23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
-12 EYLÛL 2002 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA 17 0.212^12 05 05 Faks: 0.212.512 44Etektrorak posta: deruzsom@cumhıjriyetcofn,tr -Piyasalar tepetaklak olmuş... "Sıyaset sırkınde. ekonomi vıne parende atıvori" Son dakika Marmara Unıversrtesı Ataturk Eğrtim Fakultesı'rtde resim bölumune alınacak oğrencıler ıçın yetenek şınavı yapılryor. Oğrencıler, onceden sınav ıçın başvurusunu yapmış, sınava gırış kartınt almış; kimlığını ve kartını gostenp sınava gırecek. Fakat gıremıyoriar. Çünkü oğrencılerden 50 mılyon lıra sınav harcı ıstenıyor. Sınavın parasız olduğu ılan edılmış, başvuru sırasında para ıstenmemış ama son dakıkada "para" denıyor. Kımı oğrencıler sınava tek başına gelmış. Kımı oğrencılenn velısının yanında bıle o kadar para yok. Sınav heyecanını, para bulma heyecanı bastınyor. Oğrencıler ağlamaklı. Fakulte yonetımı kendı yarattığı sorunun çozumunu de kendısı buluyon yanında parası olmayan oğrencılere 50 mılyon lıralık senet ımzalatıyor. Resım bölumunün değıl, sankı havadan para kazanma bölumunün sınavı yapılryor! S oruyu Prof Dr Erol Manısalı sordu Batı ka- prtahzmınde buyuk şırketlerle ulkenın çıkan ortuşuyor da Turkıye gıbı ulkelerde buyuk 1 şırketler nıye ulke aleyhıne faalıyet gosterır duruma gelıyor7 Prof Dr Manısalı, soruyu bır ornek- le açıkladı "Amerıkan sıgara şırketı hem ulkesınde kazanıyor hem de Vırgınıa tutun uretıcısıne kazandırı- yor Vırgınıa tutun uretıcısı kazanınca Turkıye'dekı tu- tun uretıcısı kaybedıyor" Sonra çantasından bır kıtap çıkarttı, "Yaz boyu Kıb- rıs taydım Bu kıtabı yazmak ıçın gunde 20 saat çalış- tım" dedı Derın Yayınlan'ndan çıkan kıtabı "Dunyada veTurkıye'de Buyuk Sermaye"yı masanın ustune bı- raktı Kıtabın arkasındakı tanıtım yazısından bır pa- ragraf okudum "Soğuk savaş sonrasında kurulmak ıstenen yenı duzende Batı kapıtalızmının ve onun dev şırketlennın ortak çıkarları ortuşmektedır Buna karşılık azgelışmış ulkelerdekı buyuk şırketlenn çoğu, çokuluslu şırketle- Biiyük Sermayere bagımlı hale gelerek ulkelerını de Batı kapıtalızmı- ne tek taraflı bağlamaya başlamışlardır Arjantın'de, Brezılya'da, Turkıye de soğuk savaş sonrası ortaya çı- kan dev ıktısadı knzler ve bu ulkelenn Batı kapıtalız- mıne çokuluslu şırketler vasrtası ıle tek taraflı bağlan- malannın sonucudur Krtap, sıstemın nasıl çalıştığını Turkıye den de ornekler vererek ortaya koymaktadır" Bır ornek Turkıye'nın en buyuk sanayıcısı lastık fabnkasındakı hısselennı Amenkan şırketıne satıyor Aldığı parayı Amenkan lastık şırketının New York Bor- sası ndakı hısse senedıne yatınyor Çokuluslu sermaye, azgelışmış ulkelerde pıyasayı ele geçırmekle kalmıyor, elde ettığı guçle sıyasette de soz sahıbı olmaya başlıyor Erol Manısalı kıtabında yazıyor Turgut Ozal ışadamlannı fiılen yonetıme dahıl et- meye başlamıştır Işadamlan sadece ıç ışlerde değıl, Turkıye'nın dış polıtıkasında da doğrudan doğruya kullanılmaya başlanmışlardır Batı Avrupa ve Kuzey Amenka'da ışadamlarının bu şekılde devrede olduk- lan bılınır ve gorulur Ancak o ulkelerde ışadamlan ge- nellıkle dışandan ıçenye net gelır sağlamanın ve ya- ratmanın vasrtası olarak kullanılırlar Hem kendılen ve şırketlerı kazanır, hem de ulke ekonomısı kazanır Tur- kıye'de o donemlerde bazı ışadamlannın one çıkarak yonetımde etkılı olmaları sonucu Ulke ekonomısının değıl belırlı bır buyuk sermaye çevresının kazandığı- nı gorduk Dolayısıyla bu uygulamalar, belırlı bır çev- reye yarar sağlayan uygulamalar olmuşlardır Makro ıktısadı sonuçlar bu tespıtı doğrulamıştır Hızla buyuyen ıç ve dış borçlar, azalan kamu kay- nakları ve kamu etkınlığı, sosyallığını kaybeden bır devlet yapısı ıle artık buyuk sermaye Turkıye'de yo- netımı fiılen yonlendınr hale gelmıştı" SESSİZ SEDASIZ (!) VECSMAMU Ü&2UMA BEMÜ3/M, veDemeçkn, //, / J Yuksek Yenlım Hatt erdıncutkua yahoo.com Dıkkat edelım abıler Sakat seçım sısterrunın akraba evlıhklen ucube doğurmasın1 Adamına göre seçim ekonomisi Bır yandan hukumet seçım ekono- mısı uygulamıyor Bır yandan da Ta- nm Bakanlığı, tanm arazılenne donum başına doğrudan gelır desteğı ven- yor Tanm Bakanlığı'nda çalışan bır okurumuzyaşlı.dul, kımsesızve5de- kar tarlası olan "Hatıce Teyze"nın oy- kusunu anlatıyor "Hatıce Teyze donum başına para verıleceğını duyunca sevınıyor, hıç yoktan lyıdır dıyerek yola duşuyor Mı- nıbuse bınıp koyden ılçeye gelıyor ll- çeTarım Mudurluğu'ne gıdıyor 5 mıl- yon lıra vererek dosyayı alıyor 'Dos- yayı tamamla bıze getır" dıyorlar Ha- tıce Teyze dosyadakı belgeler ıçın muhtara gıdıyor, muhtar 5 mılyon lıra alıyor ve ıstenen belgeyı onaylıyor Tey- ze, Nufus Mudurluğu'ne gıdıyor 5 mıl- yon lıra faks parası venp nufus kayıt orneğı alıyor Vergı Daıre- sı'ne gıdıyor, vergı kımlık numarası alı- yor Tapuya gıdıyor tapu fotokopısını onaylatıyor Zıraat Odası na gıdıyor, 8 mılyon lıra uyelıkaıdatıoduyor Arzu- halcı 5 mılyon yazma parası alıyor Tey- ze aynca 2 mılyon lıra fotokopı parası venyor, yol parası 10 mılyon lırayı bu- luyor Hatıce Teyze'nın masrafı 40 mılyon lırayı aşıyor Hatıce Teyze, dosyasın- da bır aksılık çıkmazsa 60 mılyon 750 bın lıra doğrudan gelır desteğı alacak " Doğrudan gelır desteğınde ust lımıt 500 dekar 500 dekar arazısı olan "Hasan Ağa" ıse 6 mılyar 750 mılyon lıra alıyor Hukumet seçım ekonomı- sını adamına gore uyguluyor 1 55'inci Yılmda Hindistan Prof. Dr. TURKKAY\ \TAÖV "Hindistan dunyanın en ge- nış demokrasısıdır" ınancı yay- gındır Gerçekten, Hıntdemok- rasısı sureklı ve ıçerıklı, aksa- mayan seçımlerı ozgur ve adıl, merkez ve federe devlet yone- tımı oyla seçılır, halkın sıyasal katılımı Amenka'dakınden yuk- sek, soz, basın ve toplanma ozgurluğu yalnız anayasada değıl, uygulamada da var Bu- raya ozgu demokratık ortamın ozellıklen şoyle ozetlenebılır 1 28 federe devlet Hınt ya- şamında gıderek daha fazla rol oynuyor Federal sıstem, bu çeşıtlılığe karşın, genelde ba- nşçı ortamı koruyabılmıştır So- nuçta, federe devletler varlıkla- rını sıyasal ve ekonomık yon- den yeterınce duyurabılıyor, kendılerıne uygun tercıhlen da- ha kolay uygulayabılıyorlar Bu federe devletlerın her bırı ba- ğımsız olsaydı, bırtakım surtuş- melerden oturu aralarında sa- vaş bıle çıkabılırdı örneğın en buyuk Uttar Pradeş Almanya ıle Fransa'nın ıkı katıdır Kama- taka ve Tamıl Nadu, Knşna Nehrı anlaşmazlığı yuzunden çatışabılırierdı Keşmırolayının kanıtladığı gıbı Assam ve Pen- cap ıçındekı bazı gerılımler he- leyabancı devletlerın kanşma- larıyla buyuk boyutlara tırma- nabılırdı 2 Partı sıstemı değışıklığe uğradı Hınt Ulusal Kongre- sı nın donemı sona erdı Bu partı yıne buyuk sıyasal kuru- luşlardan bırı ama artık çok- partılı sıstem ıçınde bıryerı var, o kadar Koalısyonların ılk adı- mı Janata Partısı'yle başlamış- tı 1999 seçımlerıyle ışbaşına gelen bugunku Başbakan A. B. Vajpayee de bır koalısyon yo- netıyor Artık one çıkan yerel partılerın oyları yuzde 27, ıs- kemlelerı yuzde 29 Cumhur- başkanına bazı federe devlet hukumetlerını feshetme yetkı- s veren anayasa maddesı 356 bundan boyle ışlemez durum- ca 3 Tek bır partının Lok Sab- ha'dakı çoğunluğuna dayanan gjçlu merkezı hukumetlen ye- mı yerel sıyasetten kulağını ayırmayan koalısyonlara bırak- t 1947-89 arası yalnız beş başbakan vardı 1990 dan bu >ana, koalısyonların başına al- tncısı geldı Ama Rao yonetı- nı beş yıl (1991-96) ıktıdarda kaldı, yanı, ABD başkanlık do- remınden daha uzun Bugun- KJ Vajpayee hâlâ ıktıdarda Koalısyonlar aşırılıkları da Trpuledı örneğın "Hındutva" -iındu mıllıyetçılığı) ıle yola çı- «an Vajpayee nın partısı kendı- n merkeze çekmek zorunda <aldı Koalısyonlar sayesınde Tamıl Nadu nun eskı çurumuş aşbakanı J. Jarayanı dızgın- «ndı Yine koalısyonlar ıççatış- ma ve etnık temızleme olasılık- annın onunu kestıler 4 Hındıstan'ın tumune "pa- 2T ekonomısı" egemen oidu jevletçılık sayesınde onemlı açude endustrıleşmış olan bu jkede, ışten çıkarmaya konan 3nırlar, sendıka uyelerını mem- nun ederken uretımı de duşur- muştu Ilk yıllarda tanm gelır- len vergılendırılmıyordu Buyuk çıftçı bıle gubre elektnk ve su- ya para odememeye alışmıştı Bu uygulamalar federal butçe- yı ıflasın eşığıne getırdı 1991 olayları geçmışten kopuşu ko- laylaştırdı O kadar kı Ben- gal de komunıst yonetımın es- kı başkarnJ. JJasu bıle yaban- cı yatırımcı avma çıktı Devtetın artık dev barajlar ve çelık fab- rıkaları gıbı mega-tasanmlarla ılgısı yok Buna karşın, son on yıldır Hınt ekonomısı yılda yuz- de 6 buyuyor 5 Ancak, merkezı yonetım ortadan kalkmadı Şımdı doğ- rudan mudahale yok yenne bır çeşıt duzenleme var Yalnız, merkez kuruluşları arasındakı denge de farklı Kabıne ve Meclıs ın geleneksel mudaha- lelerı azalırken yıne merkezde başka kurumlann ağırlığı artı- yor örneğın S.D. Şarma ve K. R. Narayanan gıbı son cum- hurbaşkanları yetkılerını de- mokrasıyı şeffaflaştırmak ıçın kullandılar YucemahkemeTac Mahal ı ve Ganj Nehn nı, çev- reyı kırleten 400 kuruluşa karşı korumasını bılmış seçım ko- mısyonu ozgur ve adıl oyun bekçısı olmuştur Özellıkle yar- gıç V. R. Knşna ve P. N. Bhag- watı oy hakkından mahrum kabıle halkı baskı altında ka- dın, konutsuz yurttaş, somuru- len ışçı ve genelde guçsuzlerın yanında yer aldılar Seçım ko- mısyonundan T. N. Sexan gı- bılerı de şıddet çurume ve mafya eylemlerıne karşı etkılı onlemlerın oncusuyduler 6 Sıyasal guç soylu koken- lılerden aşağı sınıflara doğru ınıyor D. Govvda ve I. K. Guj- ral'ın kabınelerınde neredeyse hıç soylu yoktu Bu hareketlılık Hınt rejımıne artan olçude ıstık- rar ve meşruluk kazandınyor 7 Merkezde "Hınducu" b\\\- nen ıktıdar zamanla ılımlı oldu BabnMescrt'ınyıkılmasına ko- munculuğun ılk ışaretı yenne pışmanlıkla kanşık son gosterı demek daha doğrudur Bu yık- ma olayında, "Hındu kuşağı" dıye bılınen Uttar Pradeş'te ırk- çı partı oy bıle yıtırdı Ama sup- rulmedı de Ilımlı çızgıyı aramak zorunda kaJdı Vajpayee Bab- n Mescıt'ın yerınde bır Hındu tapınağının yukseleceğı sozu- nu seçım konuşmalarında ağ- zına almadı Bu durumda aşı- n kuruluşlar Muslumanlar yen- ne çok kuçuk Hırıstıyan ve Sıh hedeflenne saldırmakla yetını- yor Vajpayee den sonra ne ola- cak'' Başbakanın sağlığı lyı de- ğıl Yerıne geçecek bın henuz gorunmuyor Sonya Gandhı deneyımsızveltalyanasıllı An- cak İHınt demokrasısı 55 yıldır ıstıkrarlı ve değışen koşullara uyumlu olduğunu kanıtladı Sı- yaset tabana ınerken koalıs- yonlar sureklı olabıleceklerını gosterdı Seçmenden oy ıste- yenler, daha da aşağıya ınmek ve laık olmak zorunda Özetle kendı toprağında koklenmışe benzeyen Hınt demokrasısı başanlıdır KÎM KİME DUM DUMA BEHIÇAK \ behıcakfa turk.net HARBt SEMİH POROY semihporoy@yahoo.com BULUT BEBEK MRAYÇIFTÇİ bulutbebek(a hotmail.com , böyle mı dedık?/ TARİHTE BUGÜN MUMTAZARIKAN UEylül Mussottm "mn fo*ç"'i(<iığı uçok Sron S*est> Ottt GRANSASSO 0PBRASY0NU! BEAtlTV AtUSSOUMt MM,. _ TAgA&NO4N KUgmg/U>tG/W/ AÇ/AX4M/fTT.fS4S'rS MUTTEFIKLE/&N StCıL!*4 'YA YAP77lZLAei ÇIKAC- AAAOAN SOHBA, ITHLyAN FAŞtST*UjeUUI,MU£- SOUNI 'YE CEPHS ALMIÇ, K&V. DA, Goeetf'N- PEN ÇBKIUP TUTVKIANMASINA KARA& Ye&VŞT MUSSOLMf, ROMA'UrH tOJZSY/UD£K/ Ag£Ü2Zt OAĞIAZÎHDA BULUMAM GRANSASSO ADLI OTEL- pe GözeriM AurrNPA TtmıuıRK£ OUUN kUlSrTA&tLMASlHt IST£MtŞTI. •mn SOUISA, Kuzer ITAUH'OA *cjuMHU&YErçi mÇfST"BtB DEVLETICIUZAN MUSSOUA//, MA- Ztl£g'/A/ KUKLASt AAu&otim, H U Sosval Hızmetler \ uksek Okulu lısans dıplomamı yıtırdım Geçersızdır \il \İRE ARZL İÇ4G4SIOĞLL H U Sob>al Hızmetler \ uksek Okulu lısans dıplomamı vıtırdım Geçersızdır ZAFER ÇOB4 V tstanbul Unrversıtesı Cerrahpaşa Tıp Fakultesı'nden aldığım 8365 No'lu tıp dıplomamı kaybettım, hukumsuzdur Dr HASAb HAYRİİNKAY4 KAYIP Şışlı Meslek Lısesf nden aldığım dıplomayi kaybettım Hukumsuzdur ÛZKA OZGÜL H U oğrencı kımlığımı yıtırdım Geçersızdır ÖZGUR VURAT YILDIZ DÜZ ÇİZGİ UMÎT ZİLELt Yurtsevep Sol (B) Ulus devlet ne demek"? Batı gozluğu ıle bakarsak, feodalızm ve kılıse ege- menlığının yıkılması, aydınlanma ve ardından burjuva onderlığınde Fransız Devnmı nın yapılması ulusu ve dolayısıyla ulus devletı ortaya çıkardı Batı'da bu bu- yuk donuşumun motor gucu ıse mıllıyetçılıktı Doğası gereğı ılencıydı, çunku feodalızmden daha ılerı bırdu- zene yanı kapıtalızme geçışı, aynı zamanda teokrası- den cumhunyete kuldan yurttaşa, ummetten mıllete geçışı temsıl edıyordu - Tum bunlar doğru, ama Batı ıçın doğru1 Pekı, Avrupa'nın dışında kalan dunyanın tanhı nere- de? l Doğan Avcıoğlu, mıllıyetçılığın doğuşunu anla- tırken aynen şoyle dıyor - 18. yuzyıldan sonra dunya egemenhğıne yö- nelen Avrupa ıçın, "Dunya Tanhı" Batı Avrupa ta- nhı dıye anlaşılır. Avrupa uluslan, tanhsel uluslar- dır, ötekıler "tanhsız uluslar"dır Engels bıle, bazı yazılannda, Hegel'/n etkısryle "tanhsel uluslar"ın yanı sıra, gencı ve yok olmaya mahkûm "tanhsu uluslar" ıle barbar uluslardan soz eder... Halıkarnas Balıkçısı da bır yazısında jılet gıbı kes- kın bır alaycılıkla "Evren ne ıçın yaratıldı sorusuna, Batılılar, Batı uygariığını yaratmak ıçın karsılığmı venrfer" dıyor Aynı sorudan yola çıkalım, tanhlen bınlerce yılı kap- sayan Çın, Iran Hınt, Afgan, Turk, Arap uygarlıklannı nereye koyacağız? Arrienka kıtasına bakalım Inka, Maya ve Aztek ımparatorluklannı ne yapacağız'? Tartışma çok uzun, ancak şunu belırtmek gerek, uy- garlık tanhı ve uluslaşma surecı yalnızca Batılının an- lattığı ve empoze ettığı gıbı değıl, koskoca bır dunya uygarlık tanhı var Aynca Batılılann aydınlanma ve ulus- laşma sureçlennın yanında atbaşı gıden bır acı sureç daha var ne yazık kı - Sömürgeleştırme sûrecı!.. • • • Somurgecılığın ılk aşaması, bır yağma ve yok etme donemıydı Ustun "beyaz adam" muthış bır saldınyla dunya uy- garlıklannı talan ettı ve ortadan kaldırdı Bu donem hem zengınlıklenn Avrupa'ya akarak sermaye bınkımı- ne donuştuğu, hem de Batı'nın sıyası anlamda dunya egemenlığını ele geçırmeye başladığı donemdı 20 yuzyıl başlan ıse kaprtalızmın emperyalızm aşa- masına enştığı donemdı Doğal olarak paylaşım kâv- galannın da yuzyılıydı Ikıncı somurgecılık donemı on- celıkle emperyalıstlenn kendı aralannda hesaplaşma- sını da berabennde getırdı Bu aynı zamanda Batılı u- lus devletlerın gencı karaktere burunduğu, faşızm ve Nazızm gıbı en ırkçı yonetım şekıllennın mıllıyetçılık adı altında alkışlandığı donem olarak tanhe geçtı Ama aynı sureçte, Batı emperyalızmıne karşı mıllı kurtuluş savaşlan da başlamıştı Ilk ornek ıse Musta- fa Kemal'ın onderiığındekı Ulusal Kurtuluş Savaşı'ydı Doğu dan Batı'ya tum mazlum uluslar bu ornekle bır- lıkte, "emperyalızmın de yenılebıleceğını" gordu ve ulusal kurtuluş savaşlan art arda patladı Aslında Batı'nın kendı dışında tum uygarlıklan yok ederek bır yere varamayacağını ılk goren Amenka ve onun meşhur başkanı Witson'du O tanhlerden baş- layarak yenı somurge polıtıkalan devreye sokuldu Ar- tık ezılen uluslann kulturlenne vanncaya dek yok etme polrtıkasının yennı her etnık kımlığe ozgurluk, ozerklık, hatta devlet kurma hakkının tanınması polrtıkası aldı 1 Çokakiıcayâı, ABD trıgtielenn "bol v»yöo*ttijt6* lıtıkasını çağın gereklerıne gore bıçımlendırmış, tam uluslaşma aşamasındakı dunyanın onune koyuver- mıştı' VVılson unlu "uluslann kendı kadennı tayın hakkı" prensıbını ortaya koyduğunda Batı uluslaşma surecını tamamlamıştı Şımdı yapılması gereken, dığer ulkelenn guçlu bır uluslaşma yoluna gırmelennı onle- mektı 1 • • • Yenı somurgecılığın ABD onderlığınde ve olanca ağırlığıyla gundeme sokulması ancak ıkıncı Dunya Sa- vaşı sonrasında mumkun olabıldı Emperyalıstler artık doğrudan sömürgeleştırme, açıkça asken guç kulla- narak ışgal etme modasının geçtığını goruyorlardı Ar- tık moda, halklann ozgurluğunu savunmaktı' Ikıncı Dunya Savaşı sonrası somurgelere ulufe dağıtır gıbı sı- yası bağımsızlık dağıtıldığı donemdı Ama ıkı şartla - Isbıhıkçı yönetımler ve ekonomık bağımlılık!.. 20 yuzyılın ıkıncı yansı bu şartlara uymayanlann en ağır şekılde cezalandırıldığı harfiyen uyanlann ıse ko- leleştığı donem olarak tanhe geçtı Emperyalızm bu polıtıkasını başanyla uygulayabılmek ıçın her ulkede dı- rektıflennı uygulayan somurgeleşmenın yolunu açan sağcı, lıberal ya da ışbırlıkçı sol akımlar yarattı Bunlar ulkenın yonetımınde sırasıyla yer aldılar; majestelen- nın ıktıdan ve majestelennın muhalefetı olarak! Tabıı, somurgecı anlayış kaçınılmaz olarak karşıtını da yarattı, emperyalızm tarafından yutulmanın ancak ulus devletı ayakta tutmak ve gelıştırmekle onlenebı- leceğını goren ulusal sol - Yanı yurtsever sol1 Daha kureselleşmeye gelemedık Devam edece- E-posta: umıtzılelı(3 ttnetnet.tr B U L M A C A SEDAT YAŞAYAN 1 2 3 4 5 6 7 8SOLIHN SAĞ\ 1/ Orta ve Gu- .. ney Anadolu'ya ozgu uzunhava 2 tum Kenarsu- ^ su. 2/ En kuçuk ızcı kuruluşu Almanca-Yahu- dıce kırması dıl 3/Taban Ostu kapalı olarak anlatma 4/Ha- bercı Konut 5/ Ko> muhtan 9 yardımcısı Gumuşun sungesı 6/ Bır nota ' Kırpıkler — -, kaşlar kalem Bu sı- 2 nemı deler gıder" (Aşık 3 Veysel) Eskı Mısır'da guneş tannsı II Ergen- lıksıvnlcesı Kıraya\e- nlerek gelır getıren mulk 8/AtlasOkyanu- su'ndabıradadevletı 9/ ö Her turlu aygıt ve gere- 9 cuı mıkroplannı kırmak ıçın kullanılan basınçh buhar ka- zanı YUKARIDAN AŞ\ĞIYA: 1/ Turk halk muzığmde kullanılan dokuz tellı bır saz Telefon sözu 11 Dıkılıtaş 3/ Adı hemen akla gelmeyen ufak v e değersız şeyler ıçın kullanılan sozcuk 4/ "Olum- dur yaşanan tek başına Aşk - kışılıktır" (Ataol Behra- moğlu) Guç, kudret 5/ Eskı dılde goz Romanya'nın plaka ışaretı Yabancı 6/Ilgıekı Gûzel çıçeklı bır sûs bıtkısı 7/Yeteneğı \e saygınlığıvla unJu kadın şarkıcılar ıçın kullanılan sozcuk Şarap mahzeru 8/ Gumuş Çember uzunluğunun dort yuzde bınne eşıt çember ya- yıbınmı 9/Bırılımız Doğu Anadolu'da bır ırmak
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear