22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 28 MAYIS 2003 ÇARŞAMB/ 14 KULTUR kuftur@cumhuriyet.com.tr 'İstanbulProjesi'ylz Pina Bausch çok etkilendiği bu şehri imgelerle yaşatıyor üygıüarlakanatlanmakZEYNEPORAL Pina Bausch, yalmz ülkesi AJ- manya'nın değil, dünyanın önde gelen yaratıcılanndan biri. "Dans Hyatrosu" kavramını yaratan, yay- gıniaştıran, bu alanda çığır açan bir sanatçı... Türkiye'deki izleyiciler onu Uluslararası istanbul Tiyatro Festivalleri'ndetarudı. 1998'deHong Kong ıçin tasarladıgı "CamTemiz- leyicisi" ve 2000 yjlında Lizbon üzerine kurduğu "Masurea Fogo" eserleriyle istanbul seyircisini bü- yüledı. Bu karşılaşmalardan, yeni bir pro- je doğdu. istanbul Kültür ve Sanat Vakffyla Pina Bausch'un kurdu- ğu ve yönettiği "Wuppertal Dans Tiyatrosu"nun ortak yapımı "ts- tanbulProjesi'*... Uzun çalışmalar- dan, Pina Bausch ve ekibinin ts- tanbul'da uzun süreli kalışlanndan, incelemelerinden ve malzeme top- lamalanndan (daha doğrusu duyar- lılıklar toplamalanndan sonra) or- taya çıkan eser, ilk kez Almanya'da gösterildi. Yarından başlayarak beş akşam boyunca istanbul Atatürk Kültür Merkezi'nde gösterilecek. Kırılganlığın sınırında Pina Bausch, 42 kişilık ekibiyle öncekigün istanbul'ageldı. Uçak- tan indikten birkaç saat sonra ba- sın toplantısında soruları yanıtlı- yordu. Toplantı boyunca onu izli- yorum. Incecik bir dal gibi endamı. hü- zünlü mü hüzünlü yüzü, çocuk gi- bi şaşan ve kucaklayan bakışlany- la, sözcükleri dikkatle seçmeye ça- lışıyor. Daha dogrusu sözcükleri anyor. Anyor, anyor, buldugu söz- cüğü beğenmiyor ya da tatmin ol- muyor, yeniden anyor, anlatmaya ça- lışıyor... Bulduğu ve söylediği her sözcüğe sonuna dek üıanıyorsunuz. Içtenliğine, gerçeklıgine ınanıyor- sunuz. Sahiciliğine inanıyorsunuz. Inanmaktan öte en çok kınlgan- lığını görüyorum basın toplantısın- da. Sorulan yanıtlarken pırpır eden kelebek kanadından hassas yüre- ğini getirip koyuyor ortaya. "Kalp, camdandır, kuThr" diye bir replik düşüyor aklıma. Zaten toplantıdan önce ve sonra da kucaklaştığımızda (onu 80'le- rin başından beri tanıyorum, izliyo- Pina Bausch İstanbul la kurduğu duygusal bağları düşler, düşünceler ve devinimler üzerine oturtuyor. Peter Pabstyine sanatçımn vazgeçilmez sahne tasarımcısı ve bu tasarımda İstanbul 'u sarmalayan sularyer alıyor. Çünkü Pabst 'ın deyişiyle "Pina Bausch bir su çılgını". Dışavunımculuğun ustası Pina Bausch belki de İstanbul 'a yepyeni gözlerle bakmamıza ve kendi sorularımızı çoğalîmamıza yolaçacak. rum) söyledi de... ** Ben ketimelerin insanıdeğflim"dedi. "Eğer,duygu- lanmı, düşüncelerimi sözcüklere dökebiiseydim, hiç koreografi ya- par mıydun?" dedi... AşK glbl bir şey "Neden İstanbul'" sorusuna ver- diği yanıtta, "îVedeni yolc Aşk gi- bibirşeybu" diyecekti. Neden âşık oldum diye sorar mı hiç insan. İstanbul"da olmak nedenını bilme- diği bir sevinçti onun için. Bu kent öylesine büyük, öylesine müthiş, öylesine karmaşık duygular uyan- dırmışh ki içinde, kenti daha çok an- lamak, daha çok bilmek, daha çok öğrenmek için bu çahşmaya koyul- muştu. istanbul'a ılişkin daha çok soru sorabilmek için... Zaten çalışma yöntemi de soru- lar ve sorulara aranan yanıtlarla ilerliyordu. Dansçılanna sorduğu sorulann yarutlan, kimi zaman söz- cükler kimi zaman bir hareket ola- biliyordu. Aylar boyu, tüm dansçı- lar, Istanbul'dan etkileşimlerini or- taya dökmüşlerdi. Bu etkılerin, bu duygulann başlangıçta birgörüntü- sü, imgesi, sesi, müziği, rengi yok- tu. Bunlarbirsüreç içinde, çok uzun bir süreç içinde şekillenecektı, şe- killenmişti. Hayır, sahneye bir istanbul bel- geseli koymak değildi amaç. Olsa olsa, istanbul düşlerini, düşünce- lerini, imgelerini, istanbul'a yakla- şunlannı sahneleyebilirdi o. İçtekl ve dıştakl savaş Pina Bausch'un Istanbul'a yak- laşımı, her eserde olduğu gibi elbet aklıyla değil, ruhuyla olmuştu. Üs- telik çok zor bir dönemde olmuş- tu. Irak savaşı, Irak işgali öncesin- deydi. Bu zamanlama da duyarlılı- ğı etkilemişti. O zorluğu, o savaş kor- kusunu da aktarmak istemişti ama bu konuya çok az değınebilmişti. Hem zaten bütün o sürecin de haz- medilmesi gerekiyordu önce. Ama çahşma boyunca, içinde ken- diyle savaşımı hiç durmak durulmak bilmemişti. Içindeki çatışma, hep sürdü, hâlâ da sürüyor. Içindeki çok güçlü duygulan dışa vurma anı gel- diğinde, duygulann ağırlığı altında ezildiğinde, kaç kez kendi kendine yapamayacağım, vazgeçeyim de- diği anlar oldu. "Ama içimdekio çaüşma ohnasa, çabşmayı sürdüremem" diyebile- cek kadar da açık yürekliydi. Her eser ortaya çıktıktan sonra "Bu son, bir daha asla yeni bir eser yapma- yacağun" diyordu ama bir çalışma- yı tamamladığında bir sonrakini düşünmeye başlıyordu. Nitekim şu sıralar, bundan sonraki eserini dü- şünüyor. Bundan sonraki eseri, Japon- ya'yla. Japon kültürüyle ilgili ola- cak. Sonsuz birduygu yoğunluğu, yak- laşımlar, sorulann çoğaltıldığı bir süreç ve bunlann imgelere, dansa, şiire dökühnesi... Pina Bausch'un istanbul'u işte böyle bir istanbul olacak. Eser, Istanbul'dan sonra dünya metropollerinde temsil edi- lecek... Ve dünyanın herhangi bir yerin- de, temsilden önceki basın toplan- tısında Pina Bausch, en kınlgan ha- liyle, "İstanbul, öyie müthiş, öyle güçlü duygular uyandıran eşsiz bir kent ki" diyecek, "Bu kentin bana verdOderininkarşısında benimyap- Oğun, yapabildiğim. çok küçük bir şey. Ouygularutun çok azını ortaya koyabildim, çoğu içimde kakh," Ve diyecek ki: "Istanbul'dan al- dridannuzınyanında,\erdiklerimiz hiçkahr." Beyza Boynudelik 'in yeni çalışmaları 10 Haziran 'a dek Bir Kültür Sanat Merkezi 'nde sergileniyor Hatırhuıamayan, tanınmayan sureder Beyza Boynudelik, kent yaşamındaki yalnızbktan etkileniyor. Kültür Servisi - Ele aldığı güncel yaşam, sualtı, denız kenan, kent peyzajı gibi konulanyla figür resminm genç kuşak temsilcılennden bıri olarak dikkat çeken Beyza Boynudelik'in yeni çalışmalan Bir Kültür Sanat Merkezi'nde sergileniyor. Fıgür resminm genç kuşak temsilcilennden olan sanatçımn çalışmalan, tam hatırlayamadığı ya da hiç tanışmamış olduğu kişilerin yüzlerinı ve bazen de kendi suretini dışavurumcu bir etkiyle sunuyor. Kent yaşamındaki yalnızlıktan etkilenen Boynudelik'in resimlerinde, bu nedenle figürlerinin yüzleri ve kımlikleri belirmiyor. Sanatçı, mekân kulianımı konusunda ise şunlan söylüyor: "Resim ortaya çıkarken keşfettiğim mekân eğer benim için özelse tanımlıyorum, ama değilseonu bir 'bilinmeyen' olarak bırakmayı tercih ediyorum. Hani gördüğümüz rüyalardaki kişi ve yerieri tam olarak hatırlayamayız ya.. hani bir detay daha akhnuza gelse hatuiayacak gibi oluruz ya... İşte beni ayakta tutan şey, bu tam olarak haûriayamama hah'dir." Ele aldığı konular arasında denız teması da Boynudelik'in hayatla özdeşleştirdiği bir tema. Resımlenne gazetelerden yırttığı dokularla kolajlar oluşturan sanatçımn son çalışmalan, 10 Haziran'a kadar Bir Kültür Sanat Merkezi'nde izlenebilir. (Tel: 0 212 291 28 71) Çünkü her şey eksiye kaldı, anılar bile Her şey, ama her şey eskiye kaldı Vakit yok bir daha yemyeşil eylül tramvaylanna. Edip Cansever 7 onyedinci ölüm yıldönümünde se\'giyle, özlemle anıyoruz. Cansever'i anıyoruz... Akşam Kadıköy'deyiz.. Umutsuzlar Parkın'dayız... Şairier Şişli Yunus Emre (Kuştepe) Lisesi mezunlan geleneksel pilav gününde okulumuzda buluşuyor. 31 Mayıs Cumartesi Saat 13.00-17.00 DEFNE GÖLGESt TURGAY FİŞEKÇİ Siyasetin Ruh Durumu Romanlanyla son dönem edebiyatımızda ken- dine özgü bir yer edinen Kaan Arslanoğlu, bir yan- dan siyasal deneyimlerinden öte yandan da mes- leği olan ruh hekimliğinin getirdiği birikimlerini bir- leştirdiği ilginç bir inceleme kitabı yayımladı: Po- litik Psikiyatri. Psikiyatri, insan davranışlannın olağandışı eği- limlerini inceleyen bilim adı. Toplumsal davranış biç- imlerini irdeleyen sosyal psikoloji adlı bir alt dalı da var. Politik Psikiyatri ise buradan yola çıkarak birey- sel ve toplumsal davranış biçimlerinin siyaset ala- nını nasıl etkilediğini göstermeye çalışıyor. Kişilik bozukluklannın, zekâyetersizliklerinin, paranoya, depresyon vb. ruh hallerinin, keyif verici madde- lerin siyasal ve toplumsal ilişkilerde belirleyici rol- lerini araştırıyor. Kaan Arslanoğlu, bu çok boyutlu araştırmaya gi- rerken edebiyattan tarihe, genetikten biyolojiye dek kimi yan alanlardan da destek almış. Hangi dönemlerde bireysel ve toplumsal ruh hallerinin, tarihi, toplumu ve siyaseti nasıl etkilediğini örnek- lerle anlatıyor. Insanların neden siyaset yaptıklan, neden sağ- cı, solcu ya da siyasi fanatik olduklan, siyasetin yoz- laştıncı etkileri, Manc'tan Freud'a, Wilhelm Re- ichtan Herbert Marcuse'e dek düşünürierden yo- la çıkılarak yorumlanıyor. Siyasetin sanat, spor, cinsellik, din, ahlak ve gündelik yaşamla ilişkilerinin açıklandığı bölümler de ilgiyle okunan kuramsal yaklaşımlar getıriyor. Kitabın belki de asıl ilginç yönü ise birinci bö- lümde sunulan bilgılerin ardından "Çözümleme- ler" adlı ikinci bölümde, günümüzün tanınmjş ki- şilikleri üstüne getirilen yorumlar. Birkaç örnek: Ahmet Attan: "Bir şeyi keşfetmiştir. Kadınlar- daki cinselaçlığı... Cinsel açlığı edebiyatyoluyla gıcıklamada metinleri etkili. Sığaşklar, bazen çok sıradan bazen çokabartılı cinsellik ve kurgusal cin- sel özlemler Altan'ın romanının iskeletini oluştu- nır. Altan'ın romanlannın tipikkiç örnekleri oldu- ğu söylenir. Kiç eseıier düşük beğeni düzeyinde- ki çoğunluğa seslenirter. Düşük beğeni düzeyi de kişilik özellikleri.eğitim ve zekâyla bağıntılıdır." Hıncal Uluç: "Yazılarıyla ve söyleşileriyle tem- sil ettiği değerler, tabandan bir burjuva demok- ratik devrim yapmamış, en azından bu devrimi ta- mamlamamış şehir burjuvazimizin, altı o neden- le doldurvlmamış Batılılaşma özlemleriyle örtüşür. Bu özlemlerde her şey görünüşte ve sadece yü- zeysel biçimde önem taşır... Moda ve günün de- ğerlehnin izlenmesi önemlidir, erdemler ve er- demlisadeyaşam önemsizdir... 'Geyik muhabbe- tiyle' tatmin olan sıradan insanlarda buyönde öz- lemleri kışkırtan bir idoldür." Orhan Pamuk: "Romanlannda siyasetle, siya- si tavırla ilgili küçümseyici ifadeler, ama demeç- lerinde, girişimlerinde, özgüriükçü cesaretli bir si- yasi hava." Reha Muhtan "En olmayacak aşağılıklan kat- bekat katlayarak yayar da yayar, yineler de yine- ler ve sonra en bayağı görüntü ve yorumlan, en bayağı kişilikleri sergileyip yeterince doyuma ula- şıp ulaştırdıktan sonra ahlak dersi verir. Verilen ah- lak dersi ahlaka yapılan en büyük saldındır." Kitabın bir de üçüncü bölümü var, yazann aynı konudaki dergi yazılannı topladığı. Burada, ülke- mizde yaşanan son genel seçimlerde yurttaşlann siyasal tercihlerinin hangi ruh durumlannın karşı- lığı olduğunu gösteren ilginç bir inceleme yer alı- yor. Politik Psikiyatri, her gün içinde yaşadığımız ko- şulfara, tanıdığımızı sandığımız kişilere, hiç düşün- mediğimizyeni pencerelerden batanamızı, farklı bo- yutlan ayırt etmemizi sağlıyor. Bu yanıyla da ufuk açıcı bir kitap. tfisekci; hotmail.com Badı FestivaH Leipzig'de başladı • LEIPZIG (AA) - 5. Bach Festivali Almanya'nın Leipzig kentinde, Alman besteci Johann Sebastian Bach'ın 25 yıl boyunca koro şefliğı yaptığı St. Thomas Kilisesi'nde verilen bir konserle başladı. Festival kapsamında ilk kez dağıtılmaya başlanan 'Bach Madalyası' ise Amsterdam Konservatuvan profesörlerinden 74 yaşındaki Hollandalı orkestra şefı ve klavsenci Gustav Leonhardt'a verildi. K Ü L T Ü R 0 Ç İ Z İ K K  M t L M A S A R A C I LEMN T f*> H A T I O N A t Bir telefon uzağınızdayız. Basın IV Radyo Internet Medya İzleme Analiz ve Araştırma Merkezi A.Ş. www ızlem com.tr Te> (O212J 29! 85 95 (Ptw! FCK (0212) 291 85 99 Me«iM Mafl Prcrf Nureffln Maztıor O T R Sk- l*> 15 34291 YaşamınT Tİ0IQ Sîudmsu ^ KanlıNi _ !£ŞT 1 Pazaı O Rumeli Hisan O.Tiyatro Buluşması lyi üykular Tüıkiye <in , NıbatSsdz lUsâh Küçük Burjuva Düğünü O Ankaıa Sanat Tıvancsu CJ Kumbaradaki Zürafe o Sunay Akm ü Sai Vajina Monologlan 1-?. ^ - TiyatJOÛI llcarşamba l/UHaziıan - Saat: 21:00 Olağan Mucizeler 1 0 AçskTıyano i Ferhangi Şeyler /_.. IÇarsa Rumeli Hisan (0212) 263 00 76 Bfletür (0216)4541555 Bir Ganp Orhan Veli -jn,._ Kent Oyuncvhn 10 Cuma Yaşasuı Savaş n Dostiar Hvaöceu ö âsmi Aıkadaş Kitabevi (Taksim) [021212929518 Ödünç Yaşamlar n _ Dolu Düşün Boş Eonuş ^ Seyhan Müıik (Kadıköy) 0216/ 330 \T 45 BoeingBoeingO Sadr. Anşık Tr/anosu AysaOrgaoizasyon (0212) 291 51 96 TC Kulîuı ve TommBakanhğı'nın değetiı katküanyla
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear