Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 9 ŞUBAT 2003 PAZAR
HABERLER
DUNY4DA BUGUN
ALİ SİRMEN
Cumhupiyefin Çocuğu
Osmanlı'nın Torunuyuz
Sevgili,
Kim olduğunu bilmeyen kişi "hiç kimse", kimli-
ğini tanımlayamayan ulus hiçbir şey olmaya mah-
kûmdur. Tabii ki, buradaki hiç kimse ve hiçbir şey
sözcükleri lafın gelışi. Yoksa hiçbir şey aslında hiç-
bir şey, hiç kimse aslında hiç kimse değildir. Her
şey bir şey, herkes biridir. Ama, kendini tanımla-
maktan aciz bilinçsiz birey, tıpkı aynı durumdaki ulus
gibi hiçbir şey olmasa bıle, hiçbir şey mesabesin-
dedir. Tarih bilgi ve bilincinden yoksun bir toplu-
mun içler acısı halini, yaşamımızın birçok bÖJü-
münde görüyoruz. Aynı olguya geçen gün de
TBMM Ran ve Bütçe Komisyonu'nda tanık olduk.
Türkiye'nin muhafazakâr sıfatını bile hak edeme-
yen, hertürlü ilerleme ve gelişme karşısındaki pa-
ranoyak sağı, sığ bir Osmanlıcılık ıçinde debete-
nip durmakta.. üstelik Osmanlı'yı tam olarak tanı-
madığından, çağının koşullan içinde doğru dürüst
değerlendirememektedir.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda tüketici-
nin korunmasıyla ilgili yasa tasansı görüşülürken,
AKP'IİAzizAkgül, "Türkiye'nın, insanhaklan"açı-
sından Fransız Ihtilali'nden alınacak dersi olmadı-
ğını söyleyerek, "insan haklannıbûtün dünyaya öğ-
retmiş birneslin çocuklan" olduğumuzu ileri sür-
müş. Geçmişini inkâr etmek ne denli bûyük bir
yanlış ise onu yanlış yorumlayarak saptınp, olma-
yanı var gibı gösterip, olmayanla şişinmiek de o den-
li saçmadır.
••••
Aziz Akgül, Fatih dönemindeSultan Mehmet'in
Bosna'daki Hıristiyanlann kiliselerine dokunulma-
ması yönündeki fermanını ömek olarak göstermiş
ve tarihe bakıp yorumlarken sap ıle samanı birbi-
rine kanştrmanın en çarpcı örneklerinden birinı ver-
miş. Yönetilen bireyin monarkın kulu olduğu birdü-
zenin padişahıdır Fatih Sultan Mehmet Ne bu özel-
likten dolayı onu kınamak mümkündür, (çünkü ça-
ğın ölçütleri oydu ve o günün dünyasının her ya-
nında geçeriiydi) ne de böyie bir düzenın egeme-
ninde insan haklan savunucusu aramak imkânı
vardır. Tahta geçer geçmez kardeşlerini katlettiren
ve bunu bir kanunname haline getirerek gelenek-
sellestiren Fatih Sultan Mehmet'te insan hakJan ha-
misi özelliği aramak, budalalıktır. Ama onu insan
haklanna aykın davrandığı için kınamak da aynı öl-
çüde akıldışıdır. Fatih Sultan Mehmet zamanında
insan haklan kavramı yoktu ki, Fatih ona uysundu.
Fatih Sultan Mehmet'in çokuluslu imparatorlukta,
çeşitli din ve mezheplere hoşgörü ile yaklaşması
insan haklan kaygısından değil, çokuluslu bir im-
paratorluğun kaçınılmaz öğesi olması gereken çok
etnili, çok dinli renkliliğe uyma mecburiyetinden kay-
naklanmıştır.
Osmanlı'nın bu noktada kimi öbür imparatorluk-
lardan daha titiz ve başanlı olduğu doğrudur, za-
ten uzun süren varlığının dayanaklarından biri de
bu olmuştur. Ama aynı titizligin daha önce Ftoma
Imparatorluğu'nda da bir süre başanyla uygulan-
dığını görüyoruz. Tabii Romalı, Isa'nın dinini ken-
disi için tehdit olarak algılayınca söz konusu uy-
gulamayı hemen bir yana itivermiştir. Ama Alevile-
ri kendisi için tehdit olarak gören Yavuz Sultan Se-
lîm'in davranışı da aynı doğrultuda olmuştur. Açık-
ça bilmeli ve belirtmeliyiz ki, insan haklan kavramı
Batı kökenlidir. Osmanlı bizim atamız, ama onu
doğru değeriendirelim ve ne lehte ne aleyhte on-
da olmayan şeyieri vehmetmeyelim.
• • •
CHP'Iİ Enis Tütüncü, bu garip Osmanlıcılığa is-
yan etmiş ve Aziz Akgül'e yanıt venrken,
- Biz Cumhuriyet çocuklanyız, demiş.
Şimdi bütün tutanaklan okumadan Tütüncü'ye
sözterinin amaanı aşan görüşleri yüklemek istemem.
Ama hamervah Osmanlıcılığa kızıp, kökenimizde-
ki Osmanlılığı yadsıyıp, sanki gökten zembille düş-
müşüz gibi, Biz Cumhuriyet çocuğuyuz" sloga-
nına sığınan birçok sığ Cumhuriyetçi olduğunu da
görmezden gelmeyelim. Osmanlı geçmişini redde-
den "Cumhuriyetçi" Cumhuriyet'i hiç anlamamış
demektir. Cumhuriyet'in önderi, onun yanındaki
kadrosu, yerel kadrolan, subaylan ve neferleri Os-
manlı idiler.. Osmanlı toplumunun ürünleriydiler.
Cumhuriyet'in reformlan, kurumlan Osmanlı'nın
yüzyıllık birikiminin sonucunda ortaya çıkmışlardır.
Bunlann bir bölümü daha Osmanlı yıkılmadan ön-
ce denenmiş, uygulanmaya çalışılmıştır. Hele he-
le, Birinci Dünya Savaşı sırasında Ittihat ve Terak-
ki döneminde uygulanan reformlar, Doğan Avcı-
oğlu tarafından "Atatürk Reformlan'nın Kökeni"
olarak yorumlanacak kadar önemli ve şümullüy-
düler. En beğenmediğimiz Abdülhamid'in döne-
mindeki eğitim reformu, okul açma seferberliği,
Cumhuriyet'in son dönemlerinde tanık olmadığı-
mız boyutlardaydı. Ne Osmanh'ya olmayan er-
demleri atfederek maziye demir atıp her türiü ye-
niliğe karşı paranoyak, ne de Osmanlı geçmişimi-
zi reddederek, leyleğin attığı yavru misali geçmiş-
siz şizofren bir kışiliğe sanlalım.
Cumhuriyetı kuranlar Osmanlı'nın çocuklanydı-
lar.
Biz de Cumhuriyet'in çocuğu, Osmanlı'nın da to-
runuyuz.
'YSK'nin kararı yasalara aykın'
Kumaş, Siirt için
AÎHM'ye başvurdu
Istanbul Haber Servi-
si - Bırleşmiş Milletler
Türk Demeğı Başkanı
ve eski CHP Trabzon
Milletvekıli Rahmi Ku-
maş, Siirt seçimlerinin
ertelenmesi için Avrupa
însan Haklan Mahkeme-
si'ne (AÎHM) başvurdu.
Kumaş, başvuru dılek-
çesinde"9Mart2003gü-
nû Siirtte yapuacakseçi-
min 3 Kasun 2002 günü
yapdan miBetvekili genel
seçnmnin bir uzanus ob-
rak karara bağlanması
anayasa ve vasalara ayJa-
ndn*. YSK'nin karanya~
salara aylandır ve açık-
çaakevfibirTOrumdur"
dedı.
Kumaş, Siirt seçimle-
rine tüm partilerin girme
hakkının olmasına kar-
şın ülke barajını aşan sa-
dece ıkı partı olduğu için
CHP veAKPdışında hiç-
birpartının seçimlere gi-
rememesirun "adaletsiz-
fik" olduğunu belirtti.
Yurt çapında 'savaşa hayır' gösterileri düzenlenirken emekçiler de AKP'yi protesto etmeye hazırlanıyor
Rezalete ortak olmayalımHaber Merted-EmekçilerABD'nin
olası Irak operasyonu ve AKP hükü-
metinin ABD yanlısı tutumunu alan-
larda protesto etmeye hazırlanıyorlar.
Irak'ta Savaşa Hayır Koordınasyonu
Sözcüsü ve KESK Genel Başkanı Sa-
mi Evren, üslen ve bmanlan ABD'nin
modernizasyonuna açan AKP ıktida-
nna tepki göstererek "ABD'den alına-
cak 3-5 dolar için Türkiye bu rezaletin
içinde olamaz" dedı
Evren, ABD emperyalizminın dün-
yayı denetimi altına almaya çalıştığı-
nı söyledi. Ulusal nıtelıklenni kaybet-
miş "kukla hükümederuT ABD ve
Ingiltere'nin yanında savaşa hazırlan-
dıklannı belırten Evren, kritik bir ül-
ke konumundaki Türkiye'nın operas-
yondaki rolünün ABD açısından çok
önemli olduğunu kaydetti. Hükümet-
te olan "sivasal tsfam bovutlu" AKP'nin
HADEP'li baskanlar:
Türkiye
savaşa
sokulmamalı
DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Diyarbakır'da bir araya gelen
yurt geneluıdeki 37 HADEP'li bele-
dıye başkanı, Iraktaki anhdemokra-
tık rejimin halk muhaleferinin meş-
ru mücadelesiyle değışmesi gerekti-
ğını vurgulayarak ABD"nın müda-
hale hazırlığına tepkı gösterdi.
Diyarbakır Büyükşehır Belediyesi
protokol giriş kapısı önünde topla-
nan belediye başkanlan, belediye ve
il genel mechsi üyeleri adına açıkla-
mayı Diyarbakır Büyükşehır Beledi-
ye Başkanı Feridun Çelik yaptı.
ABD'nin Irak'a yönelik müdahalesi-
nin kısa sürede gerçekleşeceğinı ve
bunu kaygıyla izlediklerinı belirten
Çelik, Saddam'ın Ortadoğu'da istik-
rarsızlığın temel unsuru ve 5 bin
Kürt'ü kimyasal süahla katleden bir
diktatör olduğunu söyledi. Irak'ta sis-
temin demokrafikleşmesinin hem böl-
ge halkı hem de komşu ülkelerin ya-
ranna olacağını ifade eden Çelik,
"Değişimin, Irak demokrarik halk
muhalefetinin meşru mücadelesiyle
olması gerek" dedı.
BM'nin 1441 sayılı karannın, Irak
sorununun uluslararası hukuk zemi-
ninde çözümüne olanak sağladığını
belirten Çelik şöyle konuştu:
"Türkiye'de yaşayan insanlann ta-
mamma yakını savaşa muhalif olma-
sına rağmenTürldye'nin savaşa so-
kulması haksız ve versizdir."
• Irak'ta Savaşa Hayır Koordinasyonu Sözcüsü ve KESK Genel Başkanı Sami
Evren, ABD emperyalizminin dünyayı denetimi altına almaya çalıştığını belirterek hükümette
olan "siyasal îslam boyutlu" AKP'nin ABD'nin kuklası durumuna düştüğünü söyledi.
ABD'nin kuklası durumuna düştüğü-
nü anlatan E\Ten, "Türkiye'deki in-
sanlar savaşa karşL İnsanlann beklen-
tileri en azuıdan ABD'ye karşı mesa-
feti dunıunasL, Savaşa hayır' denilme-
si noktasmdaydL AKP ise ABD'ye tes-
Km okhı" dedi. 15 Şubat ve 1 Mart'ta
tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de
gemş katılımlı protesto gösterileri dü-
zenleyeceklerüıi ve ıktidann karanm
protesto edeceklerini kaydeden Evren,
savaşlann ekonomik nedenlerle çıktı-
ğını, ABD'mn petrol yataklannı elıne
geçirmek için böyle bir operasyona
hazırlandığını vurguladı. E\Ten, sava-
şın başlamasıyla binlerce insanın sınır-
lanmıza yığılacağını dıle getirerek "Sa-
dece emekçiler açısından bakmamak
lazım. Savaş herkes için yıkımdır.
ABD'den ahnacak 3-5 dolar için Tür-
khe böyle bir rezaletin içinde olamaz"
de'dı.
AKP'ye siyah çelenk
îzmir Savaş Karşıtı Platform üyele-
ri, AKP Izmır II Örgütü önüne siyah
çelenk bırakarak hükümetm savaş yan-
hsı tutumunuprotesto etti. "Kahrolsun
ABD emperv-aBzmi". "Terörist ABD,
işbiıükçi AKP" sloganlan atan kalaba-
lık grup adına açıklama yapan Alfan
Vluratnan, "AKP savaş hükümeti ot-
duğunu orta>a kmdu. Başbakan, ba-
nşiçin her şeyi >'apbldannı söylüyor. So-
ruyoruz; tndrfiktddABDaskerinmsa-
vısını artürarakmı yoksa ABD'ye tes-
Gmryetçipofitika izleyerek mi banşiçin
girişimyapünız? Halklann kanı üzerin-
den snaset yapümaz" dedı.
Tunceli'de banş zinciri
HADEP Istanbul 11 Kadın Kolu'nun
dün Karaköy Iskelesi'nde yapmak is-
tediği "Savaşa veTecrideHa>Tr"basın
açıklaması, polıs tarafindan engellen-
dı. HADEP'li kadmlann dün saat 13.00
sıralannda Karaköy tskelesi'nde basın
açıklaması yapmak istedi. Ama yoğun
güvenlik önlemleri alan polis, HA-
DEP'hlenn bir araya toplanmasına fir-
sat vermedı. HADEPTiler, daha son-
ra yapüklan yazıh açıklamada, olası bir
savaşın Ortadoğu'yu kaosa sürükleye-
ceğinı ıfade ettıler. Tunceli'de de baro
ıle Savaş Karşıtı Platform"un bırlikte
düzenlediğı "Banş Zjnciri" eylemine
3 bin kişi katıldı. Öte yandan Ümrani-
ye'de "Savaşa Karşı Inisiyatif Grubu"'
üyeleri, AKP Ümraniye ılçe merkezi-
ne yürüyerek hükümeti ve ABD'yi
protesto etöler.
Cumhuriyet Meydanı 'nda başlayan
banş zincirinin bir kolu Yeni Mahal-
le'ye, diğer kolu da Alibaba Mahalle-
si'neuzandı. 14 kentte örgütlü kadın
platformlan yöneucileri ve üyeleri dün
Diyarbakır'da Dicle Nehri üzerindeki
tarıhi Ongözlü Köprü'de bir araya gel-
di. Yaklaşık 80 kadın, nehre kırrnızı ve
beyaz karanfıller bıraktı. Basın açık-
laması yapmak isteyen kadınlara gü-
venlik güçleri izin vermedi.
tstanbul'da bir araya gelen canh kalkanlar Ud gün sonra Bağdat'a hareket edecek. Tunceli'de baro ile Savaş Karşıü Platform'un birhkte düzenkdiği "Ba-
nş Zinciri" eylemine3 bin kişi kabkü. Diyarbakır'da ise kadınlar Dicle Nehri'ne kırmtn ve beyaz karanfiOer bırakû. (Fotoğraflar: FERİT DEMİR/AA)
Irak halkına siper olmak için yola çıkan banş savunuculan, ABD'ye 'dur' çağnsı yaptı
Yaşama lıakknıı sayımmaya gidiyoruz
İstanbul Haber Servisi- ABD'nin
Irak'a olası operasyonuna karşı Irak
halkına siper olmak için ülkelerinden
yola çıkan canh kalkanlar. Türki-
ye'den kahhmlarla iki gün sonra Bağ-
dat'a hareket edecek.
Yabancı ve Türk canlı kalkan gnıp-
lan dün İstanbul Tabip Odası'nda or-
kak bir basın toplantısı düzenledi.
Christian Briggs, bu savaşın insani
nedenlerle veya kitle imha silahlany-
la hiç ilgisinin bulunmadığını belir-
terek "Biz Irak'agidiyoruz. Çünkü bu
ABD hegomanyası vepetrol ileflgüisa-
vaş. Irak'a insanlann yanına gktiyo-
nız, onlarla kalacağız'' dedi.
Sıradan insanlann savaş için bir
şeyler yapabileceğini dile getiren
Briggs, bütün dünyadan bu organizas-
yona bireysel bağışlarm yapıldığım,
Irak'a gidenlerden de yaklaşık 300
Euro destek parası alındığını kaydet-
ti. tngilız Sue Darting de 60 yaşında
olduğunu, 20 yıl Ingiliz hükümerin-
de diplomat olarak görev yaptığını
vurgulayarak. şunlan söyledi:
"44 miDetten ohışan harika insan-
lar gruboyla birükte küresel bir hare-
kedn parçası olarak Irak'tald olası sa-
vaşı engeDemek üzere yola çıkryoruz.
Hepimizin farkh geçmişkri var, ama
hepimizin ortak amacı var. Biz bihyo-
ruzld,Irak'aobs savaşiçm ortaya ab-
lan gerekçeler ne uluslararası huku-
ka uymakta, ne de ahiaJddff. Tamamjy-
la irrasyoneL"
Türk canh kalkanlardan Şaban Da-
yanan, Irak'a saldınyı protesto etmek,
olası savaşı önleyebilmek anlayışıy-
la bir araya gelip bu projeye destek
vermeye karar verdiklerini dile ge-
tirdi. Dayanan. "Hepimizin ortak
kay gBi savaş. Irak'ta savaşın obnası-
nı istenüyonız. ABD saktansma' dur'
demekistiyt)nız.Hîçbirimiz Irak'a (ü-
meye gkmiyoruz, yaşama hakkmı sa-
vunmak için gküyoruz" diye konuş-
tu. Hava şartlan nedeniyle iki gün
sonra hareket etmeyi planladıklan-
nı belirten Dayanan, Adapazan- An-
kara-tskenderun- Çilveiigöz sınır
kapısından Suriye-Halep ve daha
sonra Bağdat'a ulaşmayı planladık-
larını aktardı.
Dayanan, Türkiye'den canlı kalkan
olarak gideceklerin sayısınm başlan-
gıçta 250 olduğunu, herkesin kendi
masraflannı karşılaması nedeniyle bu
saymın 32'ye düştüğünü belirtti. Da-
yanan, Türkiye gönüllülerinin hiçbir
kurum ve kişi tarafindan fınanse edil-
mediğini ancak Nadire Dedemanın
iletişim için uydu telefonu sağlama-
da katkısının bulunduğumı söyledi.
KOMŞULAR DA BÎLDtRtM YAPELABÎLECEK
Tebliğden kaçış yok
TALÎM TERBÎYE KURULU'NUN YAPISI DEĞÎŞtYOR
Yetkileri azaltılacak
MUSTAFAÇAKIR
ANKARA-Adalet Bakan-
hğı, bildirimleri almayarak
davalann zamanaşımına uğ-
raülmasını önlemek
amacryla yeni bir ta-
san hazirladı. Tasa-
nyla sadece aile bi-
reylenne değil, kom-
şulara da tebhgat ya-
pılabilecek.
Kişi yeni adresini bildirme-
mesi durumunda tebligat es-
ki adrese yapılacak ve ge-
çerli sayılacak. Adreslerin
yanlış bildirihnesi ve tebliğ
memurlannın yanıltılması
durumlannda ise ağır para
ve hapis cezalan geliyor.
Adalet Bakanhâı bu^ süredir
• Adalet Bakanlığı tarafindan
hazırlanan tasan, tebligatlan almayarak
davalann zamanaşımına uğratılrnası
girişimlerini önlemeyi amaçlıyor.
üzerinde çalışılan tebligat
yasasında değişiklik yapıl-
masına dairyasa tasansı üze-
rindeki çalışmayı tamamla-
dı.Tasanda yer alan yeni dü-
zenlemeler şöyle:
t/ Tasanyla tebligatlann
sadece aile veya hizmetçiye
tebliğ edihnesine ilişkin sı-
nırlama genişletildi. Düzen-
lemeyle bundan böy-
le aynı konutta oru-
ran kişilere de tebh-
gat yapılabüecek.
i/ Tebligat yapı-
lacak kimse veya
kimselerin adreslerinde bu-
hmamaması durumunda o ye-
rin zabıta amir veya memur-
lanndan birisine de tebliğya-
pılabüecek.
MAHMUTGURER
ANKARA - MilJi Eğitim
Bakanı Erkan Mumcu, eği-
timin ilke ve politikalannı
belirleyen Talim ve
Terbiye Kurulu'nun
(TTK) yapısuu de-
ğiştiriyor. TTK'nin
üye sayısı I5'ten
22'ye çıkanlırken
ve kontrofö" yetkisi elinden
alınırken bu görev akade-
misyenlerden oluşan bir "Kl-
tap Denetim Kuruhı"na ve-
rilecek, TTK kıtaplara yal-
ru, Ağdemir Sürmeii ve Ve-
li Kıhç'ı görevden alacağı
bildirildi. Milli Eğitim Ba-
kanlığı Talim ve Terbiye Ku-
rulu Başkanlığı'nın ismi
• Değişiklikle TTK'nin özerkhale yeKnruluBaşkan-
geleceği belirtilirken, üyeler arasına bir hğı" olarakdeğişti-
Genelkurmay temsilcisi alınması rilecek ve kurul
da öngörülüyor. ö z e r k
^ getirile-
cek.
kurula 1 Genelkurmay, 3 si-
vil toplum kuruluşu, 2 de
akademisyen eklenecek.
Değişiklikle TTK'nin
"ders kitaplan hazuiaması
nızca onay verecek.
Mumcu'nun, yeniden ya-
pılandırmaçalışmalan kap-
sammda ilk .plarak kurul
üyelennden Ömer Özüdu-
Kuruldaki üye sayısı
15'ten 21'e çıkanlacak. 1
üye Genelkurmay, 3 üye de
sivil toplum kuruluşu tem-
silcilerinden oluşacak.
IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@mynet.com oralcalislar@yahoo.corr
Günlerdir yurtdışında çeşitli top-
lantlar için oradan oraya koşturduğum
için ABD'nin Teksaslı başkanı Geor-
ge VV.Busrı'un bırkaç gün önce TV'de
söylediklerini, halini tavrını, sizlerle
paylaşmaya olanak bulamadım. Şim-
di Köln'de bir cumartesi sabahı, bir
kahvaltı masasında, önümüzdeki Türk
ve Alman gazetelerinin savaş haber-
lerini ve yorumlannı gözden geçiri-
yoruz. Almanya'nın solcu ve muhalif
gazetelerinden Tageszeitung, cumar-
tesi günkü nüshasında George
VV.Bush'un basın toplantısında söy-
lediklerini manşete çıkarmış: 'Game
Over'. Manşetin fotoğrafı da Sad-
dam. Yani ABD Başkanı, Saddam
için oyunun bittiğini söylüyor.
ABD'nin Teksaslı başkanı George
Bush'un yüz ifadeleri bana çocuksu
geliyor. Dünyayı ve özellikle kendi ka-
muoyunu ikna edebilmek için böyle
bir yüz ifadesi takındığını düşünüyo-
rum. Son derece teatral bir üslup kul-
lanıyor ya da bana öyle geliyor. Per-
şembe günü canlı olarak yayımlanan
'The Game is Over'
konuşmasını CNN International'dan
dinlerken değişik duygulara kapıldım.
Bush, küstah ve tehdit edici bir üs-
lup kullandı. Birieşmiş Milletler Güven-
lik Konseyi üyelerini sert bir dille suç-
ladı. İkna edici olmaya değil korkut-
maya yönelik bir görüntü veriyordu.
Bush'un konuşmasının özeti, "Or-
taya nasıi bir tablo çıkarsa çıksın, 15
Şubat'tan sonra ben Irak'a saldıraca-
ğım ve Saddam 'ı devireceğim" şek-
lindeydi. öfkeli bir üslupla konuşma-
sının ardından, konuşma yaptığı sa-
lonu terk edişi de çok teatraldı. "The
game is over" dedi ve kapıyı çarpa-
rak Beyaz Saray'ın iç odalanna doğ-
ru yürüdü. Gazeteciler bakakaldılar.
Acaba Bush ne demek istemişti? O
üsluba bakınca, Irak'ı biraz sonra
bombalayacakları gibi birhisse kapıl-
mamak mümkün değildi.
George Bush'un gazetecilerin so-
rulannı cevaplamadan Povvell'ı peşi-
ne takarak salonu terk etmesi, gaze-
tecileri de şaşkına çevirmişti. Ne de-
mek istediğinı de tam anlayamadılar.
Oyun gerçekten orada bitmiş gibiy-
di.
• • •
Bush'un konuşmasının ardından
Avrupa'da yayımlanan gazeteleri ve
televizyonlan izliyoruz. Bush'un sal-
dırmaya kararlı olduğunu söylemesi
yine de bir etki yapmıştı. Artık biz
karşı çıksak da savaş kaçınılmaz ha-
le geldı düşüncesi giderek egemen
oluyor. Alman gazeteleri, VVashington
Post'un dört yazannın Powell'ın açık-
lamalanndan sonra saf değiştirerek
"ikna" olduğunu yazdılar. Belli ki,
ABD'nin bastırması birilerini "ikna"
ediyor. Aynı havayı Türk medyasın-
dadagörmek mümkün; "/>rna"olan-
ların sayısı giderek artıyor AKP mil-
letvekillerinin de "ikna edıldikleri" ver-
dikleri oylardan belli oluyor.
Süddeustche Zeitung gazetesine
Istanbul'dan yazan Christiane
Schlötzer ise Türkiye'nin tutumunu
özetleyen yazısına ilginç bir başlık
koymuş: "Schröder gibi düşünüp
Bush gibi hareket etmek." Batılı ka-
muoyu Türkiye'nin tutumunu merak
ediyor. Islamcı olarak tanınan AKP
hükümetinin bir Müslüman ülkeye
yapılacak saldında nasıl davranaca-
ğı ve ABD'ye direnip direnemeyece-
ği konuşuluyordu. Son Meclis kara-
nyla biriikte Türkiye'nin de ABD ıstek-
lerine boyun eğdiği fikri egemen ol-
du.
• • •
Bush konuşmasındaoyun bittı de-
mişti, ama şimdi Batı'datartışılan ko-
nu; oyunun yeni başladığı yönünde.
Eğer Saddam devrilirse, ondan son-
ra nasıl bir Irak ortaya çıkacak, çok
çeşitli dengeler üzerinde kurulan
Irak'taki iktidar bundan sonra nasıl şe-
killenecek? Herkes şimdi bunu soru-
yor ve buna cevap anyor. örneğin
ABD, Irak nüfusunun yüzde 65'ini
oluşturan ve Iran'daki rejime yakın
olan Şiilerie nasıl ilişki kuracak? Sad-
dam'ın dayandığı azınlık Sünni nüfus
da Saddam'la biriikte bir kenara mı
itilecek? Bugüne kadar Irak'ı laikliğe
daha yatkın bir küftürle yöneten Ba-
as rejiminin temel desteği Sünnilerterk
edilip Şiiler ön plana çıkanlırsa o za-
man nasıl bir rejim ortaya çıkabilir?
Batılılar şimdi bunlan tartışıyor. Tür-
kiye'nin derdi ise Kuzey Irak ve bu-
rada yaşayan Kürtler. Operasyonun
başlamasıyla biriikte ortaya çıkacak
bir çatışma Türkiye'yi yeni gerginlik-
lerin içine sokabilir mi? Abdullah
Öcalan'ın iki ayı aşkın bir süredir avu-
katlan ve ailesiyle görüşememesi,
birtakım yeni tahriklere neden olabi-
lir mi? Bu ise, geride bıraktığımızı
sandığımız "terördönemi"ni geri ge-
tirebilir mi?
Bush oyun bitti diyor ama, aslında
oyun yeni başlıyor.