Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 17 ARALIK 2003 ÇARŞAMBA
HABERLERIN DEVAMI
TURKIYE
••stanbul
Edime
Kocaeh
Canakkale
tzmir
K/anisa
Aydın
Denizlı
K
PB
K
K
Y
K
Y
Y
4
3
8
3
6
3
5
10
Sinop Y 11 Adana
Samsun Y 16 Mersin Y
8 Trabzon
Giresun
_Y 19 Diyarbakır Y
Y 18 Şanlıurfa
Ankara K 6 Mardin
Eskişehır K 1 Siirt
Konya _5 Hakkâri
8 Van
Zonguldak K 5 Antalya Y 12 Kars
Butjn bolgetenmız parçalı ve
çok bulutlu, Trakya dışında
:um yurt yağışlı geçecek
Mai^ıara'nn guneydoğusu,
Batı Karadenız
ın
>Ç *esJmle-
i IçEge IçAnaddu'nunku-
zeytıatısı ıle Doğu Anado-
lu 'nun doğusunaa karta kan-
şık yağrnur ve rar yağış alan
dıgeryerterdeyağmurşeklın-
ceolacak Hava&cakJığıyur-
oun batı kesımlennde azala-
cak.dığer yerieröe ooemlı tnr
değışıklık olmayacak.
DIS MERKEZLER
Oslo K 6 Berlin 5 Moskova K 0
Helsınkı
Stockholrn
Londra
Amsterdam
Brüksel
Parıs
Bonn
K
B
PB
B
Y
PB
B
-2
4
8
9
6
7
7
Münıh B 3 Zürrh
Budapeşte
Madnd
Vîyana
Belçjrad
Sofya
Roma
Atina
PB
B
K
K
K
B
Y
1
9
2
3
-1
11
7
PB 2 Şam
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bişkek
Tiflıs
Kahire
B
B
PB
PB
B
PB
PB
17
-5
7
17
7
9
21
Y 15
Parçalı DukJtlu v Bulı-tlu k Çok ooiutiu Yağmurtu turuftulü
C r U N C E L Cl IVEYT ARCAYÜREK
• Baştarafı 1. Sayfadu
Talat uzlaşmamayı ilke edinmiş bir izlenim veri-
yor.
Bir ara "konfederasyon" sözcüğünü kullanan
Cumhurbaşkanı Denktaş'a hücum ediyor.
Dışişleri Bakanı Gül'ün 1 Mayıs 2004'e kadar
çözüm bulunmasına işaret ettiği bir sırada Denk-
taş'ın konfederasyon formülünü öne sürmesini
Denktaş'la, Denktaş'la birlikte hareket eden öteki
partilerle uzJaşmayı olanaksız kıldığını söylüyor.
Talat, ne istiyor nereye götürmeye çalışıyor olay-
lan? Açıklamalannı dinledikçe içinden çıkılmaz bir
durumla karşılaşıyor insan.
25 milletvekilli muhalefet cephesinin, ancak kar-
şı bloktan birparti ile uzlaşması durumunda -Denk-
taş'ın aradığı nitefikte- güvenoyu alabilecek bir ko-
aJisyon kurabilmesi yegâne çıkış olmasına karşın;
Talat, DP Genel Başkanı Serdar Oenktaş ile bir-
likteliğe de soğuk bakıyor.
DP ile koalisyonu olanaklı görüyor, velakin "par-
ti olarak buna sıcak bakmadıklannı" söylüyor.
Iki ay içinde erken seçimin gündeme gelmesi
olasılığına karşı. AB'ye girmek için zamanın daral-
dığını, "bu darzamanda sonucu belirsiz bir seçime
girmenin yanlış olacağını" öne sürüyor.
Tek başına hükümet kuramıyor. DP ile koalisyon
istemez görünüyor. Erken seçime karşı. Dört par-
tinin katılacağı milli bir hükümete karşı çıkacağı
dünden belli.
Talat'ın, örneğin dışardan destek alarak azınlık
hükümeti kurmasına yeşil ışığı kim yakacak? Eroğ-
\u ile Serdar Denktaş mı?
Talat'ın AB'den, ABD'den gelen telkinler, telc ba-
şına iktidara gelemediği için hayıflanan Güney
Rumlan ve Atina'nın etkisinde "davayı satacağına
inanan" Derviş Eroğlu ile oğul Denktaş mı dışar-
dan destek verecek? Güldürmeyin insanı!
• • •
Ulusal bir savaş veriyor Kıbns Türkleri. KKTC ol-
makla olmamak arasında. Böyle birdurumda "Ulu-
sal Savaşta" Türk halkının her türlü ayınmcılığı bir
yana atarak gösterdiği birlik ve beraberliği örnek
alarak KKTC'deki partilerin milli bir hükümette bir
araya gelmeleri ideal bir çözüm diye nitelenebilir.
Şayet Annan Planı temelinde görüşmelere baş-
lanması ilke olarak kabul edilse; böyle bir hükümet-
le KKTC'nin varlığını ön planda tutan, ancak kabul
edilebilir ya da edilmez maddeleri saptayan ortak
hedeflerde görüşmelere başlanabilir.
Aman efendim nerede bu olanağı kullanacak,
dile getirecek siyaset erdemi nerede? Ara ki bula-
sın! Oysa, Talat kendinden başkasını tanımayan,
uzlaşmadan uzak davranışlardan vazgeçmedikçe
Batı âleminin şapka çıkaracağı böylesi bir formül
sadece düşlere konu olabilir.
• • •
Talat, CNN'deki programda siyasal tartışmaJan
gündemde tutmaya çaba gösterirken; görüşlerine
hak verecegini sandığı AKP merkezinden birisiyle
görüştü.
Genel Başkan Yardımcısı Murat Mercan, Ta-
lat'ın bozguna uğrayanlara özgü bir yüz ifadesiyle
dinlediği konuşmasına, Annan Planı üzerinde açık
ortamlarda tartışmalaryapılmasını doğru bulmadı-
ğını söyleyerek başladı. Sorun, masaya oturmak,
ama masadan kalkmamak. Kabul edilecek ya da
edilmeyecek önerilerin kamuoyu önünde tartışıl-
ması elimizi güçsüzleştirir.
Mercan, "Talat'ın yaklaşımını doğru bulmuyo-
rum. Fazla oy aldı, pekâlâ. Ama şununla bununla
uzlaşmam, Denktaş'la konuşmam diyen tavnnı
doğru bulmuyorum" dedi.
Ver kurtulculara, Talat'a çok aykın düşen bir gö-
rüş daha söyledi Murat Mercan; 1 Mayıs 2004 ta-
rihi olmazsa olmaz koşul değildir. Türk tarafının iyi
niyetle masaya oturması ve Rumlann da ödün ver-
mesidir asıl olan, diyor.
Bu gerçekçi saptamalar Talat'a aykın geliyor. O
kafa, nato mermer nato kafa! Kafasını takmış Denk-
taş'a, tek başına iktidar düşüne. Tek silahı masa-
ya otuaırmuşuz, Rumlar uzlaşmazlık çıkanrtarsa
dünyaya anlatırmışız!
Doğası gereği sergilediği görüşlerden geri adım
atmazsa; bu Talat'la ne birliktelik sağlanabilir, ne
tşbiriiği yapılabilir ne de sonuç alınabilir!
SÖYLEŞİ / ATTİÛİLHAN
'... Kıbrıs/lrak Tek Cephe!..'
• BaştarafiArka Sayfada
"... Rus Devleti, Kıbns
ve Kuzey Irak'ın tek
cephe haline geldiğini;
Kuzey Irak'ta bir kukla
devletin, tüm Avrasya
için biiyük tehdit oluş-
turduğunu ve bu tehdi-
din, ancak Rusya ve
Türkiye'nin de dahil ol-
duğu, bölge ittifakıyla
bertaraf edilebileceğini
saptıyor. Burada Türki-
ye direnişinin büyiik
önem taşıdığı; Türki-
ye'nin Kıbns'taki konu-
munun zayıflamasının
Kuzey Irak'taki direnişi
de zaafa uğratacağı gö-
rülüyor..."
"... Milli Güvenlik
Konseyi üyesi bir yetki-
li, Kıbns Rum ve Türk
kesimlerinin, ABD bas-
kısıyla birteştirilmesine
karşı olduklannı belirtti;
birieşik bir Kıbns'ın ar-
tak Rusya'nın ve Avras-
ya'nın çıkarlanna aykın
oiduğunu vurguladı.
Aynı şekilde üst düzey
bir diplomat, prensip
olarak, 'Kıbrıs'ta iki hal-
tan birlikte yaşamalan-
na taraftar olduklannı,
ancak hayal kurulma-
ması gerektiğini ve bu
ikj halkın birlikte yaşa-
maya zorlanarak, olum-
suz gelişmelere zemin
hazırlanmasını, doğru
bulmadıklarını' vurgu-
layarak şunları belirtti:
'-... tabii çözüm aran-
malı, belki federasyon,
belki konfederasyon
olabilir; ama taraflar
bunu yapamıyorsa, bu-
günkü fiili durumu ka-
bul etmek gerekir!'..."
(Aydmlık, 30 Kasım
2003).
Türkiye'nin, jeo/politik
düzeyde dahil olduğu,
Avrasya Platformu'na,
sosyal ve siyasal düzey-
de de dahil olması; aca-
ba, Orta Asya Türk
Cumhuriyetileri'nden
başlayarak, Rusya, Çin
ve Hindistan ın KKTC'yi
'tanıması' gibi son dere-
ceönemli, -durumu tepe-
den tımağa değiştirecek-
bir sonucu, sağlar mıydı,
sağlamaz mıydı? Hele bir
düşünün! Gâzi'nin
1920'li yıllarda tespıt etti-
ği, Anadolu'nun -ger-
çekçi ve sahici- savunma
stratejisine dönmüş olur
muyduk, olmaz mıydık?
llahi, ben ne söylüyo-
rum, tamburum ne çalı-
yor.
Erdoğan'ın istemi üzerine İmar Bankası tasansından bonozedelere ödeme çıkanldı
Şirkete var yurttaşa yok• Baştarafı 1. Sayfada
yarattı. Tasannın genel kurul-
da görüşülmesi sırasında söz
alan CHP Grup Başkanvekili
Haluk Koç, hükümetin başta
bonozedeleri de ödeme kapsa-
mına aldığı halde son anda
Başbakan Recep Tayyip Er-
doğan'ın ekonomiden sorum-
lu Devlet Bakanı Ali Baba-
can'a verdiği talimatla bu ka-
ranndan vazgeçtiğini söyleye-
rek "Madem bonozedelere
paralarını ödemeyecektiniz,
niye bu insanların umutla-
rıyla oynuyorsunuz?" diye
konuştu.
Hükümetin bono sahiplerine
ödeme yapılmasını da içeren
yasa tasansı, TBMM Plan ve
Bütçe Komisyonu'ndan değiş-
meden geçmesine karşın geçen
hafta AKPli milletvekillennce
verilen "bonozedelere ödeme
yapılmamasına" yönelik
önergelerden dolayı genel ku-
rulda ertelenmişti. Önceki gün,
geçen haftaki önergeden habe-
ri olmadığını söyleyen ve
"Başbakanımız bu konuda
mağdur olandan yana, tasa-
nnın değişeceğini sanmıyo-
rum" diyen AKP Grup Baş-
kanvekili Sadullah Ergin'in
de dünkü önergede imzasının
bulunması dikkati çekti.
TBMM Genel Kurulu'nda
konuşan Ali Babacan, "İmar
Bankası olayı Türkiye'nin
değil, dünyanın en büyiik hır-
sızlık, yolsuzluk olavıdır " de-
di. Imarbank'ta 3 türyoisuzluk
yapıldığını belirten Babacan,
"Birincisi, çok küçük bir res-
mi bilanço aslında büyiik bir
mevduat. Ikincisi ruhsatı ol-
madığı balde, izinsiz olduğu
halde bono satışı. Üçüncüsü
de vergi. Yani kayıt dışında
tutulan mevduatın stopaj ve
diğer vergiJeri de yapılmamış
durumda" diye konuştu.
Bilim olimpiyatlannda ödül düzenlenen
uluslararası yarışmalar ile
TÜBİTAK tarafından gerçeldeştirilen Ulusal Bilim Olimpiyatı'nda dere-
ceye giren öğrencilere ödüllleri verildi. Törene Milli Eğitim Bakanı Hüse-
yin Çelik, Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın oğlu Ramazan Akdağ, TÜBİTAK
Başkanvekili Tuğrul Tankut, ilköğretim okulu öğrencileri ile veliler katıl-
dı. Ulusal bilim olimpivatlarında 'matematik' dahnda altın madalya kaza-
nan Bakan Akdağ'ın oğlu Ramazan Akdağ'a ödülünü babası verdi. (AA)
Emec sanığının Radikalde yazısı yayımlandı
Baytap siddcîiyazdıHaber Merkezi - Radikal gazetesı
pazar ekinde, Hürriyet Gazetesi Genel
Yayın Yönetmeni Çetin Emeç'in öldü-
rülmesinden sorumlu tutulan Islami
Hareket Örgütü üyelerinden Ekrem
Baytap'ın "Şiddet sarmahnda amaç
ve ahlak erozyonu" başhkJı bıryazısı
yayımlandı. Radikal-2'ninyaym yönet-
meni Tuğrul Eryılmaz, Istanbul'daki
bombalı saldınlann ardından kaleme
alınan ve "inıan, yaşam, akıl ve ah-
Iak"ın ele alındığı yazıyı tarnşmaların
ardından sayfaya koyduîdarını söyledi.
Eryılmaz, "Yazı bir tür yapılanlara
karşı çıkma mesajı gibiydi. Önyargı-
larınıı aşmak zorunda kaldım" dedi.
Hızbullah'ın temellerinin atıldığı
Batman'da Cem Kitabevi'nin sahibi
olan Ekrem Baytap, Çetin Emeç, Turan
Dursun ve Iranlı rejim muhalifi Ali
Akbar Gorbani">i öldüren İslami Ha-
reket Örgütü'nün üyesi olmak suçun-
dan cezaevinde. Örgütün 8 yöneticisi
çeşitli cezalara çarptınldı. Ekrem Bay-
tap'ın da aralann-
hem misyonun meşruiyetini hem ey-
lemin karakterini hem de amacın ni-
teliğini belirler, etkiler, etkiüyor. Öf-
ke ve merhamet duyguları misyonla-
rın niteliğini beürlediği gibi, misyon
sahiplerinin karakterlerini, davranış
değerlerini veeylemlerinin meşruiyet
mantığını da etkiler, etkiliyor.... Hak-
ları gasp edilen, kiiçiimsenen. değer
verilmeyen. zulme uğrayan, yanlızlı-
ğa itilen insanların geliştirdikleri da-
va mücadelesi öfke ile beslenir. Kin \e
intikamla vücut bulur... Haksızlığa
ve zulme uğrama konumundan kay-
naklanan insanların oluşturduğu
misyonlarda ise genellikle öfkeyle
beslenen düşünce biçimi hâkimdir.
Böylesi ortamlarda bireyler intikam
alma duygusuyla büyür, intikamla
hayat bulur...
Eğer Ariel Şaron'a olan öfke kişiyi
Şaronlaştıracaksa o vakit kötülüğe
öfke duymanjn, uğruna bedel ödenen
iyilik değerlerinin ne aniamı kalır...
... Bir evlem
da bulunduğu 7
sanığa verilen ce-
zalar ise Yargıtay
9. Ceza Daire-
si'ncebozuldu.
BoluFTipiCe-
zaevi'nde yatan
Ekrem Baytap'ın,
İstanburdaki
bombalı saldınla-
nn ardından kale-
me aldığı yazısı,
geçen pazar ya-
yımlanan Radi-
kal-2'nin 4. say-
fasında yer aldı.
Baytap'ın öfke ve merhameti sorgula-
yan yazısında ilginç saptamalar var.
Baytap'ın felsefık bir yaklaşunJa kale-
me aldığı, hem kendisine yönelik uygu-
lamalara sitem içeren hem de fstan-
bul'daki eylemleri irdeleyen yazısı özet-
le şöyle:
"... Bütün misyonların temelinde,
insanlığa ve yaşama yönelik iyi amaç-
lar vardır. Doğayi ve çevreyi amaç
edînen hareketlerin temelinde de in-
sanlık için daha güzel bir dünya, da-
ha sağüklı bir yaşam biçimi amaçla-
nır. Pozitivist düşünce yöntemi ve de-
ğer yargılanyla misyon oiuşturanla-
nn da hedefleri arasında daha güzel
ve daha müreffeh bir yaşam arzusu
yatar.
... Dini misyonun temeli ahlaktır.
Yanlış karşısında sükut etmemek ah-
lakın bir ilkesiyse adil olmak da ah-
lakın bir başka temel ilkesidir.
... Öfke ve merhamet, sevgi ve kin
öfkeyle besleni-
yor ve intikam
hırsıvla yapılı-
yorsa ahlaki de-
ğerlerden ve
adaletten yok-
sun kalır. Çünkü
öfke ile ahlak, in-
tikam ve adalet
bir arada ban-
namaz... Eğer
bir eylem adil
degilse kişiyi za-
limleştirir...
Mazlum olsa bi-
le... Mağduriye-
ti öfke ve intikam duygusuyla telafi
etmeye çalışmak, klşivi ahlaktan ve
ölçüden uzaklaştınr. Ve bazen de
mazlumu zalim, zalimı de mağdur
konumuna düşürür..."
Radikal Gazetesi Yazıışleri Müdürü
Yeşim Denizel, yazının yayımlanma
nedeniyle ilgili olarak "Ben o adamı
tanımıyorum. Tuğrul uygun görmüş
ko.vmuş" demekle yetindi.
Radikal-2'nin Yayın Yönetmeni Tuğ-
rul Eryılmaz, genellikle cezaevlerin-
den gelen yazılan yayımlamadığmı
söyledi. Baytap'ın yazısını "bir tür ya-
pılanlara karşı çıkma mesajı olarak
algıladığını" belirten Er>nlmaz, şöyle
konuştu:
"Tarnşmalı bir vazıydı. Son anda
koyduk. Yazıda mağdur olmuş, maz-
lum olmuş bir insanın mesajı vardı
sanki... Yazıda bir pişmanlık vardı...
Yani önyargılarımı aşmak zorunda
kaldım. Ben inisivatifimi kullandını."
'BlR DAHA GÖRMEYEYİM'
ErdoğanMan
Imarzede azan
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) Başba-
kan Recep Tayyip Er-
doğan, Imarbank öde-
meleri konusunda Dev-
let Bakanı Ali Baba-
can 'ı zor durumda bıra-
kan milletvekillerini
"Bilen de konuşuyor,
bilmeyen de... Yaptığı-
nız çok çirkin bir hare-
ket. Böyle hareketleri
bir daha görmeyevim"
sözleriyle azarladı.
Imarbank düzenleme-
sinin tartışıldığı AKP
grup toplantısının bası-
na kapalı bölümünde
bazı milletvekillerinin
Ali Babacan'ı eleştir-
melerine Erdoğan tepki
gösterdi. Alınan bilgiye
göre Babacan, el konu-
lan bankanın resmi ka-
yıtlannm yüzde 90'ına
hâlâ ulaşamadıklarını
söyledi.
Toplanan paralann
yasadışı kullanıhp mev-
duat sahibinin mağdur
edilmesinde devletin de
sorumluluğu bulundu-
ğuna dikkat çeken Ba-
bacan, devletin iigili bi-
rimlerinin bu usulsüzlü-
ğü önceden haber ver-
mediklerini belirtti. Ba-
bacan, Irak savaşında
bankalardaki mevduatın
toplu halde çekilmeme-
sinin de devlet güvence-
sinden kaynaklandığına
dikkat çekti.
Cem Uzan'Ia
görûşmeye tepki
Daha sonra Babacan'ı
eleştiren milletvekilleri,
bazı bakanlann Genç
Parti Genel Başkanı
Cem Uzan ile görüşme-
sine de tepki gösterdi.
Bunun üzerine milletve-
killerini uyaran Erdo-
ğan, "Bu sorunları Ali
Babacan çıkarmadı,
göreve geldiğinde ku-
cağında buldu. O da
çözüm bulmaya çalışı-
yor. Biz Cem Uzan'a
değil, 380 bin vatanda-
şa ödeme yapacağız.
Benim devletimin ka-
sasına, hazinesine pa-
ra girecekse ben her-
kesle görüşürüm, gö-
rüştürürüm" diye ko-
nuştu.
Berlusconi'nin çabası sonuç vermedi
Italya'da
medya
yasasına veto
Dış Haberler Servisi - îtalya Cumhurbaşkanı
Carlo Azeglio Ciampi. ttalya'da kısaca
"Gasparri Yasası" olarak adlandınlan ve 3
Arahk'ta senatodan çıkan yasayı
onaylamayarak yeniden incelenmek üzere
parlamentoya geri gönderdi. Başbakan Silvio
Berlusconi liderliğindeki koalisyonun
hazırladığı yasa, ttalya'da muhalefetüı şiddetli
tepkısine neden olmuştu. Bir kişinin ikiden
fazla ulusal kanala sahip olması konusunda
sınırlamayı kaldırmayı amaçlayan yasa
özellikle medya imparatoru Başbakan
Berlusconi'yi yakından ilgilendiriyordu.
Yasanm basındaki çoğulculuk ilkesini ve ifade
özgürlüğünü engelleyeceğini ileri süren
muhalefet, Ciampi'yi yasayı veto etmeye
çağırmıştı. Anayasal hakkını kullanan Ciampi,
yasanın "medyada mütehakkim durumlara
yol açabileceğini" ifade etti.
'Siyasi adım olarak yorumlanır'
Başbakan Berlusconi, önceki gün, Quirinale
Sarayı 'nda Cumhurbaşkanı Ciampi ile
göriişmüş, ancak görüşmenin aynnhlanna
ilişkin bilgi vermemişti. Italyan basmına
yansıyan bilgilere göre, Gasparri Yasası'nın da
ele alındığı görüşmede zaman zaman gergin
anlar yaşandı. Ciampi'nin Gasparri Yasasf nı
iade edeceğini belirtmesi üzerine,
Berlusconi'nin, '*Sajin Cumhurbaşkanım,
bunun sizin kararınız olduğuna inanmam
zor. Bu, siyasi bir adım olarak
yorumlanacaktır" dediği ileri sürüldü.
Hfikfimet tekrar gönderebilir
Yasanın tek bir yayıncıya basın sektöründeki
gelir ve kaynaklann yüzde 20'sine sahip
olmasına olanak tanınmasının, rekabeti
zedeleyici tekelleşmelere yol açabileceğine
dikkat çekiliyor. ttalya'nın en zengin adamı
olan Berlusconi şu an doğrudan ve dolaylı
olarak Italya'nın televizyon kanallannın
yüzde doksanına sahip. Muhalefet, söz konusu
yasayla Berlusconi'nin daha çok gazete ve
dergi yönetimini ele geçirmesinden ve devlet
kanalı RAI'nin yönetiminde daha fazla söz
sahibi olmasından korkuyor. Yasanın
yürürlüğe girmesi için cumhurbaşkanının
ımzası gerekli ancak hükümet yasayı
değiştirmeden tekrar onaylarsa Ciampi
onaylamak zorunda kalacak.
DUYURU
Türkiye Işçi Sendikaları Konfederasyonu Genel Başkanlığı'ndan
Konfederasyonumuzun 3-7 Aralık 2003 tarihinde Ankara'da yapılan 19. Olağan Genel Kurulu
sonucunda zorunlu organlara seçilen yöneticilerin adı, soyadı, meslek ve sanatları ile ikamet-
gâhları aşağıda açıklanmaktadır.
Aynı Genel Kurul sonucunda TÜRK-İŞ Ana Tüzüğü'nün;
- "Üyelik Aidatı" başlıklı 21. maddesinin değiştirilmesine, (a), (b), (c) ve (d) fıkralarının aynı
kalmasına;
- "Eğitim ve Grev Fonu" başlıklı 23. maddesinin "Eğitim, Örgütlenme ve Grev Fonu" olarak
değiştirilmesine ve (e) fıkrasının eklenmesine,
karar verilmiştir.
TÜRK-İŞ 19. Olağan Genel Kurulu'nda Zorunlu Organlara Seçilen Yöneticiler:
Yönetim Kurulu Asil Ûyeleri
Genel Başkan
Genel Sekreter
Genel Mali Sekreter
Genel Eğitim Sekreteri
Adı-Soyadı
Salih KIUÇ
Mustafa KUMLU
Ergün Atalay
Mustafa TÜRKEL
Genel Teşkilatlandırma Sekreteri Çetin ALTUN
Denetim Kurulu Asil Üyeleri
Disiplin Kurulu Asil Üyeleri
Mecit HAZIR
HasanAKMEHMET
Birol GÖK
i. Sabri KESKİN
Mesleği
Iş Etütçüsü
Teknisyen
Tesviyeci
Işçi
Iş Etütçüsü
Tesviyeci
Elektrik tekn.
Şoför
Tarım Işçisi
Ikametgâh Adresi
MesneviSok. 28/11
A. Ayrancı - Ankara
Karakursunlar Mah. 29. Cad.
Eko sitesi A 2/8 Çiğdem - Ankara
BayındırSokakNo:10
Yenişehir - Ankara
BayındırSokakNo:10
Yenişehir - Ankara
Altınşehir Sitesi Dicle Cad. No: 28
Beysunkent - Ankara
Topçu Mah. Emlakbank Bloklan
A 14 Blok No: 14 Elvankent-Ankara
Esat Cad. No: 43 Küçükesat-Ankara
özveren Sokak No: 19 Maltepe-Ankara
Bankacı Sokak No: 10
Kocatepe-Ankara
ErdinçÇAKIR Kaynakçı 3. Cadde48. Sokak No: 14/3
Bahçelievler-Ankara
HabibKARAKUŞ Otelci 124. Sokak No: 16/6 Poligon-lzmir
Şükrü AKARDAŞ Denizci Şair Arşi Cad. Hande Sok. Doğanbey
Apt. No: 4/11 Göztepe-lstanbul
Ahmet TATAR Işçi Sakarya Mah. Gülçimen Sok. No: 20
Kayseri
2821 Sayılı Sendikalar Yasası'nın 9. maddesi uyarınca ilan olunur.
TÜRK-İŞ YÖNETİM KURULU