Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
19 HAZİRAN 2003 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
hjJvOJN OJljJ. ekonomi@cumhuriyet.com.tr 13
Organize sanayi
Meclis yolunda
• Ekonomi Servisi - Müs-
takil Sanayıci ve Işadamlan
Derneği'nİD (MÜSÎAD)
düzenlediğı "Sanayi Böl-
geleri ve Sıteleri" sempoz-
yumıma katılan Sanayi ve
Ticaret Bakanı Ali Coşkun.
organize sanayi bölgeleri,
küçük sanayi siteleri ve en-
düstn bölgeleriyle ilgili
yasalan müsteşarlığın ha-
zırladığını belirterek bu ay
içinde Meclis'e sevk ede-
cekJerini bildirdi.
'IMFnîn önünde
diz çöküyoruz'
• ANKARA (AA) - Ba-
yındırlık ve tskân Bakanı
Zeki Ergezen, "Bu yıl
72.2 milyar dolar borç
ödemekle mükellefiz. Dı-
şandan borç alarak ihti-
yaçlar karşılanıyor. Onun
için IMF, E>ünya Bankası
karşısında diz çöküyorsu-
nuz, durum bu" dedi.
Türkkonut 18. Olağan
Genel Kurulu'nda konu-
şan Ergezen, devletin süb-
vanse etmesı ile insanla-
nn kira öder gibi ev sahi-
bi olabileceğinı belirtti.
'Sözjeşmeleri
yenileyin'
B Ekonomi Servisi - Tüke-
tici Haklan Derneği Genel
Başkanı Turhan Çakar,
"4077 Sayılı Tüketicinin
Korunması Hakkındaki
Kanun"un yürürlüğe gir-
mesine rağinen bazı hizmet
sözleşmelerindeki haksız
şartlann devam ettiğini be-
lirtti. "Kanuna ve yönet-
meliğe uygun hale getiril-
meyen sözleşmeler geçer-
sizdir" diyen Çakar. söz-
leşmelerin tamamının
yeniden düzenlenmesi ge-
rektiğinı belirtti.
EtiKrom,
Mok sattacak
• ANKARA (AA) - Özel-
leştirme tdaresi Başkanlığı
(ÖİB), Eti Krom AŞ'de bu-
lunan yüzde 100 oranında-
ki idare hissesini blok satış
yöntemi ile özelleştirecek.
Dün Resmi Gazete'de ya-
yımlanan duyuruya göre
ihale, kapalı zarf içinde
teklif almak suretiyle "pa-
zarhk" usulü ile gerçekleş-
tirilecek. Geçici teminat
bedeli 2 milyon ABD Do-
lan olarak belirlenen ihale-
ye katılmak isteyenler tek-
lif mektuplannı, 23 Eylül'e
kadar OÎB'ye verecekler.
Parlak, Rekabet
Kundu Başkanı
• ANKARA (AA) - Reka-
bet Kurulu Başkanlığı'na,
Mustafa Parlak getirildi.
Resmi Gazete'de yayımla-
nan Bakanlar Kurulu kara-
nnagöre, Maliye Bakanlı-
ğı Bütçe ve Mali Kontrol
Genel Müdürlüğü'ne ise
Maliye Başmüfettişi
Hasan Gül atandı.
SARS, Çin'i
engeltemedi
• Ekonomi Servisi - Çin
ekonomisi, SARS'ın olum-
suz etkilerine rağmen 2003
yılınm ilk yansında yüzde
8, yılın tamamında ise yüz-
de 7 büyüyecek. Devlet Is-
tatistik Enstitüsü'nden ya-
püan açıklamada,
SARS'ın ülkedeki seyrinin
ekonomiyi çok olumsuz et-
kilemesine rağmen güçlü
büyüme rakamlanrnn yaka-
lanacağı belirtildi.
Sosyal güvence
içinküreselatak
• Ekonomi Servisi - Ulus-
lararası Çahşma Örgütü
(ILO), sosyal güvencenin
genişletilmesi için küresel
çapta maücadele başlattı.
ILO'nun amacı "yaşlı, iş-
siz insanlann, çalışabilecek
dunımda kimsesi kalma-
yan ailelerin 'hayatta kal-
mak için" gereken ihtiyaç-
lannın" sağlanması
olarak açıklandı.
Halk Bankası'nm eski yönetimi hakkında 28 dava açıldı, Ansen'in malvarlığına tedbir kondu
TrilyonlukbatıkdavasıTJ alkbank Genel Müdürlüğü'nün 1995-2001
XX Fenal Ansen'in avukatı, Prof. Dr. Ahmet
1yıllan arasmda görev yapan eski yönetim X Kılıçoğlu, davalann "haksız ve yersiz"
kurulu üyelerinin bankayı zarara uğrattıklan olduğunu savundu. Kılıçoğlu, " Kriz dolayısıyla
iddiasıyla açtığı davalar kapsamında, Yenal Ansen şirketler battı, kredilerini ödeyemedi diye kredi
ve bazı yöneticilerin malvarhğına tedbir konuldu. verenleri sorumlu tutmak doğru olmaz" dedi.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Halk Bankası Genel Müdürlüğü,
1995-2001 yıllan arasında verdikleri
kredilerle bankayı zaran uğrattıklan
iddiasıyla, eski Halk Bankası Genel
Müdürü Yenal Ansen, dönemin yöne-
tim kurulu üyeleri ve kredi kullandı-
nlan şubelerin müdürleri hakkında 28
ayn alacak davası açtı. Açılan dava-
lar kapsamında, Halk Bankası eski
Genel Müdürü Yenal Ansen ve ban-
ka yöneticilerinin malvarhğına da
tedbir konuldu. Halk Bankası avukat-
lan ŞerefEfe ve Yusuf Dağcan tarafin-
dan yapılan başvurularda, bankatıın
1995-2001 yıllan arasmdaki yöneti-
minin "istihbarat ve değerlendirme
raporlanndaki ohımsuzluklara kar-
şın, banka usul ve mevzuatına aykın
olarak bazı şirketlere kredi vererek
bankayı zarara uğratüklan" iddiası-
na yer verildi. Avukatlar. bu suçlama-
ya dayanarak eski Halk Bankası'nm
Genel Müdürü Ansen, kredüeri onay-
layan dönemin yönetim kurulu üyele-
ri ve ilgili şubelerin müdürleri aleyhi-
ne Ankara asliye hukuk mahkemele-
rinde 28 ayn alacak davası açtı.
Geri dönmeyen kredilerin tahsili is-
tenen dava dilekçelerinde, bankanın
eski yöneticilerinin malvarhklanna
tedbir konulması da talep edildi.
Tedbir istemini yerinde bulan An-
kara 20. Asliye Hukuk Mahkemesi,
Mehmet ve Okkeş Uncu'nun şirket-
leri Uncular Pamuk, Bobinteks Kâğıt,
Özdallar Tanm ve Lüks Iplik'e deği-
şik tarihlerde verilen toplam 4 trilyon
71 milyar 527 milyon 818 bin 927 li-
ralık kredinin tahsili istemiyle açılan
alacak davasında, davalılann malvar-
hklanna tedbir koydu.
Buna göre, Halİc Bankası eski yö-
neticileri Yenal Ansen, AB thsan El-
gin. Hasan Özcan, Halil Sanaslan,
Barbaros Olcay, Osman Nuri Ertuğ.
Özcan Kadakaloğlu ve Muazzez
Ela'nm malvarhklanna tedbir konul-
du.
21. Asliye Hukuk Mahkemesi de,
Gürsan Demir Çelik'e verilen 3 tril-
yon 561 milyar 490 milyon 130 bin li-
ralık kredinin tahsili istemiyle açılan
davada; Yenal Ansen ve bankanın es-
ki yöneticilerinin malvarlıklanna ted-
bir konulması istemini yerinde bul-
du.
Yenal Ansen'in avukatı, Prof. Dr.
Ahmet Kıbcoğlu ise davalann "hak-
sız ve yersiz* olduğunu savundu.
Kredi tahsil edilemediğinde, veren
kişileri sorumlu tutmanın doğru ol-
mayacağını savunan Kılıçoğlu," Kriz
dolayısıyla şirketler battı, kredilerini
ödeyemedidiyekrediverenlerisorum-
lu tutmak doğru olmaz" dedi.
Halk Bankası'nm harçtan muaf tu-
tulmasının da anayasanın eşitlik il-
kesine aykın olduğunu öne süren
Prof. Dr. Ahmet Kılıçoğlu, "Böyle
olunca, leblebi gibi dava açıyorlar.
Şimdi toplamı katrilyonu bulan yak-
laşık 30 dava açıldı. Görevsizlik tale-
bimiz yanında, buna da itiraz ettik"
diye konuştu.
Halk Bankası'nm eski genel müdürü Yan-
sen'inbankayızararauğratüğıikri sürüklü.
OZELLESTİRME
MAĞDURLARI
ERİ İSTİYORUZ
ÜNDSYİZ
Karton üstünde 45gün geçirdüer
Özdleştirme mağdunı 80 işçi, 45 gûndûr Türk-lş önünde hû-
kümeteseslerini duyurmaya çahşryor. Karton kutularvebank-
lar üzerinde geceleyen işçiler. ailelerinden uzakta domates,pey-
nir ve ekmekle kannlannı doyuruyor. Haklanıu almadan An-
kara'yı terketmeyecekkrini anlatan özeUeştirme mağdurian,
"İş istiyoruz, yaşbsuuz dhoriar: o zaman bia emekli edin di-
yoruz bu sefer de gençsiniz diyoriar. Biz sadece ekmeğimizi is-
tiyoruz" sözteriyle tepkilerini dik getiriyotiar. 1990'h yıllarda
artan özeUeştirmelersonucu Türkiyegenelindebinlerceişçiişi-
ni kaybetti 57. hükümet döneminde. 25 Nisan 2002 tarihinde
gerçekkştirilen yönetmetik değişikliği Ue özelkstirme mağdu-
ru işçilerden 1800'ü 8 kamu kuruluşuna yeniden işçi olarak
ahndj. Aynı dunımda olmalanna karşm 3 bin özeİleştirme
mağdunı isebuhaktanyararlanamadL(MUSTAFA ÇAK1R)
Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Koç, iş dünyası adına özeleştiriyaptı:
Yolsuzhıklar konusunda
daha aktif olabüirdik
OLCAY BÜYÜKTAŞ
KONYA - Koç Holding Yönetim Kurulu Baş-
kanı Mustafa Koç, Başbakan Recep Tayyip Erdo-
ğan'ın işadamlanna söylediği "Tepeden ürnağa
bir kirtenme, bir yolsuzİuk ekonomisi \aşanu*ken
sizlerinsesidahafazlaçıkmab\dı" sozlenru kısmen
haklı bulduğunu söyledı. Koç, "tş düny<
ası olarak
biraz daha aktif olabiürdik" dedi.
Mustafa Koç, Anadolu Buluşmalan başlığı al-
tında yapılan bölgesel bayi toplantı-
sı için geldiği Konya'da gazetecilere
yaptığı açıklamada, ÇEAŞ ve Ke-
pez'e el konulması konusunu değer-
lendirmek için daha fazla aynntıya
ihtiyaç olduğunu belirtti. "Bu mev-
zunun detayiannı kimsenin de doğ-
ru dürüst büdiğini sanmıyorum.
Hangi tarafa bakarsanız, o haklı gö-
rünüyor" diyen Koç, Sabancı'nınbu
konuda taraf olmasını da şahsı prob-
lemine bağladı.
Malezya modeline ilişkin bir soru-
yu da yanıtlayan Koç, "IMF zorla
gelip bize stand-by yapmadL Türti-
ye'de deniz bitmiştL Arok kimsenin
taban fhatı beürleme ya da benzeri
• Mustafa Koç,
Erdoğan'm
yolsuzlukla ilgili
sözlerini kısmen
haklı bulduğunu
söyledi. Bülend
Özaydınh,
hükümetin
icraatlanyla
söylemlerinin
farklılaşabildiğini
belirtti.
bir lüksü yok. IVIF ile stand-by'ın 18 sp.da tamam-
lanacağmı sanmıyorum. Malez>a. örnek ahnacak
bir ülkedep" dedi.
Dolarkuru ile ilgili sorulan da "Yapacakbir şey
yok, kuru piyasa befirieyecek" diyerek yanıtlayan
Koç, dolar indiği zaman da çıktığı zaman da şM-
yet olabileceğıni vurguladı. Felaket tellalhğı yap-
mayı doğru buhnadığını, Türkiye'deki sanayici-
nin her zaman ağladığını belırten Koç, "Grup ola-
rak kurdan memnunuz. Tofaş ve Ford Otosan en
kârhşirke(leroldu'
1
dedı.
Binbir emekle oluşturulan varlıklann bir
bölümünün kaybedildiğini ve şimdi hızla to-
parlanılmaya çahşıldığını anlatan Mustafa
Koç, "Arok geriye dönüp ah vah etmenin,
suçhı aramanuı bir yaran yok. SürekB di-
kiz aynasından bakarak ilerlemek müm-
kün değfl* dedi.
Icraatla söylem farklı
Koç Holding CEO'su Bülend
Öza>dınh da hükümetin icraatlanyla
söylemleri arasında farklar ortaya
çıküğını, hattabazen reformlar-
dan geri dönüş sinyalleri dahi
verildiğini söyledi.
Özaydınh, "Bu durum ka-
falarda soru işareüerine se-
bepohnakta, sağianangüven
ortammı olumsuz yönde et-
kuemektedir. Halbuki hü-
kümetlerin icraaüan net ol-
malıdır'* dedi.
Özaydınlı, Koç Toplu-
luğu olarak 2003 yıh için
beklentilerinin yılın geri
kalanında da ekonomik
ve siyasi alanda bu olumlu gelişme-
lerin devam etmesi olduğunu söyle-
di. Bunun bazı varsayımlara dayan-
dığın belirten Özaydınh, "Bunlardan
enönemM,hükümetin IMF0eortak-
laşa sürdürdüğü ekonomik progra-
mmufakdetaylar dışmda aksatnıadan
devam edeceğkür. Merkez Bankası'run
para polmkasma tavizvermeden devam
etnıesinibekliyoruz. MerkezBankası'nm
özerkyaptsı çok önenüıdir"' dedi.
Kemal Dervis:
DvlFprogranu
antibiyotik
eiidsiyapıyor
Ekonomi Servisi - IMF prograrrunı sürek-
li antibiyotik kullanan hastaya benzeten
CHPtstanbuiMületvekiliKemal Derviş, Tür-
kiye'nin arnk küresel ekonomi içinde kendi
başına, ancak IMF programına sürekli ihti-
yaç duymadan yoluna devam etmesi gerek-
tiğini söyledi.
An Grubu'nun kurduğu Toplumsal Katı-
lım ve Gelişim Vakfi'nın girişimleriyle çe-
şitli kesimlerden uzmanlann bir araya gele-
rek oluşturdugu Ekonomi ve Dış Politika Fo-
rumu'nun tanıtım toplantısında konuşan
Derviş, ekonomide ciddi düzebnelerin oldu-
ğunu, ancak ağır borç yükünün de hâlâ sür-
düğünü belirtti. Derviş "IMF'sizyoladevam
etmek mümkün, ancak gereksinimimiz olan
dış kaynağı başka bir yerden sağlamamız
şart Bunun da yolu hem üretimi henı de is-
tihdamı besleyecekolan dış yaünmdır" şek-
linde konuştu.
Forumun koordinasyon kurulundayer alan
Derviş, toplantıda, Avrupa Birliği'ne üye-
likte Türkiye'nin çok önemli bir aşamada ol-
duğunuvurguladı. Birliğin yeni çausını oluş-
turacak konvansiyon çalışmalanna Türki-
ye'yi temsilen kendisini de katıldığıru belir-
ten Derviş hükümetler arası konferansa Tür-
kiye'nin de davet edildiğini ve bunun önem-
li bir kazanım olduğunu vurguladı. Türki-
ye'nin AB konusunda iki boyuttabaşan sağ-
layacak bir çahşma içine girmesi haünde en
geç 2005'in ilk yansmda müzakerelerin baş-
layabileceğini ileri süren Derviş şunlan söy-
ledi: "Birinci boyut, Kopenhag kriterlerini
yerine getirmek. Bundankaçış yok." Derviş,
herhangi bir AB üyesinin Türkiye'nin mü-
zakerelere başlamasını veto edebileceğine
dikkat çekerek "Eğer vetoya karşı mücadek
edeceksek Avrupa ve dünya kamuoyunun,
Türkiye'nin hakİüığınainanmasınısağlama-
ta" dedi.
AB sürecinde yeni oluşum
An Grubu'nun
öncülüğünde kunı-
lan ve çeşitli ke-
simlerden insanlan
bir araya getiren
Ekonomi ve Dış
Politika Foru-
mu'nun önceliği,
Türkiye'nin yürüt-
tüğü dış politıkada
eksik olan ekono-
mik boyuta biraz
daha vurgu yap-
mak ve ekonomiy-
le dış politika ara-
sındabir sinerii ya-
ratmak.
Forum hakkında
bilgi veren Top-
lumsal Katılım ve
Gelişim Vakfi Yö-
netim Kurulu üye-
si Sinan Olgen,
özellikle önümüz-
deki 18 aylık dö-
nemde Türkiye-
AB ilişküerinin
sağlıklıbırtemelde
gelişmesine hizmet
etmeyi amaçladığı-
nı belirtti.
Forum'un, Tür-
kiye'deki diğeT si-
vA toplum kuruluş-
lanyla birlikte or-
tak çalışmalara im-
za atacağını anla-
tan Ülgen, Fo-
rum'un araştırma
alanlannın "Türki-
ye'ninkurpontika-
sıneohnah? Türki-
ye Euro'ya ne za-
man geçmett? Av-
rupa güvenük ve
savunmapotitikası-
nın Iraksonrasıge-
I^imi ve Türki-
ye'ninolası katkda-
n, Avrupa'daki
Türklerin j^şadık-
lan ülkelere enteg-
rasyon süreci ve
Türkiye'nin tanm
pohtikalannın AB
üe uyunüaşünhna-
sı" olduğunu bil-
dirdi.
İŞÇENİNEVRENİINDEN
ŞÜKRANSONER
Paylaşım Savaşçıları
Sermaye-siyaset-medya üçgeni içinde enerji ala-
nından patlak veren yine çok şiddetli bir savaşın
içindeyiz. Cumhunyet yazarlannın bu kuralsız sa-
vaştasözsöylemekten kaçınmalannı kasıtlı göster-
meye çaJışan bu kavgada taraf büyük medyadan
yıldız yorumcularımız var.
Kendi adıma bu konuda söyleyecek sözümün
olabilmesi için elimden geldiğince bilgilenmeye ça-
lışıyorum. Işin içinden çıkamıyorum. Yapılan açık-
lamaları, dosyalan kanştırdıkça, vicdani biryargıya
ulaşmam güçleşiyor. Genel olarak anlayabildiğim,
taraflann birbiri aleyhine kullandıklan verilerin olay-
lann bir boyutunu göstermede ancak geçerli oldu-
ğu. Açıklanmayan venlerle, olayın bütünü içinde
gerçekler ters yüz olabiliyor.
En son Uzanlar a ait hükümet operasyonunu ele
alalım. Başbakan Erdoğan Meclis'te CHP'nin de-
ğil, Meclis dışından Genç Parti'nın AKP için tek
gerçek rakip olduğu yolunda demeç veriyor. Arka-
sından operasyon geliyor. işin içinde siyasi boyut
yok diyebiliyor muyuz?
AKP'nin aynı konumda olan kendilerine yakın Is-
lami sermaye gruplannın üzehne gitmeyip Uzanlar'ı
hedef seçmeleri tıpik bir ayınmcılık, sermaye-siya-
set ilişkisi içinde çıkarcı yaklaşım olabilir. Ama AKP
iktidan ile birtikte Uzanlar operasyonunun yanında
yer alan TÜSİAD, başta Sabancı'lar kimi büyük
sermaye grupları da var. Uzanlar'ın imtiyaz sözleş-
melerini kötü niyetli kullanıp birkaç katı pahalı ener-
jiye mahkûm edildiklerini anlatıyorlar.
Meclis soruşturması kapsamındaki gelişmeler
sermaye-siyaset-medya üçgenindeki vurgun bo-
yutlarını çok daha büyük çaplı kılıyor. lyi de biz top-
lum olarak bugün dönüşü olmayan bedelleri öde-
mek zorunda kaldığımız bilgilere yeni mi ulaşıyo-
ruz?
Başta elektrik mühendisleri, ilgili meslek odala-
nnın kapı gibi raporlan belleğimde. Şimdi komis-
yon önünde sabık olduklan için ifade veren konu-
muna gelen siyasiler büyük enerji açığından, acil
yatınm projelerinden, dogalgaz santrallanndan söz
ettikçe, çığlık çığlığa kamuoyunu uyarmaya çalış-
tılar. Acil enerji gereksinimi olmadığını, büyük bir
vurgun planını, yanlış yatınmlarla Türkiye'nin, ço-
cuklarımızın ödeyecekleri faturalan anlatmaya ça-
baladılar.
Medya yok saydı. Bizdeki haberler, yorumlar ye-
terince uyancı olamadı. Başta sermaye-siyaset ör-
gütleri, elbette TÜSİAD'ı, bugünküAKPiktidarkad-
rolan, o gün devri sabıklann yanında yer alıp bu-
gün eleştiren medya ve yıldızları.. susarak suç or-
taklığının içinde yerlerini aldılar. Ammsayın, meslek
odalan, enerji ihalelerindeki alım garantisi hüküm-
terinin ülke için soygun olacağını bağıra bağıra vur-
gulamışlardı.
Türkiye gibi kömür rezervleri üzerinde oturmuş
bir ülkede, bu kadar çok işsiz varken termik sant-
rallann çevre kirliliği sorununu teknoloji ile yenmek
arayışları gündemde olmalıydı. Çözüm dünyanın
hiçbir zengin ülkesinin, dahası petrolü, doğalgazı
üreten ülkelerin bile seçmeyi akıllarının ucundan
geçirmedikleri en pahalı santrallar yatınmı olabilir
miydi? Doğalgazı üreten ülkelerin bıle bu enerjiyi
ısınmada kullandıklannı elektrik üretiminde asla dü-
şünmediklerini keşfetmek bu kadar zor muydu?
Şimdi AKP iktidan, Erdoğan hükümeti, yerel se-
çimler öncesi iktidarda kaybettiği güveni kazan-
maya yönelik Meclis soruşturması ile ne kadar inan-
dıncı olabilir? Hele kendi iktidarlannda, kendi kad-
rolannı kayırmak, kendi zenginlerini görmek gibi bir
uygulamada, geçmiş iktidarian mumla aratacak
pervasızlık içinde iseler. AKP yönetim, iktidar kad-
rolan baştan iktidara gelirken dokunulmazhk zırhı
ile kendilerini koruma attına alarak şimdi hesap sor-
maya çalıştıkları devri sabıklardan daha mı az şa-
ibelilerki?..
Sermayenin paylaşım kavgası büsbütün çirkin,
vicdansız düzeylerde sürdürülmekte. Cumhuriyet
kurulalı devletin hep özel sermaye gücünü, işvere-
nini yaratma kaygısı olmuş. Devlet eliyle sermaye
sahipleri sınırsız kollanmışlar. Az gidilmiş, uz gidil-
miş, dere tepe düz gidilmiş. Bir arpa boyu yol alın-
mış...
Bu noktada işveren cephesinin toplu tepkisini,
her alanda üretimde gelinen parlak noktalar üzeri-
ne söylevlerini duymamak olanakstz. Gelin görün
ki, devlet desteği olmaksızın, rantta para büyüt-
meksizin, ucuz kredılere, siyasi iktidar destekleri-
ne, özeUeştirme, ihale vurgunlarına dayanmaksızın
kendi ayağı üzerinde duran, büyüyen sermayeden
söz ediyorum.
Baksanızaher iktidann kolladığı, diğerierinin üze-
rine çıkardığı işverenlerimiz, holdinglerimiz, ban-
kalanmız, medyamı* var.. Çıkariar çatıştığında bir-
birlerine giriyoıiar. Bu haksız, çirkin paylaşım savaş-
lan çoğunlukla gizli, bazen böyle su yüzüne çıkmış
olarak sürüp gidiyor.
soner@curnhuriyetcom.tr
Sahte kalite
belgesi veriliyor
ANKARA (Cumhu-
riyet Bûrosu) - lürk
Standartlan Enstitüsü
(TSE) Başkanı Kenan
Malatyah, yurtdışırdan
gelerek yetkili kun.|uş-
larca akredite edil-ne-
den standart ve kılite
belgesi veren firmaann
bu belgelerinin ptal
edilebileceğini söyedi.
Malatyah, düzenedi-
ği basın toplantısnda.
bu tür yabancı kunluş-
lann Türkiye'de
ş
masına izin verilm;Sini
eleştirdi. Konuyla ilgili
Sanayi Bakanhğı ile
Türk Akreditasyon Ku-
rumu'na (TÜRKAK)
şikâyette bulunduklan-
nı anlatan Malatyah,
TÜRKAK'ın bu kuru-
luşlann verdığı belgele-
ri onaylamaması gerek-
tiğini söyledi. Malatya-
lı, bazı Avrupa ülkele-
rinden gelip kapı kapı
dolaşarak kalite belge-
lendirmesi yapan firma-
lann bir haksız rekabet
oluşturduğunu belirtti.
**»
&CONOMİ
1963 DİE, Türkiye'rn hayat pahalılığında dünya 2.'si
olduğunu açıkladı.
19» Ihracatçıya boz teşvıki sağlandı. Vergı ladetennın
kaldınlması üzerine ıracatta baş gösteren azalmayı gı-
dermek için hükürm îhracatçı tarafından yurda getirilen
dövizlerin ihracatçısjrafından 3 ay süreyie kullanılması
karannıaldı.