Catalog

"• 4 HAZİRAN 2003 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA J l i J v U I ı U 1 V J J . ekonomi(Şcumhuriyet.com.tr 13 BABALAR GÜNÜ • AVÖN, babası için hediye arayanlara seçenekler sunarken Open Road adıyla yeni parfümünü satışa sundu. Doğrudan satış yapan şirket, Babalar Günü alışverişleri için indirimlı fiyatlar uyguluyor. • ADIDAS KOZMETİK, Babalar Günü için fresh ve dinamik kokulu ürünlerini önerirken otomobilden lap-top'a binlerce hediyeden birini kazanma fırsatı sunuyor. • TEPE NALTILUS, 130 mağazasındaki ürünleri, babalann zevkine uygun renklerle simgeleyerek kategorilere ayırdı. Tepe Nautilusun girişinden başlayarak mağazalara kadar takip edilen renkler sayesinde alışveriş yapanlar doğrudan uygun mağazalara yönlendiriliyor. • GİMA, Babalar Günü'nde hediye alternatifleri sunuyor. SüperCard ile Gima mağazalan, sen-al market ve Alo Gima'dan yapılacak hediye ahşverişlerinde indirimli fiyatlar geçerli oluyor. • BEKO. Babalara Günü'ne özel bir tasanm hazırladı. Babasına hediye düşünenlere Falcon tıraş makinesini öneren Beko, uygun ödeme koşullan sunuyor. • HİLTON tSTANBUL, 15Haziran Pazar günü için Babalar Günü brunch'ı, uygun fiyatla hafta sonu konaklama olanağı ve sürpriz hediyeler hazırladı. • SİEMENS, babasına ofisi için hediye almayı düşünenler için kullanım kolaylığının yanı sıra tasanmlanyla dikkat çeken Siemens kahve makinelerini uygun ödeme koşullanyla satışa sundu. • TELEFUNKEN, Bosch bayilerinde ulaşılabilen Sinema TV serisiyle Babalar Günü için hediye seçenekleri sunuyor. • BOSSHUGOBOSS, 2OO3ilkbahar/yaz koleksiyonunda Babalar Günü için farklı hediye seçenekleri sunuyor. Istanbul Nişantaşı mağazasında sergilenmeye başlanan hediye seçenekleri arasında gömlek ve pantolon çeşitlerinin yanı sıra yaza özel ürünler de bulunuyor. • KOLEKStYON MOBtLYA, hazırladığı ürünleri Babalar Günü kampanyasında yeni fiyat ve 6 taksitle ödeme kolaylığıyla satışa sundu. Kampanya haziran sonuna dek sürecek. • EREStN TOPKAPI HOTEL, Babalar Günü için özel bir brunch programı düzenledi. Brunch'a en az iki kişinin katıhnması durumunda babalar için ücret alınmıyor. ^ ™n Ça ^masına We ŞÜketlerin borçlannın yenidenyapılandırılmasının kapsamı arttınlacak 'Yaklaşrmı genişliyorEMİNE KAPLAN ANKARA - AKP hükümeti. şirket- lerin bankalanna olan borçlannı yeni- den yapüandırmayı öngören "İstan- bul YaklaşımTnı şirketlerin diğer kişi ve kuruluşlanna olan borçlannı da kapsayacak biçimde genişletiyor. Icra ve îflas Yasa Tasansına eklenmesi beklenen maddele'rle, konkordato ilan eden şirketlerin borçlannın alacaklı kişi ve kuruluşlarla uzlaşma sağlan- ması durumunda yeniden yapılandı- nlması planlanıyor. TBMM Adalet Komisyonu'nda oluşturulan alt komisyon, Icra ve If- las Yasa Tasansı üzerindeki çalışma- lannı sürdürüyor. Hükümet, alt ko- misyona sunduğu iki önergeyle ts- tanbul yaklaşımmın şirketlerle diğer • AKP hükümeti, 'İstanbul Yaklaşımı'nı konkordato ilan eden şirketlerle alacaklılarını kapsayacak biçimde genişletiyor. kişi ve kuruluşlar arasındakı borç ilişkisini yeniden düzenlemeyi plan- lıyor. Bu önergelerde şu değişiklik- ler öngörüldü: • Para borçlannı ödeyemeyecek du- rumda olan ya da mevcut alacaklan borçlannı karşılamaya yetmeyen ser- maye şirketleri, alacaklılann yansını aşan bir çoğunluk tarafından kabul edilmesi durumunda yeniden yapılan- dırma projesi ile birlLkte aslıye ticaret mahkemesine, uzlaşma yoluyla borç- lannın yeniden yapılandınlması için başvurabilecek. • Mahkeme, başvuru üzerine he- men bir duruşma günü belirleyip baş- vuruyu ilanen duyuracak ve projeden etkılenip adresi bilinen tüm alacaklı- lara tebliğ edecek. Mahkeme, başvu- ru hakkında verilecek son karann ke- sinleşmesine kadar geçecek olan dö- nem için şirketin faaliyeti bakımın- dan gerekli gördüğü tüm önlemleri alacak. Bu çerçevede, borçlu şirketin faaliyetlerinin yönetimini bizzat üst- lenecek ya da bu faaliyetleri denetle- yecek olan alacaklılar ve borçlu tara- fından seçilmiş birkaç proje yöneti- cisi atayabilecek. • Ticaret mahkemesi duruşma ko- mıseri, borçlu şirket yetkililerini ve hazır bulunan alacaklılan dinlevecek ve koşullann yerine geldiğıni belirle- dıği takdirde en geç 30 gün içinde baş- vurunun onayına ya da reddine karar verecek. • Başvurunun tasdıkine ihşkin mah- keme karannın kesinleşmesiyle borç- lu şirket ve projeden etkilenen tüm ala- caklılar projede öngörülen esaslar da- hilinde bağlı olacak. Baş\urunun red- dine ilişkin mahkeme karannın kesin- leşmesi durumunda durmuş olan ta- kiplere ve davalara de\ am edilecek. • Projenin uygulanmasuıın başan- sız olması durumunda durum borçlu şirket veya alacaklılar tarafından asli- ye ticaret mahkemesine bildirilecek. Bu bildırim üzerine asliye ticaret mah- kemesi, borçlu şirketin haczi için bü- tün mallarının teminat aranmaksızın ihtivaten haczine karar verecek. ATO BAŞVURDU Ek vergikre iptalyolu • ATO Başkanı Aygün:Hükümet samimiyse mahkeme karannı beklemeden vergileri kaldınr. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hükümetin "Banşın bedeö" olarak yürürlüğe soktuğu ek vergilere iptal yolu açıldı. ATO Başkanı Sinan Aygün'ün bireysel başvurusunu değerlendiren Ankara 6. Vergi Mahkemesi, ek vergiyle ilgili yasayı anayasaya aykın bularak dosyanın Anayasa Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verdi. Anayasa Mahkemesi de aynı doğrultuda karar alırsa ek vergiler ıptal edilecek. ATO Başkanı Sinan Aygün, dün düzenlediği basın toplantısında'*Hükümet samimiyse mahkemeyi beklemeden ek vergileri iptal eder" dedi. 'İptal etslnler1 Anayasa Mahkemesi'nin de yasanuı iptali yönünde karar ahnasmı beklediklerini belirten ATO Başkanı Sinan Aygün, "Top arnk Anayasa Mahkemesi'nde. Toplam 22 milyon mükeüefı ilgüendiren bir konuda Anayasa Mahkemesi"nin kısa sürede karar vermesini bekliyoruz. Hükümet açıklamalannda samimiyse ek vergileri mahkemeyi beklemeden iptal eder" dedı. Ek vergilerle ilgili yargı karannın banşın bedeli olduğunu söyleyen Aygün, "Ancak sosyal banşın bedebdir. Hükümetie yurttaşm banşmasının bedefidir" dıye konuştu. "EKCfOft-ÎS l*&9 (SAÎttY! tfUiN SEH £SM " TEKEL ı Tüm yurtta protesto eylemlerini sürdüren işçiler, hükümeti eleştirerek özelleştirmelerin durdurulmasuuı istediler. Özelleştirmeyi eleştiren çalışanlar işyerini terketmeme eylemi başlattı TEKEL işçfleri direniyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Tek-Gıdaîş Sendikası ile Enerji, Sana- yi, Maden Kamu Emekçileri Sendika- sı'na (ESM) bağlı işçiler TEKEL'in özelleştirilmesini protesto et- mek üzere dün gece tüm Tür- kiye'de işyenni terk etmeme eylemi yaptı. Ankara TEKEL tçki Fabrikası önünde toplanan çalışanlar saat 17.30'da mesai bitimi olmasına kar- L şın binayı terk etmedüer. Bina kapı- sı önüne kadar gelen çalışanlar da- ha sonra yeniden içeri döndüler. İşçiler bu sabah saat 09.00'a ka- dar işyerlerinde kaldılar. Tek Gıda- îş Sendikası Ankara Bölge Temsil- cisi Mahmut Türker, eylemlerinın özelleştirme durdurulana kadar sü- • Tek Gıda-îş Sendikası Ankara Bölge Temsilcisi Mahmut Türker, eylemlerinin özelleştirme durdurulana kadar süreceğini söylerken, ESM Genel Başkanı Neşet Demirtaş, "Hükümet, eğer samimiyse diğer kurumlardaki özelleştirmeleri de geri alsın" dedi. receğini söyledi. Tek Gıda-İş'in eylemine destek veren ESM Genel Başkanı Neşet De- mirtaş da, özelleştırmelenn bütün işçilerin sonınu olduğunu belirterek, "Çukurova ve Kepez Elektrik'e el koyan hükümet, eğer samimiyse di- ğer kurumlardaki özelleştirmeleri de geri alsın. Aksitakdirde bu si- yasi davrandığının gösterge- sidir" dedı. îzmir'de, ise Harmanda- lı'ndaki Tekel Işletmesi önünde mesai bitiminin ar- dından toplanan çok sayıda işçi. alkışlar ve ıslıklarla, TE- KEL'in özelleştirilmesini protesto et- ti. işçiler daha sonra sabah mesaisi- ne kadar sürdürecekleri "işyeriniterk etmeme" eylemini başlattı. Erdoğan, ilişkilerin yeterince geliştirilemediğinden yakındı Dış ticaretMalezya lehine Kuala Lumpur'da camide cuma namazını kılan Er- doğan için resmi karşılama töreni düzenlendi. Tören- de bulunan Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'uı tür- banlı, Malezya Başbakam Muhathir Mohamad'ın eşinin ise başımn açık olması dikkat çektL (AA) • Türkiye ile Malezya arasındaki dış ticaret, 1997 yılı itibanyla Türkiye'nin ülkeye yönelik demir-çelık ihracatının azahnasıyla ıthalatm ağırlık kazandığı bir seyir ızlemeye başladı. KUALA LUMPUR(AA)- Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, resmi temaslan çerçevesinde gittiği Malezya'nın başkentı Kuala Lumpur'da iki ülke arasındaki ilişkilerin yeterince gelişti- rilemediğinden yakındı. Türkiye ile Malezya arasındaki dış ticaret. 1997 yılı itibanyla Tür- kiye'nin ülkeye yönelik demir-çelik ihracatının azahnasıyla ithalatın ağırlık kazandığı bir seyir izlemeye başladı. 1997 yılında Türkiye'nin yaptığı ithalat. ihracatın 2.1 katına denk gelir- ken 2001 yüında bu oran 6.8 kata kadar yük- seldi. Başka bir deyişle. 1997'de yüzde 47 olan ihracatın ithalatı karşılama oranı. 2001 yılında yüzde 14 seviyesine geriledi. Dış Ticaret Müs- teşarlığı verilerine göre, 1997 yıluıda Malez- ya'ya gerçekleştirilen ihracat 134 milyon dola- n aşarken ithalat yaklaşık 283 milyon dolar se- viyesinde gerçekleştı. 2001 'e gelındığuıde ih- racatın 35 milyon dolar seviyelerine gerilediği, buna karşılık, ülkeden 239 milyon dolann üs- tünde ithalat gerçekleştirildiği görülüyor. Grevler hız kesti Fransa'da çalışanlann hükümetin emeklilik reformu planma yönelik grev ve protesto gösterüeri hız kesmeye başladı. Önceki gün caddeleri, ellerinde "Sosyal adalet nerede" pankardarı taşıyan binlerce çalışanın doldurduğu Fransa, dün daha sakin bir görüntü verdL Ülkede ulaşun hizmetlerinin normal seyrine döndüğü belirtilirken, temizük işçilerinin de 11 gündür devanı ettirdikleri grev sona erdi. Öte yandan. dört sendikanm 19 Haziran için yeni bir grev çağnsı yapüklan ifade edildi. Çauşanlar refonn planını. hükümetin sistemi ortadan kaldırmaya dönük amacuun ttk admu olarak nitelendiriyorlar. 1ŞÇENİVEVRENINDEN ŞÜKRANSONER Yayın Çizgisi Anlaşılmaz, ayncaiıklı olmak arzusu mu, yoksa bilim- sel geriliğimiz, tembelliğimiz mi ağır basar bilinmez, ancak sözcüklerin Türkçe karşılıklannı üretmek yerine aksan değişikliği ile çevirisini kullanmayı sürdürüyoruz. Bugünlerde gazetecilikle ilişkilı kimilerinin tartışmaya çalıştıklan "editoryal bağımsızlık"ta öyle bir kavram. Gazete, televizyon, radyo, intemet gibi yayın organla- nnın çalışanlan, yazartan, haberleri değerlendirenleri, oluşturanlan ile özgürolabilmeleri anlamını içeriyor. Tar- tışmanın cxlağında kavramın kendisi var. Ozellikle de patrona karşı özgür olabilme boyutu ile gündemde. Elbette patrona ve siyasal iktidara karşı gazetecinin özgür olabilmesi, basın özgürlüğü sınırlan, toplumsal iişkiler değiştikçe bir daha, bir daha tartışılması gere- ken yaşamsa) bir konu. Çünkü gazetecinin bireysel öz- gürlüğünden çok, sonuç olarak toplumun gerçekleri öğrenebilmesi, çıkarlannı koruyabilme bilincini edinme hakkı, demokrasinin, insan haklannın özü ile doğrudan ilişkilı. ABD'nin Irak'ı işgalinde, ilişkilendirilmiş gazeteci, BBC'ye bile uygulanan sansür, ABD basınının üstlen- diği rol, konunun insan haklan, demokrasi için yaşam- sal boyutlannı sıcak gündemimize taşıdı. En zor tartı- şılabilen, gündeme gelebilen boyutu ise patrona karşı özgüriük kavramı. Berlusconi medya tekel gücünü kullanarak Italya'nın başbakanı oldu. Daha yeni kimi AB alt komisyonlannda, yine dilimizde sözcük karşılığını üretemediğimiz "etik" boyutu tartışılmak üzere günde- me alınabildi. Doğrusu gazete, medya yayınına para yatıranın, ön- ceden ilan ettiği ilkeler çerçevesinde yayın organına sahip olma hakkını tartışmıyoruz. Üretilen ürün, kamu- oyu oluşturma aracı ise sermaye koyanın para kazan- manın ötesinde amacı vardır. Tannsal kişilik, parayı ve- rip yayın organının var oluş ilkelerine kanşmaması bek- lenemez. Siyasal, magazin, çok satan, sağda, sol- da..denildiği anda zaten yayın çizgisi betirlenmiş, kimi ölçülerle editoryal bağımsızlığa patronaj ağırlığı konul- muştur. Dünya ve ülkemiz ölçüsünde tartışılmaya çalışılan- lar aslında bundan sonrası ile ilgilidir. Gazeteci çalışa- cağı medya kurumunu seçerken editoryal bağımsızlı- ğa, yayın çizgisine ilişkin kimi ilkeleri kabul etmiş ko- numdadır. Okur da gazetesini, televizyon, radyo, inter- net kanalını seçerken... İnsan haklan, demokrasi, ga- zetecinin özgütiüğüne ilişkin yaşamsal önemi olan tar- tışmalar bilinen yayın çizgisinin sınırlannı aşan boyut- lar içindir. Siyasi iktidarlann sansür uygulamalan, talimatla ger- çekleri tersyüz edebilme, saklamalanna ilişkin yani. Ya da patronun kendi holding, tekel çıkarlan adına gaze- tecilik hak ve sınırlannı aşan ölçülerle devreye girme- leri üzerine. Gazetecinin toplumu aldatmak üzere, si- yasi iktidar ya da patron çıkarlan adına gerçekleri ters- yüz etme zorunda kalmamasını sağlamak üzere, ga- zetecıyi korumaya çalışan yasal düzenlemeler, gaze- tecilik meslek ilkeleri gündemdedir. Bizim 212 sayılı yasa ile gelen kıdem tazminatını kay- betmeden gazetecinin işinden aynlma hakkı, tam da bu anlamda bir düzenlemedir. Hızla kirlenen, tekelle- şen medya patronaj gücü sayesinde yargı içtihat ka- rarlan ile anlamını yitirmiştir ama, yasal düzenleme ve kavram olarak hâlâ geçertidir. Siyasi iktidarlar talimatlan ile gerçeklerin gizlenmesi ya da patronaj çıkarian adına toplumun gerçeklerle ters yönlendirilmesi tartışmasız önlenebilmelidir. Bu sınırlar nasıl çizilir? Kimi beyter, kimi medya tekellerinde talimatla yayın politikası, çizgisi belirienmemiş olmasını basın özgür- lüğü için yeterii ölçü kabul etmektedirier. Oysa çağımtz- da insanlar talimattan çok, para ile çok daha kolay sa- tın alınmaktadırlar. Ülke ve dünya meslek ölçüleri sınır- lannı aşmış özel ücretler, sağlanan kirti özel çıkarlardır asıl gazeteciyi kirleten. Toplumun doğru bilgilenme hak- kının, sonuç olarak insan haklannın, demokrasinin de- rin yaralar almasına neden olan yollar günümüzde çok çeşitlenmiştir. __ Bir dönem Özal'ın, günümüzde Erdoğan'm, med- ya-holding büyük patronunun, şan şöhret sahiplerinin, patronlar kulüplerinin özel gazetecisi, yıldız olmak bile çok önemli kirienme; gerçekleri tersyüz etmede mili- tanlık yapmak için yeterii neden olabilir. Tek anlamlı, geçerii ölçü, tartışılan gazete, televizyon, medya yayınında ya da gazetecinin yorumunda, çıkar- lar adına gerçeklerin toplumdan ne ölçülerle saklandı- ğı, tersyüz edildiği, kitlelerin kendilerine, çıkariannaya- bancılaştınlmada, yönlendirilmede kullanıldığıdır. Kim- lerin, hangi nedenlerie, hangi çıkariar adına, hangi yüz- le gazetecilik değerlerini ağızlanna alıp tartıştıklanna, çok bilınçli, dikkatle bakmalıyız... soner@cumhuriyetcom.tr Kredi kartlarına düzenleme Tüketici Yasası yürürlükte ANKARA / ISTAN- BUL (Cumhuriyet) - Ye- ni Tüketici Yasası bugün yürürlüğe giriyor. Kredi kartı faizlerine yüzde 30 sınırlama getiren yasa, tüketici haklan açısın- dan dönüm noktası ola- rak nitelendiriliyor. Sanayi ve Ticaret Ba- kanı Ali Coşkun. Türk hukuk sıstemıne ilk de- fa kredi kartlan ile ilgili düzenleme getırildığini söyledi. Konut ve tatil amaçlı taşınmazlar ile elektronik ticaretinde tü- ketıcinin korunması hakkındaki kanun kap- samına alındığını anım- satan Coşkun, asgari ga- ranti süresinin de 2 yıla çıkanldığını bildirdi. Tüketiciyi Koruma Der- neği Başkanı Mehmet Sevim de tazminat hak- kının yasaya alındığını vurgulayarak yasaya, öncelikle kamu kurum- lan ile yerel yönetimle- rin uygun da\Tanmalan gerektiğini belirtti. Ziraat ve Halkbanka eleman Güvenlik işine aşçı Ekononıi Servisi - Ye- niden yapılanma süre- ciyle 8 bin personeli di- ğer kamu kuruluşlanna göndenlen Halkbank'ta ilginç bir eleman alım süreci yaşanıyor. Çeşıtli illeride görev- lendirilmek üzere alına- cak güvenlik personeli için başvuranlar arasın- da, aşçıdan, temizlık gö- revlisine akla gelebıle- cek her meslek var, yal- nız güvenlik yok. Dev- let Personel Havuzu'na göndenlen güvenlik gö- revhlen yenne, özelleş- tirme kapmasındaki ku- ruluşlardan çalışan te- min etmek yolunu seçen bankaya, dün 557 kişi başvurdu. Alınacak per- sonel için cumartesi ve pazertesi günleri de baş- vuru yapılacak. ,