01 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
1 SMAYIS2002ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA SAGLIK Ceprem beklentisi, ekonomik kriz, para sıkıntısı toplumun ruh sağlığını bozuyor DÜZ YAZI Oynatmaya az kaldı! ORHAN BİRGİT • Paranın yerine başka bir değer koyamayan gençler ruh sağlığını yitiriyor. • işsiz kalan insan alkole yöneliyor. Hatta alkol bağımlısı olabiliyor. • Toplumdaki tüketim kültürü insanlan marjinal davranışlara itiyor. Sokaktaki insan mutsuz. Şl LE KÖKTtRK SAADET LSLU İki büyük depremle sarsılan. ardından ekonomik krizlerle gi- derek yoksullaşan toplumun bü- yük bölümü depresyonda. Tiirki- ye "nın en kalabalık şehri olan İs- tanbul'da her an bir deprem ola- cağı beklentisi insanlan evlerinı. yakınlarını kaybetme korkusuy- la yaşatıyor. Ekonomik kriz sonrası ise ışa- damlan arasında panik atak, sos- yal fobi yaygınlaştı. depresyon- da ciddi bir artış görüldü. eskı hastalıklar da tekrar etti. Küreselleşmenin de etkisiyle gençler için en önemli şey para olmaya başladı. Paranm yerine başka bir değer bulamayan genç- ler ruh sağlığını yitiriyor. Psikiyatr Prof. Dr. Ayhan Ak- can, işsizlik, ekonomik sıkıntı- lar nedeniyle özel muayenehane- lere başvurulann azaldığuıı söy- ledi. Psikolojik nedenlerden baş- vurulardaki aşın artışın sadece ekonomik krize bağlı olmadığı- nı vurgulayan Akcan, "Küresel- leşme üe gençlerdeki tek itici güç para oldu. Gençler de bu ortam- da kendilerine başka değer bula- nuyor \ e psikoiojik sorunlar ya- şıyor" dedi. Sokaktalcl İnsan mutsuz Akcan, şu bilgileri verdi: "Ken- dini ifade etme, mutlu hissetme, duygusa] iyilik hali tüketmekle sağlanmaya çahşıhyor. Buna bağ- lıolarak depresyon ve uyum prob- lemleri ortaya çıkrvor. Tüketim külrüriinün yaygın olduğu yer- lerde, uyuşfurucu kullarıımu mar- jinal davranışlara geçiş, satanizm, sisteme alternatif anti- sistem vara- tan gıınıplara yaklaşmalargörii- lürken öp dışı akunlara ve teda- vüere ilgi de arttı." "Sokaktaki herkes mutsuz" di- yen Akcan, "Bu giinkii durum tü- kerim toplumunun dikte ettirdi- ğiyaşambiçiniLOankiisteğinger- çekleştirilmesine bağh bir yaşam biçimi insanlara çözüm gedrmi- yor. Teda\i için gelenlere bir mo- del sunanuyoruz" dıye konuştu. Özellikle bankacıhk ve tekstil sektöründe çalışanlann işsiz kal- dığına dikkat çeken Akcan. işsiz kalan kişinin, stres faktörlerinı tolere edemezse ciddi problem- leri olabileceğini ifade etti. Inti- har vakalannın da 2-3 kat arttı- ğını vurgulayan Akcan. şöyle de- vam etti. "Işsiz kalan kişi eğer e\U ise evliliğinde sorunlar orta- ya çıkabiliyor. Alkol kullanıyor- sa, bu bağımlılığa dönüşebiliyor. Öfke kontrolü de azanyor, kişide zaman zaman öfke patlamalan görülüyor." îstanbul îl Sağlık Müdürlüğü Ruh Sağhğı Şube Müdürü Psiki- yatr Dr. Mustafa GüveH. ekono- mik krizle gelen belirsizliğin in- san ruh sağhğı üzerinde ciddi olumsuz etkileryaptığını belirte- rek "Her türlü belirsizlik ve smır sorunu, insaniann ruh dünyası üzerinde olumsuz etki yapar. Ken- di sınııian veya başkaJannın sı- nırlan üzerinde etkili olmaya ça- hşan insanlarda olumsuz ruh iıa- ii gelişebiliyor" dedi. Şıddet ve mala karşı yaşanan suçlarda görülen artışı. ekono- mik anlamda ciddi sorunlar ya- şanmasına bağlayan Güveli, "İn- sanlar birtakmı ihtrvaçlanm kar- şılamak zorunda. Pasta alama- yan insan çabnaz anıa. eknıek alamayan insan çalmaya yatkm- dır" diye konuştu. EDAVİ EDİLEBİLİR D Kendinizi ödüllendirinPiskiyatr Doç. Dr. Oğuz Karamustafahoğlu depresyonun, kişinin kendini, çe\Tesinı \e geleceğini karanlık olarak algıladığı, en az 15 gün süren bir tablo olduğunu belirttı. Karamustafalıoğlu, "Ozgüven azalması, iştahsızuk, uvkusuzJuk. aşın uyku hali, sabahlan yataktan yorgun kalknıa. insanın hem olaylara niyet etme, hem de niyet ettikten sonra olaylann üsrüne gifme gücünün azaldığı bir klinik tablodur" dedi. Depresyondan korunmak için insanın kendini zaman zaman ödüllendirmek gerektiğini vurgulayan Karamustafahoğlu. belırtıler görüldüğü zaman doktora başvurulmasını istedi. Karamustafahoğlu, depresyonun biyolojik. psikolojik ve sosyal sebepleri olabileceğini v J anımsatarak beyindeki, mutluluk hormonu olarak adlandınlan serotonin ve noradrenalin adlı hormonlann azaiması sonucu geliştiğıni kaydetti. Depresyon ile olaylara bağlı mutsuzluğun ayırt edilmesı gerektiğine dikkat çeken Karamustafahoğlu, tedavi edilmemesı durumunda depresyonun kronikleşebıleceğıni söyledi. Depresyonun belirtilen . ise şöyle: • Ağlama krizleri. • Çok fazla uyuma ya da uyuyamama. t/ Artan ya da a/alan iştah, açıklanamayan normal kilonun yüzde 5'i kadar zayıflama veya kilo alma. • Viicut harekederinin yavaşlaması, haJsizlik. • Ani ruhsal padamalar. Ölümü düşünme. Depresyonun nedenleri: • Güven eksikhğı, başkalanna bağımlıhk, karamsarlık, strese kolayca teslim olma, #Aşın alkol, nikotin ve ilaç tüketimi, frArtnt ya da parkinson tedavisinde kullanılan ilaçlar, nadıren doğum kontrol haplan, Kronik hastalıklan olan kişıler yüksek depresyon riski taşır. EPRESYONDAN KORUNMAK Yaşam bir dev değiltster deprem gibi büyük bir afet olsun, isterse ekonomik kriz, aynlma, ölüm gibi durumlarda depresyondan korunmak için uzmanlann bazı önerileri şöyle: ^ Hayatı sürekli ödev olarak algılamayın, kendinizi zaman zaman ödüllendinn. • Mümkün olduğunca sınırlan belli olmayan işlerden uzak durun. • Cebinizdeki para kadar harcama yapın. kredi kartı henüz cebınizde olmayan paradır ve belirsizliktir. • Düzenli uyku, yeterli beslenme yanında spor yapmaya çalışın. • Sıkıntılannızı yenmek için alkol veya uyuşrurucu maddelere yönelmeyin. i/ Sorunlardan kaçmayın, sorunlan çözdükten sonra, o ortam ve kışilerden uzaklaşın. Depremle ilgili; • Mevcut durumunuzu gözden geçirin ve neyin önemli neyin önemsiz olduğunu tespit edin. Hayatınızın bundan sonraki yönünü belirleyin. • Kendinizi oyalayacak uğraşlar bulun. • Duygusal olarak yakın gelecekte yaşama ihtimaliniz olan şeyleri I öğrenmeye çalışın. i • Çocuklannızın sizin vereceginiz tepkilerden etkileneceklerini unutmayın. • Gergınliklerini azaltmak amacıyla onlara oyun imkânlan sağlayın. • 8-9 yaşından büyük çocuklann I sizinle aynntılı olarak yaşadıklannı } paylaşmasını sağlayın.• ö,ümü P d"uTm a ;: ^ ^ P #KrOmk haStahldan ° lanlöŞlle;yÜkSek d e p r e S y ° n m l a ^ ^ W I ^ i m T n l ' s a ^ . ^ Uzmanlar uyanyor: Sorunlu insana yardım etmeye çalışırken zarar verebilirsiniz Psikiyatri ilaçlan masum değil L/EPRESYON GEÇIREN KESKÎN ANLATIYOR: İstanbul Haber Servisi - Son 3 yıldır bütün dünyada psikolojik sorunlardaki artışın olduğuna dikkat çeken uzmanlar, bunun da en çok da geri kalmış, dışa bağımlı ülkelerde görüldüğünü ifade etti Uzmanlar, depresyonun dünyanın hemen her ülkesinde yaygınlığının aynı olduğunu kaydediyor. [stanbul îl Sağlık Müdürlüğü Ruh Sağhğı Şube Müdürü Psikiyatrist Dr. Mustafa Güvefi ise deprem ve ekonomik krizler sonrası ruhsağhğı sorunlanyla başvııranlarda önemli artış olduğuna dikkat çekti. Gmeli, ekonomik knzle birlikte insaniann kendilerini kanıtlamak zorunda kaldıklannı vTirguladı. Güveli. Psikolojik sorunlara geri kalmış vedışa bağımlı ülkelerde daha çok rastlanıyor. Türkiye'de, özellikle ekonomik kriz sonrası insanların kendini kanıtlamak zorunda kaldığına dikkat çeken uzmanlar, depresyonun ileri safhada intihara yol açabileceğini vurguluyor. şöyle devam etti: "İşleri stabil devam eden kişiier kendilerini kanıtlamak zorunda değillerdi. Ekonomik kriz öncesi insanlarla fazla divaloglan da olnıası gerekmiyordu. Bugün sürekli işten anlma korkusu >aşarken ya da işten atıldıktan sonra hem kendilerini kaıutlamalan hem de diyalog kurmalan gerekti. Bu da onlar için ekstra yük oldu." Amenka'da yapılan bir araşhrmada ise, her yıl 17 milyondan fazla kişinin depresyon geçirdiğini ve intihar edenlerin yüzde 70'inin depresyonlu olduğunu ortaya koydu. Amerikan Sağlık Kuruluşu Mayo Clinic'den yapılan açıklamaya göre, depresyon geçiren hastalann üçte bin bunun farkında değılken üçte ıkısi de teda\ iye yanaşmıyor. Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıklan Hastanesi'ne 1990 yılı da dahil olmak üzere her yil yapılan poliklinik başMiru sayılan ise şöyle: "39 bin 379.43bin 696,51 bin 179, 56 bin 852,67 bin 605,68 bin 817,70 bin 544,82 bin 932,89 bin 777.85 bin 692.83 bin 982, 90 bin 192." Bazı hastalann aldıklan ilaç ve tavsiyelen arkadaşlanna da önerdiklenne dikkat çeken Psikiyatrist Ayhan Akcan. "Ruh saglığındaki ilaç kullanımı heldm konfrolünde olmalı. Psikiyatri ilaçlan masum ilaçlar değildir ve ilaçla tedavi en az 6 hafta sürer, 6 ay bir vıla kadar devam ettirilebilir*' dedi. Akcan, doktorun ilaç seçımmin hastanm diğer faktörlerine de bağlı olduğunu söyleyerek, "Doktor tavsiyesi olmadan ilaç almak çok tehlikelTdedı' Bana zarar verenleri öldürmeyi çok düşündüm. 2-3 yıl evden hiç çıkmadım. Doktoriara gittim. Kazandığım her şeyi kaybetme kaygısıyla önce panik atak başladı. Şimdi tedavi oldum ve iyiyim. Depresyon geçiren insana ailesinin destek olması çok önemli." Hoyatı hep karanlıkgörüyordum İstanbul Haber Servisi - Depresyon geçirmiş ve bu gün normal yaşamma devam eden Mustafa Keskin, depresyon geçirdiği süre içinde, hiçbirşey hakkın- da olumlu düşünemediğini belirterek "Hayatı karanhk olarak görüyordum. Hep bir şejieri kaybetme korkusu yaşı- yordum. Anıa şjmdi tedavi oldum ve ken- dimiryi hissediyorum" diyor. O dönem- de her an intihan düşündüğünü anlatan Keskin, "Banazararverenleri öldürme- v i de çok düşündüm,2-3 yıl hiç evden çık- madım, birçok doktora gittiın" diyor. Serbest iş yapan Keskin, hastahğın nasıl geliştiğini şöyle anlattı: "35 yıldır ticaretle uğraşrvorum, yannnda çauşan kişikr aniden işi bırakü, tek başıma bü- tün işieri vapmaya çalışüm. Kazandığım her şevi kav betmek ka>gısryla, önce pa- nik atak başladı, fiziksel rahatsızlık diye düşünerek doktora gittim, en sonunda depresyon teşhisi konuldu." Keskin, depresyon geçiren insaniann çok duygusal olmaktan ve etraftndaki- leri çok düşünmekten bu hale geldikJe- rini söyleyerek kendinde depresyon be- lirtileri gören kişilere şu önerilerde bu- lundu: "Depres>on geçiren insan spor yapmah, sorun yaşadıgı insan ve ortam- İa, sorunu çözüme kavuşturduktan son- ra o ortamdan uzaklaşman. Ailesi mut- laka kişiye destek olmalı." Konu Sizi Sıkıyor mu? Biıieşmiş Mılletler Genel Sekreteri Kofi Annan dün, tarafların gonjşlerini bir kez daha dinlemek amacı ile Kıbns'a geldi. Genel sekreterin, bugün Rauf Denk- taş ile, fanatık odakların önerdıği biçimde Yeşılhat üzerınde. orneğin Ledra Palas'ta değil de Kuzey Lef- koşa'da ve KKTC Başkanlık Konutun'da bir araya gel- mesı, adanın güneyınde fırtınalara neden oluyor. BM Genel Sekreteri'nin kuzeye geçmesi, hele Denk- taş'ı resmi konutunda ziyaret etmesi, bu kımselerce, KKTC'nin bir anlamda tanınması anlamına geleceği için doğru bulunmuyor. Ne Bırleşmiş Milletler ne de Tür- kiye dışında hıçbir ulke. yıllardan beri adanın kuzeyın- dekı Türklerın kendileri için bir bölge seçtiğini, orayı vatanları olarak görduğünün ve ayn bir devlet oluştur- ma haklannı kullanmak ıstedığini, ne yazık ki kabul et- miyor. Kımileri, sadece bu gerçeği kabul etmemekle kal- mayarak mesela bugünkü buluşmada olduğu gibi, BM'nın en üst düzey memurunun, Kıbns Turk lideri ile tarafsız bölgede goruşerek ada Türklerinın burunları- nın sürtülmesini istıyorlar. Acaba, bunu isterken kimı kuzeyli soydaşlar ve yi- ne kimi Türkiyeli vatandaşlanmız gibi, Denktaş'ın Rum tarafına daha anlayışla yaklaşmasını, hatta fedakârlık göstermesini mi somutlaştırmayı amaçlıyorlar? Bir yazar için en büyük handikapın, kör değneğinı bellemişçesine dönup dönüp aynı konulara eğilmesı olduğunu elbette bılıyorum. Ama buna rağmen Kıbns sorununu sık sık gundeme getirmenin sayısız neden- leri arasında bence en önemlilerinden binsinin, Türkı- ye'nin AB ile yakın gelecekteki ılişkilennı perçınlemek için, öncelikle Türk kamuoyunun, adada gerçekleşen son elli yılın dramı hakkında bilgı sahibı olması gerek- tiğini düşünüyorum. Şu son ziyarette, Kofi Annan'ın kuzeye geçmesini, hete Denktaş'ın resmı konutunun kapısını çatmasını ıçi- ne sindiremeyen insanlardan, yannkı Kıbrıs bırlikteli- ğinde Türk komşulara karşı anlayış beklemek için, fe- dakârlık listesının altını imzalamalannı önlemek gerçek- çi midir? Kuzeydeki ineğin sütü bile haram! Medyamızın kuzeyin sorunlan ile maalesef ılgısız olduğunu söylerken Denktaş, haksız değil, hatta ye- terince sesini bile duyurmaktan çekıniyor olmalı. Bu konuda size taze bir örnek sunayım. Bir grup Kıb- rıslı Türk ve Rum işadamından oluşan ve "Brüksel Gnıbu" olarak tanınan bir girişimciler topluluğu, ada- nın kuzeyınden. guneye hayvan ve sut ürünleri gön- dermek amacı ile başta Klerides olmak uzere, belirli kimselere mektupla başvurdu. Adanın güneyinde ciddi biçimde sut ürünleri sıkın- tısı yaşandığını hatırlattı. Rum çocuklann süt ıhtiyaç- larını kuzeyden getırılecek taze ürünler ile karştlama kolaylıklarını sıraladı. Işadamlannın önerisinı, guneydekı sıyası partılenn bir bolümünun yanı sıra Panagrotıkık, Pek ve Agrotı- ki adlı çıftçi orgutleri. Poa adlı ınek besicileri derneği "ulusal ihanet" olarak değerlendırdiler. KKTC'ye kar- şı uygulanan ambargonun delineceğini söylediler Oysa, geçen aralık ayında Rum Başsavcı Markides, kuzey ile alışvenşı yasaklayan biryasanın bulunmadı- ğını söyleyınce de ağır eleştirilerle karşılaşmıştı. Baş- savcı, bunun üzerine bir açıklama yapmak zorunda kal- mış ve söylediklerınin en azından kâğrt üzerinde böy- le gösterilmesı gerektığini, çünku AB'ye girebılmek için, bu tur bir yasal düzenlemenin kâğrt üzerinde de olsa yapılması gerektiğıni ıleri sürmüştü. Güneyli Rumlar, başsavcılarının ıstediğı düzenle- meyi yapmak gereğinı bile duymadan, AB'nın en üst düzey yönetıcilerinden her Allah'ın günü kırmızı dipli mumlaria süslu davetler alıyorlar. Mesut Yılmaz da hâlâ o talıhsız açıklamasını tevil eden dünkü demecin- de olduğu gibi, benzer görüşlerinde ısrardan vazgeç- miyoıi Türkiye, AB'ye katılmak için idam sorununu da, ana- dil konusunu da, OHAL yasasını da en akılcı biçimde çözebılir. AB'nin kapılan bu üç olay nedeni ile kapalı kalamaz. Bu üç önemli sorunu çözmek için yapacağımız gi- rişimin karşısına Brüksel, Kıbrıs'ta ıkı toplum ve iki devlet gerçeğine arkasını dönen bir aymazlık ile dikil- mesin. Likud'a rağmen Şaron gibi birfanatik bile Is- rail devleti gerçeğini ıçine sindirirken Kıbrıs'ı 1960 ön- cesine götürmek isteyenlere cesaret vermenin, ne akıl ne de insaf ile ilgilerı olmadrğı ap açık ortadadır. Bu nedenle Sayın Mesut Yılmaz, birçok okurumun dunkü önerımı paylaşan faks ve e-posta mesajlann- dada bekledikleri gibi, Denktaş'tan ıstedıği anlayışı so- mut olarak bir an önce kâğıda dökmeiidir. Faks: 0212- 677 07 62 obirgit(« e-kolay.net Oepremin psikolojik yıkımı Halk çareyi flaçta anyor ADAP.4ZARI (Cum- huriyet)-Adapazan 'nda, psikolojik sorunlan aşa- mayan depremzedeler ça- reyi antidepresif ilaçlar- da anyor. Tamamlanama- yan alryapı çalışmalan- nın yol açtığı hastalıklar ise alerji ilaçlannda pat- lamaya yol açıyor. Sakarya EczacılarOda- sı Başkanı Fiisun Çetin, deprem ve sonrasındaki yaşam koşullannın kent halkının psikolojısini al- tüst ettiğinı belirterek ilaç satışlannın da bunu doğ- ruJadığını söyledi. Mar- mara depremınden önce çok az satılan yatışüncı ve alerji ilaçlannda pat- lama yaşandığına dikkat çeken Çetin. "Satöğunız ilaçlann yüzde 20'sini si- nir te alerji ilaçlan oluş- turuyor" dedi. Depres- yonun, depremın yarat- tığı >Tkımuı yanı sıra son- rasındaki yaşam koşulla- rmın ağırlığından kay- naklandığını ifade eden Çetin şöyle konuştu: "Hâ- lâ binlerce kişi prefabri- ke konutlarda ya.'ji)or. \bi- lan. kanali/as\onu henüz tanıanılanamamış bir kent te yaşamanın zorlu- ğunun dışında ekonomik krizve işsizlikle mücade- le eden insanlar, ilaçla ayakta durabiliyor." Alerji ilaçlannın satı- şındaki artışı ise altyapı eksikliğine bağlayan Çe- tin, **3 yıkür sağlıksı/ or- tamda \aşa\an insanlar- dabaştaastnnohnaküze- realerjik hastalıklann ol- maması düşünülemez" dedi. Adapazan Ticaret ve Sanayj Odası Başka- nı Erol Oztürk de sinır ve aierjı ilaçlannın satı- şındaki artışın yönetıcıler için uyan olması gerek- tiğini ifade etti. Özfiirk, "Depremle vikıldık, eko- nomik krizle aç kaldık, tozla ölüyonız. Yakmda indharlania padanıaohır- saşaşırmamaklazım'" di- ye konuştu.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear