Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
MAYtS 2002 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
KULTUR kultur(ğ cumhuriyet.com.tr 15
G
tf Aki Kaurismaki nin filmi şimdiye kadar gördüklerimizin en iyisiydi
SçmişiOlmayan Adam
Festivalin son günlerinde
yapıtlannı izleyeceğirniz
Polanski, Im Kwon-Taek
gibi ustalardan müthiş bir
sürpriz çıkmazsa, Aki
Kaurismaki 'Geçmişi
Olrnayan Adam'la Altın
Palmiye'yi ülkesine
götürecek gibi görünüyor.
Dardenne kardeşlerin ise
gişeden fazla bir şey
beklemedikleri apaçık.
Onlann derdi insan denen
hayvanı biraz daha iyi
anlamak ve anlatabilmek.
VECDt SAYAR
CANNES - llk günlerin bırbin ardı-
na gelen zayıf filmlerinden sonra, festivalci-
lerin nihayet yüzü gülüyor. Birkaç istisna dı-
şında, izlediğimız filmlerden mutlu aynldık
son günlerde. 55. Festıval'e seçilen filmlerin
bir bölümü bırkaç ortak tema etrafında top-
lanmıştı. Son yıllann gözde temalan yoksul-
luk, yalnızlık ve iletişımsizlik üstüne farklı
kûltürlerden gelen ilginç filmler yer alıyor
programda. Ingıliz MikeLeigh'den, Çinli Jia
ZhangKeye, Amerikalı AlesanderPayne'den
Filıstin'li Etia Suleiman'a, pek çok yönetme-
nin filmlerinde bu temalara -kımi zaman ana
tema, kimı zaman yan tema olarak- rastlamak
olanaklı.
Finll ustadan olağanüstü bir anlatım
Teknolojik ilerlemeler, ıletişim alanında
gerçek bir de\Tİm yarattı yaratmasma ama,
butün bu gelişmelerin insanlar arasındaki ile-
tisim bariyerlerini azaltmadığı, tersine arttır-
dığı bir gerçek. Bu yüzden, farklı ülkelerden
sinemacılann çağımızm bu temel sorununa
elatmalan şaşırtıcı değil elbette. Yalnızlık ve
ilctişimsizlik deyince akla öncelikle îskandi-
nav ülkeleri gelir. Soğuk iklimın ve kuzey ışı-
ğmın insan üzerinde böyle bir etkisi olsa ge-
rek. Bu sorunu, neredeyse tüm yapıtlannda di-
le getiren bir sinemacı. Finlandiyah Aki Ka-
inlandiyalı Aki Kaurismaki, sonfılmi 'Geçmişi Olmayan
Adam da, yeni geldiği bir kentte uğradığı saldırıda başına
yediği bir darbe sonucu beüeğiniyitiren bir işçinin öyküsünü
anlatıyor. Belçikalı kardeşler Jean-Pierre ve Luc Dardenne
ise 'Oğul' adlı yenifilmlerinde bir marangozla hapisten yeni
çıkmış birgenç arasındaki gerilimli ilişkiyiyansıürken
duygusallıktan ve ucuzluktan özenle uzak duruyoHar.
urismaki, son filmi "Gecmişi Olmayan Adam'
da, yeni geldiği bir kentte uğradığı saldında
başına yediği bir darbe sonucu beîleğini yiti-
ren bir işçinin öyküsünü anlatıyor.
'Cennetteki GÖlgeler', 'Leningrad Kovboy-
lan\ 'Kibritçi KH', Bulutlar Uçar Gider' gi-
bi unurulmaz filmlenn yönetmeni Kaunsma-
ki"nin gerçekçılikle şiirselliği buluşturan üs-
lubu, ele aldığı tematiğe son derece uygun.
Çok az dialog ve filmin epik anlatımına des-
tek olan zengin bir ses bandı eşliğinde
(popüler müzikle klasik müziği yan ya-
na, son derece başanlı bir biçimde kul-
lanıyor Kaurismaki), yalın ve işlevsel
bir oyunculuk, yalnızlık temasını vur-
gulayan son derece başanlı bir görün-
rü yönetimi. 'Geçmişi Olmayan
Adam'ın belli başlı meziyetlen arasın-
da. Ama. hiç kuskusuz başannın en bü-
yük payı yönetmen Kaurismaki'nin.
Anlatım araçlannı. fırçasına son de-
rece hâkim bir ressamın yetkinliği ile
kullanıyor usta yönetmen. Olağanüstü
bir anlatım bütünlüğüne sahip olan fil-
min sağlam bir dramatik yapısı var.
Tüm öğelerin yerli yerinde ve gerekti-
ğı kadar kullanıldığı 'Geçmişi Olma-
yan Adam'. Finli ustanın fetiş oyuncu-
lannı ve biçem özelliklerini banndır-
masına karşın, yönetmenin kendini tek-
rarladığı bir film değil. Anlatımı her
zamanki gibi mesafeli ve soğuk ama,
ilk filmlerindekı karamsarlığın yerini
sevginin aldığını söyleyebiliriz. Ka-
urismaki, geçirdiği kaza sonucu hafıza-
sını yitirdikten sonra. kımliğini arama-
ya başlayan isimsız kahramanını yeni
bir yaşamın eşiğine getirip bırakıyor.
Festivalin son günlerinde yapıtlannı iz-
leyeceğimiz Polanski, Im Kwon-Taek gibi us-
talardan müthiş bir sürpriz çıkmazsa, Kauris-
maki Altın Palmiye'yi ülkesine götürecek gi-
bi görünüyor.
Bir babanın öyfcüsü
Tıpkı Kaurismaki gibi, insanın temel güdü-
leri ve toplumla ilişkisi üstüne, 'La Promes-
se', 'Rosetta' gibi iki önemli filme imza atan
(ve 'Rosetta' ile üç yıl önce Altın Palmiye'yi
kazanan) Belçikalı kardeşler, Jean-Pierre ve
Luc Dardenne, 'Oğul' adlı yeni filmlerinde,
minimalist sinema anlayışlannı devam ettiri-
yorlar. Hiç müzik kullanmadan, çok az söz-
cükle anlatıyorlar öykülerini. Bir marangoz-
la, -işlediği cinayet nedeniyle beş yıl yattığı-
hapisten yeni çıkmış bir genç arasındaki ge-
rilimli ilişkiyi yansıtırken duygusallıktan ve
ucuzluktan özenle uzak duruyorlar. Bu ilişki-
nin aynntılanndan. çatışmanın nedenJerinden
söz etmeyeceğim. Yönetmenler, filmin gize-
mini bozmamızı istemiyor çünkü. Dardenne
kardeşlerin, gişeden fazla bir şey bekleme-
dikleri apaçık (izleyicilerin bir bölümü filmin
atmosferine girememiş olacaklar ki, derin bir
uyku çektiler film boyunca). Onlann derdi in-
san denen hayvanı biraz daha iyi anlamak ve
anlatabilmek.
İtanbul The Rhz Cartton'da yapüacak müzayedede sanşa
suralan yapıüar arasmda Hikmet Onat'ın tablosu da yer ahyor.
Ünlülerin ya
görücüye çı
Ditlan
ayor
Kültûr Servisi - Antik
AŞ'nüıyann 14.00'te
îstanbul The Ritz
Carlton'da yapılacak
müzayedesinde yaklaşık
300 eser yer alıyor.
Turgay Artam tarafından
yönetilecek müzayedede
satışa çıkanlacak eserler
bugün Antik Palace'ta
görülebilecek.
Müzayedede, Türk resim
sanatının en önemli
temsilcilerinden Süleyman
Seyyid, Hoca AliRıza,
tbrahim Çalh, Şevket Dağ,
Feyhaman Duran, Hikmet
Önat, Vecih Bereketoğhı,
Mahmut Cuda, İbrahim
Safî, Naci Kalmukoğiu,
Dtyarbakniı Tahsin, Celile
Hikmet, Cevat Dereü, AH
Çelebi, Fikret Mualla,
Abidin Dino, Nuri tyem'e
ut tablolar ilk kez görücüye
çıkacak. Aynca, oryantalist
ressamlardan Germain
Fabius Brest'in olağanüstü
güzelliktekı 'İstanbuT
adlı eseri, Leopold Ziller,
Leopold Fertbauer ve daha
birçok oryantalist ressamın
tablosu müzayedede yer
alacak. Açık arttırmaya
katılan eserlerden
bazılannm açılış fiyatlan
şöyle: Süleyman Seyyid
'Elmalar' 70 milyar,
Feyhaman Duran'ın beş
Atatürk portresinden her
biri 20 milyar, Fabius
Brest'e ait 'tstanbuT adlı
tablo 90 milyar, Mahmut
Cuda'nın iki muhteşem
tablosu 75 milyar, Hikmet
Onat'a ait iki tablo 6O'şar
milyar, Mahmud
Celaleddin'in eşi tbret
Hamm'ın Hilye-i Şerifî 60
milyar, Kazasker Mustafa
Izzet'in ketebeli Hilye-ı
Şerif'i 40 milyar, Ylctoria
döneminde Kraliyet
kuyumcusu tarafindan
yapılmış gümüş çay takımı
40 milyar, tombak âlem
12 milyar, Nânm Hikmet'in
annesi Celile Hikmet'in
•Hamam' adlı tablosu
10 milyar. (0 212 236 24 60)
Plasticiens Volants ikinci gösterisiyle bugün Taksim'de
Kmlınpeşinde
otuzkuşKürriir Servisi - "13. Ulusla-
rarası tstanbul Hyatro Festi-
vali" kapsamında daha önce
"Geçit" adlı gösterisini sunan
Fransa'nın tanınmış sokak ti-
yatrolanndan Plasticiens Vo-
lants, "Kuşlann EHH-Simurg"
adlı ikinci gösterisini Taksim
Meydanı'nda bu-
gün saat 20.30'da
gerçekleştirecek.
Krallannı ara-
yan 30 kuşun hi-
kâyesini anlatan
gösteri, şair Frit el Attar'ın 7.
yüzyılda yazdığı bir Acem
masalından uyarlanmış. 30
kuşun kendilerine bir kral ara-
malannı konu edindiği "Kuş-
lann Diü - Simurg"da dev bir
"kuş kral" bulan kuşlar, kra-
lrn 30 kuşa bölündüğünü gö-
•• j 13.WUSl»RAR«SI
vim- ! İSTANBUl
,•• ' TÎYMTRO ffSTIVAl!
AUİYATRO
rüp aslında herkesin kendisi-
nin kralı olduğu gerçeğini fark
ediyor.
izleyicilerin de grupla bir-
likte yürüyeceği gösteride
kuşlar ve izleyiciler, hem kral-
lannı hem de gerçeği bulma-
ya çalışacak. Taksim Gezi Par-
kı'nın önünde
kunılacak büyük
sahnede başlaya-
cak oyunda, kuş
biçiminde dev
balonlar ve kuş
kanatlan takan oyuncular rol
alacak. Cumhuriyet ve Mete
caddelerindeki yürüyüşle de-
vam edecek ve Taksim Mey-
danı'nda son bulacak görkem-
li gösteri, dans ve müzigin ya-
nı sıra havai fişekler ve ışıl-
daklarla zenginleştirilecek.
'Harem 'e sansür tepkiyle karşılandı
ÖZLEMALTUNOK
İş Bankası Kültür Merked Kibele Sa-
nat Galerisi'nde 24 Mayıs'tan itibaren
yer alacağı duyurulan 'Harem' adlı ser-
ginin açılması, Mustafa Horasan'mya-
pıtının 'sergilenmeye uygun bulunma-
ması' nedeniyle sekiz sanatçının sergi-
den çekilmesi ve bunu izleyen tepkiler
üzerine iptal edildi.
Krymet Giray'ın küratörlüğündekı
sergiden, Mustafa Horasan'ın yapıtı
konsepte uygun bulunmayarak çıkanl-
dj. Yasaklamanın yalnızca Horasan'ı de-
ğil, kendilerini de yakından ilgilendirdı-
ğıni belirten Bedri Baykam. Yavuz Tan-
yeli, Mustafa Ata, tsmet Doğan, Gökhan
Anlağan, Altan Çelen. Mehmet Uygun
ve Mahir Güven de bir basın bıldirisiy-
le sergiden çekildiklerinı açıkladılar.
"Sanata destekveren hiçbir sponsor ku-
rumun, sergilediği veya sergilenmesine
yarduncı olduğu yapıtiar üstünde dene-
tim hakkı ve yetlasi ounadığuu" vurgu-
layan sanatçılar, söz konusu hareketin,
kendilerine ve mesleklerine yönelik ol-
duğu görüşündeler. Serginin iptalini iz-
leyen açıklamalar da. türlü şekillerde ya-
şadığımız 'sansür'ün bir göstergesi ola-
rak 'sansür tarihimizde' yerini aldı.
Yapıt sahibi Horasan, "Adına düpe-
düz sansür diyeceğimiz bu vahim ola>
için, sa\ın küratör 'Konsepte uygun de-
ğil', tş Bankası ise 'Kurumsal etigimıze
aykın" diyor. Konseptle ilgili, uygun-
dur/uygun değOdir sonuçlamaa, neye gö-
re \erilmiştir anlayamıyonım. Bir basın
açıklamasryia sansürü kınamalan gerek-
tiği halde sergiyi yapnıa isteğini son ana
kadar sürdürdüler.. ta ki birçok sanatçı
gerçeği öğrenip işlerini sergiden çekene
kadar. Önemli olan küratörün buncaza-
man hâlâ eserle (slavl dışında) karşı kar-
şıya gehnenûş olması" dedi.
Iş Sanat Halkla tlişkiler Müdürü Ca-
na Aünç, Horasan'ın resminin sergiden
çıkanlmasıyla ilgili olarak çok üzgün
olduklannı ve kurum olarak daha önce
herhangi bir sansür olayı yaşamadıkla-
nn belirtti. Atınç, "Horasan takdir etti-
ğimLz bir sanatçı, ama burada küratörün
seçiciliği devreje girdi, küratör Kı\ınet
Giray da tş Bankası'nın değerleri ölçü-
sünde karar venü" dedi.
Sergiden çekilen sanatçılardan Yavuz
Tanyeli ise Türkiye'de kemikleşmiş, ru-
tucu bir gelenek olduğunu ve bunun ör-
neklenni de daha önce defalarca yaşa-
dığımızı belırtirken, tş Bankası yöneti-
mını de bu anlamda suçlamadığını ve
orada çalışan genç, aydın insanlann bi-
le bunu yapmasının ardında, bu kemik-
leşmiş durumu gördügünü söyledi.
ESÎNTtLER
ZEYNEP ORAL
Güzelliklep Kayda Geçsin!
Birkaç sabahtır, uyanır uyanmaz, önce o rüzgâr
sesini duyuyorum. Müthiş bir rüzgâr sesi... Oda-
mı dolduruyor, evimi dolduruyor, içimi dolduru-
yor... Anadolu'dan kopmuş gelmiş rüzgâra, kava-
lın sesi, saz gibi kullanılan piyanonun sesi. tüm öte-
ki çalgıların ve yüzlerce insanın sesi karışıyor...
Önce rüzgârda üç servi beliriyor. Serviier rüzgâr-
da sallanıyor... Kökleri yerde başlan yıldızlarda üç
servı... Sonra, sonra... 70 dakika boyunca disk
çalarımın başından ayrılamaz oluyorum. Müziğin,
şiırin, sesin ve sözün gücü beni teslim alıyor.
Fazıl Say'ın "Nâzım" adlı bestesinin kompakt
diskı ve kaseti çıktı. Bir kez dinlediniz mi, tiryakisi
olup, her gün dinlemeye başlıyorsunuz... Genco
Erkal'ın, bir çocuğun ya da Sertab Erener'in se-
siyle, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası'nın ya
da birkaç koronun yorumu ve Fazıl Say'ın piyano-
su arasında gidip gelirken bir de bakıyorsunuz
müziğin anlamıyla şiirin anlamı, olağanüstü bir bi-
çimde bütünleniyor. Tiryakisi oluyorsunuz, çünkü
dinledikçegözden, dahadoğrusu kulaktan kaçan
kimi ayrıntıları yakalıyor ve duygu yoğunluğunu,
duşünce yoğunluğuyla sarmalıyorsunuz.
Kultür Bakanlığı'nın "Türk bestecilerin eserüre-
timıni teşvikproiesi" kapsamında gerçekleşen bu
eser, Ankara ve Istanbul'da yanılmıyorsam yalnız-
ca dört kez çalınmıştı... Şimdi Imaj Müzik Yapım'ın
pınl pınl kaydıyla çok daha geniş bir çevre dinle-
yebılecek. Nazım'ın dizeleri, Nâzım'ın dünyası,
yüzlerce insanın emeğiyle, çabasıyla ve yaratıcı
gücüyle hepimizin oluyor.
Hayatımıza Nâzım'dan bir kayıt düştü!
• • •
Yaşamdaki güzellikler parmaklanmızın arasın-
dan kaçıp gitmesin diye, bir yerlere kayıt düşmek
önemli.
Geçen hafta sonu Bilkent Üniversitesi Türk Ede-
biyatı Merkezi'nin gerçekleştirdiği Uluslararası Ya-
şar Kemal Sempozyumu ve yazara onursal dok-
tora verilmesi dört dörtlük bir organizasyondu. Za-
ten ben başında Talat Halman'ın olup da yürü-
meyen hıçbır etkınlik bılmıyorum.
Sempozyumun bir bölümünü izleyebildim. Ak-
lım, ızleyemediklerimde kaldı.
Dilerim tüm bildiriler kitap olarak yayımlanır da
hepımiz yararlanabiliriz. Yani hayata bir kayıt da-
ha geçer!
Izlediğım bölümde Amerikalı edebiyat hocası
Clare Brandabur'un bir karşılaştırması çok ilginç-
tı: Hani Danimarka Prensı Hamlet'in çok ünlü bir
tiradı vardır: "Ne eşsiz bir yaratıktır insan!" diye
başlar... Işte Hamlet'in o sözleriyle, Toroslar'dan
yaşlı birananın Meryemce'nin son sözlerini karşı-
lastınyordu...
ilhan Başgöz, bilim adamlannın yıllarca sonsuz
emek ve çaba gerektiren çalışmalardan sonra u-
laştıklan bilimsel gerçeklere Yaşar Kemal'in her-
kesten önce "kendiliğinden" nasıl ulaştığının ör-
neklerinı, esprili, harika bir konuşmayla veriyordu.
öğretim üyesi Süha Oğuzertem'in kimi sapta-
maları da ekonomik anlatım özelliğini taşıyordu.
Sizlerle paylaşıyorum.
Yaşar Kemal: "- Doğnı dürüst bir resmi eğitim
almamıştır ama tarihçidir, coğrafyacıdır, antropo-
logdur, etnograftır, doğabilimcidir, zoologdur, bo-
tanisttir, folklorcudur, araştırmacıdır, deriemecidir.
- Hem aydınlanmacı ve Marksisttir, hem de düş-
lerin, hayallerın, mitlerin, efsanelerin ondanyakın
dostu yoktur.
- Bir yöreyi anlatırken bütün yöreleri anlatabi-
lir.
- Bir insanı anlatırken bütün insanlan anlatır.
- Köyü anlatır ama 'köy edebiyatçısı' değildir.
- Roman gibi en az kişisel olan türde en fazla
kendisi olabilmiştir.
- Çok sıkıntı görmüştür ama kendi dertlerini an-
latmaz. Işkence görmüştür ama kimseden nefret
etmez.
- Yaşar Kemal yaratır ama uydurmaz."
Tüm güzelliklerin kayda geçmesi dileğiyle.
e: posta: zeynep <; zeyneporal.com
Faks:(0 212)257 16 50
BUGUN
• AY\tRİNtde 20 00deMozartGünleri
kapsamında Romanya Oda Orkestrası konseri.
(21645415 55)
• CRR'de 'Vn. Liuslararası CRR Gençük
Festhan' kapsamında 15.00'te BesteTıknaz
(\iyola) ile Gülden Aytaç Teztel (piyano)
resitali ve 19.30'da Rahşan Güvençer
(viyolonsel) ile Evnen Büvükburç (piyano)
resitali. (212 232 9830)
• tŞSANAT'ta 19.30'da '01 - '02 Sezomı
kapanış konseri: 'Flamenko vs. Sirtaki'.
(212 3161083)
• BÎLKENT ODEON'da 'Kar Çiçeği Sanat
Merkezi 1. Uluslararası Dans Festivali'
kapsamında 20.00'de Carlos Robles'in
flamenco gösterisi. Sandra Gonzaks ve Carlos
Paz'ın salsa gösterisi, Evgeniya Ivontchenko ve
Boris Khramov'un latin Amerikan gösterisi.
(0312 434 5009)
• ANADOLü ÜNtVTRSİTESİ SİNEMA
SALONU'nda '4. Eskişehir Sinema Günleri'
kapsamında 10.00 da 'Mesihi Beklerken',
12.30da 'SonsuzSokaklar, 15.00'te 'Batan
Güneş', 18.00'de 'Eğer', 20.30'da 'Gün
Ağanyor' adlı filmler. (222 335 05 80)
• StNEMAHAYALPEREST'te '4. Eskişehir
Sinema Günleri' kapsamında 12.30'da 'Herkes
Kendi Evinde', 15.00'te 'Maruf ve 17.00'de
'Füler ve Çimen' adlı filmler. (222 335 05 80)
ISTONBUlTtYATROFESTiVAÜTTOEBüGÖN
• AKM ODA TİYATROSU'nda saat 15.00'te
E. K. 02 Projesi nın 'Krvranış -1 Tatku • U
Psikoz 4.48' adh oyunlan. (212 251 56 00)
• TAKStVI MEYDANI'nda saat 20.30'da
Plasticiens Volants"ın 'Kuşlann Dflf adlı
oyunu.
ANKARA MÜZİK FESTtVALİ'NOE BUGÜN
• MED ŞÜRA SALONU'nda 20.30'da Prag
Oda Orkestrası konseri. (312 427 08 55)