25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 25 MAYIS 2003 PAZAR OLAYLAR VE GORUSLER EVET/HAYIR OKTAY AKBAL Bir Kez Daha mı? Birzamanlar 1 Mayıs, 27 Mayıs bayramlan var- dı. 12 Eylülcülerbu iki dinlencegününü kaldırdılar. 1 Mayıs işçilerin bayramıydı. Bütün dünyada kut- lanan bir gündü. Atatürk döneminde, llkyaz Bay- ramı sayılmıştı. 27 Mayıs'ta, Türkaskerinin devrim- lere bağlılığının, tam bağımsız bir anlayışın simge- siydi. 23 Nisan bile bir ara tehlikeye girmişti. Ney- se ki, 12 Eylülcüler kısa sürede bu yanlış davranış- tan vazgeçti. Şimdi 19 Mayıs üstünde söylentiler var! İki deli- kanlının eline bir yazı tutuşturmuşlar: 19 Mayıs ruh- suz, anlamsız bir günmüş, ne geregi varmış kutla- manın! Kızını Cumhuriyet okullannagöndermeyen AKP'Iİ Milli Eğitim Bakanı da bu anlayışı alkışlıyor! Düşünün, başını açmadığı için Türk okulunagitme- yip, mektup ya da bilmem hangi yolla Amerika'dan ders alıyormuş! TC'nin eğitim ve öğretimi bakın ki- me teslim edilmiş! Gerisini siz düşünün!.. Fazilet'li bir belediye başkanı bir zamanlar "Res- mi törenlere, anıtların önüne gidiyoruz, içimizden gelmeyerek saygı duruşu yapıyoruz" gibi sözler söy- lemişti. Bir süre sonra bubaşkanıngölgesinden bir sabah tanklar geçmişti... AKP, altı ayda bilinen, ama gizlemeye çalışılan gerçek kişiliğini gösterdi! Maliyesinden, eğitiminden, dış tutumundan yöne- timin her alanına kadar... Genelkurmay Başkanı, Başbakan'lagörüşmüş... Genç subaylardaki "tedirginliği" anlatmaya çalış- mış... Askeri liselerden, harp okullarından çağdaş eğitim ve öğretimin en yüksek çizgisinde yetişen genç subayların bu ters gidişe seyirci kalmalannı kimse isteyemez. Bir Tayyip, bir Gül, Atatürk ilke ve devrimlerine yüzde yüz karşıt görüşleri savunan bu insanlargörmezlikten gelinemez. Cumhuriyet'in kurucusu ve kollayıcısı Silahlı Kuvvetler'in etkisini, gücünü, giderek variığını bile ortadan kaldırma gi- rişimlerinin yalnız sivilleri değil, en başta askerleri ilgilendirmesi doğaldır. Sen kalk, 19 Mayıs'ın anlamını değiştirmeye he- veslen; apartmanlarda ibadet yerleri açmaya kal- kış; yerieşmiş işçi haklannı ellerinden al; yandaş ga- zetelerde generallere çirkin sözlerle sataşılmasına fırsat ver; anayasanın irtica ile ilgili maddelerini or- tadan kaldırmaya başla; orduyu yıpratan girişim- lere seyirci kal!.. O zaman, Cumhuriyet Devrimi'ne bilinçle, gönülle bağlı asker-sivil tüm gençliği elbet karşınaalırsın!.. Hep yazdık, hep söyledik... Bizler, sizler... Bu ül- kede çağdaş bir demokrasinin, uygar bir toplum anlayışının yerleşmesini isteyen herkes!.. Hep uya- n, hep akla, sağduyuya çağn!.. Ama kafalan bo- zulmuş, çirkin polrtikacı esnafı, birtürlü demokra- si koşullarına uymayı bilemedi. "Onlara olmuş, ama bize olmaz. Onlann gücü yokmuş, bizim var. Onlann yazgısı bize uymaz..." Bu tür avuntularla, özel çıkar hesaplanyla uçuruma gidenler AKP'lile- re bir ders olmamış!.. Bir kez daha mı? Bir kez daha mı? Biraz Derinlik Lütfen İstanbul Ticaret Odası'nın "Zincirleme İndeksler" olarak düzenleyip yayımladığı fiyat indeksi dizisi 94 maddeyi içeriyor. Devlet İstatistik Enstitüsü'nün 1981 yılında düzenlemeye başladığı 678 maddelik toptan fiyat indekslerine ağırlık 551 madde ile imalat kesimi maddelerinde toplanmıştır. Büleilt TANLA CHP İstanbul Milletvekili, MYK Üyesi RIFAT ILGAZın dostu Minibüsçü Süleyman'ın torunu oldu. Adım RIFAT HGAZ SALCI koyduk. Babası Aziz Salcı Annesi Didem Salcı CÎDE Türkıye Gazeteciler Cemiyetı'nın yayınladığı günlük Bizim Gazete Ülke sorunlanna ılışkın rapoflanyla, araştrmalanyla, köşe yazılanyla, tarafsız haberterivle sıvıl toplumlann gazetesı. Dûzenli okumak ıçin abone olun. Tet: 0.212.51108 75 T ürk resminin temel di- reklerinden kayınpe- derim NuriİyEm'e sor- dum: "Resiınde,tiyat- roda, edebiyatta, plav tik sanatlarda, sahne sanatiannda yeni büyükisimlersizin döneminiz- den neden daha az çıkryor?" "Top- hunun değeryargüannın değişme- si ve yozlaşması sonucudur" dedi. "Şimdi para egemen". Erbabı "Bilgicevaplardadır,bü- gefiksorularveboşluİdarda" diyor. Bir olayı, bir durumu, bir sorunu açıklayarak bilginin türü konusun- da hem doğru karar veremiyor, hem de kendimizi ve karşımızda- kileri yarulüyoruz. Cumhuriyetimi- zin kuruculanndan tsmet tnönü toplum için en tehlikeli varlık, bil- gisi olmadığı halde yetkisi olan ki- şidir demişri. Sosyal ve toplumsal, ekonomik olgulan, basmakahp verilerle açık- lamaya çalışıyoruz. Kimse de mü- dahale edip bu bilgilerle bu olgu- lar açıklanamaz demiyor. Doğru bilgilere ulaşmakta zorluk çeki- yoruz, eldeki bilgiler etkili olmu- yor. Hâkim güçlerce sıklıkla yan- lış yönlendirüiyoruz. Bir bilgi bom- bardımaru altında doğruyla yanlı- şı ayırt etmekte güçlük çekiyoruz. Çevre kirliliğine paralel birbilgi kir- liliği de söz konusu. Halktan kopuk enflasyon hesabı Devlet istatistik Enstitüsü'nün Türkiye İstatistik Kurumu'na dö- nüşecek olması enflasyon hesa- bında internet, cep telefonu yeri- ne at nalı, peyniryerine karides, fa- sulye yerine patinaj zincirinin kul- lanılmakta olduğu gerçeğini de- ğistirecek mi? Gelir dağıhmını dik- kate almayan bir enflasyon hesa- bı ne kerte geçerlidir? Oto pasta ci- lası, serum, patinaj zinciri ve bazı demir ürünlerinin Türkiye'de enf- lasyon hesabında kullanıldığını ka- çımız biliyor? istanbul Ticaret Odası'mn "Zin- drieme tndeksler" olarak düzen- leyip yayımladığı fiyat indeksi di- zisi 94 maddeyi içeriyor. Devlet İstatistik Enstitüsü'nün 1981 yı- lında düzenlemeye basladıği 678 maddelik toptan fiyat indeksleri- ne ağırlık 551 madde ile imalat kesimi maddelerinde toplanmış- tır. DlE'nin 1994 temel yıllıği he- sapladığı tüketici fiyatlan indek- sinde 410 madde kapsanırken, iTO'nun 1985 temel yıllığında he- sapladığı tstanbul ücretlilergeçin- me indeksinde 242 maddeyi kap- samaktadır. Fransa'nın Ulusal is- tatistik ve Ekonomik İncelemeler Kurumu'nda 6600 kişi çalışır, her ay 265 maddeyi kapsayan bir eşan- tiyondan genel fiyat düzeyini he- saplarlar. Bu mukayeseleri sürek- li yapmak, kendi ölçülerimızi Av- rupa Birliği normlanyla karşılaş- tırmak durumundayız. Ağıziara çahnan bir kaşıkbal Georgo W. Bush'un petrol coğ- rafyası projesinde Türkiye'nin ye- rini saptarken neler düsündüğü ko- nusunda yeterince bilgi sahibi mi- yiz? Bu tür bilgısizlik, eksik ve yanlış bilgilerle televizyonlardaki yorum ve değerlendirmeler sıkıcı oluyor. Komik duruyor. Güven- sizlik yaratıyor. Yeni senaryolara açık durumlarla karşı karşıya kal- dığımızdan ellerimiz böğrümüz- de kalıyor. Deprem, Irak Savaşı gibi konularda "uzman" beyanla- n toplumu tedirginliğe, güvensiz- liğe sevk ediyor. ABD'nin zama- nında ve yeterli bilgi vermemesi hü- kümetleri yanhşlara sürüklüyor. Siyasal iktidarlan iyi niyetli var- sayalım, ama el yordamıyla hare- ket ede ede bugünlere geldik. Bu duruma uluslararası konjonktür de çanak tutuyor. Kapitalist sistem herkesi 15 dakikalığına şöhret yap- mayı vaat ederek ağızlara bir ka- şık bal çalıyor. Siyaset daha uzun vadeli olmayı gerektiriyor. Liste başı şarkılar dört ay sonra nerede? Hikmet Onat, Nuri lyem, Nedim Günsür, AvniArbaş, Âbidin Dino, Bedri Rahmi nın yerlerine kimle- ri koyduk? Rahmetli Hocam Prof. CavitOr- han Tütengil, "Az Gelişmişliğin Sosyolojisi" eserinde "Çağdaşlık, aşnnövainebflmesanaödn-" demiş- ri. Ana fıkır budur. Geçenlerde bir oto show fuan ya- pıldı. Büyük ilgi gördü... Otomo- billenn epey müşteri bulduğu söy- leniyor. Oysa 2002"de topu topu 87.000 araba satılmış, bu sayı 2OO3'te 110.000'e çıkacakmış, yüzde yetmişi de yani seksen bini de ithal. Reklam için emme bas- ma tulumbayı çalıştınp kendi ken- dimizi kandınyoruz. Bankalarda hesabı bulunanlann 53 milyon 800 bin olduğunabakıp da aldanmayalım. Mevduat sahip- lerinin yüzde 97'si bankalardaki tasarrufun sadece yüzde 13'üne sahip, mevduarın yüzde 70'i ise hesap sahiplerinin yüzde birinden azınınelinde. Türkiye'nin 95 mil- yar dolarlık iç borcunu on bin ai- le ve yüz bin kişi temin etmiştir. Bilgiyı amacına göre kullanmak gerekiyor. CHP'nin Sayın Genel Başkanı Deniz Baykal, TBMM Genel Ku- rulu'nda 23 Nisan 2003'te yaptı- ğı konuşmada özellikle iki nokta- nın altını çizmiştir. 1 - Globalleşme, uluslararası sü- reci, her insanın kendi ulusuyla, kendi kimliğiyle iftihar etmesıne engel degildir, yurtseverliğe engel degildir. Ulkemizin haklannı savun- mamıza engel degildir. Uluslara- rası dayanışma diye, ulusal hakla- nmrzdan vazgeçmemizi kimsenin bizden istemeye hakla yokrur. Ulus- lararası dayanışmanm alanı var. Ulusal sorumluluğun ve ulusal da- yanışmanın kendi alanı var. Hep- sine saygı göstereceğiz. 2- Cumhuriyeti azaltarak de- mokrasiyi çoğaltamazsınız. Cum- huriyetle demokrasi birbirinin ra- kibi degildir. Birini azaltarak öbü- rünü artınnz anlayışı kadar yanlış, yapay ve bizi çıkmaza sokacak bir anlayış yoktur. Cumhuriyet ve de- mokrasi birbirini besler. en ileri Cumhuriyet, en güzel demokrasi- yi en sağlam temele oturtur. De- mokrasinin öngördüğü, varsaydı- ğı yurttaş kendisini bir aşiretin, bir kabilenin, bir cemaatin, bir inanç grubunun, bir inanç alt kimliği- nin, bir etnik alt kimliğin parçası sayılma tutsaklığını aşmış insan- dır. Ulusal onor geBşmeü Bilgısizlik ve eksik bilgi kulla- nımını da bu bağlamda ele alıyo- ruz. Demokrasi doğru ve eksiksiz bilgiyle mümkündür. Sayın Bay- kal'ın dediği gibi bizim Batı dün- yasıyla ilişkimiz Kurtuluş Savaşı- mız boyunca sürekli bir gerilim ilişkisi olmuştur. Biz bağımsızhğımızı, egemen- liğimizi, Batı'ya karşı mücadele ederek kazandık. Ama Batı'nın üstünlüğünü sağlayan ne varsa, bi- limini, hukukunu, tekniğini, siya- setini, yönetimini hiçbir komplek- se kapılmadan sahiplendik. Bunu yaparken de, sizin ilmi- niz, sizin teknolojiniz, sizin bilgi- niz çok yüksek, gelin siz yöneti- verin, siz ne söylerseniz onu yapa- cağız, size teslim olacağrz, sizin- le birlikte yürüyeceğiz, en iyisini siz bilirsiniz, siz söyleyin biz ya- palım anlayışı içine girmemeyi Er- zurum Kongresi'nde manda tekli- fini reddettığimiz anda ortaya koy- duk. Bugün Türkiye'nin ekonomik sorunlannı çözebilmek için de, sü- rekli değışen uluslararası sistem- de hakkımız olan yeri alabilmek için de her şeyden önce ulusal onur duygusunu geliştirmeye ihtiyacı- mız vardır. Onlar, onca yokluk, yoksulluk içerisinde başlannı dik tuttular başardılar. Biz bunca ola- nak içerisinde başımızı eğerek ye- nik kalamayız. Ühan Selçuk "Halklann Kar- deşüği Üzerine" 27 Nisan 2003 tanhli yazısında "Küreselleşme yalnız piyasa marifetiyle yürümü- yor. Kapitalizmin bir yüzü liberal, öteki yüzü de emperyaKst" derken Irak saldınsını ömek gösteriyor. Tüm göstergeler "Bberal phasa" yerine "liberalemperyatizmin" kü- reselleşmede itici güç olacağım vurguluyor. Etnikçi terör 20. yüzyılın son on yılında silahlı eyleme geçti, ama Türk ile Kürt'ü birbirine düşman edemedi, terör çok insanımızı di- ri diri yaktı.. ama kin tohumlarını yeşertemedi. Anadolu insanının en değerli erdemi, bir arada banş içinde yaşamanın bilincine var- ması. Kıbns'ta Rauf Denktaş'ın dünyaya verdiği ders kulaklara kü- pe olmalı. Düşmanlık halklarda değil. Batı dediğimiz yüzü uygar, ama emperyalist canavar mazlum ülkelerden elini çekse, insanhğın sorunlan daha kolay aşılacak. Bu yazımızda soyut bilgiden de- ğil, problemleri açıklayıcı, karar alınmasına yardımcı nitelikli bil- giden söz ediyoruz. Vergi banşı, 2- B olarak anılan orman niteliğini kaybetmiş arazilerin kullarumı gi- bi konularda bu tür bilginin ne ka- dar önemli olduğu ortaya çıkmış- tır. Açık, güvenilir, doğru, güncel, ucuz, ekonomik bilgilere ihtiya- cımız bulunmaktadır. Türkiye'de yayımlanan enflas- yon, fiyat endeksleri gibi göster- gelerin doğruluğundan kaygı du- yuyoruz. Dört kişilik aile 400 mil- yon liralık aylık gelirle açlık sını- nnın altına düşüyor. Enflasyon he- sabında Ingiliz anahtan ve kivinin dikkate alınması bu durumu yan- sıtmıyor. Kırklareli'nin Vize, Fa- tih'in Çarşamba pazarları, Eminö- nü Mısır Çarşısı bu frekansla uyuş- muyor. IMF bu hesaplamalara da- yanarak yanlış reçeteler öneriyor. 2-B, orman niteliğini kaybetmiş arazilerin kullanımı için anayasa de- ğişikliğine temel olan bilgiler bağ- lamında turizme açılacak alanlar konusunda da benzer endişeler mevcuttur. istanbul'dakonutyapı- mı için toprak işgalleri daha faz- ladır. Antalya ve Izmir'deyse kıyı şe- ridindeki orman arazileri ticari amaçlarla orman dışına çıkanl- mıştır. Enflasyon hesabındaki, üre- tim faktörlerinin saptanmasındaki eksikliklerle orman niteliği üzeri- ne yöneltilen bilgiler aynı aksak tab- loyu ortaya çıkarmıştır. "Birazde- rinlik lütfen" derken sevgili ho- cam Prof. Cavit Orhan Tütengü'in sözünühaörlayıp, kendisini rahmet- le anıyorum. O.ULÜSLARARA ANBUL AZ FESTİUAU iftrest.org 10. Uluslararası İstanbul Caz Festivalinin ilk sürprizleri; SIMPLY RED ve JANE BIRKIN 4-20 Temrauı 2003 Simply Red 4 Tentımu 2003 Cuma, 21.00 CemH Topuzlu Açıkhava Sahnesi Bilet Fiyatlan: 60 000 000-40 000.000-20.000.000 TL Özel kategon 90.0O0.Ü0O TL Jane Birkin "Arabesque" 7 Temmuz 2003 Pazartesi, 21.00 Cemil Topnzlu Açıkhava Sahnesi Bılet Fiyatlan- 30.000.000-25.000.000-15.000.000 TL Özel kategon. 40.000.000 TL BHetler 27 Mayıs'tan iübaren Blklix Saüş Noktabuı, w»-».bUetix.com. «-ww.garanti.com.tr, Bllttu Ça|rı Merkezi (O 216 454 15 55) vt 444 0 3J3 Ato Garanti'de Gösterilerm bıletleri B1LETDC Gışelerı, Tclefoola BİLETİX, Ak) Garartti ve İnternet üzermden hizmet bedeli alınarak saülacakür. İstek üzerine, masrafı alıcı>a aıt olmak üzere bıletler kurve ile adrese teslim edılebılir. Atatürk Külrûr Merke7İ'nden (27 Mayıs - 3 Temmuz arası her gûn 10 00 -18 00 saatleri arasında) \e Cemil Topuzlu Açıkhava Sahnesi gışesınden (1 Temmuz'dan ıtibaren her gün 10:00-18-00 saatlerı arasında) alınan biletlere hizmet bedeu ektenme>Bcektır. IIiSTANBULİstanbul Dostlan Lale Kartı I yeleri - İstanbul Kultür \? Sanat Dostlan'nın "Sıyah", "Be>az' ve "Kırrnızı" Lale Kartı üveienne her fiyat kategorisinde% 20 indirim uygulanataktır Kart sahıbı üyelerm dışındakı se>ircilere ındırim uvgulanmavacaktır. - Lale üyelerimızin etkinliklere % 20 oranında ındınmlı bılet satın alma hakkı her gösteri için 2 (iki) biletle sınırtıdır. Bu adedın üzenndekı bilet taleplerı normal ücret tanfesinden temın edılebilır - Lale üyelenmu bıletlerinı İD İletişim Merkezi'nin (0216) 556 98 56 no lu telefonunu aravarak ve tüm batış kanallanndan saon alabilirier. AKM ve Cemil Topuzlu Açıkhava Sahnesi £işeleri dışmda gerçekleşen tûm satışlarda biletlere hizmet bedeli eklenecektir. - Üyelik ve bilet satın alma konusunda aynnaiı bilgi ıçın. www istanbuidostlari.org M«ZUN.COM YTÜ SAGLIK KClLTÜR VE SPOR DAiRE BASKANLIG» $Garanti MARMARA TC KOLTt* BAKANUĞI DENİZLİ1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESt'NDEN 2002 802 Davacı Koç Bank A.Ş. vekılı tarafından davalı Suat Tomaşoğlu aleyhine mahkememıze açılan ıtırazın ıptalı davasında: Davalı Suat Tomaşoğlu. tzmir Bulvan - No: 105 Denızlı ad- resmde ıken adına çıkartılan da\etıvenın teblığ edılemedığı, tüm araştırmalara rağmen bu- lunamadığından. dava dılekçesı ve duruşma gününün ılanen teblığıne karar verılmekle, 8.7 2003 günü saat 9.00'da kendısı \e\a temsıl ettıreceğı vekılle davasını takıp ettırrnesı, aksı halde vargılamaya vokluğunda de\am edıleceğı ve bu şeklıde karar venleceği. bu ne- denle dava dılekçesı ve meşruhatı ılanen teblığ olunur. Basıır 24485 PENCERE Halkım Benim!.. Osmanlı deyip geçmeyin... 600 yıl dünyatarihine kimliğinin damgasını bas- mış bir imparatorluk... Kurumlanyla ilginç mi ilginç devlet örgütlenme- si, insana parmak ısırtır... Sözgelimi Yeniçeri Ocağı... Yeniçeriliği kim icat etmişse, deha mertebesin- dezekâsahibidir... Yeniçeri, Osmanlı'daki Hıristiyan halklardan dev- şirilen küçük oğlanlann sıkı eğitiminden sonra oluş- turulan birliklerdi... 14'üncü yüzyılda kurulan Yeniçeri Ocağı 19'un- cu yüzyılda -yozlaştığı için- ortadan kaldınldı... Ancak 500 yıl Ordu'nun gözbebeği sayılmıştı... Türkler, Hıristiyan çocuklarından askerleri mi yeğliyorlardı?.. O çağlarda inanç eğitimi geçeriiydi; ama, asker- lik zanaati de önemliydi. Yeniçeri olgusu eğitimin kişinin ve devletin ya- şamındaki belirieyici işlevini vurgular. • Türkiye'de bugün yaşanan tedirginliği anlaya- bilmek için derinliğine inceleme ve araştırmaya ge- rek var mı, bilmiyorum.. Birörnekyetermi?.. Bugünkü Başbakan Recep Tayyip Erdoğan imam hatip okulunda yetişmiştir. Ne demek bu?.. Erdoğan'ın elindeki diploma ile harp okullanna girmesi olanaksızdı... Subay olamazdı.. Başbakan oldu.. "Camiler kışlamız.. Kubbeler miğferimiz.. Minareler süngümüz.. Müminler askerimiz" diyen kişi.. Nasıl subay olacaktı?.. Recep Tayyip'ler subay olsalardı Türkiye Suudi Arabistan'a mı dönerdi, Iran mı olurdu?.. Askerin içinde dinciler hizbi mi oluşurdu?.. Ordu'da var ol- ması gereken yaşamsal disiplin kökünden mi bo- zulurdu?.. 1924 tarihli "öğretim Birliği Yasası"nı delip din- ci öğretimi meslek eğitiminden çıkararak temel kapsamda hayata geçiren politikacı, Türkiye'nin çağ- daşlığını kundaklamıştır. Asker ve sivil kesimlerde bugünkü tedirginlik do- ğal sayılmalıdın kökeninde öğretim çarpıklığımız ya- tıyor. • Ancak bu tedirginliğin karşısında halkın sağdu- yusundan doğan bir de güvence var. Cumhuriyet'te dün Sonar Araştırma Şirketi'nin bir kamuoyu araştırması yayımlandı... Halk bu araştırmaya göre AKP'nin devlette kad- rolaşmasından kaygı duyuyor... Hükümet ile Ordu arasındaki gerilimden dolayı AKP'yi sorumlu tutuyor... Bu gerilimde haklı olan tarafın, AKP değil, Ordu olduğunu düşünüyor... Türk halkı böyledir, hem gidip AKP'ye sandıkta en çok oyu verir... Hem Ordu'yu el üstünde tutar... En çok güvendiği kişi ve kurum sorulunca daya- nıtı Sezer ve "Çankaya" olur!.. INGILIZCENIZ İNGİLİZCENİZ sorun yaratıyor ise... veya... geleceKte, sevdlklerlnlzln bu sorunları yaşamalarını istemlyorsanız... The English Centre Dil Okulu si2e akılcı çözümler öneriyor genel ingilizce programları çocuklara özel programlar şirketler ve kurulujlar için özel programlar is ingilizcesi programlan konuşma sınrflan bire-bir eğitim TOEFL - IELT5 - KPOS hazırlıK programları MaytıBHgllÇİn İSTANBUL Rumeli Cad. So:92 60220 Osmantoey TB((0212) 225 91 72 - 247 09 83 mail. er.glıshcentre@Süpefonlıne.com Intemet: höp^/www enghshcentrecom http^Avww.engBsİK6ntre.rıet ENGLİSH CENTRE KOOP-C'DEN DUYURU Kooperatifimizin 4. Olağan Genel Kurul Toplantısı 25 Mayıs 2003 Pazar günü saat 14.00te Eminönü- Cağaloğlu Türkocağı Cad. Basın Sarayı (Gazeteciler Cemiyeti) No: 1 K: 2 Burtıan Felek Konferans Salonu'nda yapılacaktır. Tüm ortaklanmızın katılmasını önemle rica ederiz. Koop-C Yönetim Kurulu
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear