25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
18 ŞUBAT 2003 SALI CUMHURİYET SAYFA 17 stçMBHU'akaaum?. Yyartm Vkoym, - 20 kişiden biri yüksek okul mezunuymuş... "20 vüksek okul mezunundan ancak biri iş bulabilivor da ondan!" KanıtFıkra Aii Tartanoglu'ndan geldi: Birieşmiş Milletler, Bush'a "Irak'ın kitle imha sHahlanna sahip olduğuna dair ne gibi kanrtlannız var?" diye sorar... Bush cevap verir "Alındı makbuzlannı saklıyoruz." Köpekler Ahmet Mete Apak: "ABD, havadan bombardımanı bitirdikten sonra Afganistan'a özel pryade birliklerini gönderirken Amerikan Fox Nevvs'a askeri danışman olarak bilgi veren emekli tümgeneral Valley, 'let the dogs oırt' yani 'köpekleri saldık' demişti. Hani hapisten kaçan haydutlan yakalamak için, örneğin Rambo'yu yakalamak için köpekleri salartar ya, işte öyle... Geçen akşam televizyon haberlerinde Habur sınır kapısından Irak'a son sürat giren ABD askerlerini görünce aklıma emekli tümgeneral Valley'in sözleri geldi." kı cami arasında binamaz kalan nukumetın Irak politikası belli oldu: Parayı veren düdüğü çalar! Dışişleri Bakanı Yaşar Yakış ve Devlet Bakanı Aii Babacan'ın VVashington'da yap- tığı temaslardan çıkan sonuç, Türkiye'nin Amerikan askerlerine topraklannı açması karşılığı para istedi- ği, Amerika'nın da istenen parayı fazla bulduğu. Fakat Amerika'nın acelesi var; Türkiye daha çok para diye diretirse Irak'a kuzeyden cephe açmadan güneyden gireceğinin sinyallerini veriyoriar... İşte o zaman da, Başbakan Abdullah Gül'den so- rumlu AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan telaşlanıyor... Irak'taki savaşın mutlaka Türkiye'ye sıçrayacağını varsayıp doğabilecek boşlukları Türki- ye'nin doldurması gerektiğini söylüyor. Şarktipi pazartık... Televizyon programcısı Nazmi Kal'ın, "Atatürk'ü Bir de Onlardan Dinleyin" kitabı yakında piyasaya çı- kacak... Kal, kitabında Vasfi Rıza Zobu'dan bir anı Binamaz aktanyor 1936 yılında bir gece sabaha karşı, Atatürk ve da- vetlileri Çankaya Köşkü'nün balkonundan gün doğu- şunu seyretmektedir. Tiyatro sanatçısı Zobu da ora- dadır... O günlerde Italya'nın faşist lideri Mussolini, Akde- niz'i Ttalyan gölü yapma hayali peşindedir ve Türki- ye hakkında ileri geri konuşmaktadır. Gün doğumun- da balkondaki sohbet, Türk askerlerinin kahraman- lığına gelir... Atatürk, Türk askerinin kahramanlığını, sadakatini, cesaretini büyük bir heyecanla övmeye başlar... Ata- türk'ün bu sözleri üzerine yanında bulunan Nuri Con- ker, "Paşam şu Mussolini cenaplan birtecrübe etse de Türk askerinin tokadını bir yese" der... Turk askennin kahramanlığını yere göğe sığdırama- yan, kendisinden kat kat üstün düşmana karşı kah- ramanlık destanlan yazan Atatürk'ten böyle bir or- tamda herkes, "Evet bir gelsin bakalım, Türk askeri gereğini yapar" gibisinden bir yanıt beklemektedir. Oysa Atatürk, rakı sofrasının ardından gecenin bitti- ği o saatte "Nuri, Nuri!" diye sesini yükseltir: "Allah o tecrübeyi bize göstermesin." Atatürk'ün Türkiye'de banş, dünyada banş" sö- zünün sıradan birsöz olmadığı şimdi çok daha iyi an- laşılıyor... Birdeşu hükümetin haline bakın... Biryandan sa- vaşa bulaşmak için Amerika'dan daha çok para ko- parmaya çalışıyoriar bir yandan da bariştan yanay- mış gibi görünüyoriar... Amerika, bastınnca, "Bizsiz olmaz" diyoriar... Ola ki Saddam Hüseyin parayı bastırabilse, bu hü- kümetin Amerika'ya savaş açması bile söz konusu olabiliıi SESSIZSEDASIZf!) Yüksek Yerilim Hattı erdincutku:« yahoo.com Memuriyet: Katlanan enflasyonda KATSAYIya KATLANMA sanatı! Kopsankitabıya da savaşıengeilemek! Bilim ve Edebiyat Eserleri Sahip- leri Meslek Birfiği BESAM'ın "Onur- lu insan, korsan kitap okumayı içi- ne sindiremez" ilanına bir okur ola- rak Celil Yamak rtiraz etmiş ve hangi sebeple olursa olsun okurun "onur- suz" diye nitelendirilmesine karşı çık- mıştı. Başka bir okur Y. Ziya Toprak, bu görüşü korsan kitapları savunma ola- rak niteliyor ve böyle bir yazıyı yayım- ladığım için korsanlann oyununa gel- diğimi söylüyor. llginç bir yorum! BESAM Başkanı Alpay Kabacalı da "Bir okurun Korsan başlığı altında ya- yımlanan saldırgan ifadelerine karşı cevap ve düzeltme hakkımızı kullan- mak istiyoruz" diyor: "önce, korsan kitaplann 'önüne ge- çilmesinın' BESAM'ın asli görevi ol- madığını, buna karşın birliğimizin du- yarlı davrandığını, bu yoldaki girişim- lerinden birinin de okurlan uyarmayı amaçlayan ilanlanmız olduğunu belir- telim. öteyandan, bu okurun 'herürü- nün korsanı var, hiç kimse bu ürünleri aianları onursuz diye damgalayamaz' yollu sözlerini -en azından- ayıplamak gerekir. Aynca bu kişinin, savaşa kar- şı çıkanlan da 'ayıplayıp kınayacak' bir mantık sergilediği kanısındayım: 'Sa- vaşın önüne geçemeyenlerin, sadece acizliklerini örtmek için savaş insanlık suçudur diye tepki göstermelerini doğ- ru bulmuyorum. Tepki gösterecekleri- ne savaşın önüne geçsinler. Yoksa hepsini ayıplanm kınarım' diyebilir. Evet, 'o' mantık, bunlan söyletiıi" Bir Rarışçıya Komplo Prof. Dr. TURKKAYA ATAÖV Birleşmiş Milletler'in Irak tefliş grubunun eskı başkanı Scott Rrtter'in başına ABD ıs- tihbaratının ördüğü çorap ne- fes kesen polis romanlan gıbı- dir. Görevinı yapmasını ABD'nin engellediğini, yanı Bush yönetiminin BM'nin Irak için "bütünüyle temiz" rapo- ru vererek savaş gereğinin or- tadan kalkacağından korktu- ğunu ileri sürerek görevinden istifa etmişti. Üç ay kadar ön- ce ben de Ritter'le konuştum. Alaturka bir senaryoyla onu günümüz banş akımının etkili elebaşı konumundan uzak- laştırmak istediler. Amerikan yurttaşı olan Rit- ter, bilgili ve becerikli bir BM üst görevlisiydi. Irak'ta kitle imha silahlannın ciddi olarak tam 7.5 yıl peşine düşmüş, bunun için uzmanlardan ekip- ler kurmuş, sürpriz teftişlerta- sarlamıştı. Balıkadamlan de- nizin ve Fırat'ın dibine bile dal- dılar. Irak'ı yönetenlerin uyku- lannı da kaçınyordu. Raporta- nnda ülkenin yüzde 90-95 te- mizlendiğini, biyolojik ve kim- yasal maddelerin de ancak 3- 5 yıl dayanabildiğini belirtiyor- du. Gene de, yedi sürpriz tef- tiş tasarladı. Ancak, teflişlere gizliden karşı çıkan Amerikan tarafıy- dı. H. Blix'in şimdiki görevin- de Richard Butler adlı bir Avustralyalı vardı. Butler bir BM görevlisi olmasına karşın, Rrtter'in raporlarını, özellikle Saddam Hüseyin'in özel ko- runmasıyla ilgili olanlarını ABD'ye, o yoldan CIA'ya ileti- yor, VVashington'dan telefon- la gelen emir ya da ncalara uyup bazen son anda sürpriz denetimleri durduruyordu. BM Antlaşması'na aykın bu müdahaleler yedi keze çıkın- ca, Ritter Amerikan baskısı nedeniyle görevini yapamadı- ğını açıklayarak istifasını ver- di. Ona göre, ABD Irak'ta kit- le imha silahlannın kalmadığı- na ifişkhrbir rapor verilmesini ve böylece kendi askeri mü- dahale seceneğinin yok olma- sını istemiyordu. Ritter bu dü- şüncelerini Avrupa başkent- lerinde ve Bağdat'ta durma- dan açıkladıkça, bu kişiye bir kötülük yapılacağından (ben de dahil) endişelenenler oldu. Nihayet, akla zor gelen bir senaryo uygulandı. Bilgisaya- rının e-mail'ine 18 yaşından küçük ama resmi gizli servis- te görevli bir kız sokuldu. Bu "ufaklık" görevi gereği Ritter'i mahkemeye şikâyet etti. Bildi- ğime göre, Amerikan mahke- mesi Ritter'i suçlayacak bir neden ve kanıt bulamadığın- dan beraat karan verdi. Olay o tarihte duyulmadı da. Se- naryoyu düzenleyenlerzama- nını biliyoriardı. Bağdat'a gi- dip bu kez yabancı "insandan hedefler"\n bir çeşit sözcülü- ğünü yapmaya hazırianıyordu ki, eski masalı basına verdiler. Ritter'in bileti cebinde kaldı. Ne var ki, savaş karşıtlan gi- derek güçlendi, tüm dünyada meydanlan yüz binler doldur- du. Ritter'in aydınlığı katlana- rak artıyor ve yayılıyor. Cumhuriyet k ı t a p 1 a r ı Bülent Tanör KURTULUŞ KURULUŞ Genişletilmiş 4. BASKI Incelenen devrim olayının ıkı cephesı vardır Kurtuluş ve Kuruluş Bınncısı, bağımsızlık savaşına ve bunun anlamlı özellıklenne ılişkin olup Mondros-Lozan arası dönemı kapsar (30 Ekım 1918-24 Temmuz 1923). tkıncı süreç olan Kuruluş, bınncisıyle iç içe geçmıştır. TBMM'nin açılması (23 Nisan 1920), yeni sıyasal-anayasal yapılanmanın da başlangıcıdır. Kuruluş'la ılgılı atılımlar 1940'lara kadar sürecektır. Bölent TANÖR CumhurİYet Çağ Pazarlama A.Ş Türkocağı Cad. No:39/41 *. kitap kulûbü (34334) Cağaloğlu-Istanbul Tel:(0212) 514 01 96 ODTÜ sağlık karnemi yitirdim. Geçersizdır. BURCUŞENSOY ÇİZGtLİK KÂMİLMASARACI HARBt SEMlH POROY semihporoyCn yahoo.com TARİHTE BUGÜN MVMTAZ AMKAX 18 Şubat UZAYMEKİÖ/'MNDEVRİBASUYÖR fS7?'t>£ StMl/M, "UZAYMEKI6İ*, İLKUÇl)$UNU Srit fUUBO JET(SO£/M6 747) UÇ4&/M/N StKTIMA BAÖ./ OtAKAK MK. n. A&D'NİAJ SON u&*y f/to&eAMi içiN oeNeueNtmr A4EK/6İ(SPACE S»UTrt£) ÇOK AMAÇJJ BİR AO4Ç BfÇİ- MİUOE OÜŞÜUÜLMÛÇriJ.BAĞlAN&ĞI GOKETLEKUJ LUAYA Fr&/rrrL/KAK OİAN UZAY MEKJĞI, OMIABCAH AYRILARAK DÜNm ÇEV8££İNt>e >r5XÜNG£YE OTUKA- CAK ve NOKA4AL SİK UÇAK <Sl& rERYUCÜUE İNE- CEtCTİ- BU PRDGKAMtN PARASAL 7UTUMCUİMKTMA/ KAYHAKLANCHĞt AÇItCTI; ÇUAJKÜ HBR UZAY MEKiSi YAKLAŞlK YÛZ. KEZ KULLAHILA8İLEC£KTİ. ATMOS- FEHPeteJ SÜR7İJMM£YE KAKfl, fSf KALKANI OCA - KAK SEKİZBİN S&ZAMİK 1£VMAYIA KAPLAUAN AKAC DCL7A KAAJAT7.tY0ı ı/E 8İR DC-3 JET UÇAĞI Sü- ÜNİVERSİTEYE GİREMEYENLERL + İŞTEN ÇIKARILANLAR = İŞSİZ GENÇLER: Daha ne.kadar boş bekleyeceksiniz ? * Bilgisayan Onparmakla + Bakmadan kullanabilen; * Dakikada en az 40 hatasız sözcttk vazabiten; * Isletmenlik va da Muhasebe bildtöi halde * işsiz kalan kimse gördünüz mü ? * Gelin! Sizin de geleceğinizi kurtaralım: * Işsizlikten korkmayanlardan olun I Yarım YUZYILLIK Basarılarla ^sampiyon-ku^slari.com.tr-sa^npiyofl®su Pe^W1l 'ne •com ONPARMAKLA + BAKMADAN BİLGİSAYAR KULLANIMI - BİLGİ İŞLEM UZMANLIĞ! SEKRETERLİK - BÜRO YÖNETİMİ İŞ BILMA VE KARİYER GELİŞTİRME İŞLETMENLİK - MUHASEBE - YABANCIDİL B«yazıt 5179257 + Faks 5179231 Kadıköy: 3361150 (216) 3380642 Şişi: 2309037 2343049 Balorköy: 5612906 571 31 31 Cumhuriyet * i t a p 1 a ? ı Rıza Algül DÎNLER VE DEVRİMLER YENİ ÇIKTI Rıza Algûl, genış bir tanhsel % e teonk ırdelemeyle bıze. dıntenn ve devrunlerin yanlızca uzlaştnaz ve çaOşmah alanlar olmadığını göstenrken dıne ve devnmlere ılışkın kaba bataş açılanna karşı da btzı uyanyoı. Cumhuriyet Çag Pazarlama A.Ş Türkocağı Cad No 39/41 ^ . kitap kulübü (34334)Cagaloglu-IstanbulTel.(0212) 514 01 96 Muayene, Teşhis, Tedavl TÜRK KALP VAKFI 19 Mayıs Cad. No: 8 Şişli/lstanbul Tel: (212) 212 07 07 (pbx) Faks: (212) 212 68 35 Internet: http://www.tkv.org.tr e-mail: gen.sekreterratkv.org.tr koordinator(a tkv.org.tr KALEM METÎN ERKSAN Kostaki Musurus Paşa Osmanlı Devleti ile Yunanistan Devieti arasındaki siyasal ilişkiler 1840'ta kuruldu. Osmanlı Devleti, Yu- nanistan Devleti'nin başkenti Atina'ya orta/elçi ola- rak Kostaki Musurus Paşa'yı (1807-1891) atadı. Kostaki Musurus Paşa; Osmanlı Devleti uyruğu, Rum/Yunan asıllı, Hıristiyan/Dinli, Ortodoks/Mezhep- li, Girit/Asıllı, Istanbul/Amavutköy doğumlu, Osman- lı Dışişleri Bakanlığı yüksek bürokratlanndan biriydi. Kostaki Musurus Paşa 1840'ta Atina'ya geldi. Bu sıra Yunanistan'ın siyasal ortamı çok kanşıktı. 1830'da Osmanlı Devleti'nden ayrılıp bağımsız bir devlet olan Yunanistan'da, o sırada garantör devlet- ler olan Ingiltere, Fransa ve Rusya'nın desteğinde, adları; Anglikon Komma/lngiliz Partisi, Gaîlikon Komma/Fransız Partisi, Rossikon Komma/Rus Partisi olan üç siyasal parti vardı. Bu partiler bağlı ve bağımlı olduklan Ingiltere, Fransa, Rusya'nın Osman- lı Devleti karşıtı; siyasal, ekonomik, askeri, yayılma- cı, sömürgeci, saldırgan amaçlan doğrultusunda bir tutum izleyip siyasal iktidan ele geçirmek için kıyası- ya savaşıyorlardı. Yunanistan siyasal partilerini birleştiren tek bir te- mel düşünce vardı. "Hellenizm I Panhellenizm I Eno- sis" düşüncesi doğrultusunda Osmanlı/Turk düş- manlığı yapmak. Üstelık Alman/Bavaria Kral ailesin- den seçilip Yunanistan Devleti'nin başına getirilmiş olan Kral Otto Yunanistan Kralı olmasının gereğini yaparak, olanca gücüyle Osmanlı/Türk düşmanlığı yapıyordu. Musurus Paşa, Yunanistan'ın bu cehennem ben- zeri siyasal toptudurumu (konjonktürü) içinde, büyük diplomatlara yaraşır etkin bir çalışma yaptı. öncelik- le Yunanistan sınırları içinde kalmış olan Osman- lı/Türk mallannın Yunanistan Devleti'nce kamulaştı- nlması sonucu bu mallann ödenmemiş satış bedel- lerinin ödenmesi ve tazminat ödenmesi konusunu çözümledi. Bu satış bedeli ve tazminat ödeme Yu- nanistan Devleti'ni ve Yunan kamuoyunu müthiş öf- kelendirdi. 1844'te Yunanistan'da Fransız Partisi iktidara gel- di. Partinin başkanı ünlü Yunan siyasetçisi lonis Ko- lettis (1788-1847) Başbakan oldu. I. Kolettıs Osman- lı/Türk düşmanlıgını; "Hellenizm I Panhellenizm I Enosis" düşüncesi doğrultusunda coşkulu bir yo- ğunluğa ulaştırdı. Yunanistan'da yayımlanan gazete- lerin tümü hiç ara vermeden Musurus Paşa'ya sal- dırmaya başladılar. Musurus Paşa, Osmanlı Devleti sıntrian içinde ya- şayan Rum/Yunan asıllı Osmanlı Devleti uyruklanna verilen Yunanistan Devleti pasaportlannı geçerli ka- bul etmedi. Başbakan I. Kolettis'in desteğinde çıkan bir gazete Musurus Paşa'nın öldürülmesi gerektiği- ni yazdı. Yunanistan Kralı'nın yaveri Albay Karatasos Is- tanbul'a gitmek için vıze istedi. Musurus Paşa, geç- mişte Osmanlı Devleti karşıtı etkınlik yapmış kişilere vize verılmeyeceğıne ılişkin yönetmeliğe uyarak vize vermedı. Kral Otto ve Başbakan I. Kolettis, Musurus Paşa'ya ağır sözlerle saldırdılar. Osmanlı Devleti, Musurus Paşa'dan ve Osmanlı Devleti'nden resmen özür dilemesi için Yunanistan'a ağır bir nota verdi. Yunanistan bu notayı gen çevirdi. Musurus Paşa ve elçilik çalışanlan 14 Şubat 1847'de bir Osmanlı savaş gemisiyle Istanbul'a döndüler. Yu- nanistan bir yıl sonra Musurus Paşa'dan ve Osman- lı Devleti'nden resmen özür diledi. Musurus Paşa 17 Şubat 1848'de gene bir Osmanlı savaş gemisiyle Yu- nanistan/Atina'ya gitti. Yunanistan Devleti'nin kışkırttığı Yunan basını ye- niden Musurus Paşa'ya saldırmaya başladı. Bu kez Musurus Paşa, Yunanistan'daki Osmanlı/Türk yanlı- sı ayaklanmaları kışkırtmakla suçlanıyordu. Yunan basını Musurus Paşa'yı öldürülecek hedef olarak gösteriyordu. Yunanistan Devleti Musurus Paşa'nın korunmasını sağlamadı. Osmanlı elçiliğinde kavas olarak çalışan, Yunan haberalma örgütleri yapısında görev yapan bir Yu- nanlı/Rum, Musurus Paşa'nın çalışma odasına girip Musurus Paşa'ya tabancayla beş el ateş ettı, Musu- rus Paşa çevik davranıp kurşunlann tümüne hedef ol- madı. Yalnız sağ kolundan yaralandı. Osmanlı Dev- leti olayı şiddetle protesto etti. Katil/tetikçi Osmanlı Devleti uyruğu Yunanlı/Rum olduğu için iki devlet arasında bir savaş çıkmadı. Yunanistan Devleti suç- luyu vermek istemedi. Osmanlı Devleti suçluyu Yu- nanistan Devleti'nden aldı. Osmanlı^Türk devlet adamlığının yurtsever bir ör- neği olan Kostaki Musurus Paşa; 1851-1856 yıllan arası Osmanlı Devleti'nin Londra Büyükelçisi oldu. 1864'da vezir oldu. 1871 -1883 yıllan arası ikinci kez Londra Büyükelçisi oldu. 1891 'de Amavutköyü'nde- ki evinde öldü. Kostaki Musurus Paşa'nın Ârnavut- köy'de bir heykeli hâlâ yok. Bu köşe yazısı; Kostaki Musurus Paşa hakkında yazılmış uzun bir yazının özetidir. B U L M A C A SEDATYAŞAYAN SOLDANSAĞA: 1/ Kesilen ku- maşın kenan- na, iplıklerin atmaması için yapılan çap- raz ve seyrek dikiş. 2/Ansı- zın, birdenbi- re... Van'ınbir Uçesi... 3/ U- tanç duyma... Afrika'da bır ülke. 4/ Kan ya da lenf gibi, vücut- taki her türlü organik sıvıya verilen ad... 2 Şöhret. 5/ Yoğurt, pekmez gibi koyu şeyleri suyla incelt- mek... Sûmerlerde sağlık tannçası. 6/ Kimse, kişi... Izmir'e özgü, özellikle sabah kahvaltısında yenen 9 bir çeşit börek. II Yeryüzü parçası; arazi. 8/ "Nere- si — bize neresi gurbet" (Murathan Mnngan)... Çimlenmiş buğdayın kaynatılmasıyla yapılan bir çeşit yemek. 9/ Konmmak için bir yere bırakılan eş- ya... Bir soru sözû. YUKARIDAN AŞAĞIYA: V Slogan... Tavlada "üç " sayısı. 2/ Ses... Yer'den ge- zegene ve Güneş'e uzanan iki doğrultu arasındaki açı. 3/Uyma, boyun eğme... Bir nota. 4/Müslüman ülkelerde oturan Yunan asıllı kimse... Taraf. 5/Dol- ma yapmak için hazırlanan kanşım... Kısa kepenek. 6/ Mikroskop camı... Halk dilinde keçinin erkek yavrusuna verilen ad. 7/ Doğalgazın önemli bir bi- leşeni olan gaz... Daha iyi, daha üstün. 8/ "Tahtah" da denilen ıri bir güvercin cinsi. 9/Tıp dilinde "be- re" anlamında kullanılan sözcük... Bir cetvel türü.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear