Catalog

WtAy IS 2002 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA 17 Etektrontk posta: denizsofndciinhwfret.cdffi.tr Tei: 0^12.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97 - So/ seçmen biıiık ıstıyormuş... "Solda Bırlık Partısı'nı kurmanın tam zamanı!" Fenerbahçe btanbul un önemlı merkezlennden Bağdat Caddesı'nın san lacıvert bayraklarta jdonatıkdığını goren okurlar, lıgı Galatasaray'ın ardından ıkıncı bıtıren Fenerbahçe'nın rıeyı kutladığını soruyorlar.. Bız de btlmıyorduk, sorunca öğrendık: Fenerbahçelıler, Fenerbahçelı olduğunu ıddıa ettıklerı Ataturk'un Fenerbahçe Kulubu'nu zıyaretının 95. yılını kiitluyormuş.. 75. yılını kutlamadılar, 90. yılını kutlamadılar, Galatasaray üçuncu yıldızı takınca akıllarına Ataturk geldı' Turkıye'de Ataturk adının bır tek futbola alet edılmedığı kalmıştı, onu da Fenerbahçelıler başardı... Nadır Nadı, sıyasettekı yozlaşma karşısında dayanamayıp "Ben Ataturkçu değılım" demıştı... Bız de başarısızlıklannı Ataturk'e sığınarak örtmeye çabalayanlar karşısında "Ben Fenerbahçelı değılım" dıyebılecek gerçek Fenerbahçelılerı arıyoruz... B ugun Erzurum un ılçesı olan Horasan 1915 yılında kuçuk bır koy Başında komıtacı l "Antranik Paşa nın olduğu Ermenı çetecı- 1 ler koyu basıyor topladıklan 270 kadın er- kek ve çocuğu Sarıkamış yolu uzerındekı bır dere ya- tağına goturup katledıyor O sıra komşu koylerden bınnden Horasan'ayaya donmekteolan koyun genç- lerınden Feyyaz, bır tepenın ardına gızlenıp hem olumden kurtuluyor hem de en yakınlarının oldurul- duğu katlıama tanık oluyor llk şoku atlatan Feyyaz buyuk bır korku ıçınde koş- maya başlıyor ve bır sure sona yorgunluktan yığılıp kalıyor Feyyaz'ı, koyden arkadaşı Agop yarı bay- gın halde buluyor, Agop, Feyyaz'ı surukleyerek bır pı- nann başına goturuyor, yuzunu yıkıyor ve "Kaç gıt bu- ralardan" dıyor Feyyaz, kaçıyor Feyyaz Agop u bır daha hıç gormuyor Aradan geçen uzun yıllarsonra Hacı Feyyaz Ter- zı, torunu Gurbüz Evren'e bu oykuyu ve benzerı oy- Feyyaz ile Agop kulen anlatıyor Gurbuz, aılesının yerleştığı Ankara'da lıseyı bıtırdık- ten sonra unıversıte eğıtımı ıçın Fransa'ya gıdıyor 1982 yılında Parıs'te bır kahvede oturmuş Turkı- ye'den gelen gazeteyı okurken yan masadakı ıkı ıh- tıyarın kendısını suzduğunu gorunce, 'Turkçe bılıyor musunuz" dıyerek soze gırıyor Daha yaşlı gorune- nı, "Turkıye Ermenısıyız oğlum' dıyor Masalannı bır- leştınp sohbetı koyulaştırdıklannda, Gurbuz Evren karşısındakı ıhtıyarın, dedesı Feyyaz'ı Horasan katlı- amından kurtaran ve 1929'da Fransa'ya yerleşen Agop olduğunu anlıyor ötekı ıse Uskudarlı bır Erme- nı Ikısı de emeklı olmuş, ıkısı de bır daha Turkıye'ye donmemış Feyyaz'ın torunu Gurbuz'le, Feyyaz'ın çocukluk arkadaşı Agop Parıs te sık sık buluşup goruşuyor Gurbuz Evren, dedesının anılarından yola çıkarak Agop Amca"ya dere yatağındakı katlıamda onemlı rol oynayan Serkıs ı soruyor Agop, Serkıs benım ağabeyımdı Ben daha memlekette ıken ortadan yok olmuştu, bır daha hıç goruşemedık" dıyor Agop, bır gun yoldan geçen Fransızları gosterıp "Bu gâvurlar ışte bu gâvurlar ne Turklerı ne de Er- menılerı severier Kımde çıkarları varsa onu sevıyor- muş gıbı yaparlar" dıyor Agop, "Sen benım de torunumsan balam oldu- ğumde mezarımın başında bır Fatıha oku" dedıkten sonra yaşama gozlerını yumuyor Hacı Feyyaz'ın torunu Gurbuz Evren e gelınce Yuksek lısans eğıtımını de tamamladıktan sonra şım- dılerde Ankara Unıversıtesı'nde oğretım gorevlısı ola- rak çalışıyor ve ' Somurgecılık Tanhı Işığında' yazdı- ğı "Ermenı Sorunundakı Çıkar Odakları" kıtabı Umrt Yayıncılık'tan pıyasaya çıkmış bulunuyor Yuksek Yenlım Hattı erdıncutkuıa yahoo com Sana taş atana sen T^ŞLAMA at' Suudi prensin uçağı ve kadınlar! Suudı Arabıstan Prensı Abdullah, ABD Başkanı George W. Bush'la Fı- lıstın sorununu goruşmek uzere Tek- sas a gıtmıştı Sonrasını Engın Aşkın'dan oğrenı- yoruz kı Suudı Prens, ulkesıne doner- ken kuçuk bır sorun çıkmış Prens kralıyet uçağının kalkıştan sonra hava- dakı trafiğını kadın gorevlılerın yonete- ceğını oğrenınce bu duruma ıtıraz et- mış Suudı Arabıstan tahtının velıaht prensı Abdullah, hava trafiğını erkek- lerın hem de aralarında kadınların ol- madığı sadece erkeklerden oluşan bır hava kontrol ekıbın yonetmesını ıste- mış Prensin ısteğı Waco Havaalanı hava trafik muduru ve aynı zamanda hava trafik kontrolorlerının sendıka başkanı Mark Pallone ye ıletılmış Pallone'nın yanıtı kısa ve ke-, sın olmuş ' Hayıri" Pallone kısa yanrtının arkasın- dan ıkı ulke arasındakı ılışkılenn nere- ye varacağı konusunda herhangı bır kuşku duymadan yenı bır karar almış ve Suudı prensin uçağını yalnızca Tek- sas hava sahasında değıl geçeceğı ABD havasında kontrol etmek uzere tum erkeklerı gen çekerek yerlerıne ka- dınları gorevlendırmış Sendıka baş- kanı bu kararını Suudı prense sınırle- nen kadın hava trafik kontrolorlerını sa- kınleştırmek ıçın aldığını açıklamış Su- udı Arabıstan Dışışlen Bakanı Prens Saud El Faysal ıse Houston TV ye yaptığı açıklamada "Olay gerçek de- ğıl" demekle yetınmış ÇED KÖŞESt OKTAY EKİNCt Armada'da Hıdrellez... tstanbul'un 2600 vıllık kent tanhı "Suriçı" demektır HaBç, Boğaziçi ve Marmara denızıyle çevnlı olduğu ıçın "Tarihı Yarunada" adıyla da anılan bu uç ımparatorluğun başkentınde, Bızans surlannda- kı "kapılann" ıse ayn bır kultur dennlığı var Çunku sur kapılannın her bı- nnın kendılenne has ve oradan açılmalannı gerekJı kılan ışle\ - len vardı Ya da yıne oranın kendıne has kultur \e yaşam ozellıklenyle butunleşır, dığer- lennden ayn \e ozgun bırer "ldmKk" taşırlardı Kentın tanhını anlatan kıtap- lar Marmara'ya bakan denız surlannda ışte o farklı ışle\ı ve ayn ozellıklenvle un yapan ka- pılardan bınnın de "Ahırkapı" olduğunu yazarlar Sadece, Osmanlı donemınde saraya aıt ahırlann burada olmasından oturu değıl 19 yuzyıldan ıtıbaren yı- ne buraya yerleşerek ts- tanbul un da- ha eskı zaman- lardakı bu en "ru- hanı" semtıne bırienbıre coşku, ne^e yaşama se- vırcı ve guler yuz kazandıran "Roman" sakınlennden otaude Barbaros Evleri Saraylann, manastırlann, kı- hselenn ve ayazmalann sarma- laûğı Ahırkapı da Osmanlı do- nemınde de "Barbaros Evleri" yapılmıştı Bu adın nedenı ıse, lonıı kay- naklara gore buradakı eskı \e harap sıra evlenn yennde ve ay- nı Lonumda, unlu \mıral'ın "le- veıderinin" kaldıklan sanılan evbr vardı ^ ıne unlu bestekâr Hamrna- mıade tsmafl Dede Efendı'nın 18 vuzyılda Istanbul 'da yaşadı- ğnegeçenyıllardaTurkrveTa- rihEvleriKorumaDerneğı nce rcrore edılerek muze ve kultur mffkezı halıne getınlen ahşap koıakla da aynı sokakta bulu- nar Barbaros Evlen, 1994 yı- lınian bu yana "Armada Otel" olffakhızmetvenyor v ıra ev ler mımar Hay dar Ka- rato ın projesıyle bır butun oteak yenılenıp duzenlenerek tsLnburun sadece tunzmıne deaı, belkı daha onemlısı "en- tekknıel vaşamına" da çok de- ğei katkılarda bulunan bır "Joltur merkeH" ışlevlı otele do-ıştu jmadaOtel değışık buyuk- lulierdekı toplantı salonlan, farklı kulturlenn muzık ve dans gostenlenyle renklenen ozel ye- meklı gecelen, sergı ve sanat et- kmlıklen ve çok ozenlı Istanbul mutfağının "efendi" bır yalın- lıkta ustaca sunulduğu samımı ortamıyla, eskı sıra evlen pek gözetmeyen mımansı ıçın baş- langıçta dıle getınlen kımı serzenışlen bıle çabuk unuttur- du "İstanbul kulturune susa- nuş" herkesın buluşma yen ol- du En coşkulu buluşma~ Geçen pazar akşamı, > anı 5 Mayıs'ı 6 Mayıs'a kavuşturan "Hİdrenez" saatlennde, vıne Annada'nın onculuğunde çok sayıda Istanbul kuruluşunun ka- tılımıyla gerçekleştın- len "sokak şenliğı" ve "Roman muziği gdsterflen" de ışte bu buluşma- nın belkı de doruğa çıkan "tophımsal coşkusu" gı- bıydı Gerçı her- kes, gecenın yıldızlan "4hır- kapıBuvukRo- man Orkestra- sı"nın tanhsel ılk konsenne gunler once- den hazırlan- mıştı, ama, o saate kadar Ahırkapı Sokağı v e çevTesınde- kı yeme-ıçme ve eğlence pana- v/ınna karılan tstanbullular sa- dece bu eşsız ortamda bulun- maktan değıl, "Hıdrellez'i de boylesıne insan sevgisıvie vaşa- maktan" tanımlanamaz bır mutluluk ıçındeydıler Kalabalığın ıçuıde olan bıte- nı gozleyen ve "denetim gorevı- ni" keyıfle yapan, Armada'nın çalışkan yonetıcısı Mehmet Tansuğ'a rastlayıp da "Sence kaç kişivar bu gece burada" de- dığımde ıse "En az uç bin" ya- nıtıyla gulen gozlenndekı se- vınç pınltısı gorulmeye değer- dı Ozellıklebın bır çeşıt Istan- bul yıyeceğının, oyle "turistik" fıyatlarla falan değıl gerçekten "makul" ucretlerle bu bınlerce kışıye ıkram edılmesı de "Hıd- rellez kulturune" en yakışanı değıl mıydı9 Ev sahıbı Annada'ya, guzel- lerguzelıRomanlanmızave bu tanhı buluşmayı sağla>an her- kese, emınım kı bızlerle bırlık- te asıl "tslanbul" teşekkur edı- yordur Tum >ozlaştırma ve yok etme saldınlanna karşın. o hıçbır gucun tanhten sıle- meyeceğı "insancıl varlığını" yenıden kanıtladıklan ıçm OekıncKa cumhunyet.com.tr. KİM KtME DUM DUMA BEHİÇAK behıcakCa turk.net ÇtZGİLİK KÂMİL MASARACI HARBİ SEVIHPOROY semıhporoy(n yahoo.com TARİHTE BUGÜN MIMTU ARIKİ\ 8 Mayıs PELEE FELAKETI! 19OZ'OE BUGUfiJ, MA8T7MtK f3SO P/ N/SAM AYfNPA, DAĞCtAM SESLE& GBLMSGr DU&UMUN TlEf/UICEU OHSX, P£LE£ <4t£r/P SfG •)9OO A&4Stfi/DA B/L£ t/E tBSO fL£ CE, FELÂtCETIM , UEg/KES OIA4U-$TU(30 8lN) N T£K TANIĞf B/G Z£NCrr£>l SAHİBİNDEN SATILIK 2-*-1 100 m Bah«,e Katı ^cıbadem Hastanesı nın arkasında Sabancı Sıtesı nde butun dmarlar saten bojalı kartonpı\erlı camlarçıftcam mutfak ve banvo venılenmış Salon ve mutfak kapisı kemer otoparklı gece gunduz gmenlıkh çocuk parkı olan Kelepfr Dalre 33 mllyar. Tel 0 216 325 30 33 / 0 542 580 11 40 GELİBOLU ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ 2001 142 2002 3^ Davacı Bo>acıoğullan Gıda San Lmt Şt tarafından açılan ıflas dava- sında Davacı şırket hakkında mahkememızden venlen 27 2 2002 tanh 2001 142 2002 33 savılı karan ıle Gelıbolu Tıcaret ve Sıcıl Memurlu- gu nun 1392 sıcıl numarasında kavıtlı Boyacıoğullan Gıda ve Ihtıvat Maddelerı Sanavıı Tıcaret \e Pazarlama A Ş nın 1İK. NıN \~") ve TTK nın 324 2 maddelen gereğıncı ıflasına karar venlmış olduğundan teblığ >enne kaım olmak uzere ılanen teblığ olunur Basın 20343 PANO DENİZ KAVUKÇUOGLU Korsanlar, Korsanlıklar, Hırsızlıklap Haberı uç gun once okumuştum Şışlı Beledı- yesı'nın ekıplen bolgede satılan "korsan CD"len toplamışlar, sonra bır arsaya yığıp uzerınden sılın- dır geçırerek ımha etmışlerdı Bır de fotoğraf ya- yımlamıştı haberı veren gazete Ama dun sabah Pangaltı Caddesı'nden geçerken yıne o "korsan CD" satıcılarından bırıne rastlamıştım Bır "korsan kıtap" satıcısının yanında açmıştı tezgâhını, bağı- ra çağıra satıyordu Yılmamıştı demek kı Kuçuk korsanlıklann, kuçuk hırsızlıklann toplum tarafından "meşru" gorulduğu, desteklendığı, beslendığı bır ulkede bu tur sokak korsanlanyla sa- vaşmak hıç de kolay değıldı Yalnızca Şışlı'de, Is- tanbul'da değıl, Turkıye'nın her koşesınde her gun on bınlerce "korsan kaset", 'korsan CD" "korsan kıtap" satılıyordu Bınlerce sokak satıcısı geçım- lennı bu "korsan mallan " satarak sağhyordu O sa- tıcılar mallarına muşterı bulabıldıklen ıçın vardılar Muşterılerı çoğaldıkça onlar da çoğalıyordu Su- ren ekonomık krız "korsan mallara" rağbetı daha da arttırmıştı örneğın, Tunel-Taksım arasında tezgâh açan "korsan pan%ımculer"\n sayısı ıkıden yedıye, "kaçak sıgaracılar"\n sayısı da altıdan on uçe yukselmıştı Turkıye, "marka korsanlan" ıçınse eskıden ben bır cennettı Tekstıl sektorunde on bınlerce ışçı "korsan mal" uretımınde çalışıyordu Edırne'den Kars'a kadar ulke boydan boya dunyanın unlu markalarını taşıyan ıç çamaşırı, tışort, gomlek, pantolon, ceket, kazak ureten tezgâhlarla doluy- du Bu sahte markalı mallar buyuk kentlerın semt pazarlarında, kasabalarda, koylerde kapışılıyor- du • • • Bu çapta korsan mal uretımı kuçuk sermayenın altından kalkabıleceğı bır ış değıldı Dev bır sek- tor olan "korsan sanayı uretımı"nde ıpler buyuk para babalarının elındeydı Çok okunan bır kıtabı yayınevı on bın basabılıyorsa, onlar ellı bın bası- yorlardı 'Çok lyı ış " yapacağı bellı olan bır muzık kasetının daha ılk çıktıgı gun orıjınalının dort beş kat korsanını pıyasaya surebılecek kadar guçlu, donanımlı ve orgutluyduler Bu nedenle kıtapta, CD'de kasette parfumde ya da tekstılde olsun, beledıyelerın korsanlıkla mucadelelerı, nıyetten bağımsız olarak, sınırlı kalmaya mahkûmdu On- lar en fazla geçıt altlannda, kaldınm kenarlarında, pazarlarda tezgâh açıp gunluk ekmek paralannı çı- karmaya çalışan satıcılarla baş edebılırterdı "Sorun"un çozumu zora sokan bır yanı da kı- tap gıbı muzık gıbı yazınsal ve sanatsal urunlenn "korsancılık" dıye tanımlanan emek hırsızlığı pıya- sasında boylesıne genış bır alıcı potansıyelı bula- bılmesıydı Dunya ve Turk edebıyatının en seçkın yapıtları satılıyordu o korsan kıtap tezgâhlarında Bırçok okumuş yazmış ınsan bırçok "aydın" da hıç duraksamadan buyuk bır suça buyuk bır ah- laksızlığa ortak olduğunu, davranışıyla bu ahlak- sızlığı besledığını bır an olsun aklına getırmeden kıtap alıyordu o tezgâhlardan Evınde "korsan CD" dınlerken, o muzıkte bır bestecının, bır yorum- cunun bır muzısyenın el konulmuş emek hakkı- nın bulunduğunu duşunmuyordu, duşunmek ıste- mıyordu Belkı ertesı gun bır yerde bınlenne "ah- lakdersı"verecek hırsızlığın, namussuzluğun na- sıl kotu bır şey olduğunu anlatacaktı Sorsanız "Daha ucuzdıyealdım'"dıyerekaçık- layacaktı davranışının nedenını Ama "hırsızlık malı" olan her şey, her zaman "daha ucuz" değıl mıydı^Ceptelefonlan dıskçalarlar radyolar Yok pahasına da satılsa, "hırsızlık malı' dıyerek bun- lara donup bakmayan "aydınlar" nasıl oluyordu da "hırsızlık ışı" o kıtaplara o kasetlere o CD'lere boylesıne rağbet edebılıyorlardı Alışmışlık alıştınlmışlık mı 9 Belkı öyleya bo- ğazımıza kadar gomulduğumuz bu yozluk bata- ğında daha nelere ahşmadık, daha nelere alıştınl- madık kı bız e-posta: dkavukcuogluasuperonhne.com Faks:0212-723 84 97 B U L M A C A SED4TYAŞAYAN 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1/ Yaptığı ışın gerektırdığı nıtelıklen ta- şımayankım- 3 se 2/ Kımı 4 kemıklerde bulunan ve kaslann tu- 6 tunmasına 7 yarayan, çız- g gı durumun- da purtuklu 9 çıkıntı Duyu or- ganlannın dıştan al- gıladığı bır nesnenın bılınce yansıyan benzen 3/Yağdakı- zartılarak uzenne şeker ya da şerbet dokulen bu: hamur tatlısı 4/Asya'dabır ırmak Motorlu ta- ° şıtlarda dıreksıyon ıle tekerlek arasındakı bağlantıyı sağlayan mıl 5/ Bır gosterme sıfatı Kuçuk su kanalı Adlan sı- fat yapan bu" yapım ekım 6/ Ustu kapalı olarak anlatma Kurku değerlı yırtıcı bır hayvan 7/Av- rupahlann Çın dev let memurlanna v erdıklen ad 8/ Kalsıyumun sungesı Havaalanlannda bulu- nan ve çevredekı uçuşları denetlemeye yarayan sıstem 9/ Guneydoğu Anadolu'ya ozgu bu" kah- ve Kurnaz açıkgoz YUKARTOAN AŞAĞIYA: 1/Bılguîin saklanması, ışlenmesı, denetlenmesı, yenıden kullanıhnası v e ıletılmesıne ılışkın konu- İan ele alan bılım dalı 2/ En kuçuk ızcı kurulu- şu Kuçuk çocukları korkutmak ıçm uydurul- muş yaratık 3/ Kılıme benzer, renklı ve motıflı uzun yolluk "Ihsan Oktay — " Yazanmız 4/ Bılgıçlık taslayan kımse 5/ Budızm'de ruhun u- laştığı en yuksek aşama 6/Eskıdıldekılıç "Yek- ta — " Opera sanatçımız II Çıkar yol, çare Soyleyış ozellığı 8/Yararlanılanuygunkoşul 9/ Kabuğu ayıklanmamış pmnç Bır nota