Catalog

£ NfeAN 2003 CUMARTESJ CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER dishaba cumhuriyet.com.tr 11 Kıbrıs'ın güneyinden kuzeyüıe hem insan hem de para akıyor. Türk konukseverliği övgüyle anlatılıyor AÇIKÇA Adada çarktersinedöndü KKTC'yiçokucuz bulan Rumlann anşverişe Ye lokantalara böl para bırakması Rum Yönetimi'ni telaşa düşürdü. Çağnlara aldırmayan Rum halkı ise, Kıbnslı Türklerin konukseverliğinden övgüyle söz ediyor. REŞAT AKAR LEFKOŞA - Kuzey ile Güney Kıbns arasında dolaşımın serbest bırakılmasının ardından dün de 10 binı aşkın Kıbnslı Rum Kuzey'e ge- çebılmek ıçın kılometrelerce uza- yan kuyruklar oluşturdu. KKTC polısının Lefkoşa'daki Ledra Palace, Beyarmudu ve Ma- gosa 2 5 mıl kapılannda ek önlem- ler almasına karşın, vize ışlemle- rinın zaman alması nederuyle, araç- lanyla, ya da yaya olarak Kuzey'e geçmek ısteyen RumJann bir bö- lümü bunu başaramadı. Rum hükiımetının \e çok sayıda partı lıde- rının olumsuz tavrına aldırmayan Kıbnslı Rumlar, Kuzey'e geçtikten sonra ya araç kı- ralıyor, ya da taksılerle anlaşarak öncelıkle 1974 yılında terk ettıklen evlennı ve Karpaz bölgesındekı Apostolos Andreas Manastın'nı zıyaret edıyorlar. Kuzey Kıbns'taki bırçok malın fıyatını Güney'e göre çok ucuz bulan Rumlar, buna karşın bazı fırsatçılann taksı ücretlennı ıkı mısh arttırmasından yakınıyor- lar Rum basını da dünkü manşetlerinde. Kuzey'e geçen RumJann gerek taksilere ve lokantala- ra, gerekse çarşıya akıttığı paralan gündeme getırdı KKTC ekonomısinin bir anda ayağa kalktığını \ urgulayan Rum basınına göre. sı- gara, vıskı, konfeksiyon malzemesi ve bazı elektronik cıhazlann ucuz olduğunu gören Rumlar. araçlann bagajlannı ve el çantalan- Uzun kuyruklar R u m l a r v c nı bu tür mallarla doldurarak, geri dönüyor- lar. Fıleleftheros gazetesi, Kuzey'dekı alışve- rişlenn Rum hükümetini ciddı bir şekılde en- dişelendırdığını belirtirken, fanatık Mahı ga- zetesi bu gıdışatın durdurulmasını istedı. Ancak Kuzey'e geçen Rumlar çarkın ters dönmesınden hıç de rahatsızlık duymadıkla- nnı belırtıyor, para harcamaya devam ediyor- lar. 'İşler açıldı' Cumhunyet'e konuşan Türk taksi şofbrü Cuma .MerteL "Aylardır müşteri yerine sinek avbyorduk. Fakat son iki günde işler açıkuğı için çok mutiuyum. Serbestdolaşım devam et- meti, ancak fahiş kâr peşinde koşanlar da dev- let tarafindan engeDenmelT dedı. Türk mar- ketlerinın büyük bir çoğunluğunda vıskı ve sı- gara stoklan tükenırken, özellıkle Gırne Lı- manı ndakı balık lokantalannın çarşamba gü- nünden ıtıbaren dolup taşması dıkkat çekıyor Kuzey'de alışveriş yapmanın cazıbesı yanın- da Kıbnslı Türklenn konukseverliği de Rum basınında geniş bir şekilde yer almaya başla- dı. Güney Kıbrıs'ta Ingılızce yayımlanan Cyprus Maıl gazetesinin dünkü manşetinde yer alan bir haber Rumlann memnunıyetını göz- ler önüne seriyordu Gazete muhabınnın, Değirmenlık (Kıthera) köyünü zıyaret eden RuDa Savvidis'e eşlık et- tiğını yazan gazete, evıni bulmakta zorlanan kadının. daha sonra amacına ulaştığını ve bu- radakı Türk aıle ıle kucaklaştığını vurguladı. Savvıdıs, zıyaret sırasında Rum gazetecıye şunlan söyledi: "Evimi, eskiden kalma birçokeşyayla birük- te çok iyi bir durumda buldum. Bu, beni son derece muthı etti. İstediğim bazı ufak, tefek eş- yalan tereddüt etmeden bana vermeleri kar- Türkler pasaport kontrol noktalannda uzun kuvruklar ohışturuyor. Dün de binJerce Rum, Kıızev'e geçti. (Fotoğraflar AA / REŞAT AKAR) şısında çok duygulandım. Birtikte kahve içtik, sohbet ettik. Çok iyi insanlar. Şimdi gerçekten çok muduvum." Sınır kapılannın açılması Türk ve Rum se- yahat acentelennın ortak turlar düzenlemele- nni de gündeme getırdı. KKTC'nın tanınmış seyahatacentelennden Polatkan Tunzm. Gü- ney Kıbns'taki bir Rum şırketinden otobüs kıralayarak Güney turlannı yanndan ıtıbaren başlatıyor. Cecikene para cezası KKTC Devlet Bakanı ve Başbakan Yardım- cısı Serdar Denktaş. günlük ziyaretlerde 24 saat Iımıtını aşanlann para cezasına çarptın- lacağını bıldırdı. Denktaş, bu durumda gece saat 00. OO'dan sonra dönenlere, gecıktiklen her saat ıçın 50 mılyon TL ceza uygulanacağını açıkladı. RUMKESİMÎ Pasaportia avunuyotiar Lefkoşa (Cumhuriyet) - Sınırlann açılmasından sonra Güney Kıbns'a giden Kıbnslı Türklerden bır bölümünün pasaport ya da kımlık kartı için başvuruda bulunması Rum kesımı tarafindan memnunlukla karşılandı. Güney Kıbns'ta yayımlanan Cyprus Maıl gazetesi, serbest dolaşunın ilk gününde Lefkoşa'mn Rum kesimındeki pasaport daıresine başvuru yapan Kıbnslı Türklenn sadece 20 kişi olduğunu, perşembe günü bu rakama 36 kişinin daha eklendığıni duyurdu. Pasaport Daıresi Müdürü Kostas Pilavas, gazeteye yaptığı açıklamada, Güney Kıbns'a serbest gınş yapan Kıbnslı Türklerden bir kısmının eskı pasaportlannı yanlannda getirerek, yenileme talep ettıklennı, bazı gençlerin de ilk kez pasaport talebınde ,j bulunduğunu F V T r ' r i o v. söyledi. "Bu KKTClılenn d ı n w n Rum işlerimizin pasaportu yoğunlaşmasma almakiçin yolaçryorama . r Kıbnsh başvurması T u r k |erin Rumlan bizimle aynı sevindirdi. haklara sahip olduldarmı düşünerek talepleri karşdamaya çalisıyoruz" dıyen Pıalavas, 1974 sonrasında doğanlann, anne ve baba kimliğınin yani sıra doğumu gerçekleştiren doktordan bır belge getirmelerinin zorunlu olduğuna dıkkat çekti. Pilavas. pasaport ücretinın 25 Kıbns Lirası (yaklaşık 75 milyon TL) olduğunu ve başvuru tarihınden ıtıbaren yaklaşık bır ayhk bekleme süresi olduğunu kaydetti. Rum Içişleri Bakanı Andreas Christou ıse geçen çarşamba. pasaport, doğum belgesi ve kimlık kartı çıkarmak için yaklaşık 100 Kıbnslı Türk'ün baş\r uru yaptığını açıklayarak rakamın gıderek artacağını, çünkü Kıbns Cumhuriyeti pasaportlannın dünyada sağladığı avantajlann iyi bılindığını söyledi. Türk ve Rum gazeteciler serbest dolaşımın başlamasını değerlendirdi: Kıbrıs'ta arbk geri adım yok • Bundan sonraki adımın çözüm olması gerektiğine inanan Kıbnslı Türk gazeteciler. Annan Planı'na sahip çıkılmasını isterken Rum gazeteciler, daha fazla geçiş kapısının devreye sokulmaması halinde patlamadan endişe ediyorlar. LEFKOŞA (Cumhuriyet) - Kıb- ns'ta sınırlann açılması ıle başla- yan serbest dolaşımın ardından çö- züm ısteklen gündeme geldi. Özel- likle Kıbns Türk basını, BM Ge- nel Sekreten Kofi Annan tarafin- dan hazırlanan ve çözümü öngören belgeye sahıp çıkılmasının şart ol- duğunu vurgularken, ikı taraf da artık geri adım atılmaması gerek- tığinı ıfade ettı Lefkoşa muhabinmiz Reşat Akar'ın sorulannı yamtlayan Kıb- ns Gazetesi Yazı Işlen Müdürü Ba- şaran Düzgün, insanlann 29 yıl sü- reyle korkutulduğunu ve sınırlann kapalı tutulduğunu anımsatarak. "Halbuki şimdi sınırlar açıldı ve korkuianlarounadı" dedı. Kıbns'ta msani haklann ön plana çıkanldı- ğını söyleyen Düzgün, bundan son- ra tüm gayretlenn çözüm yönünde olması gerektiğıni belırtti. Düzgün şöyle dedr *Ben dedemin PoM'deki mezan- nı 29 yıl süreyle zh aret edemedim. Eşime ve çocuklanma doğduğum yerigösteremedim. Şimdismoiann açılmasıyla insani açıdan önemli bir adım atıbnış otdu. Ancak Kıb- ns Türklerinin çıkan Annan Planı çerçevesinde bir çözümdür ve bu- nun için çahşmalıyız. Çünkü Kıb- Lefkoşa muhabirimiz Reşat Akar (ortada) meslektaşlan Manolis (solda) ve Tacharites ile konuştu. nsta arük bugünkü noktadan ge- ri) e dönüş yoktur." Yeni Çağ gazetesi köşe yazan Al- pay Durduran, bugünkü gelişme- nin, Kıbnslı Türklenn son çıkışla- nndan kaynaklandığını belirtirken, Annan Planına sahıp çıkılmasının dünyada olumlu etki yarattığını söy- ledi. Durduran, bundan sonra gerek BM'nin, gerekse AB "nın daha etkin bır şekılde devTeye gıreceğını ve Kıbns'a çözümün geleceğını kaydet- ti. Halkın Sesı gazetesi köşe yaza- n İsmetKotak ıse olaym sadece ın- sanı boyutunun kımseye zarar ver- meyeceğinı. ancak KKTC Bakanlar Kurulu'nun gereklı alryapıyı hazır- lamadan karar ürettiğıni söyledi. "Ayaküstü karaıiar alarak güven- Bk sorununu göz ardı ettiler" dıyen Kotak, bundan sonra Maraş kentı- nın açılabıleceğını ıfade ettı. 'Yenl kapılar lazım' Güney Kıbns'ın yüksek tirajlı Fileleftheros gazetesinin muhabı- ri PetrosTacharites, Cumhuriyet'e yaptığı açıklamada serbest dolaşı- mın başladığı ilk gün bazı Rumla- nn endişeli olduğunu, ancak daha sonra bu endişenin ortadan kalktı- ğını söyledi. Özellıkle Lefkoşa'da- ki Ledra Palace sınırkapısında olu- şan kuyruklara dıkkat çeken Petros, Türk makamlannın başka geçiş ka- pılannı da devreye koyması gerek- tiğıni söyledi. Rum gazetecı, bu hareketin adaya çözümü getirme- sı dileğinde bulundu. Aynı gazete- nnı foto muhabın Andreas Mano- Ks de serbest dolaşımın üçüncü gü- nünde 10 bını aşkın Rum'un Ku- zey'e geçiş ıçın saatlerce sırada bekledığıne dıkkat çekerek "Yarm bu rakam20 bin olacakve tansiyon daha da artacakür. İşte benim kor- kunı sınır kapılanndabir patiama- nın olmamasKhr" dedı. KKTC hükümetının Lefkoşa'da- ki Uluslararası Havaalanı, Mağusa ve Baf kapılannı da açması durumun- da geçışlenn çok rahatlayacağnıa dikkat çeken Manolis. halkın karşı- lıklı zıyaretlerle mutlu olduğunu söyledi. Manolis, bu uygulamanın çözüm ısteklerinı daha da kamçıla- yacağı düşüncesınde olduğunu be- hrterek, bundan gen adım atılmama- sı gerektiğini kaydetti. Banş Harekâtı'nın ardından ilk kez Güney'e geçen Aytaç Özkayalı anlatıyor: Rum kesiminde her şey ateş pahası LEFKOŞA (Cumhuriyet)- Banş Harekâtı sonrasında ilk kez Güney'e geçen Aytaç Ozkayah, önceki akşam saatlerinde Kuzey'e döndüğü zaman izlenimlennı Cumhuriyet'e anlattı. Tanınmış Rum ışadamı Lordos'un oğlu Dimitri'yi yıllar önce tamdığını ve onu görmeye gittiğini, daha sonra çarşıyı gezdığini söyleyen Özkayalı "Güney'egeçerken 40 milyon TL karşıhgında 13 Kıbns lirası aküm ve bugün anladım ki biz bu s<?vi\edeki bir geliıie Gûnej 'den çöp bile alamayTz" dedı. Dınlenmek ıçın oturduğu parkta 2 kahve ıçtığını ve bir Kıbns lirası (yaklaşık 3 milyon TL) ödediğinı, bunun Kuzey'dekı fıyatlann ikı mısli olduğunu anlatan Özkayalı "Rum kesimini hayafinizde canlandmhğuıız gibi mi buldunuz?" sorumuza şu yanıtı verdi: "Bence bizim taraftan pek farkları yok. Yani zenginfikleri dışmda hiçbir fark göremedim. Onlarda ne varsa, bizde de var. l'steük bizde her şey daha ucuz. Ahş^eriş düşünceshle Güney'e gjtmek isteyenler benim gibi ha\al kınkhğma ugra> acaklar. Çünkü birçok şey bizden daha pahah." ŞÜKRÜ SİNA GÜREL Seyfullah Bey'in Tarih Felsefesi Üsküdar'da eski eşya satıcısı. Sakalı sünnete uy- gun, söytemi ve kıbarfığı da öyle... Evden ancak komşuya çıkan, başörtülü bıreşı olduğuna bahse girebilırsınız. Hertıalde kendı eşinin başka erkek- lerin elıni sıkmasını hoş karşılamıyordurama, baş- ka kadınlarla sohbeti o kadar rahat kı, hep kadın- lı-erkeklı sohbetlerde bulunduğunu sanabilırsiniz. O kadar rahat konuşuyor, ağdalı ve yalın sözcük- leri o kadar iyi bağdaştırıyor ki, yazmıyor olsa da okuduğunu ve bol bol söylev çekme fırsatı buldu- ğunu tahmin edebilırsiniz. Herhalde bir "cema- af"in toplantılarında "sohbet" ve eğitım "progra- m/"na katılan, oralarda oluşturulan "okuma liste- leri"n\ hatmeden bır "oto-didakt". Ayaküstü tarih- ten söz ederken bugünü ve geleceği de nasıl gör- düğünü açıklıyor. Seyfullah Bey'in tarih felsefesi, adına uygun. Hunlardan, Atila'dan bu yana, yani 5400 yıldır "Al- lah'ın kılıcı" rolünü üstlenmış olan Türklenn, bun- dan sonra da "Islamın üstünlüğü" için yıne başat rol üstlenmeleri gerektiğini düşünüyor. Amerika'ya kızgın ama Saddam ın, benzeri Ortadoğu lıderie- nnin ve Vahabılerin tasfiye edilmesı sürecı, onu, bel- kı de Türklerin önü açılıyor dıye umutlandırıyor. Bu arada, içerdekı durumla ilgüi olarak oldukça şaş- kın. Bıryandan, dışandan Türklen kımlıksızleştır- mek isteyenlenn ıçerıdeki uzantılanna -ve bu ara- da Ikinci Cumhuriyetçilere- karşı; öte yandan hep desteklemış olduğu Tayyip'lerin, dünyayı -Müslü- man Türklere rağmen!- "bıçımlendırme" eylemle- rine alet olmalan, lyıce kafasını karıştınyor. Nasıl kafası kanşmasın ki? önce, "zaten hersi- yasal kadro, muhalefette söylediklerinı iktidarda unutuyor" dıye geçıştırmek isterken, aslında AKP ıktıdan oluşturulup haz/rlanırken dışanya verilen söz- ler olduğu ve bu sözlen tutmakla kendi tabanına seslenmek arasında bocalayan AKP'den hiçbir zaman beklediğını bulamayacağı kendısıne anla- tıldığında, sessızleşıyor Seyfullah Bey. Bır şeyleri sezıyor, farkına varmasına ramak kalmış, ama "ce- maat" eğitimınin çizgısi ve tarih felsefesi, Seyful- lah Bey'ı bırakmıyor. Velhasıl, Seyfullah Bey'lerin seçmen belkemiğı- nı oluşturduğu Tayyip Bey'ler hareketı, bu aşama- da ruhuyla, bedeniyle şaşkın, tutarsız, kopuk. Nedeni debasıt: İçerdekı tepkıleri, bır kenara itıl- mışlikleri, günü çözümlemeden tarihe oykünen büyüklük sevdalannı, yoksulluğu ve dış bağımlılı- ğın cefasını iktıdar için bir kanaia akıtırken başka- larının "mühendıshğı"r\den, yol gösterıcılığınden, desteğinden medet ummak, bır sıyasal hareketı "borçlandırarak" büyütmeye kalkışmak, sonun- da işte ancak bu noktaya varabılirdi. Şimdi "türban" konusunda fırtınalara neden olup, Ikinci Cumhuriyetçıtefden, Yenı Tanzimatçı Av- rupacılardan medet umanlar, daha once ABD'ye, Avrupa'yagıdıp, bıryandan Kıbns ve Irak için söz- ler verıp, öte yandan da hem başkalarının istekle- rine uyacak, hem de kendı takıyyelerinı kolayjaş- tıracaK sözcıe ~rerormıar -ama asıınaa uıusaı aev- letı ortadan kaldıracak adımlar- ıçın kollan sıvayan- lar değıl mı? Bunlar, ıktidar olduktan sonra da so- nu gelmeyecekmiş gibi görünen bır kadrolaşma- ya girişıp, bır yandan da devletin bütün varlık ve kurumlannı haraç mezat satmaya kalkışmadılar mı? Şimdi de ulusal devleti toptan ortadan kaldır- manın planlannı, "AB istiyor" dıye "satılabılecek" ve eğıtimden sağlığa temel devlet ışlevlerinı "ye- relleştirecek" bır Yerel Yönetimler Yasası ile yap- mıyorlarmı? Hele kamu gelirlenni "lslamiesaslar"a uygun "faızsız bono "larla köktenci Islam serma- yesine satma tasanlanna ne demeli? AKP'nin oluş- turmak ıstedığı devlet, yoksa daha önce Avru- pa'daki emekçımizi dolandıran "saadet zıncirleri'ni mi yönetecek? Yoksa, fabrikalanmız, yollanmız ve köprülerimız, bundan sonra Vahabi sermayesine zengınlik katmak için mi var olacak? Bu iktidarın, ABD ve AB'nın de isteklerine uy- gun biçımde, ulus-devletı zayıflatarak "başkalaş- tırmak" ıstedığı, yaptıklanndan ve yapmayı tasar- ladıklanndan bellıdır. Artık, AKP ıktidarının takke- sı düşmüş, bu arada da Seyfullah Bey'in tarih fel- sefesi iflas etmiştir. Şimdi anlatılması gereken, ulus-devletine ve kımliğine sahip çıkan, Cumhu- nyet ilkelerinden ödün vermeyen, özgüvenini ye- niden kazanmış, özkaynaklarını değerlendırebılen Türklenn, dünyada oluşturulan yenı sömürü düzenin- den kurtulmak ısteyen bütün "maz/um/ar"aönder- lik edebıleceğidir. Aga, elbise askısıyla dövüldü îskeçe Müftüsü saldınya uğradı MURATİLEM ATİNA - Türkıye ıle Yunanıstan arasındaki ilişkılerin ıyiye gıttığı, Kıbns'ta yeşıl hattın yı- kıldığı bırdönemde, Ba- tı Trakya'nın İskeçe ken- ti müftüsü saldınya uğ- radı. Dün sabah evının yanındaki camıye na- maz kıhnak ıçın gıden îskeçe Müftüsü Meh- metEminAga, evine gi- rerken saldmya uğradı. Müftüyü e\ının kapı- sında bekleyen saldu^- gan Hüsejin Kuşçu, Âga'ya "Seniöldürme- yegeldim'' diyerek elbı- se askısıyla vurmaya başladı. Saldu"gan, ev- den aldığı bir elbise as- kısıyla müftünün başı- na defalarca vurdu. Emın Aga'yı öldü sa- narak bırakan saldırgan, daha sonra müftünün e\ınegırdi Evınduvar- larında asılı Atatürk, AydmMemfciBS \e Tur- gutÖzalposterlennı par- çalayan Kuşçu, evin tüm camlannı kınp eşyala- ra ağır hasar verdikten sonra kaçtı. Yakınlan tarafindan Îskeçe Devlet Hastane- sı'ne kaldunlan müftü- nün yoğun bakımda tu- tulduğu bıldmldı. Başı- na çok sayıda dıkış ah- lan müftünün, bel ve elinde darp ızleri oldu- ğu saptandı. Iskeçe'nin Şahın kö- yünde çobanlık yaptığı belirlenen \ e ruhsal so- runlan olduğu söylenen Kuşçu ile Aga bırbirini tanıyordu. Müftüyle sal- dırganın aynı köyden ol- ması soru ışaretleri do- ğurdu. Aga'nın yaptığı ilk açıklamada, saldır- gandan davacı ohnadı- ğını söylemesi, olayı da- ha da ılgınç hale getu-- di. Saldınnın arduıdan Yunan güv enlık güçle- ri Kuşçu'yu buhnak için operasjon düzenledt