Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 19 TEMMUZ 2003 CUMARTESİ
8 HABERLERIN DEVAMI
TURKİYE
Istanbul PB 31 Sinop Y 26 Adana A 34
Edime PB 32 Samsun Y 25
Kocaelı PB 30 Trabzon Y 25
Çanakkale PB 31 Giresun Y 25
Izmır A 35 Ankara B 30
Manisa A 34 Eskişehır B 28
Aydtn A 37 Konya B 30
Denızli A 35 Sıvas B 26
Zonguldak Y 26 Antalya A 34 Kars
Mersin
Diyarbakır
Şanlıurfa
Mardin
Siirt
Hakkâri
Van
A
A
A
A
A
A
A
32
37
40
34
36
31
29
Y 26
Açık
Yurdun kuzey kesım-
len parçalı bulutlu. Ba-
tıveOrtaKaradenizkı-
j ılan. Doğu Karadenız
ıle Doğu Anadolu'nun
kuzeydoğusu sağa-
nak ve gök gürültülü
sağanak yağışlı, dığer
yerler az bulutlu ve
açık geçecek. Hava sı-
caklığında onemlı bır
değışıklık olmayacak.
DIŞ MERKEZLER
Oslo
Helsınkı
Stockholm
Londra
Amsterdam
Brüksel
Parıs
Bonn
Y
Y
Y
Y
Y
Y
Y
Y
24
26
27
25
23
27
30
25
Münih Y 28 Zürih
Berlın
Budapeşte
Madrıd
Viyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atına
Y
Y
B
Y
B
A
A
A
24
26
33
26
26
30
32
33
Y 27 Şam
Moskova
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bişkek
Tiflıs
Kahire
A
B
Y
B
Y
B
Y
A
2b
34
24
37
30
21
17
35
A 38
Parçalı buiutİL H 6- ut'j t
Çok bulutlu • • f c Yağmufiu SUIL kar , Gok güaııtülü
G U N C E L CLIVEYT ARCAYÜREK
• Baştarafı 1. Sayfada
Üstelik sözlü de değil yalanlama, Başkan
Bush'un emriyle yazılan bir mektupla.
Üstüne üstlük zamanlaması da hayli ilginç. Ne
söyleyeceğini, neyapacağını kestiremeyen politi-
kacılanmızın beklemediği içerikte, beklemediği bir
zamanda gelen bir mektup.
Başbakan'ın "yanlış hesap Bağdat'tan döner"
diye yükseklerden atıp ahkâm kestiği, Dışişleri Ba-
kanı Abdullah Gül'ün "ABD hatasını anladı" de-
diği sırada Savunma Bakanı Donald Rumsfeld;
bizimkilere hadi canım sen de dercesine, özür di-
lemek. üzüntü duymak bir yana, Süleymaniye
olaylarındaTSK'yi hatalı bulduklannı yineleyen bir
mektup postaladı.
Başbakanı bir bakan düzeyinde gördükleri için
midir, yoksa askerierle hükümetin arasını biraz da-
ha açmaya yönelen bir politikanın gereği midir?
Bugünlerde bu davranışın anlamını kestirmek el-
bette zor, hatta olanaksız.
Ama Rumsfeld'in mektubu tam metin açıklanın-
ca durum, RTE'nin bile anlayacağı kadar açık ve
seçik ortaya döküldü. Dışişleri bürokrasisinin ba-
kanıyla birlikte mektuptaki suçlamalan sakladıkla-
n, saptırma bilgilerle kamuoyunu uyutmaya, gazı-
nı almaya çabaladıkları belgelendi.
Bizim savımız neydi? ABD, hatalannı baştan so-
na kabul etmişti! Oysa mektup tam tersini savu-
nuyor. Rumsfeld askerierimizi suçluyor. Amerikan
askerlerinin baskın düzenlemesini haklı, hatta zo-
runlu bir eylem gibi gösteriyor.
Askeri güçlerinin harekete geçmesine neden
olarak "gözaltına alınanlardan en az bazılarının
komplo içinde bulunduğuna yönelik bilgileri" oldu-
ğunu ve "çok sayıda silah, patlayıcı maddeler ve
zamanlama cihazlannın gözaltına alınan üniforma-
sız personel ile birlikte ele geçirilmesinin kuşkula-
nnı arttırdığını" söylüyor.
Irak savaşından sonra Savunma Bakanlığı'nın
ikinci adamı Wolfowitz'in TSK'yi eleştiren, hatta
eleştiri sınırlarını aşan suçlamalannı, Süleymaniye
olaylannı vesile ederek bu kez Bakan Rumsfeld yi-
neliyor. Hükümeti tutuyor, TSK'yi suçluyor.
"Türk hükümetinin Kuzey Irak'taki koalisyon fa-
aliyetlerine karşı zarariı bir harekete yetki verme-
yeceğini ve destektemeyec&ğini biliyoruz" cümle-
si, hükümeti kollayan, TSK'yi suçlayan bir anlam
içermiyor mu?
Rumsfeld, sanki TSK'yi sivil yönetime jurnalliyor.
Kuzey Irak'ta askerlerimizin hükümetten haber-
siz, Genelkurmay emriyle başına buyruk hareket
ettiğini söylüyor.
• • •
Rumsfeld mektubunun dostlukla ilgisi yok!
Rumsfeld, okşayıcı klasik kimi söylemlerle AB-
D'nin saptadığı sözde gerçekleri Türkiye'nin kabul
etmesini istiyor.
Doğruluğu kuşkulu istihbaratın Amerikan asker-
lerini "haklı görülebilecek nedenlerle acil birşekil-
de davranmaya" ittiğinL yani askerlerimizin baş-
lanna çuval geçirerek, ağır hakaretlerde bulunarak,
bürolan talan ederek hareket ettiklerini doğruluyor.
Ne yazık ki; hükümet bu sınırsız saldınyı sineye
çekiyor.
ABD ile aramızdaki stratejik dostluğun giderek
güçleneceğinden kuşku duymadığını içeren de-
meçler veriyor.
Güçlünün karşısında boyun eğen birsiyaset, bir
iktidar.
Zılgıtlı mektubu aldığından beri suspus olan bir
başbakan. Ancak bir savunma bakanının bir baş-
bakana diplomatik nezaket kurallannı hiçe saya-
rak mektup yazamayacağını savunulara dayanak
yaparak ağır havayı dağıtmaya çalışan, dağıtaca-
ğını sanan bir hükümet!
• • •
Kasımpaşalı Recep Bey nerede? Nerede olur-
sa olsun, kime karşı olursa olsun sözünü esirge-
mediğini, esirgemeyeceğini söyleyen, bir efe üs-
lubuyla iki yana sallanarak vücut diliyle meydan
okuyan Recep Bey, nerede?
PKK'yi yaşatmayacaklannı söylemek, dostluğu
övmek, suçladığı ordunun onurundan söz etmek,
cesaretini övmek.. bir iki parmak bal.
Yutan olursa demeyelim. İktidar yuttu bile.
Bizde bu kişiliksiz, cesaretten yoksun bir iktidar,
imam hatip kültürü ile dünya devlerini ve ülkeyi yö-
neteceği sanısıyla Başbakanlık koltuğunda otu-
ran bir Başbakan varken...
Osmanlı tokadını unutan Türkiye, daha çoook
Amerikan tokadı yer!
Milli Görüş'e suspayı
M Baştarafı 1. Sayfada
Bunun üzerine sekre-
tere yönelttiğimiz, "İha-
leye şirket adına katılan
Demircan'ın görevi ne-
dir" sorusuna ise "Yet-
kim yok. Açıklaya-
mam" yanıtını almakla
yetindik. Milli Gaze-
te'den aldığımız telefonu
birkaç saat sonra yeniden
aradığımızda ise bu kez
telefonumuz dahi açıl-
madı
SEKA Aksu işletmesi
1971'de32milyondola-
ra kurulan ve bugün için
40.5 trilyon lira değer bi-
çilen bir işletme. Selülöz-
tş Giresun Şubesi'nin
verdiği bilgiye göre SE-
KA Aksu'nun makıne
aksamı 20 trilyon lira, bi-
nalan ise 7 trilyon lira be-
delle sigortalı.
Arazisinin de 2003 de-
ğerinin belediye rayiç ar-
sa bedeline göre ise 12
trih/on lira ettiği hesapla-
nırken 125 lojmandan da
1 trilyon Hra getiri sağla-
nabileceği belirtiliyor.
Böylece Aksu'nun bu-
günkü toplam değeri 40
trilyon lira gibi bir raka-
ma ulaşıyor.
SEKA
J
da grev ha&rlığı
İZMİT (AA) - Türki-
ye Selüloz ve Kâğıt Fab-
rikalan AŞ (SEKA) iş-
yerlerinde, grev hazırlığı
yapıldığı bildirildi.
Selüloz-tş Sendikası
Genel Başkan Yardımcı-
sı Suat Çorbacı, Kamu
tşverenler Sendikası ile
mart ayrnda başlattıklan
görüşmelerden bugüne
kadar sonuç alamadıkla-
nnı, arabulucunun da
"istenilen zemini oluş-
turamadığım" belırte-
rek "Önümüzdeki haf-
ta grev kararı alacağız"
dedi.
SEKA'daki toplusöz-
leşme görüşmeleri Gire-
sun, Balıkesir, Çaycuma,
Izmit. Silifke ve Afyon
işletmelerindeki yaklaşık
4 bin işçiyi kapsıyor.
ABD'den Irak için 3 öneri• Baştarafı 1. Sayfada
ni sürdürme konusunda istekli ol-
duklan mesajını verdiği öğrenil-
di. ABD Merkez Kuvvetler Ko-
mutanf nın temaslan öncesinde
ABD'nin Avrupa'daki kuvvetleri-
nin komutanı ve NATO Avrupa
Müttefik Kuvvetler Komutanı
Orgeneral James Jonesun da
başkentte kısa süreli temaslarda
bulunması dikkat çekti.
İlk ziyaret Ziyal'e
Orgeneral Abizaid. akşam saat-
lerinde geldiği Ankara'da ilk ola-
rak Dışişleri Bakanlığı'nı ziyaret
ederek Müsteşar Büyükelçi Uğur
Ziyal ile görüştü. Irak konusun-
da genel görüş alışverişinde bu-
lunulan ziyarette Ziyal'in "I-
rak'a bütün olarak bakılması
ve bölgelerde farklı uygulama-
lardan kaçınılması gerektiğini"
anlattığı öğrenildi.
Orgeneral Abizaid'in yaklaşık
yanm saat süren görûşmede.
ABD yönetiminin Irak'ın "nor-
malleşme" süreci tamamlanana
kadar gerekeni yapma ve bölgede
kalma konusunda kararlı olduk-
lannı vurguladığı bildirildi. Abi-
zaid'in bölgede terörün her türlü-
süne karşı olduklan mesajını ver-
mesi, Ankara tarafından olumlu
karşılandı.
ABD'li orgeneral, Dışişleri Ba-
kanlığı'nın ardından Genelkur-
may Başkanlığf na geçerek Ge-
nelkurmay Başkanı Orgeneral
Hilmi Özkök ve Genelkurmay
İkinci Başkanı Orgeneral Yaşar
Büyükanıt ile bir araya geldi.
Diplomatik kaynaklardan edini-
len bilgilere göre ABD'li orgene-
ral, temaslannda 3 önemli dosya-
yı açtı.
ABD tarafının gündeme getır-
diğı ilk konu, Kuzey Irak'ta Türk
askeri faaliyetlerinin ABD ıle eş-
güdümü oldu. Süleymanıye'de
yaşanan olaylann tekrarlanma-
ması için bölgede Türk ve ABD'li
askerlenn yer alacağı eşgüdüm
noktalannın oluşturulması, Türk
ırtibat subaylannın Bağdafta gö-
revlendırilmesi gibi seçeneklerin
ele alındığı kaydedildi.
KADEK'i çözelim,
biz silahsızlandırahm
ABD'li komutanın açtığı ikin-
ci dosya Kuzey Irak'tan KA-
DEK'in çıkanlması oldu. KA-
DEK'in çözülmesı ve bölgeden
çıkarılması için görüşlerini dile
getiren Abizaid'in, KADEK'in si-
lahsızlandınlmasında ABD güç-
lerinin etkin rol olmasıru önerdi-
ği belirtildi.
Orgeneral Abizaid'in Irak'm is-
tıkran için Türkiye ıle ışbirlığıni
METİN
TOKER
Metin Toker anıldı
Usta gazeteci ve yazar Metin Toker ölümii-
nün birinci yılında ailesi ve sevenleri tarafın-
dan anıldı. Cebeci Asri Mezarüğı'nda ger-
çekleştirilen anma törenine eşi Özden Toker,
kayinbiraderi Erdal İnönü, gazeteci Hasan
Cemal. Kamran Inan, CHP Genel Sekreteri
Önder Sav, Gazeteciler Cemiyeti Başkanı
Nazmi Bilgin, Cumhurbaşkanlığı Basın Baş-
danışmanı Metin Valnıan, Çankaya Belediye-
si Başkanı Haydar Yılmaz. Venimahalle Be-
lediye Başkanı Tuncay Alcmdaroğlu. eski
MHP Millet\ekili Şevket Bülent Yahnici ve
dostlan katıldı. Eşi Ozden Toker onsuz bir yı-
lın zor geçtiğini ve onu çok özlediğini belir-
tirken CHP Milletvekili olan kızı Gülsüm Bil-
gehan Toker ise onun fikirlerine çok ihtiyaç
duyduklannı ve arkasında iyi anıjar bırak-
tığinı söyledi. (Fotoğraf: SERDAR ÖZSOY)
arzuladıklannı da kaydettiği, bu
çerçevede Irak istikrar gücüne
Türkiye'nin olası katkısını sordu-
ğu ifade edildi.
Diplomatik kaynaklar, Türki-
ye'nin daha önce ABD'ye bir tu-
gaya kadar askeri birlık destek ve-
rebileceğini ilettiğini, ancak .An-
kara'nın görev yeri başta olmak
üzere birçok konuda önceliklen
bulunduğunu belirttiler.
ABD'nin talebini somutlaştır-
masınm ardından bu konulann
müzakeresine başlanabileceği be-
lirtiliyor.
Hükümetin Irak'a asker gön-
derme için Meclis'ten bu yönde
bir karar çıkarması da gerekiyor.
Abizaid'in Genelkurmay'daki
görüşmesi yaklaşık iki buçuk sa-
at sürdü. Geceyi Ankara'da
geçiren ABD'li orgeneral bugün
sabah erken saatlerde Ankara'dan
avnlacak.
Rumsfeldin mektubu
Baykal:Baskın
karannın yerel
olmadığı ortada
ROMA (Cumhuriyet Bürosu)
- CHP Genel Başkanı Deniz
Baykal. ABD Sa\Tinma Bakanı
Donald Rumsfeld'in Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan'a
gönderdiği mektubun
kamuoyuna açıklanmamasının
üzüntü venci olduğunu söyledi.
Baykal. "Mektup,
Süleymaniye baskını
karannın oradaki yerel
nygulamalardan değil,
VVashington tarafından
alındığını gösteriyor" dedi.
'•Açıkianmaması
üzüntü verici'
Roma'daki Sosyalist
Enternasyonal toplanhsına
katılan Baykal, Rumsfeld'in
Erdoğan'a gönderdiği mektupla
ilgili Türk gazetecilerin
sorulannı yanıtladı.
"Mektubun kamuoyuna
açıkianmaması üzüntü
vericidir" diyen Baykal,
olaylann, ABD Dışişleri ve
Savunma Bakanlığı'nın bilgisı
dahilinde gerçekleştiğinin
anlaşıldığını söyledi. Baykal,
"ABD, Süleymaniye
olaylarında "biz haklıyız'
demeye getiriyor"
değerlendınnesinde bulundu.
Giil ^mektupta' yanıltlı
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -ABD Sa-
vunma Bakanı Donald Rumsfeld'in Ankara'yı
kanştıran mektubunda, Kuzey Irak'ta gözaltına
alınan Türk timinin "ABD'nin koalisyon güç-
lerine karşı eylem" hazırlığında olduğunu öne
sürdüğü ortaya çıktı. Rumsfeld'in mektubunun
tam metninin basına sızması. Dışişleri Bakanı
Abdullah Gül ve hükümeti güç duruma düşür-
dü. ABD'nin iddialanna yanıt vermek yerine
mektubu savunan Gül'ün. Rumsfeld'in "olay-
dan üzüntülerini dile getirdiği" ifadelerinın
de doğru olmadığı anlaşıldı. Rumsfeld mektu-
bunda üzüntü belirtecek hiçbir ıfadede bulun-
mazken. Sülevmaniye baskını için "haklı ve
acil nedenleri" olduğunu savundu.
Rumsfeld'in Başbakan Recep Tayyip Erdo-
ğan'a gönderdiği mektubun Washington'dan
basına sızması üzerine daha önce mektubun
olumlu mesajlar içerdiğını belırten Gül, dün ga-
zetecilere "polemiklere girmemek gerektiği-
ni" söylemekle yetindi. Gül. CNN Türk'te ka-
tıldığı programda ise olumlu taraflanru anlata-
rak mektubu savunmaya devam etti. Sorulara
karşı sinirlı tavırlan dikkat çeken Gül, mektup-
ta Kuzey Irak'ta hükümetin bilgisi dışında fa-
aliyetler iması için "Böyle imalar olabilir, a-
ma bunlar doğru değildir" açıklamasını yap-
tı. Rumsfeld'in mektubunun tam metninde,
Gül'ün önceki açıklamalannı yalanlayan şu ifa-
deler dikkat çekti:
Mektupta ne özür ne üzüntü var:
Gül. önceki gün gazetecilere vaptığı açıkla-
mada Rumsfeld'in mektubunda "üzüntüleri-
ni dile getirdiğini" söyledi. Ancak Washıng-
ton'da basına sızan mektupta. Rumsfeld'in
üzüntü belirten tek bir ifadesinin bulunmadı-
ğı açığa çıktı.
Rumsfeld, baskının haklı olduğu-
nu savundu: Gül'ün olumlu mesajlar içer-
diğini söylediği mektupta, Kuzey Irak'taki Türk
timleri içinçokağıriddialarayervenldi. Rums-
feld mektubunda şunlan söyledi: "Umarım,
askerlerimizin oluşturduğu ve gerçekleri
araştıran Ortak Komisyon'un çabaları, bi-
zim askerlerimizin ve subaylarımızın, Süley-
maniye'deki tcsisc baskın yapmak için haklı
ve acil nedenleri bulunduğu yolunda size gü-
ven kazandıracaktır. Bizim askeri güçlerimi-
zin süratle hareket etmesinin temellerini, bir
suikast tehdidi ve koalisyona karşı eylemle-
rin hızla destabilize edici sonuçlan olabilece-
ği oluşturdu."
Zamana duyarlı istihbarat bilgimiz
Vardl: Gül'ün önceki gün yaptığı "Mektup-
ABD'YE KADEKLİ ÜYE TEPKİSİ
tan, ABD yönetiminin baskından haberdar
olduğu mesajı çıkmıyor" açıklamasımn da
gerçeği yansıtmadığı ortaya çıktı. Rumsfeld,
baskının ele geçen istihbarata dayandığını şu
sözlerle anlattı: "Bizim askeri güçlerimiz ha-
rekete geçti, çünkü gözaltına alınanlardan en
az bazılarının Kuzey Irak'taki koalisyon fa-
aliyetlerine karşı komplo içinde bulunduğu-
na yönelik zamana duyarlı istihbarat bilgile-
rinıiz vardı."
Gül. dün Bakanlık'tan aynlırken gazetecile-
rin sorulan üzerine. Türkiye'nin Kuzey Irak'tan
kademeh çekiliş için ABD ile anlaşma sağladı-
ğı haberlerini yalanladı. Gül, "Söylenenler
doğru değil. Orada terör örgütü var olduğu
süreceTürk Silahlı Kuvetleri ve Türkiye, üze-
rine düşeni yapacaktır" diye konuştu.
Gûl salı gûnû gidiyor
Gül, gelecek hafta salı günü ABD'ye gidecek,
çarşamba günü Türk kuruluşlan ve Musevi lo-
bileriyle görüşecek. Gül'ün perşeme günü ABD
Başkan Yardımcısı Dick Cheney ve Dışişleri
Bakanı Colin Powell ile ayn ayn görüşmesi
bekleniyor. Gül cuma günü de Başkan Bush'un
Ulusal Güvenlik Danışmanı Condoleezza Ri-
ce ile bir araya gelecek.
GÜL: KFOR SALDIRIYIİNCELİYOR
A>KARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Türkiye, terör örgütü
PKK/KADEK'in dostu olduğu-
nu açıklayan Mahmut Os-
man'uı Irak Yönetim Konse-
yi'ne atanmasına tepki gösterdi.
Ankara'nm tepkisi Dışişlen Ba-
kanlığı'na çağnlan ABD'nin An-
kara Büyükelçiliği Müsteşan
Robert Deutsch'a ıletildi
Edinilen bilailere 2Öre,
PKKTCADEK ile bağlantılannın
sürdüğünün saptanması üzenne
Osman'ın üyeliğine karşı ABD
nezdinde girişimlerde bulunul-
ması kararlaştınldı. Dışişleri Ba-
kanlığı Ortadoğu Dairesi Genel
Müdürü Tahsin Burcuoğlu, De-
utsch'la görüşerek terör örgütü-
ne yakınlığını gizlemeyen bir is-
mın Irak Yönetim Konseyi'ne
atanmasının anlaşılmaz bir tu-
tum olduğunu belirtti. Washing-
ton'da da Büyükelçi Faruk Lo-
ğoğlu'nun yönetim nezdinde gi-
rişimlerde bulunduğu öğrenildi.
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Kosova'da görev ya-
pan Türk askerine 4 Alman as-
kerince tacizde bulunulması An-
kara'da tepki yarattı. Dışişleri
Bakanı Abdullah Gül, gazete-
cilerin sorulan üzerine "Olay-
lar oluyor,olaylann üzerine gi-
diliyor" diye konuştu.
Dışişleri Bakanlığı yetkilileri
de olayla ilgili incelemenin Ko-
sova'da görevli KFORbünyesin-
de sürdüğünü, incelemenin so-
nuç lanmasımn ardmdan yeni bir
değerlendirme yapılabileceğini
bildirdi. 4 Alman askeri Priz-
ren'de NATO'ya bağlı görevini
sürdüren Türk taburunda görev-
li Yüzbaşı Orkun Özeller'e ge-
çen cumartesi günü saldırdı.
Türk subayını askeri araca bin-
dirmeye çalışan ancak Özel-
ler'in direnmesi üzerine coplar-
la saldıran Alman askerleri. Yüz-
başı'nın sılahını da almak iste-
miş ancak başaramamışlardı.
GUNDEM MUSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
değerlendirirsek, Türkiye bu yönetimi Irak'ın temsil-
cisi olarak "tanımayı" henüz düşünmüyor. önce, yö-
netımin ülkede ne kadar tanındığına, kabul edildiği-
ne bakacak, sonra karar verecek. Üyelerin kimlikle-
rini tanıma konusu ise karışık.
Tanımanın ikinci anlamı üzerinde duracağız...
Geçici yönetim atanalı neredeyse bir hafta olacak,
hâlâ Türkmenler adına yönetime giren Songül Ça-
buk hakkında tatmin edici bilgiler yok. Artık gazete-
ler de işin mizahına girdi, soruyor:
- Kız sen Irak'ın neresindensin?
- Kim bu Songül Hanım?
Farklı kaynaklardan gelen bilgilere göre, Türkmen
üyenin başlıca bilinen özelüği kardeşlerinin ABD or-
dusunda görevli olması. Başlı başına bu bile Songül
Hanım'ın seçilmesi için yeterli, deyip öteki üyeye
geçelim...
Geçici yönetimin Kürt temsilcileri arasında adı ge-
çen Mahmut Ali Osman'ın ilk gün bilinen tek özel-
liği vardı:
Doktori
Sonradan Mahmut Bey'in, KADEK'eyakın bir isim
olduğu ortaya çıktı. Osman'ın Öcalan'ın onursal
başkanı olduğu Kürdistan Ulusal Kongresi (KNK)
İÇinde yeralan "Kürtlerarası Banş Komitesi'nde" ak-
tif rolünün bulunduğu gelen bilgiler arasında... Os-
man'ın değerlendirmesi şu:
"En ufak bir kazanım tüm parçalann kazanımıdııi"
Türk-Amerikan ilişkilerinde yaylanma
Türkiye, geçici yönetimdeki Türkmen temsilciyi
tanımıyor, Kürt temsilcilerinden biri de terör örgütü
destekçisi çıkıyor!
Benzer bir durum Güneydeki Şiiler için de geçer-
li. Üyelerin çoğunu tanımayan Şiiler, Basra'da soka-
ğa döküldüler:
"Biz de bu yönetimi tanımıyoruz..."
Buna karşın 25 kişilik geçici yönetimde 7 kişinin
katı Islamcı olduğu haberleri var. Bu temsilciler için-
de Irak Hızbullahı'nın adamlarının bile olduğu söy-
leniyor.
Bu karmaşa içinde Irak'ın yakın geteceğini öngör-
mek gerçekten çok zor. Bilinen bir şey var ki, Irak'a
demokrasi getirmek aşkıyla ayda 4 milyar dolar har-
cayan ABD, bunun karşılığını fazlasıyla almak için sa-
bırsızlanıyor. Ancak Irak'ta istikrarı sağlamakta da
zorlanıyor. Zaferi korumanın zafere ulaşmaktan da-
ha zor olduğunu gösteren tipik bir durum.
Amerikan yönetimi de savaşın bittiğinın resmen i-
lan edildiği günden bu yana 40'a yakın askerini kay-
bettıkten sonra durumu itiraf etti:
"Karşımızda gerilla savaşı belirtilen veren sistem-
li bir direniş var."
Işte böyle bir ortamda ABD Merkezi Kuvvetler Ko-
mutanı Orgeneral John Abizaid ile ABD'nin Avru-
pa'daki kuvvetlerinin komutanı Orgeneral James
Jones Ankara'ya geldi!
ABD yönetiminin AKP hükümetinin sırtını sıvazla-
dığı, orduya da sırt dönme belirtileri verdiği bir dö-
nemde yapılan ziyaretin amacı ve sonuçları ne ola-
bilir?
Başından beri vurguladığımız gibi ABD bölgede is-
tikrarlı ama bağımsız hareket etme yeteneği olma-
yan bır Türkiye istiyor. Irak'ta Türk askerlerinin kar-
şı karşıya kaldığı durum aylardır devam eden gelişi-
min son halkası. Ağzımızdan yel alsın ama, ABD'nin
çuval lama olayındaki tutumu bölgede benzer tatsız-
lıkların önümüzdeki dönemde de yaşanabileceğini
gösteriyor!
Benzetmede kusur olmaz, ABD sanki bir yayı iyi-
ce bastırıp kendi istediği haznenin içine sokmak ve
ondan yararlanmak istiyor...
Yay gerçekten de işlevseldir. Pek çok işe yarar...
Araba yayı vardır, kilit yayı vardır, kanepe yayı var-
dır...
Ama bastırıp bastırıp istediğinız hazneye soka-
mazsanız hiç de iyi olmaz! Bir bakmışsınız yay fırla-
mış, elden çıkıp gitmış!
ankcu m@ttnet. net.tr
Mescitliopartman ruhsatsız
ALPER tZBUL/ ER-
HAN KEMAL ÖZMEN
Maltepe'de müftülük
izniyle apartman altına
açılan "Nur Mescidi"nin
bulunduğu Nur Apartma-
nı ruhsatsız çıktı. Bina ile
ilgili olarak 6 Ekım 1999
ve 29 Arahk 1999'da iki
kez yıkım karan venldi.
Müftülük ise "cami be-
ratı" verirken Istanbul
İmarYönetmeliği'nde yer
alan dini tesislerle ilgili
maddeyi yoksaydı. Malte-
pe Müftülüğü'nün verdiği
izinle açılan "mescit" ts-
tanbul Valiliği'ni de hare-
kete geçirdi Gazetemiz-
de yer alan haber üzerine
Istanbul Valiliği. mescit
ile ilgili olarak bir ön in-
celeme başlattı. Müftülük
tarafından izin verilen
•4
mescit"le ilgili yasal da-
yanağın araştınldığı ve il-
gililenn görüşlenne baş-
vurulduğu belirtildi.
"Hacegan Tarikatı"
üyesi olduğu iddia edilen
cüppeli. şalvarlı, sakallı
kişilerce altında "mes-
cit" açılan Nur Apartma-
nı'nın ruhsatsız olduğu
ortaya çıktı. Binanın ya-
pımı sırasında yurttaşla-
nn şıkâyetı üzerine yapı-
lan incelemeler sonucu
ınşaatı iki kez zabıt tutu-
larak durdurulan ve yıkım
karan verilen bina ta-
mamlandı. Istanbul îmaı
Yönetrr
%
'
;
*i'nin dini te-
sisl naddesinde
"İmar planlarında dini
tesis veya kentsel sosyal
tesis alanları olarak be-
lirlenmiş imar parselle-
rinde yapılabilirler.Yeni
planlama bölgelerinde,
imar parseli 3 bin 500
metrekareden az olma-
yacak şekilde yapüacak-
tır" denilmesıne karşın
Maltepe Müftülüğü, me-
kana "cami beratı" ver-
di. Müftülük yönetmelik-
te. "Yapılanma Şartla-
n" başlığı altında belirti-
len "İmar planında ak-
sine bir hükünı olmadı-
ğı takdirde, yapılanma
koşullarına uygun imar
parselinde. parsel sınır-
larına en az 10 metre
mesafe bırakılmak şartı
ile ayrık yapı nizamında
tertiplenebilirler" ibare-
sini de uygulamaya gerek
görmedi. Büyük deprem
riski olan İstanbul'da müf-
tülüğün "cami beratı"
verdiği ve 354 kişilik ka-
pasite biçtiği bodrum ka-
tına. deprem yönetmelıği
ile ilgili hiçbir araştırma
da yapılamadı. Dıyanet
lşleri Başkanlığı'nın
1995/1 sayılı genelgesine
göre birbırine yakın cami-
lerin hepsıne ses cihazı
konamayacağı belirtili-
yor. Bölgede dar alanda 5
cami olmasına karşın
apartman üzerine 3 ho-
parlör koyarak buradan
ezan okunduğu ve vaaz
verildiği yurattaşlarca di-
le getirilmişti.