22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 10HAZİRAN2003SALJ 10 DIŞ HABERLER dishabc cumhuriyet.com.tr KAVŞAK OZGEN ACAR Balbay'ın Cumhuriyet'e Yakışıp Başarısı Cumhuriyet AnkaraTemsilcisi Mus- tafa Balbay'ı "genç subaylar rahat- sız" haberinden dolayı kutlamak ge- rekir. Haber ile Genelkurmay Başka- nı Orgeneral Hilmi Özkök'ün açıkla- masının üzerınden uzun süre geçti. Bu konuda bız herhangi bir yorumda bulunmak istemedik. "Diplomasi ku- lisi" garip bir ortam. Yüzlerce diplo- mat, istihbaratçı ve subayın çalıştığı ABD, Rus büyükelçilıklerinden tutun da tek büyükelçi ile bir ikinci kâtibin bulunduğu küçükelçiliklere kadar her- kes, Cumhuriyet çalışanı olmamızdan dolayı, "gençsubaylann rahatsızlığı" konusunda bizi soru yağmuruna tut- tu. Çoğunlukta ikı dıplomatlı elçilikle- rin temsilcıleri, akılları sıra ordunun ne zaman, nasıl birdarbeyapacağını, al- kollü kafalan ile sözde çaktırmadan so- ruşturuyorlardı. Bir dıplomat, "Cum- huriyet gazetesi olarak genç subay- lara darbe yaptınp Recep Tayyip Er- doğan'ı astıracaksınız, öyle mi?" di- ye alaycı biryaklaşım içinde olunca da- yanamadiTi, ne kadar cahil olduğu- nu anlatmak için açtım ağzımı yum- dum gözümü. Sonradan aynı sorular öteki diplomatlardan yağmaya başla- yınca boşu boşuna sinirlendiğimi an- ladım. Bu diplomatların en eskisi Tür- kiye'de 2-3 yıllık, en yenisi 2-3 aylık idi. Türkiye'nin son yarım yüz yıllık ta- rihıni bilmelerı beklenemezdi. Onlar- dan beklenmezdi ama.. Türk medya- sının cehaletine ne demeliydi? Bu ya- zıdan öncefilmtefdekigeçmişe dönüş- lerde olduğu gıbi kendi yaşamım doğ- rultusunda geçmişteki olaylan yeniden yaşadım. işin içine kendimizi karıştır- dığımız için özürdileriz. • 29 Nisan 1960: Bir gün önce Is- tanbul Ünıversitesi ayaklandı. ölenler vardı. SBF öğrencileri olarak biz de Hu- kuk Fakültesi bahçesinde Başbakan Adnan Menderes'in anti-demokratik hükümetine karşı gösteriler düzenle- dik. Açılan ateşte Tülay Demokan- Öney bıleğinden, Altan Gü- ven dudağından kurşunla yaralandı. Tülay daha sonra DPT'de uzman oldu, mıllet- vekili seçildi. Altan, büyükel- çi oldu, şimdi emekli. Men- deres'in ünlü "TBMM Tahki- kat Komisyonu", TBMM ta- rihinde ilk ve son kez üç SBF'Iİ öğrenci (CHP Gençlik Kol- ları Başkanı Hikmet Çetin, Fikir Kulübü Başkanı Yalçın Küçük ve SBF Oğrenci Der- neği Başkanı Özgen Acar) hakkında "gıyabitutuklama" kararı çıkarttı. Hikmet, ken- dini tutuklatma karannı çı- kartan TBMM'ye başkan ol- du. Küçük, DPT Ekonomi Dairesi Başkanhğı'ndan pro- fesörlüğe yükseldi. Bu üç ki- şiyi komisyona ihbar eden Riza Akdemir daha sonra vali ve içışleri Bakanlığı Müs- teşar yardımcısı oldu. Uğur Mumcu'nun öldürülmesin- de Iran'ın parmağı olduğu kanıtları ile Tahran'a görevli gönderildi, dönüşte her ne- dense dosya kapatıldı! • 27Mayıs1960: Yozfa- şan demokrasiyi yeniden kur- mak, toplumsal anayasa ha- zırlamak amacıyla TSK'nin "genç subaylan" ihtilal yapıp Milli Birlik Komitesinin başı- na Eski KKK Orgeneral Ce- mal Gürsel'i getirdiler. • 13 Kasım 1960: MBK içinde demokrasiden yana Nadir Nadi llhan Selçuk Mustafa Balbay olanlar ile karşıt görüşte olanlar ara- sında anlaşmazlık çıktı. Albay Alpas- lan Türkeş'in başı çektiği 14 komite üyesi gözaltına alınıp yurtdışına danış- man olarak atandılar. İşin garibi o gün ben fiili olarak Cumhuriyet'te gazete- ciliğe başladım. İlk görevim de 14'ler- den yalnızca o evinde göz altında tu- tulan Şefik Soyuyüce'nin kapısının önünde beklemekti. • 6 Ocak 1961: Kurucu Meclis açıldı. Seçimle gelenlerin oluşturdu- ğu Temsilciler Meclisi ile bir anlamda senato görevini yüklenen MBK yeni anayasayı görüşmeye başladı. O gün- den sonra "pahamento muhabiri" ola- rak çalıştım. Demokrasi, toplumsal devlet, insan hakları, planlı kalkınma, toplu sözleşme, sendikaJaşma kavram- larının anlam ve önemi ile değerlerini o süreçte öğrendim. • 16-17 Eylül 1961: Dışişleri Ba- kanı Fatin Rüştü Zorlu. Malıye Ba- kanı Hasan Polatkan, bir gün sonra da Başbakan Menderes asıldı. • 15 Ekim 1961: Genel seçimler yapıldı. Eski Cumhurbaşkanı fsmet (nönü 20 Kasım'daTürkiye'nin ilk ko- alisyon hükümetini kurdu. Demokra- siye geçış süreci başladı. • 18 Şubat 1962: Cumhuriyet An- kara Bürosu güvenlik muhabiri Haluk Besen "Genç subaylann " bir darbe hazırladığını sabah toplantısında öne sürdü. O günden sonra (bugün Bal- bay'ın koltuğunda oturduğu) temsil- cimiz rahmetli Ecvet Güresin'in her gün istihbarat defterine "Darbecilerin kimliklerini önceden edinmeye baka- lım!" diye hepimize görev yazdığını unutmak olanaksızdır. • 22 Şubat 1962: O gün öğleden sonra Harp Okulu'ndan çıkan tanklar Dikmen Caddesi köşesine indiklerin- de foto muhabirimiz Tolon Arlıhan'ın şiddetli kar yağışına karşın birinci tan- kın topunun altından öpüşerek umur- samadan geçen genç çiftın fotoğra- fını çekişi hiç unutulur mu? Cumhuri- yet, o gün inönü'nün çevresinde de- mokrasi için kenetlendi. Darbe girişi- minde bulunan Harp Okulu Komuta- nı Albay Talat Aydemir ile birlikte 22 subay emekli edildi. • 21 Mayıs 1963: Aydemir ve ar- kadaşları gece yarısından sonra dar- be girişimınde bulundular. Genel Kur- may Başkanlığı, Deniz Kuvvetleri Ko- mutanlığfnın çevresi hükümetgüçle- rince barikatla kesildi. Foto muhabi- rimiz Mustafa Istemi ile ışıkları sön- dürülmüş bir arabada barikatın için- de kaldık. Sabaha karşı teslim olan Ay- demir'in "sten" tabancalı albayların koruması altında Genelkurmay Ka- rargâhı'na getirilişinin tanığı olduk. Ba- rikat kaldınldığında, Akay Caddesi'nin Atatürk Bulvan'nı kestiği köşede kal- dırımları siper yapıp yerde yatan hü- kümet güçleri ile teslim olmakta dire- nen Harbiye öğrencileri arasındaki si- lahlı çatışmaya, bu olayı birfutbol ma- çı gibi ayakta izleyen bir sivilin yara- lanmasınadatanıklıkettik. Bu nokta- daki olay bitince "birliğe dön" komu- tunu alan bu askerleri Harbiyeli isyan- cı öğrenciler sanan jetlerin açtıkları ateşte bazıları gözümüzün önünde şehit düştü. ölen askerin beyin par- çalarınm vücuttan ayrı cadde üzerin- de canlı olarak sıçrayışlarını yazıişle- n müdürlerimizden rahmetli ÖmerSa- mi Coşar ile ağlayarak ızledik. Dar- becilerden süvari binbaşısı Fethi Gür- can 27 Haziran 1964, Aydemir de 4 Temmuz'da asıldılar. O olaylarda Ope- ra'daki Hava Kuvvetleri Karargâhı'na sığınmış olan İnönü'nün demokrasi mücadelesinı acaba en çok hangi ga- zete destekledi? • 12 Mart 1971: "Genç Subayla- nn" Başbakan Süleyman Demirel ik- tidanna karşı alttan yaptıklan baskıyı ön- lemek amacıyla Genelkurmay Başka- nı ile üç kuvvet komutanı, hükümete ver- dikleri "muhtıra"y\ kamuoyu- na açıkladılar. Demirel istifa etti. "Gereğinde demokrasi- ye şai çekilebilir" sözü ile ta- rihe geçen Prof. Dr. Nihat Erim'eteknisyenlerhüküme- ti kurduruldu. • 27 Nisan 1971: Sıkıyö- netim ilan edildi. Bu arada, Başyazar Nadir Nadi. yazar llhan Selçuk ile birlikte 11 ki- şinin görevıne gazetede son verdirildi. Ben de bu olayı pro- testo için Ankara'da gazete- den istifa ettim. Bu dönemde Selçuk'a, Ziverbey Köşkü'nde işkence yapıldı. 61 Anayasa- sı'nın mimarlanndan, bugün yazarımız olan SBF profesö- rü Mümtaz Soysal, "Anaya- saya Giriş" adlı ders kitabın- dan dolayı tutuklanarak ay- larca yargılandı. • 8 Ocak 1972: Savunma Bakanı Ferit Melen, 120 "Genç Subayın" ordudan uzaklaştınldığını açıkladı. O koşullaraJtında dahi Cumhu- riyet, öteki gazetelere kıyas- la, askeri yönetime, hüküme- tine, getirilmek istenen ana- yasa değişikliğine karşı, en şiddetli muhalefeti yapmak- ta tereddüt etmedi. İhtilal teş- vikçisi yakıştırmasım yazan- iar acaba neden devekuşu rolü oynuyorlar? • 12 Eylül 1980: "Genç subaylann" tepkileri üzerine Genelkurmay Başkanı Orge- neral Kenan Evren, kuvvet komutan- lan ile birlikte Başbakan Demirel'i de- virdi. Milli Güvenlik Konseyi demokra- siyi askıya aldı. Cumhuriyet yazarlan Ali Sirmen. Dr. Erdal Atabek, Büyü- kelçi Mahmırt Dikerdem "Banş Da- vas/" nedeniylecezaevindeçiledoldur- madılar mı? • 11 Kasım 1980: Askeri yöneti- min yanlışlıklarını sergileyen Istanbul Sıkı Yönetim Komutanlığı Cumhuriyet'i kapamadı mı? 1961 Anayasası'nın ters yüz edilmesine karşı, insan hak- larına saygı konusunda askeri yöne- timle Cumhuriyet'ten başka hangi ga- zete mücadele etti? Bu mücadelesin- den dolayı Cumhuriyet "Pravda" dam- gasını yemedi mi? Eğer Cumhuriyet'in dedikleri o günlerde uygulansaydı bu- gün AB önünde sıkıntı çekilir miydi? • 28 Şubat 1997: Danışma kuru- lu niteliğindeki Milli Güvenlik Kuru- lu'nda alınan Atatürk devrimlerinin, laikliğin korunması yolundaki tavsiye kararı sonrasında Necmettin Erba- kan'ın koalisyonu neden sona erdi? Erdoğan'ın AKP hükümetinin uygula- malan konusundaTürk halkının çoğun- luğu gibi "genç subaylar"m da rahat- sızlık duymaları doğal değil mi? Geçmişteki olaylann ışığı altında ir- delendiğinde Genelkurmay Başkanı özkök'ün Balbay'ı yalanlamadığı, üs- telik "Türnümüz rahatsızız" demekle doğruladığı anlaşılır. özkök, biryandan gençlere ordu disiplinini anımsatırken öte yandan da AKP'ye aklını başına al- ması uyansını yapmış olmadı mı? Tür- kü, yabancısı, medyası, borazancıba- şısı, şunu iyi bilmelidirler: Cumhuriyet gazetesi Atatürk'ün mirasıdır. Cum- huriyet gazetesinin çalışanları, Türk ulusunun demokrasi, insan hakları, toplumsal devlet ve laiklik ilkeleri için- de kalkınmasına inanırlar; demokrasi- ye, laikliğe Atatürk ilkelerine karşı, dik- tadan yana olanlara karşıdırlar. AB'nin Kıbns Büyükelçisi Van Der Meer, Türk basmında ilk kez Cumhuriye! 'e konuştu: Annanplanı tek seçenekAYTİANŞİMŞEK LEDR\PAL\S-AB'nınKıbns Bü- vükelçisi Adrian Van Der Meer. Kıbns'ta kalıcı çözüm için Annan planının alter- natifı olmadığını söyledi. Annan planı- nın Kıbns TürkJen için "enhiplaıı'' ol- duğunu sa\oınan Büvoikelçi. "Annan pla- nı, açıkça, taraflann eşitliği ilkesi üzeri- ne kurulu. Plandaki Ud eşit parça de\- letten oluşacak biıieşik Kıbns önerisini desteklh onK. Adada iki ayn devlet, uJus- lararası hukuka aykmdır" dedı. AB Komisyonu'nun Kıbns Temsilci- si Büyükelçi Adrian Van Der Meer, Türk basınında ilk kez Cumhuriyet'e konuş- tu. Kıbns'ta geçişlerin serbest bırakılma- sıyla çözüm sürecinde yeni bir "mo- menhım'' yakalandığını kaydeden Vr an Der Meer, "Yine de, tüm bu olumlu ge- lişmeler kancı çözümün \erini rutamaz. Asıl hedefimiz Kıbns sorununa 1 Ma\ıs 2004'ten önce kaJıcı bir çözüm bulun- ması olnıalı. Biz yeniden biıieşmiş bir Kıbns'ın üye olmasını isthoruz" görü- X/üyükelçi Van Der Meer, Kıbns'ta geçişlerin serbest bırakılmasının ardından, kapılardan kamyonlarla ticaretin başlatılması için çalışmalara başladıklannı açıkladı. şünü kaydetti. AB 'nin Kıbns Türkleri için hazırladığı paketin çözümden sonra ge- liştınlebileceğini anlatan Van Der Me- er. Kıbns'ta kapılardan kamyonlar ara- cılığîyia ticaret için çalışmalara başladık- lanm ilk kez açıkladı. Büyükelçi Van Der Meer'e yöneltilen sorular ve yanıtlan şöyle: -Kıbnsta geçişlerin serbest bıralalma- sı\1a adada yeni bir iklimin oluştuğu gö- rülüyor. Bunu nasıl karşınyorsunuz? - Büyük memnuniyet duyduk. Adada çok olumlu ve önemli gelişmeler yaşa- nıyor. Geçişlerin serbest bırakılmasıyla Kıbns'ın AB sürecinde, iki toplum ara- sında yepyeni bir momentum yakalan- dı. Doğup büyüdükleri bölgelere giden- ler, eski arkadaşlanyla yeniden görü- şenler, çok sıcak karşılandılar. Bize gö- re, iki toplumun bır arada yaşayamaya- caklan mıti arrık tümüyle yok olmakta- dır. Yıne de, tüm bu olumlu gelişmeler kalıcı çözümün yerini rutamaz. Asıl he- defimiz Kıbns sorununa l Mayıs 2004'ten önce kalıcı bir çözüm bulun- ması olmah. Bız yeniden birleşmiş bir Kıbns'ın üye olmasını istiyoruz. - Ancak A\rupa Buüği, Günev Kıbns ile katılım anlaşmasını çoktan imzaladL Bundan sonra çözüm nasıl olabilir? AB çözüm konusunda nasıl bir \iz\ona sa- hip? - Annan planı halen masada. Katılım anlaşması da birleşik bir Kıbns'ın üye- liğine olanak \enyor. Bu nedenle mev- cut parametreler çerçevesinde bir an ön- ce Annan planı üzerinde müzakerelerin başlaması gerekriğini düşünüyoruz. An- nan planı, Kıbns Türklerine bugüne ka- dar önerilen en iyi plandır. Kıbns Türk- lerine kendi a parça devlederini" veri- yor. Belli alanlarda uluslararası anlaşma- lar bile im^aJayabibneleri olanağını ge- tiriyor. 'İM ayn devlete karşıyız' Annan planı, açıkça, taraflann eşitli- ği ilkesi üzerine kurulmuştur. Plan, iki parça devletten oluşan birleşik bir Kıb- ns öngörmektedir. Biz bunu destekliyo- ruz. Karşı çıktığımız, üa ayn devletin ol- ması. Bu, BM kararlanna ve uluslarara- sı hukuka aykındır. Biz Kıbns'ın yeni- den birleşmenin sağlanmasıyla, tek bir de\let olarak AB'ye girmesini istiyo- ruz. Libetya'dan kaçan kaçana Liberya'da halk ve yabancı çalışanlar. ülkede yaşanan çaüşmalann artması üzerine başkent Monro>ia"dan aynlmaya başladı. Elçilik ve yardun kuruluşlannda çanşan ABD ve Avrupa vatandaşlannın, heükopterierie tahliye edildiği bildiriltli. Uluslararası Sierra Leone Savaş Suçlan Mahkemesinin 5 gün Önce, Liber\a Devlet Başkanı Charlcs Ta> lor hakkında savaş suçu işlediği gerekçesiyle dava açmasının ardından ülkede kargaşa artmışü. tsyancılar, önccki gün Ta> lor'a görevinden istifa efmesi için 72 saat süre tanıdıklannı açıkJamışlardı. (Fotoğraf: REUTERS) KERKÜKTE TÜRKMEN PROTESTOSU KERKÜK (AA) - Kerkük Ünıversitesi'nde dernek açmak isteyen bir grup Türkmen öğrenciye Kürt öğrencilerin engel olmaya çalışması ve Türkmen öğrencileri üniversiteye sokmak istememeleri üzerine gerginlik yaşandı. Türkmen öğrenciler, bu durumu protesto etmek için dün Kerkük Valiliği önünde eylem yaph. YakJaşık 50 kişilik bir grup halinde, ellerinde Irak ve Türkmen bayraklan ile şehir merkezinden valilik binasına kadar yürüyen grup "Ozgür Irak" ve "Yaşasm Türkmenler" sloganlan attı. Amerikalı yetkililerden, yaşadıklan olayın tekrarlanmaması için önJem alınmasını isteyen Türkmen öğrenciler daha sonra olaysız dağıldı. MUSUL'DA NÜFUS TARTIŞMASI MUSUL (AA) - Irak Türkmen Cephesi Musul Yönetim Kurulu Başkanı ve Musul Ünıversitesi ögretim üyesi Doç. Dr. Hüsejin Bej-ath, Musul'da Araplardan sonra en çok nüfusa sahip olanlann Türkmenler oldugunu, ancak bazı kesimlerin, Türkmen nüfusunu az göstermek için birçok farklı yola başvurdugunu söyledi. Mali durumu iyi olmayan Türkmenlerin, ederinin 2-3 katı para verilince evlerini sattığını bildiren Beyatlı, "Evterini satan Türkmenler, bunun önemini bilnü>oriar. Amaçlan, nüfus saymunda Türkmenlerin sayısını azaltmaktır. Ama bir gerçek var ortada. O da MusuTda Araplardan sonra en çok nüfiısa sahip olanlar Türkmenkrdîr'' diye konuştu. - AB Komisyonu'nun Kıbns Türkle- rine yöneUk açıkladıgı son eko- nomik pakette bu eşhüğüı göze- tilmediği eleştirileri var. Türk tarafi ticaret için yamızca Rum limanlannı kuHanabilecek. Bu eleştirikr için ne diyorsunuz? - tlk olarak, gerçekler ile ha- reket etmek zorundayız. içinde bulunduğumuz hukuki çerçe- vede çalışmamız gerekiyor. Bu mevcut çerçevede de, Kıbns'ın kuzey kesimi, Türkiye dışında uluslararasıtoplumtarafindan ta- nınmıyor. Uluslararası hukukun gerçeİderine, BM kararlanna, AB müktesebatına göre hare- ket etmek zorundayız. Kuzey- deki liman ve havaalanlan ulus- lararası tanınmaya sahip değil- ler. Böyle olunca ticareti gelişti- rebilmek için tek yol, uluslara- rası tanınmaya sahip en yakın li- manlardan yapılması. BunJar da Limasol ve Larnaka liman- lan. tkincisi, pratik olarak da bu limanlar ihracat için çok da- ha iyi donanıma sahip bulunu- yorlar. Ancak çözüm olduğu za- man, şu anki mevcut sorunlan aşabilıriz. - AB paketindeTürk tarafinm eleştirileri sonrasında değişiklik yapılması söz konusu mu? - Paket için, tüm AB üyelerin- den olumJu yorumlaraldık. Çok yakında sayın Günter Verhe- ugen'inziyareti olacak. Burada da en önemli konulardan biri bu konu olacak. AB- Kıbns Or- taklık Konseyi 'nde netleşecek bu kararlar için taslak çalışmalan- mız sürüyor, Çok yeni bir adrm olarak şimdi kapılardan ticaret için kamyonlann geçişi üzerin- de çalışıyoruz. Başbakan, Kıbns sorununun çözümünde Annan planını tamamıyla yok saymadıklannı söyledi Erdoğan: Olumlu iuhııılamııız görülnıüyor Elmek: oacar(2 superonline.com Faks: 0312. 442 79 90 • AB Komisyo- nu'nun hazırladığı pa- ketin kendilerini memnun etmediğini belirten Başbakan Tayyip Erdoğan, "Olumlu gayretlerle sorunu çözmenin çabası içindeyiz" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Başbakan Recep Tay>ip Er- doğan, AB Komisyonu'nun Kıb- ns'la ilgili paketinin, Türkiye'nin ve KKTC'nin adımJannı yansıt- madığı eleştirisinde bulunurken sorunun çözümünde Annan pla- nını tamamıyla yok saymadıkla- nnı belırtti. Türkiye'deki ziyaretine Efes an- tik kenti ve Meryemana ile başla- yan Lüksemburg Başbakanı Je- anOaudeJunkcer. Ankara'yage- çerek Başbakanlık'ta Erdoğan ile bir araya geldi. Erdoğan, görüşmenın ardından düzenlenen basın toplantısında, bir gazetecinin AB Komisyo- nu'nun Kıbns'la ilgili hazırladığı paketi anımsatması üzerine pake- tin kendilerini memnun etmediği- ne işaret ederek ".Ancak ortada nihai şektini almamışbir paket var. Ohımhı ga\Tederle bu sorunu çöz- menin çabası içindeyiz. Ancak bu çabanuz, Annan planını rümden yok farz etmek, terk etmek istika- metinde değü" diye konuştu. •Perfornıansınıs göz kamaşûncı Konuk Başbakan Juncker, Tür- kiye'nin AB'ye tam üyelik süre- cindeki performansının **göz ka- maşanaolduğunu" kaydetti. Junc- ker, insan hakJan konusunda Tür- kiye"de ilerleme sağlanmakla bir- likte hâlâ bazı boşlukJar bulundu- ğunu kaydetti. "Kimseyedersver- me niyetinde olmadıklannı" vur- guiayan Juncker, genelde Av- nıpalılann ders verme eğiliminde oldugunu, kendılennin ise "ortak sorunlara ortakbakış açısrviaeğü- me\e çahşüklannı'' dile getirdi. GAZİOSMANPAŞA1. ASLİYE HUKUK HÂKÎMLİĞt'NDEN KAMTJLAŞTIRMA DUYURUSÜ Davacı TElAŞ Genel Müd. vekili Av. Nur Sel tarafindan davalı Şadi Dalyanoğlu - Şadan Dalyanoğlu aleyhine mahkememize açılan kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davasuun yapılan açık yargılamasmda verilen ara karan gereğince: Kamulaştırma ve yargılama ile ilgili diğer bilgıler aşağıda gösterilmiştir. 1- Kamulaştınna karan: Eneıji ve Tabii KavTiaklar Bakanlığı'nın 20.4.2000 tanh 1849 sayılı yazısı ile onaylanan TElAŞ Yönetim Kurulu'nun 22.2.2000 tanh 19-79 sayılı kamulaştırmaya başlama karanna dayalı olarak 154 K-r'lik Habibler- Taşoluk eneni nakil hattı kamulaştırması kapsamı içinde yapılan irtifak kamulaştırması. 2- Mahkeme esas numarası. davalısı. tapu maliki veya maliklerin ad ve soyadlan. kamulaştınlacak taşmmaz mallann tapuda kayıtlı bulunduğu yer-mevki-pafta- ada- parsel numarası-vasfı- jüzölçümü 2002 970 E, davalısı maliki- Şadi Dalyanoğlu-Şadan Dalyanoğlu tapu bilgileri: G.O.Paşalmrahor köyü 3 pafta. 713 parselde davalıya ait taşınmazın Tarla (6450) m2. kamulaştınlan irtifak hakkı 994.73 m2. 3- Kamulaştırma yapan idarenin adı: TElAŞ Genel Müdürlüğü. 4- Aynca çıkanlan meşruhatlı davetiyenin tebliğinden itibaren 30 gün içinde kamu- laştırma işlemine idari yargıda iptal veya adli yargrda maddi hatalara karşı düzeltkn davası açılabilir. 5- Açılacak da%alarda husumet (yukanda 3. bentte yazılı) ıdareye yönetilmeldir. 6- 30 gün ıçersinde kamulaştırma işlemine karşı idari yargıda iptal davası açanlann dava açtıklannı ve yürütmenin durdurulması karan aldıklannı belgelendirmedikleri takdirde. kamulaştırma ışlemien kesinleşecek ve mahkemece tespit edilen kamulaş- tırma bedeli üzerinden taşınmaz mal kamulaştırmayı yapan idare adma tescil edile- cekiir. 7- Mahkemece tespit edilecek kamulaştırma bedeli hak sahipleri adına (Türkiye Vakıflar Bankası G.O.Paşa Şubesı'ne) yatınlacaktır. 8- Konuya ve taşınmaz malın değerine ilişkin tüm savunma ve delillerin davetiye- nin teblığı tarihınden ıtıbaren 10 gün içinde mahkemeye yazılı olarak bildirilmesi ge- rekmektedır. 9- Yukanda esas numarası yazılı davanın duruşmasına 11 7 2003 günü saat 9.00'dan itibaren Gaziosmanpaşa (1) Asliye Hukuk Mahkemesi'nde devam edilecek- tir. Keyfiyet 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 4560 sayılı kanunun 5. maddesı ile değişik 10. maddesinin 5. fıkrası uyannca duyurulur. 9 5 2003 Basın: 27519 GAZİOSMANPAŞA 1. ASLİYE HUKUK R\KİMLİĞİ'NDEN K.4MULAŞTIRMA DUYURUSÜ Davacı TElAŞ Genel Müd. vekıli Av. Xur Sel trafrndan davalı Ahmet Kaya. Fikriye Kaya, H. Basri Ka\a. Sabri Kaya, Sebile Eren aleyhine mahkememize açılan kamu- laştırma bedelinin tespiti ve tescil davasının yapılan açık yargılamasmda verilen ara karan gereğince. Kamulaştırma ve yargılama ile ilgili diğer bilgıler aşağıda gösterilmiştir. 1- Kamulaştırma karan: Enerji ve Tabıı Kaytıaldar Bakanlığı'nın 20.4.2000 tanh, 1849 sayılı yazısı ile onaylanan TEÎAŞ Yönetim Kurulu'nun 22.2.2000 tarih, 19-79 sayılı kamulaştırmaya başlama karanna dayalı olarak 154 K-r'lik Habibler- Taşoluk enerji nakil hattı kamulaştırması kapsamı içinde \apılan irtifak kamulaştırması. 2- Mahkeme esas numarası. davalısı, tapu maükj veya maliklerin ad ve soyadlan, kamulaştınlacak taşınmaz mallann tapuda kayıtlı bulunduğu yer. mevki, pafta. ada. parsel numarası. vasfı. yüzölçümü: 2002 972 E. malıkı-Hasan Basri Kaya. davalılan Ahmet Kaya. Fikriye Kaya. Sabri Kaya, Sebile Eren tapu bilgileri Gaziosmanpaşa. Imrahor Köyü, 2 pafta, 147 parselde davalıya aıt 1850 m2 tarla vasfmda, kamulaştın- lan intifak hakkı 1184.78 m2. 3- Kamulaştırma yapan idarenin adı: TElAŞ Genel Müdürlüğü. 4- Aynca çıkanlan meşruhatlı davetiyenin tebli|in den itibaren 30 gün içinde kamu- laştırma işlemine idari yargıda iptal veya adli Vcrgıda maddi hatalara karşı düzeltim davası açılabilir. 5- Açılacak davalarda husumet (yukanda 3. ber.tte yazılı) idareye yönetilmelidir 6- 30 gün içerısınde kamulaştuma işlemine karşı idari yargıda iptal davası açanla- nn dava açtıklannı ve yürütmenin durdurulması lcaran aldıklannı belgelendirmedık- leri takdirde. kamulaştırma işlemleri kesinleşecel \e mahkemece tespit edilen kamu- laştırma bedeli üzerinden taşınmaz mal kamulaştirmayı yapan idare adına tescil edile- cektir. 7- Mahkemece tespit edilecek kamulaştırma bedeli hak sahipleri adma Türkiye Va- kıflar Bankası G.O. Paşa Şubesı'ne yatınlacaktır. 8- Konuya ve taşmmaz malın değerine ilışkın -üm savunma ve delillerin davetiye- nin tebliğ tarihınden itibaren 10 gün içinde mahl;me ye yazılı olarak bildinlmesi ge- rekmektedir. 9- Yukanda esas numarası yazılı davanın :uruşmasına 11.7.2003 günü saat 9.00'dan ıtibaren Gaziosmanpaşa 1. Asliye Hukul Mahkemesi'nde devam edilecektır. Keyfiyet 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunünuı 4560 sayılı kanunun 5. maddesi ile değişik Î0. maddesinin 5. fıkrası uyannca duyuriur. 9.5.2003 Basın: 2751 7
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear