25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 3 OCAK 2003 CUMA HABERLER DUTNYADA BUGUN ALt StRMEN 865 Milyon Dolardan 80 Milyon Dolara Yeni IhaleYasası şu andayürurlüğe girmiş ola- caktı. Ama seçim kampanyası sırasında, şeffaf- lık ilkesini savunmuş olan AKP yürürlük tarihi- ni, şimdilik bir yıl geriye attı. Halihazırdaki dav- ranışabakılırsa, biryıl sonra neler olacağını kes- tirmek de şimdiden mümkün değil. Kaldı ki, bir yıl sonra, yeni Ihale Yasası yürur- lüğe girse de, bu zamana kadar kimbilir kimler neler götürecek? Oysa yeni Ihale Yasası'nın öngördüğü, espri ve ilkelere uygun olarak Izmir Büyükşehir Be- lediyesi'nin 2000 yılından bu yana yaptığı uy- gulamalar, son derece olumlu sonuçlar vermiş ve toplumsal kazancın ne oiacağını herkese gösteren somut bir örnek olmuştur. Izmir Körfezi'nin temizlenmesi ve 159 kiio- metre uzunluğundaki 81 derenin ıslahı ile sel- lerin önlenmesi projesidir. Paslı su görünümünde olan ve ieş gibi kokan, içinde yaşamın yok olması sürecinin ileıiemiş aşamasınavarmış olan Izmir Körfezi'nin temiz- lenmesi yılan hikâyesine dönmüş bulunmak- taydı ve şimdiye kadar geçmiş olan zaman sü- resince, Körfez'e bu iş için 530 milyon dolar har- canmıştı.Temizleme işleminin tamamlanması için gerekli olan ek para da 615 milyon dolardı. Süre ise 20 yıl olarak tespit edilmişti. Derelerin ıslahı ve selin önlenmesi için ise ön- görülen miktar 250 milyon dolar, süre de, 15yıl- dı. Yani bundan böyle kamunun cebinden bir 865 milyon dolar daha çıkacak ve üstelik, pro- jelerin hayata geçirilmesi için 15 - 20 yıl daha süre gerekecekti. • • • 2000 yılında işbaşına gelen Ahmet Piriştina ekibi her iki projeyi de ele aldı. Yapılan değişiklikler ile her iki projenin deger- çekleşme süreleri 2 yıla inerken, yapılacak har- camada 50 milyon Körfez 1 in temizliği, 30 da de- relerin ıslahı için olmak üzere, onda birin de al- tına yani 80 milyon dolara indi. Hemen belirteyim ki, Izmir Körfezi kıyıları, yü- rüme yolları, bisiklet yollan, tenis kortları, bas- ketbol alanları, çocuk bahçeleri, parkları olan bir yeşil kuşakla kuşatılmış durumda. Denizin kokusu da düzeldi, rengi de. Bu yılın bahannda sona erecek olan projenin bu vade- sini beklemeye gerek kalmadan, Körfez'in gö- beğinde, artık Izmir'in özelliklerinden biri olan leziz çipuralar tutulmakta. Meles bataklığı, ortasında havuzu olan bir parka dönüşmüş halde. Izmirli doğa ve denizle banşık kucak kucağa yaşıyor. Ve düşünebiliyor musunuz sevgili okurlar, bü- tün bunlar 15 - 20 yıl beklemeye gerek kalma- dan, 2 yıl içinde yaşama geçmiş üstelik de, ka- munun cebinden çıkacak olan paradan 785 milyon dolar tasarruf edilmiş durumda. ••• önce bir noktayı belirtmek gerekir. Bu proje için eğer 865 milyon dolar harcanacak olsaydı, Izmir Belediyesi bunu ömrü billah ödeyemeye- cek veyük kaçınılmaz olarak devletin sırtına bi- necekti. Bu ve benzeri birçok olayı yaşayarak gördük. Ayrıca, yine yaşayarak gördük ki, 15 - 20 yı- layayılan mühendislik projeleri anlamlarını kay- betmekte ve verimsizleşmektedir. Ama Türkiye'de özellikle Özal döneminde başlayan, firmaların kredilerini kendileri bulup getirdikleri ve kendi ürettikleri projelerin sonu- cunda birçok iş, yeni yöntemlerle daha ucuza yapılabilecekken, hem çok daha yüksek fiyat- lara malolmuş, hem de uzun zamana yayılarak anlamsızlaşmış, verimsizleşmiştir. Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu yeni bakış açısı işte bu yaratıcı bakış açısıdır. Ancak bu tür bir yakiaşım iledir ki, ekonomik zorluklar aşılabilir ve borçlanmayla borç ödemeninyerine, gerçek tasarruflar sağlanarak borç batağından kurtul- ma yolu tutulabilir, yoksa milletvekili lojmanla- rını kiraya vererek değil. Izin verirseniz, 865 milyon doların nasıl 80 milyon dolara indiğini de yeni projenin mimarı, Izmir Su ve Kanalizasyon Idaresi Başkanı Mü- hendis Hasan Fehmi Mani'nin ağzından yarın dinleyelim. Yasada değisikliğe gidiliyor Harp Akademileri'nde lisansüstü olanağı ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Harp Akademileri Yasası'nda değişiklik öngören ya- satasansı TBMM Baş- kanhğı'na sunuldu. Harp Akademileri bün- yesinde "enstitüler*ku- rulmasını öngören ta- san, kurmay subayla- rm bu enstitülerdeyük- sek lisans ve doktora yapabümelerine olanak tanıyor. Tasanya göre Harp Akademileri'nde ilgili bilim dallannda lisan- süstü düzeyde eğitim- öğretim, büimsel araş- tırma ve uygulama ya- pan ve bilimsel özerk- liğe sahip enstitülerku- rulacak. Enstitülere, Yükseköğretim Yasası ile Harp Okullan Ya- sası kapsamında olan veya bunlara denkliği onaylanmış yükseköğ- retim kurumlannı biti- ren lisans veya yüksek lisans diplomasma sa- hip, asker sivil veyaya- bancı kişiler ile kuvvet harp akademilerini bi- tiren kurmay subaylan katılabilecek. Enstitülerde yüksek lisans ve doktora eği- tim-öğretirninin süresi, akademik eğitim-öğre- tim dönemleri, yaban- cılann enstitülere katı- hm esaslan ile diğer ko^ nular Milli Savunma Bakanlığı'nca hazırla- nacakyönetmeükle dü- zenlenecek. Tasannın gerekçesin- de TürkSüahlıKuvvet- leri (TSK) ve ülke için stratejik araştırma ve incelemeye duyulange- reksinimin giderek art- tığı vurgulandı. Yargıtay tarafmdan hazırlanan yasa taslağı Başbakan ile Adalet Bakanı'na sunuldu HSYKözerldeştiriliyorANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -Yargıtay, Hâkimlerve Savcılar Yük- sek Kurulu'nun (HSYK) yapısı ile hâkim ve savcılann denetimini dü- zenleyen anayasa hükümlerinin de- ğiştirilmesini öngören taslak hazır- ladı. Taslağa göre cumhurbaşkanı- nın HSYK üyelerini seçme yetkisi kaldınhyor, adalet bakanı ve müs- teşan, HSYK asıl üyeliğinden çıka- rılıyor. Kurulun üye sayısını 7'den 15' e çıkarantaslak, adli ve idari yar- gı için iki ayn kurul öngörüyor. Ku- rullann kararlanna karşı yargı yolu yinekapalı tutulurkenHSYK'ye iti- raz hakkı getiriliyor. YargıtayBaşkanı EraslanOzkaya. • Yargıtay'ın hazırladığı taslağa göre cumhurbaşkanımn HSYK üyelerini seçme yetkisi kaldınlıyor, adalet bakanı ve müsteşarı, HSYK asıl üyeüğinden çıkanhyor. Kurulun üye sayısını 7'den 15'e çıkaran taslak, adli ve idari yargı için iki ayn kurul öngörüyor. geçen günlerde Başbakan Abduuah Gül'e yaptığı ziyarette, anayasanın yargıyı ilgilendiren maddelerinde yapılmasını istedikleri değişiklikle- re ilişkin görüşlerini açıkladı. Özka- ya, anayasanın yargıya ilişkin 104, 140,144 ve 159. maddelerinde de- ğişiklik öngören taslağı, Gül'e sun- du. Aynı taslak, Adalet Bakanı Ce- mil Çiçek'e de iletildi. Taslak, anayasanın cumhurbaşka- nının görev ve yetkilerini düzenle- yen 104. maddesinin(c) bendinde de- ğişikliköngöniyor. Buna göre, cum- hurbaşkamnın HSYK üyelerini seç- me yetkisi kaldınlıyor. Anayasanın 140. maddesinin, hâ- kimler ve savcılann idari yönden Adalet Bakanlığı'na bağlı olmasını içeren nkrasınıdeğiştiren taslak, bu fikranın, hâkimlerin değil, sadece savcılann idari yönden Adalet Ba- kanlığı'na bağlanmasını düzenliyor. Anayasanın hâkimler ve savcılann denetimini düzenleyen 144. madde- sinde de değişiklik öngörülüyor. Tas- lak yasalaşırsa, hâkim ve savcılar hakkındaki inceleme ve soruşturma Adalet Bakanhğı'nın izniyle Adalet müfettişlerince değil, HSYK izniy- le müfettiş hâkimler tarafından ya- pılacak. Kurulun tiyesi artıyor Taslak, anayasanın HSYK'nin ya- pısını düzenleyen 159. maddede kök- lü değişiklikleT öngörüyor. Taslağa göre HSYK 15 asıl ve 5 yedek üye- den kurulacak. Kurulun 9 asıl ve 3 yedek üyesi Yargıtay Genel Kuru- lu'nca, 6 asıl ve 2 yedek üyesi de Da- nıştay GenelKurulu'nca kendi üye- leri arasmdan üye tam sayısının salt çoğunluğu ile seçilecek. HSYK'nin şimdiki yapısında Adalet Bakanı ve müsteşan da dahil, Yargıtay'dan 3, Damştay'dan 2 olmaküzere 7 asıl üye görev yapıyor. HSYK genel bütçe içinde kendi bütçesi ile yönetilecek. HSYK ile Adli Yargı Kurulu, İdari Yargı Ku- rulukararlannakarşı yargı mercile- rine başvurulamayacak. Ancak, ad- li ve idari yargı kurullannın karar- lannakarşı HSYK'ye itiraz edilebi- lecek. Sabih Kanadoğlu, siyasi partikrin propaganda dönemi ve sonrasındaki faalryetterinin incelendiğini. Cumhuriyetin niteuklerine ve devletin bötiinmez bütünlüğüne aykın eylenderin saptanması durumunda kapatma davası açılacağuu biktirdi. ANAP'TAADAY SAYISI10'AYÜKSELDt Merkez sağ değil merkezpartisioltnahyız OKTAY APAYDÜS Yargıtay Başsavcısı, partilerin seçimpropagandalannı mercek altına aldı Kanadoğlu, yetkilerini anımsattı ANKARA(CumhuriyetBö. rosu)-YargıtayCumhuriyetBaş- savcısıSabihKanadoğjû, 3 Ka- sım seçimlerine katılan siyasi partileri "mercek aluna" aldı. Kanadoğlu, siyasipartilerin pro- paganda dönemi ve sonrasın- daki faaliyetlerinin incelendi- ğini, Cumhuriyetin nitelikleri- ne ve devletinbölünmezbütün- lüğüne aykın eylemlerin sap- tanması durumunda kapatma davası açüacağını bildirdi. Kanadoğlu, seçimlere katı- lan partilerin propaganda dö- neminde ve sonrasındaki faali- yetlerinin Anayasa Mahkeme- si'ninRP ve FP kapatma dav^a- larınailişkin kararlan doğrultu- sunda Başsavcılık Soruştunna Bürosu'nca incelendiğirü be- lirtti. Kanadoğlu, dünküyaalı açık- lamasında şu görüşleri dile ge- tirdi: "Cumhuriyetin değiştiri- kmezvede^şürttmesiteklifedi- lemez niteliklerine ve devletin bölünmez bütüntüğüne a\ian eylemlerin saptanmaa bafinde anayasanın68ve 69. maddekri gertğİDce işkm yapılacaktnf Yargıtayçevrelerindenalınan bilgiye göre, açıklamayla siya- si partilere başsavcılığın görev sınırlan ve yetküeri ammsanl- dı. Başsavcılığın siyasipartile- rin faaliyetlerinin incelenme- sinde "Cumhuriyetindeğişan- kmezvtdeğjştirilroesiteklifedi- letnez nitenkterinP temel aldı- ğınıbelirtenyetkililer, milliira- denin arkasına sığınılarak te- mel yasalarda değişiklik yapı- lamayacağına işaret ediyorlar. Açıklamada, Anayasa Mah- kemesi'nin RP ve FP'nin ka- patılmasına ilişkin kararlan- na da atıftabulunuldu. Anaya- sa Mahkemesi, RP ve FP'yi "odak" olmaktan kapatmıştı. Anayasanın 69. maddesi, bir siyasi partinin 68. maddenin dördüncü fıkrası hükümlerine aykın eylemlerinden dolayı te- melli kapatılmasına, ancakonun bu nitelikteki fiillerin işlendi- | ği bir odak haline geldiğinin Anayasa Mahkemesi'ncetaspit edilmesihalindekararverüece- ğini belirtiyor. ANAP'ta 11-12 Ocak'tagerçekleş- tirilecekolağanüs- tü kurultayda ge- nel başkanlığa adayolanABTatip Özdemir^ANAP, haDaunuttuğuiçin bu duruma düştü. Ben 2. Özal hamlesini başlataca- ğnaANAP,merkezsağde- ğil merkez partisi obnah, herkesi kucaklamabdır" dedı. Özdemır, "Sağdabir- kşmedeANAPçausıatan- da otanabdır.Merkezdeol- nıalıdır.Bukunıltavönem- Bbirdönemeçtir.AN.\P'm son şansıdır. lyi değerlen- diremezsekANAP'ınikin- ci bir kongresi ohnaz" dı- ye konuştu. Cumhuriyet'e kurultay çalışmalannı değerlendi- ren ANAP'm kurucusu, eskibakanvebelediyebaş- kanı Özdemir, öncelikle Ozdemir partinin bugüne nasıl geldiğini de- ğerlendirmek ge- rektiğini söyledi. ANAP'ın,sonhü- kümette Ecevifin peşine takıldığını öne süren Özde- mir, "İkiekonomik krizveülkeniniçi- ne düştüğü sıkın- ûlarANAP'ıdasonsecim- de barajın altına, yüzde 5'kre düşürdü" dedi. GenelBaşkanvekili Ek- rem Pakdemnü'nin hoca- sı olduğunubelirtenÖzde- mir, şunlan söyledi: "Par- tiyikuruhaya götüren kişi olarak dtşanda kahnahy- dLAdayolmamalrydı.Ay- nı şekildeBaşkanhkDiva- nı üyeleri de aday olma- mahydL" Kurultay sonra- sındakihedeflerini belirle- diklerini de anlatanÖzde- mir, "Türtdye'de başba- kan olmak istiyorum. Özal'ın yükselttiği çıtayı yüksettmemizgerekryor." Pakdemitü y den £ trifyon 9 açıklaması Bakanlar Kurulu toplantısmda sektörde yaşanan sorunlar ele alındı Ejıerjide kaçak avı başhyor ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)-Seçimlerde baraj altındakalan ANAP'ın kasası- nın da seçim dö- nemindetamamen boşaltıldığı ortaya çıktı. Görevi dev- raldıktan sonra ANAP'ınmalidu- Pakdemirti ANKARA (Cumhuri>et Bü- rosu)-BakanlarKurulunda ener- ji sektöründe yaşanan sorunlarele alındı. Enerjinin sanayi ile olan ilişkisine de dikkat çekilen top- lanüda, Başbakan Abdullah GüL Enerji ve Tabii Kaynaklar Baka- m Hilmi Güler'e, "Türkiye'de enerji kayıp ve kaçaklaruun dü- şürülmesi,tanmdâkisulamaiçin çifiçiye indirimli elektrik veril- mesi, sana\i sektöründekienerji maliyetierinindedüşûrühnesi'' ta- limatlannı verdi. Başbakan Gül başkanhğındaki BakanlarKurulu, dün enerji sek- töründeki temel sorunlar ele al- dı. Toplantıda enerji sektörünün Ucuz elektrik İçin önlemler tartışıldı ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Bakanlar Kurulu'nun ar- dından Enerji Piyasası Düzen- leme Kurulu Başkanı Yusuf Günay, Başbakanhk'a geldi. Gül ile görüşen Günay, elekt- rik fıyatlannın düşürülmesi için alınabilecek önlemleri tar- tıştıklannı ifade etti. Günay, 6 bin megavatlık elektrik üretımı için kendilerine baş\~uruda bu- lunulduğunu, ancak bunun için 6 milyar dolarlık yatınm gerektiğini kaydetti. Gül de "Enerjiyinasüucuzaverebüi- riz, bunlan araşdnyoruz, Baş- bakanhk'ta özel bir komite de oluşturduk" diye konuştu. genel sorunlankonusunda değer- lendirmeyapanBakanGüler, sa- nayi üretimineverilenyüksek ma- liyetli elektriğin sanayicileri güç durumdabıraktığını vurgularken çiftçilerin sulamada kullandığı elektriğin de fıyatının yüksekli- ği nedeniyle yaşanan sorunlan aktardı. Bununüzerine Başbakan Gül, özellikle Doğuve Güneydo- ğu Anadolu Bölgesi'ndeki yük- sek enerji kayıp ve kaçaklanna dikkat çekerek, bunun en az dü- zeye indirgenmesi için çalışma yapılması talimatı verdi. Enerji- nin sanayi açısından önemine işa- ret edenGül, enerji maliyetinin dü- şürülmesi için getirilebilecek çö- zümlerkonusunda alternatifli bir rapor hazırlanması talebinde bu- lundu. Gül, çiftçilere sulamaiçin verilecek elektrik enerjisinin in- dirimli olabileceğini kaydetti. Başbakan Yardımcısı Abdülla- tifŞener, toplanünın sonundayap- tığı açıklamada, bir soru üzeri- ne, elektrik faturalanndaki yüz- de 3'lükTRT payınınkaldınlma- suıa dönük bir çalışma yaptıkla- nnı belirtti. rumunumercekaltınaalan Genel Başkanvekili Ek- rem Pakdemirllparti büt- çesinişu andaeksi durum- dan "arûhale" getirdikle- rini belirtti. Pakdemirli dün düzen- lediği basıntoplantısmda, basınayansıyan "partinin kayıp trüyonlanna" iliş- kinhaberlere açıklık getir- di. Pakdemirli,basınayan- sıdığı gibi partisinin 11 trilyon lirasının kaybol- ması diye birşeyin söz ko- nusu ohnadığını belirtti. Görevi devraldıktan son- ra 17 trilyonliramasraf, 16 trilyonliranakitve 1.2 tril- yon liralık açık gösterenbirbütçe ile karşılaştığmı anlatanPakdemir- li, 1.2 trilyon lira- nın kongre mas- raflanyla kasım ve aralık ayı personel gıderlerinikapsa- dığını belirledik- lerini bildirdi. Pakdemirlı, "UtrflyonB- ra borcumuzvardı.Şimdi bir o kadarparamız var" diye konuştu. Bu arada olağanüstü kongresini 11-12 Ocak günlerinde gerçekleştire- cek olan ANAP'ta genel başkanlık yanşı hızlanı- yor. MKYK üyesi Adil Aşınm da görevinden is- tifa ederek yanşa katıldı- ğmı açıkladı. Seçmenin ANAP'ta değişim ve ye- nilenme istediğini belir- ten Aşınm, "MiDetinme- sajını doğru algılamakla- zım. Eski\i kop\alayarak başanh olanıayTz" dedi. IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@mynet.com oralcalislar@yahoo.corr Cumhuriyet Kitap ekinin dünkü sa- yısının kapağı Bülent Tanör'e aynlmış- tı. Tanör'ün bilimsel kişiligine, araştırma- cılığına ilişkin çok güzel değerlendir- melerin yer aldığı makaleleri dikkatle okudum. Server Tanilli, Erdoğan Te- ziç ve Ibrahim Kaboğlu, kısa süre ön- ceyitirdiğimiz Bülent için söytenecek he- men her şeyi söylemişlerdi. BülentTanör, çok eski arkadaşım, fi- kirdaşımdı. Son güne kadar onunla Tür- kiye'nin gelecegi üzerine düşünceleri- mizi paylaştık. Onun yaşamında cum- huriyet devrimlerine sahip çıkan duyar- lıgınınyani sıra, demokratik değeıier de büyük önem taşıyordu. "Şemdin Sakık'/n ifadeleri" olarak ba- sına yansıyan ve daha sonra yalan ol- duğu ortaya çıkan haberler, aylarca tar- tışıldı. Bazı insanlarbuyalan ifadeytesuç- landılar. Saldınya uğrayan, gazetesin- den kovulanlar oldu. Daha sonra "An- dıç" isimli bir belgenin varlığı ortaya çıktı. Bu belge Sakık ifadelerinin arka- sındaki anlayışı dayansıtıyordu. Bülent, bu habeıierin çıkması üzeri- ne, bir tepki göstermek gerektiğini be- Bülent Tanör'le Son Fotoğrafımız lirtti. Bir basın açıklaması kaleme aldı. imzayaaçılan bu açıklamar.ın attında Çe- tin Özek'ten Orhan Pamuk'a, Aydın Güven Gürkan dan Adalet Ağaoğ- lu'na, Gençay Gürsoy'dan Burhan Şenataiar'a kadar çoksayıdaimzayer alıyordu. Dünkü Cumhuriyet K'ttap'ta bir fo- toğraf yayımlandı. üfuk Uras, Burhan Şenatalar, Ercan Karakaş, Çetin özek, Vecdi Sayar ve benim de içindeyer al- dığımız bu fotoğraf, Bülent Tanör'ü ba- sın açıklamasıyaparken gösteriyor. Ka- sım 2000 tarihli bu fotoğraf Bülent Ta- nör'ün son açıklamasıydı. Bu Bülent'le birtikte son fotoğrafımızdı. Onu anmak, düşünce dünyasını an- lamaya yardımcı olmak amacıyla, Bü- lent Tanör'ün kaleme aldığı, son açık- lamanın tamamını sizinle paylaşmak is- tiyorum: • • • "Kamuoyuna açıklama" "TürkSilahlı Kuvvetleri (TSK) bünye- sinde 'Andıç' başlıklı btr belgenin var- lığı birmilletvekili tarafından kamuoyu- na duyurulduktan sonra haberdar ol- duğumuz geJişmeleh 'hukuk devleti' açısından derin birkaygıyla ızl'ıyoruz. Ge- nelkurmay Başkanlığı tarafından 02. 11.2000 tarihinde yapılan açıklamada böyle birbelgenin varolduğu kabuledil- miş, ancak bunun 'karargâh içi çalış- malardan olduğu' butürçalışmalann da mutlaka uygulamaya konmasının şart olmadığı vurgulanmıştır. Açıklamada TSK, tüm faaliyetlerini yasalann ken- disine verdiği yetkiler çerçevesinde ve yüce ulusunun emrinde yürütmektedir' denmiştir." " 'Andıç'ta geçen faaliyetler, hedef- ler, yöntemler ve uygulayıalarbakımın- dan bazı özellikler taşımaktadır. 'An- ö\ç'taki faaliyetlenn hedefleri gazeteci, milletvekili, politikacı. işadamı, dernek yöneticisi gibi gerçek kişilerle, siyasi partilerve dernekler gibi tüzel kişilerdir." "Bu faaliyetlennyürütülmesi için se- çilen yöntemlerin, medyaya bazı kişi- ler hakkında suç yükleyici bilgi notlan verilmesı, 'etkın' bazı köşeyazarlannın bu amaçla kullanılması, Yargıtay Cum- hunyet Başsavcılığı'na 'telkin'de bulu- nulması, bir partinin seçimlere katıl- masının önlenmeye çalışılması, birder- neğin kapatılmasının sağlanması, 'par- ti yıpratma' ve 'bazı milletvekillerinin si- yasi platformdayıpratılmasının sağlan- ması' için proje oluşturulması, 'bazı be- lediye başkanlannın görevden alınma- ları için Içişleri Bakanhğı nezdınde giri- şimde bulunulması' bazı 'gazetecilerin kamuoyunda saygınlığının azaltılması' vertibannındüşürülmesi ile, terörörgü- tüne sağladığı dolaylı destekle ilgili ka- muoyu oluşturulması' vb. olduğu an- laşılmaktadır." " 'Andıç'fa sıralanan faaliyetlenn ic- racılan ve koordinatöhehise 'HRK BŞK', İSTH BŞK', 'GENSEK'. 'Adli Müşavir- lik','KKK' gibi askeh birimlerdir. Görül- düğü gibi hedef seçilenler, yöntemler uygulayıalar üçgenı içine, kişilik hak- lanndan siyasal haklara kadar hemen hemen bütün kategoriler girmektedir. Kişi onuru, kişi dokunulmazlığı, basın yayın dünyası, iş hayatı, siyasal faali- yetler, siyasal partiler, demek yaşamı, seçilmişlerin (milletvekili ve belediye. başkanı) yıpratılmalan ve görevden alın- malangibi hususlar, askeribihmlehn de netimine, yönlendirmesine ve yaptırı mına tabi tutulacak şekilde işlemya d. projelere konu olmaktadır." "Bu faaliyetlerin değil 'demokrati hukuk devleti' ilkesiyle, 'devlet kavrj mı' ile bile bağdaştınlması zordur. Bur lann 'uygulamaya konmamış' olmalc olasılığı da durumun vahametini azal maz. Kaldı ki, bazı 'önlemler'in uygul, maya konulduğu da bilinmektedir." "Yurttaş sonjmluluğu duygusuyla I görüşlerimizi kamuoyunun dikkatiı sunar, ilgili bütün kurum ve kişileri 'ri kuk devleti', 'demokrasi', ve 'mua medeniyet' anlayışı içinde daha hass davranmaya davet ederiz." Bülent Tanör'ü, bir kez dahasevç le anıyorum.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear