22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
*6 HAZİRAN 2003 PAZAFTTESİ CUMHURİYET SAYFA ekonomi@cumhuriyet.com.tr 13 rüpk zeytinyağı Çin mutfağfflda • I Ekonomi Servisi - Türk zeytinyağı. yoğun olarak scrya ve yerfistığı yağı tiüketılen Çın mutfağına girmeye başladı Geçenyıl Çin'e "Medoliv" markası ile kutulu zeytinyağı ihraç eden Başer Gıda, 5 parti siparişinı de gönderdi. 6azatet:15binton tütün eMe kaldı • A\KARA(Cumhumet Bttrosu)-CHP Milletvekili Mustafa Gazalcı. Tütün Yasası nedenıyle 15 bin ton tütünün üreticınin elinde kaldığını belırtti. Gazalcı yaptığı açıklamada, özel firmalann üreticinin elinde kalan tütünü yok pahasına satın almak ıçüı harekete geçtiğine dikkat çekti. Tütün üreticisinin tek destekçisı olan TEKEL'in satışa çıkanldığı vurgulanan açıklamada, aynı dönemde ellerindeki ürün alınmayarak üreticinin cezalandınldığına işaret edildi. Vergide rekabet indiPimi • ANKARA (AA)- Türkiye Serbest Muhasebecı Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odalan Birliği'nin aylık yayın organı Bilanço'nun Haziran sayısında. 68 ülkede yapılan araştırmanın sonuçlanna yer verildi. Araştırmada, şırketlerin, "çokuluslu" nıtelik kazandıkça faaliyetlerini değışik ülkeler arasında kaydırabildikJerine dikkat çekıldı Sınıp tjcaretine yeni model • ANKARA (AA) - Suıır ticaretinin daha kolay, etkin ve venmli yapılması için belirli illerde sınır ticaret merkezleri kurulması planlanıyor. Gümrük Kanunu'nda değişiklik yapan yasa tasansı, komşu ülkeler arasında coğrafi dunım ve bölge ihtiyaçlan dikkate alınarak yapılacak ticaret için sınır ticaret merkezleri kurulmasını öngörüyor. Irak petpolü için geri sayım • BAĞDAT(AA)-Irak petrolünün, Kerkük- Yumurtahk boru hattından 2 gün içinde pompalanacağı belirtildi. Irak Petrol Bakanlığı'nın uygulama müdürü Samür Gazban, Irak petrolünün pompalamasının ertelenmeyeceğine işaret etti. EPDK: ÇEAŞ ve Kepez'in sözleşme iptaline dönük karan biz almadık Karan bakanlık aldı• Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu Başkanı, "fesih karan EPDK'nin" diyen Erdoğan'ı dünkü açıklamalanyla yalanladı. EPDK Başkanı Günay, sözleşmenin iptali yetkisinin Enerji Bakanlığı'na ait olduğunu söyledi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (EPDK) Başkanı Yusuf Günay Uzan Grubu'na ait ÇEAŞ ve Kepez'de sözleş- me fesih kararlannın Enerji Bakanlığı tarafindan alındığını açıkladı. Günay'ın açıklamasıyla, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın sözleşme fesih kararlannın EPDK tarafindan ahndığı iddiası da ya- lanlanmış oldu. Imtiyaz sözleşmesinin iptali için Bakanlar Kurulu karan ge- rekmediği düşüncesinde olduğunu söy- leyen Günay, Enerji Bakanlığı'nın 3 Ha- ziran'da elektrik piyasasındaki şirketle- rin durumlanna ilişkin bir rapor istedi- ğini de sözlerine ekledi. Dışişleri Baka- nı Abduflah Gül ise Genç Parti Genel Başkanı Cem Uzan'ın Bursa mitingin- de yaptığı konuşmayla ilgili hukuki gi- rişimde bulunduklannı söyledi. EPDK Başkanı Günay düzenlediği basın toplantısında, Uzan Grubu'na ait ÇEAŞ ve Kepez şirketlerinde yaşanan son gelişmeleri değerlendirdi. Günay'ın açıklamalan satırbaşlanyla şöyle: Uzanlar'a ait ÇEAŞ ve KEPEZ'in sözleşmeleri geçen hafta iptal edilmişti. (AA) İktimin devredilmesi gerekhordu: Elektrik Piyasası Yasası'nda iletim faali- yetlerinin sadece Türkiye Elektrik Iletım AŞ (TEİAŞ) tarafindan yapılması öngö- rülüyor. Kurulun 28 Kasım'da çıkardığı yönetmelikte de iletim faaliyetini sür- dürmekte olan şırketlerin yanı ÇEAŞ ve Kepez'in tüm tesislerini 31 Aralık 2002 tarihine kadar TElAŞ'a devretmesi zo- runluluğu getirildi. Aynca, şirketlerin üretim veya dağıtım alanlanndan birisi- ni seçerek kuruma 20 gün içinde bilgi vermesi istendi. ÇEAŞ ve Kepez yasalara uymadı: Enerji sektöründe serbest piyasa için ge- reken kurallann hıçbirine ÇEAŞ ve Ke- pez tarafindan uyulmadı. Yasaya uyma- ma gerekçesi olarak da imtiyaz sözleş- mesi öne sürüldü. ÇEAŞ ve Kepez toplantı çağnlanna uymadı: Enerji Bakanlığı'ndan alınan 20 Aralık 2002 tarihli yazıda, yasa ge- reği yapılması gerekenlere ilişkin olarak birçok defa toplantıya çağnlmasına kar- şın ÇEAŞ ve Kepez'in bu çağnlara uy- madığı belirtildi. Enerji Bakanhğı rapor istedi: Enerji Bakanlığı, 3 Haziran 2003 tarihinde elektrik piyasasındaki şirketlere ilişkin bilgi istedi. Bu çerçevede 5 Haziran'da yapılan kurul toplantısmda ÇEAŞ ve Kepez'in kendi görev bölgelerinde diğer tüzelkişilerin enerji naklı veya sisteme bağlantı yapmalanna izin vermediği, serbest tüketicilerin haklannı kullanma- lanna engel olduğu, iletim sisteminin işletilmesine ilişkin hak ve yetkileri TE- lAŞ'a de\Tetmediği, üretim ve dağıtım faaliyetlerinden birini seçmesi için ku- ruma başvuruda bulunmadığı saptama- lan karar altına alınarak Enerji Bakan- lığı'na bildirildi. Gül: Hukuki işkm başlahkfa Kayseri Yardım Derneği'nin Sepet- çiler Kasn'nda düzenlediği toplantıya katılan Dışişleri Bakanı Gül. basın men- suplannın gündemdeki gelişmelerle il- gili sorulannı yanıtladı. Gül, Çukurova Elektrik ve Kepez Elektrik'in imtiyaz sözleşmesinin iptal edilmesinin siyasi bir karar olmadığını belirterek GP lide- ri Uzan'ın Bursa mitinginde yaptığı ko- nuşmayla ilgili hukuki girişimde bulun- duklannı söyledi. Gül, "Krülkeninbaş- bakanı için böyle şeyler söyieyenirse ta- bii ki gereken yapıhr" dedi. DÜNYA EKONOMİSİNE BAKIŞ / ERGtN YILDIZOĞLU LONDRA erginyratr.net Geçten hafta ABD, Suudi Arabıstan'dan sonra, Almanya ve Güney Kore'dekj aske- ri birliklerinin de sayısını azaltacağını açık- ladı. Bu, VVashington Post'a göre, "Soğuk Savaştan bu yana, Pentagon 'daki en bü- yük yeniden yapılanmanın parçası". Ger- çekten de Bush yönetimi, özellikle 11 Ey- lül'den sonra açıkianan yeni savunma stra- tejisiyle orduda bir yeniden yapılanma baş- latmıştı. Bu bağlamda, Afganistan'ın ve Irak'tn işgali, hem bu yeni stratejinin bir sonucu, hem de bu yeniden yapılanma- nın bir parçası olarak görülebilir. Yeni paradigma Savunma Bakanı Rumsfeld'in "Hizmet merkezli bir biçimde saldırmak artık bizim için geçerli değil. Yann ağır kuvvetlerimiz daha hafif, hafif kuvvetlerimiz daha öldü- rûcû ve hepsi çok daha kolayca savaşa so- kulabilir olacaklar. Bu yalnızca farklı bö- lümlerin birlikte işleyeceği, çevik bir kuv- vet olmamalı, aynı zamanda bilişim ala- nındaki devrimden, her yıl gerçekleşen teknik gelişmelerden de faydalanabilme- lidir" sözleriyle özetlediği yeniden yapılan- manın paradigmasına bakınca dört isim dikkati çekiyor Savunma Bakan Yardımcı- sı Paul Wotfowttz, Pentagon'daki Kuvvet- ler Dönüşümü Ofisi direktörü Emekli Ami- ral Arhur Cebrovvski, Deniz Harp Akade- misi'nden ve küreselleşmenin güvenlik et- kilerini irdeleyen The NevvRuleSets.Pro- ject'in direktörü Prof. Thomas P. M. Bar- nett ve geçen hafta Rumsfeld tarafindan Genelkurmay Başkanhğına önerilen, eski özel Harekâtlar Kuvvetleri Komutanı, Emekli General Peter J. Schoomaker. Bildiğinız gibi, Wolfowitz bu yeniden ya- pılanma önerilerini 12 yıl önce Savunma Pianlama Kılavuzunda dile getirmiş, an- cak doküman New York Tımes'a sızınca, "küresel hâkimiyet, gerektiğinde tek yanlı müdahale garantisi, yeni dünya düzeninde ABD'nin askeri müdahalele- rinin kalıcı ve olağan bir özellik kazan- masT gıbi tezlerden dolayı, büyük tepki çekmiş, Clinton yönetimince de rafa kal- dınlmıştı. Imparatorun Yeni Ordusu Seapovver (deniz gücü) dergisinin hazi- ran sayısında"' Yeni Amerikan tarzı sa- vaşın' Şampiyonu" başlıklı söyleşide, "Pentagon'un dönüşüm Çan"... "Net- worked (ağa bağlanmış) savaş tezinin ya- ratıcılarından biri" olarak tanrtılan, Emekli Amiral Cebrowski'ye göre "Savaşta Cep- he -ve cephe kavramı- tümüyle ortadan kalktığı için arbk kuvyetler nerede ge- rekiyorsa orada olabilmeli"... "Dağıla- bilmeli ve hemen yeniden toplanabil- melidirier"... ABD "Bunu sağlayacak bi- lişim sistemlerine sahiptir". Deniz hare- kâtlanna özellikle önem veren Emekli Amı- ral, bu algının Türkiye'nin tutumundan son- ra daha da belirginleşti- ğine değinerek "Yolunu- zu bkayan, kimi siyasi coğrafi ve askeri en- gelleri aşmanız gereki- yor. Denizde üstlen- mek bunu sağlar" di- yor. Cebrovvski'nin yak- laşımında hava, kara ve deniz kuvvetleri arasın- daki sınırların belirsizleş- tiği, eşgüdüm ve hızın büyük önem kazan- dığı görülüyor. Hız söz konusu olunca ta- bii ki, ışık hızıyla hareket eden silahlar ör- neğin lazerler de büyük önem kazanıyor Cebrovvski'nin projesinde. "Rumsfeld'in yeni adamı" General Schoomaker (Slate 10/06), Cebrovvski'nin görüşlerine çok yakın biri. Schoomaker'e göre gelecekte daha az savaş, daha çok çatışma olacak. Bu nedenle ordu birlikleri giderek özel harekât timlerine benzeye- cekler. Birleşik Harekâtlar uzmanı Schoomaker, Chicago Tribune'ün 23 Mart'ta aktardığı- na göre, Afganistan planı hazırlanırken CENTCOM komutanı Frank'ın, kendisine sunulan tüm olanakları kavramasına yar- dımcı olarak, önemli bir rol oynamış. Scho- omaker bilişim ağlarına bağlı hızlı, küçük ama vurucu güçlere dayanan bir ordu pro- jesine ek olarak komutanların birer diplo- mat olarak yetiştinlmesi gerektiğinı de sa- vunuyor. Prof. Barnett'ın (daha önce söz etmiştik: Küreselleşme ve Savaş, 24/03/03) 2000 baharında, borsa bankerı Cantor Fitzgerald'ın katkılarıyla başlattı- ğı araştırma projesinin (www.nwc.navy. mil/newrulesets), Bush yönetiminin yeni savunma paradigmasına teorik bir zemin sunduğu söylenebilir. Bamett'in projesinin temelini "küreselleşme nasıl korunabi- lir?" sorusu oluşturuyor. Örneğin, "Çekir- dek ve Çatlak" ("The 'Core' and the 'Gap'", Providence Journal-Bulletin, 7/11/02) tezini ortaya atma- dan önce, Centre For stare- gic Studies'ten H. Gaffney Jr. ile birlikte, The US Naval Institute'ün Kasım 2001 sayı- sında yayımladıkları makale- nın başlığı "Globalization Gets a Body Gard" (Küresel- leşme bir korumaya sahip ol- du) idi. Yazarlara göre, ABD küreselleşmenin yolunu açı- yor, temel kural koyucu rolünü üstleniyor ve ordusu da küreselleşmenin kıyılarında- ki sorunlan temızlıyor, tehlike yaratan terı- ditleri tecrit ediyor, gidenyor. Barnett, da- ha sonra tezini, ayrıntılandırarak, "ABD'nin görevi küreselleşmenin dışında kalan böl- gelerin küreselleşme içine çekilmesidir" biçiminde sundu. Barnett'e göre, Afganis- tan'da ve Irak'ta bu yüzden savaşa gidil- mişti ve bu tür savaşlar sürecekti. Dünya avcunun içinde 11 Eylül'den sonra, ABD'nin hem Bar- nett'in tezine uygun bir biçimde, dünyanın her yerinde, özellikle de küreselleşmenin istikrannın tehdit ettiğinı düşündüğü bölge- lerde ve yeni dönüşüme de uygun bir bi- çimde, varlık oluşurmayı hızlandırdığı gö- rülüyor. I. Körfez Savaşı ve Kosova Sa- vaşı sayesinde, bu bölgelerde büyük üst- ler kurma olanagı elde eden ABD, Afganis- tan savaşıyla da Orta Asya cumhuriyetle- rinde yeni üsler kurdu. NATO'ya yeni katı- lan ya da aday Doğu Avrupa ülkeleri de ABD'ye yeni üs olanakları getirdiler. Niha- yet Irak savaşıyla birlikte Ortadoğu'da ye- ni üs olanakları elde eden ABD'nin, Paci- fic Life Research Centre'ın 28 Mayıs 2003 tarıhlı raporuna göre, şimdi Roman- ya, Bulgaristan, Irak, Suudi Arabistan, Kuveyt, Cibuti, Diego Garcia, Amman, Bahreyn, Katar, Birleşik Arap Emiriiği, Pakistan, Afganistan, Tacikistan, Kırgı- zistan, Kazakistan, Özbekistan, Gürcis- tan, Türkmenistan ve Türkiye'de üsleri var. Ancak, ABD, Almanya, Türkiye, Su- udi Arabistan ve Güney Kore'dekı birlik- lerinin bir kısmını Doğu Avrupa, Afrika ve Asya'ya kaydırarak yeni üsler yaratmayı da planlıyor. Wall Street Journal'ın aktar- dığına göre, ABD, Afrika'da bir düzine ye- ni, sabit, ya da yan sabit üs planlıyor. Ce- zayir, Fas ve Tunus'un adı yarı sabit üs- ler, Senegal, Gana, Mali, Kenya'nın adı daha küçük üsler bağlamında geçi- yor(10/06). ABD'nin Hindistan'da, Filipin- ler'de, Singapur'da ve Avustralya'da (www. usinfo.state.gov , 10/06) Tayland ve Azarbeycan'da (IPS, 10/06) da yeni üs- ler açmayı amaçladığı bildiriliyor. Wall Street Journal, Pentagon üst düzey ko- mutanlanndan aktarmayla, bu yeni üsler zincirinin, Hazarbölgesindeki mineral hav- zalannı, Afrika, özellikle de Nijerya'dakı petrolleri güvenlik altına almayı amaçladı- ğtnı yazıyor. Hem Wolfowitz'in önerisi, hem de Ceb- rovvski ve Bamett'in tezleri küreselleşme- nin korunması, bunun için dünyanın tü- müyle ABD denetiminde olması, ordunun da buna göre yeniden yapılandırılması ge- rektiğini savunuyor. Rumsfeld bu projeyi uyguluyor. Laser silahları, "kullanılabilir" nükleer bombalar bu nedenle gündeme geliyor. Böylece küreselleşmeyie, ABD'nin imparatorluk eğiliminin bir ma- dalyonun iki yüzü olduğu bir kez daha ortaya çıkıyor. ANKARA PAZARI YAKUP KEPENEK Gabin' Türkiye satıyor. En büyük kamu ekonomik iş- letmeleri, bir bir satışa sunuluyor; PETKİM'in iha- lesi tamamlandı, hükümetten onay bekliyor; TÜP- RAŞ ve TEKEL'in de gazete ilanlanyla ihale süre- ci başlatılmış bulunmaktadır. Yapılan nedir? Bunun adına "gabin" denir. PET- KİM ihalesi, gabin için verilebilecek eksiksiz bir ders kitabı örneğidir; doğrusu, eşsiz gabindir. Gabin sözcüğünün Türkçe karşılığı, alışverişte aldatmayada "aşın yararlanma"d\r. Buterim, hu- kuk sözlüklerinde, "karşılıklı taahhütleri içeren bir sözleşmede bir tarafın edimi ile diğer tarafın ver- diği karşılık arasında aşın fark bulunması" olarak tanımlanır. Gabinin oluşması için bu koşul yet- mez, "... zarar gören kimsenin 'darda kalmasın- dan' veya 'toyluğundan' veya 'düşüncesizliğin- den' yararlanılmış olması gibi sübjektif unsuria- nn da" var olması gerekir. Gabinin bir de "gabni fahiş" denilen "aşın", "insafsızca" ya da "ahlak- sızca" olarak nitelenen biçimi vardır. "Gabin", Arapçadır; son yıllarda günlük kulla- nımda Arapça sözcükler giderek yaygınlaşıyor; bakanlar özelleştirme satışlan için Arap sermaye- si arıyor; bu nedenle de gabin konusu iyi anlaşıl- malıdır. Bu arada, meraklısı için yazalım, kimi dilerde bu sözcüğün karşılığı şöyle: Almanca: Übervorteilung; Franszca: l'esion; Ingilizce: lesi- on ve Latince: laesio (enormis).. • • • Çoğu özelleştirme örneğinde olduğu gibi, PET- KİM satışında da, gabinin objektif ve sübjektif ko- şullan tam olarak vardır. Çok önemli bir farkla ki, burada zarar gören ve görecek olan, satışı yapan hükümet değil, ülkedir; ülke ekonomisidir. Zarar gören ile satışı yapan ayınmı bir yana bı- rakılırsa, objektif koşul tamamdır; PETKİM'in iha- lesi, yabancı danışmanlık firmalannın bile sapta- dığı değerinin beşte birinden daha az bir fiyatla sonuclanmıştır. Bundan daha açık gabin olabilir mi? Oyle anlaşılıyor ki, TEKEL ve TÜPRAŞ için de aynı düşük fiyat verilmesi söz konusudur. Gabinin sübjektif koşullan, darda olmak, toyluk ve düşüncesizlik de tam olarak oluşmuştur. Türkiye, iç ve dış borçlann ağır yükü altındadır. Borçlar ödenmelidir. Ülke dardadır; bu doğru. An- cak, gabin ile yani olması gereken değerin beşte biri sonucu elde edilecek para ile borç ödenmez. Yabancıların bile 3.2 milyardolar fiyat biçtiği PET- KİM'İ, 240 milyonu peşin kalanı üç yıla yayılan taksitle ödenecek bir satışın gabni fahişten baş- ka bir adı olamaz. Satışlarda, ikinci sübjektif koşul olan toyluk da etkili oluyor. AKP'nin ülkeyi yönetmek için hemen her konuda hazırlıksız olduğu geçen yedi ay bo- yunca her gün daha da açık görülüyor. Toyluk, ge- nel olarak kadrolaşmada; özel olarak da, özelleş- tirme Idaresi'nin yönetimini ilkel bir biçimde de- ğiştirdi. Bürokratik yönetime, genellikle, alanla- nnda deneyimi ve birikimi olmayan; bir bölümü- nün adı yolsuzluğa kanşanlar getirildi; nitelik ve beceri yönünden çoğu, gelenler gidenleri arata- cak özellikler taşıyor. Gabinin üçüncü sübjektif öğesi düşüncesizlik- tir. KİT, tam bir düşüncesizlikle satılıyor. Türkiye, somut bir ekonomik gelişme politikası oluştur- mamıştır; kayıt dışılığı azaltarak yatırım ortamı ya- ratamamıştır; bürokrasiden rüşvet ve yolsuzlu- ğun kökünü kazıyamamıştır. Ders kitaplan, yük- sek enflasyon ve yüksek faiz ortamında özelleş- tirme yapılmamalı, çünkü gerçek fiyat saptana- maz der. Yumurtanın bile fiyatının belli olmadığı bir ortamda eşi benzeri bulunmayan kuruluşlar, satılıyor. Tekelci bir piyasa yapısı da özelleştirmeye izin vermez. Türkiye, tekel ya da yarı tekel olan kamu kuruluşlannı özelleştiriyor; kamu tekelinin yerini özel tekelin almasına yol açıyor. • • • Başbakanı ve çoğu bakanlarıyla kendilerini "tüccar siyasetçi", "paradan anlayan politikacı" diye tanımlayan AKP hükümeti, aldatılıyor mu; yoksa bilerek mi aldanıyor? Bu yağma kimlere yanyor? Bu noktalar açıklık kazanmalıdır. Hukuk, gabine izin vermiyor. Borçlar Kanu- nu'nda (m.21) düzenlenmiş olan gabin durumun- da, zarar gören, bir yıl içinde sözleşmeyi bozabi- lir; verdiğini geri isteyebilir. Ülke kamuoyu, bu ga- bini onaylayacak kadar "gabi" yani "anlayışsız, kalın kafalı" ya da duyarsız olmadığını kanıtlaya- bilecek mi? Sanırım asıl soru budur! yakup@metu.edu.tr AYŞE ERCÜMENT KALMIK VAKFI31. (BİN AKTİF HazırDeğerler 101.917.427 Diğer Aiacaklar 991.580 Stoklar 65.000 Tıcan Aiacaklar 143.000 Maddı Duran Varlıklar 29.412.365 GelecekYıllaraAitGid. 52.961 Genel Toplam 132.582.333 12.2002 TARİHLİ BİLANÇO TABLOSU TL) PASİF Tıcan Borçlar Diğer Borçlar öd. Vergi ve Diğer Yûkl. Borç ve Gid. Karşılıklan ödenmiş Sermaye Sermaye Yedekleri KârYedeklen Geçmiş Yıllar Kârlan Geçmiş Yıllar Zararlan Dönem Net Zaran Genel Toplam GELİR TABLOSU (BİN TL) A- Brüt Satışlar B- Satış Indınmlerı (-) C- Net Satışlar D- Satışlann Maliyeti (-) Brüt Satış Kârı veya Zaran E- Faaliyet Gıderten (-) Faaliyet Kân veya Zaran Dığer Faalıyetlerden Olağan Gelir ve Kârlar Diğer Faalıyetlerden Olağan Gider ve Zararlar (- H- Finansman Giderleri (-) Olağan Kâr veya Zarar I- Olağan Dışı Gelır ve Kârlar J- Olağan Dışı Gider ve Zararlar (-) ÖNCEKİ DÖNEM 2001 (16.782.912) (16.782.912) 14 (37.058) (16.819.956) (16.819.956) Dönem Kân Vergi ve Diğer Yasal Yükümlülük Kâr. (-) Dönem Net Kân veya Zaran (16.819.956) 6.909.284 1.132.508 663.834 886.519 26.079.383 2.548.183 94.546.525 43.823.085 -23.930.697 -20.076.291 132.582.333 CAFtl DÖNEM 2002 (23.070.573) (23.070.573) 3.016.537 (22.255) (20.076.291) (20.076.291) (20.076.291) MUSTAFA ENVER AOAKAN VAKFI 31.12.2002 TARİHLİ BİLANÇO TABLOSU (BİN TL) AKTİF HazırDeğerler 4.697.882.070 Stoklar 300.000 Diğer Dönen Varlıklar 55.554 Mali Duran Varlıklar 681.565 Maddi Duran Varlıklar 32.683.179 Gelecek Yıllara Ait Gıderler ve Gelir Tahakkuklan 1.107.825 Genel Toplam 4.732.710.193 PASİF Tıcan Borçlar Dığer Borçlar Öd. Vergi ve Diğer Yükl. Ödenmiş Sermaye Sermaye Yedekleri Kâr Yedekleri Geçmiş Yıllar Kârlan Geçmiş Yıllar Kân (Zaran) Dönem Net Kân (Zaran) Genel Toplam GELİR TABLOSU (BİN TL) A- Brüt Satışlar 3- Diğer Satıştar B- Satış Indirimleri (-) C- Net Satışlar D- Satışlann Maliyeti (-) Brüt Satış Kân veya Zararı E- Faaliyet Giderleri (-) 3- Genel Yönetim Gıderten (-) Faaliyet Kârı veya Zaran Diğer Faaliyetterden Olağan Gelir ve Kârlar 1 - Iştiraklerden Temettü Gelirten 2- Bağlı Ortaklıklardan Temettü Gelirlen 3- Faiz Gelirlen 9- Faaliyetle İlgili Diğer Olağan Gelir ve Kârlar Diğer Faaliyetterden Olağan Gider ve Zararlar (-) 6- Diğer Olağan Gider ve Zararlar (-) H- Finansman Giderleri (-) Olağan Kâr veya Zarar 1- Olağandışı Gelır ve Kârlar J- Olağandışı Gider ve Zararlar (-) Dönem Kân veya Zaran ÖNCEKİ DÖNEM 2001 2.700.000 2.700.000 2.700.000 2.700.000 (62.368.581) (62.368.581) (59.668.581) 4.100.014 4.100.000 14 (204.004) (204.004) (55.772.571) (55.772.571) Dönem Kârı Vergi ve Diğer Yasal Yükümlülükler Kâr (-) Dönem Net Kân veya Zaran (55.772.571) (478.374) 3.135.136 1.360.480 2.730.040.067 1.416.584 1.887.161.116 91.767.109 (111.692.489) 130.000.564 4.732.710.193 CARİ DÖNEM 2002 (57.136.756) (57.136.756) (57.136.756) 187.138.382 2.500.000 184.637.602 780 (1.061) (1.061) 130.000.564 130.000.564 130.000.564 DUYURU BAYINDIR HAYAT SİGORTA A.Ş. 2002 HAYAT BRANŞI KARPAYI DAGITIMI 2001 yıl sonu itibariyle hayat sigorta poliçelerine ait toplam matematık karşılık 2002 yılı içinde toplam net birikim prim üretimi 2002 yılı içinde elde edilen net gelir 11.527.671.999.759 TL 3.931.553.148.505 TL 1.176.703.877.854 TL TARİFE GRUPLARINA GÖRE KARPAYI TL Tartfeler için Dağıtılan net karpayı oranı %45.29 Dövize Endeksll Tartfeler İçin Dağıtılan net karpayı oranı Amerikan Doları ($) Euro (EUR) %6.93 %2.79 AÇIKLAMALAR 1)Net birikim primi sigortalıların ödedikleri primlerden riziko primi varsa gider payı ve aracı komisyonu kesintileri dışında kalan ve yatırıma yönlendirilen kısımdır. 2) Yıl içerisinde elde edilen net gelir 2001 yılı sonunda sigortalılara ait matematik karşılıklar ile yıl içerisinde toplanan net birikim primlerinin günlük olarak yatırıma yönlendirilmesi sonucu elde edilen garanti edilen karpayı gelirterini içeren dahil net gelirdir. 3) Karpayı oranları fonların ortalama yıllık net getiri oranı olup, günlük karpayı ortalaması nedeniyle her sigortalının karpayı dağıtım oranı farklı olabilir. Bayındır Hayat Sigorta A.Ş. Saniye Ermutlu Sok. Çolakoğlu Plaza No:12 81090 Kozyatağı - İSTANBUL TEL:(0216) 463 23 40 (pbx) FAX:463 23 41
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear