Catalog

SAYRA CUMHURİYET 15 MAYIS 2003 PERŞEMBE SPOR spor(2 cumhuriyet.com.tr Fenerbahçe'nin yeni sezondaki teknik direktörü büyük ölçüde belli oldu Daum 2Ün savıvor<^ •/ •/HİLMİ TÜRKAY F.Bahçe'nin yeni sezondaki teknik adamı bü- yük ölçüde bellı oldu: 'Christoph Daum' Alman çalıştıncı aslında ülkemı- zın yabancısı değil. îki kez Beşik- taş'a geldi. Ilkyılında şampiyonluk yaşattı, ikincı yılında ise kupa şam- piyonu yaparken takımını Şampi- yonlar Lıgi'ne taşıdı. tkıncı gelişi ise tam bir düş kınklığıydı. Bu yıl Avusturya'da Wien'i lig şampiyonluğuna taşıyan ve kupada da finale yükselten Daum, final maçı sonrasında iki yardımcısıyla birlikte Istanbul'a gelecek. Gerçı teknik adamın çalıştırdığı kulüple 2005 yılına kadar sözleşmesi bulu- F E N E R B A H C E C Ü N L Ü Ğ Ü • Fenerbahçe Kulübü'nün Gebze'de, 1987-1995 doğumlu gençlerin katılacağı ftıtbol okulu açacağı öğrenildi. • Istanbulspor maçının hazırlıklanra sürdüren Fenerbahçe, Süper Genç Takımı'ndan takviye alarak antrenman maçı yaptı. Samandıra Tesisleri'nde 25'er dakikalık 2 devre halinde oynanan karşılaşmada Rebrov attığı gollerle dikkat çekerken Rus futbolcu Besçasnik idman maçında da gol kaydedemedi. • Fenerbahçe Kulübü, GaJatasaray'ın Gençlerbirliği ile yaptığı maçta ciddi biçimde sakatlanan eski futbolculan Elvir BaHc için "geçmiş oisun" mesajı yayunladı. • Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldınm'ın, Ardahan'da çocuk parkı yaptıracağı bildirildi. nuyor, ama bu dunım avukatlar va- sıtasıyla çözümlenmiş durumda. Kokain golü! Alman teknik direktörün futbol dışındakı yaşaıru ise çalkantılı. Beşiktaş'tan aynldıktan sonra Le- verkusen mucizesını yaratan ve Alman Ulusal Takımı'yla el sıkı- şan Daum, 'kokain' kullanıcısı ve bulundurucusu olduğu ıddialan ile bır anda tüm kariyennı sıfirladı. Beşiktaş'takı dönemınde sık sık Almanya "ya gıden ve mahkemeye çıkan Daum, uyuşturucu ticaretı yapmadığını kanıtlarken kokain kullandığını ise itiraf etti. Fener- bahçe tam 1.5 ay sonra onlarca teknik adam arasında şımdı Da- um'u seçtı. Daum ıyı bir seçim mi yoksa değıl mi, bu sorunun yanı- tını kamuoyuna bırakıyoruz. Ken- disı şu anda sabırsız; bır taraftan kupa fınalinı dığer taraftan da ts- tanbul'u ve Fenerbahçe'yi düşü- nüyor. Daum ikı yardımcısının ya- nı sıra iki de yabancı futbolcu ge- tirecek Fenerbahçe'ye. Alman ça- hştıncı Rüştü. Serhat gibı isimle- rin kalmasını ısterken Yusura da yeşil ışık yaktı ve yöneticılerle yaptığı telefon görüşmelerinde **O bana lazım. Hiçbir yere gönderme- yin" ıfadesinı kullandı. Engin mi Rıdvan mı? Fenerbahçe'de yeni sezonla bir- likte menajerlik sistemi yeniden gündeme gelecek. Bu yer ıçin ku- lüp başkanı Aziz Yüdınm'ın dü- şündüğü iki isim var. Bunlardan biri Engin Verel bir diğen de Rıd- van Dümen. Bu iki isimden bin menajerlik görevinin yanı sıra Da- um'un yanında yardımcı antrenör görevini de üstlenecek. AÇIKÇA KAHRAMAN BAPÇUM Ne Değişti ki? "28 Mayıs 1993 günü 'Teşvikte Ne Var ki' başlığı ileyayımlarum yazımı son günlerdeye- niden okıidum. Avrrı yazıyı aradan tam 10yıl geçtikten sonra başka başhkla yayımlamayı görev sayıyorum." Sporcunun amacı kazanmaktır. Daha geniş bir deyim kullanarak denebılir ki "Sporun amacı kazanmaktır." So- nucunda bir kazanma hesabı bulunrnayan sportif nite- likteki çabalar spor olmaktan çıkar bir eğlence, bir kül- tür fizik çalışması, bir hobi olarak kalır. Işte bunun içindir ki "fjileli ve danışıklı müsabaka yap- mak" ya da "bir müsabakanın sonucu hakkında peşin an- laşma yapmak" diye tammlanan şike olayı sporun ama- cına ıhanettir. Sporcuyu kazanmaya çağırmak sporu reddetmektir. Bu spora karşı işlenebilecek en büyük suçtur. Işin temel felsefesine karşı gelenlerin belirli bir süre için değil, son- suza dek spor alanlarından uzaklaştınlması bile günde- me gelmelidir. Ne var ki sporcunun kazanmaya teşvik edilmesinin na- sıl bir suç oluşturacağı tartışılmalıdır. Bir insanı, amacı ka- zanmak olan bir uğraş sırasında kazanmaya motive et- mek suç sayılırsa, bu ceza hukukun muhal suç yani iş- lenmesi olanakdışı suç prensibini anımsatır. Onceden başka bir nedenle ölmüş olan bır adama karşı "adam öl- dürme" suçunun işlenerneyeceği gibi... Ya da bir kişinin kendisine ait olduğunu t>ilmediği bir malı alıp gitmesinin hırsızhk sayılamayacağı gibi... Şufarklaki.olayımızda "işlenmesiolanakdışı"değil "iş- lenmemesi olanakdışı" değil "işlenmemesi olanakdışı" suç söz konusudur. Çünkü bir sporcuyu kazanmaya teş- vik etmek her zaman, herkesin -neredeyse- mecbur ol- duğu bir suçtur. Bır sporcuyu kazanmaya teşvikin bıçimi ve derecesi söz konusu olamaz. Galibiyete -hele profesyonellere- prim vermenin yasak old uğu bir dünyada, tribünlerde on binlerle toplanıp şampiyonluktaki rakibi yenmek için ta- kımı gayrete getırmeyi d e suç saymaz mısınız? Ünlü güreş şampiyonurnuz, rahmetli Nuri Boytorun'un yanına geldi. "Hocam" dedi. "Şu Iranlı Rusuyensin di- ye iki rekat namaz kıldım..." Nuri Hoca pehlivanın omzu- nu sıvazladı: "Inşallah! Inşallah!.." Iranlı Rusu yenerse Türk şampiyon olacaktı ve ünlü pehlivanımız Iranlı ile dost olmak şöyle dursun, onunla yaptığı güreşte kayga çıkmasına ramak kalmıştı. Şimdi Iranlıya teşvik primi diye Allah'ın inayetini veriyordu. Bir sporcuya yenilmesi için para veya benzeri bir şey verirseniz bundan sonuç almanız olasıdır. Kaleci elinden top kaçırabilir; nefis bir pozisyonda sol açık üç adım ile- ri gidip ofsayta düşebilir ya da bomboş kaleye voleyi ça- kan adam topu iki metre yukarıdan gönderebilir... özetle şikeye niyetlenen sonuç alabilir. Ama siz teşvik primi diye 'C takımına milyarlan verseniz, kendisinden daha güçlü 'Z' takımını yenemeyecektir. O 'C takımı ki zaten amacı, varını yoğunu sahaya koymaktır. Hiç kimseyi bir spor karşılaşmasında şu tarafı ya da bu tarafı tutuyor diye suçlayamaz, hatta eleştiremezsiniz. Bir tarafı tutmak onun zaferi için namaz kılmaktan alkış- lamaya, ona taktik vermekten prim vermeye kadar her şeyi kapsar. Profesyonel Futbol Ceza Talimatı'nın 37. maddesi bu- nun içindir ki anlamsızdır. "Bir futbol müsabakasının ne- ticesinden faydalanması mümkün olan teşekkül ve kişi- lerden maddi menfaat temini suretiyle yarışanlar" cüm- lesi, maçı kazanmak için prim almayı da kapsıyorsa -ki genelde öyle yorumlanmaktadır- bu madde sporda spon- sorluğu da tehlikeye düşürecektir. Bu günlerde ortalığı kasıp kavuran şu "teşvik primi" masallan artıkbirtarafa bırakılmalıdır. Şimdi üzerindedu- rulacak olan şey Galatasaray'ın, Beşiktaş'la oynayacak olan Ankaragücü'nenasıl bel bağladığı değildir. İki Istan- bul takımının kendileriyle oynayacak olan Ankaralı rakip- lere şıke önensi yaptıkları konusunda deliliniz varsa onu ortaya koyunuz. Ama moral bozmak, ortalığı bulandırmak için birtakım palavralarla ortaya çıkmak, şikenin en çirki- nini yapmaktan daha küçük ahlaksızlık değildir. Cumhuriyet en istikrarlı gazete DENİZLİ (Cumhuriyet) -Pamukkale Üniversitesi'nde yapılan araştırmada. Süper Lıg karşılaşmalannın değerlendi- rilmesinde Cumhuriyet gazetesının di- ğer yayın kuruluşlanna göre en nesnel tutum izledıği ortaya çıktı. Cumhuriyet. Milliyet. Sabah. Foto- maç. Vatan ve Zaman gazetelerinın spor sayfalannda yer alan maç karneleri ve yıldız tablolannın ıncelendığı araştırma- da veriler California Ünıversıtesi 'nce ge- liştirilen. Rash Measurement modeli Fa- cest isimli program yardımıyla bilgisa- yarortamaaktanldı Gazeteler yaptıkla- n puanlamalarla karşılaştınlırken futbol- culara 10 üzerinden not veren 6 ulusal gazeteden Cumhuriyet. en kıt ve en is- tikrarlı not veren gazete olarak dikkatle- ri çekti Fotomaç en bol not veren gaze- te olarak ön plana çıktı. Beşiktaş ile Galatasaray'ın şampiyonluk vizeleri yine başkent ekiplerinin elinde 10 yıl önce 10 yıl sonra • Hafta sonu 76 puanlı lider Beşiktaş, Ankara'da G.Birliği'yle karşılaşırken lig ikincisi G.Saray, sahasında Ankaragücü'nü konuk edecek. GÖKSEL CAN Süper Lıg'in bitmesine 3 hafta kala zirve için kıyasıya çekişen Beşiktaş ile Galata- saray'ın şampiyonluk vizele- ri yine 'başkent' ekiplerinin elinde; tıpkı 10 yıl önce oldu- ğu gibi. Hafta sonu 76 puanlı lider Beşiktaş. Ankara'da Genç- lerbirliği'yle karşılaşırken lig ikincisi Galatasaray, sahasın- da Ankaragücü'nü konuk edecek. Zirveyi yakından il- gilendiren bu karşılaşmala- nn benzeri tam 10 yıl önce 'yine' yaşandı. 1993 yılında 63'er puanla son haftaya girilirken iki ekipten Siyah-Beyazlılar, Gençlerbirliği ile tnönü Sta- dı'ndakarşılaştı. Galatasaray ise Ankaragücü'yle 19 Ma- yıs Stadı'nda mücadele etti. O yıllarda ikili averajın öne- CUMhURIVET G.Saray8-01aşaSan - Kırmızüılar, TSYD ve Federasyon Kupası'ndan sonra 1992-93 seza 20 30 19 30 17 30 17 30 18 IV 2 7s 41 SR 15 40 59 3715 ** 45 II3 « 56 ls *0 mi olmadığından atılan ve yenilen gollere bakıhyordu. San-Kırmızılılar başkentte Ankaragücü'nü 8-0 yenerek TSYD ve Federasyon Kupa- sı'ndan sonra lig şampiyon- luğunu da kazandı. Son haf- taya ikinci olarak giren Be- şiktaş ise Inönü'de G.Birli- ği'ni konuk etti. 1-0 yenık duruma düşen ev sahibi, mü- cadeleyi 3-1 kazanmasına rağmen istediğini alamadı. O dönem Beşiktaş'ın forması- nı giyen kaptan Rıza G.Bir- lıği maçı sonrası,"Galatasa- ray 8-0 kazanmış, şampiyon obnuş. tçlerine sinrvorsa şam- piyonluklannı kutlasınlar" ifadesıni kullanmıştı. San-Kırmızılılarda gözler, Ankara ekibinin Beşiktaş'la oynayacağı maçta Umutlar Gençlerbirliği'ndeNEVZATDÎNDAR "GençterbirHği bize karşı oynadığı futbolu Be- şiktaş'a karşı da sergilerse sahadan galip avniır. Biz de zaten Inönü'de Beşik- taş'ıyeneriz."Bu sözler G.Saraylı fut- bolcularaait... Beşiktaş'la arasındaki puan farkı 5 'e \iikselen San - Kırmı- zılılarda Ankaragücü maçından çok G.Birliği - Beşiktaş mücadelesinın sonucu düşünülüyor. Kaptan BüJent. "G.Birtiği çok i>i takını. Bize karşı gösterdikleri performansı Beşiktaş'a karşı da gösterirlerse sahadan puan ya da puanlarla avnlırlar" dedi. Ümit Karan ise Ankara ekibinin sezonun en iyi futbol oynayan takım- lanndan bın olduğunu ve Beşiktaş'ı yenmesini beklediğini söyledi. Genç futbolcu Cihan da önJenndeki 3 ma- çı kazanmak ıstediklenru belirterek "Bizim kazanmamız da yetmivor. G.Biriiği'nin Beşiktaş'ı yenebilecek giiçte birtakun olduğu unutulmama- h" ifadesini kullandı. Bu arada aylık dıvan kurulu toplan- tısı. dün G.Saray Lisesı'nde basına kapalı olarak yapıldı. Toplantıya; yö- netimden başkan Özhan Canaydm. AH Dürüstle Refık Arkan v e Şİikrii Ergünkatıldılar. Florva'dadünFatihTerimşo\ %ar- dı. Tecrübeli çalıştıncı, Galatasaray'ı takip eden muhabirlerle teknik kad- ronun maçında ortaya koyduğu flıt- bolla dikkat çekti. Maçı teknik kadro 13-11 kazanırken, G. Saray altyapı so- rumlulanndan AB Yavaş'ın aşil tendo- nundan sakatlanması \e bugün ame- liyat olacak olması morallen bozdu. Aü Dürüst- Hedef şampiyonluk. AIİ DÜrÜSt: Revizyonyok Spor Servisi - Galatasaray Kulübü İkincı Başkanı ve Ba- sın Sözcüsü ,\h Dürst şampi- yonluğu sonuna kadar kovala- yacaklannı söyleyerek Beşik- taş'ın puan kaybetmesıni bek- lediklerini kavdettı. Dürüst. önümüzdekı sezon ıçin trans- fer girişimlerine henüz başla- madıkiannı belirterek "Muka- velesi sezon sonu bitecek oyun- cularla tekrar anlaşmak isth o- ruz. Geniş çaph re>iz\ona git- meyecegiz. Takunımızı yıllardu- başanya götdren bu düzendir" diye konuştu. 18 MAYIS Ata'yaSoygı veHalk Yuruyuşu Spor Servisi - tstanbul Vali- liği 'nce tüm Türkiye'de oidu- gu gibı 18 Mayıs'ta Mecidiye- köy - Taksim Cumhuriyet Anıtı arasında Ata'ya Saygı ve Halk Yürüyüşü düzenlene- cek. tstanbul V'alısı Muam- mer Gükr, halk yürüyuşüne ilişkın Valılik'te Herkes İçin Spor Federasyonu Başkanı Göksel Arsoy, ll Müdürü Ta- mer Taşpınar ve tl Milli Eği- tim Müdürü Ömer Bahbey'le ortak basın toplantısı düzenle- dı. Güler, 19 Mayıs 1919'da Atatürk'ün önderliğinde Samsun'dan başlayan bağım- sızlık hareketi sonucunda Türk milletinin özgürlük ve demokrasiye kavuştuğunu be- lirtti. Büyük Önder Ata- türk'ün ve şehitlerin anılması, bu mutlu günün öncesinde coşkunun yaşanmasını sağla- mak amacıyla 15-21 Mayıs tarihlerinde Gençlik Hafta- sı'nın kutlandığını hatırlatan Güler. şöyle devam etti: "18 Mayıs'ta bütün Türkiye'de A- ta'\-a Saygı ve Halk Yürüyüşü yapılacakbr. Bu vürüvüşe haJ- kın \e gençlerin katıhmının sağlanması ve görkemü birşö- lene dönüştürübnesi, Başba- kan Recep Tayyip Erdoğan'm talimatiamla yerine getiıüe- cektir. 18 Ma>is Pazar günü, Istanbul'da Mecidiyeköy - Taksim Cumhuriyet Anıt arasındayapılacak olan yürü- vüssaat 11.00'de başlayacak," ŞAMPIYONLAR LİCİ MüanhnroMbi Juventus Juventus: 3 - Real Madrid: 1 STAT: Delle Alpi (Torino) HAKEMLER: i'rs Meier (5), Rudolf Kappeli (5), Francesco Buragina (5) (tsviçre) JUVENTUS: Buffon (8), Tacc- hinardi (6). Montero (6), Tudor (6), Del Pıero (8), Nedved (8), Binndelli (6) (dk. 60 Pessotto 5). Trezeguet (7) (dk. 77Camo- ranesı), Zambrotla (6), Thuram (6), Davıds (6) (dk. 89 Conte) REAL MADRİD: Casillas (i), Salgado (i), Roberto Carlos (4). Hierro (4). Zidane (5). Hel- guera (i), Raul (4), Luis Figo (3), Gutı (4). Conceiçao (3) (dk. 52 Ronaldo 5). Cambıasso (3) (dk. 76 McManaman) GOLLER: Dk. 12 Trezeguet, dk. 43 Del Pıero, dk. 73 \edved, dk. 89 Zidane VtTALE MEDİNA TORİNO - Şampıyonlar Lıgı yan final 2. maçında Re- al Madnd'i 3-1 yenen Juven- tus,fınalde Milan'ın rakibi ol- du. 67. dakikada Figo'nun pe- naltı atışını Buffon kurtardı. NEYMİŞ G Ö R Ü Ş D O Ğ N H O Geçen haftaki yazımda, başta med- yadakiler olmak üzere Fenerlilerin Fe- nerbahçe'ye verdikleri zararian dile getirmeye çalışmıştım. Cuma akşamı Fenerbahçe'nin, KocaeJİ maçını 1-0 kazanmasından sonra, ertesi gün ga- zetelere göz attığımda, yazdıklan- mın dogruluğunu bir kez daha gör- düm. Gazetelerden birine isterse- niz daha yakından bakalım: Kocaman harflerle kocaman bir başlık: Fener'den Şanlı Dönüş". "Ko- caelispor'u yenerek kötü gidişe dur dedi". Başlık böyle... Herhalde biz başka bir maç seyretmişiz. Zar zor ka- zanılmış bir maçtı; ortada düzelen hiç- bir şey yoktu. Zaten sayfada daha kü- çük puntolaria verilen aynntılar okun- duğunda durum anlaşılıyor. Ama, ga- zete yandaş dalkavukluğunu bir türlü elden bırakmıyor. Gelelim aynntılardaki tuhaflıklara... "Ligde dokuz haftadır galibiyet yüzü görrpeyen ve UEFA Kupası'nı bile tehlikeye atan San-Lacivertlilere Tun- cay Şanh'n/n golü hayat verdi." Bu Tuhaflıklar Komedyası açıklama acaba manşetle ne denli uyuşuyor? _ Başka bir haber: Kaptan Ümit Özat, takımın konumu nedeniyle ma- nevi anlamda taraftardan daha fazla mağdur olduklannı belirtmiş. "Kim böyle huzursuz olmak, evine boynu bükük gitmek ister" demiş. Kulüpteki alacaklan konusunda da "Konumum itibarıyla fazla konuşmak istemiyorum ama, biz de memuriann ne kadar ma- aşla geçinmeye çalıştıklannı biliyoruz. Bu sıkıntı ekonomik kriz nedeniyle ol- du. Fenerbahçe'de kimsenin parası kalmaz" yorumunu yapmış. Yine bir haber: "Karaborsa Dam- ping!" "Fenerbahçe taraftan dün takımını yalnız bıraktı. Çok az sayıdaki seyirci- ye rağmen stat çevresinde yine kara- borsacılar vardı. Gerçek değeri 10 milyon lira olan biletlehn karaborsa- da 5 milyon liraya satılması dikkat çekti. Yetkililer, biletlehn sahte ya da para vehlmeden edinilmiş biletlerola- bileceğini belirtti." Bir haber daha: "PAF'a darbe" "Yetenekli oyunculannı A takımına kaptıran Fenerbahçe PAF takımı dün de Kocaelispor'a 3-1 yenildi. Dereağ- zı Tesisleri'ndeki karşılaşmada kötü bir futbol ortaya koyan San-Lacivert- lilerde Tolga da ikinci yannın sonlan- na doğru kırmızı kart görerek takımı- nı 10 kişi bıraktı." Bilindiği gibi Fenerbahçe'de yeni antrenör arayışları sürüyor. Medya, Paris St. Germain antrenörü Luis Fer- nandez'i en güçlü aday olarak göster- di. önce, Fernandez, kendisiyle kuru- lan ilişkilerdeki tutarsızlığa tepki olarak basın aracılığıyla, "Fenerbahçe'nin kaç başkanı var" diye sordu. Kocaeli maçı sonrasında da menajeri medya- ya bir açıklama yaparak "Şu an onun damarlannda F.Bahçe kanı aktığını hissediyor ve bıliyorum" demış. Me- najer durumu hemen kavramış ve or- tama ayak uydurmuş bile. Şimdi yeni adaylar arasında Trapattoni ile Daum var. Onlann damarlanndakı kan baka- lım ne zaman San-Lacivert olacak? Tuhaflıklar bu kadaıia da bıtmıyor: Kocaelispor antrenörü Yaşar Kıyar, Fenerbahçe'nin maça as futbol- culanyla çıkması nedeniyle Tamer Güney'i kınadığını belirtmiş. Kıyar, "Güney geldiğinden bu yana hep gençlere önem vereceğını söyledi, a- ma Bursaspor maçında PAF takımı oyunculannı kadroya koyup bizim maçta as oyuncuları karşımıza çıkar- dı. Büyük bir takıma böyle şeyler yakışmaz" yorumunu yapmış. Bütün bunlarbirgazetenin aynı say- fasından deıienmış haberler. Herşey- imiz aklı ıskalayan bir göruntü ıçınde. Unutmayalım ki medya da toplumun aynası... E-posta: merkez@hasmimarlik.com.tr Faks: 0 212 211 34 20 ABDÜLKADİR YÜCELMAN Daum ve Fennandez'den Daha Başkası da Var!Fenerbahçe'de sancılı günler devam ediyor. Herkes doğumu bekliyor; Fernandez mi, Daum'mu? Devirtek- nolojı devri, ultrasona gir bak bakalım kız mı oğlan mı? A- ma dedik ya sancılı Fenerbahçe'de, doğumlar da sancı- lı olur. üg şampıyonluğundan, hatta şampiyonlar liginden de umudunu kesen Fenerbahçe'de danışma toplantılan ya- pıldı. Uzun masalarda yemekler yenildi, eski günler ko- nuşuldu; bu arada Fenerbahçe'nin kurtuluş reçeteleri ya- zıldı. Duyumlara göre de her kafadan bir ses çıkmış ol- malı ki Fenerbahçe'nin başkanı kendi başına çözüm ara- maya başladı ve kaîkıp Viyana'ya giti. Daum ile konuştu. Ama konuşukça, yani Daum'un altını kazıdıkça yeni yeni şeyler ögrendi. "Yaptıklan yapacaklannın teminatıdır" derler, ama bir de şöyle derler "Yaptıklan yapacaklannın aynasıdır". O zaman durmak gerek. "Futbol şube sorum- lusu bile istemem" diyen, eski de olsa, uyuşturucu ba- ğımlısı damgasını yiyen bir kişiyi, tam yetki vererek takı- mın başına getirmenin sorumiuluğunu sanırım hiçbir yö- netim kurulu üyesi kabul edemez. Etse bile başkanın ha- tın için eder ve işte o zaman yine eski hatalara dönülür. Fernandez'ın adı ortada dolaşan ikinci aday. Menajen ona elbette Fenerbahçe'nin panik yaşadığını ve mutlaka şu birkaç gün içınde bir karar vermesi gerektiğini söyle- yince adamın "istek listesPne yeni maddelereklendi. "10 günde bir Fransa'ya giderim. Beraberlik maçlanna da prim isterim." Şampiyonluk amacı ile yola çıkan Fener- bahçe'de beraberliğe de prim verilecekse şaşanm bu işe. Anlayamadığım bir başka durum da neden sadece iki aday var. Bana göre araştınlmadan, hatta kulaktan dol- ma iki isim. Yok mu başkası? Araştınldı mı, soruldu mu? Hiç sanmıyorum. Yemeklere katılanlardan acaba kaçı 2003 dünya futbolunu izliyor? O halde bu iki adı kimler önerdi, yoksa yine menajerter mi? Bana öyle geliyor ki yi- ne oldubittiye getiriliyor. Ama bu konuda elbette "bir bi- len" vardır, ama kimse kapısını çalmamış olmalı ki onun adayını kimse telaffuz bile etmiyor. Bu "bir bilen" dünya futbolunu adım adım izleyen, 24 saat futbolun içinde olan, dünya futbol trafığini kadrosu ile izleyen UEFA Başkan Yardımcısı Şenes Erzik'ten başkası değil. Şu anda Ba- kû'da Azerbaycan Futbol Federasyonu'nun sorunlannı çözmek için FIFA'nın görevlendirdiği birfutbol elçimiz. O- nun Fenerbahçe'ye önereceği adayı ben söylemeyeyim, spekülasyona meraklı çok insan var. E-Posta: ayuce(man(a yahoo.com - Faks: (212) 5138595