Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 23 EKİM 2003 PERŞEMBE
8
Istanbul
HABERLERIN DEVAMI
TURKIYE
Y 27 Sinop P8 26 Adana
Edıme Y 24
Kocaelı PB 28
Çanakkale Y 22
Izmır B 29
Manisa B 29
Aydın B 31
Denızlı B 30
Zonguldak PB 26 Antalya
Satn-sun
Trabızon
Giresun
Ankara
Eskisehır
Konva
Sıvas
B
B
B
PB
PB
PB
B
28
26
27
28
28
28
24
B 30
B 28 Kars
Mersin
Diyarbakır
Şanlıurfa
Mardin
Sıırt
Hakkân
Van
B
A
A
A
A
B
B
28
30
32
27
27
23
21
B 19
Yurdun kuzeyba-
tı kesımlerı parçalı
bulutlu, Marma- Oslo
ra'nın batısı sağa- Helsınkı
DIŞ MERKEZLER
B 0 Berlın Y 5 Moskova Y 1
B
B
PB 11 Viyana
nak yağışlı dığer s t o c k h o | m
yerfer az bulutlu ve
açık geçecek. Hava
sıcaklığı kuzey ke- = — r -, „ — ^ _—,—
sımlerde bıraz arta- Bruksel PB 8 Sofya
cak, diğer yerlerde Paris
J_ Budapeşte PB 9 Aşkabat B 20
0 Madrıd PB 14 Astana Y 12
Amsterdam PB 8 Belgrad
Y 5 Taşkent Y 26
Y 15 Bakû B 22
8 Roma
Y 19 Bişkek Y
Y 20 Tiflıs PB 13
önemlı bır değışıkiık Bonn
olmayacak. Münih
PB 5 Atına Y 30 Kahire A 31
9 Zürih Y 6 Şam A 34
Taşkent
Tahran
o<Parçalı bulutlu Sıslı -. BuUlu ^ Çok bulutlu • Yagmurtu Sulu kar Gok gurultulu
G U N C E L CCNEYTARCAYÜREK
• Baştarafi 1. Sayfada
başkanı olma niteliğine çj-ölge düşürmüş.
Türbanın cumhuriyetin temel felsefesine ve ana-
yasal kurallara uygun olup olmadığı her nedense bu
arada unutuluyor.
Cumhuriyeti temsil eden Cumhurbaşkanlığı'nın
cumhuriyetin temel yasalarını uygulamakla görevli
olduğu anımsanmıyor.
Dedikoduyu, kışkırtmayı, halkın güvenine ve sev-
gisine layık gördüğü Cumhurbaşkanı'nı yıpratma
amacıyla türban davasını ö n plana alanlar, fırsat bu
fırsattırdiye babalarının malı saydıklan köşelerinden
Çankaya'ya kin kusuyorlar.
Çankaya'nın türbanlı kaf aları davet etmekten sa-
kınması yasalara uygun muıdur değil midir, arayan da
yok arayacak olan da..
Ne tartışılıyor, ne de örneğin Anayasa Mahkeme-
si'nin kamusal alanlarda türban giyilemeyeceğini
saptayan kararından söz ediliyor.
Oysa şöyle bir sav günd<eme getirilebilir: Bir baş-
bakan (Kırgızistan'da), bir cJışişleri bakanı (Atina'da)
devleti ve hükümeti temsilen gittikleri yabancı ülke-
lere götürdükleri türbanlı eşleriyle kamusal görev ya-
parken cumhuriyetin temel ilkelerine ters düşen, ya-
sal öngörülere saygı duyrnayan bir davranış sergi-
lemiyorlar mı?
Bu veya benzeri konular medyamızın incelemeye,
tartışmaya değer bulmadıQı konular!
Medyamız için varsa yoksa AKP'lilerin Çankaya'ya
saldıran demeçleri, RTE'nin Cumhurbaşkanı'nın ka-
rarını millete havale eden sözleri... baş köşelerde.
"Laiklik tartışma konusu olamaz. Gerekirseyasa çı-
kanrız. Devletin, demokrasi yasalanna yabancı olan
zohamalann gönüllere, zihinlere ve davranışlara hük-
metmesine asla nza gösterilemez. Bazılannın, cum-
huriyetin yasalanna meydan okumak ya da modem
toplumun cinsiyeteşitliği ve kadının saygınlığı konu-
lanndaki kazanımlannı tartışma konusu yapmak için
saptınlmış bir din özgüriüğü fikrinin arkasına sığın-
malan kabul edilebilir bir şey değildir."
Bu irdelemeler, tabii ki bizim imam hatip kültürü
HeyetişmişvegelişmişBaşbakanımızdanveyaAda-
let Bakanımızdan veya TBMM Başkanımızdan gel-
miyor.
Bu irdelemeler, son zamanlarda okullarda ve res-
mi dairelerde türban yasağına ilişkin tartışmalann
yaşandığı Fransa gibi hemen her açıdan kültür dü-
zeyi yüksek bir ülkenin Cumhurbaşkanı Jacques
Chirac'a ait.
Cumhurbaşkanı Chirac b u irdelemeleriyle Cum-
hurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in koşutunda.
Cumhuriyetin ilkelerine, Yüksek Mahkeme kara-
rına karşın türbanlı kafayı devletin ve ülkenin resmi
gayri resmi her köşesine sindirmeyi, kabul ettirme-
yi, Türkiye'yi "türbanlı bir cumhuriyete" çevirmeyi
siyasal ahlak edinenlere karşı, Chirac Paris'ten ses-
leniyor:
"Bazılannın, cumhuriyetin yasalanna meydan oku-
mak için, saptınlmış bir din özgüriüğü fıkrinin arkası-
na sığınmalan kabul edilemez."
• • •
Bizdeki siyaset babalan ise, başörtüsü konusunun
yeniden alevlendiği şu sıralarda "Çankaya ile muha-
taplarını -yani AKP'lileri- birbirine vuruşturmayı ön-
gören" konuşmalar yapıyor. Ne ki, bunlar "günün
icaplanna uygun konuşmalar yaparak" her devirde
el üstünde, her devrin adamı!
Nerede Sezer'in siyasal, hukuksal ahlak derinliği,
nerede Chirac'ın çağdaş görüşleri...
Bunlardan biri, -Demirel; 'Türkiye ve Islami Uya-
n/ş'başlıklı demecinde- "Bırakın, halknasılgiyinmek
istiyorsa öyle giyinsin canım" diyordu.
Bıraktılar ve... Bugün sokaklar, caddeler türbanlı
kafalardan, giderek çoğalan kara çarşaflılardan ge-
çilmiyor.
Devrim yasalanna ihanetin hesabı sorulmayacak
mı?
Şanlıuria'da zmcirteme kaza
• ŞANLIURFA (AA) - Şanlıurfa'da, Abdülkenm
Demir yönetimindeki 06 MYN 04 plakalı Öz Ağn
Dağı fınnasına ait yolcu otobüsü, Şanlıurfa- Gazian-
tep Karayolu'nun Arat Dağı mevkiınde, süriicüsünün
kimliği belirlenemeyen 73 SC 882 plakalı kamyonu
sollamak isterken kârşıdan gelen ve sürücüsünün kim-
liği henüz belirlenemeyen 63 PP 151 plakalı tankerle
çarpıştı. Söz konusu araçlara plakası belirlenemeyen
başka bır tankerin çarpmasıyla zıncirleme kaza oldu.
Kazada, ham petrol yüklü tankerlerin yanması sonucu
4 kışi öldü. 6'sı ağır 32 kişi yaralandı.
Lord Robertson Ankara'da
• ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - NATO Genel
Sekıeteri Lord Robertson bugün Türkiye'ye geliyor.
Yıl sonunda görevini yeni Genel Sekreter Jaap De
Hoop Scheffer'e devredecek olan Robertson,
veda ziyareti çerçevesinde Ankara'da bir dizi temasta
bulunacak.
'Siyasal gelişmeler ve Tunaya'
• Istanbul Haber Senisi - Anayasa ve Siyaset Bi-
limci Prof. Dr. Tank Zafer Tunaya anısına " Türkiye'de
Siyasal Gelişmeler ve Tank Zafer Tunaya" adlı bir
toplantı düzenlenecek. Bilgi Üniversitesi Yayuılan ta-
rafından TÜYAP Kitap Fuan'nda düzenlenen toplan-
tı, 25 Ekim Cumartesi günü saat 16.30-20.30 saatleri
arasında gerçekleştinlecek. Tarhan Erdem'in yönete-
ceği toplantıya, Prof. Dr. Aydın Aybay, Prof. Dr. Rona
Aybay, Prof. Dr. Ersin Kalaycıoğlu ve Prof. Dr. Mete
Tunçay gibi hukukçu ve bilim adamlan katılacak.
Eczacıbaşı'nda kutlama
• Ekonomi Servisi - Türkiye sermaye piyasala-
nnda faaliyete geçen ilk aracı kurumlar arasmda
yer alan Eczacıbaşı Menkul Değerler, 20'nci yaşını
kutluyor. Eczacıbaşı Holding Başkanı Bülent
Eczacıbaşı, Eczacıbaşı Menkul Değerler'in
kuruluş yıldönümünün kutlandığı gecede yaptığı
konuşmada, Türkiye'de derinliği ve genişliği olan
sermaye pıyasalannın ekonomiye katkısmm
öneminı vurguladı. Eczacıbaşı Menkul
Değerler'in başansının temelinde saydamlık ve
hesap verirlik ilkesinin yattığını belırten Ec-
zacıbaşı, " Yatınmcının güvenini kazandık ve uzun
vadeli kârlı çıktık" dedi.
Psikolojik harekât siyasallaşacak• Baştarafi 1. Sayfada
valilere ve vali yardımcılanna ve-
rerek asıl yapmak istediğinin,
"psikolojik harekâtı halkına
karşı yürütmek" olduğuna işa-
ret eden Gürel, "Valilere ve vali
yardımcısına verilmesi sadece
içe yönelik ve belki de büyük
olasılıkla belirli bir siyasal gö-
rüş doğrultusunda psikolojik
harekât yapılacağını gösterir
ki, çok büyük sakınca içerir"
dedi.
Eski Içişleri Bakanı Sadettin
Tantan, psikolojik harekârın neye
göre yapılacağının ve standardı-
nın ne olacağının belirsiz oldu-
ğunu vurgulayarak "Kim neye
göre karar verecek? Psikolojik
harekâtın yürürülmesi genel-
geyle olmaz. Kurumsal ve hu-
kuki altyapısı oluşturulmalıdır.
Halkın moralini yükseltmek
için sürekli araştırma yapmak
gerekir. Emir-komuta zincirin-
de olmaması gerekiyor" diye
konuştu.
Istanbul Üniversitesi Uluslara-
rası tlişkiler Bölümü öğretim gö-
revlisi Yavuz Gökalp Yıldız, psi-
kolojik harekârın, devlet politi-
kalannda vazgeçilmez unsurlar-
dan birisı olduğunu belirterek
"Türkiye'de Irak, Kafkasya,
Kıbns, Yunanistan'Ia ilişkiler,
hatta iç politikada sorunlar
doğru algılanamıyorsa, doğru
analiz edilemiyorsa bunların
temel nedenlerinden birisi psi-
kolojik harekârın yapılamama-
sı, koordine edilememesidir"
dedi.
Psikolojik harekâtın sürdürü-
lebilmesi için kadrolann bilgi bi-
rikiminin çok iyi olması gerekti-
ğinin altını çizen Yıldız, "Valilik
bünyesindeki bürokrasinin
böyle bir eğitimi yok. Çünkü
MGK'de kamu diplomasisi
kursu yapılır. buna da valiler
çağrılır ve psikolojik harekât
Ispanya GenelkurmayBaşkanı 'ndan Ozkök'e ziyaret
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök
resmi bir ziyaret amacıyla Ankara'da bulunan
tspanya Genelkurmay Başkanı Oramiral Anto-
nio Moreno Barbera'yı kabul etti. Görüşmede,
iki ülke arasındaki askeri işbirliği ve Irak'taki
son durumun ele alındığı kaydedildi. Özkök, ko-
nuk genelkurmay başkanını dün sabah Genel-
kurmay Karargâhı'nda törenle karşıladı. Ispan-
ya Genelkurmay Başkanı Barbera'nın, daha
sonra karargâhtaki özel defteri imzalamasının
ardından baş başa görüşmelere geçildi. Özkök
ve Barbera'nın iki ülke arasındaki askeri ilişki-
leri ele aldığı. Irak'taki son duruma ilişkin de de-
ğerlendirme yaptıkları öğrenildi. İspanya,
ABD'nin Irak'a yönelik harekâtını desteklemiş,
savaşın fiili bölümünün bitmesinin ardından
oluşturulan istikrar gücüne de katkı yapmıştı.
Halen bir tspanyol birliği Irak'ta görev yapıyor.
eğitimi verilir. Eğitim alan in-
sanlar, bu işin talebesi. Bunla-
rın bu işi sürdürebilmesi çok
zordur" diye konuştu. Yıldız,
ulusal politikalann, yerel alanla-
ra indirgenip, koordine edileme-
diği zaman her kafadan bir ses
çıkmaya başlayacağını belirterek
" Valiliklere bu verildiği zaman
ulusal alanda uygulama şansı
ortadan kalkıyor" dedi. Yıldız,
şu değerlendirmeyi yaptı:
"Siyasi iktidar başa gelince
kendisine yakın bulduğu bü-
rokratlan belli merkezlere ge-
tirir. Bu atanmışlarda da siya-
sallaşnıa oranı yüksektir. Bu o-
ran yüksek olunca, ulu-
sal politikalar konusun-
da ortak ilkeleri, payda-
ları yoktur. Her siyasi
hareket, kendisine göre
sorunları algılar, bunu
da doğru olarak kamuo-
yuna yansıtır. Bu da
devlet politikalarında
zafîyete yol açar. Bu açı-
dan baktığımız zaman
psikolojik harekâtın ve-
relleştirilmesi aslında si-
yasi alana çekilmesidir.
Mesela cumhuriyetin
temel iikeleri ve felsefe-
si eritilir böylece. Za-
man içinde Türkiye'nin
kendi ulusal politikala-
rına, devletin temel de-
ğerlerinin eroz>ona uğ-
ramasına yol açar."
Askeri kaynaklar, psi-
kolojik harekâtın merkez-
de tek elden yürürülmesi
gerektiğine işaret eder-
ken, "Valinin eünin psi-
kolojik harekâtı yürüte-
cek unsuru yoktur.
Mantığı olmayan bir uy-
gulama olur. Bazen bir
şey yaparsınız ters teper.
Bunların çok iyi düşü-
nülmesi gerekir. Psiko-
lojik harekâtta, kaş ya-
parken göz çıkarmak
mümkündür" görüşünü
dile getirdiler.
6
AKP Uluslararası hukuku bilmiyor'
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP
Istanbul Milletvekili Onur Öjmen, hüküme-
tin 8.5 milyar dolarlık kredi anlaşması konu-
sundaki tutumunun, "uluslararası hukuku"
bilmediğini ortaya koyduğunu söyledi. Baş-
bakan RecepTa\
r
>ip Erdoğan'ın "Bizim is-
tediğimiz istikamette gelmesi halinde bu
krediyi kabul ederiz" sözlenni de gaf ola-
rak değerlendıren Oymen, "tmzalanan an-
laşmaya yeni koşul getirilmez" dedi. Öy-
men, siyasi koşullan olan bu anlaşma için
TBMM onayının şart olduğunu belirtirken
henüz onaylanmayan anlaşmanın da askıda
olduğu anlamına geldiğini \Tirguladı.
Kuzey Irak koşullu kredi anlaşmasının ye-
ni koşullan da ortaya çıkıyor. Kredinin 18 ay-
lık süreçte 2.1'er milyar dolarlık her dilimi-
nin serbest bırakılmasına karar verecek AB-
D'nin, IMF'nin görüşünü de alacağı öğrenil-
di. ABD Hazinesi, kredi dilimlerini serbet bı-
rakmadan önce IMF'den Türkiye ekonomisi-
nin durumu hakkında bilgi alacak. Türkiye,
kredi diliminin serbest bırakılmasından önce
ise ABD Hazinesi'ne bir yazı yazarak talep-
te bulunacak.
ABD Hazinesi ise 8 işgünü içinde Pentagon
ve ABD Dışişleri Bakanlığı ıle birlikte Tür-
kiye'nin koşullan karşılayıp karşılamadığına
karar verecek.
TBMM Dışişleri Komisyonu üyesi ve CHP
Istanbul Milletvekili Onur Oymen, hükümet
üyelerinin 8.5 milyar dolarlık ABD kredisine
ilişkin çelişkili açıklamalanna tepki gösterdi.
"Başbakan Erdoğan'ın bir dediğinin diğe-
rini tutmadığınr söyleyen Oymen, temel
eleştirilerini şöyle sıraladı:
• Anlaşma, uluslararası bir anlaşmaya da-
yanan uygulama anlaşması olmadığı, süresi
1 yılı geçtiği ve içinde siyasi koşullan taşıdı-
ğı için TBMM onayından geçmek zorunda.
• Bu anlaşma şu ana kadar onaylanmadığı-
na göre, hükümet, bu ayın sonuda almayı
planladığı 2.1 milyar dolarlık ilk kredi dilımı-
ni kullanamaz.
• Onaylanmayan ve yürürlüğe konulmayan
anlaşmalar, askıda demektir. Askıda değilse
neden onaylamıyorlar? Devlet anlaşmalan
ciddidir ve devleti bağlar. Onaylanmayan an-
laşmalann değeri kâğıt kadardır. Hükümet,
hukuk bilmediğini ya da hukuku dikkate al-
madığını ortaya koyuyor. Uluslararası politi-
ka, anlaşma nedir bilmiyorlar! Arkasında 700
senelik devlet tecrübesi olan bir devleti, Orta
Afrika devleti konumuna düşürüyorlar.
• Hükümet, bu anlaşmanın koşullan iyi bir
anlaşma olduğunu düşünüyorsa, neden içeri-
ğini gizli tutuyor?
• Erdoğan, "Gökten ne yağar ki yer ka-
bul etmesin" diyor. Bu anlayışla devlet mı
yönetilir? Devlet her yağan şeye, çanak mı tu-
tar? Türkiye Cumhuriyeti Devleti, himayeye
muhtaç, sadaka bekleyen bir devlet midir?
• Erdoğan, "Bizim istediğimiz istikamet-
te gelmesi halinde bu krediyi kabul ede-
riz" diyor. Anlaşmanın koşullan zaten belli.
fmzalanan anlaşmaya yeni koşul getırilemez.
• Başbakan Erdoğan, Kuzey Irak'a tek ta-
raflı Türk askeri göndermeme koşulu için ise
"Bizim arzumuzla bizim tarafımızdan be-
lirlenmiş bir konu değil" diyor. Koşul, hü-
kümetin iradesınle konulmuş değilse, o za-
man niye altına imza attınız?
Irak'a Türk askeri gönderilmesi
ABD çıkış arıyor
Dış Haberler Servisi -
ABD Savunma Bakanı Do-
nald Rumsfeld, Türkiye'nin
"belli koşullar çerçevesin-
de" Irak'a asker gönderme
önerisini getirdiğini, Anka-
ra'nın Irak'a asker gönderme-
sinin önündeki pürüzlerin aşı-
lıp aşılmayacağmı ise bileme-
diğini belirterek "Tüm taraf-
lar ikna olmah" dedi. Kür-
distan Yurtseverler Birliği
(KYB) lideri Celal Talabani
de Irak Geçici Hükümet Kon-
seyi'nin (GHK) "oybirliğiy-
Ie" Türkiye ya da dîğer kom-
şu ülkelerden asker gönderil-
mesine karşı olduğunu savu-
narak, bunun Türkiye'ye düş-
manlık anlamına gelmediğini
söyledi.
Türkiye'nin Irak'a asker
göndermesiyle ilgili tartışma-
lar sürüyor. Rumsfeld, önceki
gün düzenlediği basın toplan-
tısında, Türkiye'nin "belli ko-
şullar çerçevesinde" Irak'a
asker gönderme önerisini ge-
tirdiğini ve bunun gerçekleş-
mesinin hem Ankara hem
GHK, hem de koalisyon güç-
lerini tatmin edecek bir yön-
tem bulunmasına bağlı oldu-
ğunu bildirdi. Rumsfeld, Tür-
kiye'nin öne sürdüğü koşulla-
nn, "kendisi için sorun ya-
ratmadığım" belirterek, önü-
müzdeki haftalarda Türki-
ye'nin,ABD'li yetkililerin ya-
nı su^ Iraklı yerkililerle de gö-
rüşmelerde bulunacağını kay-
detti. Talabani de GHK'nin
"oybirliğiyle" Türkiye veya
diğer komşu ülkelerden asker
gönderilmesine karşı olduğu-
nu savunarak, bunun Türki-
ye'ye düşmanlık anlamına
gelmediğini söyledi.
ABD, Ankara'nın kararını bekliyor
*Kredide sorunyok'
WASHINGTON (AA) -
ABD Hazine Bakan Yardım-
cısı John Taylor, ABD'nin
Türkiye'ye vereceği 8.5 mil-
yar dolarlık kredide hiçbir
problem bulunmadığını ve
Türk hükümeti istediği zaman
ilk diliminin verileceğini bil-
dirdi.
Washington'da Yabancı Ba-
sm Merkezi'nde düzenlenen
bir toplantıda sorulan yanıtla-
yan Taylor, "Türk hüküme-
ti, ilk dilimi ne zaman almak
istediğini hesaplayacak. Bu
yönde birlikte çaiışmaya de-
vam edeceğiz. Mesele, Türk
hükümetinin bunu ne za-
man almak isteyeceği" diye
konuştu. Irak'tan çıkan Türk
işadamlannın, yanlarmda 10
bin dolardan fazla para çıka-
ramamalanna yönelik uygu-
lamaya ilişkin bir soruya kar-
şılık da Taylor, "Ben bu bah-
settiğiniz rakamdan haber-
dar değilim" dedi.
10 bln dolardan
haberimlz yok'
ABD'nin ekonomik işler-
den sorumlu Dışişleri Bakan
Yardımcısı Alan Larson da
"Washington'da hiç Idmse
bu bahsedilen 10 bin dolar
rakanıım anlamış değil. Biz,
bunun bir yanlış anlama-
dan kaynaklanıp kaynak-
lanmadığını anlamaya çalı-
şıyoruz" dedi. Larson,
"Eminim ki bu konuya ce-
vap verebilecek olanlar,
Iraklılar. Ama şu sırada
Washington'da bana, Tay-
lor'a, bu meseleyi açıklaya-
bilecek birini bulamadım"
diye konuştu.
GUNDEM MUSTAFA BALBAY
• Baştarafi 1. Sayfada
önceki iktidarların tümüne "tepki" gösterenler, "ne
olursa olsun" deyip AKP'ye oy verdi... AKP'nin hızlı
yükselişini görenler, gidişten "korktu" ve CHP'ye oy
verdi.
Gerçekçi olmak gerekirse Meclis'te, umut ve akıl
yok, korku ve tepki var.
2- AKP'den korkup CHP'ye oy verenler şimdi ne
düşünüyor?
Bu sorunun yanrtı pek çok CHP'Iİ açısından da tat-
min edici olmadığı için, CHP yönetimi ilk şunu söy-
lüyor:
- Bizim muhalefetimizi medya vermiyor!
Bunda gerçek payı var. Medya, CHP bir şey yap-
tığında "neden yaptı" diye soruyor. Hiçbir şey yap-
madığında da "CHP nerede" diye soruyor. Ancak
CHP yönetiminin muhalefetten sadece Meclis kür-
süsünü anlamaması gerekiyor!
3- CHP kurultaya giderken gündeminde Türkiye
yok. Ne var? Delege sistemi, liste tipi, tüzük yapısı!
CHP, sık sık Avrupa'daki sosyal demokrat partile-
re özeniyor. Orada olanlardan ömekler almaya çalı-
şıyor. Batı'daki sosyal demokrat partilerde kurultay-
lar, partinin iktidara hazırlık çalışmalannın başlıca ze-
minidir. Ülke sorunlarına çözüm önerilerinin tartışıl-
dığı, yeni düşüncelerin oluştuğu ortamlardır.
CHP, kurultayında Türkiye'nin sorunlarını tartışmı-
yor, kendisini tartıştırıyor!
Bunda bir terslik yok mu?
Baykalcılık türieri!
4- Genel Başkan Deniz Baykal, son kurultayda
parti içinde artık hiç kavga olmadığını, barış sağlan-
dığını söylemişti. Bunun kalıcı hale geleceğini vur-
gulamıştı. Partide gerçekten de Baykal'ın ekibine
karşı durabilecek bir başka çizgi yok. Ama Baykal
ekibinin hoşgörüsüne sığınarak dışarıdan bakınca
partinin kaç parça olduğunu aktaralım:
öz Baykalcılar, has Baykalcılar, ezeli Baykalcılar,
Baykalsız olmuyor diyen anti-Baykalcılar, katıksız
anti-Baykalcılar!
Görüldüğü gibi partide 5 eğilim var. 5'inin içinden
de Baykal geçiyor. Zira, Baykal'a karşı olanların da
baskın olarak üretebildikleri tek şey anti-Baykalcılık!
5- CHP'de parti içi birlik demişken, Meclis'teki gö-
rünüme bir bakalım... Grup başkanvekilleri yenilen-
di. Haluk Koç yeniden seçildi. AN Topuz ve Kemal
Anadol, Baykal'a rağmen grubun oyunu alıp yeni
başkanvekili oldular. Her ikisi de aktif politikacılar.
Enerjilerine, politik birikimlerine diyeceğimiz yok. İlk
hafta üçü çok uyumlu çalıştılar. Ertesi hafta, Topuz' la
Anadol birlikte basın toplantısı düzenledi, Koç ayrı
düzenledi. Geçen hafta Topuz'la Anadol da tüzük de-
ğişikliği yüzünden yollarını ayırdı ve tek tek basın
önüne çıkmaya başladılar.
Soru biraz acı olacak ama, sormadan edemeye-
ceğim:
Kendi grup başkanvekillerini bir araya getireme-
yen bir parti, solu, sağduyulu kesimleri bir araya ge-
tirebilir mi?
6- Gelelim, bu kurultaya damgasını vuran konu-
ya... Kurultaya ramak kala, Baykal düğmeye bastı ve
tüzük değişikliği hazırlattı. Kendi inisiyatifıyle kuru-
lan Hazırlık Komisyonu bile blok görüş oluşturama-
dı ama, Baykal'ın ille de blok liste istemi, kabul gör-
dü. Genel başkan adayı olmak da zorlaştı.
Tüzük değişikliği bugün delegeler tarafından da
kabul edilirse, genel başkan adayı olmak için 65 de-
legenin değil, 260 delegenin imzası gerekecek. Bu-
nun Türkçesi şu:
Baykal'dan başkası aday olamaz!
Yakışıyor mu?
Kamuoyu, CHP'den iktidara alternatif olmasını
sağlayacak çıkışlar beklerken, CHP yönetiminin al-
ternatifsiz seçilmek için yırtınması şık mı?
Baykal her koşulda genel başkanlığı alacak, bari
yönetim biraz geniş bir yelpazede oluşsaydı... Ama
bize öyle geliyor ki, CHP delegesi yine de bir yolu-
nu bulup Baykal'ın Parti Meclisi listesine 5-10 kişi so-
kar. Bu işin sloganını da biz armağan edelim:
Yoktur delinmeyecek liste,
Sen yeterki iste...
ankcum@ttnet.net.b-
Edebiyatçılar Derneği ödülleri
• ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Edebıyatçı-
lar Derneği 2003 yılı onur ödüllerinin. Turgut Özak-
man, Dursun Akçam, Mustafa Şerif Onaran, Şem-
settin Ünlü ve Emin Özdemir'e verilmesi kararlaştı-
nldı. Edebiyatçılar Derneği'nden yapılan açıklama-
ya göre, ödüller, 22. TÜYAP Istanbul Kitap Fu-
an'nda 27 Ekim Pazartesı günü saat 13.30'da dü-
zenlenecek törenle sahiplerine verilecek.
Bağış ödüilendirildi
-4-
• ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk Silahlı
Kuvvetleri'ni (TSK) Güçlendirme Vakü'na tzmir'de
bir apartman bağışlayan Bü^ükelçi Erdinç Ulumlu,
birer daire bağışlayan Hikmet Erbil ve Gülşen Yur-
dakul'a düzenlenen törenle altın madalya verildi.
Törende konuşan Vakıf Genel Müdürü Aydın Şen.
yapılan bağışlann yüzde 80'inin savunmaya harcan-
dığını sö>ledi.
Exlibris sergisi sürüyor
• ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hacettepe
Üniversitesi ve Ankara Exlibris Derneği "nin bırlikte
düzenlediği 1. Uluslararası Exlibris Yanşması Sergi-
si sürüyor. Devlet Resim Heykel Müzesi'nde 30
Ekim'e kadar gezilebilecek olan sergide. 44 ülkeden
1171 sanatçının, 4247 eserle katıldığı yanşma sergi-
sinde 371 sanatçının Exlbris çalışması sergılenecek.
Yeni yeni yaygınlaşmaya başlayan bu sanat dalı hak-
kında daha geniş bilgiye internetteki www.aed.org.tr
adresinden ulaşılabilir.
Dr. Atabek'ten konferans
• Haber Merkezi - Fen Bilımlen Merkezi Ders-
hanelen Rehberlık Birimi, öğrencilerin motivas-
yonunu arttırrnak için konferans düzenleyecek. Sos-
yal Psikoloji Öğretim Görevlisi Dr.Erdal Atabek'in.
"Hedefe Doğru Yürümek" başlığı altında vereceği
konferans bugün saat 17.00'de Kadir Has Üniver-
sitesi Cibali yerleşkesınde gerçekleştinlecek.