22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 12 TEMMUZ 2003 CUMARTESİ HABERLER DÜNYADA BUGUN 4Lİ StRMEN Etnik Saplantının Abes Mantığı Turk kamuoyu ulkesının ıç çıkmazlan buyuk dış sorunlanyla yoğun bır bıçımde uğraşırken 6 Temmuz Pazar gunu Korsıka'da yapılan referanduma yete- mce eğılmek olanağı nı bulamadı Korsıkalı Fransızlar, referanduma sunulan metne çok ufak bırfark ıle "hayır" dedıler "Hükümetın Korsık&'ya yenı bırstatu veren tas- lağını kabuledıyormu~sunuz"sorusuna, katılan seç- menın yuzde 50 98'ı "hayır" yanıtını verdı Bızım basında, bu k onuda gozume tek yazı çarp- tı doğrusu o da çok acelecı genellemecı ve cahıl- ce yazılmıştı Adını ve»rmek ıstemedığım yazar, oy- lamadan Korsıkalıların Fransız merkezı devletı ıle yaşamak ıstedıklerı sonucunu çıkanyordu Keşkeoyleolsaydı, ama ne yazık kı değıldı Işın ılgınç yonu, Chirac-Rafîarin ıktıdan gıbı, sos- yalıst muhalefet de refform tasarısını desteklıyordu Bu da normaldı çunkru daha once Lionel Jospin, sosyalıst partı ıçınde Chevenement'nın aynlması- na yol açacak buyuk çatlaklan goze alarak, bu yo- lu zaten kendısı açmıştı 270 bın nufuslu, Korsıka Adası'nda yaşayan Fran- sızlann oyuna sunulan taslağa ulaşmak çok kolay olmamıştı • • • Çok değıl, 12 yıl once sosyalıst Joxe'un hazıria- dığı reform projesının "Tek ve bolünmez bır bütün olan Fransız ulusunun tamamlayıcı parçası olan Korsıka halkı" deyımın ı taşıyan 1 maddesı, Anaya- sa Mahkemesı tarafından, anayasanın 1 maddesın- de dıle getırılen Frans-ız ulusunun teklığı ve bolun- mezlığı ılkesıne aykırı gorulerek ıptal edılmıştı Lionel Jospin ın tasarısı ıse "Cumhunyetçı" Jean Pıerre Chevenement'nın, buyuk tepkısıne ve once Içışlen Bakanlığı, sonra da partıden aynlmasına yol açacaktı Goruluyor kı, aslında reddedılen taslak, Fransa da buyuk bır duşunce devnmının uaınuydu Taslak "Yukan Korstka" ve "Güney Korsıka"dı- ye ıkı ıdan bolume ayrılan Ada'yı butunleştırıyor, Bastıa yerıne Ajjaccıo'yu merkez olarak kabul edı- yor ve yerel meclıse genış yetkıler verıyordu özerklık kımılenne gore bağımsızlığa gıden yolu da açacaktı Nıtekım bu yuzdendır kı Corsıca Nazıone denen Guy Talamonı onderiığmdekı bağımsızlıkçılar one- nye "evet" dıyeceklennı belırtmışlerdı Taslağı hukumet ana muhalefet ve Korsıka'dakı bağımsızlıkçılar destekledıklerı halde, referandum- dan hayır çıktı Baş destekçıler durumunda olan Cumhurbaşkanı Chırac, onun Başbakanı Raffann ve özellıklesıyasal prestıjını "evef" kampanyasına bağ- lamış olan yenı ıktıdanr harıka çocuğu Içışlerı Ba- kanı Nikola Sarkosy buyuk yara aldılar •*••• Gelışme ıle ılgılı olarak belkı de en doğru sapta- mayı, buyuk bozgundan sonra Içışlerı Bakanı Nıko- la Sarkosy yaptı ve şunları soyledı - Boytece Korsıka'da reform yolunun ne kadarguç olduğu artaya çıktı Sonuçta rol oynayan etkenler çok fazla Ada'dakı klanlaşma, ıkı yuz yetmış bın kışılık bu kuçuk toprak parçasındakı çok yonlu çekışmeler, 1998'de, Valı Erignac'ın oldurulmesının baş zanlı- sı bağımsızlık yanlılannın onderlennden teronst Yvan Colonna'nın oylamadarı ıkı gun once "surpnz 1 " ya- kalanışı (çok kışı Sarkosy'nın Colonna'nın saklan- dığı yen uzun suredır bıldığını soyluyor) Ajjaccıo Bastıa çekışmesı, kendı klanları uzennde çok etkılı olan yerel nufus sahıplennın bır bolumunun yoğun bıçımde, "hayır" yonunde kampanya yurutmelen vb Goruyorsunuz bırden çok etken rol oynamıştır bu gelışmelerde Işın ılgıncı, ne çekışmenın taraflarından Bastıa, ne de Ajjaccıo'duryeryuzunun Korsıkalı nufusu en faz- la olan kent, Butun Ada'da 270 bın kışı yaşaması- na karşın, yalnız Marsılya'da 200 bın Korsıkalı bu- lunur Fransa'da yaşayanlar ıse yanm mılyonun çok ustundedır ve butun dunyada Korsıkalı nufusu ıse 1-2 mılyon arasında tahmın edılmektedır Geteneksel olarak Korsıkalılar, devlet kademelenn- de gorev alırlar Bunun yanı sıra askerlık, ış yaşamı ve mafyada onemlı kolları vardır Fransa Korsıka'yı subvansıyone eder Ama Korsıka'da hoşnutsuzluk doruktadır Fransa ulus devlet yapısını zorlayan reformları dener, Korsıkalı "hayır" der Olay tek nedene ındırgenmeyecek kadar kar- maşık, Korsıka başka hıçbıretnık soruna bıre bıror- nek oluşturmayacak kadar kendıne ozgudur Ama yıne de çıkanlacak bır ders var O da etnık saplantının abes mantığının mantıkla açıklanmayacak kadar karmaşık olması ve dışardan sunulan hazır ve kolay reçetelenn geçersız olduğudur Korsıka'yı enıne boyuna ıncelemekte, benzerı sorunlarla karşı karşıya olan herkes ıçın sayısız yarar- lar var 'Adil yargılama' istedi Gazeteci Sinan Kara AİHM'ye başvurdu İSTÂNBUL(ANKA)- Gazetecı Sinan Kara, kendısıne "kmama'' ka- ran veren Basın Konse- yıBaşkanıOktayEkşi'yı savcılığa şıkâyetının ta- kıpsızlıkle sonuçlanma- sı, bu karara yaptığı ıtı- razbaşvurusunun da red- dedılmesının ardından davayı Avrupa însan Haklan Mahkemesı'ne (AÎHM) goturdu Kapanan Datça Haber gazetesının sahıbı gaze- teci Sinan Kara ıle Basın Konseyı'nınverdığı *lo- nama" karan uluslara- rası platforma taşındı AtHM'ye başvuran Ka- ra'nın avukatı ErdalDo- ğan, Avrupa Insan Hak- lan Sozleşmesı'nın "adil yargılama ilkesT. "ceza- lann yasalhğı ilkesi" \e "etkiti başvuru hakkm- dan yararlanma ilke- sfnın ıhlal edıldığını be- lırttı Doğan, Kara'nın aynmcı bır uygulamaya tabı tutulduğunu da bıl- dırdı Datça'da, Meka tnşa- at sahıbı MehmetKara- dağ; Kara'yı «tehcfit''ıd- dıasıyla mahkemeye ver- dı Yargılama surerken Mehmet Karadağ, Sinan Kara'yı Basın Konse- yı'ne şıkâyet ettı Basın Konseyı de Kara'dan sa- vunma alarak "kmama" karan \erdı Karadağ bu karan alıp Datça Aslıye Ceza Mahkemesı 'ndekı dosyaya koydururken mahkeme heyeti Kara'ya 1 yıl hapıS cezası verdı Başbakan Erdoğan, kendi imzasıyla terör listesine aldığı Hikmetyar'a övgüler yağdırdı 'Ailedeki kahraman' teröristANKARA (Cumhumef Bûrosu) - Başbakan Recep Tayyıp Erdoğan, Is- lamı teror fınansoru Gulbeddin Hik- metyar'ın yanında dız çoktuğu fotoğ- rafla ılgılı açıklama vaparken "deği- şrnı* soylemıyle çelışen ıtıraflarda bu- lundu Hıkmetvar'ın "Afganıstan'da ulusal bir kahraman olduğunu" soy- leyen Erdoğan, vanında dız çoktuğu gö- runtu ıçın de "Aile içinde çekilmiş bir resimdir'' dedı Tayyıp Erdoğan, Gulbeddin Hık- metyar'la ılgılı açıklamasında, geçmı- şe ıiışkın bağlantısını kabul ederken Is- lamı teror fınansorunu de savundu Erdoğan açıklamalannda, Hıkmet- yar'ın "terör finansorü" olarak he- • Teror örgütlen lıstesmm başında bulunan El-Kaıde'nın fınansörü Hıkmetyar, Türkıye'nm Başbakanı Recep Tayyıp Erdoğan'ın "aıle fotoğrafı" olarak nıteledığı karede yer aldı. Islamı terör fınansörünün dızı dıbmde poz veren Erdoğan, Hıkmetyar'ın o dönemde ABD'mn müttefıkı olduğunu savunarak çıkış yolu aradı saplannın dondurulmasını ıçeren ken- dı ımzasının da bulunduğu Bakanlar Kurulukaranvlatersduştu Başbakan Erdoğan'ın imzasıyla 28 Mart 2003 gu- nu ımzalanan kararnameyle Hıkmet- \ arteror hstesıne ahnmış ve Tunaye'de- kı tum malvarlıklan dondurulmuştu Hıkmetyar'ın "Taleban ve El Kaide ile olene kadar bırtikteyım. Şanb ciha- dımız tum dunyada de\anı edecek" yonundekı propagandasını da gormez- den gelen Başbakan Hıkmetyar'ın Ta- leban'la karşı karşıya geldığını ılen surdu Başbakan Erdoğan, dun gaze- tecılenn sorulan uzenne basınayan- sıyan skandal fotoğrafın 1985 yılında kendısı RP tstanbul îl Başkanı ıken çe- kıldığını açıkladı Erdoğan şunlansoy- ledı "Gulbeddin Hikmetyar, tahminim 1985yıDanolan buziyareande ABD'nin desteklediği ve Afganistan'da ulusal bir kahraman olan, Afganistan'ın ba- gımsıdığı mucadelesinde bır insandı \e Turkrve'ye o zamao Afganistan'ın bir lideri olarak gehnıştL Ben de o za- man bır sıyasi partinin Istanbul il baş- kamydun. Bir aileortanunda yapdmış olan bu resim, duşunun bir aUe içinde çekümiş bir resimdir. Bu toplannda çe- kilmiş olan resim bugun malum zat, bır siyasi partinin genel başkanı olarak ve sahibi olduğu gazetede ve televizyonlar- da yayımlamak. yayimlatmak suretiv- le yaktoşık 18 yıl once olan bır olayı kendisi içm ranta dönuştureceğmizan- nedhor. Bu şekilde srvaset yoisuzluğu yaparak sryasette rant elde cdihnez." O donem Hıkmetyar'ın Turkıye'de dev let katında ılgı gorduğunü soyle- yen Erdoğan sozlennı şo\ le surdur- du "BugünHîkmetyar'rTaleban'ola- rak nıtelevenler, şu anda bile Hikmet- var'ın Afganistan'da hangı konumda olduğunu bilemeyecek kadar bu işten cahikürler. Çunku Hikmet\ar ile Ta- leban, karşı düşmuş gruplann temsil- cileridir \fganistan"da. Srvasetie uğ- raşanlar bu tur insanlann bulunduğu konumlan da i>i tahliletmekzorunda- duiar. Bundan da nasıbim almamış olanshasılerTurkr.edemaafcsefsrv>- set>ı apı\oriar." ÎĞNELt FIRÇA ZAFER TEMOÇİN Tam bir camur atma' SHP lideriKarctyolçın vekülere dcıva açacak tSTANBUL(AA)-SHP Genel Başkanı MuratKa- rayalçuı. "TBMM Medis Araştırma Komısvo- nu'nun, hakkuıda soruş- turma açılması onerisinde bulunmasım tam bır ça- muratma olarak nıteien- dirdiğmi" belırterek "Bu karan alan milletvekıDeri hakkuıda da\a açmayı du- şünuyorunT dedı Karavalçın "îzmrtBu- yukşehir Belediyesi Kent- seJ ve Endustrnel Su Te- min Projesi" (Yuv acık Ba- rajı) ıle ılgılı ıddıalann araş- hnlması konusunda kuru- lan Mechs Araştırması Ko- mısyonu nun, kendısının de aralannda bulunduğu donemın 11 yetkılısı hak- kında soruşturma yapıl- masına \onelık karannı Fatıh'te bır kıraathanede ızledığı televızyonda ya- yımlanan haberlerden oğ- rendı "Dava açma kara- rau. bö\1e bırgehşmeobna- sı halınde daha once ka- rarlaşürdığını'' vurgulayan Karavalçın, "Hiç bövle T B ^ l Soruşturma Ko- misyonu kurulmasuıa ge- rek yok. Hemen dava baş- layabiGr, benim mahkeme- jevermemlebirlikte- Bov- İeBkle de Soruşturma Ko- nusyonu'nu beklemeden. o yargılama rahadıkla b+- ü'rilmış olur" dedı SHP lıden Murat Kara- valçın, "1995 Şubat'ında DSt Hazine ve DPT Mus- teşarlığı'nın olumlu goru- şuyle, Yuv^acık Barajı'nın yap-işlet- devret kapsamı- na afanmaa onerisı geldigi- ni" anlatarak "Yuksek Planlama Kurulu olarak, kendilerinin de bu üç ku- ruluşun olumlu goruşûnıi gozonunde tutarak, bara- juı bu kapsama ahnması- nıkarariaşürdıklannr bıl- dırdı Karayalçın sozlennı şoyle surdurdu "Bugun de boyle bir oneri geise, >i- ne memnunivetie avıu ka- ran veririm.'' Özkan ve Önal için komisyon kurulacak. Kılıçdaroğlu, Baştopçu'ya güveninin kalmadığını belirterek üyelikten aynldı Yolsuzhık komisyonutıdayolsuduk savı ANKARA (Cumhumet Bürosu) - TBMM îzrrut Su Projesi v e Ym-acık Ba- rajı'ru Araştırma Komısyonu uyelen- nın tstanbul'da yaptığı ıncelemeler sı- rasında muteahhıt şırketlennce ağır- lanmasıMeclıs'ıkanştırdı Buıncele- me nedenıyle mılletvekıllennın Mec- lıs'ten harcırah aldığının ortaya çık- ması, skandala\enı halka ekledı Para- Banka Dosyalan Alt Komısyonu, ka- mu bankalanna kullandınlan kredıler konusunda eskı Başbakan Yardımcısı Hiısamettin Ozkan ve eskı Devlet Ba- kanı Recep Onal hakkuıda soruştur- ma komısyonu kurulması onensını ke- sınleşrırdı Izmır Buyükşehır Belediyesi'nce yaptınlan Yuvacık Barajı'ndakı yol- suzluklan araştırmak uzere kurulan Meclıs Araştırma Komısyonu, dun son toplantısını yaparak raporunu hazırla- dı Toplantının başlangıcında Komis- yon Başkanı Muzaffer Baştopçu'nun da aralannda bulunduğu 4 mılletv ekı- lının Istanbul'da yaptığı ıncelemeler sırasında ÎSKÎ tarafından ağırlanması, ÎSKÎ'nın de konaklama masraflannı • TBMM İzmıt Su Projesı'nı Araştırma Komısyomf nda, AKP ve CHP'lıler arasında sert tartışmalar yaşandı Muteahhıtler tarafından ağırlanan mılletvekıllennm Meclıs'ten de harcırah aldıklan ortaya çıktı CHP'lı Ozyurek, "Komisyon Başkanı'nın kendısı şu anda yolsuzluk batağına saplanmış durumdadır Bır an once ıstıfasını talep edıyoruz" dedı bazı muteahhıtlere odettırmesı tartış- ma \aratti Baştopçu, çalışmalar kap- samında gıttıklen Istanbul'da ISKI, Kocaeh'de de buyükşehır belediyesi tarafından ağırlandıklannı soyledı Baştopçu kendılennı ağırlayan ku- rumlann otel faruralannı muteahhıt- lere odettırmesının soz konusu olup olmadığının sorulması uzenne "Bu- nun o kurumlara soruhnası lazun. Biz de konuyu araşöracağız" dedı Heyet ıçınde ver alan CHPIı İsmail Ozaj "Bizler onurhı insanlanz. Sey^hat on- cesinde başkan masraflann Meclis ta- rafindan karşdanacağmı soykdL Ancak daha sonra bunun boyle olmadığı an- laşdryor." dedı "Sizikmrv'orum''dıye- rek Özay'a tepkı gosteren Baştopçu, "ls- mail Ozay onurhı da geri kalan komis- Yonuvelemeuznıanlaronursuzınu?* dedı CHP Grup Başkanvekılı Musta- fa Özyunek ıle CHP'lı uyeler ıse duzen- ledıklen basın toplanrısında, muteah- hıtler tarafından ağırlanan mıllervekıl- lennın Meclıs'ten harcırah, odenek ve \ollukaldığınıaçıkladı CHP'lı uyeler, ımza atmadıklan ıçın kendı hesaplan- na harcırah yatınlmadığını bıldırdı Komisyon Başkanı'nın, "Harcırah al- madık" demesıne karşın uzmanlann Çüler ve Karayalçın 'a soruşturma istemi Komisyon, bu tartışmanın ardından vaptığı toplan- tıda Yuvacık Barajı'yla ılgılı olarak dönemın 11 ba- kanı ıle bırhkte eskı Izmıt Buyükşehır Beledıye Baş- kanı Sefa Sirmen hakkuıda soruşturma açıbnası, 11 burokrat hakkında da suç duyurusunda bulunuhnası- nakarar verdı Bakanlar şoyle Tansu Çiller, Murat Karayalçın, A> kon Doğan, Necmettin Cevheri, tsmet AtiDa, HaH Çulhaoğfu, MehmetDonen, VeyselAtasoy, Ufiık Soylemez, Mustafa Vıhnaz, Ekrem Ceyhun." Haklannda suç duyurusunda bulunulması ıstenen do- nemın burokratlan ıse şunlar "Osman Birsen, Ayfer \ ıhnaz. Nevzat Saygılıoğlu, Murat Kudat, Aydm Ka- raöz, Bulent Ozgün, Serhat Samhoğhı. Osman Emed, Necati Özfirat Yavuz Annsoy, Bahadettin Gü^ör." uyansı uzenne harcırah kâğıdını "bfl- meden imzaladığını soyiediği'" oSrenıl- dı CHPmıllenekıhKemalKUıçda- roğnı, Başkan Baştopçu'ya guverunı vıtırdığını belırterek komisyon uyelı- ğmden aynldı Özyurek, "MecBs'in böyie birödeneği\arve bu TBM\rden ahnnuştır. Buna rağmen masraflar İSKİ muteahhitlerine odettirilmiştir. Bunu ahlaki buhnuyoruz" dıye konuş- tu Ozyurek"Komisyon Başkam'nın kendisi şu anda yolsuzluk batağına sapianmış durumdadır. Bir an onceis- tifasuu talep ediyoruz" dedı Ozkan ve Onal'a komisyon Komısyonun dunku toplanhsı gece saatlenne kadar surdu Para-Banka Dosyalan AJt Komısyonu, "kamuban- kalanndan usulsuz kredi kullandırt- üklan vebankalar veminh' murakıpla- nnınraporlannıngereğiniyerinegetir- medüderi" gerekçesıyle eskı Başba- kan Yardımcısı Husamettın Ozkan ve eskı Devlet Bakanı Recep Onal hak- kında soruşturma komısyonu kurul- ması onensını karara bağladı IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@cumhuriyet.com.tr 12 Eylulcu sıstemın temel organla- nndan bırısı olan Yuksek öğretım Ku- rumu'nun (YÖK) kokten değıştırılme- sı demokratık bır Turkıye hedefı ıçın kaçınılmaz bır zorunluluk Bugunku YÖK un demokratık bır unıversıte ıs- teyen ınsanlar açısından savunulma- sı mumkun değıl Zaten yıllarca bu du- şuncedekı ınsanlar YÖK'un değıştınl- mesı gerektığını, unıversıtelenn ozerk- leştınlmesı gerektığını savundular YÖK un değıştırılmesı konusunda şımdıye kadarkı hukumetler hıçbır olumlu adım atmadılar özellıkle sos- yal demokrat partıler programlarına koydukları YÖK değışıklığı konusun- da ustlerıne duşen gorevı yerıne ge- tırmedıler YÖK'u kokten değıştırmek ıddıasıyla ılk kez AKP ortaya çıktı AKP'nın dayandığı temel açısından bu değışıklık ısteğının maddı neden- lerı olduğunu bılıyoruz AKP'nın basına yansıyan değışıklık taslaklanndakı mantığın daha once- kı YÖK uygulamasına benzeyen yan- ları olduğu anlaşılıyor Atama ve de- netlemede hukumetın ağırlığını arttı- ran eğılım, aslında bugunku YÖK Ka- nunu'nadayonvenyor YÖK'tebugu- YÖK Ne Olmalı Ne Olmamalı ne kadar ortaya ıkı temel sorun çıkı- yordu Bunlardan bırıncısı, unıversıte ozerklığını zedeleyen YÖK'un merke- zı yapısıydı YÖK un merkezını elınde tutanlar, butun unıversıtelere ıstedık- lerını dayatan yetkıleresahıptıler Unı- versıtelerın ıç ışleyışı bu merkezı ıktı- dann mudahalelerıyle zedelenıyordu Yenı hazırlanan taslak, merkezı ya- pıyı çok fazla ortadan kaldırmayı he- deflemıyor Bu merkezı yapıya huku- met mudahalesını guçlendırıyor Doğ- ru bıryaklaşım, unıversıtelenn ozerk- lıklerını guçlendırmek, unıversıtelerı hukumetlenn dığer burokratık kurum- ların mudahalesınden ozgur kılmak olacaktır Hukumetın taslağı bu yon- de bır hedef ıçermıyor Temel muda- hale hukumetın gucunu arttırmak şek- lınde ortaya çıkıyor Unıversıteler açısından ıkıncıve da- ha onemlı olanı ıse bılımsel ve ıdarı özerklık YÖK, artık merkezı bır muda- hale gucu olmaktan çıkarılmalı, gelış- mış ulkelerde olduğu gıbı bır koordı- nasyonkurumunadonuşmelıdır Unı- versıteler, kendı demokratık ışleyışle- rı ıçınde yonetımlennı seçmelı, bılım- sel kurullarını oluşturmalı ve oğretım uyelerı kendı rektorlerını denetleye- cek bır ınısıyatıf kazanmalıdır Çunku bugune kadarkı uygulama- lar gosterdı kı YÖK yonetımı, unıver- sıte yonetımlennı elındekı ıktıdar gu- cuyle ıstedığı gıbı yonlendırıyor, ken- dısıne bıat etmeyen yonetımlen ıse sındırebılmek amacıyla akıl aimaz yol- larabaşvuruyordu örneğın, YÖK Baş- kanı kendı ıstemedığı bır rektorun atan- dığı unıversıteye yıllarca kadro vermı- yor, olanaklannı kıayor, bır anlamda ce- zalandınyordu YÖK yonetımı ıle uyum ıçınde olan bırçok unıversıte rektoru ıse tıpkı YÖK yonetımı gıbı kendısınden farklı dav- ranan oğretım uyelerını, onların enstı- tulennı baskı altınaalıyor, kendısıyle bır- hkte hareket edenlere ıse en lyı olanak- ları sunuyordu Bu baskıfar nedenıyle bırçok değeriı oğretım uyesı kendı ens- tıtulerını, unıversıtelerını bırakmakzo- runda kaldılar ••• Unıversrtelerdedıkkate alınmayan en onemlı unsurlardan bınsı de oğrencı- ler Gelışmış ulkelerde unıversıte yo- netımlennın seçılmesınde oğretım uye- lerının yanında ıdarı personelle bırlık- te oğrencıler de oy kullanıyortar Unı- versıte senatosu ıçınde oğrencılenn temsılcılen de bulunuyor Yenı hazır- lanan taslakta bu konuda bır değışık- lığe rastlamad/m oğrencıler mutlaka unıversıte yonetımınde bır şekilde tem- sıl edılmelıler Sonuç olarak şunu soyleyebılırız Bugunku YÖK sıstemı toptan değış- tmlmelıdır Ancak bu değışıklık, unı- versıtelerın demokratıkleşmesını yet- kılerın mumkun olduğu kadar aşağı- laradağıtılmasını hedeflemelı, bılımsel ve ıdarı ozerklığı esas almalıdır Rek- torlennveYÖKbaşkanının bır donem ıçın seçılmesı doğru bır tercıh Ancak yenı seçılecek rektorlerın belırlenme- sınde hukumet ağırlığının arttırılması tamamen yanlış Rektörlenn, YÖK yonetımının olağa- nustu yetkılen kısılmalı, ancak bu yet- kıler hukumete yanı yukanya doğru değıl, aşağıya, oğretım uyelenne ve oğrencılerekaydınlmahdır Gerçekde- mokratıkleşme boyle olabılır Usttekı- lenn ıktıdar kavgası değıl mesele On- lar, ben mı yoneteceğım, sen mı yo- neteceksın dıye kavga edıyorlar Doğ- ru olanı, unıversıteyı unıversıtenın yo- netmesıdır Rektoru, YÖK başkanı de- ğıl, oğretım uyelerı ve oğrencıler de- netlesınler, sorumluluğu daonlara kar- şı olsun YÖK yonetımını de Unıversı- telerarası Kurul denetlemelı, gorev- den alabılmelı, değıştırebılmelı 1960'lann unıversıte sıstemı en de- mokratık yonetım sıstemıydı Tabıı kı bugunun ıhtıyaçları daha değışık An- cak unutmayalım kı, unıversıtelen boğ- mak ısteyen anlayış, sonunda bu çar- pıkyapılaşmayı ortayaçıkardı 1960'la- rın unıversıtelenne anarşı yuvası dı- yenler, buraları medreseye çevırdıler Turkıye unıversıtelerı, modem dun- yanın unıversıtelerı gıbı yonetılmelı, demokratık, ozgur ve bılımsel ozerk- lığe sahıp unıversıteler halıne donuş- melıdır Yenı yasa bunu amaçlama- lıdır
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear