22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
29 OCAK 2004 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA GENÇ SES Kampusta varfl yokîneAYLİNU1VAL • 27 Ocak Salı gunu başlayan 'Galatasaray L nivershesi Reklam Kampı', oğrencılen reklam sektorunun onemlı ısımlenyle buluşturuyor Reklamcılık Vakfı'nın da destekledığı bu çalışma, PR Çalışma Grubu ve Galatasaray Unıversıtesı Iletışım Kulubu tarafindan duzenlenıyor Ortakoy'de duzenlenen etkınJık bu akşam son buluyor Karnpta, ıkı gıın boyunca. katılan oğrencılere sektoru daha yakından tanıma olanağı \eren çalışmalar sunuldu tsteyen her oğrencının katılabıldığı kampta semınerler, vvorkshoplar, sohbet toplantılan surduruldu Grey World Wıde Reklam Ajansı, yaptığı workshop"la kampa destek oldu Bugun de suren Galatasaray Unıversıtesı Reklam Kampı tum oğrencılenn katıhmına açık 10 00 da Rafınen Iş Gelıştırme'den Mehmet BaH ıle başlayan etkmlıkler 12 00, Hurnyet Reklam Grubu'ndan Taner tçten 14 00, Bırleşmış tletışımcıler grubundan Faruk Yalun, 16 00. Ersın Salman ve 18 00, Pera Tanıtım'dan Levent Dönmez'ın katılımlanyla sona erecek • Asya yakasında bır kultur sanat merkezı olma yolunda çalışmalannı surduren Marmara Unıversıtesı Guzel Sanatlar Fakültesı'nın etkınlıklen suruyor '11 Sergi 11 Galeri' başlığı altında toplanan çalışmalar 19 Şubat 2004'e kadar sanat severlenn ılgısıne sunuluyor Etkınlıklenn yer aldığı sergı salonlan ve toplandığı alt başlıklar şoyle A 'VVolfgang Marx Sergisi' - Avusturya Kultur Ofısı ışbırlığı ıle fakultenın sanat merkezınde 'Atatürk Için Düşünmek' - Mılh Reasurans Sanat Galensı ışbırlığı ıle gerçekleştınlen bu etkmlık altında ıkı eser ıncelenıyor Katafalk ve Anıtkabır Onemlı bılım adamalan ve mımarlar Bruno Taut ıle Emin Onat, hazırlanan sergılerle anılıyor Katafalk'ın mıman Bruno Taut ıle ılgılı bıyografık bılımler kapsamh bır kaynak taraması ıle sergıde yer alıyor Aynca Katafalk'ın onjınal çızımı ve maketı sergılenıyor Orhan Arda ıle bırlıkte Anıtkabır'ın mımarlığını ustlenen Emın Onat Orhan ıle ılgılı de bıyografık bılgıler ızleyıcılere sunuluyor Sergı suresınce Ataturk'un Anıtkabır' e nakledılmesıne ılışkın belgesel fılmler gostenlıyor Etkınlıklenn bılımsel yonetmenlığını Prof Afife Batur ustelenıyor A 'Savaş Çekiç Tasarım Sergisi' - Grafık bolumu katındakı etkınlıkte afışlenn yanı sıra kıtap tasanmlan, kataloglar, broşurler ve ajandalar yer alıyor 'Devabil Kara Atölye Sergisi' - Resım bolumu sergı salonlannda gerçekleştınlıyor Son sınıf oğrencılennın çalışmalan gostenlıyor 'Didaktik Sergi' - Heykel bolumu katına surdurulen etkınlıkte ıse 1996'dan ben Italya'da her yıl gerçekleştınlen Arte All'arte sergılenru ıncelemekte A 'Öğrenci Çalışmalan Sergisi' - Temel Sanat Eğıtımı Bolumu'nde sunuluyor A 'Öğrenci Tasarım Projeleri Sergisi' - Iç Mımarlık Bolumu Sergı salonunda 0k 'Öğrenci Çalışmalan' - Seramık Cam Bolumu katında gostenlıyor £ 'Bir Firma Bir Marka: Orka Grup Damat Twin Koleksiyonu Sergisi' - Tekstıl katında sunuluyor Yaklaşık 14 parçadan oluşan bu sergıde genel anlamda Anadolu ışlenıyor \nadolu el dokumalan, yazmalar, Selçuklu çıft başlı kartal Damat Twın 2003 yaz koleksiyonu teması olarak sergıde yennı alıyor A Endüsrri ÜrünJeri Tasanmı \e İç Mimarbk Bolumu'nde özgün tasarun projeleri ve ürünleri sergileniyor. A Sinema Televizyon Bölümü öğrencisi Seün Oztunç'un Deus ex Machina kısa filnıi sunuluvor. MİHA10 yaşında 1Q Q A 'te kurulan haber ajansı, gazeteci yetiştiren bir atölye olmaktan çıkıp insan \J \J ^r yetiştiren bir kuruma dönüştü. Genç gazeteciler dünyayı ve insanı tanıdı... Taşı toprağı altın kent' İstanbul'da yaşamlarını çöpten çıkarıyorlar Kasgûa.kurulan düşLer OZLEM ŞtMŞEK EMRAHDALKAYA I stanbul'a gelırken hepsımn farklı bır duşu var- dı Bekledığuuzı buldunuz mu dıye sorduğu- muzda hepsının verdığı cevap aynıydı "Ha- yır!'' Çoğu Adana'da tnryumuş sonra Istan- bul'a ayak basmışlardı "Nere&in?" dıye sordu- ğumuzda hepsı "MardnTHyiın" dedı Tophane'de- yız Tophane parkının arka kısmında Istanbul'un unutulmuş )Tizundekı kâğıt depolanna gıdı>oruz Sayısı altıyı bulan her kâğıt deposunda altı yedı kışı bır "maişet kavgası" venyor Kapısmı çaldığımız ılk depoda karşımıza Sinan Açış çıkıyor Konuşmak ıstemı\or, bıze ^oyleyeceğı hıçbır şey yokmuş Da- ha sonra ıçenye gıren ağabey ı Haşim Açış yardımcı olabıleceğını soyluyor Tophane 'nın arka sokakla- nnda yuruyoruz Haşım buyuk, camlı bır kapının onunde duruyor. "Bnyur" dıyor Qnlar da dolara endeksli... Kâğıt deposuna gınyoruz Paketlenmış çuvallar rasgele ıstıflenmış Arka tarafa doğru ılerlıyoruz Dmarlarbeyazaboyanmış îçende bır masa var, kı muhtemelen çopten çıkmış Masanın arkasın- da Mehmet Suttan Aslan oturuyor Mehmet'e ve Haşım"e dertlennı sorduğumuzda şaşınyorlar On- lara ha>at gaılesı ıçınde boyle sorular sorulmuyor- muş Istanbul'un insanı onlara yabanı gozuyle ba- kıyormuş Her şey e rağmen se\ ıyorlar ınsanlan, hayata gulerek bakıy orlar Daha once Adana'da da bu ışı yapıyorlarmış Adana Beledıyesı ızın vermı- yormuş çopü kanştırmalanna Onlar da taşı toprağı altın olan Istanbul'a gelmış Hoş gelmışler Gun- de 6-7 mılyon lıra arasında kazanıyorlar Bu parayı kazanmak ıçın sabahtan akşama kadar gorduğumuz o koca arabalan çekıyorlar Bır yokuştan otekıne tırmanıyorlar Çoplenn arasından çıkan kımı değer- h eşyayı sattıklan zaman para kazanabıldıklenru soyluy orlar En buyuk sıkıntılan dolara endeksli sattıklan kağıt, plastık, vb | aksicilerden şikâyetçiler Dolann fıyatı duştuğu zaman onlar da çoplerden topladıklan kâğıdın, plastığın fıyahnı duşurmek zorunda kalıyor Çunku yurtdışından gelen gen do- nuşumlu mallarla rekabet etmek zorundalar Bız depoda otururken ıçen gıren bu bolgenın otekı çop toplayıcılan hayat pahalılığı \e taksıcılerden şıkâ- yetedıyor Hepsıbırağızdankonuşuyorsankı tçe- nye gırenlerden bın " R r çay demleyin de içefim" dıyor Ça> demlenırken sohbet daha bır koyulaşıyor "Şu an ehmızdeki mah satnuyoruz. Düşuk fivattan ahyoriar. Dışardan gelen mah tercih edıyor adanılar. • Para kazanmak ıçın geldıler istanbul'a. Çope attıklanmızı toplayarak geçınıyorlar. Bınlerce ağacın kesılmesını onluyorlar yaptıklan işle. Para kazanamıyorlar, tek bekledıklerı ınsan gıbı muamele gormek. Dolardüşünceodahaucuzageliyor"'dı\or Vusuf Aktürk. Kosı lakaplı \usuf 10 yaşından ben kâğıtçılık yapıyor Bugun 24 yaşında tlkokula gıderkenbaşlamışkağıttoplamaya Yusuf'un bakmak zorunda olduğu ınsanlar var Çoplerden tahmınedemeyeceğımızşeylerçıkryorrnuş Altın- lar, paralar, cınsel oyuncaklar, hatta olu bebekler "Çektiğimiz arabaJarda 200-250 kflo yük ohıyor. Bir yokuştan çıkarken arabalann ne kadar ağır oldu- ğunu tahmin edın. \rkamizdan gelen arabalar bi- ze korna çahyor, baalan kiıfür bile ediyor. Halbu- ki biz girebilecek bir ara bubak zaten yol veririz onlara. Neden bizi anlayamadıklannı anlayanuyo- rum." Bazen onlar kağıt toplarken yanlanndan ge- çen ınsanlar burunlannı tıkayarak geçıyorlarmış "Bunun ne kadar onur kıncı bir şey olduğunu bfle- mezsin abi. Biz temızliğimize dikkat etmek zonında- VE. Aksi halde bu tşi yapamayız." Bırden ıçenye sa- çını sanya boyamış, •^nodern" gıyımlı genç ama gorunumu genç olmayan bın gınyor. elınde boş bıl- gısayar kartuşlan var Içen gıren "San Kafa" he- men sohbetrmıze dahıl oluyor Gerçek admı soyle- mek ıstemıyor O da kâğıt toplavarak surduruyor hay atını "Taksim'de lazlar benı görup laf atryorlar. tanısmak istiyor. 4>xu lazlar beni çopleri kanşünr- ken goriınce şaşmyor. Bunun bir geçim yolu olduğu- nu anlayamıyoriar. İstanbul'a uç arkadaşınıla gel- dim. Ben namusumla yaşadım. Bazen pohsler bızi ahp karakola gohınıyor. Birisı bızden çaldığı bir arabay la çıkıp hırsızhk yapıyor. Suçhı hepimiz olu- yoruz. Beş parmağm beşi bir olur mu?" dıyor San Kafa miha1994ahotmail.com Her şey birkaç çıplak beden görmek için ATAŞAMJ Gungormuş şehn esır alacak, ça- nına ot tıkayacak karlann yağması- na daha birkaç gun vardı Oğlen saatı olduğu ıçın kalabalıktı Ban- kalar Caddesı Hemen herkes bır koşuşturmaca ıçındeydı, Istan- bul'un Karakoy'unde Bız geneleve koşturanlar arasına kattık kendımızı Bır polısın bekle- dığı, sankı buyuk bır han kapısınrn onundeyız Kadem Sokak. Istanbul Genele\ ı'nın çoreklendığı Zurafa Sokak 'ın devamı Buyuk gn bır kapı ve ustunde "18 yaşmdan kü- çukler giremez. Çanta ve poşede gi- riünez" yazıvor Oğlen saatı % e hafta ıçı olması nedenıy le çok y oğun bır kalabalık yok ıçende Yıne de her kapının onu dohı, arnaç bellı birkaç santı- metre kare çıplak beden gorebıl- mek 1 Sağlı sollu e\ lerden bazıla- nnın kapılan \'alıhkçe muhurlen- mış Içendekılerden bınne gore kuçuk yaştakı kızlan çalıştınyor- larmış Içende çalışan kadınlann çoğu 2O'lı yaşlarda gorunuyor Evlerden bınnın onunde bır yı- ğılma oluyor Sanşın bır kadın cu- retkâr pozlar vererek muştenlen ıçenye da\'et edıyor Kapının karşı- sında muhurlu evlerden bınnın onunde oturan adam "Kapınm onunde yığılmayin beyler" dıye ba- ğınyoryaboşuna "Dağüm be\1er. Tezgahm onunu kapatmaynn." 19 yaşında gençlerden tutun da 50 h yaşlardakı adamlara kadar pek çok ınsan \ar ıçende Soldakı hamamdan ağzında sıgarayla 20- 25 yaşında bır genç çıkıyor Yu- zunde hafıf bır tebessum var, kol- lan havalanacak bır kuşun kanatla- nnı mı andın\ or, ne kadar da mut- lu gorunuyor Evlerden bınnın ıçuıden sokagı seyreden kadınlar kapının onundekı utangaç muşten- lere poz venr gıbı merdrvende otu- rup gelıp geçene laf atıyor "Hey! Yakışıktı sen nerden duş- tun buraya, gcl de dinleyehm hıkâ- yenL." fşte şu evın ıçınde goru- nen uç kadından ıkısının ustunde sadece bır tul var Içlennden bın guzel bulduğu goğûslennı sergılı- yor Rahatsız olmuş kı uzenne bu- tül geçınyor Kapuıın onundekı ka- labalık gıyınmesıne bozuknuş gıbı sankı Genç olup da genç gozükmeyen seks ışçılennın gozlennın altındakı mor torbalar dikkat çekıyor Gece saat on ıkıde kapanıyor bu dukkân- lar Evlerrn ıçındekı duvarlarda "Vizitel7milyon"yazıyor Kalaba- lık gıtgıde artıyor miha1994' hotmail.com MİHA Genel Yayin Yönetmeni Kayıhan Güven M armara Lnıversıtesı llehşım Fakultesı Haber Ajansı (MtHA) muhabırlen dun\a\ı \e insanı oğrenmek ve gerçek yaşamı anlamak ıçın İ994'teyola koyulmuşlardı Gudulen bu amaç doğrultusunda MİHA. bugun gazeteci yetiştiren bır atölye olmaktan oteye geçerek ınsan yetiştiren bır kuruma donuştu Marmara Unıversıtesı tletışım Fakultesı Haber Ajansı (MtHA) on yıllık geçmışıne 50'den fazla odul, 12 fotoğraf sergisi ve uç kıtap sığdırdı MİHA muhabırlennın on bınncı yıla gırerken belırledıklen hedeflerden bın sergı, dığen ıse yenı bır kıtap MtHA, yanı Marmara Unıv ersıtesı Iletışım Fakultesı Haber Ajansı 1994 yılında, fakulte bunyesındekuruldu Amaç. oğrencılenn oğrenımlenne devam ederken prattk de yapabılmelenydı Genç muhabırler yaptıklan roportajlarla hem deneyım kazandı. hem hayatı tannnay a başladı MİH.\ muhabırlennın yaptıklan roportajlar ıkı kılapta derlendı lnkılap Kıtabevı'nden y ayımlanan "Sev gimiz Ozgurtuğumuzdur" adını verdıklen ılk kıtaptan sonra, 2003 yılında "Kes, Korkak \hşnrma Ehni" ısımlı ıkıncı kıtaplannı da avnı \ ayuıevınden yayımladılar ^ ö p o r t a j geleneği... Bu roportajlar, onlara çeşıtlı yanşmalarda 50'den fazla odul getırdı Geldıklen nokta onlan gorduklennı farklı bıçımlerde ıfade etmeye ıttı 12 fotoğraf sergısı açtılar Istanbul'un varoşlanndakı yaşamı yansıttıkJan 'Naroşlarda Naroluşlar" ve sokakta yaşayan çocuklan fotoğraf karelenne taşıdıklan 'Bu Çocuklar Bizim' sergılen bunlardan yahuzca ıkısı MİHA Genel Yayın Yonetmenı Kayıhan Guwn "BizlOyılönee MİHA'yı kurarken Yaşar Kemal ve Fikret Otvam gibi vazariann 1950'lerde başlattığı roportaj geleneğını bugune taşımayı akadenıık amaç edındik. Haber veren yaa turü olarak roportaj, başkalarmın ulaşamadığı yerlere gazetecının ulaşarak tanıkhk etmesi ve tanıkhklannı, vaşatmak amacıyla okuria payiaşmasıdır. Yaşar Kemal, 'Dunya gazetecılığı roportaja haber kadar değer vermış olsaydı, dunyamızı roportaj başka daha mutlu. daha umutlu bu- yere goturebılırdı' der. \nlayacagmcr roportaj. gunumuzun karmaşık toplumsal yaşamındaki büinmezler ormanına girebflir ve orada bize yoDar açmaya çahşır" dıyerek roportaj cılığın habercılıktekı onemını vurguluyor MtHA muhabırlen. çıktıklan bu yolculukta gundelık yaşamda goz ardı ettığımız aynntılan, roportajlanyla bıze anımsattılar Istanbul'un varoşlannda acunasız hayatı, bır hayat kadınının hay ata ofkesını, Beyoğlu'nun aynhnaz parçası, yakın zamanda kaybettığımız akordeoncu Madam .\nahıd'ın yaşamım. Beyoğlu'ndakı gece ha\atırun gu-daplannı Kısacası uısanı veonaaıtolan her şeyı MIHA'lılar, 10 yıl ıçınde CumhunyetDergı've lOOOcıvanndahaber- roportaj urettıler Usta saydıklan Yaşar Kemal dıvordu kı, "İnsanhğın gerçeğe varabümesi» kirienni biraz daha dökmesi, yanhşlannı biraz daha duzehmesi demektir. Yanhşhklanmızın, ahmakhklanmızm çoğu kendimizi \e duny^mızm gerçeklerini bümememizden dolayıdır. Dünyayu insanı ne kadar çok öğrenirsek. ne kadar çabuk gerçek vaşama vanrsak o kadar çabuk mutluhığa kavuşuruz." • |nternet kafelerde haber yazdılar On yıllık geçmışı suresmce MtHA muhabu-len okuldakı eğıtımlennı surdururken bır yandan da y aşama tamklık ettı Hayatın getırdığı zorluklan bızatıhı kendılen de yaşadılar Okullan depreme karşı guçlendınlırken, yazılanm tstanbul'un tum ınternet kafelennde kaleme aldılar Her MÎHA'h suası geldığuıde teker teker yuvadan uçarak Turk basınında yollanna devam ettı Gıdenler çahşmalanyla her zaman hatırlandı Onlann yenne yenı oğrencıler geldı Yenı MIHA'lılar aldıklan ba>Tağı daha da yukanlara taşıdı Şımdılerde mıha muhabırlen bır taraftan haber uretırken Istanbul surlannı da belgelıyorlar Yıne birkaç ay sonra yenı kıtaplannı yayınevıne teslım etmeve hazırlanıyorlar BU SAYFA MARMARA ÜNİVERSİTESİ İLETİŞİM FAKÜLTESİ ve MİHA MUHABİRLERİ'NCE HAZIRLANDI
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear