Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 5KASIM2002SALI
10 D I Ş H A B E R L E I l . dishab@cumhuriyet.com.tr
KAVŞAK
OZGEN ACAR
Sağduyu Soldan Sağa Kaydı!
Türk demokrasi tarihinin, çok deği-
şik sonuçlar veren, en ilginç seçimi-
ne tanık olduk. Ternelinde koalisyon-
laryaratan bir "nispi" sisteminın uy-
gulandığı 3 Kasım seçimlerinde, san-
ki "çoğunluk' sisteminin geçerli oldu-
ğu bir sonuçla TBMMye yalnızca iki
parti gırdi.
Bu sonuçta halkın; ekonomik sorun-
lardan, işsızlıkten, yolsuzluktan; güç-
lü bir muhalefet olmayışına karşın ko-
alisyon ortakları arasındaki it dalaşın-
dan bunalması; zengınin dahazengin-
leşmesı, fakirin dahada fakirleşmesi,
hatta MlT'in hazırladığı söylenen bir
rapordabuolguyuTV'lerdeki "televo-
le" türü yayınlann tahrik etmesi gibi ne-
denlerin etkili olduğu anlaşılıyor.
Sonucu. bazı odakların beklediği
"sokakta patlama" yerine, Türk hal-
kının "sağduyusu" ile sandıktayarat-
tığı "siyasal bir deprem " olarak göre-
bilirız.. 1999 seçiminde yüzde 22.2
oranında oyla iktıdarın en büyük or-
taklığına getinp başbakan yaptığı DSP
Genel Başkanı Bülent Ecevit'i Pazar
günü yüzde 1.2 oyla tepetakla etti.
Bu sonuç, bugün tek başına ıktidara
gelen AKP Başkanı Recep
Tayyip Erdoğan için de
önemli bir ders oluşturma-
lıdır. 1999'da sola prim ve-
ren "halkın sağduyusu"nu
övenler, 3 Kasım'ın sağ ağır-
IIK.II sonucunda "halkın sağ-
duyusunu" acaba kınamak-
ta haklı olabilırler mi?
CHP geçen seçimde yüz-
de 8.7'lik bir oranla eleğin
yüzde 10'luk gözenekleri-
nin altında kalarak halkın
sağduyusundan ağır bir to-
kat yemiş, Atatürk'ün par-
tisi tarihte ilk kez parlamen-
to dışında kalmıştı. "Ortanın solunda-
ki" DSP'nin bu seçimde buharlaşan
yüzde 21 oranındaki oyunun doğal
olarak CHP'ye kayması, böylece
CHP'nin oylarının 29.7 oranına yük-
selmesi gerekmez miydi? YTP'ye gi-
den DSP oylarını dahi dikkate alsak,
CHP'nin oylan yüzde 28'den az olma-
malıydı. Oysa CHP yüzde 2O'yi aşa-
madı. Bu durum, acaba Deniz Bay-
kal'ın geçmişine olan güvensizliği mı
yansıtıyor? Bu gelişme soldaki DSP
seçmenlerinin yüzde 8'inin oylarının
dinsel ağırlıklı AKP'ye kaydığını gös-
termiyor mu?
Ortada, yada ortanın sağındaki beş
parti barajı aşamadı. Geçen seçimde
MHP 18, ANAP 13.2 ve DYP 12 olan
ortada ya da sağda üç partının oy
toplamı yüzde 43.2 idı. Bu üç parti, Pa-
zar günü bu oyların yüzde 50'sini bi-
le toplamada beceriksız oldular. Üç-
lünün yüzde 20'yi aşan oy kaybı, bir
ölçüde GP'ye gitse de, önemli oran-
da AKP'ye kaymadı mı?
Umarız bu verileri AKP'liler de alt
alta yazarlar. Soldaki, ortadaki ya da
Tayyip Erdoğan
ortanın sağındaki Türk halkının oyla-
rını neden kendilerine verdiklerini iyi-
ce algılarlar. Dolayısıyla Türk halkı,
AKP'ye "dinsel ağırlıklı" bir parti ol-
mak yerine 1980'lerdeTurgutÖzal'ın
"dört ayaklı iktidan" gıbi bir iktidar so-
rumluluğu yüklemiştir.
Bir başka deyişle "halkın sağduyu-
su" AKP'yi siyasal yelpazede ortaya
doğru çekmiştir. Bir anlamda AKP'ye
Avrupa'nın "Hıristiyan Demokratlan"
gibi "ılımlı" olunmasını öngören bir
gömlek giydirmiştir. Seçım sonrasın-
da AKP'den yapılan açıklamalar da
şimdilik bu rolün benimsendiğini gös-
teriyor. Kuşkusuz bunun doğruluğu-
nu zaman içindeki uygulamalargös-
terecektir.
Türk halkı, liderliklerini çok önceden
yitirmiş, ancak koltuklarına Japon tut-
kalı ile yapışmış, yeteneksizlikleri ka-
nıtlanmış parti başkanlarını cezalan-
dırdığı için de "sağduyulu" davranmış-
tır. Böylece, halk bu liderlerin defter-
lerini dürüp, partilenn bölunmüşlükle-
rini tasfiye ederken, Türk siyasasında
yeni yüzlerin önünü de açmıştır.
3 Kasım sonuçlan, "çoğunluk" sis-
temi ile oluşan 1957 se-
çiminı andırıyor. DP 424,
CHP 178, ötekiler 8 san-
dalye ile TBMM'ye girmiş-
ti. Bu sonuç DP Genel
Başkanı Adnan Mende-
res'i şımartmış, anti-de-
mokratik adımlaratması-
nayol açmıştı. DP iktida-
rının sorumsuz davranış-
lan da CHP'ye tarihinin en
güçlü muhalefetini ger-
çekleştirme olanağını ver-
mişti. O günlerde "Tanrı,
kimseye böylesine bir
CHP muhalefeti verme-
sin" sözü yaygınlaşmış, 27 Mayıs
1960 askeri darbesı kaçınılmaz ol-
muştu. AKP'lilerıntanhintekerrüret-
memesi için, tek başına iktidarlarını
iyice hazmetmeleri gerekıyor. Bu ne-
denle AKP'lılere yakın tarihin sayfa-
lannı yeniden anımsamalannı, irdeme-
lerini önerirız.
Lider kadrosu ne kadar soğukkan-
lı olursa olsun, 363 milletvekilı içın-
den çıkacak fanatik "kara koyunlar"
AKP iktidanna gölge düşürebilir. Bu tür
kişilerin parlamento içinde, dışında
yaratacaklan olayların yanı sıra baş-
kaca dokunulmazlık dosyalarının da
TBMM kürsüsüne gelmesi kaçınılmaz
olacaktır. Bunlardan biri Sıırt'ten se-
çilen Fadıl Akgündüz, Susurluk kah-
ramanlarından Mehmet Ağar, eski
Urfa DYP Milletvekıli Sedat Bucak
için acaba şimdi ne yapılacak? AKP'Iİ
seçmenlenn, Cem Uzan'ın genel baş-
kanı olduğu Genç Parti'nin kaynağı be-
lirsiz çeşitli harcamalannı incelemek
üzere yeni hükümetin denetim me-
kanizmasını harekete geçirmesini bek-
lediği de unutulmamalıdır.
AKP'nin dış siyasası, Orgeneral Özkök
Deneyimsiz AKP iktidarını çok
önemli dış siyasa sorunlan bekliyor.
AKP, en geç bir ay içinde hükümeti-
ni kurmuş oiacak. Avrupa Birliği (AB),
AKP iktidan ile eşzamanlı olarak, Tür-
kiye'nin üyeliği konusunda karar ala-
caktır. AKP'den yapılan açıklamala-
ra göre, daha hükümet kurulmadan,
Avrupa'ya bu amaçla bazı "iyiniyet"
temsilcilerinin gönderileceği anlaşı-
lıyor. AB'nin bir Hıristiyan Kulübü
olup olmadığını, AKP iktidanna gös-
terilecek tepki ortaya koyacaktır.
Uluslararası Para Fonu (UPF) ile
ilişkilerdekarşılıklı "elenseçekmeier"
kaçınılmaz olacaktır. Her ne kadar,
AKP lıderieri UPF ile ilişkilerin sürece-
ğini açıklasalar da UPF'den baa önem-
li değişikliklerin yapılmasını isteye-
cekleri anlaşılıyor. Erdoğan ın "Bele-
diye Başkanı olduğumda Istanbul
Betediyesi'nden alacaklı olan müte-
ahhit ile öteki alacaklılara biryıl para
beklemeyin. Sonra düzenli ödeme
yapacağız" biçimindeki anımsatma-
sının, ulusal borçlar için de geçerli
olabileceğini imaetmişolmuyormu?
UPF ile ilişkilerde "Moratorium" ,
"konsolidasyon" türünde borç öde-
me, erteleme ya da yeniden yapılan-
ma biçimleri de gündeme gelebilir.
AKP'nin, önümüzdeki günlerde
BM Güvenlik Kurulu'ndan geçecek
tasanya göre belirecek bir Irak sava-
şı konusunda, izleyeceği kesin bir
siyasasının bulunmadığı biliniyor.
Müslüman Filistin ile Afganistan'dan
sonra Irak'a karşı ABD'nin uygulaya-
cağı bir savaşa verilecek destek,
AKP'yi, seçmenleri hatta karşıtları
karşısında güç durumda bırakabilir.
AKP kurmaylan bu konuda daima
"Askere soranm. Asker ne isterse
onun gereğiniyapanm" diyerekso-
rumluluğu TSK'ye devrettiğini gös-
termiştir. Oysademokratik ülkelerde
siyasal güç, karar alır, asker uygular.
Bu davranışıyla AKP'nin, 28 Şubat
benzeri bir oiaya karşı orduya şim-
diden ödün verdiği degerlendirmesi
de yapılıyor. Yeni iktidann irak konu-
sundaki karannda, dün VVashing-
ton'a hareket eden yeni Genelkurmay
Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök'ün
etkili olacağı anlaşılıyor. Asker kö-
kenli Amerikalı yazarlar, eski Başkan
Orgeneral Ismail Kıvnkoğlu'nun o
kadar çok davet edildiği halde dört
yıl hiç ABD'ye gitmeyip Çin'i ziyaret
etmesine dikkati çekiyorlar. Aynı ya-
zariar Orgeneral Özkök'ün, seçimin
hemen ertesi günü, VVashington'a
uçmasının Irak'taABDyanlısı bir as-
keri siyasa izlenmesinin beklendiği yo-
rumunu da ekliyoriar. Eğer bu yo-
rumlar doğruysa ABD'nin "stratejik
ortak" Türkiye'de görmeyi istediği
tek başına güçlü bir sağ iktidan AKP
ile bulduğu, bunu özkök'ün gezisi ile
de pekiştireceği anlaşılıyor.
İki dev arkeoloğun ardından!
Bugün bu köşede Prof Dr.
Kenan Erim'in ölüm yıldönü-
münden de söz etmeyi dü-
şünmüştüm. 2 Kasım 1990'da
Ankara'da bir kalp bunalımı
sonucu olen Afrodisyas'ın unu-
tulmaz arkeologu Erim, vasi-
yeti üzenne, 9 Kasım'dayaşa-
mının yansını adadığı o toprak-
lara gömülmüştü. Bakanlar
Kurulu, Yüksek Anrtlar Kuru-
lu'nun uygun gördüğü bir nok-
tada gömülmesı için bir kararname çı-
karmıştı. Afrodisyas'ta, değerli arke-
oloğu anmak için bir gün düzenlen-
miş, ancak seçim nedeniyle 2 Kasım
yerine, gömüldüğü 9 Kasım'a alın-
mıştı. 27 yıllık dostum Erim'i anlatmak
üzere ben de bu törene gidecektım.
Garip bir rastlantı, Türk arkeolojisi-
nin bir başka devi Ord. Prof. Dr. Ek-
rem Akurgal 1 Kasım sa-
bahı 91 yaşında gözlerini
yaşama kapattı. 1948 yılın-
da ilk kez kazmayı vurduğu
o günlerde bir ilkokul öğ-
rencisiyken tanıdığım Akur-
gal ile yıllarca sonra dost ol-
duk. Yaşamöyküsünün ki-
taplaşması konusunda ge-
celi gündüzlü çalışmalar
yaptık. Arzusu, izmır Bayrak-
kentine gömülmekti.
Ne yazık kı Erim'e tanınan olanak.
Akurgal için gerçekleştirilemedi. "Ho-
calann hocası" Akurgal. Smyma'ya
gömülmese de öğrencisi 23 profesör,
doçentin yanı sıra sayılan birkaç bıni
bulan öğrencileri ile on binlerce yer-
lı- yabancı okurunun yüreginde gömül-
dü. Işık içinde yücesinler.
Komisyon, 'AKP'nin kim olduğu bilinmiyor. Bekleme süreci başlamıştır' mesajı verdi
AB lafa degilişebakacakDış Haberler Servisi - Avrupa
Birliği, seçimlerden zaferle çıkan
Adalet ve Kalkınma Partisi'ne, re-
formJara devam edilmesi gerekti-
ği mesajını verdi. AB Komisyonu,
seçim öncesinde sözler veren
AKP'nin uygulamalanna bakılacağını
vurguladı.
AB Komisyonu'nun genişlemeden
sorumlu üyesi Günter Verheugen, Tür-
kiye'deki seçim sonuçlannın "Müshiman
bir demokratik partinin. AvTupa'daki
Hıristt\ an Demokrat partikrin rolünûn
ayıusınj bir İslam ülkesinde o\ na\ıp o> -
nayam»ı
acağıaçısuıdann
test nıtelığin-
de olduğunu söyledi.
Verheugen, Reuters'a verdiği demeç-
te, Türkiye'deki seçim sonuçlannı de-
ğerlendirdi. Verheugen, din konusunun
Türkiye'nin AB'ye üyeliği için yerine
getirmesi zorunlu siyasi kriterleri göl-
gelemesine izin verilmemesinin "haya-
tiönemde'' olduğunu vurguladı. Komis-
yon üyesi,tt
Bu, gelecekte. bir İslam ül-
A\Tupa Birliği Komisyonu, verilen sözleri
ammsatarak icraata bakılacağını kaydetti.
Komisyon sözcüleri, Islamcı bir partinin
iktidarda olduğu Türkiye'nin AB'yle ilişkilerinin
nasıl olacağına ilişkin sorulan yamtlamakta zorlandılar.
kesinde dine da\alı çağdaş bir demok-
ratik partiye sahip olup olamavacağı-
mız açısından çok ilginç bir tecrübe ola-
cak" diye konuştu.
Verheugen, Avrupa Parlamentosu Dı-
şışleri Komisyonu'nda (AFET) yaptığı
konuşmada da Türkiye-AB ilişkilerini
ve genel seçimlerin sonuçlannı değer-
lendirdi. Verheugen, Türkiye'de yeni
kurulacak hükümetin bazı şeyleri sü-
ratle gerçekleştirebileceğini söyleyerek
bunlann zor olmadığını ve Ankara'nın
iradesini yansıtabileceğini anlattı. Ver-
heugen'in sözcüsü Jean-ChristopheFi-
lori de seçimlerle ilgili resmi bir açık-
lama yaptı. Açıklamada şu ifadelere yer
verildi: "AB Komisvonu, Tûrkive'deki
seçimlerin sonuçlarmı not etmiştir ve ye-
ni hükümetle işbirliğine hazırdır. Ko-
misyon, TBNLVI'de temsil edilecek iki si-
yasi partinin, AB yandaşı bir pohtika iz-
İe>ecekkrini açık bir şekflde belirttikle-
rini de not etmiştir. Komisyon, Türki-
ye'den, tam üyeBk için gerekli kriterle-
re, uyum reformlanna ilişkin yükümiü-
lüklerini tevit etmesini beklemektedir.
Komisyon, Türkiye'de atılan adınılan
dikkatie izlemeye devam edecek sonıut
gbişimleri özeffikle takip edecektir."
Filori, AB Komisyonu Sözcüsü Jonat-
han Faufl ile birlikte düzenlediği gün-
lük basın toplantısında yabancı basının
Türkiye konusunda yoğun sorulanna
yanıt vermekte zorlandı.
BEKLE, GÖR POLtTtKASI- tslamcüann iktidarını temkinli bir şeldlde karşılayan Bati başkentieri, AKP'nin
politikalanna yönelik olarak daha çok "bekle, gör" politikası iziemeji tecrih edecek. (Fotoğraf. .\P)
Washington'la birlikte Londra ve Atina olumlu mesajlar verdi
ABD işbirliği arzusunda
Elmek: oacar@superonline.com Fax: 0312. 442 79 90
Dış Haberier Servisi - ABD, tngilte-
re ve Yunanistan, yeni hükümetle işbir-
liği yapma arzusunda olduklannı söy-
lediler. Washington yönetiminden bir
yetkili, seçimden sonra ortaya çıkan
tabloyla ilgili yorum yapmanın politi-
kalan olmadığını belırterek "Biz Ame-
rikantaükümetiolarak Türk halkının
karan çerçevesinde çıkacakyeni hükü-
met ile çahşmaya haanz" dedi.
Atina'da bulunan ABD Dışişlen Ba-
kan Yardımcısı Marc Grossman Yuna-
nistan Dışişlen Bakanı YorgoPapand-
reu ile görüşmesinin ardından gazete-
cilere yaptığı açıklamada. "Türkiye
NATO üyesi bir demokrasidir ve ken-
di h'derlerini seçme hakkı Türk halkı-
naaittir.^îmanJstan gibi bizdeyçniTürk
hükümetiyle işbirliği yapma arzusu
içindeyiz" dedi. Grossman, "Türki-
ye'nin ABile yakm ilişkiyohıyia Baü'ya
daha da yakmlaşmasını umuyoruz.
Türkiye'ye 12 .\rahk'ta müzakere
tarihiwrilmesinin cesaretlendiridve
Bati ile AB'ye bağlayıcı olacağı ka-
nısındavız. Kıbns konusunda da 12
Arahk'a kadar olan sürenin çözü-
me yakmlaşma alanında kuOanü-
masıru ümit ediyoruz" dedi.
Papandreu kutladı
Adalet ve Kalkmma Partisi'ni
kutlayan Papandreu da, yeni hükü-
metle işbirliği arzusu içinde olduk-
lannı ve bu dönemde Kıbns gibi
sorunlar için yeni bir ivmenin oluş-
masım umduklannı kaydetti. Pa-
pandreu. "Umarnn, yakm zaman-
da Türkyetkflilerle görüşmeler \ap-
ma olanağımız olur" dedi.
tngiltere Başbakanı Tony Blair.
"kazanan parti tarafindan yapılan
ilk açıklamalan cesaret verici" bul-
duğunu behrtti. "Yenihükümetieça-
hşmayı dört gözle beklediğmi
r
' kay-
deden Blair, aylık basın toplantısın-
da "Türk halkı kimi seçerse onunla
çahşmayi arzuluyoruz" dedi. Blair,
sonuçların, Türkiye'nin Irak operas-
yonuna vereceği desteği etkileyip et-
kilemeyeceği sorusuna, hükümetin
• tngütere Başbakanı Blair, yeni hükümetle çalışmayı "dört gözle
beklediğini" söyledi. Yunanistan Dışişleri Bakanı Papandreu da,
işbirliğinin sürmesini dilediklerini kaydetti. Almanya, Erdoğan'ın
ilk açıklamalannı "olumlu" karşıladı.
karannı kendi çıkarlan doğrultusunda
vereceğini düşündüğü yanıtını verdi.
Almanya: Hükümet Sözcü Yardım-
cısı Thomas Steg, yapılan ilk açıkla-
malan olumlu karşıladıklannı söyledi.
Steg, "Önceükle hükümetin kurulma-
snu ve programını bekleyeceğiz. EVEF fle
işbirliği yapüacağı ve AB yohmda iler-
leneceği şekündeki ilkaçıklamalan ohım-
hı karşdadık" dedi. Sosyal Demokrat
Parti'nin dış ve güvenlik uzmanı G€r-
not Erler, "Türk Silahh Kuvvelleri'nin
rolünün Türkiye'nin geleceğini beHrle-
yeceğıni'' söyledi. Erler. "Türkiye'deki
siyasi geüşmelerin gerçekte orduya bağ-
b olduğunun yeniden ispatianması du-
SEZER AB YOLUNDA
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Cumhurbaşkanı Ahinet Necdet
Sezer, Türkiye açısından kritik
öneme sahip AB Kopenhag Zirvesi
öncesinde Almanya'ya gidecek.
Sezer, seçim sonrasında hükümet
boşluğu yaşanması durumunda
devTeye girerek bazı temaslan
gerçekleştirebileceğini bildirmişti.
Sezer. 27 Kasım'da Almanya'ya
giderek Başbakan Gerhard
Schröder ile bir araya gelecek.
Sezer- Schröder görüşmesi sırasmda
Türkiye-AB ilişkilerinin gündeme
gelmesi ve 12-13 Aralık Kopenhag
Zirvesi'nin ele alınması bekleniyor.
Sezer'in Almanya Başbakam'na AB
adaylan içinde durumu belirsiz tek
ülkenin Türkiye olduğunu belirterek,
AB'nin bu belirsizliği olumlu yönde
gidermesi gerektiğini iletecegi
kaydediliyor. AB'nin en önde gelen
ülkelerinden olan Almanya'nm
Kopenhag Zirvesi'nden çıkacak
karan etkileme olanağı bulunuyor.
rumunda, Türkiye'nin Avrupa yoluna
ek zorhıklar getirilmiş olacaktir" dedi.
Bdçika: Başbakan Yardımcısı ve Dı-
şişlen Bakanı Louis Michd, AB üye-
liğine ilişkin olarak "Türkiye'ye suı-
yafler göndermeye devam etmek ge-
rektiğmi" söyledi.
İtaiya: Huistiyan Demokratlar Bir-
liği Partisi Genel Başkanı ve Devlet Ba-
kanı Rocco Buttigiione. Erdoğan'ın,
"Biz Hıristiyan demokratiara çok ben-
zjyonız" şeİdindeki sözlerini hatırlata-
rak "Biz, bu sözün gerçek olmasını isti-
yoruz. Eğer Erdoğan'ın sözleri doğruy-
sa Türkiye tüm İslam dünyası için i\i bir
örnek olabifir" diye konuştu.
İRAN MEMNUN
Dış Haberier Servisi - tran yönetimi
AKP'nin zaferini memnuniyetle
karşılamakla birlikte, "iç meseleye''
kanşmak istemediğini vurguladı.
Dışişlen Bakanlığı Sözcüsü Hamid
Rıza Asefı, "îslam Cumhuriyeti,
İran'la bağlan geKştirmeye ilgi
duyan bir partinin seçimleri
kazanmasını tabii ki memnuniyetle
karşılamaktadır" dedi. Asefı,
bununla birlikte, Tûrkive'deki
seçimlerin ülkenin "iç meselesi"
olduğunu vurguladı. Asefi, dün
düzenlediği basın toplantısında,
"Türkiye'deki seçimler, Türkiye'nin
iç nıeselesidir ve bu seçimlerin sakin
bir ortamda gecmesinden
memnunuz. tran ve Türkiye'nin,
birtikte ekonomik gelişiminde tran
için önemli olan dost, arkadaş ve
istikrartı bir Türkiye'dir'' diye
konuştu. Asefi. "Tahran yönetimi
için önemli olan, Türkiye ile bütün
alanlarda iyi ihşkUerin de\am
etmesidir'' dedi.
"Seçim sonuçlanna tepkiniz neden bu
kadar soğuk" şeklindeki bir sonı, "Di-
ğer ülkelerin seçim sonuçlan açıklamn-
ca havalara mı sıçradık" sözlenyle ya-
nıtlandı. Faull, "Şimdi endişedeğilumut
zamanıdır. Türk halkının demokratik
yöntemleıie seçtiği yeni parlamento ile
çahşmaya başlamak için sabırsızlamyo-
ruz" derken Filori, "Sonuçlar AB'ye bir
tepki mi" sorusunu, "Anlad^un kada-
nyla seçimleri kazanan parti, Kopen-
hag kriterlerine sa> gı göstereceğini bü-
dirdi. Sonıut olarak neler yapacaklan-
nı göreceğiz'' diye yanıtladı.
AB Ortak Dış Politika ve Güvenlik
Yüksek Temsilcisi Javier Solana, Fran-
sız Le Monde gazetesıne verdiği de-
meçte "Yeni hükümeti kraatlanyla de-
ğerlendirmemizgerekir'' şeklinde konuş-
tu.
Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Wal-
terSchwimmer, yeni hükümeti, demok-
ratik reformlara devam etmeye ve insan
haklanna saygı göstenneye çağırdı.
AKP'Yİ KUTLADI
Erdoğan 'a
ilk davet
SimitisHen
ANKARA (AA) - Yunanistan
Başbakanı Kostas Simitis, seçimden
birinci parti olarak çıkan AKP'nin
Genel Başkanı Recep Tayyip
Erdoğan ı telefonla arayarak kutladı.
AKP'den yapılan açıklamada, Simitis
ile Erdoğan'ın 15 dakika görüştükleri
ve Simitis'in Erdoğan'ı Yunanistan'a
davet ettiği kaydedildi. Erdoğan'ın,
Simitis'in davetini
kabul ettiği ve bunu
en kısa sürede
gerçekleştirmeyi
istediği ifade edildi.
Erdoğan'ın, Simitis'e
Yunanistan ile
gerçekleştirilecek
işbirliğinin. Türkiye-
Yunanıstan ilişkileri, "
Türkiye-AB ilişkileri ve tüm dünya
açısından çok olumlu olacağını
söylediği belirtildi.
Simitis, Erdoğan'ın AB üyesi
ülkelere yapacağı ziyaretlerin
Yunanistan'dan başlamasından
duyacağı memnuniyeti ifade
ederek. bu ziyaretin prosedürünü
görüşmek üzere iki kişiyi Ankara'da
temaslarda bulunmak üzere
görevlendirdiğini söyledi.
ZANCEYHUN:
3 Kasım y
da
Türkiye
kaybetti
• Avrupa Parlamentosu üyesi
Ceyhun, AKP'nin zaferini AB
yolunda 'talihsiz' bir gelişme
olarak değerlendirdi.
ANKAR\ (Cumhumet Bürosu) -
Avrupa Parlamentosu üyesi Ozan
Ceyhun. 3 Kasım seçim sonuçlannın
Türkiye'nin AB üyeliği açısından
"taBhsiz" bir durum yaratacağını
kaydetti. Ceyhun, yaptığı yazılı
açıklamada, seçmenin karanna saygı
göstermek zonında olunduğunu. ancak
seçim sisteminin bozukluğu nedeniyle
yüzde 35 civannda bir oy oranı ile
köktendinci bir partinin Türkiye'nin
kaderini belirleme hakkına sahip
olmasının da alkışlanabilecek bir olay
olmadığını kaydetti. Ceyhun şunlan
söyledi: "MflH Görüş kökenli kadrolann
oluşturduğu Mechs çoğunluğunun
oluşturacağı bu yeni hükümet, Avrupa
Birliği yolunda Türkiye'nin başına
gelebüecek en büyük şanssızhk olsa
gerek. Türkiye'nin AB üyeüğine karşı
olan kesimler sanınm şimdi çok
muthıdurlar. Özellikle
köktendincilerin ne derece demokrasiye
sadık kalacaklan ve onlan seçmeyen
yüzde 65'lik çoğunluğa adil davramp
davranmayacağı şu anda cevabı
biünme>en bir sonı durumunda."
AKP'nin "zaferini", Türkiye için bir
"yenilgi'' olarak gördüğünü anlatan
Ceyhun, "Dflerim Türkiye AB
hedefînden bir tran kadar uzakta bir
konuma gelmemiştir" dedi.