25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 3 OCAK 2003 CUMA OLAYLAR VE GORUgLER olay.gorusCa cumhuriyet.com.tr AÇI MUMTAZ SOYSAL Deneyimsizlik YABANCI dıplomat, "Bıldığım kadanyla Cumhurbaş- kanınız ılkelı kışı, Meclıs'ınyenıden kabul ettığı anaya- sa değışıklığını halkoylamasına sunacaktır" dıyordu. Bıl- miyordu kı, Turkıye Cumhunyetı gıbı bır devtetın başın- da "ılkelı" ka\mak, aynı zamanda bır başka ılkeyı de goz önunde bulundurmak demektır Derdı zaten başından aşmış bır ulkeyı gereksız kavgalara suruklememek. Ilkelı kışı gerekenı yapmış ve gereklı mesajı vermıştır Bıreye ozgu yasa çıkarmak hukukun temel ılkeJenne ay- kındır Bu mesaja karşın Meclıs çoğunluğu, ustelık mu- halefetn de katkısıyla, aksını yapmışsa o artık partamen- terlenn kendılenne kalmış bır şey. Vaktıyle, yanhş ana- yasa değışıklıklennden bın yapılmamış olsaydı, Cumhur- başkanı sorunu Anayasa Mahkemesı'ne de goturur, hu- kuka aykınlık bır de orada tescıl edılır ve konu kapanır- dı. Yalnız, değıştkltğın boyieceyayımlanmş olmasının ge- nsınde yabancı dıplomatın sezemedığı bır şey da- ha var kı, o çok onemlı Sayın Erdoğan'ın devlet yonet- me sorumluluğunu bır an once yuklenmesındekı zorun- luluk. Hem ıktıdar partısının genel başkanı olmak, hem de devlet yonetımınde resmen hıçbır sorumluluk yuklenme- mek yalnız paıiamenter sıstemın geleneklenne ve ku- rallanna aykın olmakla kalmıyor, boyle bır kışıye başka kımsede bulunmayan bır serbestlık de vermış oluyor Nı- tekım Sayın Erdoğan, buyuk bırrahatlıkla dunyada çal- madık kapı bırakmadığı gıbı, gıttığı yerlerde de ınsanla- n çeşıtiı protokd sıkıntılan ıçıne sokmakta Kendısıne na- al davranılacağı, sozlennı nasıl almak gerektığı, devfe- tını bağlayıp bağlamadığı dıştakı herkes ıçın tam bır "jvuamma". Içtekıler ıçın de. örneğın, Rıze'nın bır kahve koşesın- de edılen "Kıbns'ta 30-40yıldırsurdurulen sıyasetın surdürülmesınden yana değılım" sozunun anlamı ne- dır? Bu konudakı "devletsıyasetı"ntn değıştınleceğı mû 0 zaman, Sayın Erdoğan Turkıye'de "devlet sıyase- tı" denen ve onemlı konularda bırçok kurumun katkıs/y- la lyı duşunulup tartşılarak ortaya çıkanlan ana ılkelen oluşturmuş ve oluşturabılecek durumda olan kışı ve ku- rumlarfa tekerteker konuşarak mı bu sonuca varmıştır^ Yoksa, "kışısel" bır duşunce açıklaması mıdır bu? öy- leyse, hukumetın başında bulunmasa da, bır ıktıdar par- tısı başkanının boyle bır açıklama yapmaya hakkı var mı- dır? öyle sorular kı, parlamenter sıstemın mantığıyla ya- nıtlanması çokzordur. Boylesı, ancak devlet yonetımın- dekı deneyımsızlıkle açıklanabılır Cumhurbaşkanı, belkı de, başında bulunduğu bır dev- let sıstemının temel ılkesı yenne gelsın, her şey sağlam zemıne otursun ve herkes sorumluluğunu bılsın dıye kendı ılkelılığını ıkıncı plana ıtme erdemını gostermıştır. BİRLESİK REHBERLER TL'RİZM Kunban Bayramı Kultur Gezılen 01-16 Şubat: "RUTA MAYA" Meksika-Guatemala Meksıko Cıty. Oaxaca, Tuxtla Gutıerrez, Sumıdero, Palanque. Campeche, Uxmal. Menda. Izamal Chıchen Jtza Cancun, Flores. Tıkal, Antıgua. Lago Atıtlan Chıchıcastenangp Guatemala 08-15 Şubat: 'ENDl'LLS'TE RAKS' İspan>a Sevılla. Granada. Alhambra. Cordoba. Medına Azahara. Toledo, Madnd 08-14 Şubat: 'TARSUS'TAN HALEP'E' Gazıantep. Halep. Stılıt Sen Sımeon. Ebla Alalah Antakja, Harbıye, Seleuccıa de Pıena. Pa\as Bakras Karatepe. Anazarba, Hıerapolıs Kastabala. Mısıs. Kozan. Adana, Tarsus BRT - BtRLEŞİK REHBERLER TL RİZM Tel: (212) 252 65 78 - 79/80 vrww.kulturgezilen.com Kayıtdışılığı Savunmak ve Devletin Saygmlığı... KILIÇDAROGLU CHPlstanbul Mılleneküı 1 950 yılında yapılan vergı reformu ıle \ ergıde çağdaş bır >ontem olan "beyanesa- sı"na geçılmıştır Bu ılke- nın temel kuralı, vergı yu- kumlülennın yıl ıçınde elde ettık- len gelırlen, kendı ozgur ıstençle- n (ıradelen) ıle vergı daırelenne bıldırmelendır Bu çağdaş > ontem. yurttaş ıle de\ let arasında u> gar bır ılışkının kurulmasını sağlamayı amaçlamıştır Karşılıklı gınen %e saygının egemen olduğu bu ılışkı- de, dev let bıldınmlenn (beyanlann) olabıldığınce doğru yapılmasını sağlayacak yasal onlemlen de almak zorundadır Çünkü her ülke, doğal olarak kendı kaynaklannı >aratmak ve ulusal kalkınmasını da esas ola- rak bu kaynaklara dayandırmak zo- rundadır i4 Muzcumhuri\etleri''ya da \ ergı cennetlen dışında, hıçbıruy- gar ülkede. v ergı kaçakçılığrnı özen- dırecek duzenlemeler yapılamaz Butçenın en sağlıklı gelır kaynağı- nın vergi olduğunu duşunursek. ka- vTtdışılığın sistemi nasıl tahrip ede- ceğini de gormuş oluruz. Bugun borç batağındakı Turkıve'nın al- ması gereken ılk ders, kendı ulusal kaynaklarına donme ıstencını (ıra- desın;) gostermesıdır Ulke\ ı >onetenler. ekonomık ger- çeklen de dıkkate alarak. ekono- mıyı sağlıklı yonlendırebılecek, ka> - naklann etkın kullanımına açık bır vergı polıtıkası ızlemek zorunda- dırlar Ama >azık kı hukumet tam bunun tersuıı yapıyor Hesap\ermektenkaçmak: AKP hukumetı, bazı \ergı vasalannda >aptığı değışıklıklerle (4775 sa\ılı \asa). kayıtdışılığı artık meşrulaş- tırmıştır Kamuovunda "ÎVereden buldun?" olarak adlandınlan du- zenleme, daha uv gulamav a konul- madan tumuyle ortadan kaldınl- mıştır O kadar kı. uygulamava ko- nulmayan bu duzenleme. yasanın ge- rekçesuıde, geçmışte vaşanan eko- nomık bunalımlann (knzlenn) ne- denlen arasında gostenlmıştır Ar- ük beş yıkhzh otellerdegörkemö dü- ğünJen apıp. \oksulhalkiaaJa\ eder- cesinedolar sa<\ uraıüara. saMirduk- lan paralann kaynağısoruhnayacak- tır. Dolayısıyia hfikümetegöre. bun- dan böv leTürkhe bir ekonomik bu- nalunla da karşı karşna kalmava- cakür!.. Varoşlardan oy alıp onlar- la ala\ eden bir si\asal anlayışın gel- diği bu nokta gerçekten de dıişün- dürücüdür. Bu tur haberler, gazete \e teleuzvonlarda yer aldıgında. dev let çaresızlık ıçınde bu tabloyu sadece sevredecektır Çunku bu kışılere, bundan boy- le savurduklan paralann kaynağı- nın sorulmavacağı. artık yasal gü- venceve alınmıştır Bovlece AKR voksuJluk \e \olsuzlukla mucade- lede onemlı bır adım atmış ounak- tadır"1 ' Para savuran > oksullara(') sahıp çıkmış. bunlann yolsuzluk >apma\acaklan da kabul edıünış- tır Insan sormadan edemıyor " Devletin smdam otmasmdafl söz edenler.acaba "Nereden buldun" so- rusunamuhatapoimaktanniçin ka- çnoriar?-" Aslında bu sorunun ya- nıtını hepımız çok ıvı bılıyoruz Ka>itdışiDi umutgörmek: Her fır- satta durustlukten. temız sıvaset- ten, kamuda saydamlıktan soz eden 4KP"nın, kav ıtdışılığı meşrulaştı- ran bu uvgulamasını acaba kımler sa\Tinuyordu° Bu vasayı savunan sa> gın sana> ıcımız. ışadamımız > a da esnafımız var mıvdı9 Ybksa so- kaktakı sade yurttaş mı bu yasanın çıkmasını ıstıyordu9 Gazetelerey an- sıdığı kadanv la hıçbır ışv eren orgutu, kajıtdjşılığı suresız meşrulaştıran bır yasal değışıldığı ısterruyordu Hele hele sokaktakı \nrttaşın böy le bır ıs- temı (talebı) hıç voktu fşçı sen- dıkalanrun bu konudakı tepkılenra(') ıse yazmava gerek yok Çunku onlar çok daha onemlı konularla meşguller Ama AKP ıktıdara geldığmde, ılk yaptığı ış, kayıtdışılığı ozendırmek olmuştur Çunku AKP, hesap venlmeyen bır dunj a yaratmak ıstemektedır ve bu ısteğını gerçekleşnrmek ıçın de adım adım ılerlemektedır Ama bu ıler- lev ışın sonunun hazin oiacağı açık- tır Kayıtdışı ekonomıyı özendırerek vergı toplayacağını sananlar, fazla uzun surmez. ıkı yıl ıçınde geldık- len noktayı çok daha net gorecek- lerdır \of Bu \azı sa\\n cumhurbaşkammn ı ergı v asasım bır kez daha gorüşülmek uzere TBMM ne göndermesmden önce ı azümışnr Girit Trajedisi ve Kıbns Gerçeği Av.MehmetCEıNGİZ B eylık bır sozdur ama yıne de "Tarihten ab- nacak çok dersler \ardır" Geçmışte Gı- nt'te yaşananlan anımsayınca. bugıın Kıb- ns'ta yaşananlan v e yaşanacaklan daha ı> ı anla- yabılınz Çunku bu fılm daha once de gostenl- mıştı Yunanıstan'ın bağımsızlığından sonra Gmt'te orgutlenen ısy anlar sonunda pek çok Turk, 4da"> ı terk ettı Kalanlann pek çoğu da Rumlar tarafın- dan katledıldı Osmanlı Dev letı butun zayıflığı- na karşın bu ısyanlan bastırabılecek guçteydı Fakat ne zaman bıraz sertçe hareket etse Avrupa, Imparatorluğun gaynmuslım tebaasının konıvaı- cusu olarak Turklenn karşısına dıkılıyor, Muslu- manlann Hınstıyanlan katle teşebbus ettığı ıddı- asıyla mudahale edıyordu Bu nedenle Osmanlı Hukumetı. Hınstıyan tebaasının ısyanlannı bas- tırmak ıçın guç kullanamtyordu Gıntlı TurkJer, bu koşullar altında >aşam ve mal guvenlıklennı sağla>acak bır otonte goremedılderınden. ola- nak buldukça va buyuk kentlere sığınrvor \a da Ada'yı tamamen terk edıp Anadolu'yagoçuvor- lardı 1760"ta 200 000'e karşı 60 000 olan Turk- Rum nufus oranı. 1867'de 120 000'e karşı 200 000. 1881'de 73 000'e 203 000. I901'de 33 000'e 303 000 olmuş, 20 >oız>'ilın ılk çeyreğı bıttığın- de ıse Ada'da hıç Turk İcalmamıştı tlk Gınt ısyanı 177O'te Ruslar tarafından or- gutlenmıştır Rus donanması. Çeşme'dekı Turk donanmasını >aktıktan sonra Ege adalan halkı- nı sultana karşı ısv ana teşv ık ettı Rus fılosu Gı- nt'te ıken başlatılan ısyan. bu fılo çekıldıkten sonra bastınlabıldı Ancak. 1866'daPrusyaveRusyaarasındaım- zalanan ıttıfakanlaşması gereğınce. Rusva Prus- ya'va Fransa cephesınde. Prusya da Rusva'ya Balkanlar'da v e Şark'takı çıkar boJgelennde tam bır hareket serbesrısı tanıv ordu Bu uzlaşma ıle çıkar bolgelen paylaşılıp empen alıstler arası çe- lışmeler gıdenlınce, daha penasızca yurutulen kış- kırtmalar çok daha etkılı olmuştur Yunan kralı Georges'ın Rus Prensesı Olga ıle ev lenmesı. Rusva'nın Yunanıstan'ı ve Gınt Rum- lannı hıma>esını pekıştırdı Bu savede Rumlar. 16 Ağustos 1866 gecesı anı olarak Selıno kaza- sına hucum edıp Turklen kılıçtan geçırdıler Çok geçmeden av aklanma butun Ada'v a yay ıldı Os- manlı ordusu harekete geçmek ısteyınce. Avru- palı bu>oık devletler, Ada'nın "srvil Hıristij'an ahalisi"nın korunması emnnı verdıler Osmanlı Hukumetı ertesı yıl a>aklanmavı bas- tırdı ama Avrupa'nın baskısıyla Ada'ya olduk- ça lıberal bır rejım getırmek zorunda kaldı Ada valısı seçımle ışbaşına gelecektı Valının. bın Musluman dığen Hınstıvan ıkı danışmanı bulu- nacaktı Turkçe vanında Rumca da resmı dıl ola- caktı 49"u Hınstıyan, 31 ı Turk uyeden oluşan 80 ujelı bır meclıs oluşturuluyordu A\nca ma- hallı bır jandarma teşkılatı kurulacaktı Bu re- jımle Gınt. muhtanvete doğru ılk adımmı atmış oluyordu Bır vandan da Atına'da ve Yunanıs- tan'ın dığer merkezlennde yardım ve teşvık ko- mıtelen kurulmaktaydı Bu komıteler. daha çok resmı kuruluşlann >ahut mebuslann. meclıs baş- kanlannın ve subaylann resmı sıfat ve gınşımle- nyle oluşturuluyordu Gemıler açıkça Yunanıs- tan'dan Gırıt ısyancılanna malzeme taşıyordu Çok geçmeden 1895'te Ada'da yenı bır ısyan pat- lakverdı Muhalefet,Gınt'ınYunanıstanaılha- kı zamanının geldığını ve Avnıpa'nın bu oldubıt- tıyı kabul edeceğı duşuncesındeydı Sav aştan za- rar gorenlere yardım edıleceğı vaadıyle toplanan paralarla sılah alınıp Gınt'e gondenlıyordu Os- manlı ordusuna gelınce. Avrupa"nın mudahale- sıne neden olmamak ıçın. sert hareketlere başvur- maktan ozenle kaçınıyordu 18 Hazıran 1896"da Fransa, Rusy a v e Avustur- } a. Babıâlı "den Gınt'e bır Hınstıyan valının atan- masını ıstedı Almanya. Ingıltere ve Italya da bu onenyekatıldı 1 Eylul 1896"daSultan. buyuk dev- letlennteklıflennı kabul ettığını açıkladı Ada'va bırHınstıyan valı atanması. memurlann 2 3 ora- nında Hınstıyanlardan seçılmesı. asken bırlıkJe- nn azaltılması v e sahıl ıstıhkâmlannda toplanma- sı, Gıntjandarmasınm Avrupalı subav lardan olu- şacak bır komısyon tarafından yenıden organıze edılmesı kabul edıldı Boylece, "Bmükdolet- lerin müşterek \esa>eti atbna alınan Girit, artık tam manasıvla Suitanın hakimivetindesaydamaz- dı." Osmanlı ıdaresmın sıyasal zaaf sonucu odun- ler v ermış olmasına karşın buyuk dev letlenn des- teğındekı Yunanıstan'ın sıstemlı tahnkJen yu- zunden. Ada bır turlu banş v e huzura kavuşama- dı Nıhayet. Bınncı Balkan Savaşı 'ndan sonra, 30 Mav ıs 1913 'te Londra'da ımzalanan anlaşma ıle Osmanlı Dev letı de. Gınt uzenndekı Yunan ege- menlığını kayıtsız şartsız olarak tanımak zorun- da kaldı Fransız yazan Deleporte, daha 1913 'te şu tespıtı yapmıştır "Girit'te herkesgibi ha>atve hürrivct haJvlan olan Turklenn katledilmeshieçok yanüş bir >ola sapıinuştır... Bu barbariıklan, sa- mimi bir Helen dostu olarak teün edivoruz. Yu- nanlrya karşı du\ duğumuz aşk bizt cinayetleri af- fetmek için >alan sö\ lemeve kadar götüremez. ve bazılan Kıbns'ta da bu cinaveüeri hazuiamakta- dıriar." Gerçekten son gelışmeler. AB ve ABD'nın Kıbns'ı da ıkıncı bır Gınt yapmak ıstedıkJennı açıkça gostemıektedır Acaba Turkıye. Gınt tra- jedısınden ders aldığını kanıtlayabılecek mıdır 1 Yoksa. a>Tiı filmı tekrar ızlemeİc zorunda mı ka- lacağız 0 PENCERE Aklımızı Peynip Ekmekle mi Yedik?•• Baba Bush solda sıfırmış. Oğul Bush'un Irak'a karşı savaşı kat kat ka*mer- lı olacakmış, 1991 'den bu yana teknolojı bır gelış- mış kı sormayın gıtsın. Bılmem kaç yuz kılometre otedekı dıkış ığnesı- nın delığınden ıpek ıbrışımı geçırıyorlarmış, nokta kadar hedeflerı sıfır hatayla şıppadak vuruyorlar- mış, tahnp edeceklerı yerlenn harıtalannı çoktan çı- karmışlar . Savaşta hıçbır Amerıkalının burnu kanamaya- cakmış, buna "sıfır olum" dıyorlar... Ya Iraklılar?.. Boşver Arabı!.. Bush on gunde bıtırıverecekmış savaşı.. Sonrası da ya hey mış.. Amerıkalı, Irak petrolunu yerın dıbınden ustun teknolojıyle çıkaracak, yenı buluşlarla uretımı kat- layacak; her şey şımdıden hazır nazırmış Dıktator Saddam'dan "el aman" dıyerek yıllar- dan berı açlığa talım eden Irak halkına ulkede ku- rulacak yenı duzenden akmasa da damladı mı, yoksul kıtleleryatıp kalkıp yenı efendılenne beş va- krt namazda yırmı beş kez dua edeceklermış . • Pekı, Turkıye ne olacak?.. Ya bu ışe katılarak "bır koyup uç alacağız " Ya da hava alacağız. Hele Amerıka Kuzey Irak'ta Kurt devletı numa- ralarına gırdı mı, ayvayı yedık . Zaten, Turkıye'de son gunlerın edebıyatı hep "ayvayı yemek" uzerıne.. Bır medyamız var kı evlere şenlık . AB'ye gıremezsek, parçalanacağız.. Irak savaşına gırmezsek, boluneceğız Kıbns'ı vermezsek, yıkılacağız.. Yetmış mılyonluk koskoca "Turkıye Cumhunye- tı" uç sozcukle oturup kalkıyor: Bolunmek Parçalanmak.. Yıkılmak AB sankı sonumuzu getırmek uzere kurulmuş!.. Orgute gıremezsek "gerı bır Ortadoğu ulkesı ola- rak" penşanlıktan gayrı bır seçenek yok. ABD ıse oyle buyuk bır guç kı. ıstedıklerını yap- mazsan bu gezegende yenn yok . Kıbns'ı Yunan'a vermezsen, AB'nın dışında ka- lırsın; ama venrsen senı ıçlenne alacaklar mı? . • Koskoca memlekette herkes sankı aklını peynır ekmekle yemış 1 .. Içten ıçe bu kadar olumsuz ve yı- kıcı propagandayı kımler ıcat edıp uretıyor? . Hıç olmazsa 2003'e gırerken kendımızı toparla- mak yolunda bır sılkınsek, ıçımızden bın çıkıp ses- lense: - Ey Turk mılletı' Bugun hangı 'ahval ve şeraıt' ıçınde olursak ola- lım var oluşumuzu savunup koruyabılecek ve ya- şayıp ılerleyecek gelışmış ınsanlarız; Turkıye Cum- hunyetı uzenne kurulacak tezgâhları bozacak gu- cumuz çok şukur vardır. • Nedır bu korku?.. Nedır bu urku?.. önce ustumuze yapış yapış ve de yıvış yıvış bu- laşan şu karamsarlığı, edılgınlığı, boynu bukuklu- ğu, çaresızlığı dağıtacak bır akla muhtacız Yoksa yaşarken gozu açık olmek surecıne mı gır- dık? Yunus Nadi Armağam Yarışması, 1946'da kuruldu, hem geçmışe hem geleceğe dönük olan anîamı, gazete- mizin kurucusu Yunus Nadi'ye saygı ve sevgiden kaynaklanıyor Yalnız Cumhuriyet gazetesinin değil, Türkiye Cumhurıyeti'nin kuruluşunda büyük emeği bulunan Yunus Nadı 'nın anısını her yıl tazelemek bizım içın bır görev Devrimcı ve demokrat Cumhuriyet'ın Ulusal Bağımsızlık Savaşımızla ve Turkıye Cumhurıyeti 'yle zamandaş ve eşanlamlı bir kuruluş tarıhçesi var. Yunus Nadi, gazetemızın temel taşları- m bu doğrultuda koydu. Yunus Na- di 'nin ölüm yıldönümünü geçmışe dö- nük bır acı olarak değıl, geleceğe yö- nelık bır kültür olayına dönüştürmek amacıyla bu yarışma düzenlendi Yarışmamn ılk düzenlendığı yıllarda Türkiye 'de sanaî alanında hıçbır özel ödül yokîu, tek partı dönemıydı ve yal- nız CHP'nın koyduğu bır şur ödülü var- dı Aynı dönemde bütün dünyada sanat, bilım ve edebıyat odullerı ün yapmışlar- dı. Isveç 'te Nobel, ABD'dePulitzer, Sov- yetler 'de Lenin, Fransa da Goncourt ödüllennm sonuçları Türkiye'dede izle- myordu, ama ülkemız bu alanda da geç kalmıştı Cumhuriyet gazetesı bu öncü- lüğü üstlendı, 5 7 yıl önce düzenlenen Yunus Nadı Armağam 'yla sanat ve kül- tür yaşamımızda bır yarışma coşkusu oluşturdu Daha sonrakı yıllarda Türkiye'dede yanşmaların ve ödüllenn sayısı çoğaldı, yırmiyı aştı. Bugün belkı ödül enflasyo- nundan söz açılabılır, eleştırel bir yak- laşımla sakıncaları gündeme getırilebı- lır, ama yıne de kültür, bılım ve sanat konularında yapılan yatırımların çok yararlı olduğu rahatlıkla söylenebılır 57. YIL YUNUS NADİ ÖDÜLLERİ 2003 Zamanla ödüller arasında ayrımlar or- taya çıkar, bır yarışma kurumsallaştık- ça, amacı, nıteliklerı, karakterı belırgın- leşır Bu arada kımı holdınglerın kendı amaçlarına y onelık yarışmalar düzenle- melerı ve ödüller dağıtmaları da bu alanda kaçımlmaz çoğulculuğu yansıtı- yor Kımı bankaların, şırketlerın, tıcarı tekellerın reklam amacıyla düzenledık- lerı varışmaların ödüllerı, parasal açı- dan ne kadar büyük olursa olsun, özü, maddı çerçevenın dışındakı anlamda odaklaşıyor Ödüller, Yunus Nadi Armağam Ya- nşması adıyla aralıksız olarak kırk yılı aşkın bır sûrede düzenh olarak gerçek- leştırıldı, kültür ve sanat hayatımıza amaçlanan katkıları yaptı ve etkılerını duyurdu. Daha önce bır dalda yapılan ödüllendırmenın kapsamı 1990yılından ıtıbaren genışletıldı ve Yunus Nadi Ödülleri adıyla sürmeye başladı Ülkemızın kültür ve sanat yaşamı bü- tün baltalanmalara ve olumsuz yatırım- lara karşın süreklı gelışıyor ve yaygınla- şıyor. Fıkır ve sanat özgürlüklerı Türki- ye de tam değıl, sıyasal iktıdarların bas- kıları hâlâ sürüyor ve çağdaş demokra- tık ortamdan henüz yoksun sayılıyoruz Buna karşın fıkır, sanat, bılım, kültürde çabalar sürüyor Tanhsel gelışım süre- cınde elbette aydınlanma'mn önüne hıçbır guç geçemez Cumhuriyet, çağ- daş uygarlığa gıden yolun fıkır, sanat, kültür, bılım yolu olduğunu kuruluşun- dan berı savunan bır gazete Bu yoldakı çabaları desteklemek ve özendırmekle Yunus Nadi Ödülleri nın ışlevı sürecek 1999 yılında başlamlan ikı anabaş- lık altında dört ödül verılmesı vönte- mı, bu yıl da sürdürülmekte 2003 Yu- nus Nadı Ödülleri Edebiyat Ana Da- U 'nda; öykü, roman, şıir, Görsel Sa- natlar Ana Dalı 'nda karıkatür ola- rak behrlendi Önümüzdekı vıllarda ödül ana dalları ve dallarında gereksınımlere göre deği- şiklıkyapüabılecek. Adaylara başarılar diliyoruz. ÖYKÜ Ödüle 1 Nisan 2002 ile 31 Mart 2003 tarih- leri arasında yayımlanmış bir kitap ya da ya- yına hazır bir 'kitap dosyası'yla aday olu- nabilir. Yayımlanmamış yapıtlann, beyaz dosya kâ- ğıdına makine yazısı ile çift aralıklı yazıl- mış olması gereklidir. Adaylar yapıtlannı al- tı adet olarak göndereceklerdir. Ödül bir yapıta verilir. Seçıci Kurul, ödülü, kitap ve kitap dosyası arasında paylaştıra- bilir. SeçiciKurul: MehmetBaşaran, Vedat Gün- yol, Selim 1leri, TankDıtrsunK., SamiKa- raören. R O M A N Ödüle 1 Nisan 2002 ile 31 Mart 2003 tarih- leri arasında yayımlanmış bir kitap ya da ya- yına hazır bir 'kitap dosyası'yla aday olu- nabilir. Yayımlanmamış yapıtlann, beyaz dosya kâğıdına makine yazısıyla çift aralık- lı yazılmış olması gereklidir. Adaylar yapıt- lannı altı adet olarak göndereceklerdir. Ödül bir yapıta verilir. Seçici Kurul, ödülü, kitap ve kitap dosyası arasında paylaştıra- bilir. Seçici Kurul: Ahmet Cemal, Konur Erîop, Fethi Naci, Prof. Dr. Jale Parla, Adnan Binyazar. S İ j R Ödüle 1 Nisan 2002 ile 31 Mart 2003 tarih- leri arasında yayımlanmış bır kitap ya da ya- yına hazır bir 'kitap dosyası' ile aday olu- nabilir. Yayımlanmamış yapıtlann beyaz dosya kâğıdına makine yazısı ile çift aralık- lı yazılmış olması gereklidir. Adaylar yapıt- lannı altı adet olarak göndereceklerdir. Ödül bir yapıta verilir. Seçici Kurul, ödülü, kitap ve kitap dosyası arasında paylaştırabilir. SeçiciKurul: Ataol Behramoğlu, Prof. Dr. Cevaî Çapan, Muzaffer llhan Erdost, Do- ğan Hızlan, Kemal Ozer. K A R İ K A T Ü R Karikatürlerin boyutu 30x40 cm.'yi geçme- melidir. Her türlü teknik serbesttir. Yanşma- ya en fazla 5 karikatürle katıhnabilir. Seçici Kurul: Semih Balcıoğlu, KamilMa- saracı, Tan Oral, Ferit Öngören, Turhan Sel- çuk. H E R D A L İ Ç İ N C E Ç E R L İ G E N E L K O Ş U L L A R Ödüller, her dalda amatör-profesyonel her- kese açıktır. (Cumhuriyet mensuplan hıçbir dalda ödüle aday olamazlar.) Adaylar ger- çek ad ve adreslerini ve telefon numaralan- nı belirtmek zorundadırlar. Ancak adaylar ad ve adreslerinin saklı tutulmasını isteyebilir- ler. Ödül koşullanna uymayan yapıtlan yanşma dışında rutmak zorundayız. Adaylann ya- pıtlanyla birlikte adlannı ve soyadlarını ar- kasına yazacaklan iki fotoğraflarmı, açık adreslerinin de yer aldığı katılma belgesini ve yaşamöykülerini 15 Nisan 2003 Salı gü- nü saat 17.00'ye kadar 'Cumhuriyet Gaze- tesi Yunus Nadi Ödülleri Cağaloğlu 34334 Istanbul' adresine iadelı taahhütlü olarak postayla ulaştırmalan ya da elden teslim et- meleri gerekmektedir. Yayımlanmış yapıtlann daha önce herhangi bir ödül almamış olması şartı geçerlıdiı Zar- fın ya da paketin üzerine hangi dal ileilgili olduğunun (şiir, roman, öykü vb.) yazılma- sı zorunludur. Ödül dallannda konu sınırlaması yoktur. Ya- pıtlar hiçbir şekilde iade edilmez. Ödü alan ya da herhangi bir şekilde ön elemeden ge- çirilen yapıtlar, genel yayın ılkelerimizdoğ- rultusunda gazetemızde yayımlanabilır. 3dül sonuçları 28 Haziran 2003 günü açıkana- caktır. Ö D Ü L Her dal için: 5.000.000.090 TL. K A T I L M A B E L C E S İ ADIM, SOYADIM. ADRESÎM: TELEFONUM. KAT1LDIĞIM DAL
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear