Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
-4 KASIM 2003 SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
AHLÂK ARANIYOR TURHAN SELÇUK
PÜRÜST
TABİATLI
İSTANBUL
A.BDÜLCANBAZ1
HAHÎKÜIADE
MACERALAEI
AAA.'.. R.UİCNl£TTıN
QI>A CJPUJ-4-lPJ-AK,
NE "
'Yerel yönetim' dalında hazırladığı projesiyle Türkiye büyük ödülü kazanan Sedat Özkol:
'e-dönüşüm etik olmalı'HATİCE TUNCER
TÜSÎAD ve Türkiye Bilişim Vak-
fi'nın ortaklaşa düzenlediği "e-Tür-
ldye ÖdüDeri" yanşmasuıda "yerel
yönetim" dalında büyük ödülü ka-
zanan "Kadıköy Beledryesi'nin e-Be-
lediyeye Dönüşüm Projesi"ni hazır-
layan Sedat Özkol.
a
e-dönüşüm"ün
"e" harfının "etik", "entegre", "etekt-
ronik" anlamında kullanılması ge-
rektiğini söyledi. Eski tnşaat Mü-
hendisleri Odası başkanlanndan olan
Özkol, "Çağımızdae-dönüşümpro-
jelerinin üç bileşenkrine 'evrensel'
ve 'ekonomik' kavramlannı da ek-
lemek gerekir" dedi.
Projeyı hazırlayan Epsilon Eğıtim
Yönetim Danışmanhğı Şirketi Ge-
nel Müdürü ve Maltepe Üniversite-
si Iktisadi Idari Bilimler Fakültesi öğ-
retim görevlisi Sedat Özkol, 1994 yı-
lında kendi şirketini kurdu.
Epsilon şirketi. "iş ahkkı, kurum-
sal toplumsal sorumluluk" alanın-
da 1996 yılında BM ödülü aldı. Öz-
kol, 'e-dönüşüm'e üişkin sorulanmı-
zı yanıtladı.
G-dönüşümün kuralı
- e-dönüşüm nedir?
SEÜ^T OZKOL - "e-dönüşunTün
"e" harfi "elektronik" olarak algı-
lanır ama "etik", "entegre", "elekt-
ronik" kavTamlannı içerir. Yanı ka-
mu, özel ya da sivil toplum kurulu-
şu çağımızın kurumu 'e-dönüşüm'ü
gerçekleştirebilmek için bu üç bıle-
şeni birlikte yaşatmak zorunda. Bi-
ri eksik olursa o kurum 'e-dönü-
şüm'ünü yapamamış sayılır.
-Etik,entegreveekktronikkavram-
lannı açar nıısınız?
ÖZKOL - Yurttaşa hizmet ama-
cındaki kamu kurumlan için etik ol-
mak zaten zorunludur. Açık, say-
dam. etkileşimli devlet haline gelme-
sinde elektronik bileşenler bihşim
teknolojisi kuruma kolaylıklar sağ-
lıyor. Sivil toplum kuruluşlan da gö-
nüllülük temelinde bir amaç için ku-
rulur. Özel kuruluşlar da elektronik
dönüşumü yapsa bıle etik değilse
bir süre sonra bilinçli tüketiciler ta-
rafından de\Tedışı bırakılır.
- Kadıköy'de e-dönüşüm yapma
karan nasıl alındı?
adıköy Belediyesi'nin
'e-Belediyeye
Dönüşüm Projesi'ni
hazırlayan Sedat
Özkol, belediyenin
internet sitesini güncel
hale getirdi. Bu sayede
Kadıköylüler şimdi emlak
ve çevre vergilerinin ne
kadar oiduğunu, cezalı
olup olmadığını
internetten öğreniyor ve
kredi kartıyla
ödeyebiliyoriar. Kentin alt
ve üstyapısıyla ilgili
binlerce klasör dolusu
bilgi ve çizimler dijital
ortama dönüştürüldü.
o
Sedat Özkol, "e-dönüşüm'ün 'e' harfi 'elektronik'
olarak akjılanır ama 'etik', 'entegre1
, 'elektronik' kav-
ramlannı içerir. Yani kamu, özel ya da sivil toplum
kuruluşu 'e-dönüşüm'ü gerçekleştirebilmek için
bu üç bileşeni birlikte yaşatmak zorunda" diyor.
ÖZKOL - Bu felsefe çağdaş, ye-
rel yönetim hızmetlerinı hızh, eko-
nomik etkileşimli, saydam ve hesap
sorulabilir, karşılıkh hesap sorma
biçiminde sunabilmektı. Projeye ta-
lep "Ben daha nitetikB, daha çağdaş,
daha ekonomik, hızh, daha saydam,
etkili hizmet istiyorum" diyen Kadı-
köylülerden geldi. Yerel inisiyatifler,
bu hizmet talebini başka biçimlerde
dile getırdiler. Görüşmelerde Bele-
dıye Başkanı Selami Öztürk de bu
anlayışı sıcaklıkla karşıladı.
Insana dayalı bir proje
- Ödül aldıgınız e-Belediye proje-
sini anlatır mısınız?
- Kadıköy Belediyesi'nin projesi
sadece elektronik dönüşüm projesi
değildir. Insan kaynaklı, insana da-
yalı, insandan kaynaklanan bir pro-
jedir. Kadıköy, Türkiye'de en eğı-
timli insanlann yaşadığı ilçelerden
biri. Bir ağaçtan bir dal koparsanız
40 kişi üstünüze gelir. Kadıköylüler,
Kadıköy'ü sahipleniyor. Proje ku-
rumsal, toplumsal sorumluluk içer-
meli ve insan, doğa, istihdam dostu
teknolojilerle bütünleşmeli. İnsana
hizmet etmeyen, istihdamı daraltan,
çevreyi kirleten bir teknolojiyi mü-
hendis olarak da insan olarak da be-
nimsemememiz gerekir.
Çalışanların emeğl var
- e-dönüşüm projesi hangi aşama-
lardan geçti?
ÖZKOL- 'e-dönüşüm'projesinin
bileşenlerının, teknik şartnamesinin
sözleşmenin hazırlanmasında Kadı-
köy Belediyesi, çalışanlanyla bir-
likte uğraş verdi.
Proje ihale dosyası hazırlandı. "Ka-
dıköy'ün Kadıköylüler için Kadı-
köylüler tarafindan yönetimi" ve
"Paylaşırken büyü,büyürkenpayiaş"
ilkeleri benimsendi. İyi yerel yöne-
tim değil. "yönetişim" anlayışıyla
proje 5 ana bölümde tamamlandı.
600 beledıye çalışanı da kriz yöne-
timi, iletişim teknikleri konulannda
daha nitelikli hale gelmeleri eğitim
süreçlennden geçirilmeliydi.
- Bu ilkeler hayata geçüildi mi?
ÖZKOL - Teknoloji, insan kay-
naklı, insana dayalı, insandan kay-
naklanan projelerdi. 23 müdürlük
arasındaki iletişim fiziksel mekân-
da değil ama ağ üzerinden gerçek-
leşir hale geldi. Eskiden elden ele gi-
den evrak son imzaya kadar elekt-
ronik ortamda hazırlanmış oluyor.
Kadıköy Belediyesi \veb sitesi gün-
cel hale getirildi. Kadıköylüler şim-
di emlak ve çevre vergilerinin ne ka-
dar oiduğunu. cezalı olup olmadığı-
nı internetten öğreniyor ve kredi kar-
tıyla ödeyebiliyoriar. Kentin alt ve üst-
yapısıyla ilgili binlerce klasör dolu-
su bilgi ve çizimler dijital ortama
dönüştürüldü. Istanbuî'da deprem
olsa Kadıköy Belediyesi'nin tüm
bilgileri zaten başka bir yerde saklı
turuluyor ve güncelleniyor.
Bilgi paylaşımı
- e-dönüşüm Kadıköylüye ne ge-
tirdi?
ÖZKOL - Bilgi paylaşıldı. Mavi
Masa'da e-posta ile istedikleri çalış-
ma hakkında öneri ve katkılannı da
gündeme getiriyorlar. Tüm ticari ku-
rum, sivil toplum kuruluşlan, mahal-
le, cadde, sokak, sektör, alt sektör ol-
mak üzere bir elektronik kent reh-
beri oluşturuldu. Bu proje en az 56
belediyeye eğitim olarak verildi.
Felsefe yaşama geçlrlldl
- Teknoloji sadece araç olabilir_.
ÖZKOL - Burada bir teknolojiden
değil, bir felsefenin yaşama geçme-
sinden söz ediyorum. Teknolojiyi
insanlık için ya da zaranna kulla-
nırsınız. Projeyi Kadıköylülerle pay-
laşmak belediyenin işi.
Bütün müdürlüklerle, yöneticiler-
le ve çalışanlanyla konuşuldu. Ev-
rak taşıyan kişi, "Bütünbelgelerbil-
gisayarda gelip gidecekmiş, benim
dosya taşunama ihtiyaç olmayacak-
nuş" deyince bizım atladığımız nok-
tayı gösterdi. Çaycınuı da göriişünü
almamız gerekiyordu.
Kendisine araba kullanmayı bilip
bilmediğini sordum, biliyormuş.
tt
Bilgisayar kullanması araba kul-
lanmasından daha koiay, sana öğre-
teceğiz" dedim.
Bilgisayar kullanımı orta düzey-
de hatta daha aşağıda zekâsı olanlar
için tanımlanıyor. rnsanlan bulunduk-
lan konumdan farklı bir konuma gö-
türmek, yeni teknolojide buluştur-
maktan çok daha zor. Kendisinin
dışlanmadığını bilmeli.
San Dlegolular
- Projenizde yarariandığııuz bir
örnekvarmı?
ÖZKOL - Bıze yol gösteren Mus-
tafaKemal Atatürk ün "Hayattaen
gerçek yol gösterid üimdir"' sözlen
oldu. Sayın Cumhurbaşkanı'nın
"Devlet vatandaşın hizmetinde ola-
caktir" sözleri de ışık tutmuştur.
Amerika'daki Dijital Hükümet Mer-
kezi, yerel yönetimlerin sunduklan
hizmetlerin ne kadar dijital, sosyal,
dar gelirlilere ne kadar ücretsiz ya
da düşük ücretli hizmet verdiğini öl-
çüyor.
Bu merkezden en fazla birincilik
alan yerel yönetim San Diego'yu ör-
nek aldık. Sitedeki yönetim şeması-
nın en üstünde "San Diegotular" ya-
zan anlayışı benimsedik.
ENTERNET /MEHMETSUCU mehmet@cumhuriyet.com.tr
Bilgiye ulaşma isteği internetin ge-
ometrik oranlarda büyümesine neden
oluyor. İnternet kullanımı dünyada
geçen yıla oranla yüzde 50 arttı. Ve-
riSign adlı kuruluş tarafindan yayım-
lanan rapora göre, internet kullanımı
bu yılın ağustos başında, geçen yı-
lınaynı dönemine oranla yüzde 50 ar-
tış gösterdi. Elektronik postakullanı-
m ise yüzde 245 arttı.
Vıcak doğal olarak bu büyüme be-
raDerinde sorunları dagetıriyor. Elekt-
ronik postalardaki bu büyük ölçekli
artışın spam adı verilen reklam içerik-
li \e kullanıcıyı rahatsız edici postalar-
dan kaynaklandığı belirtiliyor.
Posta kutulannı dolduran, hatta ki-
m zaman neredeyse kullanılamaz
hale getiren reklam e-postalan aslın-
da bunlan gönderenler açısından ta-
mamen bir zaman kaybı. Çoğu inter-
net kullanıcısı posta kutusunu açar
açmaz ilk işlem olarak bu spam adı
altında belirtilen e-postalan okuma-
dan temizlemeyi tercih ediyor. Bu bi-
raz da evdeki posta kutunuza gelen
b'oşürleri toplayıp çöpe atmaktan
pekdefarklı olmayan bir işlem. Böy-
le düşündüğünüz zaman şirketlerin
yolladığı bu spamlar sadece kullanı-
cnın sinirlerini bozmakla kalmıyor,
Büyüyen İnternet ve Büyüyen Uçurum
okunmadıklan için şirketlerin de bo-
şa kürek çekmesine neden oluyor.
ABD'de yapılan bir başka araştır-
maya göre, 5-17 yaş arasındaki ço-
cukların yüzde 9O'ı bilgisayar kulla-
nıyor. Bu sayı tüm zamanların ço-
cuklar arasında en yüksek bilgisayar
kullanım oranı olarak değeriendirili-
yor. Yine ABD'de anaokulu çağında-
ki her 4 çocuktan birisi internet eri-
şimine sahip. ABD'deki ilk ve orta
dereceli okulların yüzde 99'unda in-
ternet erişimi bulunuyor; bu sayı
1994'te yüzde 35 dolaylarındaydı.
ABD'de okullarda her 5 çocuk başı-
na 1 bilgisayar düşüyor.
Tekrar VeriSign araştırmasına dö-
nelim. Elektronik ticaret 2003'ün ikin-
ci çeyreğinde, geçen yıla göre yüz-
de 17 oranında artarken internet ara-
cılığıyiayapılan yolsuzluklann ise tüm
işlemlerin yüzde 6.2'sine ulaştığı be-
lirtiliyor. Uzmanlara göre yolsuzluk
oranının normalde yüzde 1 'i geçme-
mesi gerekiyor. Yıne internet üzerin-
de yapılan yolsuzluklann da yüzde
81 'inin ABD'de görüldüğü veya bu ül-
keden kaynaklandığı verilen bilgiler
arasında.
Hemen her alanda olduğu gibi in-
ternette de gelişme ile birlikte sorun-
lar ortaya çıkıyor. Sanal âlem büyü-
dükçe yaşanılan olumsuzluklar da
büyüyor.
Bir bilgi kınntısı daha: Internette
gazete okuma ve internet gazetele-
BSA Türkiye'nin "Lisans
Banşı" kapsamında 1
Eylül-15 Ekim tarihleri
arasında gerçekleştirdiği yoğun çalışmalar ve çeşitli
illerde düzenlediği bilgilendirme toplantılanna
rağmen 45 günlük fırsatı değertendirmeyerek korsan
yazılım kullanmaya devam eden firmalara yönelik
yasal aramalar başladı. 3 firmada gerçekleştirilen
yasal aramalarda çok saytda korsan yazılıma
rastlandı. Bilgisayar yazılımlannın hukukaaykın
yollarla çoğaltılması, kullanılması gibi eylemler telif
hakkı ihlali suçlannı oluşturuyor ve yasalanmızda bu
suçlar için ciddi yaptınmlar
öngörülüyor. Fikir ve Sanat
Eserleri Kanunu'na göre,
telif hakkı ihlali suçu işleyen kişilerin, 2-6 sene
paraya çevrilemeyen hapis cezası ve 10-150 milyar
lira ağır para cezası ile cezalandırılmalan söz
konusu. 4421 sayılı kanun uyannca, 2003 yılında
işlenen suçlar için bu ağır para cezası 24-365 milyar
TL arasında uygulanıyor. BSA Türkiye yetkilileri,
"Lisans Banşı"nın bıtmesiyie birlikte yeniden
başlayan yasal aramalann, Türkiye genelinde hızla
devam edeceğini belirtiyorlar.
rinde yayımlanan reklamlann oranı,
tahminlerin çok üzerinde. Dünyada
yayımlanan gazetelerin yüzde 79'unun
kendi web siteleri var, bu oran 1998'de
yüzde 52 idi.
Son olarak biraz da Batı dünya-
sında intemet kullanım oranlanna göz
atalım. Belçika ulusal istatistik veri-
lerine göre ise AB ülkelerinde inter-
net kullanım oranı yüzde 31. AB'de
en fazla internet kullanılan ülkenin
yüzde 51.8 oranıyla Isveç, en az kul-
lanılan ülkenin ise yüzde 13.2 ora-
nıyla Yunanistan olduğu saptandı.
İnternet kullanımı AB üyesi olma-
yan Izlanda'da yüzde 68, Norveç'te
yüzde 60 oranlannda iken Japon-
ya'da yüzde 45'ler civannda.
Uzmanlar bilgisayar ve internet
kullanımındaki eşitsizliklere 'diji-
tal bölünme' dtyor.
Bu oranlann üçüncü dünya ülke-
lerinde nasıl oiduğunu bilmek için ise
herhalde kâhin olmaya gerek yok.
Batı dünyası bilgi otoyolunda son
model araçlar kullanırken azgelişmiş
ülketer bu yolun kenannda durmuş bü-
yük bir hızla gelip geçen araçlan sey-
rediyoriar. Kısacası teknoloji geliştik-
çe dijital bölünme değil, dijital uçu-
rum giderek büyüyor.
DUZYAZI
ORHAN BtRGİT
1 Mayıs'tan Bu Yana
1876ün...Irak'taki direnişin giderek örgütlü hale gelişinin so-
nucu, ABD ordusunun işgali altındaki ülkede, 1 Ma-
yıs öncesi ve 1 Mayıs sonrası gibi bir "milat"\ da gün-
deme getirdi.
1 Mayıs 2003, hepimizin bildiği gibi, Bağdat'ın dü-
şüşü ve Saddam ıktidannın fiilen bittiginin somut bi-
çimde ortaya çıkışı. öylelikle, saldmnın en ateşli yan-
daşı ABD Başkanı Bush'un da "savaşın fiilen bittiği-
ni ilan eden" açıklaması.
Bush'un zafer borulan çalmasından bu yana 187
gün geçti.
önceki gün direnişçilerin yerden attıklan iki füze ile
duşürülen helikopter saldınsı ite iyice kabaran ABD'nin
asker kayıplan, dün bazı gazete manşetlerinde de
anlatılmak istendiği gibi, Irak'ı ikinci bir Vıetnam hali-
ne dönüştürüyor.
Vietnam, bizim için dünyanın ta öbür yanında bir
ülkeydi. Banşçı duygulan ağır basan insanlanmız
ıçin.o uzak ülkede sürdürülen işgalin getırdiği tüm
sorunlar, yüreklerdeateşleryakıyordu. Dünyayı ABD
gözlüğü ile görmeye alışmış olanlanmız için ise, "Gû-
neydoğu Asya 'da oluşmakta olan bir komünist dire-
nişi kırma bahasına, bu uzak diyariarda görev üstle-
nen süperdevletin gayreüerine de özverilerine de şap-
ka çıkanlmalıydı."
Coni, pirinç tarlalan arasındaki bu mihnetli yolcu-
luğu "büyük tehlike'nin bastınlması için göze alıyor
değil miydi?
Confnin namlusu, bumumuzun dibindeki Irak'a
uzanmak isteyince, Vletnam çıkmazındaki serüveni
anımsayanlann oranı neydi bilmiyorum. Ama, bildiğim,
kamuoyumuzda Irak seferine arka çıkanlann sayılan
ile "yapmayın" diyenlerinkiler arasında, birisinin lehi-
ne ya da ötekinin aleyhine fazla bir fark olmadığıdır.
'Biz niye grtmiyoruz' diyenler vardı
Gerçi savaş şarkılan söyleyenlerin sesleri, elbette
daha yüksek çıktı. Savaş sonrasındaki bilançolannı
hesaplayarak, "Biz niye gitmiyonız?" diye soranlar-
la, "Ne olmuş, ABD Türkiye'den 7liman, şu kadarüs
istemiş ise?" diye çıkışanlann eylemleri de öyleydi.
VVashington'un, geçen yıl Türkiye'de gerçekleşen
iktidar değişikliğıni bile, Irak operasyonunu dikkate
alarak nasıl destekleyip alkışladığını, bugün aramız-
da anımsayanlann sayılannda artış olduğu kanısında
da değilim.
Ancak, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin, özellikle ik-
tidar partisi grubundaki o sayısı az ama anlamı çok
büyük direnişi yüzünden "birind fezicere'nin kabul edit-
meyişinı, yakın tarihimizin en önemli günterinden bf-
risi olarak değerlendirmekteyim.
Saddam kayıplara kanştı. Ama yönettiği direniş gi-
derek örgütleniyor. Aralannda Islam dünyasının ser-
güzeşt peşinde koşan radikal örgütlerinin mensupla-
n da bulunan Iraklı direnişçilere, topyekûn terörist gö-
zü ile bakmak, yanılgı olur. Sünni ağırlıkh bir Arap mil-
liyetçiliği.işgaledilmiş Iraktopraklannın önemli bir bö-
lümünde, şimdiye kadar olmadığı biçimde kök salıp
boy veriyor.
VVashington Post, cuma günkü toplu kayıptan ön-
ce yaptığı bir kamuoyu yoklamasında, ABD'nin Irakia
girdiği dipsiz kuyu hareketinden ötürü Bush'u eleşti-
renlerin yüzdesinin 51 'e çıktığını haber veriyor. Tem-
muz ayında askerlerinin ülkeye dönmesini isteyen
Amerikalılann sayısı yüzde 26'yken, bu oran son he-
likopter saldınsından önceki yoklamada yüzde 38'le-
re çıkmış.
Ikide bir, helikopter düşürülüşü ile yaşamlannı yiti-
ren 16 ABD askerinin ölümünün öncesi ve sonrasın-
dan söz etmemin nedeni var.
Ne kadar saydam olursa olsun, ABD kamuoyu,
Saddam'ın toplu imha silahlannı bulup yok etme ama-
cıyla gönderildiği Irak'tan pazar akşamına kadar ta-
butlan ile dönenlerin sayısının 278 oiduğunu bilmiyor-
du. O demokrat ve çoğulcu sistemde, Irakta yitiril-
mış evlatlann cenazeieri gizlice ailelere teslim ediliyor-
du çünkü.
Ama artık toplu ölümler dönemi açıldı ve televiz-
yonlar, kayıplarla ilgili haberlen geniş olarak veriyor.
ABD'nin Irak politikasında, bir tanesi dışında hesap-
lar altüst halde. O "bir tane", VVashington'un, oluş-
turmak istediği Kürt devletini içeriyor. Yeni devletin iki
yöneticısı, Barzani ve Talabani, uzun süre aralann-
da var olduğu sanısını yaydıkları kavga ve tartışmayı
yalanlayan bir işbirliği içinde, adım adım amaçlanna
doğru yürüyoriar.
O yürüyüş sırasında dikkat ederseniz, tek bir Kürt
bireyınin bile neredeyse burnu kanamadı. Dünyanın
dört bir yanından Saddam'a karşı savaşacak fedai is-
teyen ABD'nin aklına, elinin altındaki peşmerge ordu-
sunu, hiç değilse bu dar günlerde siperiere sokmak
bile gelmiyor.
Onlar sürekli eğitiliyor ve kim bilir hangi operasyon
için beslenerek, bekletiliyortar.
Ve o iki yeni yönetici. Yani Barzani ile Talabani. Bun-
ca deneyimsizliklerine karşın, Türk Dışişleri Bakanı
ile oynadıklan satrançı da birkaç hamlede kazanıyor-
lar.
Şam'daki son doruktoplantısında, Abdullah Gül'ün
önerisini yüz geri eden Zebari adlı yenıyetme Kürt dip-
lomatı, iktidar oluşunun yıldönümünde AKP'ye unu-
tamayacağı büyüklükte bir ders vermiş olmadı mı?
Başbakan acaba iktidannın birinci yılı nedeniyle, Irak
başta; Türkiye'nin dış polıtikasını ayrıntılan ile ortaya
koyan bir "U/usa Sesten/ş" konuşması yapmayı dü-
şünmüyor mu?
Faks: 0212- 677 07 62 obirgit@e-kolay.net
internet, ölü web
siteleri mezarkğı
NEW YORK (AA) - İnternetin ölü ve terk
edilmiş web siteleri mezarhğı olduğu ortaya
çıktı. Konuyu araştıran uzmanlar,
"Mihonlarca insanın internette web
siteleri otuşturduklaruu, ancak daha
sonra ilgikrini kaybederek ya da başka
nedenlerden dolayı âtderini
yenflemekten vazgeçtikleriııi" belirttiler.
Intemetteki 3634 siteyi kapsayan bir
araştırma, bunlann üçte ikisinin en az
2 aydır yenilenmediklerini, dörtte
birinin ise yapıldığı gibi kaldıklannı ortaya
koydu. Kendi kaderine terk edilmiş siteler
arasında hayli tuhaf olanlar da var. Bunlardan
biri olan "Massachussets 2000 yıh atesi", hâlâ
vatandaşlan gıda maddesi ve içecek
stoklamaya ve ATM makinelerinin
çalışmamalan olasılığına karşı bankadan nakit
para çekmeye davet ediyor. Kendi kaderine terk
edilen siteler arasında seçim ve benzeri şeyler
için açılan kampanya siteleri önde geliyor. •%