23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 26 EKİM 2004 SALI HABERLER Orhan Suda, son kitabıyla, 1978 yılında aynlmak zorunda kaldığı Türkiye'nin bir dönemine ayna tutuyor Roıııaıı tadnıda aııılarHÜSEYİN KTVÂNÇ Orhan Suda, 1929 yılında An- kara'dadoğdu. Gazetecı, ya- zar, mütercim. Türidye Komünıst Par- tisi'nin 1951 yıhndaki ünlü tevkifa- önda, 1952 yılînda. TKP Ankara Gru- bu olarak sayılan grup içerisinde tu- tuklandı. Gözaltına alınan her vatan- daşın yaşadığı süreci Sirkeci'deki Sansaryan Han'da, Harbiye Askeri Cezaevi'nde yaşadı. Yargılanmalar sonunda emsallerinden farklı olarak beş yıl ceza aldi. Çünkü 1951 yılın- da tevkıf edilen TKP"lıler ıçeridey- ken 1952 yılında tevkıf edılenler, "bunlar hâİâ siyasi faalhetlerini sür- dürüyor" gerekçesıyle beş yıl ayrıcalıklı olarak ceza almışlardır. Cezasını tamamladık- tan sonra basın-yavın alanında çahşmaya baş- ladı. Birçok. klasık de- nen türden kitaplar çevir- di. 1970'liyıllannorta- lannda Suda Yayınla- n'nı kurarak. birçok ki- tap yayımladı. Ernest Mandelın iiç ciltlik Marksist Ekonomı El "Bir Ömrün Kıyılarında, her şeyden önce Orhan Suda f nın anılan. Ama Orhan Suda, biryanıyla da siyasi bir kimliğe sahip. Hayatının uğrak yerlerini anlatıyor; çocukluk, ilk gençlik, tutuklanma, Harbiye Askeri Cezaevi, askerlik, Suda Yayınlan, Aix-en-Provence, Londra iç içe dilegetiriliyor." "Kitabımm yeryer roman tadında oldıığuna ben de katılıyomm. Ama roman değil. Yaşadıklanmı, başımdan geçenleri dümdüz, takur tukur anlatmak, benim yapıma ayhrı." Kitabı, Karl Mars'ın Ekonomi Poli- tiğin Eleştırisine Katkı, döneminın en güzel romanianndan olan îsveç Kibritleri. ünlü Brezılyalı romancı G«orge Amado'nun Sonsuz Toprak- lar adlı romanı, çevirilennden başlı- calandır. Orhan Suda'nın anılannın kitabı olan Bir Omrün Kıyılannda adlı kı- tabının Alkım Yayınlan 'ndan çıktı- ğını. Ühan Selçuk Ağabeyın 26 Eylül Pazar günkü Pencere yazısından öğ- rendim. Orhan Suda'yla ilgili bu ya- zıyı okuyunca. anılarım beni ister ıs- temez 1970 yılına götürdü. Daha bı- yıgı bıle terlememiş. köyden İstanbul'a gazeteci olmaya gelmiş, sosyalist bir vatandaştım. Yaşam rüzgân beni, o yıl- lann en popüler sosyalist dergisi ve yaytnevı olan Doğan Ozgüden ve tn- ciOzgüden"in Ant dergisi ve Ant Ya- yınlan'na sa\oırmu§tu. 1970 yılında Ant'ta çalışmaya başladım. Orhan Su- da"yı da o güiılerde tarudım. Suda. Ernest Mandel'ın Marksist Ekonomi El Kitabı'nı Ant'a çev iriyordu. Ancak Suda'nın o günlerde özel yaşamında- ki firtınalar, onu evınden uçurup Ca- ğaloğlu'ndaki bir otel odasına atmış- tı. Mandel'in kitabının çevirisi, günün- de bitmemışti. Kitabın çevinsinin ça- buklaşması için, Orhan Suda'yla ben, Ant'ın karanlık odasına kapandık ve Orhan Suda, Fransızcasından okuya- rak, ben de süratle daktilo ederek, 427 sayfalık kitabı, 19 günde yayına ha- zır hale getirdik. Işte. o günden baş- layan dostluk ve arkadaşlık, yüreği- mizde hiç eksılmeden sürdü... Suda'nın anı kitabı, çok kolay oku- nan ve elden bırakılmayan türden. Ki- taba iki bölüm olarak baJaldığında, bi- rincı bölüm, Suda'nın ağzından, bir çocuk gözüyle anlatılıyor. Kitabı oku- maya başladığımda, Fransızlann Fatih Pelle filminde olduğu gibi, Alman yazar Gunter Grass'ın üç cütlLk roma- nı Teneke Trampet'te ol- duğu gibi ikinci bölümü de tümüyle çocuk gö- züyle verildiği ve arüa- tıldığı gibi. Öyle ki.. ye- tışkin Orhan Suda gün- leri anlatıldığında bile o çocuksu, naifüslubu ata- — mıyorsunuz okurken. Troçkizm'ın, Türk solunda tanıtıl- masında özgün bir emeği olan bir ay- dındı Orhan Suda. 27 yıl sonra îstanbul'da karşılaştık - Bir Ömrün Kıyılarında, roman (admda bir kitap. Sanki siz,ashnda bir roman yazmak ve Türkçeyi tüm gü- zelliği ile gözleröniine sermekLstemiş gibisiniz? ORHA.N SUDA-Kıtabımın yeryer roman tadında olduğuna ben de katı- lıyomm. Ama roman değil kesınlik- le. Yaşadıklanmı. başımdan geçenle- ri dümdüz, takur tukur anlatmak^ be- nım yapıma aykın. Türkçe, dünya- run en güzel, en yetkin dıliennden bi- ridir. Bağnnda büyük bir zengınliği barındırıyor. Yoz kalemlerin, kısır yazarlann elin- de son yirmi yıldır kuş dilıne dönüş- türülmüş bir Türkçe egemen öykü- lerde, romanlarda, çevirilerde, basın ve televizyonda. "Katiedilmiş" bir Türkçe bu... Anılanmın dili. bu tür Türkçeye bir tepkidir aynı zamanda. Türkçeyı. yitirdiğimiz bu cennet ül- keyi yeniden yaratmayı amaçladım yazarken. -Bu kitap.bir shasinin mi yoksa bir yatının uğrak yerlerini anlatıyor; ço- cukluk, ilk gençlik, tutuklanma, Har- biye Askeri Cezae\i, askerlik, Suda Yayınlan, Aix-en-Provence, Londra iç ıçe dile getiriliyor. Dört buçuk yıl sü- ren bir mücadele sonunda kavuştum pasaportuma. 1978'deçıktunyurtdı- şına. Bütünbu uğrakyer- lennı; bende yansıdığı, bende kaldığı kadany- la. ama "fikri hür, irfa- nı hür, vicdanı hür" bir siyasi olarak ve de eleş- tirel bir bakış açısından anlattım. Yurtdışınasürgün edil- miş değilim. Orada ya- şamak zorunda kalmış biriyim. 27 yıldır yurtdı- şında yaşıyorum. Yur- dumu ve anadilimi ta- "Hortumcuların, deveyi hamuduyla yutan yöneticilerin bitmez tükenmez yolsuzluklannm kökünü kazımanın tek yolu, içinde yaşadığımız bataklığı, tamamıyla kurutmaktır." rifsiz seven bir Orhan suda'yım. Tüm insanJığı kucaklayan, yüce bir amaç uğruna, bağımsızlığımdan hiçbir şey yitirmeksizin, mücadele ettim bugü- 1970"li yıllann ortalannda Suda Yayınlan'nı kurarak birçok kitap yayımlayan Orhan Suda, TKP'nin 1951 yulındaki ünlü te\ kifatmda, 1952 yıhnda, TKP Ankara Grubu olarak sayılan grup içerisinde rutuklanan aydınlardan birl Orhan Suda'yla. Hasretgiderdik. Sön- mezTarganı da aramıza alarak, gez- dik tozduk, yedık içrik, lafladık. Or- han Suda, sorulanmızı içtenlikle ya- nıtladı: sürgünün anılan mı? ORHAN SIDA- Bir Ömrün Kı- yıiannda, her şeyden önce Orhan Su- da'nın anılan. Ama Orhan Suda, bir yanıyla da siyasi bir kimliğe sahip. Ha- nekadar. Her an, herşeyi sorgulayan, aklına yatmayanı asla kabul etmeyen, doğru bildığiru açıkça dile getırmek- ten hiç çekinmeyen bınyim. Zehir zıkkım bu dünyada umudumu, her şeye rağmen hiç yitirmedim. - Yurtdışından bakınca, Türidye'yi nasıl görüyorsunuz? ORHANSITM-Siyası baskılardan, yayımlanması onca emeğe ve paraya mal olan kitaplanmızrn toplatılması kaygısından, savcılara dert anlatmak- tan uzakta yaşıyor olmanın verdiği gönül rahatlığı ile bakmak, Türki- ye'de olup bıtenleri daha duru, daha yalın gözlemlemeyi mümkün kılıyor. Türkiye'de iken içinde yaşadığımız çevrenin bizlere dayatmış oldugu şart- lanmışlıktan ve birtakım şeyleri ıster istemez gözardı etmekten kurtulamı- yorduk. İnce eleyip, sık dokumaya da vakit bulamıyorduk, günlük hayatrn dağdağası içinde koşus- turmaktan. Dönüp geri- ye baktığımda, 1965'te gerçekleşen mucizenin; MehmrtAMAybar'ınön- derlığındekı Türkıye Iş- çi Partisi'nın Meclis'te 15 milletvekili ile temsil edilmesinin, ne yazık ki partı ıçı çekişmeler ve Aybar'ı yıpratarak, par- n yönetimını ele geçirme girişimleri sonunda, bo- zuk para gibi harcandığı- nı, Türk solunun kendi tarihinin bu en büyük nrsaüru elden kaçırdığını ve bö- lünerek çoğalmanın bulanık sulann- da nefes nefese kaldığını tüm açıklı- ğı ile görüyorum. Solun bu içler acı- sı bölünmüşlüğüne son \ermedık- çe, parsayı daima haramiler toplaya- caktır. Hortumculann, deveyi hamu- duyla yutan yöneticilerin bitmez tü- kenmez yolsuzluklannın kökünü ka- zımanın tek yolu, içinde yaşadığımız bataklığı, tamamıyla kurutmaktır. Gruplaşmalardan, hizipleşmelerden annmak, temel şarttır ülkemizin kur- tuluşu için. - Türkiye, bugünkü görünümüyk Avrupa Biriiği'nekablabuırmi sizce? ORR\N SIT)A - Türkiye'nin AB'ye katılmasının yakın bir gele- cekte gerçekleşeceğini sanmıyorum. Bir kedi-fare oynnu oynanıyor. - Türkhe'ye kesin dönüş yapmayı düşünüyor musunuz? ORHANSUDA-Yirmi yedi yıldır, güneşe hasret yaşıyoruz yurtdışında. Londra, dünyanın en pahalı kenti. Kımse gözünde büyütmesin bir valdt- ler üzerinde güneşin batmadığı bu imparatorluğu. Bizde olup bitenlerin daniskası, orada daha "centilmence" oynanmaktadır. Bizım insanlanmızın sıcaklığı yok oralarda. Kısaca söyle- mek gerekırse, Türkiye'nin güneşin- de yaz-kış oturabileceğimiz, güneşin sıcaklığını ensemizde hissedebilece- ğimiz bir mekâna kavuşabilirsek, çok mutlu olacağız. GA\TIEVIENKIXÜN AÇIK ARTTIRMA İLAN1 V1ĞILCA İCRA MUDÜRLÜĞÜ'NDEN Esas Ko: 2004 14 Tal. Satılmasma karar verilen ga^Timenkulün cinsi, kı>Tnetı. adedi, evsafi: Taşınmaz, Yığılca ılçesı Düzce - Yıöılca şosesi me\kıinde bulunan 24 ada 11 nu- maralı parselin üzerinde olup. tamamı 137.09 m2'dır. Taşınmazın Beledıye imar pla- oındakı durumu avnk nizam 4 kat ınşaat yapılabilir durumdadır. Taşınmaz üzerinde 10 00x9.50 metre ebadında 3 kat betonarme bina mevcuttur. Binanın zemin katında 2 dükkân olup, bırinci ve ikmci katlar konut olarak kullanılmaktadzr. Taşınmaz zemin kat işyeri, üst katlan konut olan 10.00x9.50x3 = 285.00 m2 inşaat alanma sahıptır. Söz konusu arsa ve üzenndekj binanın toplam muhammen bedeü 115.655.000.000 TL. olup bu muhammen bedel üzerinden satılacaktır Satış şarllan: 1. Satış 30.11.2004 günü saat 10.00'dan 10.10'a kadar Yığılca lcra Müdürlüğü'nde açık artırma sureti ile satılacaktır. Bu arttınnada muhammen bedelin % 7 5'ıni ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacaklan mecmuunu \e satış masraflannı geç- mek sureti ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok arttıranın taahhü- dü bakı kalmak şartı ile 10.12.2004 günü aynı yerde ve aynı saatlerde 2. arttırmaya çıkanlacaktır. Bu arttırmada da bu mıktar elde edilememişse gayrimenkul en çok art- tıranm taahhüdü saklı kalmak üzere arttırma ılanında gösterilen müddet sonunda en çok arttırana ihale edılecektir. Şu kadar kı arttırma bedelinin malın muhammen bede- linin % 40'ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacaklann toplamın- dan fazla olması ve bundan başka paraya çevirme ve paylaştırma masraflannı geç- mesi laztmdır Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2. Arttırma- ya iştirak edecekİerin muhammen bedelin % 20 sı nıspeünde pey akçesi veya bu miktar kadar millı bir bankanuı teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir. Alıcı ıstedıginde 20 günü geçmemek üzere mehıl verilebılır. Tellaliye res- mi, ihale pulu, tapu harç ve masrafları alıcıya aittir. Bırikmiş vergıler satış bedelinden ödenir. 3. Ipotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin bu gavnmenkul üzerindeki hak- lannı hususivle faız ve masrafa dair olan ıddialannı dayanağı belgeler ile 15 gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde haklan tapu sicılı ıle sabit ol- madıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır. 4. thaleye katılıp daha sonra ihale be- delıni yatırmamak suretiyle ıhalenın feshıne sebep olan tüm alıcılar ve kefillen teklif ettiklen bedel ile son ihale bedeü arasındaki farktan ve diğer zararlardan aynca te- merriit faizınden müteselsılen mesul olacaklardır. ihale farkı ve temerrüt faizi avnca hükme hacet kahnaksızın dairemızce tahsil olunacak, bu fark varsa öncelikle teminat bedelinden ahnacaktır. 5. Şartname. ılan tarihinden itibaren herkesın görebihnesı ıçni dairede açık olup, masrafı \'erildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6. Satışa iştirak ednelerın şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayıla- caklan, başkaca bılgı ahnak isteyenlerin 2004/14 Tal. sayılı dosya numarası ile Mü- dürlüğümüze başvurmalan ilan olunur. (1İK. 126) Basın: 47555 FATİH 2. AİLE MAHKEMESİ'NDEN Esas N'o: 2003 '807 Karar No: 2004 1042 Davacı Veronica Demir vekili tarafuıdan davalı Muharrem Demir aleyhine açılan boşanma da\asında yapılan yargılama sonunda: Davacının talebi TMK'nun 134'1 maddesı çerçevesınde değerlendirilerek, tüm dos- ya kapsamı ile Samsun. Salıpazan, Alan mah. cilt no: 4. hane no: 34, bsn: 17'de ka- yıtlı Kemal ve Şeker'den olma Çarşamba 20.12.1974 dog. Muharrem Demir'in eviilik birlıgınin temelden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, peşin harçtan bakiye 5.140.000.-TL ilam harcuun davalıdan tahsiline. davacının katlandığı 37.920.000-fL mahkeme masrafının davalıdan alınmasına, davacı vekili için takdır edilen 300.000.000.-TL ücretı vekiletin davalıdan ahnarak davacı vekiline verilmesıne dair karar venlmiş olup, halen adresi bellı ohnayan ve ilanen teblifi gereken davalı Mu- harrem Demir'in işbu ılanın yayın tarihinden itibaren başlamak üzere 15 günlük süre- de temyize başvurmadığı takdirde hakkındaki karann kesınleşeceği hükmü davetiye verine kaim ohnak üzere ilan olunur. Basın: 47763 GAYRtMENKUL SATIŞ İLAN1 KONYA - EREĞLİ İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN Dosya No: 1999-6117 Es. Satılmasma karar verilen gayrimenkulün cinsi, kıymeti. adedı, evsafi: 1. Konva - Ereğlı Tapu Sicil Müdurlüğü'nün Azizıye kasabası, C S 13/1256. pafta 24. parsel 1276'da kayıtlı, 856 m2 alanında, a\ lulu, kerpıçten yapılmış, mesken vasfinda. taşınmaz üzennde, tek katb, ikı oda, aralıktan oluşan, üze- n toprak örtülü. elektrik ve suyu mevcut, sobalı, 115 m2 alanuıda, mesken vasfında bır yapı. yine taşuımaz üzerinde kerpıçten yapılmış. üzeri toprak örtülü, iki oda bir aralıktan olusan, tabanı toprak olarak duran. dışandan mutfağı bu- lunan. elektrik ve suyu mevcut 80 m2 alanında mesken vasfinda bir yapı mevcut olup taşınmazın üzenndeki yapılar ıle bırlıkte 1 8 hissesı satılarak paraya çevnlecektir. Satılacak olan 1 8 hissenın muhammen bedelı: 750.000.000 TL. Satış saati: 10.20'den 10.30'a kadar. 2 Konva - Erefli Tapu Sicil Müdürlüfü'nün Aziziye kasabası, CS 11 1028. pafta 24, parsel 1048'de kayıtlı 112 m2 alarunda, iki adet ışyen olarak kullanılan. kerpıçten yapıhnış, elektrik ve suyu mevcut, kıremit çatılı, tabanı tahta döşeme olan taşınmazın L8 hissesi satılarak paraya çevrilecektir. Satılacak olan 1 8 hissenin muhammen bedelı: 500.000.000 TL. Satış saatı: 10.30'dan 10.40'a kadar. 3. Konya - Ereğlı Tapu Sicil Müdürlüğü'nün Aziziye kasabası. CS 19 1802, Çayağzı mevkii, pafta M32dl5b, ada 150. parsel 53'te kayıtlı. 81040 m2 alanında. üzerinde kuyusu bulunan, sulanır, tanma elverişli. tarla vasfinda taşın- mazın 2 15 hissesi satılarak paraya çevrilecektir. Satılacak olan 2 15 hissenın muhammen bedeli: 6.483.200.000 TL. Satış saati: 10 40'tan 10.50'ye kadar. 4. Konya - Ereğli Tapu Sicil Müdürlüğü'nün Aziziye kasabası. CS 19 1804. Çayağzı mevkii. pafta M32dl5b, ada 150 parsel 81'de kayıtlı, 27234 m2 alanında, üzerinde kuyusu bulunan, sulanır. tanma elverişlı, tarla vasfinda taşın- mazın L5 hissesi satılarak paraya çevrilecektır. Satılacak olan 1'5 hissenın muhammen bedeli: 3.268.080.000 TL. Satış saatı: 10.50'den 11,00'e kadar. 5. Konya - Ereğlı Tapu Sicil Müdürlüğü'nün Aziziye kasabası C S 13 1260. pafta 24, parsel 1280de kayıtlı, 51 m2 alanında, bir oda. aralık, mutfaktan oluşan, kerpiçten yapılmış. üzen toprak örtülü. eskı vaziyette, elektrik ve suyu mevcut. mesken olarak kullanılan taşınmaz satılarak paraya çevrilecektir. Muhammen bedeli: 1.500.000.000 TL. Satış saatı: 11.00"den 11.10'a kadar. 6. Konya - Ereğli Tapu Sicil Müdürlüğü'nün Azızıye kasabası C S 1 10. pafta M32cO8d, ada 113, parsel 14'te ka- yıtlı 99056 m2 alanında kıraç, tanma elvenşli tarla vasfinda taşınmaz satılarak paraya çevrilecektir. Muhammen be- delı: 19811.200.000TL. Satış saati: 11.10'dan 11 20'ye kadar. Satış şartlan: 1. Satış 06.12.2004 günü yukanda belirtilen saatler arasında Konya - Ereğli Beledıye Müzayede Salonu'nda açık arttırma suretiyle yapılacaktır. Bu artnrmada tahmin edilen kıymetin % 75'ini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacaklan mecmuunu ve satış masraflannı geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok arttıranın taah- hüdü saklı baki kalmak şartıyla 16.12.2004 Perşembe günü Konya - Ereğlı Beledıyesi Müzayede Salonu'nda yukan- da belirtilen saatlerde ikinci arttırmaya çıkanlacaktır. Bu arttırmada da bu miktar elde edilememişse gaynmenkul en çok arttıranın taahhüdü saklı kalmak üzere arttırma ilanında gösterilen müddet sonunda en çok arttırana ihale edile- cektır. Şu kadar kı, arttırma bedelinin malın tahmin edilen kıymetüıin % 40'ını bulması ve salış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacaklann toplamından fazla olması ve bundan başka, paraya çevrime ve paylaştırma masraflannı geç- mesı lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2. Arttırmaya iştirak edecekİerin, tahmin edi- len kıymetin % 20'si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın teminat mektubunu vermeleri la- zımdır. Satış peşin para iledir, alıcı istediğinde 20 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Tellaliye resmi, ihale pulu, KDV, tapu harç ve masraflan alıcıya aittir. Birikmiş vergıler satış bedelinden ödenir. 3. Jpotek sahibi alacaklılarla di- ğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklan huusiyle faiz ve masrafa dari olan iddıalannı dayanağı belgeler ile on beş gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde haklan tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşma- dan hanç bırakılacaklardır. 4. thaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak suretiyle ıhalenın feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri tekif ettiklen bedel ile son ihale bedeli arasmdakı farktan ve diğer zararlardan ve aynca temerrüt faizınden müteselsılen mesul olacaklardır. Öıale farkı ve temerrüt faizi aynca hükme hacet kahnaksızın Da- rimezce tahsil olunacak, bu fark, vrasa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5. Şartname, ılan tarihinden itibaren herkesın görebılmesı için dairede açık olup masraf verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6. Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş v emünderecatını kabu! efcnış sayılacaklan, başkaca bıigi ahnak isteyenlerin 1999 61 P Es. sayılı dosya numarasıyla Müdürlüğumüze baş\'urmalan ilan olunur. 30.9.2004. (*)llgililertabirineirTifakhakkı sahipleri de dahildir. Basın: 47467 SALI ORHAN BURSALI Devlet Bir Kaldıraç!Yalova'da depremde yıkılan evlerinin attında ka- lan 195 kişinin ölümünde "ihmalleri" olduğu sap- tanan yapsatçı Veli Göçer, oğlu ve ortağı 25'şer yıla mahkûm oldular. Vicdanımız, halkın vicdanı rahatladı mı? 20 bin kadar insanın ölümünden sorumlu olan- lardan, anımsadığımız kadar ilk kez 3 kişi ceza al- dı. Hadi, gözden kaçırdığımız diğer yargılamalar sonucu üç yapsatçı daha cezalandırılmış olsun. Gördüğünüz gibi tek suçlu var yapsatçılar.. Onlar malzemeden çaldılar, çırptılar; kötü yerde kötü bina yaptılar.. Devasa can ve mal kaybında başrolü oynadılar... Tamam, cezayı da hak ettiler... Peki yapsarçılara bütün izinleri veren, yasal de- netimlerinde kör ve sağın oynayan, veya en azın- dan görevini ihmal ettiği belli olan devlet ve yerel yöneticiler nerede? Bu sorular okur ve bizler için yeni değil tabii.. Ama, bu müthiş felakette "temiz" kalan bir ke- sim var: Devlet.. belediyesiyle, bürokratıyla... • • • Ülkemizde, devletin bugüne kadarki en önem- li rollerinden biri "kaldıraç" görevidir... Nerede kaldıraç? Hemen her şeyde ve her yerde... örnegin Izmit depreminin feJaket boyutlara ulaş- masında kaldıraç.. Beklenen Marmara depremine karşı görevini ihmal etmede ve halkın can ve mal güvenliğini uzun vadeli güvence altına almamada kaldıraç.. Son ekonomik krizde kaldıraç.. Bankalann 40 milyar dolar kadar hortumlanma- sında ve kredilerin har vurulup harman savrulma- sında kaldıraç.. Devlet bankalanndan milyariarca dolarlık kredi- nin siyasal yandaşlara yedirilmesiyle oluşan kay- bın, "görev zararı" olarak halkın hesabına geçi- rilmesinde kaldıraç.. Devlet görevlilerinin veya memuriannın, birey- sel veya örgütsel, Mafya ile ortaklıkta ve çıkar sağlamada kaldıraç.. Hele hele uyuşturucuda en büyük kaldıraç... Ashnda Avrupa'ya en büyük ihraç malımız... (En el yakan konu, öyle ki yakalanan binlerce ton uyuşturucunun ne yapıldığı, yakılması ve yok edil- mesinde sivil denetim ve gözetimin neden olma- dığı bile asla sorulamaz!) Yargıtay üyeleri ve yargıçlann kanştıklan olay- lar da, devletin kötü ve kirfi bir kaldıraç olarak yil- lardır vaıiığını sürdürmesinin bir sonucu.. Adalet, bu "kötüleşmiş mekanizma"öar\ kendisini güçlü bir refleksle kurtarmanın çok hızlı yollannı aramak zorundadır. Bütün bu kiıiilikte, başrolde, şüphesiz siyasi- ler vardır. "Siyasikoruma", "siyasikayırma", "siyasides- tek", "siyasi ortaklık" olmadan, yerel veya mer- kezi, bürokratlann, memuıiann vb. tek başlanna, devleti kaldıraç gibi kullanarak ülkeyi ve milleti batırmalan mümkün değildir. Bugün adaletin kirtenmesi söz konusuysa, baş- rolde siyasileri göreceğiz tabii ki.. Ama, kim alet oldu ve oluyorsa, bedelini de ödemelidir... • • • Devletin bu şekilde, sürekli ve her koşulda, ele geçirilen her fırsatta ülkenin ve halkın aleyhine kullanılmasının toplam faturası, çok ağırdır... Sonuç, Avrupa'nın kıyısında bir üçüncü dünya ülkesi konumunda kalmak olmuştur. Eğitimsiz kitleler. çarşafa dolandınlmak ve tür- bana sokulmak istenen nüfusun yansı; işsiz güç- süz ve mafya üyeliği ve tetikçiliğine kadar ne iş olsayapar insan seli.. Kapılan açsanız kendini dı- şan atacak milyonlar. Yurttaş olamadığı için tari- kat vb. şemsiyelerinin altına sığınmak zorunda bı- rakılan insanlanmız.. Varlıklanmanın tek yolunu devletin malını tırtık- lamakta gören bir toplum.. Ve AB üyeliğini kurtuluş olarak gören. kendi kal- kınmasını planlamaktan aciz kör, topal ve sağır bir siyasal elit.. Türkiye'nin bu fotoğrafına damgasını vuran, ağırlıklı olarak muhafazakâr, merkezi sağ "elit" veya "elitsiz" kesim, Türkiye'nin ana siyasal sorun- salıdır. Ve ana çıkmaz, Türkiye'nin, kendi başına kal- dığında, böyle çözümsüz bir sorunla karşı karşıya bulunmasıdır... • • • Peki milletin hiçbir suçu yok mu derseniz.. Olmaz olur mu, zaten onlar da bu suçlannı ya "ölerek" ödüyor.. Ya da, bu yağmadan kendisine düşen bir kısım paydan oluşturduğu malını mülkünü herdefasın- da ve durmadan yitirerek ödüyor... obursali@cumhuriyet.com.tr. SBVIPOZYUMA DAVET CUMHURİYET ve AYDIfVUUVMA Konuşmacı: Prof. Dr. EROL MANİSALI Düzenleyen: Bakırköy Belediye Başkanlığı ye YG-21 Bakırköy Gençlik Meclisi Tarih: 27.10.2004 Yer ispirtohane Kültür Merkezi, Ataköy 7-8. Kısım/BAKIRKÖY Saat 11,00-14.30 Irtibat Te4.: (0 212) 57100 68 KARADENİZ SALONU 26 EKİM 12.00 2004 SALI - 13.00 Panel: "Cumhuriyet. Aydınlanma ve Kadın'" Yöneten: Gülseven G. Yaşer Konuşmacılar: Dr. Firdevs Gümüşoğlu Muazzez tlmive Çığ Deniz Banoğlu Gülseven G. Yaşer Mımar Sinan Üni. Sosyoloji Böl. Öğrt. Gör. Yazar Yazar ÇEV Yön Kur Bşk.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear