. Şevket Rado Ko- leksiyonu'ndaki Müteferrika baskı- lanna göz gezdireceksiniz. Kültür Servisi - 1996"dan bu ya- na üç ayda bir yayımlanan P Dünya Sanatı dergisi. yeni sayısının ana ko- nusunu, bütün evTeni içeren 'kitap' ile onu içerdiklerine değerkılan 'sa- nat'ın buluşmasına ayırdı. • Bu sayıda Doğu'dan Batı'ya, elyazmalarındaki minyatürler, resimlerin serüveni, dünyanın en pahalı resimli elyazması Rothschild Dua Kitabı'nın tarihçesi, kitabın ve onun bedenini oluşturan kâğıdrn öyküleri anlatılıyor. Doğu'dan Batı'ya- rafyasında bir gezintiye çıkacaksı- nız. Dünyanın en güzel kütüphane- lerini ziyaret edecek, Jorge Luis Bor- ges'in anıtsal öyküsü 'Babil Kitap- lığı'nı Eric Desmazieres'nin muhte- şem gravürleri eşliğinde okuyacaksınız. Yazarlar Eergide 'Babil Kitaplığı' öyküsüne gravürler eşliğinde yer veriliyor. Bu sayıda, Doğu'dan Ba- tı'ya, elyazmalanndaki minyatürler, resimler ve gü- zelyazıların serüvenini, dünyanın en pahalı resimli elyazması Rothschild Dua Kita- bı'nın tarihçesini, kitabın ve onun bedenini oluşturan kâğıdın öyküle- rini anlatıyor. Osmanlı kitaplannın görkemli ciltleri arasuıda, Osmanlı Türkiye ve Ortadoğu üstüne yazıl- mış seyahatname, hatırat, atlas, gra- vür albümü ve fotoğraflardan olu- şan koleksiyonlann en büyüğünün, ÖmerKoç Kitaplığf nın büyülü coğ- 'Kitap ve Sanat'm yazar- lanysa, eskiden yeniye kita- bın bilimini, keyfini, sana- tın ne olup ne olmadığını iyi bilenlerle, Jorge Luis Borges, Fe- rit Edgü, Alberto Manguel, Filiz Çağman, Enis Batur, Zeren Tanındı, Emin Nedret Işli, Bahattin Öztun- cay ve Estela Ocampo. HAVZA İZALE-t ŞÜYU SATIŞ MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN GAYRİMENKULÜN AÇIK ARTTIRMA SURETİYLE SATIŞI ÎLANI Dosya No: 2004-7 Izaleyi Şiiyu Havza Sulh Hukuk Mahkemesi'nın 25.09.2003 tanh E. 2000-209 K. 2003-601 sayılı karan gereğince satılarak paraya çevrilmesine karar ve- rilen Samsun ılı, Havza ilçesı, 25 Mayıs Mahallesi, 35 ada, 18 parselde kayıtlı 1061 metrekare mıktarlı. arsa ve üzenndekı ahşap ev ve enkaz müdürlüğümüzce satılacaktır Bu ilan İİK. 127. maddeye göre adreslen tapuda kayıtlı olmayan ve adres değişıkliklennj bildirmeyen alakadarla- ra ılanen teblig nıtehğındedir. Gayrimenkulün imar durumu: Söz konusu parsel şehir unar planında tneskun alan ıçerisinde kalmakta olup (A-3) aynk nizam üç kat müsadelidir. Gayrimenkulün evsafı: 1061 m2 arsa ıçindeki e\ ahşap iki katlı olup 35-40 yıllıktır. 189.30 m2 tabana oturan ev iki katlı oldugundan toplam 378,60A-m2 alanlıdır Alt kat ve üst kat iki a\Ti daıre olarak kullanılmaktadır. Ev bütün altyapı hızmetle- nnden yararlanmaktadır. Arsa içerisinde ve kuruluk olarak kullanılan ahşap tarzda yapılmış binaya enkaz değeri konulmuştur. Arsarun etrafı bnket duvar ile çevnlmiştir. Arsa Hastane Sokağı Ue Okul Sokağı kavşağında köşe başı mevkıındedır. Kıymetin belirlenmesınde, mahalli bılir- kışı beyanlan, emsal satışlar Bayındırlık Bakanlığı binm fiyatlan dıkkate alınmış ve yıranma paylan düşülmüştür. Gayrimenkulün kıymeti: Mevcut durumuna göre arsa, enkaz, duvar ve iki katlı eve toplam 78.709.200.000.- TL. (yetmışsekizmil\aryedi>wdokuzrnilyonikiyüzbin) kıy- met takdir edilmiştir. Satış Gûnü ve Şartları: 1- Satış. 04 01 2005 günü saat 14.00-14.10 arasında Havza Hükümet Konağı önünde açık arttır- ma suretiyle yapılacaktır. Bu arttırmada tahmın edilen kı\tnetin yüzde 60'ını ve rüçhanlı alacaklılann bu gaynmenkul ile temın edilmış alacak- lannın toplamı ve satış masraflannı geçmek şartı ile ıhale olunur. Böyle bir bedelle ahcı çıktnadığı takdirde en çok arrtıranın taahhüdü baki kalmak şartıyla on gün sonra 14.01.2005 günü aynı yer ve aynı saatte gaynmenkul ıkıncı arttırmaya çıkanlacaktır. Bu ikincı arttırmada da mu- hammen kaymetın yüzde 40'ını bulması ve satış isteyenin alacagma rüçhanı olan alacaklılannın alacaklannın toplamından fazla olması ve satış masraflannı geçmesi şartıyla en çok arttırana ihale edilecektir. Böyle bir bedel ile ahcı çıkmazsa satış talebı düşecektir. 2- Arttırmaya ıştirak edecekJenn, tahmin edilen kıymetin yüzde 20 si nıspetınde pey akçesı veya bu miktar kadar milli bir bankanm teminat mektubunu vermeleri la- zımdır Satış. peştn para iledir, ahcı istediğınde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Katma Değer Vergısı, ihale pulu, tapu harç ve mas- raflan. tahlıye teslım masraflan alıcıya aittır. Tellalıye resmı. gayrimenkulün aynından doğan bınkmiş vergıler satış bedehnden ödenır. 3- lpo- tek sahıbı alacaklılarla dığer ilgılilerın (*) bu gaynmenkul üzerindeki haklannı hususıyle faız ve masrafa dair olan ıddıalannı dayanagı belgele- n ile on beş gün ıçınde dairemize bildırmelerı lazımdır ,Aksı takdirde haklan tapu sıcilı ile sabıt olmadıkça paylaşmadan hanç bırakılacaklar- dır. 4- thaleye katılıp daha sonra ıhale bedelinı yatırmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan rüm alıcılar ve kefilleri, teklif ettiklen bedel ile son ihale bedelı arasındalcı farktan ve dıger zararlardan ve aynca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkj ve temerriit faızı aynca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsıl olunacak, bu fark. varsa öncelikle teminat bedelinden tahsil olunacaktır. 5- Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesın görebılmesi için daırede açık olup masrafı verildiği takdırde isteyen alıcıya bir örnegı gönderilebilır. 6- Satışa iştirak edenlerin şarrnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacaklan, başkaca bılgı almak isteyenlerin 2004^ 7 Iz. Şüyu sayı ile mü- durlüğümüze başvunnalan ilan olunur 09.11 2004 (*) llgililer tabirine ırtıfak hakkı sahıplen de dahıldır Basm: 51799 Cumhuriyet -,.»..._ k ı t a p 1 a r ı j BAHÇE BİZİZ GÜL BİZDEDİR Miyase Ilknur \livasc Ilknur fiiilue Biziz Giil Bizdediı Alevı fıkralannın en önemli ozelliğı, yerel ve buyuk bir kısmının gerçekten yaşanmış olmasıdır Mryase llknur'un dost meclislerınde anlatılan fıkralardan derledığı bu kitap Avnı zamanda kendine ozgu bir fcplumsal yoşamı do sergılıvor, bu yaşamın gerekler ı nı, torelerını, oncelıklermı ve sonrohklarını GUZELİNARDINDA BERTAN ONARAN Ulusal Kanal Dayanışması Ancak henüz satılmamış- şaşırmamış olanlar biliyordur, sahibinden gelen buyrukla Yürtitme- nin Başı bir süre öncelşçi Partisi'nin yayın ara- cı Ulusal Kanal'\ kablolu yayından attı; hâlâ dü- rüst kalabilmiş yargıçların verdikleri kararlara karşın, geri döndürülemedi. Bunun üzerine, sürdürülmekte olan uydudan yayını daha güvenli, daha sağlıklı kılabilmek için bir dayanışma atılımı başlatıldı: Var mısın? Kiraz Perinçek'in girişimiyle, bir dizi sanatçı- ya başvurulmuş, öneriyi duyar duymaz canla başla katılanlar birer resim ya da yontularını ve- rerek bu ölüm-kalım savaşına katılmış; bu güze- lim insanlann yapıtları 18-28 Kasım arasında Re- sim Heykel Müzesi'nde sergilenecek. Yurdumuzun bu kez topsuz tüfeksiz -bu da sanırım şimdilik, her yerde olduğu gibi, direnrş sürerse, sıra ona da gelir- parçalanmasına hal- kımızın yediden yetmişe, işçiden emekliye, as- kerden sivile direnen bütün gönül/ülerini simge- lemek üzere sergiye yapıtı aracılığıyla canını ka- tanlar şöyle: Adil Salih, Ahmed Rıza, Ahmet Güneştekin, Ahmet Umur Deniz, Akif Şenoğlu, Alaattin Aksoy, AN Candaş, AN Kartal, Arslan Eroğlu, Atilla Eşen, Aydemir Atalay, Aydın Ayan, Ay- han Menteş, Ayşen Karakaya, Ayten Çağlar, Bahri Genç, Balaban, BanşSanbaş, Basri Er- dem, Bedri Rahmi Eyüboğlu, Bilge Akon, Bo- dil Örs, Burçay Anger, Burhan Yıldırım, Bün- yamin Özgültekin, Can Ayan, Cihat Aral, Dev- rim Erbil, Ekrem Kadak, Ekrem Kahraman, Emel Say, Engin Turgut, Engin Varol, Ercan Akçetin, Eren Eyüboğlu, Ergüven Altun, Er- kan Özdilek, Esra Bener, Faruk Cimok, Fatih Sarmanlı, Fatrna Kara, Fethi Kayaalp, Fikret Otyam, Fikret Öztürk, Filiz Başaran, Filiz Ka- ya Bilgin, Filiz Otyam, Fuat Çağatay, Funda Karadağ lyce, Gazi Sansoy, Hakan Gürsoyt- rak, Hakan Kutlu, Halim Çeliker, Hanefi Yeter, Hikmet Çetinkaya, Hüseyin Duvarcı, Ibrahim Örs, lclal Erentürk, Irfan Okan, Karadana, Ka- zım Karakaya, Malik Bulut, Maria Kılıçlıoğlu, Mehlika Baş, Mehmet Aksoy, Mehmet Oğur, Mehmet Özer, Mehmet Özet, Mehmet Pesen, Mehmet Topkan, Mevlüt Akyıldız, Muharrem Pire, Murat Birtem, Murat Çetinel, Murat Tol- ga, Mustafa Orkun Müftüoglu, Mustafa Özel, Muzaffer Akyol, Müfit Işler, Naile Akıncı, Naz- mi Yılmaz, Necmiye Gönenli, Nedret Sekban, Nedret Yaşar, Neriman Oyman, Neş'e Erdok, Nevin Işlek, Nihal Okçetin, Nilgün Irmikçi, Nu- ri lyem, Nurten Sözeri, Orhan Aksungur, Or- han Benli, Özdemir Altan, ÖzgürTurhan, Rah- mi Aksungur, Ramiz Aydın, Rasim Konyar, Rasin, Renan Ertosun, Sabahattin Tuncer, Sa- fai, Saim Bugay, Saim Dursun, Serap Eyren- ci, Serpil Yeter, Sevgi Yaman, Solmaz Aksoy, Su Yücel, Süha Semerci, Süleyman Saim Tek- can, Şebnem Moroğlu, Tahir Daştan, Tanju Demirci, Temür Köran, Tülay Içöz, Tülay Tu- ra Börtecene, Türkan Göksan, Uğural Gafu- roğlu, UmurTürker, Veli Sapaz, Vural Yıldırım, Yalçın Karayağız, Yavuz Tanyeli, Yıldız Güner, Yılmaz Şenol, Yiğit Yazıcı, Yusuf Katipoğlu, Yusuf Ziya Aygen, Yüksel Aydın, Zafer Erkan, Zekai Ormancı. insanın eline her zaman en gerekli anda en yararlı şeyi yapabilme fırsatı geçmez; Demokri- tos'un "rastlantı ve gereklilik"\ yine kusursuz bu- luşmuş, bu iç açıcı, umut verici imece gerçek- leştirilmiş; düşünen, katıian herkese yürekten al- kış. Size de şimdi bu sıradışı sergiye koşmak, ül- kemizin seçkin yorumcularının yapıtlarını bir kez daha tatmak, elinizde olanak varsa yapıtlardan birini alarak bağımsız, onurlu bir ulus olarak kal- ma çığlığına katılmak kalıyor. sbonaran " hotmail/yahoo. com Çağ PazariamaA.Ş.Türkocağı Cad. No:39/41 34334 Cağaloğlu-İstanbul Tel:(0212) 514 01 96 Faks:(0212) 51^01 95 İki filme ödül engeli • Kültür Servisi - Bu yılın en tartışmalı iki filmi Mel Gibson'ın yönettiği 'Isa'run Çilesi' ile Michael Mo- ore'un 'Fahrenheit 9/11' adlı belgeseli, başta 'Golden Globe' (Altın Küre) olmak üzere, Hollyvvood'un prestij- li ödüllerine adayhkta bazı engeüerle karşılaşacak. Hollywood Repor- ter'ın haberine göre, belgesel kategorisinde değerlendirilen 'Fahrenheit 9/11' Altın Küre için aday olamazken, Gibson'ın 'Isa'ın Çile- si' adlı filminin ise 'yabancı film' olarak ni- telendiği için en iyi drama kategorisinde ya- nşamayacağı bildirildi. Bu yıl 62'ncisi dü- zenlenecek Altın Küre Ödülleri için adaylık- lar 13 Aralık'ta duyurulacak. Afyon Caz Festivali'ne ödül • Kültür Servisi - Afyon Caz Festivali yönetmeni Hüseyin Başkadem, sanatın ve cazın Anadolu'da yaygınlaşması için yaptığı çalışmalanndan dolayı Ankara Hollanda Büyükelçiliği tarafından plaketle ödüllendirildi. 2005 yılının Haziran ayında 5.'si düzenlenecek olan 'Aiyon Caz Festivali', Anadolu'da köy okullanna kadar giden, cazın yanında Türkiye'nin tanınmış ve değerli birçok sanat insanını da köylerde ve ilçe okullannda çocuklarla buluşturmayı hedefleyen, atölye çalışmalan, söyleşiler, sinema gösterileri, kitap standlan ve resim, karikatür, fotoğraf sergileri gibi çok yönlü bir festival olma özelliğini taşıyor. Bugün • AKM de 20.00 de Istanbul Devlet Opera ve Balesi'nın 'GiseUe' balesi. (0212 251 56 00) • CRRde 19.30da TRT Türk Müziği Topluluğu'nun konseri. (0 212 232 98 30) BABYLON'da 21.30'da Barbaros Erköse'nin konseri. (0 212 292 73 68) M AKBANK KÜLTÜR MERKEZt'nde 19.00'da 'Kısa Film Günleri'. ı (0 212 252 35 00) « *
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear