22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
8 NİSAN 2003 SALI + CUMHURİYET SAYFA HABERLER ABD yönetimindeki aşın sağcı militarist elitin amacı sadece Irak petrollerini ele geçirmek değil, yeni bir dünya düzeni kurmak Bush'un imparatorlukrüyası• AKP hükümetinin 'müttefıkimiz' diyerek destek verdiğı ABD'nin Irak'a saldın planımn arkasında sadece petrol hâkimiyeti yatmıyor. İktıdardaki Bush ve ekibi, aşın sağcı, militarist ve saldırgan bir dış politika izlemeye kararh. Bu ekibın amacı genelde ABD'nin küresel egemenliğini, özelde de Israil'inbölgesel egemenliğini, ABD'nin rakipsız askeri gücüne dayanarak gerçekJeştirmek.. ERGİN YILDIZOĞLU Savaşa \ e Bush yönetımıne des- tek \ermek sanılandan çok daha risklı. AKP hukümetı ve bu konu- da onunla aynı gorüşü paylaştığı anlaşılan ordu üst yönetımı. sava- şın en kntık, ahlakı olarak en so- runlu ve en kanlı olmaya aday aşa- masında ABD'nin Irak sürecıne daha "derin" bir destek sunmaya başladı. Bu desteğuı zamanlama- sı. koşullan ve kapsamına ılişkin bir- çok nokta henuz tam anlamıyla açıklığa kavuşmuş değıl. Üstelık belkı ılk anda ganp gelecek ama, bu desteğın kıme ve hangı amaç- lara katkıda bulunmak üzere venl- dığı de ılk anda görüldüğü kadar açık değıl. Örneğın bu desteğın önemı ve gereğı açıklanırken sık sık kullanı- lan "müttefikimiz Amerika" kav- ramı, hıç de oyle sanıldığı gıbı an- lamı bellı, sınırlan çızılmış bir şe- ye gönderme yapmıyor. Bınncısı, Amenkaya venlen destek bu gün aslında kıme venl- mış oluyor? Üancısı, bu "Amerika" aldığı bu desteğı hangı proje ıçın kullanacak? Bu sorulara, Türkıye Cumhunyeti Genelkurmay Başka- nı'nın da benımsedığı anlaşılan, "Irak. elintkki khk imha süahlann- dan banşçü yollardan anndınla- madığı jçüı" dıye başlayarak de- vam eden söylem ıçınde kalarak tatmın edıcı cevaplar vermek ola- nakJı değıl. Sa\ aş baş,ladığından bu yana, bı- rakın savaş karşıtı hareketın yayın- lannı, Amenkan basınını ve sıya- setın merkez sağ \e solunda yer alan çeşıtlı stratejı kurumlarının yayımladığı rapor ve dergıleri iz- leyenkr bıle. ıkı noktanın gıderek daha çok vurgulanmaya başladığı- nı görürler. Bınncısı, ABD yöneömi bu gün, aşın sağcı, mılitanst ve saldırgan birdış politika izlemeye kararlı.. kı- saca yenı-muhafazakâr anlamına gelen neocon olarak nıtelenen bir ehtin elıne geçmıştır. Ikıncısı, bu neocon ehtin proje- si, genelde ABD'nin küresel ege- menliğini, özelde de îsraıl'in böl- gesel egemenliğını, ABD'nin rakip- sız asken gücüne dayanarak gerçek- leştırmek istıyor. Ancak bırçok yo- rumcuya göre bu neocon elit, ade- ta "skandaT düzeyindekı bu mili- tanst görüşlenni, bunlar ABD hal- kı ve dünya kamuoyu tarafindan şıddetle reddedıleceğını düşündük- len içın, 11 Eylül sonrası ortama uygun bir dılle ve ABD tanhinden kımı VVilson'cu temalara sararak sunmaya dikkat etmekte, Başkan Bush, Dışişlen ve Savunma Ba- kanlan, Rumsfeld ve Powell'ın ko- nuşmalan aracıhğıyla, yalnızca Ira- k'ı aşan bir genel stratejının varlı- ğına gönderme yapılmakla yennil- mektedir. "Neocon" elltln maceracı projelerl Diğer bir deyişle, bu gün "müt- tefDdmiz ABD" derken aslında fî- ilen, neocon ehtin mılitanst proje- sıne destek verilmiş olmaktadır. Burada ilk anda bir sorun yokmuş gibi gelebilir Atlantik'ın bu yaka- sındaki ve Türkıye'deki zaten ge- leneksel olarak ABD muhafazakâr "estabKshmenfiyle sıkı ihşkilere sahıp politikacılara ve medyaya Ne kı VVashington Monthrv, Ame- rican Prospect the New Yorker gı- bı ılımlı muhafazaki r ve ılımh sos- yal demokrat olarak bilinen say- gın yayınlarda, New York Times, VVashington Post gıbı sıyası yelpa- zenın merkezınde konurnlanan ga- zetelerde, Middle East Poficy Co- uncfl / JournaL, Council on Foreign Relations. gıbi etkılı muhafazakâr kurumlarda yayımlanan rapor, yo- rum veçözümlemelen birlıkte de- ğerlendirince, bu neocon ehtin, ra- dıkal sağ, köktendıncı Huıshyan örgütleriyle ve kimi sılah, petrol ve enenı sektörü şırketlenyle doğ- rudan bağlanhlı, bu savaştan doğ- rudan kazanç elde etmeyı planla- yan, bu bağlamda bırakm Ameri- kan halkını, Amerikan "estabüsh- menfıni (iktidar bloku) bıle tem- sıl edemeyen dar bir gruptan oluş- tuğu, tam anlamıyla bir yalan, sap- tırma ve propaganda perdesi arka- sına gızlenerek hareket etmeye ça- lıştığı anlaşıhyor. Gerek bu neocon ehtin, Weeldy ABD yönetimi Bush'un başkanhğryla biriikte aşın sağcu militarist ve saidırgan bir dış politika izlemeye kararh.. kısacayeni- muhafazakâr anlamına gelen neocon olarak nitelenen bir eütineline geçmiştir. Standart, VVashington Times, Fox- News vb yayın organlannda, Pro- ject For New American Cenrury, Centre for Internatıonal and Stra- tegıc Studıes. JINSA yayınlannda, PaulKagan.LawrenceKapbn,VVD- Ham Kristol. \nthom Cordesman, Charies Krauthammer, Frank Gaff- ney gıbı yazar ve anahstlennın ça- lışmalanndan, Brooking Instirute gı- bı genelde ılımlı muhafazakâr sa- yılabılecek kurumlarda dıle getın- len kırru kaygılardan hareketle Irak savaşının esas amacının. Irak'ı "Kit- le tmha SflahlarTndan anndırmak. bölgeye demokrası getırmek, hat- ta tek başına petrole el koymak ol- madığı, Irak'tan başlayarak, Suri- ye,İrân, Kuzey Kore,Suudi Arabts- tan, MKIT, LJbya, Sudan gıbı bırçok ülkede rejım değışıklığı amaçlan- dığı, tsrail'ı bölgede her ıstediğini yapabilecek bir konuma getırmek olduğu görülüyor. SÜRECEK KİM BU NEOCON ELİT? Savaşın arkasındaki garip adamlar Bush yonehmınınde dışişlen ve savunma bakanlıklannın en ust kademesınde belırleyicı noktalan elmde tutan kadronun koklen. Nevvstatesmen dergısınde Michael Lind ımzasıyja çıkan "The VV'eird men behind the George VV. Bush's war (Bush'un Savaşının Arkasındaki Garip Adamlar)" başlıklı araştırmaya göre 1950-1960 arasında Amenkan solundan koparak once antı-komurust bir liberalızme. oradan da mılitanst emperyaıst bir çızgıye ilerleyen bir gruba dayanıyor. Başlangıçta. muhafazakâr partının kıyısında kalan ve ılgı görmeyen bu ekibın profilı, bundan altı yıl önce kurulan Project For new .\merican Cenrury adlı aşın sağcı duşunce uretme kurumunun bir raporuyla birlıkte yükselmeye başladı Daha sonra Bush yonetıminın dış poltikasma yon veren, bızım de birçok kez aktardığımız bu raporun altında Cheney, Rumsfeld, Wolfovvıtz, Peter Rodman (Ulusal Güvenhk Konseyf nde Yakındoğu ve Kuzey Afhka Masası Dırektörü), EKot Abrams, Zabnay Halilzad. Levvis Libbv (Cheney'ın yardımcısı), Jeb Bush (Bush'un kardeşı) ımzalan var. Başkanlık seçımlennde çoğunluğu Senator McCainı destekleyen, ancak daha sonra Cheney tarafindan Beyaz Saray'a doldurulan bu neocon ekibi, ıkı kanaldan buyük destek alıyor Bınncısı, bsaca IASPSdleriSiyasıve Stratejık Çalışmalar Enstırüsu) ve JINSA (Ulusal Guvenlık Cahşmalan) olarak bılınen ve sılah endustnsıyle Sıyonızme bağlantıh kurumlar tarafindan desteklenıyor. ikıncısı, Michael Iind'ın aktardığına gore neocon ekibın arkasında, kökleri Guney Kore'ye kadar uzanan bırçok büyük sağcı "medya unparatorhığu" var Örneğın, neocon görüşleri yayan Fox telev i2yon ağı, VVilliam Kristol tarafindan çıkanlan, eskı CIA başkanı VVosley'ın de yönetımınde bulunduğu VVeeklj' Standart dergısi, Rupert Murdoch a aıt Bir dığer neocon dergı, The Natıonal Interest'ı, muhafazakâr Israıl gazetesı Jarusalem Post'un Ingıltere ve Kanada'dakı Hollınger medya grubunun sahibi Conrad Blanc fınanse edıyor En ılgincı de Bush'un destekçisı VVashington Times gazetesı Bu gazetenın sahıbı, Moon Tarikaü'nın kurucusu Güney Koreli Reverand Moon. UNICEF'tN ÜRKÜTEN RAPORU: Bağdat'ta bombalanan yerler arasmda çok sayıda tarihi Türk yapısı da bulunuyor Osmanh eserieri de ateş altmda ABD'ninIrak'asaktoTsmdabmfcswçocukvaralarKk(REUTERS) Çatışmalann ilk kurbanı çocuklar ANKARA (AA) - Dünya Sağlık Örgütü (WH0), bu yıl- ki Sağhk Günü'nü, "Çocuklar için sağhkh çevreler'' sloga- nıyla kutlarken son 10 yıl içın- de milyonlarca çocuğun çatış- malar >r üzünden yaşamını yı- tirdiği, aynı dönem içınde 6 milyon çocuğun savaşlardaya- ralandığı ya da sakat kaldığı açıklandı. Birleşmiş Milletler Çocuk- lara Yardım Fonu (UNICEF) verilerine göre, dünyada yılda hemen hemen 11 milyon ço- cuk, önlenebilır ve tedavi edi- lebilir nedenler yüzünden da- ha 5 yaşına gehneden ölüyor. Her yıl suiistimal, sömürü ve şiddete maruz kalan on milyon- larca çocuğun sağlığı üzerin- de uzun sürelı olumsuz etkıler yaratıhyor ve bu tur tehlıkele- re halk sağlığı planlamalann- da yeterince önem verilmıyor. UNICEF'e göre, çocuklan tehdit eden belli başlı çevre sağlığı nsklen arasında yeter- sız sanıtasyon (uygun tuvalet olanağı) ve hijyen, sağlıksız su ve kırlilıkle birlıkte sıtma, ıshal ve akut solunum yolu en- feksiyonu gibı dığer hastalık- lara yol açabılecek dığer çev- re sorunlan yer ahyor. Koruyucu çevrenın. toplu- luklann ve ailelerin çocukla- nn haklanna sahip çıktüdan. çocuklan koruyup onlara yö- nelik suç işleyenlen cezalan- dıran yasalann işlediği ve tı- tizhkle uygulandığı, hükümet- lerin çocuk sömürüsünün ön- lenmesi ıçin gereklı kaynakla- n seferber ettiğı bir çevre ol- ması gerekıyor. Suiistimal, şiddet ve sömü- rü her toplumda çocuklara yö- nelik "sessiztehHkeler'' duru- munda... UNICEF verilenne göre, son 10 yıl içınde milyonlarca ço- cuk çatışmalar yüzünden ya- şamını yıtırdı, aynı dönem için- de 6 milyon çocuk savaşlarda yaralandı veya sakat kaldı. Tah- minen 300 bın kadar çocuk as- kerolarak kullanıldı, bunlann arasında seks kölelen olarak kullanılan ve AIDS gıbi teh- ditlere maruz kalan kız çocuk- lar da bulunuyor. U, OKTAYEKtNCl Aralıklarla bıle olsa yoğun bom- bardıman altında bulunan Bağdat kentınde Osmanlı dönemınden kalma mımarlık eserleri de zarar görüyor. ABD ve tngılız hava saldınla- rında sivillenn yaşadıklan bölge- lenn de hedefler arasına gırmesı, ozellıkle kentın tanhı semtlenn- de yaşayan halka ölüm saçarken, anıtsal küllıyeler ve koruma al- tındakı yapılarda da adeta "kühiir kattiamr yaşanıyor... Irak ve Bağdat'taki Türk döne- mi uygarlık mırası üzerine 1980'li yıllarda yaptığı araştırmalan, Kül- tür Bakanlığı'nca 1989 yılında basılan kitapta derlenen Prof. Dr. Abdüsselam Uluçam, bu sapta- malannı haritalara da yansıtmış. Kitapta yer alan "Bağdat'taki Tûrkv'apilan'' haritası ile son gün- lerdekı füze ve bombardıman sal- dınlannın hedefleri karşılaştınl- dığında, Osmanlı mırasının yo- fun olduğu bölgelerin yıkım ve tahnbat altında olduğu görülebi- lıyor. 1991'de de vurmuşlardı... Aralannda Mimar Sinan'ın im- zasını taşıyan yapılann da bulun- duğu bu eserlerden bazılan, 1991 'dekı Körfez Savaşı sırasın- da da yıne Bağdat'a yönelik hava saldınlanyla zarar görmüştü. Savaş sonrasında Uluslararası Mımarlar Bırlığı'nın toplantısı ıçın Istanbul'a gelen, dönemın Irak Mimarlar ve Mühendısler Bırlığı Başkanı ve Bağdat kenti îmar Komisyonu üyesı mımar Esad Abdülrezzak Said, kendisıy- le yaptığımız röportajda aynı eser- lenn "j-a^Bmı" özetle şöyle açık- lamıştı: "ABDambargosu yüzünden eko- nomimizgüçJenemrvor veeski eser- lerin onanmma para ayvamıyoruz. BİR ZAMANLAR SARAYDI... Kühürel miras açısindan çok zengin olan Bağdat'ta birçok tarihi bina gibi Irak Bderi Saddam Hüseyin'in saravlanda bombardımandan nasibini aldı. Saddam Hüseyin'in çoksayıdaki saraymdan biri olan bu yapı ayakta kahnavı başarsa da iç böhunleri yerie bir oldu. Geçmişte nıimari harikası olan vapıdan gerne moloz yığınu toz toprak ve bombarthmana dayanan dış cephesi kakh. Bir de bazı duv ariardaki altın valdıy kahnülan. (Fotoğraf AP) Bu nedcnle. tarihi yapılann yeni- den kazanılması için uluslararası külrüreldayanışmava gereksinme- mizvar_" (Cumhunyet-Dergı: 03 Kasıml991) "Yenlden yapılanamayacak" Şimdi, aradan 12 yıl geçtıkten sonra Bağdat'ta yıne aynı tanh yı- kımı yaşanırken, uluslararası iş çevrelenyle birlıkte Türkiye'de de "Irak'm yerü len yapdanması pro- jeleri"ne genış ilgı duyuluyor. ABD'nin de özellikle sermaye dünyasmı hoş rutmak içın günde- me getırdiğı bu proje ve inşaat pa- zannda ise savaşın tahrip ettiğı ta- nhsel değerlenn bir "insanhk mi- rası" olarak kurtanlması ve res- torasyonundan söz edılmıyor. Türkiye açısından özel önem taşıyan Osmanlı yapılannın ye- nıden gen kazanılmasına yönelik gınşimler de hâlâ gozlenemedığı gıbı, 1954'te LaHa>r e"de ımzala- nan "küJrür varhklarnun savaş he- defleri dışmda tutubnası" konusun- daki sözleşmeye ımza atmış bir ül- ke olarak ABD ve İngiltere'ye bu yönde de hâlâ bir "resmi uyanmE" bulunmuyor. Osmanlı hayranları "susuyor" Sözün kısası. Türkıye'nın yöne- tıminde, sıyasal yaklaşımlanyla "Osmanlı tutkunu" bir imaj ser- gıleyen "tarih düşkünü" bir iktidar , bulunmasına rağsıen, yine Tür-^ kiye komşu bir ülke topraklann- dakı kendi tanhıne aıt eserlerin bile yok edılmesı karşısında dün- yanın en "tepkisiz" ülkelen arasın- da yer alıyor. Böylesı birdonemde, aynı sürece müdahale etmesı "\T arhknedeni" olan Kültür Bakanı Erkan Mum- cu'nun ise aynı savaş ortamım fır- sat bilerek Kültür Bakanhğf nı yok edecek bir bakanlık birleştır- mesi operasyonuna girişmesi, tarihe kimbilir ne tür yorumlarla geçiyor.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear