Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
24TEMMUZgOOg ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYF
HABERLER
F Tipi cczaevlerinde kalan tutuklu ve hükümlülerde paranoya ve şizofreni hızla yayılmaya başladı
TecritdramındayeniperdeTURGUT
F tipi cezaevleri yillardır ülke gün-
demındekı yerini koruyor. Tecrit uy-
g^ılamaJan nedeniyle başlatıları ve hâ-
lâ sürdürülen ölüm onıcu eylemi can
alıp sakat bırakırken F tipi cezaevle-
rinde yeni bir sorun dalıa kendmi hıs-
setriımeye başladı. /Vvukatlar, müvek-
killennın hücre sistemi nedeniyle psı-
kolojileruıın bozulduğunu, paranoya
ve şizofreni gdbi rarıatsızlıklann hız-
la yayıldığını Öne sûLTÜyorlar.
türkıyede tam 6 tane Fripiceza-
evi bulunuyor. Edim«, Tekirdağ. Bo-
lu. Kocaeli Kandıra. .Ankara Sıncan ve
îzırıir Kjnklar F tipi cezaevlerinde
tam 2 bin 208 kişi kapasiteli üç ve tek
kişilik odalar «hücreler) yeralıyor. F
tipi cezaevlerinin inşası hâlâ sürerken
diğertip cezaevlerinde de koğuş sıs-
Başhekimlik \ apügı
70. Yıl İstanbul Fizik
Tedaavî ve
Rehabilitasyon
Hastanesi'ndeki
görevinden bakanbğın
kadrolaşma
uygulaıraalan
nedeniyle istafa «dten
Doç Dr. Hürriyet
Yılmaz, peh çok
kurumda benzer
sonınJar yaşandığjau
betiriiyor. Sağlık
Bakanlığı'na tepki
olarak çok sevdiği
kamu göreviıtden
avnlmak zorunda
kaldığını beHrten
Yıbnaz'ı en çok ii^en
oJay ise kendisi
nedeniyle 6 çabşma
arkadaşınuı sürgüne
gönderümesL
• F tipi cezaevlerindeki tecrit uygulamalan nedeniyle başlatılan ve hâlâ sürdürülen ölüm
orucu eylemi can alıp sakat bırakırken F tipi cezaevlerinde yeni bir sorun daha kendmi
hissettirmeye başladı. Avukatlar, müvekkillerinin hücre sistemi nedeniyle psikolojilerinin
bozulduğunu, paranoya ve şizofreni gibi rahatsızlıklann hızla yayıldığını öne sürüyorlar.
teminden hücre sistemine geçiliyor.
Tecrit koşullannda yaşamanın zor-
luklannı dılegetiren tutuklu ve hüküm-
lüler.Tek başınasuıız. Gördüğünüz
çehne sizin çehreniz, duyduğunuz ses
sizinsesiniz.Zamanla kendisesinize >a-
bancılaşırsııuz. Konuştukça sanki siz
değil başkası konuşur, siz de kendi se-
sinizi djnlersiniz" diye konuşuyor.
Personel de dertli
Adının açıklanmasını istemeyen bir
cezaevi personeli ise şunJarı söylü-
yor: "Tecritten bizJer de yakınıyonız.
Gün bovu kameralaıia izienivoruz.
ArkadaşımtzJa dahi konuşmakvasak.
Yan yana durup sohbet etseniz ıryan
geliyor. F tipi cezaevleri kent dışında
bulunuyor. Cezaevlerinin bahçesine
lojnıan yapıhyor. Yalonda ailelerimiz-
Je birlikte bizier de hapsedileceğizr
Türk Tabipleri Birlıği'nin (TTB)
raporuna göre hücre sistemi, "F tipi
projesi en tetnel insani değerleri" yok
sayıyor. Bilım adamlannın, "Hastanm
bağımsız bir yaşam sürmesi çok zor-
laşır" diye tanırnladıklan F tipi ceza-
evleri ve hücrelerde kalan hasta ve sa-
kat tutuklu ve hükümlülerden bazıla-
n şunlar: Ali Yalçın, Nevzat Kalaycı,
Aziz Doğan, I urgut Köklü, GüJdede
Çeven, Feva Saygıh, Bekir Ştmşek ve
HaydarCeylan.
Avukat CökseJAsJan. F tipi cezaev-
lerinde müvekkilleri bulunanavukat-
lann. rutuklu ve hükümlülerin, psiko-
lojilerinin bozulduğu yönünde ortak
birgözlemleri olduğunu vurgulayarak
"Tecrit koşullan henüz bir buçuk yıl-
thr uvguJamada.5\«ya 1Oyılsonra ne-
lerolacagjnıkestimıekzordcgiL Fizik-
seJ hastahklar ve psikoJojik rahatsız-
hklar daha da artacak" dedi.
HalJan Hukuk Biirosu avukatlann-
dan BehiçAşçı ıse bazı müvekkilleri-
Partizanca uygulamalara tepki olarak ilanla istifa eden Doç. Dr. Hürriyet Yılmaz:
Siyasiler kamudan eKnî çeksin
SAAPETl'SLÜ
70. Yıl fstanbul Fızık Tedavi ve
Rehabilitasyon Eğıtim ve Araştırma
Hastanesi'nde 10 yıldır başhekım
olarak görev yapan Doç. Dr. Hürri-
yetYıbnaz. istifasının nedeninin Sağ-
İık Bakanlığı 'nın kamu kuruluşla-
nndaki "partizanca örgütJeıunesT
olduğunu belirttı. Yılmaz. gazetele-
re verdiğı ilanda bakanJığı partizan-
lık yapmakJa suçlamış ve istifasını
açıkiamıştı.
Birdönem iJ sağhk mü'dürlüğu gö-
revinde de bulunan Yılmaz"ın bu
denli tepki göstererek, çok sev dığı ka-
mu görevinden istifa etmesine ne-
den olan uygulamalar, birçok kamu
kuruluşu çalışanının ortak sorunu.
En çok kendisi hedef durumunday-
ken 6 arkadaşmın sürgün edilmesi-
ne üzülen Yılmaz, konuyla ilgili so-
rulanmızı yarutladı:
- Sizi istifaya götüren süreçte neler
yaşadınız?
YILMAZ: Hastanenin içişlenne
müdahale son ikı yıl içinde arttı. Per-
sonel atamalan, satınalma, yapıla-
cak işlere hep kanşılıyordu. Sağlık
Müdürlüğü"nün doğru olmayan mü-
dahaleleri kadarzaman zaman birta-
aylarda ise sendikal sorunlar çıktı.
Hastanede iki tane örgütlü sendika \ar.
SES ve Türk Sağlık-Sen. Türk Sağ-
lık-Sen üyeleri. vaatlerde bulundu.
Gerçekten de bu sendikanm üyele-
rinın işleri daha kolay halledilmeye
başlandı.
Sağlık Bakanlığı'na adresi belli
• Doç. Dr. Hürriyet Yılmaz: 10 yıldır yöneticilik yapıyorum.
Belki bu dönemde ibre biraz daha arttı ama sorunlar aynı.
Baştakiler, bu kuruluşlan kendilerinin gibi göriiyor.
kım kartlan ve kimliklen taşıyan ki-
şilerin müdahalesi de oluyordu. Her
gelen siyasi parti bu kurumları
kendeninmiş gibi algılıyor. Bir süre
sonra bazı çevreler benim için "De-
dflderimizi yapmıyor,neden kaJsm?"
demeye başladı. Sağlık BakanTndan
bekledikleri desteği ise çalışmala-
nm beğenildiği için bulamadılar. Son
olmayan şikâyet dilekçeleri gönde-
rilmeye başlandı. Hastanede incele-
me başlatan müfettiş (Afi Özavdın)
ise benim gösterdiğim belgeleri gör-
mezden gelerek bazı kışilerin sözie-
rini kanıt kabul etti. Son olarak ben
hedef olmama karşın 6 arkadaşımın
gereksiz yere Hakkâri. Şırnak, Gü-
müşhane ve Iğdır gibi değişik illere
sürgün edilmesi bardağı taşırdı.
-ŞişK EtfaJHastanesi'ndegörevlen-
diriJdini/- Buradaki göre\inizden de
mi istifa ettiniz?
- Şişli ıie ilgilı bir tebliğ almadım.
Olayı Sağlık Bakanlığı "nrn açıkla-
malanyla öğrendim. Ben başhekim-
likle birlikte kamu göre\inden de ay-
nldım. Artık de\ let memuru değilim.
- Baskılar bu dönemdemi başladı?
-Hayır. 10 yıldır yöneticilik yapı-
yorum. Bu süre içinde 8 ay il sağlık
müdürü olarak görev yaptım. Belki
bu dönemde ibre biraz daha arttı ama
sorunlaraynı. Baştakiler, bu kuruluş-
lan kendilerinin gibi görüyor.
- Olaydan sonra Sağhk Bakanh-
ğj'nın tepkisi oldu mu?
- Beni aramadılar. Sadece II Sağ-
lık Müdürü aradı. Ancak bu olaylar
sırasında kendısını çok aradığun haJ-
de ulaşamamışnm. Buyüzden ben de
onun telefonuna çıkmadun.
nin kendisine. "Ben örgütün önemfi
adammm. Bütün biIgiJerbende.Ölüm
onıeu bittt bana neden haber vermi-
yorsunuz. \oksa sizpoiisajanımKonz?"
ve "Cl\ve\IİTbeyTiime düzenkdik-
leri bir operasyonla çip yerleştirdiler
ve neden süreldibenidenetliyorlar'' gi-
bi sorular sorduğunu belirtiyor.
^Tecrit arabalarf
Halkın Hukuk Bürosu a\ukatlan. tu-
tuklu ve hükümlülenn. mahkeme ve
hastane gidiş-gelişlennde kullandık-
lan kapalı araçlann içine de hücreler
yapıJdığını belirriyorlar. Tecritin ceza-
evinin dışında da sürdürüldüğünü ifa-
de eden avukatlar. aynı davadan yar-
gılanan turukJulann görüşmesinın en-
gellendığini vurguluyorlar.
Türk Tabipleri Birliğı'nin cezaev-
leri raporunda. F tipi projenın. 'İnsa-
nın sağlığını koruyup geüştirme-
si" ilkesini yok saydığı belirtili-
yor. Raporda, projeyle birlikte ki-
şinin yalnızlaştınlması, kimJiksiz-
leştirilmesi, bedenirun ve belleği-
nin esir alınmasının hedeflendiği
öne süriilüyor. Insan haklan savu-
nuculan tarafindan "beyazölüm''
diye isimlendirilen tecrit hücrele-
ri. Amerika \e Kanada'da "sessiz
hücre" veya "sessiz odalar", Al-
manya'da ise "ölüm bölümleri"
j adıru alıyor. Siyasi Tutsaklarla Da-
yanışma Örgiitü (Libertad), Al-
manya'da tecrit hücrelerinde her
rürlü hastalığa yakalanmanın ko-
lay olduğunu ve tek kişilik odalar-
da sağlıklı kalma süresini 6 ay ola-
rak açıklıyor. Bilim adamlan, tec-
rit ve izolasyon uygulamalannın,
âdet kesilmesi, erken menopoz.
verem, bağışıklık sisteminde geri-
leme. kas ve ekJem rahatsızlıklan
gibi sağlık sorunlannı da berabe-
rinde getirdiğini açıklıyor.
Tecrit öldürdiT
Kandrra F Tıpı Cezaevi'nde tek
kişilik hücrede kalan Volkan Ağır-
man (25) adlı tutuklu kendini asa-
rak intihar etti. Baba Niyaa Agjr-
; man, oğlunun tecrit nedeniylepsi-
| kolojik sorunlar yaşadığını ve sü-
rekli asabi olduğunu belirterek
"Volkan bana 'Burada geçen her
gün bir ömre bedel' drvordu. Ben
onlara oğlumu venfim, onlarbana
<• ölüsünü v erdiler" diye konuşuyor.
Ölüm orucu suruyor
F tipi cezaevleri ve tecrite karşı
yakJaşık iki yıldır sürdürülen ölüm
orucu eyleminde. Hayata Dönüş
ve Küçükarmutlu operasyonlan ile
birlikte 91 kişi yaşamını yitirdi.
Toplam 392 kişi sağlıklannın bo-
zuunası üzerine tahliye edildı ve-
ya cezalan affedildi.
CMUK"un 99. maddesine göre
293 hükümfü 6 aylık süreyle ser-
best kalırken, tutuJdu olarak yargı-
lanan 80 kişi de mahkemelerce tah-
liye edildi. Cumhurbaşkanı Ahmet
Necdet Sezer ise 19 kişiyi affetti.
TÎHV Tedavı Merkezi'ne ise Wer-
nicke-KorsakofF'a yakalanan tam
482 kişi başvıırdu. Şu an cezaev-
lerinde 34 kişi ölüm orucunu. 5 ki-
şi ise süresiz açlık grevini sürdü-
rüyor. Ölüm orucu eylemcılerinden
24'ü hastanelerde tutuluvor.
DUZYAZI
ORHAN BİRGİT
SansürKalkmışmışda..
Gençlik yıllanmda, bayağı inanırdım her 24 Tem-
muz gününün basında sansürün kalkmasının yıldö-
nümü oluşuna. Bu yüzden de, Türkiye Gazeteciler
Cemiyeti'nin düzenlediği "Gazeteciler Bayramı" tö-
renlerine ilk katılanlardan olurdum. Daha kıdemli
meslektaşlarımız, 1908 te Meşartiyet'in ilanı ile ba-
sından sansürün kaldırılışın/n öyküsünü anlatan ko-
nuşmalar yaparlardı o törenlerde.
Birkaç yıldır, o tür geleneksel tören konuşmaJarı-
nın yerini, basının sadece siyasal iktidarın değil, ken-
di kend/sinin de sansürü altında olduğunu gözler
önüne seren açık/amalar alıyor. Bu akşam, Başka-
nımız Orhan Erinç neler söyleyecek bilmiyorum
ama, Türkiye Barolar Birliği yayımladığı bir bildrri ile,
yürürlüktekı 150'den fazla yasa maddes/nde, san-
sürün ne kadar çok yoğunlaştığını gözler önüne ser-
di.!
Siyasal iktidarlann bir türlü vazgeçemediği o
150'den fazla maddeyi birer utanç belgesi olarak bel-
leyerek, medyamızın kendi keyfine göre uyguladığı
sansürlere hiç mi değinmeyeceğiz?
örnek mi istersiniz?
Bazı çevrelerin ve yine basınımızın azımsanmaya-
cak bir bölümünün "umudu" Yeni Türkiye Partisi'nin
kimlıği üstünde, bazı şeyleri görmek ve göstermek-
ten kaçınmak için sarf edilen çabadan her halde ha-
berli olmalıyız. O umudun kaynağı bazı çevreler ve
basınımız, Yeni Türkiye Partisi'ni oluşturan milletve-
killerimizi, vatanı kurtarmaya and içerek eski parti-
lerinden ayrılmış kahramanlar gibi göstermek için.
adam akıllı çaba sarf ediyorlar.
Birkaç gün önce. bu kahramanlardan bazılanndan
tatlı anektodlarnakletmiştim. Yeni Türkiye Partisi'nin
kuruluş tarihini yazacaklar için. elbette bir hazine
değerindekı o anektodlara önceki günkü "Akşam"
gazetesinde yenileri ekleniyordu.
Vebali, DSP Genel Merkez/'nin yetkililerinin boy-
nuna. Ama, adı geçen kahraman millervekillerimizin
de, haklarında ileri sürülen ıddiaları yalanlamadıkla-
rının altını çizerek kendi köşemde özetlemeliyim.
Bu yenilikçi siyasetçilerimiz, Cem-Özkan-Derviş
biriikteliği başladığı günlerde Bülent Ecevit'in ça-
lışma ofisine giden, ya da çağrılanlardan bir kesiti.
Kendileri ile görüşenler, söylediklerini not etmişler ve
önceki gün bu notları da Akşam muhabirine açıkla-
mışlar. Aralarında birisi Rahşan Ecevit'in elini üç
kez öperek "Bana, eşime ve çocuklanma şerefver-
diniz. Vekil yaptınız" diyen Hadi Dilekçi Ötekisi,
Sayın Bülent Ecevit'e kim laf ederse cevabını vere-
lim önerisi ile yetinmeyerek "Vurulması gerekiyorsa
vuralım" diye kaba kuvvetten yana vaziyet alan Tah-
sin Boray Baycık. Birüçüncüsü, "Birsınavdan ge-
çiyoruz. Hepimizin tek yumruk olması gerekiyor.
Bundan rahatsız olacak varsa gitsin" diyen, sonra
da kendi çağrısına öncelikle uyan Tarık Cengiz.
Başbakanı baba, eşinı de anası olarak isimlendiren
Zeki Eker. Hüsamettin Özkan ın partiyi yıpratıcı ış-
leryaptığını ileri süren Sancar Sayın...
Demokratik Sol bir parti
Ismail Cem'in, yeni oluşumun sosyai demokrat
bir parti olacağını bildiren sözlerini eleştirerek, bü-
tün bir toplumu kucaklamaları öğüdünü veren ya-
zararkadaşlanmız, nedense, Yeni Türkiye Partisi'nin
programında "Türkiye"nin tüm değerlerini demok-
ratik solun ekseninde çağdaş çoğunluk iktidarına
dönüştürme amacını görmezden gelmektedir.
O "demokratik soi" sözcüğü programa rastlantı
sonucu mu girdi? Yoksa yeni genel başkana rağmen,
prgram çalışmaları sıras/nda kimi milletvekillerinin
ısrarlı dayatmaları, lidere ve onu öğütleyen çevrele-
re geri adım attıracak kadar önemli miydi? Gazete-
lerimizin önemli bir bölümü, bunu da sansür etmek-
ten nedense vazgeçmedi.
Ve tabii, koskoca bir sansür de, Hüsamettin Öz-
kan'ın, önce YTP'ye kurucu olmaktan vazgeçmek is-
temesi, daha sonra genel başkan yardımcılığı göre-
vıni üstlenmek için Derviş'in ABD den dönerek kol-
ları sıvamasına erteleme ısrarı üstünde dolaştırıldı.
Hele, bu oluşumun gerçek lideri gibi ortaya ç/kartı-
lan, daha sonra Cem'in ismi açıklanınca ikinci adam-
lığa çekilen Özkan gibi bir deneyimli politikacının, par-
tisinin kuruluş aşamasında yol arkadaşlarına allaha-
ısmarladık bile demeden Izmir'e tatile gitmesinin ar-
dında hiçbir şey yatm/yor mu?
"Evetyatmıyor" derseniz, öncelikle özkan'a hak-
sızlık eder, birinci gününden öyle bir tarihsel olayın
tanığı olmak yerine kendisıni denizin sularına b/rak-
tığı için, liderlik niteliklerinden yoksun olduğu gibi bir
yargıyı güçlendirmiş olursunuz.
Yok, o işin arkasında başka bir şey vardı diyorsa-
n/z, söyler misiniz, sansür örtülerinizi niçin kaldır-
mak istemiyorsunuz?
Faks: 0212- 677 07 62 obirgit(S e-kolay.net
Yüreği insan sevgisiyle dolu,
emekçiJere insanca yaşam,
demokrasi ve özgürlük için
mücadele veren
DİSK/İlerici Deri-îş
Genel Başkanı
Kenan BUDAK'ı
öldürülüşünün 21. yılında
saygıyla anıyoruz.
TÜRKhE
DEVRİMCİ İŞÇt SE\DİK4L4RI
KONFEDER4S10_\ü
Not: Kenan Budak'ı anma törenı
25 Temmuz 2002. Perşembe
Saat: 11.00'de Silivrikapı"daki
mezan başında yapılacaktır.
tSTANBUL 1. SULH HUKUK
HÂKİMLİĞf'NDEÎV
2002-332 Vası T.
Hastalıöı sebebıyfe Kasandra Harisi mahkememi-
m 2002 332 Esas. 2002 355 Karar sayılı ilamı ile
P.
7
.2002 anhınde vesayet altına alınmış olup ken-
diine Yoguıtçu ZüJfı Sok. No: 2, D Blok. D: 1 Be-
b;k Istanbul adresınde ikamet eden kızı lona Okşı-
mfilu vasi tayin edilmıştir.
flan olunur. 17.^.2002 Basın: 45 J 69
Yüregı insan sevgisiyle tutuşan,
vaşamını emeğin haklanna adayan
canımız
KENAN
BUDAK'1
ölümünün 21. yılında anıyoruz.
AtLESt
Not: Kenan Budak'ı anma töreni 25 Temmuz 2002
Perşembe. Saat 11.00'de Silivrikapi'daki mezan
başında yapılacaktır.
Yaşanunı 'ses bayrağımız' Türkçeye adayan,
bu alanda nice özgun yazıya imza adan değerii
çalışma arkadaşuruz
Öğr. Gör.
ESER GÜRSON'u
trafik kazasında yitirdik.
O, üniversitemizin. öğrencilerinin,
okurlannuı bilincinde yaşamayı sürdürecektir.
Bilkent Üniversitesi tnsani Bilimler ve
Edebivat Fakültesi
ÖDEMİŞ1. ASLhT HUKUK HÂKÎÎVILİĞİ'i\DEN
DosyaNo: 2001 544
Da\acı Özkan Taş vekıli tarafindan. davalı Fatma Taş aleyhıne açılan boşanma da-
vasında:
Davao olan ve a>Tiı zamanda Izmir ili Ödemiş ilçesı. Karadoğan kövü cılt: 29. ha-
ne: 115'te niifusa kayıtlı Hüseyın ve Hatice'den olma 14.06.1977 d.lu Özkan Taş. ay-
nı yerde niifusa kayitJı eşi AJi ve Şükriye'den olma. 10.10.1981 d.lu Fatma Taş ile bo-
şanmalanna karar \enlmesini talep etmiştir. Da\alı Fatma Taş adına çıkanlan dunış-
ma gününü bıldinr davetivenin bila tebliğ iade edıldiği. yapılan araştırmalarda da
açık adresi tespıt edılemediğmden. davalı Fatma Taş'ın duruşmanın atılı bulunduğu
17.10.2002 günü saat 10.00'da mahkememiz duruşmasına gelmesi veya bir \ekiile
temsi) ettirmesr. aksı takdirde duruşmanın yokluğunda devam ettinlerek da\anın so-
nuçlandınlacagı hususu tebliğ yerine kaim oimak üzere ilanen tebliâ olunur.
Basın: 45219
İZMİR 11. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ HÂKİMLİĞrNDEN
DosyaNo: 2001 962
Davacı Anadolu Sigorta \ekili tarafindan davahlar Hüsnet Karabağla. Engin Çalkı-
cı, Gii\en Sigorta aleyhine açıian Tazminat davasının devam eden >argılamasında:
Davalı Ergün Çalkıcı. adresi tespit edilemediğinden kendisine dava dilekçesi tebliğ
edilememış olup: ilanen teblıgat vapılmasına karar verilmiştir.
Bu nedenle: adı geçen davalının duruşma günii olan 30 09 2002 günü saat 10.00'da
mahkememızde bizzat hazır bulunması \eya bir vekil göndermesı. belirtilen gün ve
saatte mahkemeye gelmedigı \eva bir vekil göndermediği takdirde da\anın >oklu-
ğunda j'ürütülüp sonuçlandınlacagı:
Bu ılan yolu ile teblıgatın ılan tarihınden ıtıbaren 7 gün sonra yapılmış sayılacagı,
Tebligat Yasası'nın 28-31 maddeleri uyannca ilan olunur. 10 07 2002 Basın: 45217
İZMİR 11. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ HAKİMLİĞİ'NDEN
2001,1035 - -
Davacı Banşcan Kula'ya velayeten Tuğba Yüksekşan vekiü tarafindan hasrmsız
olarak açıian Gaiplik davasının yapılan duruşmasında \erilen ara karan gereğınce.
M.K.'nun 35. maddesine göre. Adana ili. Se>han ilçesı. Hurmalı Mah. 20 cılt, 225
hane No'da ka>ıtlı Erdogan oglu 11 05 1960 doğ. Murat Kula'dan 7 vıldan fazla sü-
redir haber alınamadığmdan gaipliğine karar verilmesı istenilmîş olmakla. gaip hak-
kında malumatlan olan kimselerin 1 yıl içerisinde mahkememızın 2001 1035 sayılı
dosyasından bahisle mahkememize bilgı vermelen. gaıp Muraf Kula hayatta ise keza
onun da saghk durumu ve adresıni bildirmeleri ılan olunur. 15 07 2002 Basın: 45214
ŞEREFLİKOÇHİSAR ASLİYE 2. HUKUK
MAHKEMESİ HÂKİMLİĞİ
EsasNo: 1998 160
Karar No: 2002 13
Davacı Hazine vekili tarafindan. davahlar Emine
Solcan Doğan ve arkadaşlan aleyhine açıian tapu ip-
tali ve tescıl davasının yapılan açık yargılaması so-
nunda;
Davah Nesibe Dogan mirasçılan İsmet Yıldınm.
Atila Yıldınm. Adnan Yıldınm'ın tüm aramalara rağ-
men adresi tespıt edilemediğinden kendilerine ilanen
tebJigat yapılmasına karar veriimiş olup.
Ankara ılı Şereflıkoçhisar ilçesı Karamollauşağı
köyü Talış mevkiinde kâin 330 parsel sayıiı taşınmaz-
da Halil İbrahım Doğan adına olan tapu kaydının ipta-
lı ile davacı Hazine adına tapuva tesciiine 31.0J.2002
tarihınde karar \enlmiştir.
Mahkememizce verilen bu karann davalılar İsmet
Yıldınm. Atila Yıldınm, Adnan Yıldınm tarafindan
ilan tarihinden itibaren 15 gün içerisinde temyiz edil-
medıği takdirde. kararın kesin halini alacağı. karar
tebliğ yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur.
Basın: 44908
SARIYER SULH HUKUK
MAHKEMESİNDEN
Sayı: 2002 687
Mahkememizin 17.7.2002 tarih. 2002 687-846 sa-
yılı karan ile Çayeli, Esendağ köyü, cılt 24, hane
40'ta niifusa kayıtlı Mustafa ile Rukiye'den olma.
1983 d.lu Erdoğan Köse'nin rahatsızlığı sebebiyle ba-
bası Mustafa Köse'nin velayeti a/tına alındığı hususu
ılan olunur. Basın: 45300
Nüfus cüzdanımı ve askeri kımliğımi kaybettim.
Hükümsüzdür.
MELTEM KERRAR