25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 22 TEMMUZ 2003 SALI 8 HABERLERIN DEVAMI TURKIYE Istanbul Edirne Kocaelı Çanakkale Izmir Manisa Aydın Denizli PB B PB B B B B B 30 33 30 32 35 36 37 36 Sinop Y 26 Adana Samsun Y 27 Mersin Trabzon Y 26 Diyarbakır Giresun _Y 26 Şanlıurfa Ankara PB 29 Mardin Eskişehir PB 29 Siirt Konya PB 29 Hakkâri Sıvas Y 26 Van Zonguldak Y 27 Antalya B 38 Kars b u l J t l u Yurdur kuzey «esımle- n ıle Doğu Akdenız parça- li bulutlu. Batı Karadenız kıyılan, Orta ve Doğu Ka- radenız. Iç Anado>u'nun kuzeydoğusu ıle Doğu Aradolu'nun kuzeyı sağa- nak ve gok gurüttulu sa- ğanakyağışl dığeryere' az bulutlu ve açiK geçe- cek KuzeydoğL kesmle- nnde sıcaklık braz azala- cak dığeryerlerdeonem- lı bı r değışıklık olmayacak. DIS MERKEZLER Oslo Helsınkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Pans Bonn Y Y Y PB B PB PB Y 25 27 25 23 24 2/ 28 27 Münıh Y 28 Zünh Berlın Budapeşte Madrid Vıyana Belçjrad Sofya Roma Atına Y B B Y Y PB Y B 24 34 34 30 33 30 32 34 Y 29 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflıs Kahire B B Y PB Y Y Y A 26 28 14 35 28 17 17 34 A 36 k Çok buljtlu îKarlı Sülu kar > Gok gdnjltulü G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada Dışişleri Bakanı Gül'e göre gayri resmi görüşme- ler yapıltyor. Üstelik gidecek olan askerin miktarı, statüsü üze- rinde görüşmeler yapılmış, kararlara bağlanmış de- ğii- (2)- Gönderileceği söylenen 10 bin asker BM'ye bağlı uluslararası bir güce mi katılacak, yoksa ABD komutanlığı buyaığunda hangi alanlarda görev ya- pacak, yetkileri ne olacak, masrafiannı kim, nasıl kar- şılayacak.. henüz tartışmaya açılmadı. (3)- Irak'taki Amerikalı sivil yönetici Paul Bremer'e göre, kimden ve nereden gelirse gelsin ABD dışın- daki askerler Amerika'nın komutanlığına bağlı olma- lı. Türk askeri çevreleri dayatma niteliğindeki bu gö- rüşe karşı. (4)-Türkaskerinin işgalci ABD komutanlığının kaç- maya çalıştığı Irak'taki belalı bölgelerde görev alma- sına izin verilebilinir mi? Ikinci tezkerenin reddi olayında canı yanan hükü- met, bu kez, uluslararası şemsiye arıyor. (5) Bir başka olasılık sahnede. Bugüne kadar dı- şarıya asker göndermeye izin veren TBMM tezkere- leri acaba -uluslararası bir gücün şemsiyesi altında da olsa- Irak'a asker ihracımıza olanak sağlıyor mu? Irak'a asker konusunu irdelemeye alan çevreler, yurtdışına asker gönderebilmek için yeni bir tezke- reye, yeni bir TBMM iznıne gereksinildiğini öne sü- rüyoriar. • • • Bizimki partisinin bir kongresindeki cart curt ko- nuşmasında asker göndermeye yeşil ışık yaktı. Kabul ertik diyemiyor, ama kabul etmeye amade. Yine ne kamuoyunun ne de TBMM'nin sesine kulak veriyor. Oysadahailk günden yeni birtezkereyeAKP içinde karşı çıkılacağını gösteren işaretler alınıyor. Dışişleri Komisyonu Başkanı Mehmet Dülger. "ABD'nin Irak'ta 'işgal gücü' olduğunu ve Türkiye'nin asker göndererek bu güce- destek olmasının büyük hata olacağım" söylemişse; komisyon başkanvekili Emin Şirin, olayı "Amerika'nın Irak'taki faaliyetlerini desteklemek hem askeri hem de siyasi olarak büyük hata olur" diye yorumluyorsa, hükümetin "stratejik ortaklığı 'gayet ileriye' götürme hevesi" daha ilk adımdaTBMM'de önemli ölçüde direnişle karşılaşa- cak demektir. Süleymaniye olayını irdeleyen ortak askeri görüş- melerde -medya tarafından davul zurna ilan edilen- kimi sonuçlar gerçek mi? Medyaya göre evet! Kuzey Irak'ın PKK/KADEK'ten temizlenmesindeTürk-ABD askeri işbirliği, Irak'a 10 bin asker gönderilmesi, Irak'ın kalkınmasındaTürki- ye'nin pay alması kesin. Genelkunmay'ın iki Amerikalı generalleyapılan gö- rüşmelerden sonra yayımladığı basın açıklamasına göre; "(a)- PKKIKADEK terör örgütünün Kuzey Irak'taki faaliyetlehne yönelik 'müşterek neler yapıla- bileceği', (b)- Irak'ta istikrar ve güvenliğin sağlanma- s; maksadıyla tesis edilecek istikrar gücünün oluşu- mu ile askeri alanda yapılabilecek işbirliği konulann- da: Gö-rüş a-hş-ve-ri-şin-de bu-lu-nul-muş-tur." Bir ilke kararından ya da varılan mutabakattan söz edilmiyor açıklamada. İki önemli konuda, kısacası ta- rafların birbirierine konular üzerinde göriişlerini ak- tardıklarının altı çiziliyor. öne sürülenlerin henüz "görûş alışverişi" aşama- sında olduğunu Türkiye'den aynlırken çoook dosta- ne mesajlar veren Büyükelçi Robert Pearson, son demecinde açıklıyor. örneğin PKK/KADEK belasından kurtulma girişi- mini başlatmak için eşkıyayı teslim olmaya ikna ede- ceğini sandıkları Pişmanlık Yasası'nın Meclis'ten geçmesini beklediklerini, "aksi takdirde örgütün tas- fıyesi için -içeriği belli olmayan- bir strateji geliştire- ceklerini" söyledi. Bu sözler, PKK/KADEK'e karşı askeri bir hareke- te girişirken ABD'nin kendi başına davranarak sorun- la birebir ilgili Türkıye'yi (TSK'yi) dışarıda bırakması olasılığını gündeme getiriyor. ABD ile yeni bir tartışmalı dönemin başlangıcında pek çok olasılıktan söz ediliyor. Konulardan herhan- gi birinde henüz somut sonuca vanlmış değil. Kısacası, ortada fol yok, -medyaya göre- yumur- ta çok! Talabani: Istemiyoruz • Baştarafı 1. Sayfada KYBlideriJürkmen Cephesi ile ilişkilerinin bozulmasını bu çabalar- la ilişkilendirerek şun- lan söyledi: "Türkmen Cephesi yetkilileriyle konuştuğumuzda, kendilerine sorduk. Neden bizi karşınıza alıyorsunuz diye. Ken- dilerine belirli kesim- lerden emirler geldiği- ni söylediler. Bazı söz- leri bir kâğida yazıp ellerine tutuşturduk- larını, gidin bunları söyleyin dediklerini anlattüar." Geçici Hü- kümet Konseyi'nin Irak halkınm istemlerini yansıtüğıru vurgulayan Talabani, işgalcilere karşı yapüan eylemlerin konseyi hedef almadığı- nı kaydetti. Talabani, PKK ile il- gili olarak sorunun ide- al çözümünün "genel af Ûanı" olduğu görü- şünü yineledi ve "Bu- nu. başbakan olduğu sırada Bülent Ecevit'e de söylemiştim. tkna olmuştu. Söylendiğine göre bu konuda bir ta- sarı hazırlamış, ancak MGK'de kabul gör- memiş" dedi. Tekzip metni I Baştarafı 1. Sayfada bildirilmıştir. Bu haber tamamiyle yalandır. Müyekkil şirketin ve yi- ne Özel Ümit Ilköğretim Okulu'nun kuruculan. hissedarlan ve yönetici- leri arasında Fethullah Gülen bulunmamakta- dır. Şirketimizin Fethul- lah Gülen ile doğrudan veya dolaylı hiçbir ilgisi yoktur. Bu husus yapıla- cak çok basit bir araştır- mayla tespit edilebile- cekken şirket ilgililerine dahi sorulmadan yalan haber yayınlanmış. mü- vekkilimiz şirket kamu- oyu önûnde şaibeli hale getirilmek istenmiştir. Tamamıyla gerçek dışı olan isnatlannı yalanlı- yor, bu konuda sair dava haklanmızı saklı tuttu- ğunıuzu bildiriyor, ça- mur at izi kalır mantığıy- la yapılan bu haberinizı şiddetle kınıyor, gazete- nizi basın ahlak kuralla- nna uymaya davet edi- yoruz. Saygın kamuoyuna duvurulur. Ormanları yok etmeyinANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Sendikalar, birlikler, odalar, vakıflar ve derneklerin bir araya gelmesiyle oluşan "Ormanlanmıza Sahip Çıka- hm Birliği". milletvekillerine 2-B arazilerinin satışına ılişkin anayasa değişikliği önerisini reddetmeleri çağnsında bulun- du. AKP hükümetinin bulduğu çözümün yeni olmadığına işa- ret eden birlik, 1950 yılından bu yana toplam 12 milyon dö- nüm alanın yasalarla ormansız- laştınldığını vurguladı. Ormanlanmıza Sahip Çıkalım Birliği adına dün Or-Koop Genel Başkanı CaferYüksel, Tanm-Or- kam-Sen Genel Başkanı Sezai Kaya ve Kırsal ÇevTe ve Orman- cılık Sorunlan Araştırma Derne- ği Yönetim Kurulu üyesı Hakan Bezirci ortak basın toplantısı dü- zenledi. Kaya, hükümetin düzen- lemeyi orman köylüsünün yaran- na gibi gösterdiğini, ancak uygu- lamarun bunun tam tersi olduğu- nu söyledi. Orman alanlannın "orman vasfını yitirmediğini, orman vasfının yitirtildiğini" vurgulayan Kaya, çıkan yangın- larda arazi mafyasırun etken ol- duğunu söyledi. Siyasi iktidarla- nn ormanlara oy toplama mantı- ğıyla yaklaştıklannı anlatan Ka- ya, "Her iktidar ormanlardan bir dal koparma peşinde" dedi. Karşılık bulamadık' Or-Koop Genel Başkanı Yük- sel, anayasa değişikliğinin sakın- calannı Çevre ve Orman Bakanı Sezer ile görüştüler Rektörlerden kadrolaşma yakınması ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Çankaya Köşkü"ne çıkan 7 devlet üniversitesinin rektörü, YÖK yasa taslağının üniversitelerde kadrolaşmaya ve siyasallaşmaya yol açacağını görüşünü ilettikleri Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'den tam destek aldı. Üniversitelerarası Kurul (ÜAK) Başkanı ve Marmara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tunç Erem, Yıldız Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ayhan Allaş, tstanbul Teknik Oniversitesi Rektörü Prof. Dr. Gülsün Sağlamer. ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Ural Akbulut, Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nusret Aras, Hacettepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tunçalp Özgen ve Gazi Üni\ersitesi Rektörü Prof. Dr. Rıza Ayhan'dan oluşan heyet Sezer'le yaklaşık 2.5 saat görüştü. Rektörler Sezer'e, taslağın mevcut halıyle yasalaşması dunımunda "üniversitelerin siyasallaşacağı" ve AKP kadrolaşmasının yolunu açacağı görüşünü ilettiler. Yeni kurulması öngörülen üniversitelerde rektör adaylannı başbakarun belirlemesine ilişkin maddenin de "kadrolaşma için atılan en önemli adım" olduğunu kaydeden rektörler, bu durumun AKP'nin kendi kadrolannı üniversitelere yerleştirmesi sonucunu doğuracagına işaret ettiler. Bazı üniversıte rektörleri ıse Sezer'e taslağa ılişkin rapor sundu. Sezer'in de de rektörlerin taslağa ilişkin kaygılarını paylaştığını söylediği bildirildi. Prof. Dr. Erem ise hükümetin YÖK taslağını kendilerine gönderdiği açıklamasınm doğru olmadığını bildirdi. Erem, Sezer'e kendilerine hükümet tarafından resmen ulaştınhnış bir taslak bulunmadığını iletti. ORMAN PAKETİNDE İKNA RÖTARI ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Orman arazilerinin satışını öngören anayasa değışik- liğinde referandum riskine girmek istemeyen AKP, CHP ile uzlaşma arıyor. Bugün yapılma- sı beklenen ilk tur görüşmeler ertelendi. AKP'nin, öncelikle dokunulmazlığın sımrlan- dınlmasında ısrarh olan CHPnin bu ısteğini gündeme getireceği öğrenildi. Adalet Bakanı Cemil Çiçek ile CHP Genel Başkanı Deniz Baykal bugün anayasa değişikliği için bir ara- ya gelecek. CHP, orman arazileriyle ilgili anayasa deği- şikliğinde desteğini almak isteyen AKP'yi "dokunulmazlık" kozuyla sıkıştınyor. iki par- ri arasında yapılan görüşmelerden sonuç alına- mayınca, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Se- zer tarafından veto edilen anayasa değişikliği- nin bugün yapılması planlanan ilk tur görüşme- leri ertelendi. Adalet Bakanı Çiçek, bugün sa- at 15.00'te CHP lideri Baykal ile bir araya ge- lerek destek arayacak. CHP ile yapılacak gö- rüşmelere göre ilk tur görüşmenin yann yapı- labileceği kaydedildi. CHP, öncelikle dokunulmazlıklann sınırlan- dınlmasını öngören anayasa değişikliğinin TB- MM'den geçirilmesini istiyor. Parti kurmayla- n. "Önce dokunulnıazlıklar sınırlansın. Di- ğer anayasa değişikliği önerilerini parti programına göre değerlendiririz" görüşünü dile getirdi. Referandum olasılığından çekinen AKP'nin ise dokunulmazlıkları gündeme getirmesi bek- leniyor. Ancak, dokunulmazlıklann da orman- larla ilgili anayasa değişikliğine eklenmesi du- rumunda CHP bu pakete destek vermeyecek. Kapusuz: CHP artık evet demeli. AKP Grup Başkanvekili Salih Kapusuz, dün gazetecilerin TBMM gündemine ilişkin sorulannı yanıtlarken CHP'nin "367'nin altın- da oy alması durumunda anayasa paketinin düşeceği" yönündeki görüşünün doğru olma- dığını savunarak "Paket düşmez, otomatik olarak referanduma gider" dedi. CHP'nin artık anayasa değişikliklerine "evet" demesi gerektiğini kaydeden Kapusuz. anayasa üze- rinde çalışılırken dokunulmazlıklann da bu kapsamda değerlendirilebileceğini söyledi. Osman Pepe'ye iletmelerine kar- şın, olumlu bir karşılık alamadık- lannı söyledi. Çevre ve Orman Bakanlığı'nın, "orman niteliği- ni >itirmiş yerleri kullanıcıları- na satarak bütçe açığının ka- panmasına katkıda bulun- mak" gibi bir görevi bulunmadı- ğına işaret eden Yüksel, tam ter- sine bakanlığın ormanlan koru- mak zorunda olduğunu bildirdi. Yüksel, hükümetin anayasa de- ğişikliklerinin yanı sıra Maden, Orman, Doğal SİT ve Turizmi Teşvik yasalanndaki değişiklik- lerle de ormanlar üzerinde söz hakkının "sahibinden alınma- sı" için uğraştığını dile getirdi. Milletvekillerine çağrı TBMM gündeminde bulunan ve Orman Yasası'nın 25 madde- sini değiştiren tasanyla 2 milyon dönümlük doğal kızılağaçlann ve aşılı kestaneliklerin yok edilece- ğine işaret eden Cafer Yüksel, milletvekillerinden ^ıırtseverliğin gereğini yerine getırerek anayasa değişiklik önerisini reddetmele- rini isteyen Or-Koop Başkanı Ca- fer Yüksel. "Eğer TBMM'deki sonuç bir referanduma yol aça- caksa halkımızın ezici çoğunlu- ğunun bu tehdidi de boşa çıka- racağına inanıyor ve hodri nıeydan diyoruz" diye konuştu. Oğrencilerin büyük başansı" •' -» tematik Olimpiyatrnda, Iz- mir Özel Yamanlar Lisesi öğrencisi Selim Bahadır birinci oldu. Özel Yamanlar Lise- si'nden yapılan yazılı açıklamada, olimpiyata katılan Yamanlar Lisesi öğrencileri Sel- man Erol ve Fatih Deniz'in gümüş,Ali Adalı'nın da bronz madalya aldığı ifade edil- di. Açıklamada, yanşmaya 71 ülkeden 426 lise öğrencisinin katildığı ve Selim Ba- hadır'ın altın madalya kazanarak önemli bir başarıya imza attığı kaydedildi. îtalyan Lisesi öğrencilerinin puanlan yanlış hesaplandı Haber Merkezi - Eğitım Servisi-2003 ÖSS'ye giren Özel îtalyan Lisesi öğrenci- lerinin Ortaöğretim Başan Puanlan yanlış hesaplandı. Sınav sonuçlan açıklanınca, Özel ttalyan Lisesi'nin okul birincisi olan öğrencisinin ortaöğretim başan puanının, okulun diğer öğrencilerinden daha düşük olduğu anlaşıldı. Okulun Türk Vekil Müdü- rü Selma Gezini, durumun düzeltilmesi için müdür yardımcısının .\nkara'ya gitri- ğini belirterek, "Gözden kaçan bu duru- mun düzeltilmesi için müdür yardımcı- mız sabah Ankara'ya gitmişti. Bize du- rumun düzeltildiğini bildirdiler" dedi. Ugur Dershanesi Rehber Öğretmeni Banu Albay, sınav sonuçlan açıklandıktan son- ra okul birincisi olan öğrencinin Ortaöğre- tim Başan Puanı'nın diğer öğrencilerden daha az olduğunun anlaşıldığını belirterek. bu durumun sınava giren bütün öğrencile- ri etkileyeceğini belirttı. Albay, bu duru- mun nedenini ise şöyle açıkladı: "Okulda 10'lu ders sistemine göre eğitim verildiği sıralarda başarısız olan ve sınıf tekrarı yapan öğrenciler bulu- nuyormuş. 5'li ders sistemine geçilince bu oğrencilerin notlan 10'lu sisteme gö- re hesaplanmaya devam edilmiş. Orta- öğretim Başan Puanı hesaplanırken, ÖSYM bu oğrencilerin notlarını yanlış hesaplamış. Okul birincisi olan Jess Morhayim'in Ortaöğretim Başan Puanı 83.929 iken, sınıf tekrarı yapan ve notlan 10'lu sisteme göre hesap- lanan bir başka öğrencinin Ortaöğ- retim Başan Puanı ise 100." Başbakan Erdoğan'ın 'yoksul öğrencilere eğitim' projesi savunması: Ozel okııllarm maliyeti daha az tstanbul Haber Servisi - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, özel okullarda öğrenci oku- tulmasına ilişkin genelgenin, Eğitim-Sen'in başvıırusu üzerine Damştay tarafından yürür- lüğünün durdurulmasını eleştirerek bilimi ve eğitimi teşvik etmek için attıklan adımlara "farklı gömlekler" giydirildiğini iddia etti. Erdoğan, dün Istanbul Menkul Kıymetler Borsası ile Milli Eğitim Bakanlığı arasında yapılan "Ulusal Eğitime Katkı Protokolü" imza törenine katıldı. Törende konuşan Er- doğan, Türkiye'de özel sektörün öğrenci ka- pasitesinin 1 milyon civannda olmasma kar- şın 600 bin öğrenci açığı bulunduğunu söy- ledi. MEB'in bu açığı kapamak için önemli bir adım attığını belirten Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Derslik açığımız var, ders- lik inşa etmektense bu okullarda koordine olalım. Maliyete baktığımız zaman, zaten devlete normalde bir öğrencinin maliyeti onlarla yaptığımız anlaşmayla mukayese ettiğimizde daha pahalı. Geçenlerde bir sendika müracaat ediyor. Arkadan bir ka- rar, "böyle bir şey yapamazsanız'. Ne oluyor, 'bu eğitünde fırsat eşitliğine terstir. Bunlar ister istemez bizde de soru işaretleri doğu- ruyor. Geç kabyoruz. Makas açıhyor." 'Dûz lise dönemi bitti' Erdoğan, Türkiye'nin ara eleman yetiş- tirmede dünyadaki en geri ülkelerden biri olduğuna dikkat çekerek düz liseler döne- minin bittiğini, meslek liselerine ağırlık verileceğini söyledi. Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik de konsolide bütçeyle çağ- daş eğitimin yaratılamayacağmı belirtti. GUNDEM MUSTAFA BALBAY I Baştarafı 1. Sayfada Enerjide Tatlı Kıyaklar Bakanlığı! Maliye Bakanlığı bizde sık sık şu çağrışıma neden olmuştu: Malı Ye Bakanlığı! Sağlık Bakanlığı'ndaki gündelik gidişe, ihatelerin hasta hallerinin önüne geçişine bakıp tedaviyi ad değişikliğinde aramıştık: Sığlık Bakanlığı! Kimi olaylar karşısında içişleri Bakanlığı'nın ışlev- sizliğine bakıp, bakanlığın adına küçük bir ek yap- mıştık: Hiçişleri Bakanlığı! Kültür Bakanlığı koltuğuna film yakmayı övecek kadar ileri giden kişilerin oturmasına bakıp, kırılmış- tık: Kül Türü Bakanlığı! Kimi Devlet Bakanlıklarının kendi işlevlerini hiç il- gisi olmayan kurumlara bırakmalarına üzülmüştük: Devret Bakanlığı! Sozü uzatmayalım... Ne yazık ki AKP hükümeti de geçmiştekilerden farklı bir icraat yöntemi benimse- medi. Yukarıdaki bakanlıklann tümünün tüzel kişili- ğine büyük saygımız var. Ancak uygulamada bugün hangisinin adını ne kadar değiştirmek gerekiyor? Yanıtı okura bırakalım! Faili meşgul Vatan gazetesi, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldı- nm'la ilgili bir haber yakaladı. Başarıyla arkasını ge- tirdi, devam ettirıyor. Haberin özeti şu: Bakanın oğlu Erkan Yıldırım'a Santour şirketi 200 bin Euro borç veriyor. 24 yaşındaki Erkan Bey, bu parayla bir gemi satın alıyor. Bu "verişten" hemen sonra "alış" işlemine geçi- liyor. Ankara feribotu Erkan Yıldırım'a borç veren Santour'a ihalesiz kiralanıyor! Haber deşildikçearkasıgeliyor... Santour veonun kardeş şirketi Sancak Lines bağlantıları ortaya çıkı- yor. Binali Yıldınm'ın milletvekili seçilmeden önce Sancak Lines'ın genel müdüriüğünü yaptığı belge- lerıyle açıklanıyor! Oğul Erkan da ince bir zekâ ömeği göstererek sa- tın aldığı gemiye şu adı veriyor: Derin Denız! Gerek Yıldınm gerekse hükümetin öteki üyeleri konuyla ilgili sorulara ya kaçamak yanıt veriyorlar ya da doğrudan bakana destek veriyorlar. önümüzde- ki günlerde bir açıklama yaparlarsa belki olayın on- lann cephesinden görünümünü de öğrenmiş oluruz! Ne diyelim? Gemisini başkasına aldıran kaptan! Lafla peynir gemisi yürümez, torpille yürür! Torpilini bulamayan gemiye hiçbir rüzgârın fayda- sı olmaz! Gemisini siyasete oturtamayan karaya oturtur! Yüdınm'la ilgili tartışmanın TBMM Yolsuzlukla Mü- cadele Komisyonu'nun çalışmalarını tamamlama işkencesi çektiğı dönemle çakışması hoş birdurum oldu. Komisyon üyeleri, geçen dönemden kim var- sa listeye sokalım, yüce divanın yolunu bilmeyen bakan, başbakan kalmasın arayışında... Komisyon görevini resmen tamamlayalı 3 haftaoldu. Ama kim- lerin yolsuzluk listesine gireceği belli olmadı. Belki de bu komisyonun raporundan sonra şöyle bir ta- nımla da karşılaşacağız: Faili meçhul yolsuzluk dosyaları! Geçmişe bakıyoruz, ışin içinden çıkmak olanak- sız... Bugüne bakıyoruz, işin içine girmek olanak- sız... Bugünkü olaylar için de şu benzetmeyi yapa- bilıriz: Faili meşgul! Adamların acelesi var... Geminin yüzmesi lazım... ankcum@ttnet.net.tr Türkiye IMF'nin kontrolünde Hükümete ofengeliANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - IM- F'nin, sadece SSK ve Bağ-Kur primlerinin tahsilatını değil, tüm ka- mu alacaklannı içerecek bir düzenlemeyle hükü- metin banş adı altında getirebileceği 'af'lan kontrol etmek için çalış- ma başlattığı öğrenildi. IMF'nin, Brezilyalı sosyal güvenlik uzmanı Everardo Maciel baş- kanlığındaki ekibi ile yürüttüğü çalışmalann, hükümetin kamu mali- yesi dengesini bozabile- cek elektrik, prim aifı gi- bi yeni aflan engelleme- ye yönelik olduğu belır- tildı. IMF Türkiye Ma- sası Şefi Rıza Mogha- dam, önceki gün ekono- miden sorumlu Devlet Bakanı Ali Babacan ile birlikte yaptığı basın toplantısmda, "Önemli olan SSK ve Bağ- Kur'un geçmesi ve sos- yal güvenlik primleri- nin tahsilatının güçlen- dirilmesidir. Genel af gibi sistemin sürdürü- lebilirliğini tehlikeye atacak bir uygulamaya gidilmeyecektir" diye konuşarak hükümeti üs- tü kapali uyarmıştı. P- 7 den geçir- menin tamamlanması için sadece SSK ve Bağ- Kur yasalannın Mec- lis'ten geçmesini şart koşarken atıl istihdam ile taahhüt edilen yapı- sal düzenlemelerin 6. gözden geçirmeye bıra- kılacağı ifade edildi. Kamu kesiminde ihti- yaç fazlası 25 bin 81 per- sonelin saptanarak belli bir takvim uyannca sene sonuna kadar işten çıka- nlmasına yönelik hükü- met taahhüdünün, gün- demde olantoplusözleş- melerin sonuçlanması- nın beklenmesi amacıy- la ertelendiği belirtildi. Hükümetin, emekliliği gehniş olanlann emekli edilmesine yönelik uy- gulamayı çalışanlann zamlannı almalanndan sonraya bırakmak istedı- ği, IMF'nin bu isteği "anlayışla" karşıladığı ifade ediliyor. Ekim ayının sonuna doğru tamamlanması beklenen 6. gözden ge- çirme çalışmalannda ana çatıyı, bu zamana kadar tamamlanamayan yapısal düzenlemeler ile 2003 yılı kamu maliyesi dengesi ve 2004 yılı büt- çe rakamlannın oluştu- racağı bildirildi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear